Katalog

28 NÎSAN 1985 KÜLTÜRVAŞAM CUMHURİYET/5 ISMAIL GÜLGEÇ RİTİMTEKMK DÜNYASINDAN VEHB! BELGÎL HAYVANLAR ...DORT BİR YAUl OUAJ4 Û TUR'»Z.(V\ Şimdi sıra cep televizyonunda 1940'larda Japonya'da teyp yoktu, bugün milyonlarca video satılıyor Yüksek mühendis Ibuka, 1952'de transistör diye bir şey duydu. Bu küçücük alet, radyo ve ılevizyonlarda lambaların işini görüyordu. Transistorlu bir radyo, açddıktan bir dakika sonra değil, hemen çalmaya başhyordu. Yüksek teknoloji ürünüydü. Amerikalı pazarlama ustalan, 1954 de, Istanbul Ticaret Odası'nda ilginç bir pazarlama gösterisi yapmışlardı. Konu, kolaylıkla mâl satmanın ilkeleri idi. Satışlarım birkaç kat arturmak istemeyecek tüccar olmayacağına göre, odarun konferans salonu tıklım tıklım dolmuştu. Pazarlama ustalan, gösterilerini 'sihirti variT adını verdikleri bir petrol varüinin üzerinde yapmışlardı. Varil ortadan ikiye bölünmüş, sonra iki parça, lambalı zıvanalı menteşelerle tutturularak dolap biçimine sokulmuştu. Varilin iki kanadının iç taraflarına raflar konmuş, bunlann iizerine de 200 kadar yeni ürün yerleştirilmişti. Bu 'yeni' ürilnler, bugün hiç şaşmadan kullandığımız gündelik yaşam ürünleri idi: Babanın da, bebeğin de giyebileceği naylon çoraplar, şeffaf naylondan yırtılmaz kâğıtlar, balyozla bile vurulsa iz göstermeyen boyah yüzeyler, içine konduğu dolabı bir iki dakikada soğutan sıvılar, biftekler, böcek öldünicüler, birkaç kez kıvnlmış olduğu halde ışığı yine de dümdiiz ileten demir borular... Ürünlerin hepsi petrol maddeleriyle yapılmıştı. Tabii, salondakiler, ürünlere •jyran kalmışlar, hepsini almak .stemişlerdi. Fakat, pazarlamayuksek yetenekli mühendislerimize borçluyuı' demiştir. Örneğin, 40'ların sonlarında Japonya'da teyp yoktu, olsa da kimse alamazdı. O zamanki Amerikan teypleri 40 kilo ağırlığında idi ve 700 dolara satılıyordu. Sony sözcüğü, Latincede ses anlamına gelen 'sonus'tan alınmıştı. Buna göre, Sony, ses aygıtlan kuruluşu demek oluyordu. Şirket, 700 dolara satılacak 40 kilo ağırlıkta teyp yaparak para kazanamazdı. Bunun üzerine, kuruluş, mühendislerini bir otel odasma kapattı ve kendilerine şu emri verdi: 'Bize kullamşh, küçük, ucuz bir teyp yapacaksınız'. Otelde 10 gün kafa kafaya veren mühendisler, çıkış yolunu, el çantası büyükluğünde, hafıf ve ucuz (350 dolar) bir teyp yaparak buldular. Ve tabii, teyp derhal ilgi gördü. yg. I*T KİM KİME DUM DUMA BEHU: AK Ha, , <,onv 3rSf tt*» Kat h Sony şirketi 1980'in ilk yansma kadar 30milyon görüntü aygıtı, 11 tnilyon video alıcısı, 13 milyon mini stereo sattı. cılar bunlann satılık olmadığını, maye ve 12 işçi ile kurulan müsırf gösteri maksadiyle getirildiessese bugün 8 ülkedeki işyerlegini söylediler. rinde toplam 40.000'den çok işçi çalıştırmaktadır. Yıllık cirosu Babam da satar 5 milyann üstündedir. Ve Sony Amerikalı pazarlamacılar 'lşte bu başansını yüksek teknolojigördünüz, satış böyle yapınr" anye yönelerek gerçekleştirmiştir. lamında bir sözle gösteriyi bitirİlk transistorlu TV'yi, ilk düer. Bunun üzerine bir isadamırenkli video alıcısını, ilk trinitron mız şunu söyledi: 'Beyler, böysistemli renkli görüntü aygıtmı le maUan babam da satar. Siz bi(televizyonu), ilk renkli video ze pazariama kuralı öğretmek isgöstericisini, ilk cep stereosunu tiyorsanız işte fmdık, üzüm, inpiyasaya çıkarmış olan şirket son cir, tütün, meyve, sebze... gibi olarak lazer ışığı ile çalışan plakihraç mallanmız. Bize bunlann ları, ceket cebi görüntıi aygıtmı, saüşını birkaç kat arttıracak çekildikten sonra hemen gösteyöntemler gösterirseniz o zaman rilebüen video fümlerini, kelimebiz sizin ustalığınızı alkışlanz.' leri kâğıt yerine mikrokasetlere İşadamımızm tepkisi yerinde yazan yazı makinelerini dünya idi. Ancak, Amerikalıların göspiyasalanna sunmuştur. terisinden alınacak dersler vardı. Nitekim bu dersi Japonlar almışlardı. Kolayhk, kttçükltik, Bunu, 'Sony'den bir örnekle ucuzluk somut hale getirebiliriz. Bu Japon şirketini televizyondaki rekŞirketin öbür kuruculann lamlanndan (trinitron), radyo ve dan mühendis tbuka da, 'Biz baTV aygıtlanndan tarumayan yok şanmızı en ileri teknoloji iirüngibidir. 1946'da 500 dolar serlerimize ve bunu gercekleştiren Transistorlu radyo tbuka, 1952'de, "transistör" diye bir şey duydu. Bu küçücük alet radyo ve televizyonlarda lambalann işini görüyordu. Transistorlu bir radyo, açıldıktan bir dakika sonra değil, hemen çalmaya başhyordu. Yüksek teknoloji ürünü idi ve kapışılıyordu. Böyle radyo ilk 1954'te satışa çıkanlnuştı. Geçimini sesten sağlayacak Sony aynı şeyi yaparak fazla para kazanamazdı. Yine mühendislerini topladı. Bu sefer hoparlörü de, transfortatörü de, pilleri de küçültülmüş bir radyo istiyordu. Şimdi sıra transistorlu TV'ye gelmişti. bu da 1959'da yapıldı. Transistorlu görüntü aygıtı 1969'a kadar 1 milyon adet satılmıştı. Bu arada renkli televizyon almış, yurümüştü. Renkli televizyonlarda görüntü iyi değildi. Bunu netleştirmek gerekiyordu. Zayıf görüntü, üç ayrı rengin, yani kırmızı, mavi, yeşil renklerin, üç ayrı elektron tabancasından çıkıp birleşmesinin bir sonucu idi. Renkler tam olarak birbirinin üstüne oturmuyordu. Sony, buna tek elektron tabancası ile çare buldu. Bu sayede şirket, 1976'da 10 milyon aygıt sattı. Bunu, Betamax video alıcısı ile \Valkman portatif stereo aygıtı izledi. Müessese 1980'nin ilk yarısma kadar 30 milyon görüntü aygıtı, 11 milyon video alıcısı, 13 milyon mini stereo satmıştı. Şimdi sıra cep TV'sine gelmişti. Cep TV'si demek, yassı TV demektir. Bu da, antenden gelen elektronlann ekrana diklemesine değil, yandan gelmesiyle sağlanmıştır. Bunu şöyle de anlatabiliriz: Sinema salonları 4050 metre uzunluktadır. Çünkü, görüntü, perdeye, salonun nihayetinden diklemesine gelir. Oysa, aynı görüntü perdenin yanından çıkıp bir aynadan yansıyarak arkadan perdeye vursa salonun uzun olmasına gerek kalmaz. Türkiye ihracatını arttırmak için yenilikleri hedef almahdır. Bizde atıl bir 'mühendisler kapasitesi' vardu". (6000 dolayında). Bunlar, ülkemizin yüzyıUardır özlemini duyduğu yüksek yetenekli insanlardır. Mühendislerimizin yaratıcı gücü harekete geçirilince Turkiye kısa zamanda kalkınacaktır. PIKNIK Ph İLE MADRA DLÇÜKILIVOE? Kısa... Kısa... Işık iğne Gramofonda ses dalgalan gramofon iğnesi ile plağa geçer. Sesin şiddetine göreplakta açılan oyuklar bir tür Mors alfabesidir. Plak böyle hazulandıktan sonra çahnmak üzere yerine takılmca o büyüklü küçüklü oyuklar bu sefer iğneyi ters yönde titretir; titremeler ses halinde kulağunıza gelir. Evvelce, altlı, üstlü her iki üç plakta bir iğneler duyarhlıklannı yitirdikleri için atıhriardı. Böylece bir maden savurganlığı ortaya çıkardı. Sonradan plağın yerini teyp kasetleri aldı. Bunlarda ses titreşimleri manyetik aJanlar biçiminde kaydı geçiyordu. Derken videonun çeşitli turleri arasmda plaklar yeniden ortaya çıktı. Banda değil deplağa c/ınan video programlan daha net görüntü veriyordu. Bunun strn, ses zaptetmede iğne yerine 'laser' ışığı kullanılması idi. Sert bir ışık olan laser, titreşimleri daha aynntılı biçimde kayda geçiriyordu. Şimdi video plaklan almış yürümüş durumda. yaşadıklan sonucuna varümıs. Kalp dışmdaki hastahklardan ölenlerde ölüm oranı spor yapmayanlarda 23 kez fazla. Beyin oriarma Beyin damarlannın bazı yerlerinin zayıf layıp patlama tehlikesi gösterdiği zamanlarda bu zayıf noktaların yama ile güçlendirilmesi gerekir. Bugüne kadar, bu iş içi oyuk telk yapılıyordu (Cathteter ile). Kateter baş veya boyundaki ana damardan zayıf damara uzatılıyor, sonra bu noktaya çok kuvvetli plastik tutkal şırınga ediliyordu. Ancak bu yolla iyiletimin bazı sakmcalan vardı: Tel tam yerine oturtulamıyor, zam da yanhş yeregidiyordu. Pittsburg Tıp Fakültesi'nde Dr. Paul Zanetti, daha ileri bir teknik bulduğunu açıklamıştır. Doktor, hastanın kafasında matkapla incecik bir delik açıyor, zamk şınngasım oradan geçirerek onaranı yapıyor. Bu iş yapıhrken ameliyat aşamalan röntgenle izleniyor. fflZLI GAZETECI KULUM" PEMIŞ, AEHM GÛSTE âuUFBİ OLMUŞ... BEŞ PARî BEŞİ DE 4VNI MI *>.. 5EN PE ÇALJŞ, SEMİN P E O â a M BUĞÜM ŞEF'E SEÜYO.. BİZ 5EF OLUMCu. DA BİZE GEÜCEK...SIRAYLA «f*. Uzun yaşatan spor Ozellikle yaştalar için hareketsizliğin sürekli intihar olduğunu bümeyen yok gibi. Konu ile ilgili haberlere hemen her gün bütün gazetelerde, dergilerde yer verüiyor. Amerikan Tıp Derneği'nin yaytn organmda son çıkan bir rapor konuya daha da aydınhk getiriyor. Raporu haıırlayanlar Harvard ve Stanford üniversiteleri tıp araştırmacılan. Denemeler Harvard'dan mezun 16.936 kişi üzerindt 1960'tan bu yana yapümış. Bunlardan 572'sı ilk kalp krizini geçirmiş, 1413'ü de çeşitli hastalıklardan ölmüş. Hepsi orta yaşh ve yaşh kimselerden seçilmiş. Eski mezunların çıktıklan merdien basamaklan, gezdikleri sokaklarm uzunluğu, , apnklan sporlann çeşitleri ve süreleri ile kilolan, sigara içip içmedikleri, tansiyon durumları ve nihayet, aüelerindeki kalp vakalan ve ölümleri tek tek incelenmiş. Sonunda spor yapanlann daha çok KJA.UKL VEKEAJ "CİFTE STİUJÖlRTiJ' BİR Ş îa'MDEYP?... PAIMA 5EMLE İSTE3B MlSIN LÛW *? Bilimde metot Önüne bir çuvalpirinç yığılan bir insan, bir ay uğraşsa, taşları, çöpleri ayıklayamaz Her seferinde yeni çöpler, taşlar bulur. Ama aynı pirinci birer avuçluk kümeler halinde ayıklasa, en çok iki saat içinde bütün pirinçler temizlenir. Bilimde metodun rolü de huna henrer. r MURAKIP RAPORU Defter ve kayıtlarının v.u.K.nuna göre zamanında işlendiğl, gellr ve glderierlnln veslkaya dayanılarak ve yönetim kurulu kararlarına göre uygun olarak yapıldıgı kararlann zamanında atındığı bltetkik görülmüştür. Netlce olarak, yönetim kuruiunun 1984 yılı lcraatı ile hesapiannın Ibrasında bir manzur bulunmadığı hususu sayın genel kuruia arz olunur. Saygıianmızla... MURAKIPLAR ZÜLFİYE SİRMEN ile de CESCİMTAŞ A.ş.nln 1984 vılında muameiat ve lcraatını zaman zaman tetkllc ettiğlmlz HÜSEYİN AKINCI evlendiler. ÇAN 28.4.1985 TARİHTE BUGÜN MIMTAZ ARÎKAS DEVRİMSEHİÜİ TURANEMEKSİZ 1960'TA BUGÜN, TU8AN EMIKSİZ ÖLOÜRÜLDÜ OEU0KRAT PARTl HCrİOARlNIN UYGULAMALAgt, UZUN SÜKEOİR ÇEŞİTLİ TOPU/MSAL ÇALKANTILARA YOL AÇIYORtOLAYLAIk, OTT>RİTEMİN ENGELLEMELEÜİNE KARÇIN SÜBÜYOZOü. &ASIN MSAfOAHLA SUSTÜHULUYOR, S.ILAHLI KUVVETLEZ İÇİN İÇİN K/IYNtYOePU. İKT'DAR ALEYUİNE YAPIIAN 6ÖSTEeİLE£D>E ÜNIVERSİTE GeNÇUĞİ ÇOK ÖNEMU Blft £OL OYNUYOZDU.Z8NİSANM İSTAN&JL'DA DUZENL&4EN GENÇUK. LANkAASt DA &UNIA/ZOAN gİglYDİ VE İKTİDARtfil POLlSl ATEŞ AÇIYOGPUlKUIİ$UNUVİA HEPEFOLAMLAHPAN ORMAAI FAHÛlTESl ÖĞeEfiJCiSİ TURAN EMEZSJZ ,BAYEZITMEYDANIMDA ÖU/roePLtf. 2? MAYIS DEVRİMİ'NEmeksiz'in şehtt o/du§uyere DEN SONBA AYNI YEBEDiküLecEK dikılen, Sema^afAc'i yapıh olan heykel. 19BS'VE BELEDlYE TARAFINDAM 28 Nisan A.saiim Kahveciogiu Raşit Boz Raşlt Yilmaz VEFATLAR İÇİN Yurt içi ve yurt dışı cenaze nakledılır. Cenaze ılaçlama, malzeme, tabuı, butun ışlemler hassasiyet ve suraıle yapıiır. PAStF hs 7 200 000 1 114 607 GESGİMTAŞ A.Ş.'nin 31.12.1984 TARİHLİ BILÂNÇOSU AKTİF KASA Mevcul Par» BANKALAR Hılk Bank. vadelı Vıkttlv Bank Vıddı Akbuık Vadaız Halk Bnk ttdesu Vıkıflat Bnk vadnıl Yekun KURULUŞ GlDEftLERl M.BOIIÇLULAR Vcrıı Dıresı PT.T HISSEDARLAR ARSA 10244 mı 1 A r u hs «55 15 hs 3444 344 663 617 103310.92S.40 4164.110.40S«0 hs hs 110.733 1000.455 15 4 120 40» «0 SERMAYE 144 h.s* x 5000=7 200 000KARŞ1LIKLAR K Ycdek Akçt Odenecek Temetlü llf» edıltn K pdtrı Ytkun KÂR vc ZARAR 1984 yılı kir'l 534«7.. 111.733.4 309 700 290 215 hs 6 İ »51 730 955 80 320 800.20 1.114.607. Tel: 147 20 06 140 68 86 Işlelmede ayrıca 18 ambulans mevcuuur. Cenaze ilanlarından hızmet bedeli alınmaz, acı gunlerınızı paylaşır, gunun her saatınde emrınizdeyiz. İSLAM CENAZE İŞLERİ '50 YflL ONCE Cumhuriyet Biz onu Ata Şark diyv anarız Ankaraya Atatürku ziyarete çiden Arsıulusal Kadınlar Kongresi Birliği Kongresi murahhaslanndan mürekkep 30 kişilik heyet dun Haydarpasaya gelmiştir. Murahhaslarla trende konuşmak için Pendiğe giden bir muharririmiz yolda murahhas heyeüeri başkanlarıile konuşmuştur. Mısır murahhas heyeti başkam Sitti Şaravi demiştir kL " Ankaraya ilk deja gittim. Hükümet merkezinizin bu kadar mükemmel ve güzel bir 28 Nisan 1935 Atatürk sayesinde Türk kadımmn bugün nail olduğu inkişafı gıpta ile takip ediyoruz. Biz Türk kadmına ve Türklüğe yakın ve kardeş olmakla sevinç duyuyoruz," Kongre başkam Madam Eşbi ile îngiliz parlamentosu mebuslarından Ledy Asthor dün akşamki ekspresle Londraya gitmişlerdir. Bir kısım murahhaslar da bugün ve yarın memleketlerine döneceklerdir. 1915^198? milyonlarca yumurtamn tazesini, çok tazesini, bayatını muhtelif sımflara ayırarak üzerine yumurtamn tarihlerini yazmakta, paket yapıp Almanyamn her tarafma sevketmektedir. TAlZ hs. 1.052.671.75 1.052.571.75 KT hs 290.21! 9 3«7 178 75 9 3»7.)f8''5 KÂR v e ZARAR HESABI BORÇLU 1 M CİOERLER • Ocn«l Kurul gıd b Ttcaret odası c Muhasebc d Aruı vergısı c Stır ııderler YckOn KURULUŞ CİDERLERI 118 542.13.000.14 00023 » 5 705.85 171.662.85 171 662.85 M CELIRLER Banka fuzlcrı RED TÜRKÜLERÎ ALACAKL1 1 3)t 16t. I 331 168. Eluord, Aragon, Supervıelle, Vercors, Detnos, Char, Guıllevic, Emanuellc ve ötekıler Turkçeii: OKAV GÖNt.NSİN 2. BASKI 106.9J3.40 L.Ott.SII.'tt 1.331 168 şehir olduğunu pek zannetmiyordum. Türklerin pek kısa bir zamanda için de neler yapmağa muktedir olduğunu görerek hayran oldum. Reisicumhur Atatürk bizi kabul etti. Çok sempatik, mütevazi tavırları ve fevkalade zekasile bütün kadın murahhaslan adeta teshir etti. Biz Mısırlılar zaten Atatürku çok sever ve onun açtığı yolda yürümeğı bir şeref biliriz. Hatta siz ona Atatürk dersiniz. Biz ise onu "Ata Şark" diye anarız. Çünkü yalnız Türkiyenin değil bütün şarkın ve bilhassa kardeş Mısınn da Atası ve onderidir. CA'ÜSIR. Güzel bir icad Almanyada yakın zamanlarda vücude getirilen "yumurta seçme makineleri" her ay UOlAİ\mE BANkf ÜNİÎ o IM4YILIKÂR') TRAFİK ÖĞÜTLERİ 1 331.1*8. (B: 5054 1069) Yolculann aracımza yolun sağından inip binmelerini sağlayın. Ist. Trf $b. MrJ ORHAN TÜZÜN Levent. Guvercin Durağı, Gazetecıler Yapı Kooperatifi C/3 Blok, Daire 7. Saat: 913 Tel.: 164 57 25 Randevu alıntnası rica olunur. DİŞ TABİBİ Dr. MASUME ÇÖL Dahiliye Mütehassısı Adres: Yeşilköy, Polat Yalı D: 6 Tlf.: 573 91 06