22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmar mevzuaU da değişiyor Sahıbı: Cumhıımet Matbaacılık ve Ga/etecüık Turk Anonim Şırketi adına Nadir Nadi. • Cene! Yayın Muduru: Hasan Cemal. Muessese Muduru: tmine Uşaklıgil. ^azı [>lerı Muduru Oka> Gonensin. 0 Haber Merkezı Muduru: Valçın Baver. Savta Duzenı Yoneımenı Ali "Vcar. 9 Tem%ı!cı!er WK\R\: Yalçın Dogsm.İZMIR Hikmet Çelinkava, .\DANA. Mehmel Mercan. Servıs Şeflerı: İstanbul Haberlerı: Reha Öz. Dı } Haberler: Ergun Bala, Ekonomı: Osman llaga). Kulıur A>dın Emeç, Magazın Yalçın Pek^en. Spor Danışmanı: Abdulkadir YuctHmsın, Duzehme. Refik Durbaş, Araşlırma' Şahin Alpav 1Sendıka: Şukran Keıenci. • Koordinaıor Ahmel konılsan, # Mali Işler: Krol Krkul. Ilan. Zijn Ergene. Halkla llışkıler Gulderen Ko>ar, Idare Husevin Gurer, lileime. Sadun Sonmez. Basan \e Yavan. Cumhuriyet Matbaacılık ve Oazeıecılık T.A.Ş Turk Ocağı Cad 39/41 Cağaloğlu Isıanbul, PK. 246lslanbul, Tel: 526 I0 00(9hat), Telex: 22246 • Burolar. Ankara: Zıva Gokalp Bulvarı Inkılap Sokak No 19'4 Tel: 33 11 4147, Telev 42344 • İımir Halıl Ziva Bulvarı No 64/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 523S9 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kal 3. Tel: 1455019731 Telex. 62155 TAKVİM 9 Man 1985 Jrasak: 4.55 Güneş: 6.19 Öğle: 12.19 Ikindi: 15.34 Akşam: 18.10 Yatsı: 19.29 Kaçak inşaatlara 25 milyon lira ceza, 2 kata ruhsatsız inşaat İmar mevzuatını büyük ölçüde değiştiren îmar Yasa Tasarısı TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Yasaya göre özel inşaat yapan kişi ve kuruluşlar devlet tarafından denetlenecek. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) İmar mevzuatını büyük ölçüde değiştiren İmar Yasa Tasansı TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Tasarı ile iki kata kadar olan yapılarda bazı koşullarla ruhsat alma zorunluluğu kaldınlıyor, mevzuata aykın inşaatlara 25 milyon liraya kadar para cezası getiriliyor. Tasanyla, toplam inşaat alanı bodrum katı hariç bin metrekare, saçak yüksekliği 65 metre, bir bodrum ile iki katı aşmayan binalarda ruhsat şartının aranmayacağı öngörülüyor. Yerel yönetimlere imar planlan yaptırabilme olanağı sağlayan tasarı, bölge planlannın DPT tarafından yapılacağını, aynca beşer yıllık imar programlarının hazırlanacağını hükme bağlıyor. Tasarı ile ruhsatsız yapılaşmanın önlenmesi amaayla kesin yapı yasağı da getiriliyor. Belediye ve valilikleri ile birlikte "Yeminli Mimarlık ve Mühendislik Bürolan"nın da ruhsat vermesine olanak tanıyan tasarının imar mevuzatı açısından getirdiği yeniliklerden bazıları şöyle: • Ruhsat verecek yeminli serbest mimariık ve mühendislik büroları en az 15 yıllık deneyimi bulunan yüksek inşaat mühendisi, yüksek mimar, inşaat mühendisi ve mimarlar tarafından kurulabilecek. • Yapı kullanma izni verilmeyen yapılar su, elektrik ile kanalizasyon hizmetlerinden yararlandırılmayacak. •Özel inşaat yapan kişi ve kuruluşlar devletçe denetlenecek. • Ruhsat ahnmadan binanın yapımına başlanması durumunda ruhsata aykırılığın saptanması ile birlikte inşaat derhal durdurulacak. Aykınlık giderildiği takdirde inşaata devam izni verilecek. Aksi halde bina yıktırılacak. • Yol kenarına bahçe duvarı yapılması zorunlu olacak. • Otopark ihtiyacı olan bina ve tesislere gerekli otopark yeri aynlmadıkça gerekli yapı izni verilmeyecek. • Ruhsat ahnmadan veya ruhsat ve eklerine ya da imar mevuzatına aykırı olarak yapılan yapıların sahipleri, fenni mesul ve müteahhitkri 500 bin lira ile 25 milyon lira arasında para cezasına çarptırılabilecek. • Yapı ruhsatiyesi alma işlemleri sadeleştirilecek. YARG1LAMA ANAPiçinde yaşanan 2. teypli rüşvet olayı tte ilgiliyargılama dün başladu Kantarcı Behçet Canbaz (solda), davaya müdahü olarak kabul edildi. Sanıklar ANAP'lı Belediye Meclis üyeleri Remzi Çilingir fortada) ve Ali Ata suçlamaları kabul etmediler. (Fotoğraf: ŞENOL KONUKÇU) Mengenecioğlu bazı şeyleri gizliyor mu? özdağlar olayının iki kilit adamı Adnan Kahveci ile Uğur Mengenecioğlu'nun komisyonda verdikleri ifadelerde sık sık çelişkiye düşmeleri bazı komisyon üyelerinin "Mengenecioğlu'nu tutuklatalım " önerisinde bulunmalarına yol açtı. BETUL UNCULAR ANKARA tsmail Özdağlar hakkındaki "rüşvet" ve "suiistimal" iddialarını araştıran Soruşturma Komisyonunda tanık olarak dinlenen Başbakanlık Danışmanı Adnan Kahveci ile UM Denizcilik Şirketi sahibi ve olayın kilit adamı Uğur Mengenecioğlu'nun ifadelerindeki çelişkiler olayı değişik boyutlara sürüklendi. Kahveci ile Mengenecioğlu, bant olayının yaşandığı günde bile anlaşamadılar. Kahveci, "Olay 25 aralık günü oldu" derken, Mengenecioğlu'nun "Olay 26 aralıkta oldu" dediği öğrenildi. Hatta Kahveci'nin, "Olay ne zaman oldu?" sorusuna yanıt vermediği, savcılıktaki ifadesinde ne dediğinin kendisine okunmasını istediği ve savcılık ifadesi okunduktan sonra, " O zaman 25 araiıktı" dediği belirlendi. Soruşturma Komisyonunda olay şöyle gelişti: • Adnan Kahveci üyelerin yönettikleri çok sayıdaki soruları "Bir şey hatırlamıyorum" biçiminde yanıtladı ve sorulann birçoğunu bu şekilde geçiştirdi. • Uğur Mengenecioğlu teybi Adnan Kahveci'den olaydan bir hafta önce aldığını söyledi. • Adnan Kahveci, "tsmail Özdağlar'ın rüşvet istemesine ihtimal vermedigini, bandın delil olmadığını da bildiğini" anlattı. • Mengenecioğlu, bir üyenin "Özel şoförünüze, bindigim arabada bir boğuşma görürsen çarp dediniz mi?" sorusuna "Hayır öyle bir şey demedim" yanıtını verdi. Ancak savcılıkta verdiği ifadeden bu sözleri kendisine okununca sustu. • Bir uye de Mengenecioğlu'na "Çantayı niçin geri istediniz?" diye sordu. Mengenecioğlu, "Çünkü eşimin bana bediyesiydi o çanta" diye karşılık verdi. Üye, "Peki niçin başka bir çanta kullanmadınız?" diye sorunca Mengenecioğlu, bir süre düşünerek, "Düşünemedim" dedi. • Komisyonda, Kahveci ile Mengenecioğlu'nun savcıhk ifadelerini hatırlayamamalan, Kahveci ile Mengenecioğlu'nun verdikleri ifadelerin çelişmesi, üyelerin buyük bölumunü etkiledi. Hatta Kahveci ile Mengenecioğlu'nun açık bulunmayan ifadeleri bazı üyelerin "Mengenecioğlu'nun tutuklanmasını" önermeleriyle sonuçlandı. Üyelerın büyük bölümü, Uğur Mengenecioğlu'nun "Her şeyi anlatmadığı, birtakım şeyleri gizlediği, baa şeyleri de sakladığı" göruşünü savundular. Bazı üyelerin ortaya attığı Uğur Mengenecioğlu'nun tutuklanması önerisi komisyonda şimdilik karara bağlanmadı. Gaziosmanpaşa rüşvet davası başladı Kantarcı Behçet Cantürk'ten rüşvet aldığı iddiasıyia yargılanan Gaziosmanpaşa Belediyesi'nin ANAP'lı Meclis üyesi Remzi Çilingir, "Bu bir komplodur" dedi. tstanbul Haber Servisi Kantarcı Behçet Canbaz'dan 500 bin lira rüşvet aldıkları savıyla haklannda dava açılan ANAP'lı Gaziosmanpaşa Belediye Meclis üyeleri Remzi Çilingir ve Ali Ata'nın yargılanmasına başlandı. Behçet Canbaz'ın müdahil olarak katıldığı davanın dünkü oturumunda sorgusu yapılan tutuklu şanık Remzi Çilingir, "Belediye Başkanı Sabri Öztürk'ün yaptığı yolsuzluklara karşı bir engeldim. Bu nedenle kurulan komploya kurban gittim" dedi. Ali Ata'nın tutuksuz yargılandığı da\ ada Remzi Çilingir'in tahliye istemini reddeden mahkeme, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Sabri Öztürk'ün tanık olarak dinlenmesine karar verdi. Çilingir ve Ata'nın TCK'nın 227/1 ve son maddeleri uyarınca 1 yıldan az olmamak üzere hapisle cezalandınlmaları isteniyor. Gaziosmanpaşa 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dun başlayan davada önce rüşvet alındığı öne surulen kantarcı Behçet Canbaz'ın sorgusu yapıldı. Canbaz, sanık Remzi ÇUingir'in mühürlenen kantan açtırabileceğini söyleyerek kendisinden önce 3 milyon lira rüşvet istediğini, daha sonra 1.5 milyon liraya anlaştıklannı söyledi. Canbaz, durumu Belediye Başkanı Sabri Öztürk'e anlattığını, Özturk'un de kendisine teyp vererek konuşmaları banda almasını istediğini anlatarak şunları söyle ÇALIŞMALAR TAMAMLANDI 'Teybe bastım, sarugı yukcdattım' di: "Parayı almaya geldiği zaman teybi çalıştırdım. Seri numaralannı tespit ettigimiz hepsi 10 binlik olan 500 bin lirayı alıp çıkariarken çevrede saklanan polislere işaret edip yakalattım." Aynı zamanda Gaziosmanpaşa Belediyesi İmar Komisyonu Başkanlığı görevini de yapan Remzi Çilingir, arsa komisyonculuğu yaptığını belirterek şunları söyledi: "Behçet Canbaz benden bacanağıma ait yerleri satın alabilmesi için aracılık yapmamı istedi. Bacanağım Mehmet Durmaz, Canbaz'ın istediği yerler için 44 milyon lira isteyince, burayı kat karşılıgı almak istedi. Bacanağım da kat karşılığı arsayı vermeyi kabul etti. Behçet Canbaz aracılığım nedeniyle komisyon ücreli olarak bana bir milyon lira vermeyi taahhut etmişti. O gün üzerinden çıkan 500 bin lira alacağım komisyon ücretinin yarısıdır. Diğer yarısını da mukavele imzalandığı zaman alacaktım." Tutuksuz sanık ve ANAP'lı Belediye Meclis üyesi Ali Ata da Remzi Çilingir'in ifadesi doğrultusunda konuştu. Duruşma Yargıç'ı Adli Tıp Kurulu Fizik Kroloji thtisas Dairesi'nce deşifre edilen teyp banda ait yazıyı okudu. Remzi Çilingir'in böyle bir konuşma olmadı diyerek kabul etmediği bandın deşifre edilmiş halinde, "Sabri ile yeni banştık. Şimdi ben Sabri Beyle göruşerek bu kantan açtınnm," "500 bin veririm", "Tabii o kantarlar konusunda dedim ki", "Ya sonra tekrar kapanırsa", " 5 yıl garanti veririm" şeklinde konuşmalar geçtiği görüldü. Mahkeme, Belediye Başkanı Sabri Öztürk'ün tanık olarak dinlenmesi için duruşmayı 28 mart salı 11.40'a erteledi. KKTC Kurucu Meclisi anayasa tasartsını 12 martta aylayaeak tZZET RIZA YALIN LEFKOŞE KKTC Kurucu Meclisi anayasa çalışmaların dün saat 18.30'datamamladı. Kurucu Meclis'in 8 şubat 1985 tarihinde görüşmeye başlayarak, 164 esas ve 9 geçici madde olarak ele aldığı anayasa tasarısı 165 esas ve 11 geçici maddeden oluşturuldu. Kurucu Meclis anayasanın tümünü 12 Mart Salı günü saat 15.00'teki birleşiminde oylayacak. Cumhuriyet Meclisi seçimleri ile ilgili olan maddede, anayasanın halkoylamasında kabul edilerek, Resmi Gazete'de yayımlanması ve yürürlüğe girmesinden sonra KKTC Kurucu Meclisi'nin belirleyeceği tarihte, Cumhuriyet Meclisi seçimlerinin yapılması öngörülüyor. Anayasa'ya göre, ilk cumhurbaşkanlığı seçiminin Cumhuriyet Meclisi seçimleri ile birlikte aynı gün yapılması görevine başlaması karara bağlandı. Kurucu Meclis, cumhurbaşkanlığı seçiminin değişik bir gunde yapılmasını kararlaştırabilecek. Anayasaya göre kurulacak Cumhuriyet Meclisi'nin toplanması ile 2 aralık 1983 tarih ve 3 sayılı meclis kararı ile oluşturulan Kurucu Meclis'in hukuki varlığı sona erecek ve kendiliğinden dağılacak. Anayasa metninin Kurucu Meclis'te kabul edildiği tarihten başlayarak 10 gün içinde Resmi Gazete'de yayınlanması da hükme bağlandı. Anayasa, halkoylamasına sunularak kabul edilmesinden sonra en geç 10 gun içinde halkoylaması sonuçlarıyla birlikte Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girecek ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Anayasası olacak. Bayülken Ufflun Şeref üyeliğinden ayrddı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Bülend Ulusu hukümetinde Milli Savunma Bakanhğı yapan Antalya bağımsız milletvekili Haluk Bayülken, Özdağlar rüşvet olayına karışan UM Denizcilik Şirketi'nde 1983 seçimleri sonrasından bu yana süren yönetim kurulu üyeliğinden dün istifa etti. Haluk Bayülken, seçimlerden sonra UM Denizcilik Şirketi'nden yönetim kurulu üyeliği önerisi almıştı. UM Denizcilik Bayulken'e "dış iilkelerle şirket arasında ortaya çıkan ya da çıkacak sorunlar uzerinde yönetim kurulu üyesi olarak" müşavir üyelik yapmasını önerdi. Bayülken, tanımadığı bu şirket konusunda bilgi sahibi olmak istediğini bildirdi. Şirket, Bayulken'e geniş bir dosya gönderdi, bu dosyada UM Denizcilik'in uğraşi konuları uzerinde geniş bilgiler ile basında çıkan "Dev tanker filosu kuran şirket" i anlatan yazılann kopyalan yer aldı. Bayülken dosyayı inceledikten sonra UM'da yönetim kurulu üyesi olarak görev almasının sakıncalı olup olmadığını "eski kabine üyelerine, bu arada UIusu'ya d a " danıştı. UM'un çalışma alanı ve varhğıyla ilgili olarak olumlu yanıtlar aldıktan sonra UM'da görev almayı kabul etti. UM Denizcilik 1983'te Haluk Bayulken'e yönetim kurulunda "Şeref üyeliği" verdi. Birkaç konu uzerinde de hazırladığı dosyaları incelemesi için gönderdi. Haluk Bayülken, "Cumhuriyet" muhabirine, "UM'd« 1983 secimlerinden ve Ulusu hükümetinin görevden ayrılmasından sonra başlayan yönetim kurulundaki şeref üyeliğinden ücret almadığını" bildirdi. UM'la eski Devlet Bakanı İsmail Özdağlar arasındaki olay patlak verdikten sonra, Bayülken yönetim kurulu şeref üyeliğinden aynlmaya karar verdi. Ancak "ortaya çıkan kargaşada istifa etmesinin çeşitli yonımlara neden" olacağının öne sürülmesi üzerine istifa etmekten kaçındı. Bayülken, " C u m h u r i y e t " muhabirine dünkü tarihle istifa mektubunu göndereceğini bildirdi. Bayülken, istifa mektubu konusunda da açıklama yaptı ve bu mektupta "aralık 1984 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere UM'da yönetim kurulu şeref üyeliğinden çekildiğini" yazdığını söyledi. Bayülken, UM'daki görevinden daha önceki tarihlerde aynlmayı istediğini, ne var ki, elinde şirkete ait kimi dosyalann olması ve Özdağlar olayının patlaması nedeniyle bu istifayı ertelediğini bildirdi. Sofya'dan yanıt bekleniyor Uışişleri Sözcüsü Yalım Eralp, basında yer alan Bulgar resmi görüşlerinin yanıt olarak kabul edilrnediğini söyledi. Havayolu için izin Özel sektör havalanıyor cılık Genel Müdürlüğü'ne başvurmak zorundalar. Başvuruların uygun görülmesi halinde bakanhk tarafından verilen "ön izin", işletmenin kurulmasına imkân veriyor. îşletmeye hazır olan şirket bu kez bakanlıktan, "işletme nıhsatı" istiyor. "İşletme ruhsatr'nı alanlar da, milyarlan bulan uçak ve helikopter alımlarının finansmanı için DPT Teşvik Uygulama Başkanlığfnın kapısını çalıyor. Bakanlıktan "işletme ruhsatı"nı alan ilk özel kuruluş Sönmez Holding Hava Yolları oldu. Bursatstanbul arasında tarifeli seferler yapan, kargo taşımacılığı ve hava taksiciliği alanlannda da faaüyet veren bu hava yolunun 2 uçağı bulunuyor. NESU şirketi ise hava taksiciliği yapıyor. Profilo Yönetim Kurulu üyesi Jeffi Kamhi'nin sahibi bulunduğu ROTA Havacılık ve Turizm Şirketi, ruhsatını şubat ayında aldı. Şirket, yaz başında iki P68 uçağı, bir deniz uçağı ve bir helikopterle faaliyete geçmeyi planlıyor. Özel şirketlerin çoğunluğunun helikoptere ağırlık vermesi bu şirketlerin bir hava ambulans şebekesi kurma ve kent içi taksicilik yapma niyetlerine bağlanıyor. Yaşar Holding'in Yaka şirketi ön izin alarak önümüzdeki günlerde ruhsata hak kazanacak kuruluşlar arasında bulunuyor. Şirketin hava taksiciliği ve helikopter taşımacılığı yapması bekleniyor. lspanyol nakliye uçaklannın temsilcisi Haydar Gürsan'ın şirketi Emayir ise yine ruhsat açısından işletmenin denetlenmesi aşamasına gelinen kuruluşlar arasında yer alıyor. İstanbullu Nema Holding ile Alemdar KimyaEndüstrisi, hava taşımacılığını ücret karşılığında değil kendi hizmetleri açısından uygulamak istiyor. ö n izin bekleyen şirketlerin en büyüklerinden biri 13 milyar sermayeli BC Havayollan olarak gözükuyor. Bu şirketin üç DC8 uçağı alma aşamasında bulunduğu ve alımlara 29 milyon dolarlık bir kaynak ayırdığı bildirildi. Ön izni alan Marmara Havayolları'nın IstanbulAnkara arası tarifeli seferler düzenlemesi bekleniyor. Ön izin isteyen Transrapid şirketinin helikopter işletmeciliği talebinde bulunduğu, Murat Sancak'ın Sancak şirketinin ise hava taksiciliği için başvurduğu belirtildi. f özel sektör şirketi, yolcu ve kargo taşımacılığı için izin aldı. 8 şirket de ellerinde ön izinleri" ile ruhsat bekliyor. ENİS BERBEROCLU ANKARA Özel sektörün devlet teşviki ile göklere doğru yükselişi hızlandı. Yolcu ve kargo taşımacılığı izni alan özel şirket sayısı 3'e yükselirken, 8 tanesi de ellerinde "ön izinleri" ile ruhsat bekliyor. 2920 sayılı Sivil Havacılık Yasasına göre, özel hava şirketi kurmak isteyenler, Ulaştırma Bakanlığı'na bağlı Sivil Hava Mugoslav resmi Tanjug Ajansı, Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskının engizisyon mahkemelerini hatırlattığmı bildirdi. Haber Merkezi Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Yalım Eralp dün bir açıklama yaparak bazı yayın organlannda yer alan Bulgaristan'ın resmi görüşlerinin Türkiye'nin verdiği ikinci notaya bir karşılık olarak görülmediğini bildirdi. Eralp, nota için yanıtın beklenmekte olduğunu söyledi. Yalım Eralp, kimi basın organlannda yer alan metrün Sofya'daki Batılı büyükelçiliklere söylenenlerle büyük benzerlikler gösterdiğine işaret etti. Söz konusu Bulgar görüşlerinin Türkiye'nin verdiği ilk notaya gönderilen yanıtla "büyük benzerlik içerdiğine" de dikkati çeken Eralp, "Ancak ilk notayı gerilerde bıraktık. Şimdi ikinci notamız gündemde. Bu tür haberleri yanıt olarak kabul etmiyoruz. Siiratle, karşılık istedigimiz notaya bir yanıt gönderileceğini umuyoruz" dedi. Eralp, Bulgaristan'da bulunan Türk muftülerinden bazılannın yayımladığı bildiriye ilişkin soruya karşılık olarak, müftülerin açıklamasının Bulgar gazetelerinde bile yer almadığını hatırlatarak şöyle dedi: "Herhalde Bulgar makamlan da bu kişilerin, toplumdan ne derece kopmuş olduğunun idraki içindedirler." Eralp, ABD' nin Bulgaristan'daki Türklere baskı yapılması konusunu uluslararası platforma götürme karanndan haberdar olduğunu, ancak bu konuda VVashington ile Ankara arasında bir temas yapılmadığını da belirtti. Yugoslavya'mn resmi Tanjug Ajansı da Bulgaristan'daki gelişmelere tepki gösterdi. Tanjug'un konuyla ilgili yorumunda şöyle denildi: "Başka uluslar ve etnik gruplann zorla eritilerek tek sosyalist Bulgar ulusu yaratılma çabası, 13 yüzyıl önce anlatılan ve sadece Bulgarların yaşadıgı Büyük Bulgar devleti adlı Ortaçağ masalına dayanmakladır. Bu iilkede yaşayanların tümünıın zorla Bulgarlaştırılıp tek sosyalist iilke kurma riiyası, çaresiz engizisyon mahkemelerinin. doktrine karşı gelenlere yönelik tutumunu hatırlatıyor." Dilekçe davası: Savunma yeni tanıklar istedi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı 1 Nolu Askeri Mahkemesi'nde görülmekte olan "Aydınlar DUekçesi" davasında sanık avukatları yeni tanıkların dinlenmesini istediler. Davanın dünkü duruşmasında sanık avukatlarından Önder Sav, tüm sanıklar adına verdiği dilekçede "Iddia makamınca dinlenen ve dinlenmesi taiep edilen tanıklann, maddi gerçeğin öğrenilmesi yönünden değil, iddianamenin mantığının doğnılanması amacına yönelik olarak seçildiği izlenimi vardır. Anılan tanık ifadelerinin iddianamenin içeriğini doğrulamadığı da ortadadır" derken, maddi gerçeğin ortaya çıkması için 14 kişinin tanık olarak dinlenmesini istedi. Tanık olarak dinlenmesi istenen kişiler şöyle: Nadir Nadi, Muhsin Batur, Necdet Lğur, İlyas Seçkin, Hasan Fehmi Güneş, Munci Kapani, Tank Zafer Tunaya, Cahit Arf, Vedat Dalokay, Ahmet Taner Kışlalı, Adalet Ağaoğlu, Tuncer Bulutay, Bilgesu Erenus ve Ayla Kutlu. Sav aynca dilekçede, iddia makamınca kamt olarak gösterine Nokta Dergisi'nin 14 sayılı nüshasındaki "bildiri" başlığı konusuna değinerek, Aycan Giritlioğlu'nun da dinlenmesini istedi. Duruşmada mahkeme heyetine bir dilekçe veren sanık Yalçın Küçük, hazırlanan belgenin, bildiri olarak dağıtılmasımn planlanıp planlanmadığının açıklığa kavuşması için ve ayrıca bu belgenin yayın organlannda yayımlanmasımn istenip istenmediğinin ortaya çıkması için, 9 kişinin tanık olarak dinlenmesini istediğini belirtti. Sanık Küçük'ün dinlenilmesini istediği tanıklar şöyle: Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Oguzhan Asiltürk, Erdal İnönü, Yüdınm Avcı, Hasan Cemal, Yalçın Dogan, Aycan Giritlioğlu ve Cüneyt Arcayürek. Duruşmada hazır bulunan savcı bu istemlerin incelenmesi için mahkeme heyetinden süre isteyince duruşma 22 mart cuma gününe ertelendi. ANAP'lı Bıyıklı'mn işkence iddiası üsttine, Içişleri nıüfettiş görevlendirdi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) ANAP grubunun bu haftaki toplantısında işkence konusunu gündeme getiren ve işkence kanıtı olarak elektrik kabloları ile parçalanmış kanlı iç çamaşırları ve pantolonları gruba gösteren Artvin Milletveküi Nevzat Bıyıkb iddialarıyla ilgili 15 gün bekleyeceğini ve gereği yapıhnazsa İçişleri Bakanı Yüdınm Akbulut hakkında soru önergesi vereceğini bildirdi. Bıyıklı, gruptaki konuşması üzerine İçişleri Bakanlığı'nın işkence iddialarını araştırmak üzere müfettiş görevlendirdiğini belirtti. Bıyıklı, ANAP grubunda kaçakçılık iddiasıyia gözaltına alınan bir işadamı ve beraberindeki 12 kişiye Izmit Emniyet Müdürlüğü'nde işkence yapıldığmı, gozaltındakilerin yakınmaları uzerine kendisinin tzmit Vali ve Emniyet Müdürüne durumu bildirdiğini anlattı. Bıyıklı, ANAP grubunda aynca Hacettepe ve Esenboğa Havaalanındaki uygulamalan dile getirdiğini belirterek şöyle konuştu: " 4 yıl önce bomba konuldu diye suçsuz vatandaş yakınlarını karşılamak için bile olsa Esenboga Havaalanına alınmıyor, kapıda bekletiliyor. Havaalanına bomba koymayı göze alan anarşist 20 bin lira verip bilet mi alamayacak? Lüzumsuz yere vatandaşa eziyet çektirilmektedir. Hacettepe L'niversitesi'nin bütün profesörleri birleşip özel bir laboratuvar kurmuşlar, ikibuçuk aydır hastanenin kaloriferleri yanmıyor." Milüyet l^zı İşleri Müdürüne soruştnrma İstanbul Haber Servisi Milliyet Gazetesi Yazı tşleri Müdürü Doğan Heper hakkında İstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı Askeri Savcılığınca sıkıyönetim yasaklanna aykırı davrandığı gerekçesiyle soruşturma açıldı. Milliyet Gazetesi'nin dünkü sayısında yer alan bir haber nedeniyle açılan soruşturmada basın kısıtlamasına aykırı olarak yayın yapıldığı ileri sürülüyor. 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası'nın 16. maddesine aykırı davranıldığı gerekçesiyle açılan soruşturma sonunda, dava açılmasına karar verilirse, Heper 6 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanacak. Von Hassel: Avrupa standartlarını anlatıyoruz ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Parlamentosu Türkiye eski raportörü Alman parlamenter Dr. Von Hassel, "Türkiye ile Avrupa topluluğu arasında sorun yok, Türkiye ile Avrupalı sosyalistler arasında sorun var" dedi. Önceki gün Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Başbakan Turgut Özal ile ayrı ayn üçer saat görüşen Von Hassel, dıin Ankara'daki Alman Büyükelçiliği'nde bir basın toplantısı duzenledi. 1981 ve 1983 yılında da Türkiye'ye geldiğini ve o dönemde heyetine anlatılan demokrasiye geçiş planının adım adım uygulandığını kaydeden Von Hassel şöyle devam etti: "Halbuki o dönemde Avrupa Parlamentosundaki sosyalistler, paşaların bir kere gelirlerse bir daha gitmeyeceklerini, gitseler bile siyasi yaşamdaki etkilerini sürdüreceklerini iddia ediyoriardı. Bunların hiçbiri çıkmadı. Paşalar çekildiler, Türkiye'de demokrasi yürürlüğe girdi. Fakat sosyalist grubun bazı üyelerinde Türkiye'ye karşı önyargüı bakış devam ediyor. Gördüğüm kadarıyla Türkiye ile Avrupa parlamentosu arasında sorun yok. Türkiye ile sosyalistler arasında sorun var. Bunu şu yüzden söylüyonım önümüzdeki haftalarda tekrar Avrupalı parlamenter heyetleri gelecek. Içlerinde sosyalistler de olacak. Bunlardan şunu isteyin, kapalı kapılar ardında kabul ettikleri gerçekleri kamuoyu önünde de açık açık kabul etmelerini." Von Hassel, Avrupa Konseyi heyetinin bir uyesinin Türkiye'nin içişlerine karışır nitelikte demeçler verdiği yolundaki bir iddiaya ilişkin soruya da şu karşılığı verdi: "Avrupalı dostlanmızın sizi desteklediğini unutmayın bu gibi tavsiyeler Türkiye'nin içişlerine müdahaleden ziyade dostane tavsiyelerden ibarettir. Türkiye'nin Avrupa'daki imajını düzeltmek arayışlarının birer parçasıdır. Mesela işkence 20. yüzyılın sorgulama metodu olmaktan çıkmıştır. Eğer Türkiye işkencecileri cezalandırırsa Avrupa'daki imajının değişnıesine katkısı olur. Davalann süresi kısaltılırsa bu da Türkiye'ye yarar sağlar. Basının iamamen özgür olması da Türkiye'nin imajını değiştirir. İşte bunları biz dostlarınız olarak size söylemekle içişlerine karışmıyoruz. Sadece birer Avrupalı olarak Avrupa'nın standarüannı size anlatıyoruz ki ilişkilerinizi düzeltelün." Dışişleri: Yunan silahlanması NATO'nun temeline aykırı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanhğı, Yunanistan'ın Türkiye'nin tehdidi altında bulunduğu iddiasıyia silahlanmaya kalkmasının NATO'nun ve bu ülkenin NATO uyeliğinin temeline aykırı olduğunu bildirdi. Dışişleri Bakanhğı Enformasyon Dairesi Başkanı ve Sozcü Yalım Eralp basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, Yunanistan, silahlanma faaliyetlerini yeni savunma doktrinine göre yaptığını belirtiyor. Bu, gerek NATO'nun, gerekse Yunanistan'ın NATO uyeliğinin temeline aykındır" dedi. Yunanistan'ın "sözde Türk tehdidi tezi ile silahlanarak kaynaklannı boşuna harcadıgım" belirten Eralp, Türkiye'nin Yunanistan'a karşı tutumunun en yüksek düzeyde ifade edilmiş bulunduğunu hatırlattı. Canver: Konsey üyeleri Anayasa değisikliği istemiyor ANKARA, (a.a.) HP Adana Milletvekili Cüneyt Canver, "Cumhurbaşkanlığı Konseyi uyclerinin Anayasa'da herhangi bir değişikliğe taraftar olmadıklannı" söyledi. Canver, önceki gunku gazeteierde "Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyelerinin seçmen yaşının 18 olması konusundaki girişimleri olumlu karşıladıklan" yolundaki kendisine atfen verilen haberlerin doğru olmadığını bildirdi. Canver, "Aksine, yapılan gönişmede herhangi bir biçimde Anayasa değişikliğine taraftar olmadıklannı, taraflarınca hazırlanan ve kamuoyuna sunulan 1982 Anayasammn doğal sasunucuları olduklarını açık bir biçimde ifade etmişlerdir" dedi. d
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle