Katalog

19 HAZİRAN 1985 Ozetle KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 BUPUNüiClMI 6OĞUSLEPINI INSAN NEVSE O Moskova Filtn Şenliği 14. Uluslararası Moskova Film Şenüği'ne Türkiye, "Mine" ve "Derman" adh fllmlerle kattlacak. Kultür ve Thrizm Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, 28 haziran 12 temmuz tarihleri arasında yapüacak olan şenlikte, Türkiye'yi, Bakanlık Sinema Dairesi Başkanı Nejat Gokçe, film oyunculan Turkân Şoray ve Cihan Ünal temsil edecek. Necati Cumalı'mn yapıtından uyarlanan, Atıf Yılmaz'ın yönetmenliğini yaptığı "Mıne", şenliğin yanşmah bölümünde yer ahrken, Şerif Görentn yönettiği "Derman" gösteri bölümünde izlenecek. (UBA) Polonya'da yöneticiler ile sanatjçüar arasında "ateşkes" Polonya Kültür Bakanhğı, sanat alanında katı bir denetimi hâlâ sürdürüyor. Ama bazı baskılar gevşetildi, bunun sonucunda Polonya sinema ve tiyatrosunda kısa sürede bir canlanma meydana geldi. Kültür Servisi Polonya özellikle son yıllarda sert siyasal çatışmalara sahne olan bir ülke. Dayanışma'nın yasadışı ilan edilmesinden sonra yönetimin toplum yasamının çeşitli alanlardaki sıkı denetimi sürüyor. Ancak Polonya'nın yıllardır koruduğu bir özelliği daha sürüyor, o da kültür yaşamının canlılığı. Bunun en çarpıcı örnekleri de, açıkça siyasal nitelikteki yapıtlardan salt eğlendirici yapıtlara kadar büyük bir canlıük ve çeşitülik gösteren sinema ve tiyatro alanlannda gönilüyor. Bunun nedenlerini, bir yandan Polonya'nın sağlam temellere dayalı kültür yaşamına, öte yandan da yöneticilerin belli bir "denge"yi korumaya çalışmalarına bağlayanlar çoğunlukta. kanüğı, sanat alanında katı bir denetimi hâlâ sürdürüyor. ömeğin, sinema alanında, bakanlık bilet fiyatlanndan fılmlerin dağıtımı ve reklamına kadar her şeyi elinde tutuyor. Aynca bir filmi tümden yasaklayabiliyor; son olarak altı füm siyasal nedenlerle "rafa kaldınldı". Ama sıkryönetimin kaldınlmasından sonra, Jaruzelski'nin "normaUeştinne" çabaJarının bir sonucu olarak bazı baskılar gevşetildi. Bunun sonucunda, Polonya sinema ve tiyatrosunda kısa sürede bir canlanma meydana geldi. sayıda izleyici çekerken, siyasal tiyatro da canlılığmı koruyor. Son bir yıl boyunca Polonya Katolik Kilisesi, siyasal eğilimli birçok oyun sahneledi. Kilise'ain son sergilediği sahne yapıtı, Dayanışma'nın eski eylemcüerinden Ernest Bryll'in "Paskalya Arifesi" adh oyunu. Oyun, tsa'mn ölümünden sonra Havarilerin toplamp geleceklerini tartışmalannı konu ahyor. Ama birçoklan, "Paskalya Arifesf'nin, Polonya'nın, Dayanışma'nın kapatılmasından sonraki durumunun ince bir taşlaması olduğunda birleşiyorlar. P I K M K PÎYALE MADRA Mll... DELIP/Mlg BU OLMAU HIZU GAZETEO Devlet Gençlik Tiyatroları Devlet Tiyatrolan'nca kurulması kararlaştınlan ve 198586 tiyatro döneminde faaliyete geçecek olan Devlet Gençlik Tiyatroları Ankara, lstanbul, tzmir, Adana ve Bursa'da gençlik ve çocuk oyunlan sahneleyecek. Devlet Gençlik Tiyatroları Müdüru Tansu Aytar, repertuvar çaüşmalannın sürdüriudüğünu, 15 ağustosta oyun ve oyunculann belirleneceğini söyledL Oyunlardan önce fuayede depkuform gösteıHerinin yapılacağvu beürten Aytar, "Böylece, çocuğu ve genci oyundan daha önce tiyatroya çekeceğiz ve onu tiyatroyu bütünleyen öteki sanat dallarıyla tanıştıracağız" dedL (a.a.) Rekor sayıda film Polonya'nın film endüstrisi de bir yeniden canlamş içinde. Ülkenin devletçe işletilen sekiz film stüdyosunda bu yıl 40 film gerçekleştirilecek. Bu sayıya bir rekor gözüyle bakılıyor. Sıkıyönetim ve 1956 ayaklanması gibi, bir zamanlar tabu sayılan konular, şimdi dolaylı ya da Ustü kapalı bir bicimde de olsa işlenebüiyor. Ama yine de herkes kolay kolay riske atmıyor kendini. Birçok yonetmen, Kültür Bakanlığı'run onayını alması kesin birtakım alışılmış ya da tarihsel konulan çekmeye devam ediyor. Neşeli oynnlar Varşova'daki Wspolczesny Tiyatrosu'nun yönetmenlerinden Piotr Szym*nowski. halkın eğlenceh, neşelı oyunlar ızleye Aydınlar ve Jarnzelaki "Herkesin kafasında bir otosansür var" diyor ünlü film yönetmeni Andrzej YVajda. "Knşkusuz, akh başında hiç kimse, siyasal nedenlerden ötürü fünıi yapılması olanaksız bir senaryoya yanaşmıyor." Ne var ki, sınırlamalara karşın, film endüstrisi örnegin "Gözetim" gibi ciddi fihnleT de uretebiliyor. Ancak, zimmetine para geçirdiği için ömürboyu hapis cezasına çarptırılan bir kadının tüyler ürpertici öyküsünü anlatan "GözeÜm", gösterime girişinden bes gun sonra kaldınlabilıyor. Ote yandan, sıkıyönetimin ilanından sonra Polonya'da film yapmayı reddeden oyuncular ve Wajda gibi yönetmenler şimdi yeniden Varşova'ya dönmüş durumdalar. Şu sıralar Polonyah yöneticiler ile sanatçılar ve aydınlar arasında tedirgin bir ateşkes söz konusu. Ama Jaruzdski daha fazla yansızhk peşinde; Polonyah aydınları kazanmak istiyor. "Hükümeüfl asıl istediği" diyor bir film yönetmeni, "Sıkıyönetim dönemine ilişkin neşeli bir komedi fUmi, yönetimin önkmlerini nmnen onaylayacak bir film." Böyle bir fılmi kim çevirir? Wajda, Zanussi ya da Kieslowski gibi yönetmenlerin çevirmeyeceği kesin. Ama bütün belirtiler, yine de Polonya'mn kültürel özgürlükler açısmdan kcndine özgü bir dönemi yaşadığını ortaya koyuyor. "Halk Resminden Örnekler" 13. Uluslararası lstanbul Festivaü etkinlikleri arasında yer alan "Halk Resminden örnekler" sergisi, 23 haziranda Galeri Vepada açılacak. Halk dilinde levha olarak bilinen örneklerden oluşan sergi, ozel koleksiyonlarm katküanyla gerçekleştl EUiye yakın yapıtın yer aldtğı "Halk Resminden Örnekler" sergisi, 15 temmuza kadar açık kalacak. (THA) TARIHTE BUGUN MÜMTAZ ABIKAN BURSA'DA GÜNEŞ TUTULMASL Burgaz KARA DENIZ 1936'DA 8U6UU,8URSA VEÇSVRESİHDE OUEML1 B'R GUNEÇ TUTULMASl IZLENtt. ONCB YUNAMtSTAH'DA, ARDIHMN TUÜKlYB'DE GÖZCBNEN OU*Y, PAM S0*l RA RUSYA'OA SUG£C£KTİIZ. &İUMDİĞI G'Bl, GÜfJ£Ş TUTULMASI, AYIKI, 6UHEÇLE DUNYA AIS4SIUA 6ıfüP, GUM£Çı KAfHTPlASIDIR. SU KAPATMANIN İ>E SlÇfK ORANLARl VARP/R. 7VMUNU /CAPAT7ISSA, (SOLDA") "7AM GiM/Ef rUTVIMASl*DENMEKTEOİIS. SOZ KONUSU OLAY, 20. YUZYILDA GÖÜULeN SAYI U TAM GU/VEÇ TUrvLMALAetAICrtN giHİYPı VE ' 2,5 DAIC'ıKA SUÜÛYOeDU. GUAJef TVraLMAS/Alı RlLlkASEL AÇ'DAN INCEJJYEBILMEK VESAPTAMAK AMACJı'LıA, KAMPILU RASATHANESİ, ÜLUPAG 'PA Bt£ GÖZLEM &UUPt KL/BMUÇTV. 19 Haziran Demir Çelik Fotoğmf Yarışması JANDA "RİTA"DA Türkiye'deizlemefırsatıbulduğumuztngiliz oyunu "Rita", şu sıra Varşova'da sahneleniyor. Oyunda başrolü, yonetmen Wajda ile birlikte görülen, onun gözde oyuncusu Krystyna Janda oynuyor. i Meryem Ana Godard'a karşı Koyu Katolikler, JeanLuc Godard'ın "Seni Selamlıyorum Marie" filmini, Ağca'nm Papa'yı öldürme girişiminden sonra Katoliklığe karşı son yılların en büyük saldmsı saydılar nerdeyse. Film, Fransa ve îtalya'da ilginç tepkilerle karşüaştı. îşe Papa'mn da kanşması üzerine Godard, filmini îtalya'da gösterimden kaldırttı. Költür Senrfsi 1985'in, çevresinde kopardığı olaylarla en çok taruşılan filmlerinden biri de Fransız yonetmen JeanLoc Godard'ın "Je Vous SaJne, Marie Seni Sdamlryonım Marie" adh yapıtı oldu. Bir sinema olayından da öte, Godard'ın filmi, koyu Katoliklerce, Melunet Ali Agca'nın Papa'yı öldürme girişiminden sonra son yıllarda Katolik dünyasına karşı en büyük saldın sayıldı belki de. Godard'ın, genelde çağdaş bir Meryem Ana yorumu diye nitelenebilecek filmi, yılbaşında Fransa'da gösterime girer girmez, belki de sinema tarihinde pek az filmin karşılaştığı tepkilerle yüzyüze geldi. Ilk olarak, Paris'in banliyösü Versailles'da, filmin "Meryem Ana'yı, aik knnununn ve kadınlan aşağüadığını" öne süren KatolikleT, sinema salonunu basarak iki makara filmi parçaladılar. Filmi "Ijrenç ve nndıkça" bulmuşlardı. Versailles yerel yönetimi, olaylann büyümesini önlemek amacıyla filmi gösterimden kaldırdı. için! Kısa bir süre sonra, bunlara katılan çeşitli Meryem Ana tarikatlannın müritleri, sinema salonu önünde uzun ayinler duzenlediler. Katolik neo faşistler de tarikat muritlerine katılmakta gecikmedi, onlar da sinemanın duvarlanndaki film afişlerinin üstüne kendi pankart ve flamalanm asmaya kalkıştılar. Ve sonunda, Cannes Fihn Şenliği'ne "Dedektif" adh yeni filmiyle katılan JeanLuc Godard, bir basın toplantısından çıkarken suratımn ortasına, içine tıraş kremi de kanştırılmış bir kremalı pasta yedi. Pastayı fırlatan, "Seni Selamlıyorum Marie"den dolayı Godard'a fena halde kızrruş Katolik bir Fransızdı. Geçenlerde, ülkenin kuzeyindeki Gdynia kentinde, tiyatroseTürkiye Demir ve Çelik tşletmeverler yönetimin de resmen kri Genel Müdürtiiğü tarafindan onayladığı "Damdaki Kemandüzenienen "Mimaride Demir ve cı"yı izleyebilmek için karaborÇelik" konulu fotoğraf yaıymasada bilet aramak zorunda kala sonuçlandu Kemal Cengizkan, dılar. Geçen kıs, Kanadalı şarkıOzan Sağdıç, Prof. Dr. Erdoğan cı Leonard Cohen'in Polonya Tekin, Fatih Orbay, Fahri Yetturnesinde, karaborsa biletler man ve Yavuz Ince'den oluşan Polonya'daki ortalama aylık ücteçici kurıd, renkli baskı dahnretin üstünde fiyatlara alıcı bulda 1. ödütii tbrahım öğretmen'e, du. Varşova'da, gündelik yaşa2. ödülü Engın Yıldız'a, 3. ödümın çeşitli sorunlarını taşlayan lü Mihrımah Uzel'e, mansiyon"Köru Davranış" adh kabare tulan da îzzet Maga, Oral Gönenç rü oyunu izleyebilmek için Pove M. Ali Cida'ya verdi. Siyah lonyalılar gişe önünde kuyruklar beyazda 1. ödül Serdar Onan'm, oluşturdular. Gösteri, General 2. ödülArmağan Tekdöner'in, 3. Jaruzebki'nin yönetimini yer yer ödül Mithat Gürser'in, mansitaşlamasına karşın, hükümete en yonlar Mithat Gürser ve Yaşar yakın gazetelerde bile övguyle Saraçoğlu 'nun oldu. Saydam da karşılandı. ünda ise ödul verilmedL Gerçekte, Polonya Kultür Ba rek siyasetin, gunlük yasarriın dışına çıkmak istediği kanısında. Nitekim, sıradan müzikli güldürülerin son dönemde çok tutulması da bunun bir kanıtı. "Damdaki Kemana" Polonya'da üç ay sahnede kaldı ve salonda yer bulamayanlann arkada ayakta ya da yanda yere oturarak izlemelerine izin verildi. Başkentte şu sıralar sergilenen ilginç oyunlardan biri de, son iki yıldır Türkiye'de de izleme olanağı bulduğumuz 'Rita". "Rita"da başrolü, Andrzej Wajda'nın gözde oyuncularından Krystyna Janda oynuyor. Kilisede tiyatro "Resmi" sansürden geçen güldüriı ve fars türü oyunlar çok 50 YIL ÖNCE Cumhlirİyet 19 Haziran 1935 kuruşa, 200 ve 170 kuruş olan mallar Inhisarlar idaresine İçki fiatlerinde getirilerek bandları yarım litrelik şişeleri 123 değiştirilecektir. kuruşa, 8590 kuruş olan 25 yapılacak Eğer dukkân tnhisarlar santilitrelik şişeleri 58 kuruşa; tenzilât idaresine mal getirmek güç ikincı sınıf likörlerden bir Sürumü artırmak ve halka bu nevi içki ıtiyadım benimsetmek maksadile Inhisarlar Genel Direktörluğü tarafindan likör fiatlerinde yapılması kararlaştırılan tenzilâtlı satışa onümüzdeki 1 ağustostan itibaren başlanacaktır. İçki bayileri ellerindeki vermut ve likörlerin envaı itibarile mıkıannı 30 temmuz akşamına kadar beyannamelerle Inhısar idaresine bildireceklerdir. 1 ağustostan itibaren mevcud olacak bir yerde ıse band tebdiline memur edilecek heyetler buralara giderek bandları değiştireceklerdir. Bayilerin ellerinde mevcud satılmamış stoklarda yeni fiatlerden dolayı vuku bulacak kıymet farkı yeniden etiket fiati uzerinden likör olarak verilecektir. înhisarlar Genel Direktörlüğünce yapılan tenzilâta gore 350 ve 300 kuruşa satılan birinci sınıf çilek, ahududu ve kayısı likorlerinin litrelik şişeleri 233 litrelik olanlar 225 kuruştan 183 kuruşa, yarım litrelikler 125 kuruştan 103 kuruşa, 65 kuruştan satılan 25 santılitreliklerı 50 kuruşa satılacaktır. Vermut ve kınakma şarabında da tenzilât yapumıştır. Bu içkilerin 125 kuruş olan bır litrelik şişeleri 108, 75 kuruş olan yarım litrelikleri de 68 kuruşa indirilmiştir. Rakı ve şarab fiatleri şimdilik indırilmemiştir. öğrendiğimize göre halkı fazla içkiye teşvik etmemek 1935 1985 için rakı fiatleri indirilmiyecektir. Yalnız sıhhî tesirleh düşünülerek şarab ve bira fiatlerinde tenzilât yapılması meselesi duşünulmektedir. GISLAVED LÂSTİKLİRİ DOnjranır» »n »* YERLİ MALI İSTANBUL BİRİNCİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN DUYURULUR Dosya No: 1985/1449 DAVALI: Burgan Sanayi ve Ticaret Kollektif Şirketi Halit Burgan ve ortağı ADRESİ: Barbaros Caddesi, Çiçekçi Bostan Sokağı No: 23/6 Üskudar lstanbul Davacı Alarko Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafindan yukarıda adı yazılı davalı aleyhine açılan 29.4.1985 tarihli dava dilekçesinde, davalı şırket aleyhine tstanbul 4. Icra Memurluğu'nun 1983/10848 sayılı dosyası ile 2.407.270= lira için icra takibi yapıldığı, takibin kesinleştiği, takibin iflas yoluna çevrildiği, ifias yoluyla tebliğ edilen ödeme emrine karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığı gibi, davalı tarafindan borç da ödenmemiş olduğundan bu davanın açüması nedeniyle, dava dilekçesinin tebliği için davahya çıkartılan davetiyeler tebliğ edilememiş, zabıta aracıhğıyla yapılan araştırmada adresi tespit edilemediğinden davahya dava dilekçesinin ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verihniştir. Davah Burgan Sanayii ve Ticaret Kollektif Şirketi Halit Burgan ve ortağının duruşmanın bırakıldığı 6.8.1985 gunü saat 14.30'da mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, HUMKInun 3156 sayıh yasa ile değişik 213/2'nci maddesi uyannca duruşmaya gelmediği takdirde yargılamaya yokluğunda devam olunacağı davetiye yerine geçmek uzere ilanen tebliğ olunur. 10.6.1985 Basın: 7839 İLAN İSTANBUL 13. İCRA MEMURLUĞU'NDAN Sirkeci/İSTANBUL (Galıp Ticaret Rober Galımidı Vekıli Av. Yücel Doğruer) tarafındaoflieyhinize (bonoya) müstenid (160.405) TL. ve aynca masrafları içifljcra takibi yapılmış ve yukandaki adresinize göndenlen 163 örn^jfc^deme emnnı havi tebligat gen gelmiştir. Yapılan zabıta tahkıda semeresiz kalmıştır. Ş kerre ödeme emnmn kanuni sürelere 20 gün ilavesiyle ilanen tebliğine karar verilmıştir. tşbu ödeme emnnin gazetede neşrirıden itibaren 30 gün içinde dosya borcunu odememz, takibin dayanağı senet kambiyo senedi niteliğinı haiz değilse 25 gün içinde mercie şikâyet etmeniz, takip dayanağı senet altındaki imza sıze ait değilse yine bu 25 gün içinde aynca ve açıkça bır dılekçe ile icra daıresine bildirmeniz, aksi takdirde ıcra takibindeki kambiyo senedi altındaki imzanın sizdeo sadır sayılacağı, ımzanıa haksız yere inkâr edersenız, 100 liradan 5000 liraya kadar para cezası ile mahkum edileceginiz, borçlu olmadığmız veya borcun ıtfa veya imhal veya alacağın zaman asımına uğradığı hakkında ıtırazınız varsa bunu sebepleriyle birlikte 25 gün içinde tetkık merciıne bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazının kabulüne dair bir karar getirmedığıniz takdirde cebn icraya devam olunacağı, itiraz edilmedığı ve borç ödenmediği takdirde 30 gün içinde 74. madde gereğince mal beyamnda bulunmanız, bulunmazsanız hapısle tazyik olanacağıruz hıç mal beyamnda bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursaruz hapisle cezalandınlacağınız ödeme emrinin tebliği yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. 14.3.1985 Basın: 7950 Dosya No: 1984/11033 Borçlu: Şase Ticaret Burhan Zeybek Dayahatun Sokak, No: 2/9 Srra tngilizlerde Bütün olup bitenlerden sonra, gerek bağnaz Katoliklerin tutumunu, gerek Papa'nm fılme karşı doğrudan tavır alışını eleştiren çok kişi çıktı. Ama fîlmin îtalya'da gösterimden kaldınlmasını isteyen de Godard'ın kendisi oldu. Gerçi Papa'nın eleştirilerine katümıyordu Godard, ama kendine özgü bır incelikle şunları söylüyordu: "Bugüne kadar fümlerimden herhangi biri için dua eden birine rastlamadım. Papa, fümime karşı dua etti. Bu, sevgiji gosteri>ordu; ustelik orası onun kenti \e onun ülkusi. Kutsal Peder'in, kızını kendi evinde, kendi kentinde bizim betimledigimiz basit durumda koştunıp dururken gonneye tahammul edememesini aclayısla karşılamalıyız." "Seni Selamhyorum Marie" sonunda îtalya'da gösterimden kaldınldı. Ve filmle Ugüi tartışmalar sıcakhğım korurken, Godard yeni bir filmin haarhklanna girişti. Shakespeare'in "Kral Lear"ini günümuz giysileriyle ve modern bir yorumla beyazperdeye aktaracaktı bu kez de. Üstelik filmde Lear'i Marlon Brando'nun, soytanyı da Woody Allen'ın oynamasım tasarlıyordu. Britanya tmparatorluğu'nda uzunca bir zamandır güneşin batar olduğu ve tngilizlerin eski "hoşgörü"lerinı yitirdikleri duşunulürse, böyle bir "Kral Lear" filmiyle Godard'ın yeni bir tehlikeyi göze aldığı ileri surülebüir belki de. Mahkeme karan Çok geçmeden, içlerinde Katolik Aileler Konfederasyonu'nun da bulunduğu birkaç kunılus, Paris'te mahkemeye başvurarak, "Seni Selamlıyorum Marie"nin bütün Fransa'da yasaklanmasını istedi. Fransa'nın çeşitli sinemalannda karşı gösteriler ve poüsle çatısmalar meydana gelirken, Paris mahkemesi başvuruyu inceledi ve reddetti. Ne var ki, mahkemenin bu karan, Katoliklerin fılme karşı protestolannı önleyemedi. Şubat ayında, Nantes kentinde yüzlerce Katolik Fransız, kilisedeki Meryem Ana Heykeli'ni sırtlayıp tŞTE MERYEM ANA Godard'm füminde çağdaş Meryem Ana'yı canlandıran Myriam Roussel'iyukandaki "kıyafet"iyle gören koyu Katolikler çılgına dönüyor. Ama geneüikle koyu Katolik olmayanlar da çılgına dönüyor. filmin gösterildigi sinemanın önünde toplandı ve diz çökerek dua etmeye başladı. Bu arada "Seni Selamlıyorum Marie" Îtalya'da da gösterime girince, Katoliklerin tepkisi yüksek düzeyde bir boyut kazandı. Papa II. Jean Paul, "Meryem Ana kavranunı carpıttıgı ve aşagdadıf ı " gerekçesiyle, Godard'ın filmine gösterilen tepkilere katüdığını açıkladı. Ama Godard hayranlarmın da sabn taşmıştı artık. Törende Papa duasına başladığı sırada, filmin Roma'da gösterildigi Capranichetta Sineması'nın önünde toplanan Godard'severler, "Marie, seni sansürden kurtarmaya geidik!" yazılı pankanlannı açülar ve toplanan kalaba bğa parasız bilet dağıtmaya başladılar. Sinemanın saşkmhk içindeki müdurü Mario Zignani, '' Yirmi beş yıldır bu sinemayı işletiyorum. Şimdiye kadar hiçbir fiimin böyle tepki aldığını görmedim" diyordu. ILAN BEYOĞLU 3. İCRA TETKİK MERCİİ HÂKİMLİĞİ'NDEN 1985/126 Davacı Donna Taragona vekıli tarafindan davalılar Beyoğlu Lüleci Hendek Sok. Mueyyetzade Mah. No. 129 adresınde bulunan Cemıl Necati Yıldınm ile Mehmet Şası aleyhine açılan temerrud sebebiyle aktin feshı ve mecurun tahlıyesı davasında: Davahlann adresi meçhul olduğundan dava dilekçesinin adlarına ilanen tebliğine karar verilmış olmakla davalı adlarına yapılan Beyoğlu 3. tcra Memurluğu'nun 1984/4521 sayılı dosyası ile avlık kıralann odenmesi için takip yapıldığı bır ay ıçerisınde ödenmedığınden aktın feshı ile mecurun tahlıyesıne dair olduğu bu husustaki duruşmanın 3.7.1985 gun saat 10 30 olup H.U.M.K'nun 509510. maddesi gereğınce dunışma gunu elinizde bulunan büıun belgelerle bırbkte gelmenİ2, duruşma>a gelmedıklen takdırde gıyap karan çıkarılmaksızın mahkemeye gıyaplannda devam olunacağı davalı Cemıl Necati Yüdınm ile Mehmet Şası adına dava dilekçesi ve duruşma davetiyesı yerıne kaım olmak uzere ılan olunur 31 5.1985 Basın: 7971 ILAN T.C. ANKARA ASLİYE ÜÇÜNCÜ TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN SAYI: 1985/307 KONKORDATO İSTEYEN: Ali Atmaca Cinnah Cadde 82/3 Ankara VEKİLİ: Av. Hakkı Süha Okay Karanfil Sokak 18/2 Ankara Ankara 5 Icra Hâkımliği'nin 1985/1 esas sayılı Konkordato dosyası mahkememıze venlmış olmakla incelendı: Konkordato talep eden Ali Atmaca'ya ilişkin konkordatonun tasdikı ilgıü komiserce ıstenmiş olmakla; Mahkememızin 1985/307 esasında kayıtlı davanın duruşması 17/7/1985 gunu saat 9 30'da yapüacaktır. tlgılılerin ve alacaklıların duruşmada hazır bulunmalan, gelmemelen halinde H.U.M.K. 509, 510 maddesi uyannca gelmeyen taraf ve ilgılılenn gıyabında karar verılebıleceği ilanen duyurulur 5.6 1985 Basın: 19341 Gttnahkârlara "kutsal su" Çok geçmeden, Fransız Başpiskopos Marcel Lefebvre, Godard'ın yapıtını "dine karşı saygısız, yüz kızartıa ve mıistehcen" diye nıteleyince, Başpiskopos'un ltalya'daki yandaşlan Capranichetta Sineması'nın çevresini kuşattılar, filmden çıkanların üstune "kutsal su" serptiler, günahlanndan arındırmak