20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER Ozetle 'Bir jet uçağına tüm km'lere eczane 14 Mart Tıp Kurultayı kutlamalan sürüyor. tstanbul Tıp Fakültesi'nde yapılan törende meslekte 50. yılını dolduran ve aralannda eski Başbakanlardan Ord. Prof. Dr. Sadi Irmak 'ın da bulunduğu 45 doktora plaket ve hizmet beratlan verildi. Düzenlenen panelde konuşan Doç. Dr. Haluk Gerger ise, "nükleer savaş" konusuna değindi, Gerger birjet uçağına ödenen para ile Türkiye'nin tüm köylerine eczane kurulabileceğini öne sürdü. 7 Ortadoğu ülkesinin Türkiye'deki sermayesi 27milyarTL ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) 7 Arap ülkesinin Türkiye'de 27 milyar 265 milyon liralık yatırımı bulunuyor. Libya: Bir deniz taşımacılığı ve bir tarım şirketinde bu ülkenin yüzde 5O'şer oranındaki hisseleri karşıhğında 22 milyar liralık yatırımı gerçekleştirdi. Birleşik Arap Emiriikleri: Gürer Mobilya Sanayii ve Habib Bank'taki hisseleri karşıhğında 1 milyar 362 milyon liralık yatınm Kuveyt: Akdeniz Gübre Sanayi şirketindeki yüzde 47.25 oranındaki hissesi karşıhğında 976 milyon liralık yatırım yaptı. Liibnan: Dostan, Soğuk Depo ve Gıda Sanayii ile diğer iki şirketteki hisselerinin 1 milyar 735 milyon liralık yatırımı var. Bahreyn: Nerzaryo Nakliyat Şirketi'nde 490 milyon liralık hissesi bulunuyor. Suriye: Fany Kâğıt Sanayii, ÇoşmaAran Arpacı Nakliyat ve Sakarya Mermer Sanayii Şirketlerindeki yüzde 49 oranındaki hisseleri için 162 milyon yatırdı. S. Arabistan: Zima, Zirai Mahsuller Ticaret ve Sanayi Şirketi'ndeki yüzde 90 oranmdaki hissesi için 540 milyon lira yatırdı. Suudi Arabistan Kralı Fahd ve Petrol Bakanı Zeki YamanL Ozal: Biz eski cins değiüz hiıkümetlere, partilere benzemeyiz. Biz sizin aranızdan çıkttk. Sokakta sizin gibi yürürüm, dolaşmm. Göz kalmasın: Kimsenin gözü kalmasın diye luks mal ithal ediyoruz. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal, "Kimsenin gözü kalmasın diye lüks mal ithal ediyoruz. Alıp almamak ayn konu, ama Türkiye'de her şey var artık" dedi. Başbakan Özal, dün Keçiören'de tapu dağıtma töreninde konuşurken, hükümetin bugüne kadar yaptıklan icraat hakkında bilgi verdi. Ülkeyi kabuğundan çıkanp saklanmış Türkiye'yi dışa actıklarını söyleyen Ozal, şunları söyledi: "Turkiye dışa açılmak zonındadır. Yurt dışından gelen işçilerin beraberinde getirdikleri eşyalan, bize getirdikleri bediyeleri ilk başlarda hayran bayran izliyorduk. Şimdi öyle değil. Bazı çevreler bizi tenkit edebilir. Lüks mala ihtiyacımız yokken neden ithal ediyorsunuz diye sorabilirler? Söyleyeyim, kimsenin gözü kalmasın diye ithal ediyoruz. Alıp almamak ayn konu, ama Türkiye'de her şey var artık. EJeştirilerde hep eski sorular, eski dar duşünceler var." "Bizim esas duşüncemiz ortadirektir, yoksa, falanca filanca değildir" diyen Özal, şöyle devam etti: "Yaruı (bugün) Suudi Arabistan'a gidiyorum. Vaktiyle bu ülkelerden randevu bile alamazdık. Şimdi onlar davet ettiler. Sonra ABD'ye, sonra da F. Almanya'ya gideceğim. Mayıs ayında Japonya'ya daha sonra da Çin'e gideceğim. Turkiye, Ortadoğu'nun en istikrarlı ülkesidir. ANAP iktidarı bu ülkede çok büyük değişiklikler yapma kararındadır. Biz eski cins değiliz. O hükümetlere, partilere benzemeyiz. Biz sizin aranızdan cıktık, kendimizi sizden farklı da görmüyoruz. Sokakta sizin gibi yürürüm, dolaşınm. Boşa mı çalışıyoruz. doluya mı çalışıyoruz, ona millet karar verecektir." Başbakan, 27 üniversitenin büyük bir kısmının inşaat halinde olduğunu söylerken, "Birkaç yıl önce böyle degildik. Bütün bu hizmetler için para lazımdır. Vergiyi hiç kacırmayız. Vatandaş vergisini ödeyecektir. Para basmak doğru değildir. Esas olan vatandaştan alıp, onu en iyi şekilde geri vermektir. KDV'yi de bunun için çıkardık." Benzemeyiz: Biz o ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKg 16 MART 1985 Aybastı'daki Gözyaşları... Çamaş'tan çıktık, Aybastı'ya gidiyoruz; çıkışta, eski CHP'li belediye başkanlanndan Osman Uygun'a uğradı, Prof. Hicri Fişek ile arkadaşları. Osman Uygun, çay, ayran getirtti SODEP Genel Sekreteri Prof. Hicri Fişek, ilk kez böyle bir geziye çıkmaktaydı. SODEP Genel Sekreter Yardımcısı Nail Gürman, MKYK Yönetim Kurulu üyeleri Hızır Ekşi'yle Halil Akyüz de kafiledeydiler. Böyle bir geziye katılıp katılmayacağımı sorduklarında, hemen "Evet" dedim. Mılliyet'ten Teoman Erel'e de önerilmiş; o, verilmiş sözlerı olduğunu belirterek, katılamamış. Böyle gezilere, yazarların katılmaları güzel bir şey olur kanımca. Çamaş'ta yann belediye başkanlığı seçımi var. Seçim sonuçlarının ne olacağım, seçim öncesinde sorduğum Çamaşlılar bile söyleyemiyorlardı. "Hiç belli olmaz" diyorlardı. Kimi ANAP'a, kimi SODEP'e ağırlık vermekteydi. Ayrılırken duyduğum bir söylentiyi aktarmalıyım: DYP giderek etkisini yitiriyor görünmekteymiş. Kimi de sağ oyların dağılmamasını saglamak için, ANAP'ı destekleme eğilimindeymişler. 'Böyle olursa, ANAP kazanabilir mi?" diye geçirdim içimden. ANAP, Çamaş'a çok ağırlık verdi. ANAP'ın adayı da 25 Mart'ta belediye başkanlığı kazanmış HP'Iİ AN Karapınar. HP'den ayrılıp, ANAP adayı oldu, yarınki seçim için SODEP adayı Hayrettin Çıtır, demektümüyle yarışacak yann... SODEP dünkü açık hava toplantısına da Kâmil Karevelioğlu'nu gönderdj, Halil Akyüz bu toplantıya da katıldı. Aranan Aybastı Belediye Başkanı Salih Yaman'ın avukatı, DYP Ordu İl Başkanı Güner Sağra mıydı? Aybastı'ya varmadan, burada gezi boyunca sorulup tartışılan bir konuya, solun durumuna değinmelıyim. İlhan Selçuk, perşembe günkü "Pencere"sinöe, yaraya parmak bastı. Gezdiğimiz yerlerde Prof. Hicri Fişek'e soruyorlardı: Efendim, bir yeni partinin, Demokratik Sol Parti'nin kurulacağından söz ediliyor; bu durum ne olacak? Hicri Bey, kurulmamış bir partı için, bir şey söylemek istemiyor: Kurulmuşsa, kurulmuş olur! demekle yetiniyordu. Bölünmemeyi öneriyordu... Çarşamba'da, Hicri Fişek'e, kendılerine gönderilen, çoğaltılmış ve çeşitli SODEP örgütlerine yollanmış olduğu anlaşılan bir yazı örneği gösterdiler. Kimi izmir'den, kimi Antalya1 danpostaya verilmiştı. Şöyle başlıyordu: "Özü: SODEP'ten istifamızın gerekçesinin açıklanmasıdır. 1 Üyesi bulunduğum SODEP 'Sosyal Demokrasi Parti'nden istifa ediyorum. İstifa nedenlerimi birlikte hareket ettiğim arkadaşlarım adına yazılı olarak sunuyorum. Böylece SODEP'in izlediği yanlış politikanın sorumluluğuna ortak olmaktan kurtulurken, SODEP'te kalan arkadaşlarımı da uyarıyorum. 2 SODEP, kuruluş aşamasında yanlış bir yol izlemiş ve köhnemiş sandalye heveslisi eski milletvekillerinı örgütün başına geçirerek SODEP'i yarına hazır bir partı yerine, dünün hastahğı ile rahatsız bir yapıya mahkum etmişlerdir Eski politikacı olmak suç değil, tam aksine onuriu bir sıfattır. Ancak kendilerinden başkasına hak tanımayan ve milletvekili olmak hevesi ile partiyi tüketen eskilerin SODEP'e yararı yoktur. Maalesef bugün SODEP, bu heveslilerin elinde bir türlü büyüyememektedir. 3 SODEP kurulurken her türlü tavizi vermiş ve izinli, icazeth bir partı durumuna düşmüştür. SODEP bu nedenle demokrasi mücadelesi veremez. SODEP ancak, göstermelik geziler ile ve sadece inönü'nün adına sığınıp politika yapıiacağını sanan bu merkez yönetimine mahkumdur. Demokrasıyi hak değil de lütuf sananlar, verilene razı olanlar, demokrasi mücadelesi veremez. 4 Bugün yapılması gereken, her türlü eğilimi SODEP çatısı altında toplamak değildir. Geçmişte yapılan hatayı tekrariamamak gerekir. Oysa ki geçmişin hizip şefleri, bugün de SODEP'te köse kapmak için yarış halindedir. Partılerde farklı görüşler, kanatlar olur. Ama partinin temel düşüncesıne muhalefet olmaz. Demokratik sola düşman olanların SODEP içinde etkin olması, affedilecek bir hata değildir. 5 SODEP bugün bir yanda Anadolu da eski politikacılann koltuk heveslisi olanlarını toplayıp güçlendiğini sanırken, merkezde ise tam anlamı ile bir 'aydınlar kulübü' ya da 'profesörler derneği'ne dönüşmüştür. Böylesine bir yapı içinde, demokrasi mücadelesi değil, ilk seçimin koltuk mücadelesi verilebilir. İşte bu nedenlerle, bizler SODEP'ten ayrılmayı gerekli gördük. Hatta geç bile kaldık..." Sonunda da şöyle denıyor: ".... Buinançla, tabandan gelen güçlü 'Demokratik SolPartiDSP' hareketine katılmayı gerekli görüyoruz. Bu amaçla, üyesı olduğumuz SODEP'ten istifa ediyor ve 'Demokratik Sol PartiDSP' içindeki yürekli, inançlı eski arkadaşlarımızın parti kurma çalışmalarına katılıyoruz..." İstifa dılekçesi örneği, aşağı yukarı buydu. Gözlediğim çok kişi üzüntüsünden şaşkına dönmüş gibiydi. Prof. Hicri Fişek'e: Bölünürsek ne kazanacağız? Ne olur, bu parti kurulmasın! diyorlardı... Aybastılılar arabalarta yolda karşıladılar. Doğruca, "Mola" lokantasına yemeğe götürdüler. Aybastı'yı ilk kez görüyordum. SODEP İlçe Başkanı irfan Akyürek, konukları ağırlamaya uğraşıyordu. HP İlçe Başkanı Dursun Elmas da, SODEP Genel Sekreteri Hicri Fişek'le arkadaşlarına "Hoş geldiniz" dedi. Yemekten sonra, bir kahveye giderek çay içtik. Aybastılılar, ne büyük ilgi gösterdiler. Kahve alkıştan yıkılıyordu. Konuklar, sırayla kahvedekileri selamladık. Belediye meclisi üyesi iken baskılar karşısında SODEP'ten aynlma zorunda kalan bir üye konuşurken ağlamaya başladı. Koskoca adam, gözyaşlarını tutamamıştı. Bu bana, solun gözyaşları gibi geldi. Kahvenin kapısından çıkıyorduk; Hızır Ekşi'ye "Buyurun" diye yol verdim. O, Karadenızli inceligiyle espri yaptı: Doğru, burada ev sahibi sizsiniz, dedi. Yürüdü... Aybastılılar, ilçenin dışına dek uğurladılar. Oradan Ordu'ya geçtik... Hâkim Albay Lüleci öldü Askeri Yargıtay 5. Daire Başkanı Hakim Albay Turgut Lüleci Ankara'da öldü. 58yaşında ölen Hakim Albay Lüleci, 1983 yılından bu yana Askeri Yargıtay 5. Daire Başkanlığı görevini yürütüyordu. Hakim Albay Lüleci'nin cenazesi 18 Mart Pazartesi günü Maltepe Camii'nde kılınacak öğle namazmdan sonra, Ankara'da toprağa verilecek. Suudi Arabistanhn 100 ydhk zenginlik güvencesi sarsudı mı? Petrolün gücünün zayıflaması Suudi Ambistan'ın petrol zenginliğinin de yeniden gözden geçirilmesini doğurdu. Petrol gelirleri 1982'de 111 milyar dolardı, 1984'te 48 milyar dolara indi. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Dünya rezervlerinin dörtte biri olarak hesaplanan, çolün altındaki 170 milyar varillik petrol yatakları, Suudi Arabistan için 100 yıllık bir zenginlik ve refahın güvencesi niteliğinde gözüküyordu. Oysa son yıllarda dünya petrol talebindeki azalma ve fiyatlarda ortaya çıkan düşüşler, milli gelirinin Uçte ikisi, ihracatının hemen hemen tamamı petrole dayah olan Suudi Arabistan ekonomisinde dalgalanmalara yol açtı. OPEC içi anlaşmazlıklar sonucunda, petrol uretimini beşte bir oranında düşüren ulke, ödemeler dengesinde 21 milyar riyallik bir açıkla karşı karşıya kaldı. 19851990 yıllarını kapsayan 4. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nda, ülke ekonomisinde petrole bağımlıhğı azaltmayı hedefleyen Suudi Arabistan'da, çeşitli üretim sektörlerinin 1984 yıh sonu itibarıyla görünumleri şoyle: • Petrol iiretimi: 1984 yıh sonunda uretimini gunlük 5 milyon varille sınırlı tutmayı kabul eden Suudi Arabistan'ın bu kaynaktan sağladığı gelirler de 1982 yılındaki 111 milyar dolarlık dıizeyinden 48 milyar dolara indi. • Ücretler ve istihdam: Suudi Arabistan'ın 1985 butcesinde ücret artışı öngörulmüyor. 1983 yılı sonu itibanyla ülkedeki 3,5 milyon kişilik işgucunün, 2.1 milyonluk bölümü yabancı. • Nüfus: 9 milyon. • YüzöJçümu: 2.240.000 km ; . • İbracat: 50 milyar dolar. • İthalat: 39 milyar dolar. • 1 Suudi Riyali: 3.560 Amerikan Doları. • Enflasyon (yıllık): Yüzde 1,7. Her 2,5 kişiden birine bir motorlu araç, her 322 kişiden birine bir telefon, her 723 kişiye bir doktor duşüyor. HP'den geçen hafta istifa eden Konya Mllletvekili Sabri Irmak, yönetim değişse bile HP'ye dönmeyeceğini söyledi. Irmak, "HP'den ayrılış gerekçemi istifamda açıklamıştım. Bu şartlar değişmediğine göre partiye dönmem mümkün olmayacak" dediy Irmak: HP'ye dönmeyeceğim Yangın vanaları Irak'tan (Baştarafı 1. Sayfada) BağKur emeklisi işyeri (Baştarafı 1. Sayfada) sındaki sürekri sigortalılıktan sayılacaktır" dedi. Bakan Kalemlı, yenı düzenleme ile 300 bin dolayındaki BAĞKUR üyesinin af hükümlerinden yararlanacağını hatırlatarak, eski çalıştığı süreleri gösteren belgelerin yasanın öngördüğü şartları taşımaması sebebiyle geçersiz sayılanlann, bu belgeleri "Umumi mulhak ve hususi butçeli dairelerden" getirecekleri belgelerle doğruladıklannda geçerli sayılacağını söyledi. Mustafa Kalemli, konuya ilişkin olarak şu açıklamalarda bulundu: • Kadın sigortalımn ölümü halinde, sağ kalan kocasına aylık bağlanması esası benimsenmiş, böylece anayasamızın eşitlik ilkesine uygun bir düzenleme yapılmıştır. • tsteğe bağlı sigortalılık yeni esaslara bağlanmıştır. • Kurumun tüzel kişiliği haiz müesseseler kurması ve kurulmuş müesseseler ile iştiraklerde bulunması imkânı sağlanmıştır. • Esnaf siciline kayıtlı bulunanlar BAĞKUR'a da kaydolma zorunda olacaklardır. • Noterler gerçek usulde vergiye tabi esnafın defterlerini onaylarken BAĞKUR'a kayıtlı olduklanna dair belge isteyeceklerdir. • BAĞKUR'dan emekli olan sigortalımn tekrar işyeri açmak için 60 yaşına kadar bekleme süresi kaldırılarak, emekli olduktan sonra faaliyetlerine devam etme imkânı getirilmiştır. • Prim gecikme zammı ve faiz borcu bulunan BAĞKUR'lular bu kanun yurürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde borçlu bulunduklan prim miktannın tamamını ödedikleri takdirde borçlu bulunduklan gecikme zammı ve faizleri iki yıl sonra ödenmek üzere ertelenecektir. • BAĞKUR sigortalılarının da memurlar ve işçiler gibi askerlikte ve yedeksubay okullannda geçen sürelerini borçlanabileceklerdir. • BAĞKUR emeklilerine 3 ayda bir ödenen maaşları, Bakanlar Kurulu'nun kararı ile ekonomik şartlara uygun olarak ayda bir veya üç ayda bir ödenecektir. Yasada yapılan değişiliklerle geçmişte uğranılan mağduriyetlerin ortadan kaldırılacağını ileri süren Kalemli, "Bundan sonraki çalışmalanmız BAĞKUR üyelerine sağlık hizmeti verümesi konusunda olacaktır" dedi. Kalemli bir soru uzerine de, sağlık hizmetlerinin yeni tesisler kurarak değil, "Hizmeti satın alarak" yerine getirileceğini söyledi. htanbuVda toprağın altında bulunan yangın vanaları toprak ustüne çıkaniıyor. Bu çahşmalara Eminönü ve Süleymaniye 'de başlandığım belirten yetkililer, tstanbul 'un çeşitli yerlerinde itfaiyenin yangın sırasında su almak için kullandığı vanalarm zamanla asfalt altında kaldığım bildirdiler. Adalarda halk pazarları kurulacak "Sigara sağlığa zararlıdır" Yaz sezonuyla birlikte nüfusun yoğunlaştığı Adalarda, ulaşım ve nakliye sorunlan nedeniyle okışabilecek fiyat artışlannı önlemek için Adalar Belediyesi üreticiden tüketiciye satış yapabilecek ucuz halk pazarları kuracak. Adalar Belediye Başkanı Recep Koç, halka ucuz meyve ve sebze ulaştırmak için Yalova ve Tarsus'lu üreticilerle anlaştıklannı büdirdi. Sigara Içmeyenler Derneği, ithal sigaralarda "sağlığa zararlıdır" yazısınm küçüklüğünden yakınıyor. Dernek, Cumhurbaşkanlığı ve DPT Müsteşarhğı'na da gönderdiği telgrafta, durumun aldatmacaya yol açtığuu öne sürdü. Telgrafta, "yasaya uymayan ithal sigara üreticisi firmaların dikkatinin çekilmesi" ve uyarının ilk bakışta okunabilecek şekilde yazılmasmın sağlanması" istendi. 3 hırsız yakalandı htanbul'da işyeri ve oto soyan 3 kisi yakalandı. Hırsızhk Masası ekiplerince yakalanan ve kendilerine "3 Silahşörler Çetesi" adıru veren Mehmet Alkaç, Cengiz Cabbar ve Kemal Yıldınm 'ın tstanbul'da 8 işyeri ve 6 otomobilden 6 milyon değerinde, çoğu elektronik esya çahp sattıkları belirlendi. (UBA) ÜsküdarHarem kıyı yolunun temeli atıldı ÜsküdarHarem kıyı yolunun temeli dün tstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan tarafından törenle atıldı, Dalan temel atma töreninde yaptığı konuşmada "Önümüzdeki 5 yıl içinde butün tstanbul sahillerini tertemiz hale getirecek kuşaklama kollektörlerinin bitirileceğini" söyledi. tiremiyorlar. Bu nedenle bu firmalanıı Irak pazanndan çıkarılmalan için çalışmalar yapıyoruz," dedi. Bu arada Libya'da iş yapan 39 Türk firmasına ait 182 projenin tasfiye kararının ardından THA'ya bir açıklama yapan "Libya'da İş Yapan Müteahbitler Birligi" Genel Sekreteri Özer Ölçmen, "Türk bankalanndan Libya'daki bakiye işlerin yüzde 10'una tekabül eden 300 milyon dolar tutannda döner kredi sağlanmasını isteyeceğiz," dedi. Libya'nın Türk müteahhitlerine ait toplam 182 projeyi iptalinin ardından Irak ın da aynı doğrultuda bir çalışma içine girmesi, söz konusu iki ülkede iş yapan Türk firmalarına teminat mektubu vermiş bulunan Türk ozel ve kamu bankalannı da çok yakından ilgilendiren bir karar gibi gorünuyor. Çeşitli kaynaklardan derlenen veriler, 16 Türk bankasının sadece Libya'da iş yapan 98 Turk muteahhitlik firmasına 850 milyon dolara yaklaşan miktarda teminat mektubu verdiklerini gösteriyor. Bu 850 milyon dolara Irak'taki Türk müteahhitlerine verilen teminat mektupları da eklendiğinde rakam 1 milyar 200 milyon doları (yaklaşık 600 milyar lirayı) buluyor. Libya'daki Türk muteahhitlik firmalanna teminat mektubu veren Türk bankaları arasında İş Bankası 22 fırmaya verdiği teminat mektubuyla başı çekiyor. İş Bankası'nı 19 firmayla Pamukbank, 12 firmayla Oğretmenier Bankası, 11 firmayla Uluslararası Endustri ve Ticaret Bankası, 9'ar firmayla YapıKredi, Anadolu Bankası ve Ziraat Bankası, 5 firmayla Garanti Bankası ve diğerleri izliyor. Teminat mektuplannın yanması halinde pek çok özel ve kamu bankasının ciddi sarsıntı içine gireceği belirtilirken, "Libya'da tş Yapan Miiteahhitler Birliği"nin Genel Sekreteri Özer Ölçmen de aynı konunun altını çizerek, "Libya'daki Türk müteabhitlerinin işlerini sürdürebilmek için döner kredi ihtiyaçlan var. Biz müteahhitlerimize teminat veren bankalann oradaki bakiye işlerin yüzde 10'una tekabül eden 300 milyon dolar düzeyinde döner kredi açmalannı istiyoruz. Bu kredinin açılması, Libya'daki Türk fırmalanna teminat mektubu vererek onların risklerini pa> laşmakta olan Türk bankalannın da yaranna alacaktır," diyor. NEDEN PROJE İPTALİ Atina, OzaVın çağrısını yine geri çevirdi ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan hükümeti, Başbakan Özal'ın iki ülke arasında geniş kapsamlı müzakere yapılması yolunda son yaptığı çağrıyı da geri çevirdi. Yunanistan Hükumet Sözcüsü Dimitris Manıdas, Yunanlı gazetecilerin sorularına verdiği yanıtta, TürkYunan ilişkilerini yine Kıbrıs ve Ege sorununa bağİadı ve bu sorunun diyalog için onemli bir engel oluşturduğunu söyledi. Libya ve Irak, Türk muteahhitlik şirketlerinin Ortadoğu'da 18 milyar dolara varan toplam iş hacimleri içinde buyuk paya sahip iki ülke. Libya'nın payı, Irak'a oranla daha büyük. Libya'nın petrol gelirlerinin azalması, Irak'ın ise petrol gelir(Baştarafı 1. SayfadaJ lerinin azalmasına ek olarak Iran'la savaş halinde bulunmahinde eşi görülmemiş biçimde sı, iki ülkede de harcamalann gündeme girmişti. Başbakan Sa gözden geçirilmesine ve tasarrufym Özai ve Danışmam Adnan lu davranılmasına yol açmış buKahveci'nin yasalara ve göreneklunuyor. lere uygun sayılamayacak gıriAncak bu tavır, ihale açıldığı şimlenyle Özdağlar suçlanmıştı. Başbakan Özal, ortada ciddi ka halde hiç başlanmamış projelerin iptali için geçerli. nıtlar bulunduğunu açıkça vurgulamış, makamımn ve yetkilerinin gereğinden otede sorumluluklar altına girmişti. Bu durumda olay, bir bakan sorunu değil, bir kabıne sorunu olarak gundemdedir. SoruşturMümtaz Zeytinoğlu ma Komisyonu'nun çahşmalanTurkocaÇı Cad. 19/41 nın uzayıp gitmesi, olayı kutlenCağaloğlu / Isıanbul dirmeyecek, yıpratıcı sürecın ağırlığını arttıracaktır. "Rüşvet provası" belki dudaklarda bir MAX JACO6 gülümseme yaralmıştır; ama sonuçla Özdağlar suçlu da bulunGBvlÇ B(R Ş/VIFE ÖĞUTLB^ sa suçsuz da bulunsa bir tarafın ağlaması kaçımlmaz görunüyor. Kamuoyu merak ve ciddiyette NBAN YAYMLAH araştırmamn sonucunu beklemektedır. # * # OLAYLAREN ARDEVDAKI GERCEK ULUSAL SANAYİ (Baştarafı 1. Sayfada) Cumhurbaşkanı Evren, Galatasaray Lisesi'ne gelişinde Okul Müdürü Süreyya Günay, Galatasaray Eğitim Vakfı yöneticileri ve öteki yetkililer tarafından karşılandı. Evren okul bahçesine girişte, yol boyunca sıralanan yurttaşlar ve öğrenciler tarafından alkışlandı. Okul MUdüru Süreyya Günay'ın odasında bilgi alan Cumhurbaşkanı Evren, şunları söyledi: "İçinde bulunduğumuz ortamda dil bilen kişinin degeri büyüktür. Son yıllarda İngilizce uluslararası bir dil olmuştur. Bu nedenle bu okulda da İngilizce öncelikli dil olmalıdır. Tabii bu benim düşüncem ama, Fransızca da hiçbir zaman önemini kaybetmemiştir." Daha sonra okulu gezen Cumhurbaşkanı, 1982 yılındaki incelemesi sırasında yapılması için direktif verdiği spor salonunda beden eğitimi dersi gören öğrencileri bir süre izledi. Aydm Doğan Lisan Laboratuvannda ders izleyen Evren, sınıfın 40 kişilik olduğunu oğrenince, "Bu sayı çok değil mi? Alman Lisesi'nde sınıflar 30 kişilik" dedi. Bilgi İşlem Merkezi ve kütüphaneyi de gezen Evren, buradaki sıraların Kabataş Erkek Lisesi'ndekinin aksine temiz olduğunu görunce, "Masalara yazmamayı aşılamak lazım. Şimdiye kadar her yerde sıralan yazılı gördüm. Bunlann kadrini ve kıymetini bilin. Sıralann yazılı olması medeniyet değildir" şeklinde konuştu. Evren, okul bahçesindeki spor saionunda geçen yıl Turkiye birincisi olan lise atleüzm takımıyla bu yıl İstanbul birincisi olan voleybol takımını kutladı ve başarı diledi. Cumhurbaşkanı, "Sporun birçok dalında iyisiniz ama futbolda dokülüvorsunuz" dedi. Dolaşırken okulu soğuk bularak pardesusünu giyen ve atkısını takan Evren, bir süre de orta binnci sınıfın muzik dersini dinledi. Cumhurbaşkanı Evren, oğle yemeğini okulda yedi. Evren'e Galatasaray'ın geleneksel pilavı, kuzu fırın, yeşil salata ve tulumba tatlısı ikram edildi. Evren, okul ozel defterine, Galatasaray Lisesi'ne ikınci gelişinde okulun ihmale uğramış kısımlannın onarıldığını gorduğünu ve sevindiğini ifade etti. Evren'in incelemelerine Kultur ve Turizm Bakanı Murekkera Taşçıoğlu, tstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Müdürü Ayhan Doğan ve öteki ilgıliler katıldı. Evren kanı Kenan Evren dün gece Atatürk Kültür Merkezi'nde Dr. Nevzad Atlığ'ın yönettiği Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Klasik Türk Müziği Korosu 'nun konserini izledi. Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu tarafından karşüanan Evren, konserden sonra sanatçılan tebrik etti. İki bölüm halinde sunulan konserin bitiminde ise koro, "Hicaz köçekçe ve Rumeli türkülerV'nden derlenmiş eserleri seslendirdi. Konsere Cumhurbaşkanı Kenan Evren 'den başka Cumhurbaşkanlığı Konseyi uyeleri, İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ve çok sayıda davetli katıldı. (Fotoğraf: YALÇIN ÇAKIR) CumEvren, klasik Türk müziği konserinde hurbaş İran'dan Ankara'ya (Baftarafı 1. SayfadaJ Hürriıjet Türkiye'de ve Dünya'da insanları, olayları, sayılarıyla Hürhyet 1985 yıllığı, herşeyden önce pratik önemi olan bazı bilgileri içermektedir. Takvim ve önemli günler, ölçüler ve ağırltklar, telefon kodları, ilk yardım gibi günlük yararı olan bilgiler aynntılı biçimde verilmektedir. Bütün bayîlerde Genel Sekreteri'ne de bırer temsilci gonderdi. Havaalanında Iran Buyükelçisi Muhammet Gencidost ile Dışişleri yetkilileri tarafından karşılanan Mansuri once Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu ile bir gorüşme yaptı, daha sonra Başbakan Turgut Özal tarafından kabul edildi. Mansuri kabul sırasında Özal'a Iran Başbakanı Mir Huseyin Musavi'nin bir mesajını iletti. Göruşmede ozellikle son gunlerde tırmanış gösteren IranIrak savaşı ve bolge sorunlan iızerinde duruldu. Başbakan Özal'ın Mansuri've "Türkiye'nin İranIrak savaşında duyduğu endiseyi" aktardığı ve "İranIrak savaşının sona ermesi için elimizden geleni yapmaya hazırız" dediği oğrenildi. Edinilen bilgiye göre konuk Bakan Yardımcısı Mansuri ise goruşme sırasında Irak'ın tutumunu eleşürdı. Mansuri'nin Başbakan Özal'a ılettiği mesajda Irak'a yönelık eleştirileri üç ana başlık altında toplanıyor. Mesajda Irak. kimyevi silahları yaygın olarak kullanımı, sivil bolgelerın bombalanması ve korfezde petrol taşımacılığının engellenmesi konulannda eleştiriliyor. A\rn;a Irak'ın bu tutumunun insan hakları ve uluslararası anlaşmalara aykırı olduğu one suruluyor. Mansuri bugun Istanbul'a geçerek Iran Cumhurbaşkanı Ali Hamaney'in mesajını Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e sunacak. Bilindiği gıbı, Başbakan Turgut Özal, İran Başbakanı Huseyin Musavi'ye bir mesaj göndererek, savaşın genişlemesinden duyduğu kaygılan bildirmiş ve sivil hedeflere yonelik saldırıların durdurulmasını rica etmişti. Özal, benzer içerikte bir mesajı, aynca Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'a da iletti. a.a.'nın haberine göre Iran Türkiye'nin yanı sıra 6 ülkeye ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine de Cumhurbaşkanı Hamaney'in mesajını gonderdi. Hamaney bir bombanın patlaması ile kesintiye uğrayan cuma namazı konuşması sırasında, "İran da korfezde gemilere saldırabilir ya da kimyasal silab kullanabilir, ama biz bunu istemiyoruz. BM Genel Sekreteri ve dost ülkelerin liderlerine birer mesaj göndererek durumu belirttim. Ancak sabrımızın sonuna geldik. Bundan sonra Irak ne zaman kimyasal silah kullanırsa biz de a\nı şekilde cevap vereceğiz, kimsenin kuşkusu olmasın" dedi. ŞARLO 200 Lıra Cağdas Yayınlan Turkocapı Cad 39/41 Cağaıoğlu / İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle