20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 MART 1985 * • Hipodrom'dan HABERLERİN DEVAMI CUMHURIYET/11 Seren 1 hariç, favorî yok 1. AYAK: Son koşusunda güzel dereceli ikincilik elde eden Caner, bu defa daha da iyi koşabilir. Senemsultan'ın her iki koşu derecesi bu rakiplerine oranla üstün. Karamurat ve Ömerbey daha sonraki ihtimaller. 2. AYAK: Bu grup için uzun sayılabilecek mesafede Sultansoylu 1 ve Hacer 5 ilk şansa sahipler. Serkoç 1 ve Leyla 501 daha sonraki ihtimaller olup Yavuzali sürprizde düşünülebilir. Cemo uzun süredir bir varlık gösteremedi. Altılıda başta Sultansoylu 1 ve Hacer S tutulmalıdır. 3. AYAK: Koşu dereceleri birbirine eşit olan Alşahin, Sert ve Gürkan arasında tercih yapmak gerektiği takdirde başta Alşahin, sonra Sert diyebiliriz. Surpriz için Fury 2 ve Eyibar düşünülebilir. 4. AYAK: Yanşa kayıtlı taylann ıçoğunluğunun ilk defa koşacak • olması, tahmini bir hayli zorlaştınyor. Orijin ve antrenman dereceleri itibari ile göze çarpan Başkent 1 ve Bilemem, koşu tecrübesi bulunan Burcu 1 ile beraber başta tutulacak taylar. Kıbnslı ve Karamurat istikbal vaat ediyorlar. Bu zor koşuda imkân nispetinde çok at yazılmalıdır. 5. AYAK: Seren l'in geçilmesi sürprizden de öte bir olay olur. İkincilik için Alihan 2 ve Gah çekişeceklerdir. 6. AYAK: B grubundan yeni gelen Sanpınar, bu mesafeyi çıkarabilecek güçte. Ancak koşuda bu atı baştan itibaren zorlayabilecek rakiplerinin bulunması, Utkubey ve Canbatur'a da şans tanımamıza sebep oluyor. İlk günde 4 güreşçimiz elendi Milyonerler gemisînde soygun tstanbul Haber Servisi "Milyonerler gemisi" diye tanınan ve önceki gün Karaköy rıh tırruna yanaşan dev transatlan tik "Rotterdam"a gizlice girme yi başaran Rıza adlı bir kişi kaptana ve yolculara ait bazı eşyaları calıp kaçarken yakalandı. Gümrüklü alanı aşarak kapıda güvenlik önlemlerinin ahndığı ve yüzlerce Amerikalı turistin buİunduğu gemiye nasıl girdiği kesin olarak saptanamayan hırsızın üzerinde 150 dolar, radyo, telsiz ve bir adet altuı yüzük bulundu. Amerikalı milyarderlerin bulunduğu dünyanın sayılı transatlantiklerinden Rotterdam'a, önceki akşam saat 20.30 sıralannda "polisiın" diyerek gird® belirtüen hırsız Rıza, dün sabah 06.00 sıralannda gemiden aldığı eşyalar ile çıkmak isterken nöbetçi kaptanın şüphelenmesi üzerine yakalandı. Gazetecilerin büe 5. Şube Müdürlüp ile Gümrük Muhafaza Müdürlüğü'ne ayn ayn dilekçe verdikten sonra girebildiği gemiye hırsız Rıza'nın girmeyi nasıl başardığı tartışma konusu oldu. Bazı görevliler Rıza'nm, homoseksüel olduğu ileri sürülen bazı Uzakdoğulu gemi mürettebatınca içeriye alınmış ölabileceğini belirttiler. Tarumayan bir kişinin içinde kaybolabileceği büyüklükte olan Rotterdam'a girmeyi başaran Rıza, kaptan Hoenderdos'un odasından ve diğer odalardan bir el telsizi, radyo, yüzük ve 150 dolar alarak geceyi gemide geçirdi. Sabah, gemi mürettebatı ile birlikte dışarı çıkmaya çalışırken kuşku üzerine yakalanan Rıza gözaltına ahnarak hakkında soruşturmaya baslandı. Ülkemize turist taşıyan Hollanda bandıralı Rotterdam transatlantiğinde meydana gelen hırsızlık olayı Emniyet 5. Şube ve Gümrük Muhafaza Müdürlüğü'nde şaşkınlık yarattı. 5. Şube ve Gümrük yetkilileri hırsızlık olayı ile ilgili bilgi vermekten özellikle kaçınarak "Olayın çok önemli bir şey olmadıgıru, yakalanan kişinin serseri kılıklı biri" olduğunu söylediler ve kimliğini açıklamadılar. İçinde 800'e yakm yolcunun bulunduğu Rotterdam transatlantiği 37 bin 783 gros ton ağırhğında, 250 metre uzunluğunda, 30 metre genişliğinde, 35 metre yüksekliğinde. 11 katlı olan transatlantikte kapalı ve açık yüzme havuzları, sinema, tiyatro salonu, sauna, spor salonu, diskotek, kütüphane, oyun salonlan, magazalar bulunuyor. Gemideki 6 satış mağazasinda giyim eşyasından mücevhere dek bir çok eşya bulunuyor. Dünyanın her yeri ile haberleşme sistemine sahip olan Rotterdam transatlantiği Istanbul'dan aynldıktan sonra Sovyetler Birligi'ne gidecek ve toplam 87 gün sürecek olan gezi 3 nisanda Napoli'de sona erecek. UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) Aynı toplantılara katılan Prof. Ayhan Songar TRT Yönetim Kurulu, Prof. Leyla Elbruz ise Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu üyeliklerine seçilmişlerdir. Elbruz, son zamanlarda Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü'ne de atanmıştır. İkjinçtir; birçok yere aynı kişiler atamyor: Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu üyesi Prof. Hasan Eren, aynı zamanda Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu üyesidir. Prof. Zeynep Korkmaz, hem TRT Yönetim Kurulu üyesidir, hem de Yüksek Öğretim Kurulu'nda görev yapmaktadır. Zeynep Korkmaz da Aydınlar Ocağı toplantılanna katıtanlardandır. Aydınlar Ocaöı toolantılarına katılan eski şolculanmızdan Prof. Erol Cansel YÖK gelir gelmez Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcılığı'na atanmış, memum Prof. Erol Güngör Konya Üniversitesi Rektörlüâüne, Prof. Hikmet Tanyu llahiyat Fakültesi Dekanlığı'na getirilmiştir. Aynı toplantılara katılan Prof. Nihat Nirun da Yüksek Öğretim Kurulu üyeliğine atanmıştır. Daha önce Fırat Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Nirun, "Batnali'de Sabah" gazetesinin de yazariarındandı. Avdınlar Ocağı eski Genel Başkanı Prof. Salih Tuğ, Marmara Ünrversitesi ilahiyat Fakültesi Dekanlığı'na getirilmiştir. Ocak, siyasal ve ideotojik alevini htç söndünmemiş ve kamu kurumlarına yöneticiler yetiştirmiştir. Prof. Naci Kınacıoğlu.Aydınlar Ocağı toplantılanna katılanlardandır O da Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcılığı'na getirilmiştir. Kınacıoğlu'nu önümüzdeki aylarda Ankara Hukuk Fakültesi dekanı olarak da görme olasılığımız yüksektir. "Doç. Dr. Kurt Karaca" takma adıyla Ülkücü görüşe ideotojik içerik kazandırmava calısan Prof. Fıkret Eren. Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı'dır. Eren'den önce aynı koltukta oturan eski solcu Prof. Erol Cansel. "Ülkücü öğretmenler Demeği" kongrelerini yönettikten sonra bu göreve gelmiş, daha sonra da rektörlükte yetenek ve beceriterine daha uygun otan bir başka göreve atanmıştır. TRT'de yaptığı fılmleri izlediğimiz Yücel Çakmaklı da aynı örgüttendir. TRT kurumundaki yasak sözcükleri saptayan Doç. Dr. Ahmet Ercilasun adı Aydınlar Ocağı toplantılannda da göze çarpmaktadır. Kapatılan MHP Genel Başkanı Türkeş'in evindeki çay toplantılarına çağnlanlardan Prof. Fikret Eren Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcılığı'na, Prof. Ahmet Sonel Tıp Fakültesi Dekanlığı'na, Prof. Umit Akkoyunlu ise Erciyeş Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı'na getirilmiştir. Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Kınacıoğlu da aynı toplantıların kr> nuğu olmuştur. Aynı toplantılara katılan Ankara Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden biri de Doç. Dr. Seyfullah Ediz'dir. Ediz, geçenlerde fakütte dekanını tokatlamış, adı bu yüzden gazetelere yansımıştır. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Tank Somer'in Uganda'da "Kampala, UNDP, PO BOX 7184" adresinden Libya^ da bulunan ODTÜ eski rektörlerinden Hasan Tan'a yazdığı mektupta MHP ile olan bağlarını açıklamış ve bu arada sayın Evren'i eleştiren ağır sozler kullanmıştı. Konya Üniversitesi Rektörü Prof. Halil Cin ve Ankara Üniversitesi İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Aydın Taneri deaynı çevreden gelmişlerdir. Ülkücü olarak adlandınlan yayın organlarına şöyle bir göz atarsanız, bugün "tarafsızlık adına" YÖK'de yöneticilik görevterine atanan öğretim üyelerinin siyasal görüşlerini bir bir saptayabilirsiniz. Bunları yadırgamıyoruz Demokraside insanlar, örgütler eliyle ülke yönetimini etkilemeye çalışırlar. Demokrasi adına yadırganacak konu, solcu düşünce bu kadar ağır baskılar altında tutulurken devletin bir siyasai görüşe böylesine cömertçe teslim edilmiş olmasıdır. Aydınlar Ocağı 'Türk İslam sentezi mih/eri etrafında" örgütlenmeyi amaç edinmiştir. Kendilerinden başkasını Atatürkçü saymayanlara şimdi sormak isteriz: Atatürk, Türklye Cumhuriyetini İslam sentezi üzerine mi, yoksa laiklik ilkesi üzerine mi kurmuştu? Evet, neydi cumhuriyetin ideolojisi? Bir siyasal ve ideolojik görüş devlet eliyle, başka siyasal ve ideolojik görusler üzerinde açıkça egemenlik kuruyor. işte örnekler ortada: Devletimiz kâgıt üzerinde laik; uygulamada ise bu tür yöneticileri ile "Turkislam sentezi" ürünüdür. Görüyorsunuz, bir dernek çatısı altında toplanan sağcı aydınlar her yere egemen olmuşlardır. Eskiden "demekler sultası" diye yakınılırdı. Şimdi "dernekler sultası" sloganından bir "ler" hecesi çıkarmak yeterlidir: Demek sultası... Devletin birçok duyarlı kesimi ile uyum ve eşgüdüm tçindeki Aydınlar Ocağı'nı bir bakıma kutlamak gerekir. Cumhuriyet tarihimizde hiçbir demek, devlet içinde bu kadar etkinliğe sahip olmamıştı. Ve hiçbir dernek, devlet eliyle bu kadar korunup kollanmamıştı. GÖZLEM TAHMflN 1. KOŞU: F: Tekinbey, P: Balaban, S: Gülnaz. 2. KOŞU: F: Ganyan, P: AnVa, S: Final. 3. KOŞU: F: Caner, Pl: Senemsultan, P2: Karamurat, S: ömerbey. 4. KOŞU: F: Sultansoylu, P: Hacer 5. Serkoç, S: Leyla 501. 5. KOŞU: F: Alşahin, P l : Sert, P2: Gürkan, S: Furi II. 6. KOŞU: F: Başkent 1, Pl: Bilemem, P2: Burcu I, S: Kıbnslı. 7. KOŞU: F: Seren I. P: Alihan 11, S: Gâh. 8. KOŞU: F: Sanpınar, Pl: Utkubey, P2: Canbatur, S: Taşpmar G.3 G4 G5 Gfi G.1 3 >< 5 1 2 2| 3 5 1 2 3 X 1 2 3 1 2 3 5 X 1 2 3 5 7 A 7 8 10 5 7 8 10 M 8 £ 7 7 8 K J ? 7 8 10 X X> 10 Günün Programı 1. KOŞU: (Silifke Kş. açık) (C) Gr. Araplar Saat: 12.31 1.200.000 TL. l.Seherydi I 2. Beyza 3. Tekinbey I 4. Balaban 58,5 58 56,5 56.5 Dedc YıMınm(M) M.Göneş (M) A. Kıhç (KUM) 1400 M. 2 1 4 3 110 241 111 332 2. KOŞU: (ömer Caf Kş. şartlı) A Gr. Araplar Saat: 13.00 3.000.000 TL. 1. 2. 3. 4 Ganyan Anka Şefıka 17 Final 60.5 60,5 59 57,5 M.Gfineş (M) Saim (M) A.Kıliç (M) Şerif (KUM) 2000 M. 1 3 2 4 122 211 213 244 BUDAPEŞTE (Cumhuriyet) Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de yapılan Uluslararası Grekoromen Güreş Turnuvası'nın ilk gününde güreşçilerimiz başanlı olamadılar. Güreşçilerimiz, dün yaptıklan 19 karşüaşmadan 8'ini kazanırken, ll'ini de kaybettiler, 4 güreşçimiz ise elendi. 48 kilo: İlk turda Kübalı rakibi önünde bir varhk gösteremeyerek yenilen Muzaffer Aydın, 2. turda Macar rakibini yenmesine rağmen 3. turda Doğu Alman rakibine yenilerek elenen ilk güreşçimiz oldu. 52 kilo: Dünya ikindsi güreşçimiz Erol Kemah, önce Bulgarı tuşla, ardından da Macarı sayı tuşuyla mağlup etti. 3. turda ise Çekoslovak rakibine 63 yenilen Kemah, bugün grup ikinciliği için mindere çıkacak. 57 kilo: Tecrübeli güreşçimiz Serhat Karadağ, ilk turda Macarı diskalifiye etti. Karadağ, daha sonra Romen ve Macar rakiplerine sayı ile yenilerek elendi. 68 kilo: İlk turda Bulgara yenilen Ertan Balcı, ikinci turda bay çekti. 3. turda ise Polonyalı rakibine 87 yenildi ve elendi. 82 kilo: Şemsettin Yüdız, önce Çekoslovak rakibine tuşla, ardından da Macara sayı ile yenilerek elendi. 90 kilo: Erol Yeşildurak, 1. turda Macara diskalifiye oldu, 2. turda Bulgan diskalifiye ile yendi. Yeşildurak bugün 3 ve 4'üncülük için mindere çıkacak. Agır: tlk turda Polonyalıya tuşla yenilen Kenan Çınar, daha sonra Bulgar ve Macar rakiplerini tuşladı. Çınar bugün grup birinciliği için mücadele edecek. îşte tanker savaşı (Baştarafı 1. Sayfada) U Özdağlar tarafından Başbakanlığa iletilen bu öneriyle, tran'ın Harg ve Sım adalanndan Sttveyş yoluyla Türkiye'ye yapüacak akaryakıt tasımacılıgındaki fiyatlar saptanmıştı. • Kararlaştınlan sistem şuydu: Ton başma 6.80 ile 8 dolar navlun ödenecek, taşımacıhk bir kereye mahsus mukavelelerle yaptınlacak, navlun bedelleriyle bekleme ücreti DlTAŞ tarafından karşıianacak, savaş primi armatör ve DlTAŞ tarafından ortaklaşa karşıianacak. • Özdaglar'ın sunuşuyla gelen bu öneriye Başbakan Ozal "olor"unu verdi. Bu "olur'Ma uygulamaya giren işlemde Ümil . Burnu'ndan dolaşarak yapüacak taşımacıhk bulunmuyordu. • Bu karar uygulamaya girdikten kısa bir süre sonra Başbakan'ın başkanlığında toplanan Ekonomik Kurul'da akaryakıt taşımacıhğı yeniden ele almdı. Gerekçe şuydu: "IranIrak savaşının büyiimesi dolayısıyla Türkiye'nin bir yıllık akaryakıt ihtiyacının saglıklı biçimde çözalmesi." Toplantıda Bakan Özdağlar'ın yaru sıra, DlTAŞ, TUPRAŞ ve DPT temsilcileri de bulunuyordu. • Başbakan bir yıl içinde 6 milyon ton ham petrolün ithal için "her türlü önlemin alınmasını" istiyordu. DtTAŞ "elindeki kısıtlı olanaklar nedeniyle bu yüklü taşımacıhğı üstlenemeyeceğini" bildirdi. DİTAŞ'ın önerisi, yeni olanaklarla özeJ sektöriin devreye sokulmasıydı. • Başbakan bu öneriyi benimsedi. özdağlar da, DİTAŞ'm hemen özel sektör nezdinde temaslarda bulunmasını istedi. Zaman çok azdı ve DİTAŞ'ın sorunu "2025 günde çözmcsi' isteniyordu. • Bu talimatın DİTAŞ'a ulaşmasından bir gün sonra Cerrabogullan firması yazılı başvuruda bulundu: Eğer iki sefer garantisi verilir, ödemeler ABD dolan ile yapüırsa en geç bir ay içinde bir tankeri Harg Adası'na gönderip yükleme yapabiliriz. • DlTAŞ bu durumu hemen Devlet BakanlığYna aktardı. DİTAŞ'ın bu bildiriminde, öneri kabul edilecekse "Süveyş Kanalı'yla yapılan taşıraacılıkla ilgili karara bir zeyilname eklenilmesinin gerekli oldugu" kaydedildi. Dn"AŞ'm uyansı şuydu: Büyük tankerler, ancak yüklü olmadıklan takdirde Süveyş'ten geçebilirler. Yüklü büyük tankerler, Ümit Burnu'nu dolaşarak TUrk limanlanna ulaşabilirler. Büyük tankerler Türk limanlannda doğrudan boşaltma yapamazlar. Boşaltma ancak "limbo" sistemiyle, yani daha küçük tankerlere aktarma yapılmasıyla olabilir. Türkiye'de ise bu sistem henüz yok. Bu, Devlet Bakam'na teleksle iletildi. • Devlet Bakanı Özdağlar, "işin hangi safhada olduğunu" snrekli olarak sordu, izledi. • Cerrahoğullan'nın tanker önerisi olumlu bulundu. Ancak Süveyş Kanalı ile ilgili ilk rnucibe bir ek yapılması, ilkine "olur" imzasım atan Başbakan'ın bu eki de imzalaması gerekiyordu. Başbakan da, Özdağlar da Istanbul'daydı. Başbakan'ın "meşguliyeti nedeniyle" özdaglar'ın imzalaması istendi. Ancak Devlet Bakanı'nın imzalayabilmesi için Başbakan'ın "yetki verdigini" gösteren bir belge gerekiyordu. Böyle bir belge eklenmedi. Ama DtTAŞ Genel Müdürü'nün verdiği ifadeye göre "yetki belgesine istinaden özdaglar'ın, Ümit Burau yoluyla taşımacüıga imkân veren mudbi imzaladıgı" ibaresi de yer aldı. • Devlet Bakanlıgı yeni sözkşmenin "bir kereye mahsus" yapılmasım DtTAŞ'a bildirdi. Ancak CerrahoguUan ile yapılan son sözleşmede Ümit Burnu'ndan dolaşılarak yapılacak taşıma için "iki sefer garantisi" verildi. Ton başına navlun 15.81 dolar olarak belirlendi. • Raporun kıyaslamah saptamalarına göre o tarihte, Umit Burnu yoluyla taşımacılıkta bir sefer garantide ton başına 12 dolar, iki sefer garantide ton başına 8 dolar geçerliydi. Cerrahoğullan'na ise çift sefer garantili 15.8 dolar ödenecekü. • Cerrahoğullan firması büyük tanker için girişimlere başladı. Yaztşmalarda geminin temmuzda Harg Adası'nda olacagı bildirilmişti. Ancak Ekim 1984'te Harg Adası'na yanaşabildi. • Cerrahoğulları'ndan 10 gün sonra bu kez UM Denizcilik. DİTAŞ'a teleksle bir başvuruda bulundu. Başvuruda Devlet Bakanı Özdağlar'la "mutabık" kalındığı, ismi "bilahare" bildirilecek büyük tonajlı bir tankeri iki sefer garantisiyle devreye sokabilecekleri kaydedilmişti. • DtTAŞ, Bakanlıga ikinci bir büyük tankerin alınmasındaki zorluklardan bahsetti. "Kiralanan yerli ve yabancı tankerlerle" bundan böyle spot taşımacılıkla Başbakan'ın gösterdigi hedefe ulaşılabileceginî ifade etti. Açıkça karşı çıkılmamakla beraber, UM'un ikinci tanker önerisine pek şaşkınlık duyulmamıştı DlTAŞ tarafından. • Dönemin Devlet Bakanı özdağlar buna yazılı bir yanıt vermedi. Ancak şifahen DtTAŞ Genel Müdürü'ne şunu iletti: Yüksek tonajlı tankerler nakliyatta kullanılmasa bile yüzer depo olarak kullanılabilir. • 1984 yılı rayiçlerine göre, yüksek tonajlı tankerlerin taşımacıhk yerine depo olarak kullanılması durumunda her tankere günde 7.S milyon lira kira ödenmesi gerekiyordu. Aynca CerrahoguUan'nın aldığı büyük tankerin limbo sistemiyle boşaltılabilmesi için gümrük resmiyle büiikte devletin 170 milyon lira dolayında ödeme yapması gerekiyordu. • Ümit Burnu yoluyla yapılan taşımacılıkta zaman ve maliyet bakımından devletin zarara uğradığı ortaya çıkıyordu. • Bakan, DİTAŞ'tan birbiriyle rekabet halinde olan iki firmayla yapılacak sözleşmelerde farklılık olmamasını istedi. DtTAŞ da UM'la aynı sözleşmeyi imzaladı. • Bu aıada, firmalar arasında rekabet nedeniyle Bakan Özdağlar, akaryakıt taşımacılığında ihale sistemine geçilmesini istedi. DlTAŞ yetkilileri, Özdaglar'ın iki firma arasında ayrım yapılmaması konusunda "dikkat edilmesini" istediğini belimi. • Zeyilnamelerde Cerrahogullan ile UM'un "Vatan" ve "Büyük Selçuklu" tankerlerine ulusİararası sigorta şirketlerinin 10 milyon lira deger biçtikleri kayıtlıydı. Tankerlerin, sigortaların biçtigi bu degerlerin altında bir fiyatla satın alındıgı, iki sefer sonunda tankerin bedavaya geldigi belirlenmişti. • Süveyş yoluyla yapılacak taşımacıhktaki navlun kararnamesi çıkarken, DtTAŞ şu sözleşmeleri imzalamıştı: Cerrahoğullan'ndan altı sefer garantili bir tanker, UM'dan dört tanker, Denizcilik Bankası'ndan bir tanker, Zihni Denizcilik'ten bir tanker. Son olarak da iki firma için ikişer sefer garantili sözleşme. • 1982 yılı uygulama planının 208. tedbirine göre Türkiye'nin tanker konusundaki ihtiyaçlarının saptanması kararlastırılmıştı. 1984 uygulama planındaki 168. tedbire göre de taşımacıhk fiyatlannın dünya piyasasında rekabet edebilir düzeyde olması tsmail özdağlar Devlet Bakanı. Dönemin 3. KOŞU: (Maiden) 3 Yş. Araplar Saat: 14.00 700.000 TL. l.K.Mural 2. ftişaa V 3. Caner 4. Karadeniz 5. ömerbey 6. Sen. Sult. 7. Erika 8. SnlUn 54 56 56 56 56 54,5 54,5 54,5 M.Acar N.Polat Saim Yiıcedag A.Kıbc N.Gül Karataş Dede (KUM) 800 M. 43 00 2 00 04 32 0 4. KOŞU: (Handikap) C Gr. Araplar Saat: 14.40 600.000 TL. 1. Hacer V 2. Serkoç I 3. YamzaU I 4. S.Soyl» 5. Berk 6. Leyla 501 7. Cemo 8. Narten 1 9. Nebilem 10. Hilal XI 60,5 58 53 53 51 50 49 47 46 45 H.Güneş (M) Bahri (M) l.Köksal (M) N.Gül (M) M. Da? N.Polat A.Kıüç(M) H.Durmuş (M) özölke S.Karagöz (KUM) 2000 M. 8 5 7 10 3 6 6 1 2 4 311 040 034 423 000 000 043 000 000 000 5. KOŞU Şarth B Gr. Araplar Saat: 15.15 800.000 TL. l.Alsakn 2. Eyibar 3. Sert 4. Furi n 5Gilİ2ar9 6. Sinem I 7. Gürkan 58 55.5 55 55 53,5 53.5 53 Aykal M.GSNS (KUM) 1400 M. 321 001 212 140 000 404 123 Dede M.Özbay M.Daf Yıldınm (M) 6. KOŞU: (Maiden) 3 Yş. Araplar Saat: 15.50 700.000 TL. 1. S.Ceytanı 2. Kınnurat 3. Kıbnslı 4. Turgd 11 5 CesurH 6. Bıırgn 1. Başkent 8. Bilemem 9. Sakia I 10. Barcu I ll.DUara 56 56 56 56 55 56 56 54.5 54.5 54.5 54.5 N.Gül Dede M.Günej M.Özbay Yıklızhan Yücedag Şeriî Karataş M.Acar Aykut A.Kılıç (KUM) 800 M. 4 6 8 10 5 9 1 1 7 2 11 040 Spor Servisi Pazar günü Sakaryaspor'la Sakarya'da karşılaşacak olan Galatasaray'da sakatlann durumu Teknik Direktör Jupp Denvall'i düşündürüyor. Beşiktaş ile yapılan kupa maçında dizinden sakatlanan Simoviç'in pazar günü oynaması şüpheli görünürken Ismail, en az iki hafta takundaki yerini alamayacak. ö t e yandan dün yapılan antrenmanda hafıf sakatlıkları bulunan Yusuf ve Halil Ibrahim ayn olarak düz koşu yaptılar ve Denvall'den izin alarak antremanı yarıda kestiler. Antrenmandan sonra yapılan maçta Yeşil takım, Mavi takımı 31 yendi. Yeşil takımın gollerini Erdal, Raşit ve Cüneyt kazandırırken, Mavi takımın tek golünü Hakan attı. Çalışma sonrası yorgun düsen futbolcular soyunma odalannın yolunu tutarlarken Teknik Direktör Derwall "Pazar günü Sakaryaspor'la görülecek hesabımız var. tstanbul'da elimizden kaçırdığımız rakibimizi kendi evinde yenecegiz. Sakatlann durumu takımı etkiliyor. Ancak Fatih'in yerini alacak olması beni sevindiriyor." CSaray revîre döndü Uğur Mengenecioğlu UMsahibi. *1 Nuri Cerrahoğlu Cerrahoğullan sahibi. 400 000 GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL lstanbul (lnönu Stadt): 15.00 SanyerOrduspor 2. Ug Ankara (Cebeci SUdı): 15.00 ŞekersporRizespor tzmir (Alsancak Stadı): 15.00 Göaepelzmirspor ÖTEKİ MAÇLAR 14.30 Ad. Demirspor hkenderunspor, 15.00 Muğlaspor Sitespor 3. Iig İManbul (Vefa Stadı): 11.00 DavutpaşaZeyünburnu, 13.00 YeşildirekG.O.Paşa, 15.00 tstanbul Bayrampaşa Eyiip SUdı: 13.00 Yedikule Süivri, 15.00 Feriköy Bakırköy Spor AkademİM Stadı: 15.00 BeykozGebze Burhan Felek Stadı: 15.00 Beylerbeyi E. Ereğli 434 7. KOŞU: (Adana Bld. Bşk. KupasıAçık) 3 ve Yk. îngilizler Saat: 16.30 4.000.000 TL. 1. Seren I 2. Gah 3. Alihan II 4 Cahit 5. Serhaa 6. Gürhan 62 62 62 62 62 60 S.Akdı (M) M.Güneş (M) Karakuş Şerif (M) Dede Saim (KUM) 1800 M. 3 1 2 11 5 4 041 321 331 222 221 212 Turgay Beltan DtTAŞ Genel Müdürü. kararlaştınlmıştı. • CerrahoguUan ile UM'un DtTAŞ'la yaptıkları büyük tanker sözleşmeleri sonucu, UM'un Etibank'tan kredi ahnası da dahil, bankalardan büyük krediler alabilmeleri mümkün olmuştu. • Yüksek Denetleme Kurulu'nun da bir başka raporunda, Denizcilik Bankası'nın UM'a tanker alımıyla ilgili açtıgı kredinin 11.5 milyar lira dolaylannda oldugu saptanmıstı. • Yüksek Denetleme Kurulu da son raporun da, kıyaslamalar sonucunda, Ümit Burnu yoluyla taşımacılıkta uygulanan özel navlunların dünya fiyatlanna göre yüksek olduğu sonucuna vardı. ANKARA'dan Y*UÇIW DO6AN (Baştarafı 1. Sayfada) turmaya çalıştığı ünlü "siyasal eksen"idüşündürüyor: Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan... Washington Ortadoğu kapısını "bu üçgenle" aralık tutmak isterken, Körfez ülkeleri Türkiye'yi bir başka görevde görmek istiyor: tran Irak savaşmda arabuluculuk yapmak. Suudi Arabistan bu öneriyi Başbakan özal'ın gezisi sırasında bir kez daha herhalde dile getirecektir. özal da herhalde "tstiyoruz, ama güçlükleri biüyorsunuz" karşılığım verecektir. Ve siyasal konulara girildiğinde, Türkiye'nin rolünü anlatırken, Başbakan yeniden "Doğu ile Batı arasında köprü olmak istediğini" ozellikle vurgulayacaktır. "Köprü olmak "sözde kalmıyor. Bir yandan İslam dünyasına yakınhk artarken, öte yandan Batı sürekli olarak kollanıyor. önemli birproje, örneğin Çukurova bölgesinde saglıklı bir kentleşmenin gerçekleşmesini öngören proje, uluslararası ihaleye çıkıyor ve "Darül Hendese" adındaki çokuluslu bir Arap firması ihaleyi kazanıyor. Ama, "köprü" görevi ihmal edilmiyor. tlginçtir, aynı proje Dünya Bankası tarafından da destekleniyor. Amerika'nın Ortadoğu'ya ilgisi ve Türkiye'nin "köprü"görevi çok çarpıcı gozlemlere konu oluyor. Örneğin, Türkiye'nin Katar'dan alacağı doğal gaz, ABD'nin dikkatini çekiyor ve Moskova'da Çernenko'nun cenaze töreninde ABD Başkan Yardımcısı George Bush özal'a, "Aman bu proje çok iyi. biz de destekliyoruz'' diyor. Katar 'dan alınacak doğal gaz Türkiye uzerinden A vrupa ulkelenne de iletilecek. Bundan da ABD meınnun olacak!.. Suudi Arabistan gezisinde elbette sadece "fVashington boyutu"yok. Bir de Türkiye ile Suudi Arabistan arasında ekonomik ilişkilerin boyutu var. Türkiye, Suudi Arabistan'dan Uci yoldan kredi alıyor. llki program kredisi türünde. Yani alınan kredi herhangi biryerde kullanılabiliyor. Geçen yıl bu tür krediden 500 milyon dolar istedik. 200 milyon dolar alabildik. Bu gezi sırasında aynı çerçevede 50 milyon dolar daha kredi alabiliriz. Kredinin ikinci kaynağı Suudi Arabistan Kalkmma Fonu. Proje karşılığı yararlanılan bu fondan Türkiye her yıl 100 milyon dolar tutarında kredi almak istiyor. 198485 için alınan 100 milyon doların 60 milyon dolan gecekondu ıslah projelerinde, kalan 40 milyon dolan da tkinci Boğaz Köprüsünde kullanılacak. Bu iki kaynağın dışında, özal beraberinde 56 tane proje götürüyor. lstanbul tçme Suyu, Samsun Içme Suyu, Karamenderes Barajı, Esenboğa Havaalanı'mn modernleştirilmesi, Yenice Hidrolik Santralı gibi beraberinde götürdüğü projeler için Özal'ın 80 milyon dolar kredi talebinde bulunması bekleniyor. Bütçesi Türkiye'ninkinin otuz katma eşıt olan, yıllık fıyat artışları yüzde 1 ile 2 arasında değişen, buna karşı gelir bölüşümünde önemli dengesizlikler bulunan Suudi Arabistan da, tıpkı Türkiye gibi, Ortadoğu 'da siyasal açıdan çok iddialı bir ülke. Amerikan penceresinden bakıldığında, Türkiye ile Suudi Arabistan 'ın aralarında siyasal ve ekonomik açıdan anlaşmamalan için hiçbir neden görülmüyor. Sah iki ülke açısından bakıldığında da yine herhangi bir anlaşmazlık olmadığı görülüyor. 8. KOŞU: (Handikap) A Gr. Araplar Saat: 17.10 1.000.000 TL. I.Nezihbey 2. Alkoç 3. Gnrçeşme 4. Çat 5. Canbatur 6. Utkubey 7. Sanpınar 8. Taşpmar I 9. Kösesami 10. H.Panosu ll.Sat. Hotan 64 64 60,5 57.5 57 57 53 51 50 48 48 Karakuş (M) A.Soydan (M) H.Gnneş Şerif Saim Bahri (M) Dede M.Özbay (M) Özölke I.Köksal (M) M.Daş (KUM) 1600 M. 6 10 9 1 • 7 8 2 11 3 4 5 400 000 340 300 034 034 311 000 000 000 000 VOLEYBOL Ankara (Setim Sım Tarcan Spor Salonu): 12.00 Kolejlıler Milangaz 13.00 DSİ Arçelik (Baştarafı Sporda) f Melih maça ciddi bir şekilde katıldı ve oyun planında ağırlıklı bir yer taşıyordu. Erman çok gayretli idi, ama ikinci devre yoruldu. Behçet didindi ve giderek forma girmekte. tstatistiklere bakıldığı zaman Eczacıbaşı'nın ofansif hava toplarında bahz bir üstünlük sağladığı için çok açık bir yenilgiden kurtulduğu gözuküyor. Öyleki maçın sonunda telaşa kapılmasalar biraz daha sabırlı hucurn edip, daha yüksek yuzdeli şut arasalar belki maçın akışım dcfotirebilirlerdi. Maçın akışını değiştirmekten bahsederken hakemleri de işe katalım. Bu maçın öncesinde hakemlere çok iş duşeceğini de yazmıştık. Ama H. Topuzoğlu'nun basketbol hayatının en kötü ıdaresini göstereceğini tahmin edemezdik. Can Bolgi ise Topuzoglu'na katılarak hakem ikilisinin maçın akışına tamamen olumsuz etki etmesini sağladı. Ancak maçı Efes'e hakemler verdi demiyoruz, çünkü Efes maçı kazanmayı hak etti. , Saray rahat BASKETBOL İstanbul (Spor ve Sergi Sarayı) 14.00 Beykoz Y. Hortas, 15 J0 Taçspor T.t.Y. Erkut, 17.00 Fenerbahçe tTÜ, 18.30 Pertevniyal Ortaköy Ankara (Alalürk Spor Salontı): 16.30 Z. Fakültesi DSt Yüksek Denetleme Kurulu ELTOPU Ankara (Atatürk Spor Saionn): 11.00 Kolejlıler K. Toprakspor, 12.30 Y. Hodtaş Eti tzmir (Atatürk Spor Salonu): 17.30 tzmirspor Sirntel Adana (Spor Salonu): 15.00 Çukobirlik Pertevniyal Her türlü inceleme yetkisi olan organ YENİ ÇEŞİTLER YENİ HİZIV1ETLER ANKARA PAZARLARI ANKARA GIDATİC.veSAN.A.S. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kuntlu'nun kuruluşu, 22 Ekim 1983 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararname ile yeniden düzenlendt. Buna göre YDK, Kamu Iktisadi Teşebbüslerinin, özel kanunlarında Yüksek Denetleme Kurulu 'nun denetimine tabi otduğu belirtilen kurum ve kuruluşların ve diğer sosyal güvenlik kuruluşlarınm iktisadi, mali, idari, hukuki ve teknik yönden sürekli denetimi ile görevlendirildi. Karamameye göre, YDK baskan ve üyeler kurulu olmak Ozere iki organdan oluşuyor. Yüksek Denetleme Kurulu Başkanı, Başbakan veya ilgili devlet bakamnm önerisi üzerine, Bakanlar Kurulu tarafından atamyor. J&aramameye göre, Yüksek Denetleme Kurulu'nun denetim ve inceleme görevlileri, denetime tabi kuruüarm her türlü gizli ve açık evrak, belge, defter ve kayıtlanm incelemeye, bunlann onayh ömeklerini almaya, ilgililerden sözlü veya yazılı açıklamada bulunmalarını istemeye ve işyerlerinde inceleme yaptırtmaya yetkili bulunuyor. Denetleme Kurulu, çalışmaUtn sonucunda yıllık denetim raporu, ivedi durum raporu, genel rapor ve özel inceleme raporu olmak üzere üç tip rapor hazsrhyor. Yıllık denetim raporlarının en geç ertesi yüın ekim ayı sonuna kadar Başbakanlığa sunulması gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle