Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 MAYIS 1985 HABERLER CUMHÜRİYET/7 Başbakan'ın ifadesi komisyonu karıştırdı ğu kaydedildi: "Mengenecioğlu verdiğini söylüyor, Özdağlar almadım diyor. Sayın Başbakan ise 'bana ikrar etti' biçiminde konuşuyor. Özdağlar'ı tekrar dinlemekte ben bir yarar göremiyorum." HP'li Sağesen, kendilerine orijinal olarak verilen bantta yapılan tespitin 5 dakika, kendilerinin tespiüninise4 dakika oldu ğunu belirterek, orijinal bantın ilk dinlenmesinde parazitlerden birçok şeyin anlaşılamadığını kaydettiği bildirildi. Sağesen'in tekrar tekrar yapılan kayıtlarda parazitlerin arttığını söylediği belirtildi. MDP'li Sabahattin Eryurt'un ilk tahkikat sırasında sanığa son sözün verilmesinin söz konusu olamayacağıru, bunun mahkemede yapılacağını söylediği ifade edildi. Eryurt'un "Özdağlar'ın yeniden dinlenmesi durumunda gazetelerin havadis toplamış ANKARA'dan DOGAN Ozdafflar'ın ildnci kez ifade vermesi nasıl kahııl edilmedi? KOMİSYON'DAN TARTIŞMALAR Sağesen (HP): Başbakan'ın verdiği ifadeden sonra İsmail özdağlar yeniden komisyona çağrılarak dinlenmelidir. Detnir (ANAP): Mengenecioğlu verdiğini söylüyor, özdağlar almadım diyor. Sayın Başbakan ise 'Bana ikrar etti' biçiminde konuşuyor. Özdağlar'ı yeniden dinlemekte bir fayda görmüyorum. ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) Çalışmalannı tamamlayan TBMM Soruşturma Komisyonu'nda HP'li Hüseyin Avni Sağesen'in, "Başbakanın ifadesinden sonra Özdağlar'ın yeniden komisyona çağrılarak dinlenmesi" önerisi uzun tartışmalara neden oldu. HP'li Reşit Ülker'in "Başbakanın ifadesinin, sonucu buyuk ölçude değiş Pakdemirli Yuva Yapıyor! Pakdemirli, öyle bildiğiniz gibi değil, kendi deyişiyte "Elhamdülillahçokfaal" . Dile kolay, bir yandan koskpca Türk Hazinesi'ni, Türk bankacılığını, Türk ithalatını ihracatını, genel ekonomik gidişi, IMF ile ilişkileri, Dünya Bankası ile "münasebetleri" başbakan yardımcılığı ile kavgaları, DPT ile tartışmaları hep Pakdemirli yönetiyor. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Ekrem Pakdemirli'yi ekonomiye ilişkin hangi taşın altında ararsanız bulursunuz. Tekstil ihracatına Amerikalılar ambargo mu koydu, bakıyorsunuz Ekrem Bey VVashington'da. İranla yeni boru hattı projesi mi görüşülecek, Ekrem Bey soluğu Tahran'da alıyor. Cezayirle uzun süredir ekonomik ilişkiler mi tıkanmış, bunu düzeltse düzeltse, Ekrem Bey düzeltebilir, onun için de, kendisi anında Kuzey Afrika kıyılarında görülebilir. Eh, bu kadar "faal" bir müsteşarın da hata yapmadan yol alması beklenemez. Çevresine bakarsanız, en önemli hatalanndan birisi de "Birlikte çahştığı insanlara haşin davranma«." Gerçi, Ekrem Bey Avrupa ve Amerika görmüştür, ama kendi yanında çalışanlara karşı olan davranışlarında bu "gün görmüşlüğünü" gözlemek oldukça güçtür. Birlikte çahştığı insanları azarlaması, bazen odasından kovma raddesinegetirmesi, kaşiarını çatarak üslubuna "devlet adamı ciddiyeti" vermesi pek ünlüdür Ekrem Beyin. Şu var kı, birlikte çahştığı insanlara böyle sert davranıyor diye "onlan hiç Ekrem Pakdemfrtl'nin başkanı olduğu Hazlne Mensuplan Kooperatifi aylık aidatlan 15 bin liradan 50 bin liraya çıkannca memurlar "nasıl öderiz" diye gelirler. Pakdemirli'nin yanıtı: "Ben 50 bin liradan aşağı çalışan memur göremiyorum aranızda." 8u söz üzerine hesaplar yapılır ve gerçek ortaya çıkar: Hazine memurlarının yüzde 82si 50 bin liradan az maaş almaktadır. düşünmüyor" anlamı çıkarmak da yanlış olur. Sakın böyle bir duyguya kapılmayın. Ekrem Bey "memurlarını hem döver, hem sever." Sevdiğini kanıtlamasını da bilir. Bunun en güzel ömeğini Ekrem Bey bundan bir süre önce kurduğu kooperatifte "bütün Hazine'ye" göstermiştir. Memurlarını düşünen Ekrem Bey'in öncülüğünde bir konut yapı kooperatifi kurulur. "T.C. Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı mensuplan Konut Yapı Kooperatifi" adı altında bundan bir süre önce kurulan kooperatifin baskanhğına Ekrem Pakdemirli gelir. Amaç, Hazine'de çalışan memurları konut sahibi yapmaktır. Çok güzel ve mutlaka desteklenmesi gereken bir kooperatif. Kooperatifin kurulmasıyla birlikte Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'nda çalışan ve kooperatif yoluyla konut sahibi olmak isteyen memurlardan ayda 15 bin lira aidat alınır. Ancak, bundan birkaç gün önce Hazine Müsteşarhğı'nın ilan tahtasında Pakdemirli'nin "Yönetim Kurulu Başkanı" sıfatıyla imzaladığı bir sirküler görülür. 85/4 sayılı sirkülerde aynen şöyle denir: "Sayın üyelerimiz. Yönetim kunılumuzun girlsimleriyie Ankara Büyük Şehir Beledlye Baskanlığı'yla yapılan görüsmeler sonucunda kooperatrfimize arsa tahsisi ile yapilacak konutlann altyapı ve diğer sorunlannın çözümü İçin yardımcı olunulması istenmlş, bu isieğlmiz Beledrye Başkanltğı'nca olumlu karşılanmıstır. Söz konusu bu ilişkinin devamını sağlamak ve kooperatif imizi başarıya ulaştırmak için önümüze çıkan maddi engelleri aşmamızın gerektlğıne inanılmaktadır. Bu nedenle sayın üyelerimizin yönetim kurulumuzca düşünülen aşağıdaki hususlan anlayışla karşılamalarını diiiyoruz. Kooperatifimizce yaptırılacak konutlann Eskişehir yolu üzerine olması, dubleks tek evler ve çok katlı apartman tipi olması ve haziran 1985 tarihinden itibaren aidatlann 50.000. TL.'ye yükseltilmesi düşünülmektedir. Söz konusu bu açıklamalar hakkında üyelerimizin bilgi edinmelerini rica ederlm." Açıklamaya göre, Hazine Müsteşarhğı'nda çalışan ve bu kooperatif kanalıyla konut sahibi olmak isteyen bir memur hazirandan başlayarak ayda tam 50 bin lira aidat ödeyecektir. Bunu okuyan memurlar şöyle bir sarsılır. "Ayda elli bin lirayı nasıl ödeyeceğim" kaygısına haklı olarak kapıhrlar. Bu kaygıyı Ekrem Bey'e iletmeyi düşünürler ve gider "Ayda elli bin lirayı ödeyemeyeceklerini, bir başka kolay yol bulunmasım" isterler. Ekrem Bey böyle kuru gürültüye pabuç btrakacak adam mıdır? Şöyle bir gürler odanın ortasında ve "Ben elli bin liradan aşağı çalışan memur göremiyorum aramızda" der. Pakdemirli'nin "huzuruna" çıkanlar derın derin düşünür. "Elli bin liranın altında çalışan memur göremiyorum" demek, ne demek diye düşünürler. Sonra bir hesap yapılır. Ortaya şu çıkar ki, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'nda "Ayda elli bin liradan daha az maaş alanlar müsteşarlıkta tüm çahşanların yüzde 82'sini oluştumyor." Yani çalışaniarın nerdeyse tamamına yakın bölümü ayda 50 bin liradan daha az para alıyor. Bunun Türkçesi şu: Hazine çalışanlannı konut sahibi yapabilmek amacıyla kurulmuş olan kooperatifte birkaç ay sonra Hazine'den çok az kişi kalacak. Ama kooperatif varlığını elbette sürdürecek, hem de başta Ekrem Bey olmak üzere. Anımsarsınız, geride bıraktığımız hafta Ekrem Bey bir demeç verdi gazetelere ve "Ben sıkıntı çekmiyorum, çünkü ben ortadirek değilim" dedi. Oysa kooperatifin kuruluş amacı, Hazine'de çalışan "ortadtrek mensuplanm" konut sahibi yapabilmek. Ayda "elli bin lira aidat ödeyecek" ortadirek bulunmayacağı için, kurulmuş olan bu kooperatifin üyeleri kısa süre içinde önemli bir kimlik degişimine uğrayacak. Tıpkı Ayvahk'ta Cunda adasında olduğu gibi. Cunda adasında geçen yıllarda opera sanatçıları için kurulmuş olan bir yapı kooperatifinde, daha sonra tek bir sanatçı kalmadı. Çünkü sanatçtlar "ortadirek mensubu" olarak fiyat artışlarına yetişemediler, yetişemediklerı için de kooperatif üyeliğinden ayrılmak zorunda kaldılar. Aylık taksitler 265 bin liraya fııiayınca, ortada ne opera sanatçısı kaldı, ne tıyatro sanatçısı. Ama evlerın yaoımı elbette sürdü. Şimdi o evlerden kendini Ege'nin serin sularına bırakanlar ortadirek yerine "üstdirek mensuplan." Umarız, "T.C. Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı mensuplan Konut Yapı Kooperatifi'nın başına da opera sanatçılarının Cunda adasında yaşadıkları olay ge'mez. Başlangıçta büyük bir hevesle yapılmaya başlayan evlere, ödeme güçlüğü nedeniyle, daha sonra işadamları, ünlü müteahhitJer ve başka çevreler konmaz. Konut kooperatifleri aslında "bir başka banker olayıdır. " Hazine'nin böyle bir tuzağa düşmesi? Ne şenlik olur, değil mi? Eryurt (MDP): tlk tahkikat sırasında sanığa son söz vermek söz konusu olamaz. Bu mahkemede yapılır. Özdağlar'ın yeniden dinlenmesi durumunda gazeteler havadis toplar. (itcer (HP): Başbakan'ın ifadesi, sonucu büyük ölçüde değiştirecek nitelikte. öneriye katılıyorum. reddedilmişti. Söz alan HP'li Reşit Ülker'in başbakanın ifadelerinden sonra bir ikrarın ortaya çıktığını "selametle karar verilmesi açısından" yalnızca bu ikrar konu,sunun İsmail Özdağlar'a sorulması gerektiğini savunduğu bildirildi. ANAP'Iı Kadir Demir'in ise komisyonda bu şekilde konuştu tirecek nitelikte bulunduğunu belinerek, "Öıdağtar'ın yeniden dinlenmesi önerisine katıldığı" beltrtildi. Sağesen, ayrıca büylik Ankara Oteli'nden başlatılan tahkikat bandının bir defa kabloyla, bir defa da teypten teybe kaydının yapılmasından sonra bu kopya bandın komisyonda dinlenmesini de önermiş ancak bu öneri de Bavul toplayacak babalar tek tek belirleniyor Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı, Ankara 4 Numarah Askeri Mafıkemesi'nden "kısmi kaçakçılık affı" kapsamma girenlerin isimlerini istedi. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Bavul toplayacak kaçakçılann belirlenmesine başlandı. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı, Turkiye'de kaçakçılık davalanna bakan Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 4 Nolu Askeri Mahkemesi'nden, aftan yararlanacak kaçakçılann belirlenerek elde edilecek bilgilerin bir rapor haline getirilmesini istedi. Cumhurbaşkanının onayını bekleyen yasaya göre, döviz kaçakçılığı suçlarından hapis cezaları kaldırılırken, ithalı serbest mallann kaçakçılığını yapan kişiler de hapis cezasından kurtuluyorlar. Bu yasanın Cumhurbaşkanının onayından geçmesi durumunda kimlerin bu aftan yararlanacağı konusu kaçakçılık suçlarına bakan mahkemelerin gündemine geldi. 1982 yılında kunılduktan sonra kaçakçılık davalanna bakmaya başlayan Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 4 Numarali Askeri Mahkemesi bugüne kadar, içinde pek çok ünlü yeraltı dünyası babasının da bulunduğu kaçakçıyı yargıladı. Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı'nın isteği üzerine 4 Numarah mahkeme 1982 yılmdan bu yana kaçakçılık suçundan yargüadığı suçlulann listesini çıkanrken "kısmi kaçakçılık affı"ndan yararlanacak suçlulan da bir rapor halinde ha olacağı yolunda beyanda bulunduğu" kaydedildi. Eryurt'un başbakanın komisyondaki açıklamalanndan sonra "rahatladıgını" söylediğikaydedildi. HP'li Reşit Ülker ile MDP'li Sabahattin Eryurt'un komisyona devam konusunda da tartıştıklan öğrenilen toplantıda, Reşit Ülker'in şunlan söylediği bildirildi: "Özdağlar'ın komisyona çagnlarak başbakana itiraf ta bulunup bulunmadığının sorulması gerekir. Bu hakkı tanımalıyız. Başbakanın ifadesi tahkikatın seyrini kökunden degtştirebilir. " Komisyon Başkanı Mustafa Uğur Ener'in "Başbakanın yaptığı açıklamalar sonucunda kendisinde beliren kanaalin değişmediğini" söylemesi üzerine, HP'li Ülker, "Özdağlar'a mutlaka" başbakana böyle bir ifadede bulundunuz mu "diye sormak gereküği" konusunda ısrar ettiği kaydedildi. Uzun suren tartışmalar sonucunda HP'li Sağesen'in, Özdağlar'ın tekrar komisyona çağrılarak Özal'ın ifadesindeki ikrarla ilgili olarak kendisine soru sorulması önerisinin komisyonda 3'e karşı 12 oyla reddedildiği belirtildi. Öneriye HP'li Sağesen, Ülker ile Besim Üstünel'in "evet" dedikleri öğrenildi. Sağesen'in bantla ilgili önerisinin ise 4'e karşı 11 oyla reddedildiği kaydedildi. zırlıyor. Askeri mahkemenin, raporu önümüzdeki hafta içinde bitirerek komutanlığa vermesi bekleniyor. ANKARA, (ANKA) TürÖte yandan diğer sivil mahkekiye'nin yabancı ülkelerle diplomelerde daha önceden yargılanmatik trafiğinde, daha çok dışa mış ve hüküm giymiş suçlulann doğru" bir hareketlilik gözleneavukatlan da harekete geçerek cek.Başbakan Turgut Ozal'ın müvekkülerinin aftan yararlanma1823 mayıs tarihlerinde Japonlan için dilekçe haarlamaya başya'ya yapacağı resmi ziyaretle ladılar. Edinilen bilgilere göre başlayacak olan hareketlilik, hayasanın kesinleşmesinden sonra, ziran ayı sonuna dek, yoğun bir yüzlerce dava dosyasının tek tek biçimde sürecek. Mısır Devlet incelemeden geçirüeceği ve aftan Başkanı Hüsnü Mübarek'in yararlanacak hükümlülerinbelirTürkiye'ye yapacağı ziyareti talenmesinin U2un süre alacağı bemamlamasından hemen sonra, lirtiliyor. Tokyo'ya gidecek olan özal, haziran ayının ilk yansında da Çin, Bu arada henüz kesinleşmeyen Başbakanı Zhao Zyang'ın resmi ve Askeri Yargıtay'da bulunan konuğu olarak, Pekin'e gidecek. davalar için de, Askeri YargıtayCumhurbaşkanı Kenan Evren ca önümüzdeki günlerde çalışise, haziranın ikinci yansında malara başlanacağı belirtiliyor. Romanya Devlet Başkanı NikaTELGRAF lai Çavusesku'nun konuğu olarak, Romanya'ya resmi bir ziyaHP lstanbul Milletvekili tbrarette bulunacaic. him Ural, Cumhurbaşkanı Ke^ ö r t ü y l e kapUınmi4 bir nan Evren'e bir telgraf çekerek, otomobilirfüzerine oturtulmuş eli orakh iskelet, tzmirli yurttaşlar Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Birleşik Arap Emirlikleri'TBMM'de kabui edilen kısmi tarafından ilgiyle karşılandL tlkokul öğrencüeri gruplar halinde isni döviz kaçakçıhğı affı getiren keleti görmeye getiriUrken, ayah örtü ile kaplanmış otomobiün uze de ziyaret edeceği öğrenildi. Türk Parasmın Kıymetini Koru rindeki istatistiki bilgüer de o hafta okullann başlıca ders konulan Dışişleri Bakanı Vahit Halema Yasasında değişiklik yapan arasmda yer aldu Trafîk Haftaa nedeniyle görüşlerini açıklayan foğlu da 67 haziran tarihlerin yasa tasamını veto etmesini is Türkiyt Trafik Kazalan Yardtm Vakfı Başkanı Prof. Dr. Rıdvan de yapuacak NATO Dışişleri BaEge, tedi. lbrahim Ural, Evren'e gön araç sayısmdaki artışla kaza saytsmdaki artışın başa baf gitmediğikanlan toplantısına katılmak derdiği telgrafta,döviz kaçakçı ni beürtmekle birükte "ArabaiaraAUahın dediği oluryaztsımyazüzere Portekiz'e gidecek. lığı suçlulannm af konusunda ön makla kazalar önlenmez" dedi. Yurttaşlann depremUre karşı Haziranın ikinci yansında Posırayı aldıklannı belirterek, bu hassasiyetini sürdürdüğünü ancak trafîk kazalanna karşı bağışıkhk lonya'ya gitmesi beklenen Vahit durumun anarşinin gelişip hort kazandtğmı kaydeden Ege, 18 hazjranda yürüHüğe girecek yeni Irafik Halefoğlu, bu ziyaretini, Çekoslamasına neden olacağı göriişü Yasast'nm kazalan önlemepotansiyeU bakvnmdan umut verici ollovakya'ya da geçerek tamamlane yer verdi. yacak. duğunu söyledL (Fotoğraf: HAKAN KARA) Dış trafikte hızlanma ANKARA'nın tasına bak Halefoğlu, diplomasi, dil, ihale vesaire. DIŞİŞLERİ Bakanı Vahit Halefoğlu, uzun bir suskunluk döneminden sonra geçenlerde bir basın toplantısı düzenleyerek, gazetecilerin karşısına çıktı. Halefoğlu'nun yaklaşımlarını göstermek açısından basın toplantısında dikkatimizi çeken birkaç noktayı başlıklar halinde okurlara iletmek istiyoruz. Halefoğlu, her şeyden önce Özal hükümetinin Dışişleri Bakanı olduğunu kanıtladı. Türkiye'nin dış sorunları ile Türkiye'deki büyük projelere gösterilen ilgi arasmda kurduğu bağlantı bunu gösterdi. Bakana şu soru soruldu: "Türkiye'nin dış sorunları ağıriaşıyor. Türkiye, uluslararası forumlarda yalnızlık içinde kalıyor. Avrupa, Türkiye'yi dışlıyor, Sovyetler Birliği Ermeni soykırımından söz ediyor, Bulgaristan'daki Türkler konusunda ne NATO'dan ne de İslam dünyasından istediğimiz desteği alabiliyoruz. Bu durumda Türk diplomasisinin etkinliğinden, başarılı bir dış politika izlendiğinden söz edilebilir mi?" Halefoğlu, bütün bu olumsuzluklara rağmen, "başarılı" bir dış politika izledikleri kanısındaydı. Türkiye'nin ağırlığının artmasına örnek göstermek için ilginç bir yakjaşım sergiledi. ^öyle dedi: "İkinci Bogaziçi Köprüsü için bir değil, iki değil, sekiz on tane firmalar grubu, dünyanın her bir tarafından gelip talip oluyor. Güven duyulmayan, istikbalinden veya tutumundan kuşku duyulmayan bir ülkeye itibar gösterilir mi? Bunun cevabını size bırakıyorum." Basın toplantısında Sayın Bakan'a 'cevap' vermek usulden değildir. Bu nedenle bu konuda bir iki noktayı burada belirtelim: Turkiye'de duyulan ıtıbardan bizler de gurur duyarız, ancak önemli olan dostlarımıha farklı algılandığını belirtmek isteriz. Bir başka konu da, Halefoğlu'nun, Özal hükümetinin basını eleştiri kampanyasına katılmış olması. Eleştiri konusu Türk gazetelerinin bakanın Avustralya ve Yeni Zelanda'ya yaptığı ziyaretteri yeterince yansıtmamış olmalan. Oysa bu durum büyük ölçüde Sayın Bakana ilgisizlikten değil, kendisinin yurt dışında olduğu sırada Türk dış politikasıyla ilgili bir dizi olumsuz gelişmenin ardı ardına ön plana çıkmasından kaynaklandı. Üstelik Sayın Bakanın eleştirdiği basın, bazı politikaalann "Halefoğlu, Avustralya'da kanguru avına çıktı" yolundaki değerlendirmelerine de fazla rağbet etmedi... Küçük bir nokta da Halefoğlu'nun Türkceye bakışı ile ilgili. Sayın Bakanın konuşmasının biryerinde, "Bu ikisi arasmda ne diyorsunuz, il'ınti mi, ilgi mi, ilişki mi? Son derece enterasandır" dediği konuşması dikkat çekici idi. Sayın Bakanın yaşayan Türkçedeki "ilişki" gibi bir sözcüğü bu kadar yadırgamasına anlam veremedik. Arapça sözcüklerin "ayınlarmı patlatıp, gaymlannı çatlatan" Sayın Bakandan, yaşayan Türkceye de aynı titızlığı göstermesini beklemek fazla mı olur? İstanbul ve Ankara'da görev almak için, Bilgi İşlem Sistem Uzmanı olarak yetiştirilmek üzere • • • • İyi İngilizce bilen Askerliğini yapmış (erkek adaylar için) Yüksek öğrenimini tamamlamış IBM Sistemlerinde tecrübeli veya tecrübesiz Vahtt Halefailu zın İkinci Bogaziçi Köprüsü ihalesine olduğu kadar Türkiye'nin dış soruniarına da ilgi göstermeleridir. Etkin diplomasi soruniarına uluslararası alanda destek sağlayabilen, yalnız kalmayan dıplomasidir. Bu etkinlığin ölçüsü ise, Bogaziçi Köprüsü ihalesinde olduğu kadar, örneğin Bulgaristan'daki Türk azınlığın durumu konusunda NATO ülkelerinin ve İslam dünyasının da ilgi ve desteğinin sağlanabilmesidir. Halefoğlu, dıreksiyonunu elinde tuttuğu diplomasinin başarısını somut sorunlarda karşılaşılan görüntülerle değil de büyük proje ihalelerinde ölçmek istiyor gibi, kuşkusuz bu keyfiyet kendisinin bileceği bir şeydir, ancak Türk dış politikasının içinde bulunduğu durumun kamuoyu tarafından da elemanlar alınacaktır. Başvunjlann en geç 21 Mayıs 1985 akşamına kadar aşağıdaki adreslere yazılı olarak yapılması, şahsen başvurulmaması rica olunur. •k DYP'de Kongre sorunları çözecek mı? • GÜNGÖR BAYRAK: Semra Hamm da Türkiye'nın Melına Mercury'sı olmalı" • ŞEVKET YILMAZ: "Ben konuşurken kımse konuşmasın" • YILOIZ SAVAŞLARI'NA TÜRKİYE'NİN KATKISI • NECMETTİN ERDEM: ' Yıldız Savaşları nukleer sılâhlanmayıdurdurabılır " • HASAN ESAT IŞIK: "Yıldız Savaşları'nın Ermeni sorunundan önemli olmadığıbılınmelı" • ARİFÇAVDAR: "Türkıye Yıldız Savaşları'ndan nasıbını almak durumunda" • CİNSEL HAYAT: Beğenıfmeme korkusu ile yaşamak • SPOR/ORHANAYHAN: Şıke değıl mı?" IBM TÜRK ÜMİTED ŞİRKETİ İnonu Cad. 96 1 Ayaspasa.lstanbu! Tel 1430070 Cınnah Cad 3 Kavakltdefe, Ankara Tel: 27 8145 CARŞI İSTANBUL BAKIRKOY ANKARA KIZILAY Çay ve önlem BULGARİSTAN'ın Ankara Büyükelçisi Aleksandrov Konstantinov, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Elçi Yalım Eralp'e telefon ederek, "Gelin de bir çay içelim" dedi. Sözcu Eralp, "Hayır" diyerek daveti reddetti. Ve gerekçesini de açıkladı: "Gelirsem ismimi değıştirirsiniz." ankara balı Peynir ve havyar Bakan Cahit Aral, "Zeytin alamayan peynir yesin" demiş. Biz de kendisine, "Karides kokteyli bulamazsa havyar yemesini" salık veririz. Hazmı iyi olur da HAFTALIK HABER DERGÎSİ tükenmcdcn alın! ü.