Katalog

9 NİSAN 1985 HABERLER CUMHURİYET/7 HP'de iki grup yine birbirine girdi Ankara kongresi tartışması ANKARA, (Camhariyet Börosu) HP'nin şimdiye kadar yapüan 20 il kongresini demokratik sol gnıba kaptıran genel merkezcilerin, önceki gün yapılan Ankara il kongresini kazanmasının yankılan sürüyor. HP Genel Başkanı Necdet Calp ve arkadaşlanna ağır eleştirilerin yapıldığı ve sık sık yumruklaşmalara varan kavgalann çıktığı Ankara il kongresinin "hile fle" kazanıldığını ileri suren demokratik sol grubun savlanru, Genel Sekreter Yılmaz Hastörk, "Gayet demokratik Mr koagre yapdnusbr" biçiminde yanıtladı. Demokratik sol grubun önde gelenlerinden Sinop Milletvekili Banş Can, kongrenin tiimüyle hileli ve şaibeli olduğunu, genel meTkezcilerin aynı yollarla Izmir ve îstanbul kongrelerini de bir oldu bittiye getirerek, kurultayın yönünü değiştirmeyi amaçladığını ileri sürdü. Cumhuriyet muhabirine bir açıklama yapan Banş Can şöylededi: "Tnrkrye'niıı cnttcraköşesindeki ilçderde büe beainuenme ratik sol gnıba sıra geldiğinde konuşma sürelerinin kısıtlandıyen, ağır biçimde ekştirilen genei başkan ve parti yöneticileri, gını, üstelik Türkiye'de şimdiye kadar hiçbir kongrede görülmealeyUerine geiişea il kongreleridik biçimde il başkanı adayının nin yönönii dejfetirmek içm akıl konuşturulmadığını kaydederek almaz yollar denemektedirler. Kendi içlerine demokrasiyi sin şöyle dedi: dbcmemiş, keadi parti içi yöne"Bir detege Usted d ö ş ü i n ki, ttankrmde antidemokratik 0enı25'inin soyadı il başkanının lerden medet nmanlar, Tnrldye'5'inln soyadı divan başkanının nin demokratikleşmesine ne gi soyadını taşısın. Aynca oy kulbi katlnda balunâcakiar ve na lanan 300 delegenin 40'ı sahte sıl kavga verecckkrdir? Parti detege olsnn. HP Ue kiç Ugisi oliçindeki mahaliflerini partiden mayan, eşi dostu, bakkalı, kahazaUaşürarak autarmaya ve eavedsi hatta sagcı kişileri detege geUemeye cabşan genei merkez yapın, seçimi kazananlar bunun yönetimiain 'tabaa ne dene dekesabını karnttayda verecekkrsin, biz ber tirlü hlkU yoln dedir. Kimsenin satüık olmadığını neyip oMu MttOerle Ankara, h görecekler, sola ihanet edenJer mir ve tstanbnl koagresiııi alıp sturatlanna tokadı yiyeceklerkııraltayda işierini bitiririz' plandlr." lan yaptıklan ortaya çıkmıştır." Demokratik sol grubun bu Can, Ankara il kongresinde savlanna bir yanıt veren HP Gedivan başkanı seciminde hile yanel Sekreteri Yılmaz Hastiirk, püdığını öne sürerek kendi adaybunlann sadece söylenti olduğulannın oylaülmadığını, demoknu, işin esasının "demokraüm, diyenlerin demokratik kararlan içlerine sindirememeleri" olduğunu söyledi. Hastürk şöyle dedi: "Kongremiz çok canlı, dinamik ve gayet demokratik Mçuıde, hiçbir knşknya yer vercmeyecek biçimde sonuçlanııııştır. HP'nin bitüğini, kongreleVini UrfMUIl d m söyleyenkre en biiyttk cevap olacak Ankara il koagremizden sonra 45 flta koagred bn aym sonuna kadar tf ^» M > 'f*'^ f c , inpribh 15 haziranda bfiyök kongremiz yapüacakür. Kongremiz o kadar demokratik otmnştur Id, eleştiri doznau aşan biçimde sayın genel başkanımıza yoaeftfle* suçlamalar bile dinlenmiş, büyük olgnnlnkla karşdauuştır." Kongre delegelerinden önemli bölümünün "afle delegesi" olmasın ve demokratik sol grubun il başkanı adayının konuşturulmaması gibi iddiaJarla ilgili bir soruyu "Kongre ne demişse, o ol muştnr. Öçe kongrderinde seçiien delegelere kimse karşı çıkamaz. Herşey yasaldır" diye yanıtlayan Hastürk, bir başka soruya "tl kongrelerinde hile yapıp kazanmamız diye bir plan yoktnr. Yalandır" dedi. öte yandan H P Ankara tl Kongresinde HP Genel Başkanına "Hırsu" diyen Hasan Dede'nin HP'li Belediye Başkanı MaHk Ejder, "sagcı Hder" diyen delege Dogan Tdrkmenoghı, "sosyal demokratlan daha ne kadar siire daha satmayı sördöreceksiniz" diye soran delege Tahir Koçak ile salonda video ile fîlmleri çekilerek saptanan ve Calp için "Hıraz, kan koca işçfleri satıyor, görevleri muvazaa" diye bağ^ranlarla kavga edenlerin disiplin kuruluna sevkedilerek partiden ihraç edilecekleri belirlendi. HP'de şimdiye kadar tamamlanan Malatya, Bursa, Kocaeli, Sinop, Samsun, Erzincan, Sıvas, Tunceli, Van, Amasya, Trabzon, Kars, Içel, Mardin, Kayseri, Diyarbakır, Afyon, Adıyaman, Ankara, Uşak ve Antakya il kongrelerinden sonra bu hafta içinde de Niğde, Bingöl, Erzurum, Eskişehir, Edime, Kırklareli, Tekirdağ ve Ağn il kongreleri yapılacak. DUYDUK/GORDZJK PEMLŞEM GEÇEN hafta benim için Bedrettin Dalan'lı bir hafta oldu. Zamanımın büyük çoğunluğunu Gümüşsuyu'ndaki Altınboynuz Şirketi'nde, sicılleri karıştırmak için Ticaret Odası'nda ve Belediye Sarayı'nda geçirdim Buralarda kovulmama az kaldı, ama kovulmadım. İstanbul Belediye Başkanı ile yaptığımız üç saatlik sohbette, hemen hemen tüm konuları konuştuk, fakat tam olarak anlaşamadık. Dalan'ın konuları aJıp uzaklara götüren konuşma tarzı nedeniyle ister istemez geriye bazı soru işaretleri kaldı. Birinci soru şu: B. Dalan'ın kurucuları arasında yer aldığı şirket neden "Altınboynuz" adını almıştır? Gerek şirketin büyük hissedarlarından Orhan Rıza Korateş'e, gerek B. Dalan'a göre bunun Haliç'le hiçbir ilgisi yoktur. Peki neyle vardır? Şöyle açıklıyor Korateş: "Biz Fethiye civarındaki Boynuzbükü denen tapulu araziyi satın almak amacıyla şirketi kurduk. Boynuz lafı oradan geliyor. Altınboynuz'a gelince, İngilizce söylenişı olan "GokJen Horn" yabancı kulaklara ters gelmeyecekti. Onun için sectik.." Bu sözler mantıklı.. Ama bundan sonrası aynı ölçüde mantıklı değil. Boynuzbükü'nü almaya kalkan Altınboynuz şirketinin sermayesi kuruluş tarihinde (15 Eylül 1983) 20 milyon TL olarak saptanıyor. Oysa 62.600 m2'lik arazi, yine Orhan Rıza Korateş'in verdiği bikjiye göre 115 milyona zor alınıyor. Akla şu soru geliyor: Boynuzbükü'nü satın almak amacıyla kurulan ve adını bilebu koydan alan şirket, arazinin fiyatı konusunda nasıl olur da bu kadar yanılabilir? En az 115 milyon lira değerindeki araziyi satın almak için nasıl olur da 20 milyon lira sermaye ile ortaya çıkar? Bilindiği gibi daha sonra ortaya çıkan iki Suudi Arabistanlı ortak bu açığı kapatıp sermaye artırımı sırasmda koydukları 91 milyonla arazinin alınmasını sağlıyodar. İkinci bir soru, Bedrettin Dalan'ın şirketteki durumu ile ilgili. Dalan şirketteki 100 bin lirahk hissesini 14.11.1984 tarihinde yapılan sermaye artırımı sırasında çoğattmamıştır. Kendisi ile yaptığımız konuşmada da bize, bu hissesini önemsemediğini, hatta istersek bize vereceğini söylemiştir. Fakat 100 bin liralık ortak Bedrettin Dalan, sermaye artırımı belgesinde açıkça görüldüğü gibi, şirketin yönetim kurulu başkanlığma ittifakla seçilmiştir. Ortada 70 milyonluk, 30 milyonluk, 20 milyonluk ortaklar dururken, şirkete 100 bin liralık ortak B. Dalan (üstelik başında belediye başkanlığı gibi muazzam bir dert olan) başkanîık etmektedir. Neden? Bu sorulann yanıtlarını bulmak geçen hafta mümkün olmadı. Bakalım gelecek günler ne gösterecek? D e m o k r a t i k Sol Grap: Kongre hileliydi. Genel Merkez aynı yöntemle İstanbul ve İzmir kongrelerini de kazanıp Kurultay'ın yönünü değiştirmek istiyor. Genel Merkez: Kongremiz o kadar demokratik olmuştur ki, eleştiri dozunu aşan biçimde Sayın Genel Başkanımıza yöneltilen suçlamalar, büyük olgunlukla karşılanmıştır. Altmboynuz'dan geriye kalan sorula Ozetle Mustafa Kemal Derneği Başkanı Kâmran Baran, laiklik ilkesinin benimsenişinin 57. yıldönümü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada "Düsiince, vicdan ve din özgürlüğünü güvence altına alan laikliğe her zamankinden daha fazla sahip çıkılmasını isriyoruz" dedi. Devlet Bakanı Mesut Yılmaz, beş günlük bir ziyaret için dün Japonya 'nın başkenti Tokyo 'ya gitti. Ydmaz, 10 nisanda Tokyo'da Tsukuba Expo85 Fuan çerçevesinde düzenlenen Türk Haftası'nın açılısmı yapacak. Aynca Japonya Dışisleri Bakanı Shintaro Abe ile görüştükten sonra çeşitli temaslarda bulunacak. (a.a.) Mehmet Ifozar'ı değerlendirdi Laikliğin 57. yıldönümü Sunalp: 'Bir büerv' olsa sağda bütünlüksağlanır Sunalp: Isparta'da skor ne olur bilemem, kehanet sahibi değilim, demişîim. Isparta'mn özelliği vardır, biliyorsunuz. Bunlar olağan şeyler. Mehmet Yazar bende, yer, iş hazırlandıktan sonra meseleye yönelen bir kişi intibaım bıraktı. TÜREY KÖSE İZMtR MDP Genel Başkanı Turgnt Sunalp, DYP'ye kaydolan Mehmet Yazar'ın ilk katıldığı kongre olan Isparta il kongresindeki olayları, "Yazar meselesinin sancılı, halledilmemiş bir mesele oldugu belli" biçiminde değerlendirdi. Sunalp, aynca "Mehmet Yazar partiye DYP'nin bir kesimiyle anlaşamadan mı girdi, bilemiyonım" dedi. MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp, Mehmet Yazar olayı, partileri içindeki çalkantılar ve sağda birleşme konulanndaki sorulanmıza şu yanıtları verdi: Mehmet Yazar Isparta il kongresinde itibar görmedi. Bunu nasıl yonımluyorsunuz? SUNALP Isparta'nm özelliği vardır. Birincisi bu önemli. İkincisi önce beraber katıldıklan yazıldı gazetelerde. Isparta'da skor ne olur, kehanet sahibi değilim demiştim. Bunlar olağan şeyler. Isparta'daki olaylar aşağı yukarı bir belirtiyse, Mehmet Yazar DYP'nin bir kesimiyle anlaşamadan mı partiye girdi bilemiyorum. Mehmet Yazar'ın partiye girmesini ve genel başkanîık miicadelesine katılmasını nasıl değeriendiriyorsunuz? SUNALP Öncelikle şunu belirteyim, Mehmet Yazar meselesi bizim meselemiz değil. Ama Mehmet Yazar bende, hazır yer, iş hazırlandıktan sonra meseleye yönelen bir kişi intibaım bıraktı. Meselenin aslını tespit etmek kolay değil. Neden böyle oldu? Bu mahalli bir tepki midir? Yoksa hakikaten kabulsüz mü partiye gelmiştir. Yoksa bunlar senaryonun bir kısmı mıdır, anlamak mümkün değil. Birkaç gün önce Yıldınm Avcı ile sarmaş dolaşlardı. Bu meselenin halledilmemiş, sancılı bir mesele olduğu belli. Neticesi ne olur, zamana bırakalım. Ankara'da kulisleri dinlemek lazım. Partinizdeki çalkantıların dunılduğunu söylediniz... SUNALP Evet. Şimdi DYP içinde de mücadele başladı. Bugün artık meselelerini halletmiş tek parti biziz. Partimiz artık duruldu. Bir kahveye girdiğimde, "Paşam boşgeldiniz, çay, kahve için, yemek yiyin" diye tanıyan birkaç kişi çıkıyor. Seçmen davamız halledilmiştir. Geçirdiğimiz bazı çalkantıları içimizde örtebilirdik, örtmedik. Size göre sağda birleşme nasıl olacak? SUNALP "Bir bilen" olsa sağ bütünleşecek. Sağ böyle parça parça olursa küçük sol iktidara gelir. Benim ana düşüncem, merkez sağda ve solda birer parti ile küçük bir iki partinin teşekkül etmesi. Ama bunlar Galatasaray, Fenerbahçe gibi olmaz, zıt olmaz. Diyalog içinde olur. Aralarında iktisadi konularda görüş ayrılıklan olan merkez sağda ve solda iki parti olmasından yanayım. Birleşmenin nasıl olacağını zaman gösterecek. Haliç'in içi dışı BİÜYORUM, bu köşenin okuyucuları "ne olur Bedrettin Dalan'sız bir su" diyecek hale geidiler. istedikleri su hazır, ama yine Bedrettin Dalan'lı... İstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın masasının üstünde üç şişe su duruyor. Ağızları sıkı sıkıya kapalı, üzerleri etiketli. Bu suların özelliği, Haliç suyu olmaları... Üç şiye olmasının nedeni ise, Haliç'in çeşitli derinliklerinde alınmış olmaları... Bu suların Haliç suyu olduklarının öğrenilmesinden sonra temiz görünüşleri insanı şaşırtıyor. Haliç suyu bu kadar temiz olabilir mi? Şaşırtıcı durumu Bedrettin Dalan şöyle açıklıyor: "Bu sulardan biri Haliç'in yüzeyindeki su. Az olduğu için pisliği görülmüyor. Ama beş metre kalınlığa ulaşınca kararıyor. İkincisi onbeş metre derinlikteki su. Bu daha temiz. Fakat yirmi metreden sonra su şırıl şınl... Çünkü Haliç'in dibindeki su temiz. Alt akıntılar nedeniyle Marmara'dan gelen temiz su bir dil gibi Haliç'in içine girmiş durumda.." Bedrettin Dalan geçen aylarda Haliç'e giren yunusbalığını da bu temizlik farklılığı ile! açıklıyor ve şunları söylüyor: "Hiçbir balık aptal değildir. Hele hele yunuslar kadar hassas bir balık yoktur. Akıllı ve hassastır. Altmış kilometreden hemcinsleriyle konuşabilir. Öyleyse o yunusbalığı çok pis bir suya hayatta girmez. Büyük intimalle dipten geldi, sonra yukarı çıkınca pisliğe saplandı ve öldü.." Aynı görüşü'bazı balıkadamlar da paylaşıyorlar. Haliç'e uçan arabalan aramak için arada sırada dibe dalan balıkadamlar, 20 metre kadar indikten sonra çok temiz bir suya girildiğini, Haliç'teki pis suyun üstteki bölüm olduğunu söylüyorlar.. Yıltnaz Tokyo'da Kanserin tedavisi 30 milyona Kanserü bir hastanın tedavisinin devlete yaklaşık 30 milyon liıaya mal olduğu bildirildi. SSK Okmeydam Hastanesi'nce dün düzenlenen panelde bir konuşma yapan Onkoloji bölümü sorumlusu Dr. Metin Aran, "Bu rakam Türkiye için çok büyük bir harcamadır. Durum böyle olunca devletin gönüllü kanser derneklerinin finansmanlarını desteklemesi yararh olur'' dedi. DEVSOL HAKARET ~ DİLEKÇESİ DAVASI Prof. Gökmen toprağa verildi htanbuVda ölen İstanbul Universitesi Fen Fakültesi emekli öğretim üyelerinden Prof. Tank Gökmen (67) dün Beyazıt Camü'nde kıhnan namazdan sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi. Gaspçılar kazada yakalandı BAŞSAĞUĞI Bankamızın Yönetim Kurulu üyelerinden Sayın Atilla Candır'm annesi Duruşmayu şortatletle gelen 9 sanık salondan çıkarıldı DİSK davasında, Politika Gazetesinin borçlan nedeniyle PTT'nin müdahil olma istemi reddedildi. tstanbul Haber Servisi DEVSOL davasında ölüm cezası istemiyle yargılanan 9 sanık, verdikleri dilekçede Cumhurbaşkanı'na, TBMM'ye ve guvenlik göre\;lilerine hakaret ettikleri savıyla İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı (1) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde yargılandılar. DEVSOL davasının 13 Aralık 1984 tarihli oturumunda sanıklar Bedri Yagan, Aslan Şener Yıldınm, Nuri Eryüksel, Aslan Tayfun Özkök, İbrahirn Bingol, İbrahim Erdoğan, Tuğrul Özbek, Sinan Kukul \e Ahmet Fazıl Ercüment Özdemir bir dilekçe vermişler, daha sonra ölüm cezası istemiyle yargılanan bu sanıklar hakkında TCK'nın 159. maddesi uyarınca 1 yıl ile 6 yıl arasında ağır hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Sanıklann katıldığı dünkü oturumda kimlik tespitinden sonra mahkeme sanıklann mesleklerinin "devrimci" olduğunu da tutanağa geçirdi. Mahkeme tek tip elbise giymeyen ve şortatletle oturuma katılan sanıklann duruşma inzibatını bozduklan gerekçesiyle duruşma salonundan çıkarılmasına da karar verdi. Bu karardan sonra söz alan sanık Sinan Kukul, "Biz sivil elbise ile gelmek istiyonız. Ancak cezaevi idaresi bize elbise vermiyor. Biz siyasi tutukluyuz. Buna rağmen tek tip elbise giymeye zorlanıyoruz" dedi. Duruşma sanıkların sorguları için 6 Mayıs 1985 günu saat 10.30'a ertelendi. DİSK DAVASI • istanbul Sıkıyönetim Komutanhğı (2) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde gorülen DİSK davasına dün devam edildi. Davanın dunku oturumunda Madenİş Sendikası'nm hissedar olduğu Politika Gazetesinin 500 bin liraya yakın borcu nedeniyle PTT İşletme Genel Müdürlüğü'nün davaya müdahil olarak katılma istemi reddedildi. ANKARA Alaaddin Akçay hakkındaki idam cezası nın yerine getirilmesine ilişkin Başbakanlık Tezkeresi dün TBMM Başkanlığı'na sunuldu. 6. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı'nca ölüm cezasına çarptınlan Akçay hakkındaki bu ceza Askeri Yargnayca da onanmıştı. ANKARA'nın tasına bak Tarihe geçecek bir basın toplantısı •GEÇEN gün bir muhabir arkadaşımızın Halkçı Parti Genel Merkezi'nde izlediği basın toplantısınt basın tarihi mi kaydedecek, yoksa siyasi tarih mi bilemiyoruz. HP Ankara İl Başkanı adayı Hasbal Keskin'in bir basın toplantısı düzenlediği bildirildi. Bir muhabirimiz belirtilen saatte HP Genel Merkezi'ne gitti. Toplantı salonuna alındı. Basın toplantısını düzenleyen başkan adayı Hasbal Keskin de karşısında yerini aldı. Saat geldi. Ortalıkta çaycı dahil hiç kimse yoktu. Oysa TRT kameraları, ajansların, gazetelerin muhabirlerıne haber salınmıştı. Aday Keskin: Biraz, dedi, bekleyelim de öyle başlayalım. Muhabirimiz, çaresiz, razı oldu. Öyle ya baş başa basın toplanısı yapacak değillerdi ya. Beş dakika, onbeş dakika, yarım saat beklendi. Bir tek tanrının kulu gazeteci bile ortaya çıkmadı. Başkan adayı Keskin'in kararı kesindi. Basın toplantısını yapacaktı. Bunun üzerine kapılar kapandı. Ve elindeki metni okumaya başladı. Aslında TRT'ye, tüm gazete ve ajanslara verilmek üzere hazırlanan beyanat söz konusu kurumların "ilgisizliği" yüzünden Cumhuriyet okurtan için birden bire "çok özel bir demek" haline geliverdi. Maalesef kısaltarak verebildiğimiz demecin ana hatları şöyle: Başkent'te solu birleştirmek İl Başkanının görevidir. Bunu da en iyi ben yaparım. HP dışındaki partıler gelip bizde ve 113 milletvekilinin etrafında birleşsinler. Başka ne arıyorsunuz? Baş mı yok? Başımız var.. İşte sayın Calp. Nesi noksan? Bizler çok başlar gördük, şimdi nerdeler ne oldular? Bu memleket daha ne başlar üretir. Müsteri gibi bindikleri 34 AS 871 plakalı otomobili ve sürücünün 25 bin lirasını gaşp eden Nusret Ersahin ve Sait özçelik, Londra Asfaltı'nda başka bir araca çarparak kaza yapmalan sonucu yakalandılar. Kadıköy Ziverbey Kayışdağı Caddesi üzerindeki Dedem Apartmanı çevresinde bazı çocuklan ısıran köpeğin kuduz olduğu büdirUdi. Pendik Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü 'nden yapüan duyuruda, anılan köpek tarafından ısınlanlann zaman geçirmeden sağük kuruluşlanna başvurmalan istendi. Kadıköy'deki kuduz köpek Emine CAJNDIR'ın vefatmı büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye tanndan rahmet, kederli ailesine ve yakınlanna başsağlığı düeriz. Yönetim Kurulu ESBAJNK VEMT Merhum Müslüm Kunt, merhume Huriye. Kunt'un oğulları merhum .Zühtü Özdamar, Merhume Nuriye Özdamar'ın damatlan Lütfü Kunter, Bahri Kunt, Dr. Münevver Tuncer'in biricik kardeşleri, gazeteci Turgay Uçöz'ün bacanağı, Av. Cezmi Tuncer'in ve Emel Kunt'un kayınbiraderi, Meral ve Fuat Ornarlı ve Dr. Suat Kunt'un amcaları, Murat Tuncer'in dayısı Necla Uçöz, Bengi Uçöz, Banu ve Fahri Ikiler'in enişteleri, Cihan Kunt, merhum Haluk ve merhume Nihan Kunt'un sevgili babaları, Dr. Süheyla Kunt'un sevgili eşi yüksek elektrik mühendisi İÇİŞLERİ BAKANLIĞI SIVİL SAVUNMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AFİŞ YARIŞMASI KONVLAR: 1. GÜNÜMÜZ SİLAHLARININ ETKİLERİ VE BUNLARDAN KORUNMA YOLLARI (Hayatta Kalmanın 11 Çaresi işlenecek.) 2. SAVASTA VE DOĞAL AFETLERDE CAN KAYBINI EN AZA İNDİREBİLMEK İÇİN tLK YARD1MI ÖĞRENtNİZ. 3. BİNA KORUNMA EKİHLERİNİ KURUNUZ. 4. EVDE VE İŞ^RİNDE BAŞLANGIÇ HALtNDEKİ YANGINLARI SÖNDÜRMEYt ÖĞRENİNİZ. 5. YANGIN ÇIKMASINI ÖNLEYİCİ TEDBİRLERİ ALINIZ. 6. AFETLERDE SİVİL SAVUNMA. 7. GÜNÜMÜZ StLAHLARININ ETKİLERINDEN KORUNMAK İÇİN SIĞINAK HAZIRLAYINIZ. KATILMA ŞARTLARI 1. Her sanatçı yarışmaya bir veya birden çok eserle katılabilir. 2. Her yapıt 50x70 cra. boyutunda hazırlanacaktır. 3. Yarışmacüar eserlerinin arkasına beş rakamlı rumuzlarım koyacaklar ve ayıu rumuzu taşıyan kimlik zarflarını eserleriyle birlikte aşağıda belirtilen adrese teslim edeceklerdir. Posta ile yapılan muracaatlar kabul edılmeyecektır. 4. Yarışmaya katılmak isteyenler konu ile ilgili bilgi, doküman ve aynntılı şartnameyi aynı adresten temin edebilirler. 5. Yanşmaya son katılma tarihi 14.6.1985 cuma gunudur. ÖDÜLLER Her bir konu için verilecek ödüller: Birinci 250.000 TL lkinci 100.000 TL Mansiyon ;. 50.000 TL Mansiyon 50.000 TL olarak belirlenmiştir. ADRES: Sivil Savunma Genel Müdurluğü Alidede Sok. No: 8 A.AYRANC1/ANKARA Basın: 14554 Haber nereden sızıyor? BAŞBAKAN'a iletilmek üzere bir "mutabakat metni" imzalayan ANAP'lı "ılımlılar", nerde toplandıklannı, neler konuştuklarını hatta metnin içeriğini gazetelerden okuyunca oldukca şaşırdılar. Görüşmelerin gizliliği ve basına sızdırılmaması için yemin ettiklerine göre, haber kimden çıkmıştı? Kitabına uydurulan "sözlükler SÖZLÜK bakımından Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında büyük benzerlik var. Türkiye bir zamanlar AN Püsküllüoglu'nun Türkçe Sözlük'ünü sakıncalı bulmuştu. Sovyetler Birliği de bir süre önce Oxford English komünizme giden yolda insanın sömürüsüne dayanan, insanlık tarihinin toplumsal ve ekonomik sistemi." "Sosyalizm" sözcüğü ise şu forma sokuldu: "Komünizmin ilk aşamasıdır. Üretim araçlarının kamu mülkiyeti altına alındığı sosyal bir sistem olup kapitalizmin yerini almaktadır." 7 Nisan 1985 Pazar günü hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 10 Nisan 1985 Çarşamba günü (yarm) öğle namazından sonra Izmit SEKA Camii'nden kaldırılacaktır. MEHMET İSMET KUNT AİLESİ SAHİBÎNDEN SATILIK DAİRE KadıköyAcıbadem'de, 3 oda. I hol, sobalı, lelefonlu, giriş katı 85 m' peşin 6.000.000 TL. Tel.: 356 90 04 Kısa bir araştırmadan sonra "kaynak" ortaya çıkarıldı. Grubun içerisindeki "ılımlılardan" Muş milletvekili Alaattin Fırat, eski bir arkadaşı olan Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçecller'e taşıyormuş. İzmir milletvekili Özdemir Pehlivanhoğlu ise amcası ve Genel Başkanı Yardımcısı Sadi Pehlivanoglu'na olup biteni tek tek rapor ediDictionary'i sakıncalı buldu. yormuş. Ancak bu sakıncayı Sovyet yöneticileri yine kendileri Böylece parti yönetiminde ortadan kaldırdılar. ki aşırı uçlara karşı başlatılan Hem de pratik bir biçimde: hareketin Alaatin Fırat sayeSözlüğün özel tıpkıbasımı sinde Keçeciler'in, Sadi Pehsırasında sosyalizm ve livanoğlu kanalıyla da Mustakapitalizm gibi sözcüklerin fa Taşarın baştan beri haber"yanlışları" düzeltildı. leri oluyormuş. Hem orijinalinden ayrılmaz Ilımlılar şimdi toplanacak bir biçimde. Örneğin gizli yere ve gizliliğe sadakat "kapitalizm" sözcüğüne şu gösterecek ağzı sıkı üye an biçimi verdiler: yorlar. "Feodalizmin yerini alan ve ankara balı Horoz.. AVCI Isparta ta çok alkışlanmış. Hakkıdır: Her horoz kendi çöpliiğünde öter... Öcü... KÜÇÜK çocukları "öcü geliyor" diye korkuturtarmış. DYPliler de birbirlerine "sol gelir ha" diye gözdağı vermeye çalışıyorlar. Sol gelir de belli etmez... u.