22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLERİN DEVAMI Üç baııkanm yöneticîleri içîn açılan davadan neden vazgeçîldi Elgin'in TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, Anayasa'nın "yasa önünde eşitlik" ve "temel hukuk kurallari'na ilişkin maddelerine dikkat çekiliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bii rosu) HP'li Ali thsan Elgin, Istanbul Bankası, Hisarbank ve Etibank yöneticileri hakkında açılan dava konusunu Meclise getirerek, beş eski yönetim kurulu üyesi hakkındaki davadan niçin vazgeçildiğini Başbakan Turgut Özai'dan sordu. Elgin TBMM Başkanlığı'na verdiği sözlü soru önergesinde, Anayasa'nın "Herkesin yasa HP'li Elgin Başbakan'a sordu: 8 nıilyon kira olarak taş'ta henüz görevde bulunmadığını açıkladı. " B u işlere Kâzım Beyi bulaşbrmasınlar" diyen Kolat, Başbakan Turgut özal'm kendisine siyasete girmesini önerdiğini, ancak kabul etmediğini de belirtti ve "Herkes politikacı olursa diğer işleri kim yapacak? Bizim devletle bir işimiz yok, alışverişimiz yok. Bir şey almadık, bir şey satmadık" diye konuştu. Halkçı Parti Içel Milletvekili Ali thsan Elgin, Soytaş'la ilgili yazıh soru önergesine Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral'm verdiği yanıtın, Kâzım Oksay'ın genel müdürlüğü döneminde Libya Büyükelçiliği'ne "rüşvet verildigini kanıtladığım" iddia etti. Elgin, Soytaş'la ilgili iddialann müfettiş raporlan ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral'm yazısı ile kanıtlandığıru iddia etmesi üzerine Devlet Bakanı Kâzım Oksay hakkındaki iddialan, partisinin önumuzdeki grup toplantısında gündeme getireceğini ve grubun eğilimini aldıktan sonra Bakan Oksay hakkında Meclis araştırması isteyeceğini söyledi. Elgin, ANAP'ın birçok yöneticisinin geçmişte Soytaş'la ilişkileri olduğunu öne sürerek, Başbakan Turgut Özal'a Soytaş'taki usulsüzlük ve yolsuzluklara ilişkin 26 soru yönelttiğini, ancak bunların hiçbirine yanıt alamadığını bildirdi. 420 konut için 'yık emri (Baştarafı 1. Sayfada) Şimdiye kadar Rumeli Hisarüstü mahallesinde bulunan Bülbül, 1. Aralık, Ayazma Yolu, 2. Aralık, Leylak, Taşh Bayır, Mesudiye, Nispetiye sokakları ve otobüs durağının bulunduğu alan ile Harp Akademisi'ne kadar uzanan bölgede bulunan Armutlu ve Karanfil mahallesinde yer alan 420 eve sırayla "TCK" damgası vuruldu. İstimlak ile karşı karşıya bulunan mahallede genellikle Giresunlu, Ordulu, Sıvaslı ve Tokathlar oturuyor. Birçoğu birbirine akraba olan mahalle sakinleri Hazine ve Beiediye ile Boğaziçi Üniversitesi'ne ait yerlere 2025 yıl önce yerleşmeye başlamışlar. Uzun yıllar altyapı hizmetlerinden yoksun olarak yaşayan Hisarüstü mahallesi sakinleri, çok güç şartlarda ev sahibi olduklannı ve beiediye hizmetlerine yeni kavuştukları sırada istimlak olayı ile karşılaşmalannın kendileri için büyük üzüntü oluşturduğunu söylediler. Oduncu Dursun Özçelik, mahalleye 1964 yılında geldiğini belirterek, "Burada yaşayan insanlar fakir fukara. İstimlak edilen evinin enkazını bile taşımaya gücü yetmez" diyor. Genellikle tek katlı yapıların yer aldığı mahallede kırmızı boya ile yazılan "TCK"ibaresi, beyaz badanalı gecekondulann üzerinde sanki suçluluk damgası gibi duruyor. Kfitibe Ayra ve eşi Kâzım da bu gecekondulardan birinde, iki oğlu, gelinleri ve dort torunu ile birlikte kalıyor. 25 yıl önce gelip yerleştikleri ve daha sonra inşa ettikleri 75 metrekarelik gecekondularında toplam 11 kişi bannıyor. Kocası malulen emekli olduğu için kendisi çalışmak zorunda kalan Kâtibe Ayra (55) şunları söylüyor: "Suyumuz elektriğimiz yeni geldi. Ancak rahata kavuştuk. Bize istimlak parası yerine konut versinler aydan aya ödeyelim." Devlet dairesinde 33 bin lira aylıkla çalışan Ramazan Üzel (30) eşi Refika, çocukları Ali, Alev ve askerden gelen kardeşi ile birlikte oturdukları gecekondularından umutlannı kesmişler, "belki de güzergâh değişir" diyor. Ama yine de içi rahat değil: "Evlerimiz istimlak olduğu takdirde, bizlere uygun bir yer gösterilmesini isteriz. Hepimizin işyerleri buraya yakın >erlerde. Karşı tarafta bir yer gösterilirse hepimizin çalışma hayatı bozulur. Sonra buradakiler hep birbirine akraba, ajrılmak istemezler. Sanyer hudutları dahilinde bir yer gösterilirse sorunumuz bir parca çözülmüş olur." Mahalle sakinlerinden Ali Özçelik inşaat işçisi olduğunu, ancak iş olmadığı için çalışamadığını söylüyor. Eşi Sedef Özçelik bağıra bağıra, "Geçinmek için ev temizligine gidiyoruz. tş yok güç yok. Biz buradan atılırsak nerede oturacağız, nereye gideriz. 25 yıklır geldik yuva düzdük. Ya bizi denize döksünler ya da yer versinler" diye söyleniyor. Zehra Özçelik de istimlak sözünü duyduğundan bu yana ağlamaklı olmuş. Bir kolu sargılar içinde bulunan Zehra Hanım "Valla ağlamaktan duramıynk, gözume bir direm uyku girmiyor" diyerek üzüntülerini belirtiyor. İstimlak alanı içinde bulunan gecekondulardan bazıları Tapu Tahsis Belgelerini dahi alrmşlar. Konut sorunu da gözönünde bulundurulduğunda şaşkınlık içinde olduklannı belirten mahalle sakinleri soruyor: "Hükümet bu konuda ne yapraayı düşüniiyor? Üç kuruş verip güçlükle geçim mücadelesi veren bu insanlan sokağa mı atacak? Yoksa bolgeye yakın bir yerden arsa tahsisi yapıp vatandaşın nispeten de olsa yarasmı sannaya mı çabşacak?" "2. Boğaz Köpriisü'nün devletimize ve milletimize yararlı olacağına olan inancımızın tam olduğundan kimsenin kuşkusu olmamalıdır" diyen Hisarüstü mahallesi sakinleri isteklerini de şöyle özetliyor: "Pek tabii bizlenn dilegi devletimizin 775 sayılı yasaya bu özel durumu da ekleyip, bölgemize yakın bir yerden arsa tahsisi yapıp, istimlak bedellerimizin bihakkın verilmesi suretiyle en güzel işin devlet vatandaş işbirliği ile devletimizin vatandaşına sahip çıktığı, dolayısıyla vatandaşın devletine olan güven potansiyelini büyük ölçüde artırdıgını kanıtlamış olacaktır." 9 (Baştarafı 1. Sayfada) 1980 martında bir müteahkitlik işi aldık. Tutan 110 milyon dolardı. Ateiga'yı işi aldıktan sonra tanıdık. Bize yardımlan oldu. Ankara SBF mezunu olup, Türk banımia evlidir. O donemde resmi bir görevi yoktu. Firmamıza Libya'daki evini önünde eşit olduğu, hiç kimsesanın kanun önünde eşitlik hüktahsis etmiştir. Riışvet diye ortaye, aileye, zümreye sınıfa imtimüne uygun mudur? yaz tanınamayacağı" hükmünii • Oavanın açılmasından önce ya atılan 8.5 milyon lira kendiiçeren 10. maddesi ile "Anayasoz konusu bankalann eski yö sine şirketimiz yöneticilerine evisa hükümlerinin kuruluş ve ki neticilerinin sorumlulukları ko ni tahsis etmesi karşüığı olarak şileri bağlayan temel hukuk kunusunda aynntıh bir çalışma ya kira mahiyetinde ödenmiştir. rallan olduğu"na ilişkin 11. pılmış mıdır? Yapıldı ise, bu Kendisi bize büyük dostluk gösmaddesi çerçevesinde Başbakan konuda bir rapor hazırlanmış termiştir. Arabasuu, teiefonunu, şirketimiz personelinin hizmetiÖzal'a şu soruları yöneltti: mıdır? ne venniştir. Rüşvet iddialann• Tasfiye edilmek üzere Zira•Bu kişiler haklarında açılan dan büyük üzüntü duyuyorum." at Bankası'na devredilen lstanceza davasından mahkum olbul Bankası, Hisarbank, Etiduklan takdirde, doğacak hukuKolat, Soytaş'ın 198283 yılbank eski Yönetim Kurulu üyeki sorundan kim ya da kimler so lannda Genel Müdürlüğü'nü yaleri hakkında devleti yaklaşık rumlu olacaklardır? pan şimdiki Devlet Bakanı Kâ115 milyar lira zarara soktukla• Istanbul Bankası, Hisar zım Oksay'la 34 yıldan beri arrı iddiasıyla açılan şahsi iflas dakadaş olduğunu, Yüksek Ticaret bank ve Etibank 'm hakkında vası sürerken, sonradan çıkarıdava açılmayan yöneticileri kim Mektebinde beraber okuduklalan bir üçlü kararname ile yöne lerdir? Bundan sonra ilgili dava rını bildirdi ve "Kâzım Bey kaü tim kurullarının 5 eski üyesi da üç bankamn eski yöneticile denecek kadar dürüsttür. Dostaleyhindeki davadan vazgeçilrnelukla işi kanştırmaz" dedi, ayrinden aleyhlerindeki davadan sinin Rerekçesi nedir? nca 1980'de Libya'daki ihale işivazgeçilmesi düşünülenler de var nin alınmasında Oksay'ın Soy• Bu tür uygulamalar anaya mıdır? MUSTAFA EKMEKÇt ANKARA NOTLARI Arapsaçı... 25 MART 1985 Sinop'ta (Baştarafı 1. Sayfada) dı. Kastamonu Valiliği heyelandan zarar gören vatandaşlara çadır gönderdi. Zonguldak'ın 7 ilçesine bağlı köylerde heyelanın devam ettiği bildiriliyor. Heyelan tehlikesine karşı evleri boşaltılanlar çadırlara yerleştirildi. Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Behiç Çongar, Karadeniz bölgesinde günlerdir devam eden heyelanlara, doğal ve yapay nedenlerin yol açtığını söyledi. Çongar, a.a.'ya yaptığı açıklamada, "Karadeniz bölgesindeki bu çarpık kentleşme devam ederse, önumuzdeki yıllarda büyük ve tehlikeii heyelanlan gormemiz Aü Akgün adb 2 (Ocuk babası sürpriz olmayacaktır" dedi. MJll Çongar, heyelanların sık sık göU l l l l l l l l l UUIIU rülmesinin bir nedenini de, gençkendinibanüyötrenininaltma atarak intihar etti. Dün saat 13.00 sulannda Bakarköy Istasyonu 'nda gerçekleşen olayvn tanıklan, "Şimdiye kadar görülmemiş kış Ali A kgün 'ün istasyonun 50 metre uzağmdaki tepeden koşarak aşağı indiğini ve kendisini Halkau yö şartlanna" bağladı ve lnebolu'nünden gelen trenin geçtiği raylann üzerine atnğını belirttiler. Raylar üzerine uzanan Akgün 'ün cesedi 130, Bafra'da 80, Samsun'da trenin altında dort parçaya aynlarak demiryolunu kana boyadı. Çevredekilerin şaşkm çığlıklan ara da 50 santimi bulan karın eriyesında kendini raylann üzerine atan AU Akgün'ün cesedi uzun süre olay yerinde kaldı. Bakırköy Nö rek tekrar yer altına sızmasının betçi Savcıhğı, Akgün'ün üzerinden çıkan bir belgeden daha önce beyin ameliyatı olduğu ve tedavi kaymaları özellikle hızlandırdıedüerek iyileştiğinin belirlendiğini söyledi. Olayı haber vermek için AU Akgün'ün Bahçelievler'deki ğını söyledi. evine gelen güvenlik görevUleri, genç adamtn eşi ve çocuklanmn fenalık geçirmesi üzerine cesedi aynı apartmanda oturan yakınlanna teslim ettiler. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. intihnrı finhfi Özal'ın Amerika Seferi... (Baştarafı 1. Sayfada) de bu mantığın işleyişini kolaylaştırmıştır bir bakıma. Afganistan'daki Sovyet işgali, İran1 da Şah'ın devrilişi ve Körfez Savaşı, Washington'un gözünde Türkiye'nin konumunu ister istemez daha anlamlı kılmıştır. 12 Eylül yönetimi Batı dünyasında en büyük destek ve anlayışı Amerika'dan görmüştür. ABD ile ilişkiler, 12 Eylüllü yıllarda Batı Avrupa'nın aksine sürekli yükseliş grafıği çizmiş ve buna paraiel olarak Amerikan askeri ve ekonomik yardımı artış kaydetmiştir. Ankara'nın 12 Eylül'den günümüze kadar gerek Yunanistan ve Kıbrıs konularında sergilemiş olduğu yumuşak yönelişler, gerekse Papandreu'nun Batı ittifakı içinde süregelen hırçınlıklan da Türk Amerikan yakınlaşmasına katkıda bulunmuştur. Başbakan Özal, Türk Amerikan ilişkilerinin gerçekten iyi olduğu bir dönemde Washington'a gtdiyor. İlişkilerin bugünkü düzeyini gösteren bir başka anlamlı belirti de şu olabilir: 12 Eylül'den bu yana Batı ittifakı içindeki bir ülke ilk defa Türkiye Başbakanını resmen davet etmiştir ve bu ülke Amerika olmuştur. Sayın Özal'ın daha önceki Batı Almanya gezisinin özel nitelik taşıdığı anımsanırsa, bu gelişmenin anlamı daha iyi ortaya çıkar. Başbakan Özal'ın çarşamba günü çıkacağı Amenka seferinin başka boyutlanndan da soz edilebilir. Ziyaretin bir boyutu hiç kuşkusuz Amerikan askeri yardımının yetersizliğinin vurgulanmasıyla ilgilidir. Ankara, ittifak içinde Türkiye'nin üstlendiği askeri yükümlülüklerie aldığı yardım miktan arasındaki çelişkiye haklı olarak dikkati çekmektedir. Türk Silahlı Kuv Üç kuruşluk MGK'dan (Baştarafı 1. Sayfada) len 1921 yüında postadan geçmiş 3 kuruşluk pullu zarf Burak Pulevi sahibi Yaşar Temiz adına Yalçın Bicioğlu tarafından alınırken, 50 bin lirayla açık arttırmaya sunulan 1921 yılında üzerinde 5 kuruşluk dörtlü bant pul ile postadan geçmiş zarf, yine Yasar Temiz tarafından 450 bin liraya satın alındı. Aynca 15 bin liraya ortaya sürülen, 1920 yüında çıkarılmış 811 nolu pul ile postadan geçmiş, kesiksiz havale de 95 bin liradan alıcı buldu. Pulların en ucuzunun 1000 liraya satıldığı açık arttırmada, daha önce pul evinde sergilenen ve ilgi duydukları pullâra büyük paralar ödeyen fılatelistlerin bir çoğu isimlerinin açıklanmasını istemeyerek kendilerine verilen numaralarla arttırmaya katüdılar. Açık arttırma sonucunda 5 bin lirayla ortaya sürülen 1921 yılında 10 paraya cıkanlmış "dörtlü blok erürlü katibi adil" pulu ise 13 bin liradan alıcı buldu. 885 pul ve kartpostalın ortaya sürüldüğü açık arttırmayı düzenleyen pulevi yöneticileri ise satıcılardan yüzde 15 komisyon, alıcılardan ise yuzde 5 komisyon ile birlikte yüzde 10 KDV aldıklannı belirttiler. (Baştarafı 1. Sayfaaa) Genel Komutanı ve MGK Genel Sekreterinin iştirakleriyle aylık mutat toplantısını yapmıştır. Milli Güvenlik Kurulu bu toplantısında, iç ve dış olaylarda meydana gelen gelişmeleri degerlendirmiş, TRT Kurumu'nun bir kısım radyo istasyonlannın güçlendirilmesi, iç ve dış radyo yayınlannın yeniden düzenlenmesi ve ikinci kanal televizyon deneme yayınlanna gecilmesinin programa alınmasına dair tekliflerini muzakere etmiş ve konular üzerindeki görüşlerini hükümete bildirmeye karar vermiş SODEP, DSP'yi gündeme ahyor (Baştarafı 1. Sayfada) mokratik Sol Parti ile ilgili gelişmeler ele ahnacak. SODEP Genel Merkez yöneticileri, bu toplantıda bir genel siyasi değerlendirme yapıldıktan sonra, DSP'ye bir görüşme çağrısı yapıhp yapılmaması konusunun ele alınacağını büdirdiler. SODEP MKYK üyelerinin genel eğilimlerinin SODEP'in büyük kongreden hemen sonra HP Genel Başkanı iNecdet Calp ile yapılan görüşmeve benzer bir temas arayışının DSP'ye de yöneltilmesi gerektiği yolunda olduğu ifade ediliyor. SODEP Genel Merkez yöneticileri, hiçbir peşin varsayım içinde olmadan tıpkı HP ile ilişkilerde olduğu gibi solun üçüncü bir partiyle bölünmesi yerine tek çatı altında toplanmasına sağlayacak her öneriyi yapmaya, önerüecek seçenekleri tartışmaya açık olduklannı belirtiyorlar. "Solda duşmanlık değil, dostluk istiyoruz" diyen SODEP Genel Sekreter Yardımcısı Nail Gürman, SODEP'in DSP ile ilgili gelişmeler karşısında görüşlerini şöyle açıkladı: "SODEP, solda birlik ve bütünlüğü sağlamanın biUnci ve sorumluluğu içinde Türk halkuun kendisine 25 mart seçimlerinde yüzde 24 oy vererek yüklediği soldaki en büyük parti olma sonımluluğunu da dikkate alarak üzerine düşen her gorevi yapacakbr." Naıl Gürman, "Bu tek çatı SODEP miî" sonısuna karşıhk olarak, "Öncelikle tek çatı altında toplanma fikri etrafında anlaşmak gerekiyor" dedi. öte yandan, kimi merkez yöneticileri, DSP'nin Cumhuriyet'in kurucusu olan Cumhuriyet Halk (Baştarafı 1. Sayfada) lamasını kınadılar. Berlin'deki (Baştarafı 1. Sayfada) miting ve yürüyüş sırasında BulTurizm gelirlerini arttırmak gar baskılarına karşı pankartlar vetleri'nin modernizasyon ihtryacının çok ıveiçin gereken bütün önlemlerin taşıyan Almanya'da yaşayan di nitelik taşıdığı öteden beri bilinen bir olalınacağını söyleyen Tasçıoğlu, yurttaşlarımız, Türk azınlığa gudur. Ankara, bu konu üzerinde TürkAmeTürkiye'de bugün yaklaşık 65 Bulgaristan'da eşit haklar ve gerikan savunma işbirliği çerçevesinde de ısbin yatak kapasitesi olduğunu, YILMAZ Ş1PAL rek din gerekse isim konusunda rarla durmak niyetindedir. bu sayının yıl sonuna kadar 82 özgurlük tanınmasını istediler. Amerikan iş çevrelerinde Türk ekonomisibine çıkarılması için çalışmalaÖnumuzdeki hafta bu kez de ne dönük ilgi uyandırmak veya mevcut olan ra başladıklannı bildirdi. Paris'te Bulgar zulmünü kınailgiyi daha da arttırmak, ziyaretin bir başka Kültür ve Turizm Bakanı Müyan bir başka miting düzenleneSORU: Ben ve benim durumumda 30 arkadaşunın bir sorunu önemli boyutudur. özal yönetimi, gerek Amekerrem Tasçıoğlu, Yunanistan'ceği bildiriliyor. var. Bizler bir tarun işletmesiade çatısmış ve bu işletmerikan sermayesinin Türkiye'ye daha çok çeın turistik yatak kapasiıesinin den emekli olmuş işçileriz. 1.1.1983 De 30.4.1984 tarihÖte yandan Ürdün'ün Ankakilmesine, gerekse dev Amerikan pazarına 350 bin olduğunu kaydederek, ieri arasında emekliye aynklık. Bize ödenen tazmnutra Büyükelçisi Valid MuhamTürk ihraç ürünlerinin daha çok girmesıne "Bizim de bu rakama ulaşmalann tümunden Gelir Vergisi kesfldi. Oysa 1980 yıhnda med Sadi, a.a.'ya verdiği demeçbüyük önem vermektedir. mız gerekir" dedi. çıkan bir kaounla kıdem tazminatlaruun asgari ucretin te Bulgarlann tutumunu eleştirSayın Özal, Amerikan iş ve siyasi çevreleANKARA'DA KUMARHANE 7^ kaü tutanndaki kısmı GeUr Vergisi'nden muaf tudi. Sadi şöyle konuştu: riyle yapacağı temaslarında ülkemizin Ortatuldn. Ancak bu kanun bize uygulanmadL 1980 yıun"Bulgaristan, Türk azınlığa Bu arada, "beş yddızu" oteldoğu'daki konumuna, kuzeyle güney arasında çıkan bu kaouna göre bizden kesilen verginin farkbaskı yapıldıgını yalanladıgına lerden Büyük Ankara Oteli'nde daki "kalkan" rolüne sık sık değinecek, "güçtonm alabilir miyiz? göre, yabancı gazetecilerin ve A J X kumarhane açılması için, otel lü ve istikrartı Türkiye" temasını yeri geldikçe diplomatlann Turkkrin > aşadıkyöneticileri tarafından Kültür ve işleyecektir. ları bolgelere girmelerine neden Turizm Bakanlığı'na yapılan 12.9.1980'de yürürlüğe giren ve Gelir Vergjsı \4ısası'nın 25. madBunları biliyoruz. izin verraiyor? Insan hakları söz başvuru da kabul edildi. desini değiştiren 2320 sayılı yasa ile İş Yasası'nın öngördüğü koAma bu arada bir noktayı Sayın Özal|ın Kültür ve Turizm Bakanı Tas koousu oldugunda eRemenlik şullara "göre ödenmesi gereken kıdem tazminatlannın tamamı" gözden kaçırmamasını temenni ederiz. İki çıoğlu, bu konuda en az 300 haklannı one sürmek, bu bizim Gelir Vergisi'nden bağışık (muaO tutulmuştur. dost ve müttefik ülke olan Türkiye ile Ameriiç sorunumuzdur. bunlar bizim odası olan ve yıllık geliri belirli Yasanın kıdem tazminatı ile Gelir Vergisi üişkisi yönüne açıkhk ka arasındaki ilişkilerin ve işbirliğinin gelişvatapdaşımızdır, demek bir gebir limitten fazla bulunan beş getiren Maliye Bakanlıgı'nın 130 sayılı Gelir Vergisi Genel Teblimesinde kuşkusuz yarar vardır. Bu, madalrekçe ve özür teşkil etmez"dedi. yıldızlı otellere kumarhane açma ği'ne "göre kıdem tazminaünın vergiden bağışık tutulacak kısmı" yonun bir yüzüdür. her hizmet yüı için ödenecek olan tutan, günlük asgari Ucretin 30 izni verdiklerini ve Büyük AnkaÖteki yüzünde ise bir başka gerçek vargünlük tutanrun yedibuçuk katıru aşmaması gerekmektedir. ra Oteli'nde de kısa bir sure sondır. O da, Türkiye'nin, dış politikasında türa buyük bir kumarhanenin açıBaşka bir deyiş ile her hizmet yılı için kıdem tazminatınm aza(Baştarafı 1. Sayfada) müyle Amerika'ya yaslanır duruma gelmesilacağını söyledi. mi tavan miktan aşmaması gerekmekte olup bunun dışmda "İş Demirçelik ürünlerinin yeni finin içerebileceği tehlikelerdir... OTELLER ÇOK PAHAL1 Yasası'na bağb olan hizmet erbabı açısından 24 ayhk tazminat 24 yatları şöyle: Bu bakımdan Türkiye, dış politikasında Bayıl gibi herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır" Öte yandan Türkiye Seyahat tı Avrupa boyutunu bir an önce tamir etmek ÜRÜN YENİ FİYAT Ancak, her kıdem yılı için ödenecek kıdem tazminatı tavanı günAcenteleri Birliği Başkanı Bahat 8 MM kangal durumundadır. Bunun gibi, dış politikasının 142 bin TL lük asgari ücretin 30 günlük tutaruun 7.5 katından fazla olamaz tin Yücel, Batı Avrupalı turistduyariı dengelerini ve çok yönlülüğünü her 10 MM kangal 142 bin TL hükmü 1 Ocak 1983'ten geçerli olarak kaldınlmış ve yerini kadelerde Türkiye'ye karşı bir ilgi gö 1214 MM zaman gözetmek durumundadır. 140 bin TL meli olarak, "Kıdem tazminatımn yıüık miktan, Devlet Memurrüldüğünü kaydetti. Türkiye'de1622 MM 139 bin TL Bu noktaların altını çizerken, Başbakan lan Kanununa tabi en yüksek devlet memuruna 5434 sayılı T.C. ki otel fiyatlarmın yüksekliğine 32 MM18 ML 147 bin TL Özal'ın Amerika ziyaretinin başarılı geçmeEmekli Sandıgı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödekarşın, bu ilginin 1985 sezonun 2432 MM 145 bin TL necek azami emeklilik ikramiyesini geçemezr hükmüne bırakmıştır. sini dileriz. da da sürmesinin beklendiğini Temmuz 1984'te ise kıdem tazminatı tavanı ile emekli ikramiyesi NEVRÜLLÜ belirten Yücel, a.a.'ya yaptığı tavanı eşitlenmiştir. YUVARLAKLAR açıklamada, yuksek fıyat politi 810 MM 153 bin TL İş \asaa'run kıdem tazminaünın hesaplanmasıııa ilişkin bu hükasının önumuzdeki yıllarda ül 1220 MM 148 bin TL kümlerine uygun olarak size kıdem tazminatı ödenmişse Gelir VerFrkası'ndan bu yana gelişen bir düşünceye karşı kemiz aleyhine işleyeceğini sa 2232 MM 151 bin TL gisi Yasası uyannca bu tazminatın vergiden bağışık olması gerek"reddi miras" içinde olduğunu da ileri sürüyorvundu. Yücel, yarım kalmış tumektedir. lar. PROFİLLER ristik tesislerin öncelikle tamam160 bin TL lanarak, yatak kapasitesinin art NP I 8020 MM SODEP'ten istifa ederek DSP'ye geçen kişilerNP I 140200 MM 167 bin TL le ilgili mektuplardaki kişilerin çoğunluğunun SO tırılmasmı istedi. NP I 260380 MM 167 bin TL DEP üyesi olmadığını bildiren SODEP yöneticibu gelişmeler karşısında konuya (Baştarafı 1. Sayfada) Türsab Genel Sekreteri Caner NP U 65120 MM 160 bin TL leri, bu tür mektuplann DSP yöneticileri tarafın Şaka da, THY'nin içhat seferleri yeni boyut kazandırdı. NP U 140300 MM 167 bin TL sinde de"Araplar Türkiye'de dan kamuoyuna duyunılmadığına inandıklannı konusunda seyahat acentelerinin Imar Yasa Tasansı bilindiği çokev istiyor" şeklinde görüş bil beürterek, bu mektuplann provakasyon olabile görüşlerini almayışından yakm KÖŞEBENTLER dumesı,İstanbul BelediyeBaşkanı gibi iki katlı binalara ruhsat al150 bin TL ceğini de sözlerine eklediler. dı. "Ülkemizde yabancı turisti 40x40 Bedrettin Dalan'm da Âraplann ma koşulunu da kaldırıyor. Ta150 t 'rL )in bir kentten başka bir kente gö 50x50 Boğaziçi'nde arsa satın almala sanda, Boğaziçi Yasası'nın ya150 bin TL türmek büyük sorun olmakta 60x60 nna yardımcı olması, Boğaziçi' pılanmayı engelleyen hükümle65x65 rini ortadan kaldıracak bir deği152 bin TL dır" şeklinde konuştu. ni "güncd" duruma getirmişti. şiklik yapılması durumunda ye70x70 152 bin TL (Baştarafı l. Sayfada) Şaka, bazı konaklama tesisle 80x80 152 bin TL Hükümet tarafından geri ıste ni yasanın yürürlüğe girmesi'ile Birincilik ödülü aldığını Kilyos'ta THA mutaa rinin, yabana turistleri geçen se 100x 100 152 bin TL nen Imar Yasa Tasansı'nın 4. Boğaziçi'nde de ruhsat almadan birinden öğrenen Bılge Olgaç, "Çok sevinçüyim, zon otel lobilerinde sabahlattık 120x120 bin metrekareye kadar iki kath 152 bin TL maddesinde Boğaziçi ile ilgili larına işaret ederek şöyle dedi sevinçten olebilirim. Tüm çalışanlanyla bu fılme 150x 150 152 bin TL olarak yapılacak yeni düzenleme bina yapılabilecek. çok emek verdik. Bu emegin başansıdır" dedi. Ol"Geçen sezon bazı konaklama gaç, daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: tesisleri şort politikasıyla çalıştı"Türk nimciliği ciddi bir asama içinde. Sanatsal lar. Yoğun talep karşısında bu özü ve kaygısı bulunan fümlerin başan kazanması politika iflas etti. Bazı turistler film sanayimizi de aşamaya getirecek." otel lobilerinde sabahladı. Buna Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Tasçıoğlu neden olan tesisler denetienmeli da, "Kaşık Düşmanı"nm başansını THA muhave uygulamaya müsaade edilmebirinden duyduğunda şöyle konuştu. "Bn tür meli.' ödüllere çok gereksinmemiz var. Filmi basanya nlastaranlann tümünii kotlanm. Sinema, dunyada • Nüfus cüzdanımı kaybettim. yeniden boyul ve aşama kazanıyor. Sinemanın bu atağmda bizim de varotananuzı değeriendirmek ge Hükümsüzdür. BİRNUR KIVrekir. Bu ödülü kazanmanın verdiği sevinç yanın RAK da, bundan en iyi şekiide yararianmayı düşunü• Nüfus cüzdanımı kaybettim. yonız. Biz bakanlık olarak gerekeni yapacagu. Sa Hükümsizdür. YUSUF ALİ ANKARA GiDA TlC.ve SAN. A.S. natçılan tekrar kutlanm." KURTULAN Tuı izm RBeriirîde Aybastı Beiediye Başkanı Salih Yamarftn durumu, içişleri Bakanlığı'nda henüz aydınlığa kavuşmadı. Bakanlık, Aybastı'ya müfettiş Kemal Önal' ı göndermiş, Kemal Önal, görevine dokuz aydır gelmeyen beiediye başkanına işten el çektirmişti. Bakanlık, müfettişinin kimine göre yürekli sayılan bu karannı yadırgar gibi oldu; konuyu ikinci bir müfettişe Atıl Uzeigün'e vererek, ilk müfettiş kararının incelenmesini istedi. Bakanlık, "Aman yanlış bir şey yapmayalım" diyordu. Anayasanın 127. maddesi, beiediye başkamnı, bakanın geçici olarak görevden uzaklaştırabileceğini öngörmekteydi. Şimdi bu incelemeter sürerken kamuoyunda tartışmalar da başladı. Ankara'ya döndüğümde aldım Avukat Sedat Vural'ın bu konudaki mektubunu. Ankara Yenimahalle Beiediye Meclibi'nin SODEP'Iİ üyesi olan Avukat Sedat Vural şöyle diyordu: " Sayın Ekmekçi, Aybastı Beiediye Başkanıyla ilgili yazılarınızda belirttiğiniz beiediye başkanının 20 yıl ceza alması, gıyabında tutuklama kararı verilmesi, başkanlık makamına bu karardan sonra 9 ay uğramaması ve sizin yazılarınız üzerine valiliğin, başkanın düşürulmesi için beiediye meclisini olağanüstü toplantıya çağırması, belli bir süre sonra İçişleri Bakanlıgı'nın beiediye başkanı hakkında 1580 sayılı yasanın 102. maddesinin uygulanmasını istemesi, daha sonra İçişleri Bakanlıgı'nın görevlendirdiği müfettişin geçici olarak beiediye başkamnı görevden alması gibi gelişmelerte bir çeşit arapsaçına dönen, fakat sonuç elde edilmeyen bazı yasal girişimleri dikkat ve hayretle izledim. Asağıda belirteceğim yasal çerçeve karşısında, idarenin bu girişimleriyte cidden olayı çözmek niyetinde olup olmadtğının takdirini size bırakıyorum. Konu ile ilgili olarak, yazılannızdan sonra idarenin yaptığı bu girişimler Aybastı Beiediye Başkanının olayı nda uygulanamaz, uygulansa bile yukanda belirttiğim gibi, olayı arapsaçına döndüreceğinden çözüm yolu bulunamaz. Çünkü olaya yanlış bir teşhis konulmuştur. Her şeyden önce, nedir beiediye başkanının durumu, onu belirtelim: Erzincan Sıkıyönetim Mahkemesince 20 yıl ağır hapis cezasına mahkum edilen, bu mahkumiyeti içeren kararla birlikte hakkında gıyabi tutuklama karan çıkartılan, bu gıyabi tutuklama kararına uymayan, yani "firari" olan, aynca 9 aydır beiediye başkanlık makamına uğramayan bir konumdadır. Şimdi, bu durumda bulunan bir beiediye başkanı hakkında idarenin yaptığı yasal girişimlerin yasalara ne denli uygun olup oimadığına bakalım: İdare önce, Aybastı Beiediye Meclisi'ni toplayarak başkanın düşürülmesini istemiştir. Bir başka girişim olan, İçişleri Bakanlıgı'nın 1580 sayılı Belediyeler Yasası'nın, beiediye başkanı hakkında uygulanmasmı istediği 102. madde ise, beiediye başkanlannın görevlerinden ileri gelen veya gorevlerini yaparken ortaya çıkan suçlardan dolayı Memurin Muhakematı Yasasındaki hükümlere tabi olacağını belirtmektedir. Bu yasanın 12. maddesi, il idare kuruluna, gerekli görülmesi halinde beiediye başkanlarını görevden alma yetkisi veren maddedir. İdarenin son uygulaması olan Aybastı'ya gönderdiği müfettişin beiediye başkamnı görevden alması, devtetkamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek devlet memuriarı hakkında alınan geçici bir önlemdir. Görevden alma, 657 sayılı Devlet Memuriarı Yasası'nın 138. maddesinin müfettişlere verdiği yetkiye dayanmaktadır. Tüm bu maddelerin içeriği incelendiğinde göruleceği üzere, Aybastı Beiediye Başkanının konumu, bu maddelerin sıraladığı koşullara uymamaktadır. Çünkü asıl olan "mazeretsiz veya kabul edilir bir mazereti olmaksızın görevine gelmeyen bir beiediye başkanının durumudur söz konusu olan." Gerçi hakkında gıyabi tutuklama kararı vardır ama bu karara uyup cezaevine girmemiştir ki özürlü olsun ve bu özürü kabul edilir bir özür sayılsın. İzinli değildir, Raporlu değikjir ki, neyin özürü... Görevinin başında hem de 9 ay gibi uzun bir süre olmayan beiediye başkanının ister İçişleri Bakanlığı müfettişince, ister il idare kurulunca görevden alınması yasal ne anlam tasır?" ÇALIŞANLAREN SORULARI/SORUNLARI Kıdem taznıinatmdan Gelir Ver^isi Demir çelik Boğaz'da yasa curcunası Kaşık Düşmanı 3O MART CUMARTESI HIZMETİNİZDE ANKARA PAZARLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle