22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 HAZİRAN 1985 HABERLER CUMHURtYET/7 4 Barolar Birliği Başkanı Evren, "Polise Yetki" tasarısını eleştirdi Polîs devletîne îlk adıırî ANKARA, (Cumhuriyet Biiroso) Türkiye Barolar Birliği Başkanı Teoman Evren, Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nun bazı maddelerinin değiştirilmesi ye ban maddeler eklenmesine ilişkin tasannın bir polis devleti kurmaya yönelik adım olduğunu bildirdi ve tasannın, getireceği sonuçlar bakımından son derece tehlikeli nitelik taşıdığını söyledi. Demokratik hukuk devletinin en belirgin özelliğinin, her türlü eylemin olduğu gibi polisin eyleminin de denetlenmesi olduğunu vurgulayan Teoman Evren, "Polisin yetkUerinin yasayla beluienmiş olması, iddia edildiği gibi devletin şeklinin hukuk devleti olması sonucunu getirmez" dedi. Teoman Evren polisin görev ve yetkUerinin hem hukukun ana ilkelerine, hem anayasaya uygun olması, hem de kişi özgurluklerini, temel hak ve guvencelerini ve dokunulmazlıklannı ortadan kaldırıcı özellikler taşımaması gerektiğini anlattı ve şöyle dedi: DIYDIK/GORDUK YALÇIN PEKŞEH YAKINDA piyasaya çıkacak olan ve hazırlıkları süren bir gazeteden iş önerisi aldım. Patronla ön görüşme yapmak üzere gazete idarehanesine gittiğimde yazıişleri görevlileri gazetenın birinci sayfası üzerinde çalışmalarını sürdürüyorlardı. Tamamen uydurma olay Darwin'in dakjı. Bu sırada yazıişleri müdürünün gözleri bana takıldı.. "Siz ne dersiniz bu konuda" diye sordu.. Ben "oraya da bir haber koysanız" dedim.. DEĞtŞİKLİĞİN "TÜRKÇE"Sİ Polis, kişisel takdir hakkını kullanacak, istediği kişiyi tutuklayabilecek. (13. madde, "g'* fıkrası) Sanık durumunda olmayan bir kişiyi, polis yine takdir hakkını kullanarak tımarhaneye gönderebilecek. (13. madde, " h " fıkrası) Polis, cezaevinden birini alıp, belki de iskenceyle biraz daha konuşturabilecek. (Ek 5. madde) Anayasa ile sağlanmış tetnel hak ve güvenceler yok edilebilecek. (Ek 7. madde) Silah kullanan polis, tutuksuz yargılanacak ve hakkında tazminat davası açılamayacak. (Ek 11. madde) Polisin keyfı emirlerine uymayanlar, kendilerini yasanın pençesinden kurtaramayacak. (Ek 13. madde) ya müdahateye gecikildtğinde suçun kesinlikle işlenecegi intibaını veren kişileri yakalama hakkı" getirdiğini bildiren Teoman Evren.bunun ancaktotaliter rejimlerde görülen "tehlikeli hal" uygulaması olduğunu bildirdi ve "Bu tasan aynca bizim, ceza bizde "tehlikeli hal" diye bir kavhukuku sistemine de terstir. ramın olmadığını söyledi. TeoÇiinku biz klasik ceza hukuku man Evren bu fıkrayla, hiçbir susistemini benimsemiş bir ülkeyiz. çun işlenmemiş olması duruBu lasarıda ise pozitivist esası munda bile polise, "kişisel takbenimsemiş devletlerin hukuk dir hakkı kullanarak, bir kimseyapıstndaki yaptınmlar yer alı yi tutuklamak" hakkının yor." tanındığını bildirdi. TOTALtTER REJİMLERDE Ayru maddenin " a " fıkrasınGÖRÜLEN BİR da ise, polise herhangi bir mahUYGULAMA keme kararı olmadan ve belli ol13'üncü maddenin " g " fıkrası mayan bir yasanın yükumluluknın polise "Bir suçu işlemekte ol lerinde söz edilerek bir insanı yaduğu görulen veya suçu işleme kalamak ve gerekli yasaJ işlemye yonelik her turliı araç ve ge leri yapmak hakkının getirilrecin saglandığı, planlandıgı ve diğini anlatan Teoman Evren, " h " fıkrasında da "kişinin sağlığına zarar vermeyecek her turlü tedbirin alınabikceğinden" sözedildığini vurguladı. Teoman Evren her türlü tebdir deyiminin, belirsiz ve sınırsız bir kavram olduğunu bildirdi ve "Bu madde ve bu fıkra tşkencenin yasal hak getirilmesi sonucunu doguracakür" dedi. 13'üncü maddenin "h"fıkrasının devamında "yakalanan kişilerden sanık durumunda olanların adli mercilere sevkedileceğinin, haklannda ıslah veya tedavi tedbiri alınması gerekenlerin de ilgili kunıma gonderilebileceğinin" hükme bağlandığını anlatan Türkiye Barolar Birliği Başkanı, bunun, sanık durumunda olmayan bir insanın, polisin kişisel takdin sonucu tımarhaneye bile gönderileceği anlamına geldiğini söyledi. Teoman Evren, aynı fıkradaki "ilgili kurum"un da belirsizlik taşıdığını vurguladı. günahmı alıyoruz.. MİLLİ Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dlnçerler'in başlattığı Darvvin tartışması Benjamin Fanington'un yazdığı' DarwmGerçegi" adlı kitaba yaradı.. Prof. Bozkurt Güvenç ve Doç Yalçın izbulun çevirdiğı kıtap bu günlerde ikinci baskısını yaptı ve peynir ekmek gıbı satmaya başladı. Kitabın başında yer alan "çevirenlerin önsözü" toplum olarak Darvvın'in günahmı aldtğımızı ortaya koyuyor. Çünkü burada verilen bilgiye gore insanların maymun soyundan geldiğini ilerı süren Darwin değildir. Olayın aslı şudur: Darvvin "Canlıların Kökeni"adlı kitabını yazmış ve evrim teorisini ortaya atmıştır. Bu kitabı BÜYÜK KONGREYE 4 HAFTA KALDI Necdet Calp, güneydoğuya gidiyor Hakkâri kongresini "Gürkana" aday Sait Çetin kazandı. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) HP'de 4 hafta sonra yapüacak büyük kongre öncesi, "genel merkezciler" ile "demokratik sol" grup, ayn ayn yurt içi gezilerine çıkmayı kararlaştırdı. HP'de büyük kongre öncesi 52. il kongresi Hakkâri'de yapıldı. Kongreyi "Gttrkan"alar kazandı. 2930 haziran tarihlerinde Ankara'da Selim Sırn Tarcan Spor Salonu'nda yapılacak büyük kongre için, HP Genel Başkanı Necdet Calp ile HP Genel Sekreteri YUmaz Hastürk, Genel Başkan Yardımcılan Reşit Ülker ve Özer Gürbiiz, önumuzdeki hafta Guneydoğu Anadolu gezisine çıkacaklar. İl örgutlerini gezecek olan Calp'in büyük kongre delegeleri ile de temas kurarak. destek isteyeceği belirtiliyor. Dün Genel Başkan Necdet Calp'in başkanlığında toplanan MKYK, parti içi sorunlan ve büyük kongre hazırhklannı göriiştü. Toplantıda buyıik kongre öncesi izlenecek strateji de ele alındı. Kongreye kadar aktif davranma önerisi kabul edildi. Toplantıda aynca bugune kadar yapılan 52 il kongresi de değerlendirildi. öte yandan, HP'nin pazar günü yapılan Hakkâri İl Kongresi'ni Gürkancı'lar kazandı. Dinçerler: Usulsüz atamaların belgeleri nerede? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler, bakanlığındaki "bazı atamalann usulsüz" olduğu ve bazı görevlilerin "siyasal yandaşlarını kolladıklan" iddialan ile ilgili olarak, "Ellerinde belgeleri varsa, kanun emrine vermelidirier" dedi ve "Biz, gürültucü azınlıgın defil, sessiz çoğunluğun hizmetindeyiz" açıklamasını getirdi. Müli Eğitim, Gençlik ve Spor BakanlığYnda personel işlerinin üst duzeyindeki bir görevlinin, 12 Eylül öncesinde personel alımlannda usulsüzlük yaptığı gerekçesiyle ağu~ ceza mahkemesinde dosyasının olduğu ve bazı üst duzey yöneticüerinin,atamalannın Cumhurbaşkanlığı'nda geri çevrilmesine karşın, daha sonra yine değişik birimlerde görevlendirildikleri öne sürülmüştü. Istanbul Haber Servisi Türkiye'nin ilk "Eğlence Fuan" lzmit'te gerçekleştiriliyor. 15 temmuz 15 ağustos tarihleri arasında Kocaeli Sanayi Fuannın yer aldığı alanda gerçekleştirilecek olan "Eğlence Fuan", ABD'nin dunyaca unlü "Disneyland" eğlence merkezine benzeyecek, sürekli bir eğlence merkezinin de temelini oluşturacak. Kocaeli Sanayi Odası'nın çabalan sonucu bu yıl ilk kez duzenlenecek olan "Eğlence Fuan" ile "Kocaeli Sanayi Fuan" da eğlence ve satışa yönelik tuketim eşyaa sergüemesinden anndınlacak. 30 günlük süresi bu >il 8 güne indirilen Kocaeli Sanayi Fuan ile daha sonra açılarak bir ay sürecek olan "Eğlence Fuan"nı tanıtmak amacıyla Sapanca Vakıf Oteli'nde duzenlenen toplantıda konuşan Kocaeli Valisi Hiiseyin Ogütçen, "Bugune kadar Türkiye'de Izmir fuan da dahil olmak uzere Fuar kelimesinin tam anlamına uygun calışmalar yapüamadığım" belirterek, 8 güne indirilen bu yılki Kocaeli Sanayi Fuan'nın bu konuda bir atılım olduğunu belirtti. Kocaeli Eğlence Fuarı DisııeylancTa benzetilecek İŞKENCEYLE BtRAZ DAHA KONUŞTURACAK Teoman Evren, tasarıdaki ek beşinci maddeyle, polise cezaevinden tutuklu, ya da hükümluyü almak hakkının tanındığını bildirdi TürkİPrİnîn Cn&riKl Baikm Türklert Dayanışma ve KÜÜÜT ve "Yani polis yine kişi1 UriilVrmUİ, V U Ş ' * * • DernegiBaşkanı Mehmet Çavuş, Bulga sel takdirini kullanarak, cezaevinden birini alıp, belki de işkenristan 'da yaşayan Türklert yapılan baskılann sürdüğüne dikkat çekerek, hukümetin girişimlerinin yeceyle tersiz olduğunu one sürdu. Mehmet Çavuş, "Biz, hükumeti daha acil, daha atik bir siyaseie çağınyoruz" onu biraz daha konuşturacak" dedi. Mehmet Çavuş, derneğe Bulgaristan 'da kalan Turklerin aileleri tarafından basküarı anlatan 180 dedi. bin belge gonderildiğini, bunların bir kopyalarımn da BM'ye, Avrupa Konseyi'ne, tslam Konferansı Ek altıncı maddede geçen, ve Türk hükumetine iletileceğini belirtti. (Fotoğraf: DENİZ TEZTEL) "Güç, bedeni kuvvet kullanmak", "toplu kuvvet olarak miidahale edilen durumlar" deyimlennin, belirsiz anlamlar içerdiğini ve çok geniş, kişisel takdire yer veren düzenlemeler olduğuMKYK'mn önumuzdeki hafta nu söyleyen Teoman Evren, ek TBMM'nin tatil kararı, ANAP Başkanlık pazartesi gunü saat 21 'de toplan yedinci maddenin de son derece Divanı 'nda alındı. Buna göre Meclis 13 tıya çağırıldığını sözlerine ekle sakıncah olduğunu kaydetti. Bu haziranda tatile girecek. Başbakan Özal, maddeyle, insanlara anayasayla di. Karadeniz gezisine çıkıyor. ANAP Başkanlık Divanında sağlanmış temel hak ye guvenceBaşbakan özal'ın bütün millet lerinin yok edileceğini bildiren ANKARA (Cumhuriyet Bü ki gün yapılan belediye başkanvekillerine ayn ayn grup halin Türkiye Barolar Birliği Başkanı, rosu) Başbakan Turgut Özal hğı seçim sonuçlannın değerlende iftar yemeği vermesi de karar ek 11 ve 13'üncü maddelerın çok başkanlığında toplanan ANAP dirildiğini, il genel meclisi ve betehlikeli düzenlemeler olduğunu laştınldı. Başkanlık Divanı'nda lediye meclislerinde ANAP Mesut Yılmaz, bir soru uzeri söyledi. Teoman Evren şöyle deTBMM'nin gündenünde bulu gruplanmn iç yönetmelik taslane Guneydoğu'da herhangi bir di: nan 6 yasa tasansının çıkanlması ğının göruşüldüğunu bildirdi. "Ek on birinci madde, silah hareket başlatümasının sözkoiçin Genel Kurulun sabah top Yılmaz, Başbakan Özal'ın baynusu olmadığını da bildirdi. Yıl kullanmak zorunda kalan polilanması kararlaştınldı. Başkan ramdan önce Doğu Karadeniz'e maz, "Zaten 600 kadar eşkıya sin tutuksuz yargılanacağını, birlık Divanı'nda aynca Meclisin 13 bir gezi yapacağını da bildirdi. TBMM'nin önumuzdeki hafyakalanmış, onlann mahkeme çok hallerde cezalandırüamayahaziranda tatile girmesi de karata sonu 13 haziranda tatile gireleri başla>acak o>le bir hareket cağını ve bu polis hakkında tazra bağlandı. Devlet Bakanı Mesut Yılmaz, ceğini belırten Yılmaz, Meclisin olacağını zannetmiyorum, en minat davası açılamayacağını azından bize intikal ettirilmiş bir hükme bağlıyor. On uçiıncü Başkanlık Divanı toplantısından tatile kadar yedi birleşim yapabelirtti. Yılmaz, maddede ise polisin aldığı yasakşey yok" dedi. sonra yaptığı açıklamada önce cağını lara veya verdiği emirlere uymayanlann TCK'nın 526'ncı ve sonraki maddeleriyle kovuşturulacagını bildiri>or. Bunun açıkcası şudur. Suçlu olduğu zaman bile, polis yargı denetimi dışında bırakılı>or ve polisin keyfi emirlerine uymayanlar kendilerini yasanın pençesinden kurtaramayacaklardır. Polise >erilen guvencenin yanısıra, vatandaşa getirilen güvencesizliği göriiyor musunuz?" Turkiye Barolar Birliği Başkanı, bu tasannın yasalaşması durumunda, onu tekrar hukuk sistemimizden çıkarmanın çok zor olduğunu ve böyle bir tasannın demokratik bir ulkenin onuruna ters duştüğünu bildirdi. Teoman Evren sözlerini, "Bu yasadan sonra polisin yargısal denetimi hiç miımkun olamayacaktır, aynca annelerin yaramaz çocuklannı polisle korkuttuklan bir ülkede polis çok daha korkunç bir görünum kazanacaktır, oysa bir yurttaş polisine guvenmeli ve gerektiğinde ona sıgınabilmelidir" dıyerek bağladı. Meclis sabah da çahşacak Ortalığa bomba düşmüş gibi oldu. Şaşkınlığını ilk belırten sayfa sekreteri oldu: "Haber Patron daha gelmemişti. Bu mi? O da nedir?" Hemen yüzden yazıişleri yanında oturan "ben böyle çalışanlannın tartışmalanna bir şey duymuştum, ama ister istemez kulak misafiri tam olarak çıkaramayacağım" oldum. dedi. Diğerleri hiç Yazıişleri müdürü çalışma anımsayamadılar. arkadaşlarına önce şu Yazıişleri Müdürü herkese önerıyi yaptı: küçümser gibi baktı. Sonra "Bana kalırsa yukardan dört şunları söyledi: "Haber önemli bir olayı okuyuculara sütuna piyangoyu verelim. duyurmak için kullanılan bir Diğer dört sütuna da yazı türüdür." otomobılleri koyarız." Genel müdür heyecanla Sayfa sekreteri: "İyi güzel atıldı: "Peki aşağıya ne de bizimle ne ilgisi var? koyacağız?" Yazıişleri Eskiden haber denen müdürü sayfa sekreterine şeyler gazeteterde döndü: "Sayfanın durumu kullanılırdı, dedi yazıişleri nasıl? müdürü. Fakat satışı arttırmanın başka yollan Sayfanın artı bomboş.. Yazıişleri müdürü: "Tibbo ve bulunduğundan beri bunlara gerek kalmadı." bimbo'lara yer ayırdınız mı? O sırada patron geldi. Sayfa sekreteri: "Tamam onlara da aşağıdan üç ve iki Oturduk, konuştuk. Deneyimli bir gazeteci sütunluk yer ayırdık. Ortada üç sütunluk bir boşluk daha olarak bana çok ihtiyaçları olduğunu söyledi. var. Sayfanın dibi de boş.." Yazıişleri müdürü uzun uzun Ne iş yapacağım, diye düşündükten sonra kararını sordum. verdi: "Oraya da sekiz Piyango çekilişlerini bisiklet koyalım. Gençleri de düzenleyeceksıniz, dedi... okuyanlar "Oarvvin yandaşları gazetemize çekeriz." Sayfa ve karşıtları" olarak ikiye ayrılNot: Yukardaki olay tümüyle sekreteri hâlâ yakınıyordu: mıştır. Bir tartışmada Piskopos uydurmadır. Gerçek kışi ve Yine de iki sütun boş VVilberforce Darvvin (evrim)i kuruluşlarla benzerlikler kalıyor. Herkes düşünmeye savunan Huxtey'e şunu sorvarsa bile rastlantıdır. muştur: "Peki ama büyük babasının maymun olauğuna ınanan kişınin büyükannesinın de maymun olması gerekmez mi?" Bilgın Huxley de şöyle yanıtlamıştır bu soruyu: "Hayatın gerçeklerini ortaya çıkarmak için uğraşanlan boylesi söz oyunlarıyla karalayan soyiu "insan"lardan olmaktansa, kendıni bılen gerçeğe saygılı maymun soyundan gelmiş olmayı yeğlerdim.." Yangına körükle giden gazeteler de hemen manşetı atmış: "Darvvin'ci bilgin, maymundan geldiğini nihayet kabul ettı." Bu sözler dönüp dolaşıp EMRE KONGAR'IN KULAKLARI ÇINLASIN... (Federal Almanya Ye Darwin'e mal edilmiş. Hâlâ da şiller mılletvekilı Meter DraUniok ve Prof Or Gert Jannsen). ediliyor. ANKARA'nın tasına bak Kapıda beklerken TURGUT ÖZAL'ın gazetecilerle ne zaman konuşacağı konusuna nihayet bir açıklık geldi. Özal'ların evlılik yıldönümlerinde bir gazeteci Özal'a sordu: Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile haftalık görüşmelerınızden sonra sızinle görüşemıyoruz. Bazen kapıda durup sorularımızı yanıtlıyorsunuz, bazen de hiç durmadan geçip gidiyorsunuz, neden böyle davranıyorsunuz? Bu soruya Özal şu yanıtı verdi: " Cumhurbaşkanlığı'ndan çıkarken, her zaman durmam. Sızlerle konuşmamın çok sık olmamasını istiyorum. Konuşmalarımda tekrar olmaması için. Bir de söyleyeceğim şey varsa dururum. Kısacası Özal, gazetecilerle "canı isterse" konuşuyor. Söyleyeceklerinin gazetelere yansıyıp yansımayacağını hesap ediyor. Sıcakta, soğukta gazetecılerin beklemesi pek umurunda değil. Mustafa Taşar'ın sinyali Mustafa Taşar ANAP'ta bürokrası ile ilgili sıkıntıları olanların en çok başvurduğu yönetici. Taşar, birgün evinde dinlenirken telefon çaldı. Açtığında duyduğu sesı hemen tanıyıverdi, karşısındaki hiç de konuşmak islemediği "yapışkan. sürekli arayan bir kişi' idı. Hemen aklına işbitirıci bir formül geldi, en lyisi evde değilim. "Bir notunuz varsa lütfen sinyali duyduktan sonra konuşun". Merak edilen Taşar'ın sinyal sesini nasıl çıkardığı. ANAP Genel Sekreteri Çantacılıktan bakanlığa ANKARA'lı sanayicilerin geçen hafta duzenledıklerı toplantıda Malıye Bakanı'na yönelik eleştirılerinı başını. 'Moskova kulubü" olarak adlandırılan imtiyazlı dış ticaret şırketlerı çekiyordu. Bakan Alptemoçin eleştirileri canla başla yanıtlarken, bir ara geçmışınden örnek vererek, dış ticaret şirketlerinde büyükluğun önemını şoyle anlattı: Ben 1970'li yılların başında elımde çanta, kapı kapı Ortadoğu ülkelerinı dolaştım. Kımi firma benı kabul etmedı, kimısi hafife aldı. Benım gibi binlerce kişının emeği sonuç getırmedi. Şimdiki şirketlerın bu ülkelerde büroları yetişmış elemanları var. Işler daha kolay yürüyor. Anlaşılan Alptemoçin, çantacılıkta geçirdiği acı tecrübelerin izıni, ihracata ağırlık veren bir hukümetin bakanı olmakla silmeye çalışıyor. nf//T i i | Galatasarayülar Derneği tarafından pazar güy Vl n u düzenienen geleneksel pilav günunde eski ve yeni mezunlar bir araya geldi. Püavın on dakika gibi kısa bir süre içinde tükenmesi üzerine, çoğu konuklar et, salata ve tathyla yetinmek zorunda kaldüar. Pilav gününe Kültür ve Turizm Bakanı MüANKARA (Cumhuriyet Bükerrem Taşçıoğlu ile eski tçişleri Bakanı Ali Tannyar da katıldı. Taşçıoğlu, yaptığı konuşmada, geç rosu) Cumhurbaşkam Kenan mişte üniform ve eşit haklara sahip okuüann savunulduğunu, Galatasaray Lisesi'nin de seviyesinin Evren DYP Genel Başkanı Huindirilmeye çalışüdığını belirterek, Cumhurbaşkanı Kenan Evren 'in bir keresinde kendisine, "Galatasamettin Cindoruk'u yann Çansaray bir enderun mektebidir. Büyük adamlarm, devlet adamlarmın yetiştirilmesi için özel okullar yakaya Koşku'nde kabul edecek. rarh ve zaruridir" dediğinisöyledi. Daha sonra Dünya Liselerarası Basketbol Şampiyonası'nda ikinci olan Galatasaray Lisesi Basketbol Takımı oyuncuları, plaketlerini Taşçıoğlu ve Tannyar 'dan aldüar. Cindoruk, DYP Genel Başkanı seçilmesinden sonra, Cumhurbaşkanı ile göruşme isteğinde bulunmuştu. Evren'in Cindoruk'u kabulunün bu istek uzerine gerçekleşeDostlar: ceği bildirildi. Değerli eşim, yol arkadaşım, iyi insan, iyi dost, iyi öğretmen Öte yandan DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve Genel Başkan Yardımcılarından Mehmet Golhan'ın Genel Sekreyitirdik. Cenazesi 4 haziran salı günü Fatih Camii'nden öğle namazından sonra ter Gokberk Ergenekon'la birlikte 25 haziran tarihinden itıbaren toprağa verilecek. geniş bir yurtiçi gezisi yapacağı, Sevenlerine, tanıyanlarına duyuru olsun. DYP il ve bazı ilçe örgutlerini zi.. EŞİ yaret edeceği öğrenildi. Gezi Öğretmen programının ise henüz kesinleşAv. TURAN YILMAZ mediğL belirtildi. Evren, Cindorak'u yarın kabul edecek TURGUT ÖZAL, gençlik sçrunlarına değindiği "icraatın İçinden" programını gazetecilerle birlikte Başbakanlık konutunda izledı. Hacettepe Üniversitesi Merkez bınasındaki bir anfide boş sıralardan birine oturarak konuşmasının yadırgandığını görünce, Özal "Neden beğenmedınız?" diye sordu. Gazetecilerin yanıtı, Özal'ı şaşırttı. Sanki boşuna konuşuyormuşsunuz izlenimini verıyor Sizi dinlemek isteyen çıkmamış gibi oluyor. Buna benzer yanıtlar uzamaya başlayınca özal, hemen savunmaya geçti: Ne yapalım. Oyle dediler, öyle oturduk. Siz en iyisi bunları Selim Egeli'ye söyleyin. Özal nasıl oturdu? ACIMIZ, YITIMİMİZ Pakdemirli'nin Özal'a yardımı BAŞBAKAN Turgut Özal, Avusturya Devlet Bakanı Erich Schmidi'ı Hazıne ve Dış Ticaret Musteşarı Ekrem Pakdemirii ile kabul ederek görüştü. Gorüşmenın başlangıcında toplantıyı görüntuleyen TRT kameramanının köşeye sıkışarak çahşttgını gören Özal dayanamadı: " Karşıya geç, oradan daha rahat çeKersın.." Başbakan Özal, konuşmasına başlarken Pakdemırli'ye "Devlet Bakan Yardımcısı değil mi" diye sordu ve Pakdemirli de "eyet" yanıtını verdi. Pakdemirli'nin yardımı böylece Özal'ın Devlet Bakanına, Devlet Bakan Yardımcısı diye hıtap etmesı yanlışlığmı yapmasına yaramış oldu. MELEK YILMAZ'ı ANAP Teşkilat Başkanı Mehmet Keçedler, muhalefet partilerinin düzenledikleri mitingler nedenlyle yazılı bir açıklama yaptı. "Hiçbir meselenin sokakta çözüleceğine inanmadıklarını" dıle getiren Keçecıler, "Bu memleketin mitinglerle, sokak gösterilerıyle kaybedecek vakti olmadığını" vurguladı. Oysa 12 Eylül öncesinde MSP'nin düzenledıği Konya mitingınde ön saflarda yer alan da Keçeciler'di. Demek ki, ya Keçecıler'in "mesuliyet şuuru" gelişti, ya da Keçeciler'in zamanı değer kazandı. Sorunlar ve sokak
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle