17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURtYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Anlaşıldığı kadanyla gerçekleri daha açık olarak gören bazı işadamlarımız AET'ye girişten endişeduymaktadırlar. Nitekim eski Sanayi Bakanı sayın Kocatopçu "Türkiye'nin AET'ye girişini biz sanayiciler engelledik" demişti, geçen Ağustos'ta. Liberal ekonomi yanlılarından eski Maliye Bakanı sayın Arıkan da geçenlerde "Türkiye'mizde Hacı Bekir ve Hacı Şakir gibi köklü müesseselere ihtiyaç vardır. Bunların mazileri (geçmişleri) Osmanlılara kadar dayanır" demiş. Oysa bunlar, isterse Selçuklu'ya dayansınlar, bir Unilever, bir Nestle'nin yaptığı gibi dünya lavabolarına sabun, sofralarına lokum oturtamadıkları sürece dünya ekonomisiyle entegrasyon açısından hiçbir değer taşımazlar. Duygusal müzecilik ve "mazicilik'Me ekonomik değer yaratılmaz. DPT Yabancı Sermaye Dairesi Başkanı sayın Namık Kemal Kılıç'ın deyimiyle " p l a n l a r ı n ı kâğıda dökemeyen" özel sektörümüzün dünya piyasalarında kolayca at oynatamayacağını tahmin etmek için falcı olmaya gerek yok. yeri ne olur, işbölümünde payına ne düşer? Bunu Mehmet Altan "Siyaset 84" (10.9.84)teçok güzel özetlemiş: "Dünya işbölümü, artık kendisine tam anlamıyla uyum gösterecek ve tarım girdilerine dayalı dışa dönük sanayileşmeyi kabul eden bir Türkiye istemekte..., işbölümünün bize yüklemek istediği görevleri Tiirkiye açısından gerçek optimalan elde ettikten sonra çaresiz kabul etmeyi önermektir". Sayın Halefoğlu bu konuda gerçekçi görünüyor: "Amacımız girmek ama... henüz hazır değiliz". Nasın olmasın ki, bunca bel bağlanan İslam Konferansı'nda lran Ticaret Bakanı Caferi, "kalitesiz malınıza tahammUlUmüz kalmadı" derken Birleşik Arap Fmirlikleri Heyet Başkanı ElOtaiba, daha nazik bir ifadeyle "kalitenizi yükseltin" dedi. Neler geri dönmedi, bu "ihraç patlaması" sırasında, asgari standardı tutturamamış mallar arasından!... Bütün bunlara karşın, bu hükümetin destekçisi özel sektörümüz bir AET uzun havası tutturdu, son günlerde, "...et, süttoHer düzende olduğu gibi AET zu, peynir ithal ediliyor ve bunun karşısında benim çiftçim sıiçinde de, ölçüler saklı kalmak kaydıyla, sömüren ve sömürü fır noktasına geliyor" diye ferlenler olacaktır. Ortaokul kitap yat ededursun, Ziraat Odaları Birliği Başkanı sayın Osman larında sömürge "hammadde verip karşılıgında mamul mal özbek. Türkiye'nin Avrupa Toplulualan ülke" olarak tanımlanır. Sayın Sabancf nın ekranda "ta ğu ile bütünleşmesinin, kendi gerıma dayalı sanayi" dediği olsa leceği açısından zorunlu olduğu olsa bulgurla pekmez olup, bun açıktır. Ancak bu butunlcşmenin de, ic bunyede bazı koşullan yeları hiç bir iktisat kitabı mamul rine getirilmeli; sağlam ve çağdaş mal sınıfına sokmaz... Peki, Türkiye'nin AET içinde bir teknolojiye dayalı sanayileşme, gerçekçi maliyet v.b. gibi. Bu koşullar zorunludur. Tersi durumda meydana gelebilecek olumsuz sonuçlar ülkemizi geri dönüşsüz olarak topluluktan kopmaya göttlrebilir. SONUÇ Iktisadi Kalkınma Vakfı Baskanı sayın Kocabıyık 1990'larda rahathkla AET'ye tam üye olabileceğimizi söylüyor. Vakıf, raporunda, "tam Uyeliğin gerçekİeşmesi halinde otomotiv, nükleer, elektrik, uçak, kimya, biyokimya ve kompütUr dallarında (geriye ne kaldı ki?) Türkiye'nin şansı hiç denecek kadar az. Topluluğa uyum açısından en şanslı sektörler ise tekstil, besin maddeleri, cam (topluluğun artık Uretmeyi reddettiği) çimento ve müteahhitlik hizmetleri" olduğunu belirliyor. Bunun, halk ağzıyla "topal eşekle kervana kanşmak" demek olduğunu bilmeyecek kimse yoktur ülkemizde. Ama buna karşın, bu uzun hava, Arap ve lranlıya bile malını beğendiremeyen psödoburjuvazimiz tarafından hangi bilinç, ya da bilinçaltı güdüyle tutturuluyor? Sakın bu, gerçekte resmi rakamların birkaç katına ulaşmış bulunan ve her geçen gün artan işsizlik, gelir dağılımında bUyüyen adaletsizlik, topraksızlık... gibi somnlann yaratması olası sosyal patlamalara karşı, bir " B a t ı " paratonerinin altına sığınma kaygısı olmasın?" der, atılımlarını ve yatırımlarını gerçekçi görüşler içinde yapmalarını dileriz. Bu, hem kendileri, hem ülkemiz için gerekli. 4 ŞUBAT 1985 Sanayicilerhniz ve AET Türkiye'nin, Avrupa topluluğu ile bütünleşmesinin, kendi geleceği açısından zorunlu olduğu açıktır. Ancak bu bütünleşmenin de iç bünyede bazı koşullan var: Sağlam bir sanayileşme, çağdaş teknoloji ve gerçekçi bir maliyet v.b. gibi. CUMHURtYET'ten OKURLARA... OKAY GÖISENSİN BURHAN OĞUZ Yük. Mühendis "Türkiye gibi 21. yüzydda niifusu 100 milyona yaklaşacak, Jeopolltik konumu nedeniyle ekonomlk yönden giiçlü ve siyasi etkinligi yttksek ulması gereken bir ülkcnin, yatınm mallan sektöriinii mutlaka geliştirmesi gerektigi gerçeginin ortaya çıktığı göriilecektir. Tiirkiye bunu yapmadıgı (akdirde, dış ticaret hadlerindeki kötüleşme sonucunda, artan yatırım mallan ilhalatı ile önemli reel gelir kayıplanna uğrayacaktır... Gelişmiş ülkelerde makine üretiminin imalal sekloriı içindeki payı %3040 arasındadır. Aynı ülkelerin kdtma deger payı ise, %40'ların iistüne çıkmaktadır..." Bu sözler, T. Sınai Kalkınma Bankası'nın geçen yılın başlarında hazırladığı çok değerli "Yatırım Mallan Araştırması" kitabından aynen aktanlmıştır. Bu araştırmaya göre bizim çok özendiğimiz Japonya, özellikle 1960'tan sonra yatırım mallan sektörUnü ciddi şekilde teşvik edip onu yıkıcı dış rekabetten titizlikle korumuştur. Gelişmiş öbür Ulkeler de dış ticaret bilançolannı ancak bu sektör sayesinde aktifte tutabilmektedirler. 1984 kasımının sonunda Polonya ile "uzun vadeli ticaret" görüşmelerine katılan Dış Ticaret Derneği Genel Sekreteri sayın Tuna Uçansu, "Polonya... tüketim mallan alacak parası olmayan bir ülke. Size makine satalını, bize dayanıklı tüketim mallan, gıda ve tekstil ürünleri satın diyorlar. Hangi ülkeye gidersek gidelim, hepsi bize makine satmak istiyor" diye yakınıyor ve Çikita muzu, Rokfor peyniri alamayacak kadar yoksul, makine üreticisi Polonya'ya adeta acıyor. Bu yandan ise 1985 ithal rejiminde liberasyon listesinin genıy letildiğini ve yatınm mallarının dışalımına ağırlık verildiğini öğreniyoruz. Gerçek bağımsızlığa giden tek yol, ciddi sanayileşmeden gecer. Ülkenin savunma gücü de bu sanayiye dayanır. Yoksa taşıma suyla değirmen dönmez. Oysa "yapısal değişme ve sanayileşme, (son Beş Yıllık) Plan'ın amaçları dizisi içinde dışa açılma ve enflasyonun dizginlenmesinden çok sonra geliyor" (Dr. Oktar Türel Milliyet); "lstikrar, büytlmeden vazgecmenin bedeli değildir..." derken Prof. Erdoğan Alkin (Milliyet), büyümeden vazgeçildiğini de vurgulamış oluyor. Bunun yanı sıra demirçelik ihracatçısı ülkelerde devlet büyük sübvansiyonlar uygularken, bizde demir ithal fonu indirilip, yerli sanayi tehlikeye atılıyor! Artık demiryollanmızın raylarını Afrika çeliği ile değiştirip, binalarımızı Yunan demiriyle inşa edeceğiz! CtDDt BİR SANAYt YATIRIMI GEREK Gerçekten bugüne dek hükümetten hiçbir ciddi sanayi atılımı hakkında söz işitilmedi. Sadece özel sektörden birkaç boğuk, adeta çekingen ses çıktı: "Üretim artışı olmadan enflasyon önlenenıez!" diye(Sayın Ibrahim Bodur, Üzeyir Garih ve Mehmet Yazar). Anadolu Bankası Gn. Md. Yardımcısı sayın Mehmet Topçu da "kalkınma aşaması tamamlanmadan Türkiye'nin parasını konvertibl yapması için dünya piyasalarında çok aranan bir stratejik malı üretmesi gerekmektedir" diye yazıyor "Ekonomıde Diyalog"ta. TRT Olayı... LT uruluşundan bugüne TRT, yapısı gereği her zaman f\ çok yönlü eleştirilerin hedefi oldu. Bir açıdan doğal olan bu tepkiler son yönetim döneminde, bu yönetimi atayan hükümet katına kadar yayılmış durumdadır. TRTnin habercilik anlayışı daha doğrusu anlayışsızlığı bugün gazetelerin en önemli avantajlanndan biridir. Batı dünyasında gazetelerin en önemli sorunu habercilikte TVİIe yarışmak olurken, ülkemizin en olanaklı kitle iletişim aracı bugün en geride kalanıdır. Kimilerine göre genel olarak yazılı gazeteciliğin ilerleyememesi bir bakıma böyle güçlü bir rakipten yoksun olmasından kaynaklanıyor. TRT'nin haberciliği, giden yıllar içinde hiç ilerlememiş, sürekli gerilemiştir. TRT son dönemde videoyla rekabet çabasındadır; bunun için de çok ve yeni film yayınlamaya başlamış yabancı dizilerin sayısını birkaç kat artırmıştır. Yaygınlaşan video olayıyla birlikte yurttaş çoğunluğu için bu film ve dizi fazlalığı kuşkusuz sadece memnun edicidir. Kim TV'den haber, yorum, röportaj bekliyor ki? Ancak TRT'nin bu filmcidizici atılımı bile TV Daire Başkanı'nın önceki gece söylediği şu sözlerle yeterince gölgelenmektedir: "Filmlerde iki norm vardır. Birincisi bizim yayın ilkelerimize uyması, ikincisi de bunların en iyi olması. Zaten hiçbir film bu normlara tamı tamına uymaz. Biz uydururuz. Ancak 40 filmden biri belki hiç kesilmeden yayınlanabilir." Bu yasakçı mantık 40 filmden 39'unu sansürlediğlnl böyle açık seçlk ve güvenle itiraf ediyorsa TRT'mize her bakımdan yazık olmuş demektir. Nereden çıktığı belirsiz genelgelerle Türkçe yasakları koyan, 40 filmden 39'unu makaslayan, haber vermemek için her şeyi yapan TRT yönetimi tüm toplumumuza zarar vermektedir, hatta bugün bundan yarar sağladığını sananlara bile. Parlamento Muhabirlerl Derneği'nin dün yapılan genel kurulunda, Devlet Bakanı Mesut Yılmaz demokrasinin kesintiye uğradığı dönemlerde en büyük sıkıntıyı basının çektiğini söylüyordu; herhalde en büyük keyfi de bu "TRT'ciler" çıkarıyor olsa gerek... eçen hafta gazetemizde yayınlanan felçli küçük Adnan 'ın öyküsü çok geniş ilgi uyandırdı. Gazetemizi arayan çok sayıda yurttaş ve kuruluş Adnan 'ın yeniden yürümesi için gerekli katkıyı sağlamaya hazır olduklarını bildirdiler, biz de bu yoksul aileyle ilişki kurmalarını sağladık. Tümüne küçük Adnan adına teşekkür ederiz. EVET/HAYIR OKTAY AKBAL İltiisim ) avıııldi^âjk'lisinı Yavınlun İlctişim VİDEO I Nur SÜRER bir TV dizisi için haftalarca göbek dansı dersi aldı# Rauf DENKTAŞ'ın Video Gazete'ye özel demeci## San Fransisko'da yaşam###"Batı Yakası Hikayesi"ndengörüntüler##Ekranda Ekonomi # Spor, Magazin ve diğer yerliyabancı ilginç haberler... Video Gazete aylık kasetlerini Video Kulübü'nüzdenve Gazete Bayinizden bir oy sureyle bulabilirsiniz Bir Şirket Kurma ÖyküsüL "...gazete, dergi, kitap okunabilen geleneksel kıraathaneden ücret ödenerek dinlenebilen konferanslara; piyasa için kamuoyu araştırması da dahil her türlü proje yapmaktan, çeşitli sanat ürünlerini değerlendirmeye kadar uzanan bir kapsamda, bilim, ekin, sanat sektörlerinde üretim yapmayı ve pazarlamayı planlıyoruz. Ekonomik ve ticari açıdan yaşayabilir olmayı ve finansman bakımından, gerçekçi bir hızla, güçlenmeyi temel amaç ediniyoruz. Etkinliklerimizi Ankara'da başlatıp, bundan sonra hemen ve sırayla tüm üniversite kentlerine yerleştirmeyi düşünüyoruz." Her şey 11 Temmuz 1984 günlü bu açıklamayla başladı. Üç imza vardı konuyla yakından ilgili olanlara gönderilen bu yazının altında: Eski Karadeniz Teknik Üniversitesı Rektörü Prof. Dr. Erdem Aksov. eski Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevat Geray ve eski Gazi Üniversitesi Doçenti Dr. Yalçın Küçük... YÖK kurbanı üç aydın, yurda, ulusa yararlı bir girişimi başlatmak istiyorlardı. Onları Esin Afşar, Haluk Gerger, Alpaslan Işıklı, Uğur Mumcu, Aziz Nesin, M.Tali öngören, Cahit Talas, Cahit Tanyol, Fehmi Yavuz, Işık Yenersu vb. yazar, sanatçı ve bilim adamları destekliyordu. Yaygın bir ortak topluluğu ile , Itiçaret yaşamına atılmak, kültür, sanat, bilim alanlarında çaba göstermek, hem ülkeye yararlı olmak, hem de işsiz' kalmalarına son vermekti amaç... Kısa sürede 'Ekin T.A.Ş.' adını benimseyen bu ortaklığa birçok kişi katıldı. Sayısı ikiyüze varan bir topluluk oluştu... Aydın çevrelerin tanıdığı adlar çoğunluktaydı, YÖK kurbanı bilim ve ekin adamları, yazarlar, sanatçılar, gazeteciler, yayıncılar, eski politikacılar, ama hepsi saygınlık kazanmış kışiler... 29 Eylül 1984 günü Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na bir dilekçe verildi. 9 Ekim 1984'te Bakanlık İçticaret Genel Müdür Yardımcısı'nın imzasıyla "esas mukaveledeki bırtakım maddelerin düzeltilmesini" belirten bir yazı alındı. Bakanlık, Ekin T.A.Ş. esas mukavelesindeki bazı maddelerde şu biçimde değişiklik yapılmasını istiyordu: Önce 'ekin' sözcüğü kaldırılmalıvdı. ne demekti 'ekin günleri?' 'Sanat, bilim alanlarında her türlü yarışma duzenleyebilir, ödüller dağıtabilir' sözlerine 'yetkili mercilerden izin alınmak kaydıyla' cümlesi eklenmeliydi. Şirket, 'üretim, gösteri vb. işler için araç gereç alabilir' maddesinin başına da Bakanlık yetkilileri şu sözcükleri eklemişlerdi: "Ekonomik ve ticari kâra yönelik'... Ticaret Bakanlığına göre her işte 'kâr' etmek temel kuraldı. Bunu özellikle belırtmek baş koşuldu! 'Her türlü eğitim çalışmaları yapar'dı şirket, ama 'ilgili mercilerden gerekli müsaadeyi almak' zorundaydı... Esas mukaveleye Bakanlık yetkililerinin ekledikleri öteki sözler şunlardı: 'Ekonomik olan', 'yasal olmak ve prosedüre uymak', 'yasal çerçevede', 'konusu ile ilgili olmak şartıyla' vb... En ilginç yanı da 'ekin' sözcüğünün üstüne yazılan 'çıksın' uyarısıydı... Ticaret ve Sanayi Bakanlığı bir anonim şirketin adına bile karışıyordu! 'Kültür' derlerse sorun yok,' hars' derlerse o da olurl Ama 'ekin' gibi güzel bir Türkçe sözcüR, Ticaret Bakanlığının yetkililerince yasaktı!... Şirket kurucuları Bakanlığın bu uyarısına uzunca bir yanıt gönderdiler, 2. Maddedeki ekin sözcüğünü çıkartacaklarını, uyarılara göre bazı düzeltmeler yapacaklarını bildirdiler, şunları da eklediler: "Bu isteklerden öyle anlaşılmaktadır ki, şirketlerin yasalara uygun olmaksızın da kurulup çalışabilecekleri ya da gerek(Arkası 8. Sayfada) G Yücebaş'ın ESERI: SEYREDIN ülkesinde İNGtLÎZCE London, Cambridge, Bournemouth, Brighton, Torquay ALMANCA Kaytt v* bılgı ıçın Turkıy* Genel Temtılcm TEŞEKKUR Hastalığımın her safhasında yakın ilgisini eksik etmeyen değerli meslektaşım, Maliye Baş Hesap Uzmanı . FRANSIZCA İTALYANCA İSPANYOLCA Koln .Pıris, Lıuunne, Neuchilel LLC Turitm Pazariama ve Uaıııjnıanlık l.td Şti Ruyukdtn Cad 3 Hurrlytt ftuaji 26 I Camı yanı) Şiıli • htonbut Tel 141 71 00 141 70 73 Floransj Ttltx 31099 LLC ÜCRETSİZ BROŞÜR İSTEYİNİZ ŞAİR EŞREF BÜTÜN SİİRLERİ VE 80 YILLIK HATIRALARI HAYATI, SANATI, FIKRALARI VE NÜKTELERİ. ŞAİRİN 12 ESERI. BİLİNEN. BİLİNMEYEN BÜTÜN ŞİİRLERİ, HICİVLERI VE KIT'ALARI, MERSİYELER. MÜŞÂARELER. TAHMİSLER, NAZİRELER, 80 YILDAN BERİ ŞÂİR HAKKINDA YAZILAN BERGÜZAR HÂTIRALAR VE MENKIBELERŞAİR EŞREF'i seven ler İçin, bundan daha guzel bir eser hazırlanamaz ERKAN ALTACA'ya ve ziyaretime gelerek, çiçek göndererek, telefonla arayarak, bizi yalnız bırakmayan tüm arkadaş, meslektaş, hemşehri ve akrabalanmıza gönülden teşekkürlerimizi, saygılarımızı sunuyoruz. YAVUZ TURAN EYUBOĞLU Madrıd, Baneluna TEŞEKKUR Geçirdiğim ani felci kısa sürede tedavi ederek beni yuvama ve sevdiklerime yeniden kavuşturan eşsiz doktor, örnek insan, Sinir ve Ruh Hastalıkları Mütehassısı ANKARA BUYUK ŞEHİR BELEDİYESİ ELEKTRİK HAVAGAZI VE OTOBÜS İŞLETME MÜESSESESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (EGO) 1. Kuruluşumuzca, 196869 model 14 RU lOtipi Bussing olobusleri için 41 adcl enjektör kütüğu malzemesi firma nam ve hesabına 14.2.1985 günu saat lO.OO'da bGO Genel Müdürlüğü'nde pa/arlıkla ialm alınacaktır. 2. Kuruluşumuz islerse kısmi sipariş yapılabilir. 3. Kuruluşumuz 2886 sayılı yasaya baglı degildir. 4. Her ttırlü yazışmalarda 1J283/AÇ rcferansı ile Iknıal In^aat ve Tesis Dairesi Başkanlığı Ticaret MüdUrlUğü'ne başvıırulacaktır. 5. Firma sahiplerinin söz konusu ihaleye iştirak cdcbilmesi için; a) Hüviyet, b) Vekil olanlar (HUviyet ve vekâletname), c) 51.506 TL. lutarında geçici guvcnce (Guvence alındısı veya banka teıninat mektubu), d) Sanayici ise Sanayi Odası'na kayıtlı olma belgesi, e) Ticarel O d a s ı ' n a kayıtlı o l m a belgesi (1984 yılına ait.) B: 70994 3. BASKI BÜTÜN KITAPÇILARDA D İ L E K YAYINEVİCaâaıoğluıİSTANBUL Dr. JOSEF V. BENBANASTE HULYA ve ORHAN ARDA oğullan size ailece gönülden şükran ve saygılar sunarız. YAVUZ TURAN EYUBOĞLU YAĞMUR'un doğumunu akraba ve dosilaıına duyururlar. 24.1.1985 Menkul değer İktisattu parad İ İKTİSAT! BAINKASI BANKACILIK YENİLENDİ Nomfnıl fefmayt* 4SG000000CML ö i i m ı H ••nrnylll 72&000O000TL BuıianSPK nunTfl't 19» tırıh vt 2'l B/3/19 My>h ıını ıl« y«y,nl««ımjht«dıı Iktlaat Bankası NUnktıl O^*rl»r M«rk«zl BuyuköPtp (,ad 165 Kal b ZtrtCırlıkuYu Te»lon I7?9SOO leKks 2W2\ ıkbo ır Ikltul Bankaıı M*rk*ı 9ub« Tnl 17^ 99 00 ıfi? 11 1 6 Ti'lck5 26021 ıkbıı 1t ^6^97 ıkb tr Ikllul Bank«ı M*oldly«k«y | u b « l lel Ib/ U9 M 167 M 36 lr[ı + s M lt'14 ın 1 ı ı tr Iklltal BankMi Bahç*kap4 Şub*M Tul 522 48 09 522 18 88 528 ^3 28 Tttluks 23604 ıktf l[ Ikllul Btnkau Bakıtköy ŞubmJ TBI 5/? 61) J2 .70 16 Htl Ikllul Banknı Kadıkfty Şub«ıl Tel 3J8 96 38 İ38 il B4 3a7 44 54 ikltal Bankatı lımlı « u b n i lcl ?5 B6 65 25 25 91 14 4101 I eloks b2653 ıkha ır Ikllul Bankaa Ankata ŞuMal T»l 33 30 71 33 30 12 Mi'ks 4(, 11» ıklk lı Ikllul Bankaaı Buna $ub«*l Tel 28 301 1?U83 Toluk^ 32145 ıkn hıı Ikttoal Bankatı Adana Şubuı Tol 13 763 22 «83 Telokü 62139 yuı h Ikllul BankMi Oaılanl^ı Şub*al I f l 34 718 .14 719 Teiolo 69 118 nabu ır Iktlut Banka» M.rtln ŞuMH Tel 17 914 18 912 Teloks 67258 buıu Ir Ikllul Bankaa D«illll ŞubMİ Tel 13 010 11 356 16 559 IkllMt Banlunı Tavaa Şub««l Tol 177 İ ktisat Bankası Menkul Değerler Merkezi, ihracatçılarımızın ve müteahhitlerimizin hazine bonolarını değerlendirerek likidite sorunlarını çözmek, tahvil ve hisse senedi ihracıyla seçkin firmalarımızın finansman ihtiyaçlarını karşılamak üzere hizmete girdi. ktisat Bankası Menkul Değerler Merkezi ve * 14 M 49 tüm İktisat Bankası şubeleri, "Nakit Yönetimi Uygulama Paketi" ile nakdinizi günü gününe İKTİSAT BARKASI değerlendirir, nakit ihtiyaçlarınızı MENKUL anında çözer. Menkul değerlerinize DEĞERLER zamanında, en yüksek verimi sağlar. IJankacılık "değeri" değerli olduğu MERKEZİ yere ulaştırmaktır. Ikllul »anka* Çlvril Şubul l»l 238 Ikllul Bankatı Sarayköy ŞubMl Tel 240 t'41 Ikltoai Bankaaı Honaz «ub*al Tul 74 Ikllul Bankau NaıllU ŞubMl Tfil 1515 4128
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle