Katalog

18 ŞUBA T 1985 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 ISATYP çerrelerinin BhopaVde her dört bebekten biri ölüyor Hindistan'ın Bhopal kentinde, zehirli gaz felaketinin yaşandığı aralık ayından bu yana yettt doğan her 4 çocuktan birinin kısa süre içinde öldüğü belirlendi. "Hindustan Times" Gaıetesi, BhopaVde çocuk b'lüm oranının ülke genelindeki oranın iki katına çıktığını belirtti. göriişü Papandreu Moskova'da Türkiye'ye karşı destek bulamadı HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Brükserdeki diplomatik gözlemcilere göre, Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, Moskova gezisi sırasında Türkiye'ye karşı istediği desteği Sovyetler'den elde etmeyi başaramadı. Bir Batılı diplomata göre, Sovyetler Birliği bu konuda "terazinin iki kefesini dengeli" tutmaya kararlı olup, Ankara'yı gücendirmek istemiyor. Bu arada Andreas Papandreu'nun Moskova'ya yaptığı gezi ve orada "Sovyetler Birliği ile aynı göriişleri paylaştıgını" belirtmesine NATO'dan şimdilik resmi bir tepki gelmedi. Sözcüler, "İttifak bünyesindeki ülkeler ikili ilişkilerini istedikleri yönde saptamakta serbesttirler" derken, gözlemcilerin genel kanısı, ittifakın Atina'daki gelişmeleri "kaygıyla" izlediği, ancak "yaramaz çocuğu" daha da hırçınlaştırmamak için "kaprislerine göz yumduğu" şeklinde. NATO kaynaklarının üzerinde durduğu esas konulardan biri de, Papandreu'nun Moskova temasları sırasında, "sanki tarafsız bir ülkeymiş gibi" davranması. Balkanların nükleer silahlardan anndırılması, Polonya ve "Atina Silahsızlanma Konferansı" gibi konularda Yunanistan'ın tamamen "Sovyetler'in diimen suyunda" bir tutum takındığını belirten gözlemciler, ABD Savunma Bakanı Caspar Weinberger ile Atina arasındaki polemiğe de dikkati çekerek, Papandreu hükümetinin NATO'da "çıban başı" olmaya devam ettiğini vurguluyorlar. Ancak yine bu gözlemcilere göre, ittifak bünyesindeki genel eğilim, Atina'ya karşı "kırgın" bir tutum takınılması, fakat "sabırlı" olunması. Hiisnü Mübarek IsraiFe çağrıda bıüundu: HüseyinArafat işbirliğini destekleyin KAHİRE (a.a.) Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, tsrail'e "ÜrdünFKÖ işbirliğini destekleme" çağrısı yaptı. Mübarek "Eger tsreil bu adıma karşılık vermeyip eski slogaolan tekrarlamayı surdürürse, gelecek kuşakların sonuçlanna katlanacağı tarihi bir hata yapmış olur" dedi. Resmi bir ziyaret amacıyla Kahire'de bulunan ltalya Devlet Başkanı Sandro Pertini onuruna verilen yemekte konuşan Mübarek, ÜrdünFKÖ işbirliğini "devbir adım" olarak niteleyerek, "ikinci derecedeki sonınlann göriişme masasında ele alınnıasını" istedi. Mısır Devlet Başkanı, ÜrdünFKÖ anlaşmasının Arapların barışa ilişkin kararhhğını yansıttığını ve sorunun çözümü için çok önenıli bir fırsat olduğunu vurguladı. Urdün Kralı Hüseyin'le Filistin Kurtuluş Örgütü önderi Yasef Arafat, BM ve Arap Doruk Toplantısı kararlarını temel alan bir barış planı konusunda geçen salı günü anlaşmışlar ve ortak hareket edeceklerini açıklamışlardı. Konuk Başkan Sandro Pertini de konuşmasında, ÜrdünFKÖ anlaşmasının, Arap dünyasında çekişmeye değil birliğe yol açmasını diledi. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, Kahire'de gazetecilerin sorularını cevaplandınrken barış görüşmelerinin başlaması için "çok sayıda başka adımın da atılmasına" gerek olduğunu söyledi. Mübarek, AET'nin Venedik POUDKADA SORUNLAR ERGUN BALO Kampuçya ve Afganistan Görunüşte Kampuçya ile Afganistan'da sürüp giden savaşlar arasında büyük benzerlik var. İki ülke de yabancı orduların işgali altında. İkisinde de ışgal ordularına karşı gerilla savaşı şeklinde direnme var Batılılar ıse iki ülkede de direniş güçlerine yardım ediyorlar. Ancak bu ortak noktalara rağmen, iki bunalım arasında önemlı farklar da bulunmaktadır. Önce Afganistan'daki savaş ülkenin her yanına yayılmıştır. Başkent Kabil'de bombalar patlamakta, Sovyet ve hükümet yetkililerıne suıkastler düzenlenmekte, elektrikler kesilmekte, gerek Sovyet, gerekse hükümet yetkilileri geceleri sokağa çıkamamakta, kalabahk yerlere gitmekten kaçınmaktadırlar. Bu olgu, Müslüman gerillaların başkente kadar sızmalarına olanak verecek bir halk desteğine sahip olduklarını gösteriyor. Kampuçya'daki savaşta ise, şimdiye dek başkent Pnom Penh ya da diğer kentlerde gerilla faalıyetlerıne ilişkin herhangi bir haber gelmemiştir. Hang Semrın hükümeti yetkililerinin, Afganistan'da olduğu gibi kaçırılmaları, ya da öldürülmeleri, başkentin elektriklerinin kesilmesi gibi olaylar meydana gelmiş olsaydı bunlar herhalde dünya basımna yansırdı. Afganistan'daki savaşın ülkenin her yanına yayılmış olmasına karşıhk, Kampuçya'daki direnme sadece Tayland sınırına yakın bölgelerle sınırlı kalmıştır. Kampuçya'da Vietnam'a karşı üç gerilla grubu mücadele etmektedir: 67 bin dolayında savaşçısı olan antıkomünıst "Kmer Ulusal Halk Kurtuluş Cephesi", eski Devlet Başkanı Prens Norodom Sihanuk'a bağlı olan ufak bir gerilla grubu ve 4050 bin gerilladan oluşan Kızıl Kmerler. Sihanuk'a bağlı sembolik güçlerle, derme çatma birliklerden oluşan antikomünist Kmer gerillalarını bir yana bıraksak, Vietnam'a karşı mücadelede asıl ağırlık KızılKmerlerdedir.Savaşı yürüten ve yöneten onlardır. Peki bu Kızıl Kmerler 5 yılı aşkın süredir, neden Tayland sınırında sıkıştıkları bölgenin dışına taşamamış ve eylemlerini Afgan gerillaları gibi, başkent Pnom Penh ya da diğer kentlere yayamamışlardır? Bu sorunun yanıtı, Afganistan ve Kampuçya bunalımları arasındaki diğer f&rkta yatıyor. Afganistan'daki Sovyet müdahalesi, acımasız ve kitlelere yabancılaşmış bir rejime ayaklanan halka karşı yapılmıştır. Sovyetler 1979'da Afganistan'a müdahale ettiklerinde, Müslüman gerillalar Kabil'i alıp Hafızullah Amın rejimini devirmek üzere idiler. Vietnam orduları ıse Kampuçya'da kendi halkına karşı en büyük ihanetı gerçekleştiren, en az bir milyon insanı öldüren, (bazı iddialara göre 2 milyon), tarihin en kanlı diktatörlüklerinden biri olan Kızıl Kmer ıktıdarını devırmıştır. İşte Kızıl Kmerler bu yüzden beş yıldır tabanlarını bir türlü genişletememiş ve Tayland sınırında sıkıştıkları bölgenin dışına taşamamıştır. Özgürlük âşığı (!) Batı dünyası gerçi Kızıl Kmer vahşetini çabuk unutmuştur ama, Kampuçya halkı onları unutmamıştır. Bu nedenle ülkede yabancı bir işgal ordusu bulunduğu halde, Kızıl Kmerler'ı desteklemekten kaçınmaktadır. İki yıl kadar önce International Herald Tribune"da gazetenin muhabirinin Pnom Penh'ten gönderdiğı yazılar çıkmıştı. Muhabır, bir dizi Kampuçyalı ile konuşmuştu. Şöyle diyorlardı: "Viatnamlıları sevmiyoruz. Onlar yabancı işgal ordusu. Ama hiç olmazsa, artık sabahlan kalktığımızda, bugün hangilerimiz öldürülecek? dlye bir korkumuz yok. Kızıl Kmer'ler döneminde hargün öldurulme sıramız ne zaman gelecek diye beklerdik." Batı basınında bir zamanlar Kızıl Kmerlerın işledikleri iğrenç cinayetlere ilişkin boy boy fotoğraflar yer alındı. Kurşundan tasarruf etmek ıçın sopa ile dövülerek öldürülen ınsanlar.. Kesilmiş başlar. Kızıl Kmer gerillalarının gözetiminde dayakla ölesiye çalıştırılan halk... Şimdı bunların hepsı unutuldu. Utanmasalar, neredeyse "Canım Kızıl Kmerler belki biraz aşınlık yaptılar ama içlerinde bir kötülük yoktu" dıyecekler. Bir zamanlar Kzıl Kmer vahşetı karşısında dehşete düşen ABD yönetimi ise şimdi Tayland aracılığı ile Kızıl Kmerlere yardım göndermektedır. Kamplardakı göçmenler için gönderilen yiyecek yardımının çoğu Kızıl Kmergerillalarınaaktarılmaktadır. Çünkü Asya'nın doğusunda denge oyunu ve siyasal çıkarlar açısından önemlı olan, Vietnam'ın bölgede etkinliğinin sınırlanmasıdır. Kampuçya.halkının trajedisıni düşünen yoktur. Vietnam çekildiğinde, Kızıl Kmerlerın, diğer derme çatma direniş güçlerını iki günde tasfiye edıp, iktidarı tekrar ele geçirecekleri açıktır. Vietnam işgalinin, haklı olduğunu ve devam etmesi gerektiğini mi soylemek ıstıyoruz? Kesinlıkle hayır Vietnam, Kampuçya halkını Kızıl Kmerler: den kurtarmak için bu ulkeyi ışgal etmemiştır. Kendi çıkarları ve yayılma emelleri doğrultusunda saldırmıştır Kampuçya'ya. Kızıl Kmerlerin vahşetı ise, Vietnam'a saldırı emellerini gerçekleştirmek için iyı bir bahane oluşturmuştur. Ama, Batı dünyası Vietnam işgalini sona erdirme çarelerini araştırırken, her Allahın günü Vietnam'ı kınarken Kızıl Kmerleri de neden gündeme getirmiyor? Bu katiller çetesinin nasıl nötralize edileceğı niçin tartışılmıyor? Şu çelişkiye bakın ki, komünist Kızıl Kmerler, çürümüş kapitalizmin temsilcısı olan Tayland tarafından desteklenmekte, bir kaç yıl öncesine kadar Kızıl Kmer vahşeti karşısında basını ile diğer yayın araçlan ile dünyayı ayaklandıran ABD, günümüzde el altından Kızıl Kmerlere yardım etmektedir. Politika, sen nelere kadirsin? Pakistaıfda muhalefet, seçimleri boykot çağrısı yaptı Pakistan 'da muhalefet, halkı 25 şubatta yapılmast planlanan genel seçimleri boykot etmeye çağırıyor. Faaliyeti yasaklanan partilerin en büyüğü olan Pakistan Halkımn Partisi (PPP), idam edilen eski Basbakan Ziilfikur Ali Butto 'nun kızı Benazir Butto ve parti liderlerinden Ghulam Mustafa Jatoi'nin doldurdukları video ve ses bantlannı dağıtıyor. (a.a.) Çavuşesku, Karaman lis Hn yatını istiyor A tina 'da yayımlanan "Acropolis" Gazetesi, Romanya Devlet Haşkom Mkoiai Çavuşesku 'nun, bir zamanlar Yunanlı armatör Aristoteles Onasis 'e ait olan ve halen Yunanistan Devlet Başkam Konstantin Karamanlis'in resmiyatı olarak kullanılan "Argo" yatını satın almayı istediğini yazdı. Yunan Donanma Komutam Nikos Pappas'ı haberine kaynak olarak gösteren gazete, Çavuşesku 'nun 1982 yılında Karamanlis ile birlikte yat ile Ege 'de bir geziye çıktığını ve bu gezide Rumen liderinin yatın luksünden ve ihtişamından gözünün kamaştığını belirtti. (a. a.) Atina'da 3 kaçak Türk oto çalarken yakalandı ATİNA, (Cumhurlyet) Yunan polisi, 3 Türk siyasi kaçağını, çaldıkları otoya diğer bir otodan benzin çekerken yakaladı. Atina'nın Areos Meydam'nda çaldıkları Ponny marka otomobile diğer bir otodan benzin çeken Türk siyasi kaçakları Halil Tanrıkulu, Ahmel Turan Topdemir ve Eyüp Kamalı, olay yerinden geçmekte olan Yunan polisine kimlik yerine tabancalarını çekerek kaçmaya başladı. Kaçaklardan Halil Tanrıkulu yakalandı, diğer ikisi kaçmayı başardı. Ancak Tanrıkulu'nun ifadesi üzerine diğer iki kaçak da bir otelde ele geçirildi. Kaçak Türkt)ört Amerikah ile bir Suudi Araler, "şebeke kurmak, hırsızlık, polise silah çekmek, izinsiz silah amacı ile Lübnan 'm başkenti Beyrut 'a gelen eiki Dünya Boks Şamtaşımak" suçlarından bugün yar piyonu Muhammed Ali, beş kişiyi kaçıran tslami Cihad Örgütü'gıç öm'lne çıkacak. ne, rehinelere merhametli davranmaları için çağrıda hulundu. Pravda, Rpaganh suçladı Sovyet Komünist Partisi'nin yayın organı Pravda, Reagan yönetiminin kamuoyunu, mart ayında yapılacak olan silahsızlanma görüsmelertnln başarısızlıkla sonuçlanması olasılığına karşı hazırlamaya çalıştığını ö'ne sürdü. Merhamet çağrısı HANOt, (AP.a.a.) Vietnam kuvvetleri, Kampuçya'da Tayland sınırı boyunca Kızıl Kmer gerillalarının son dırenme noktalarını temizlcrkcn, Çin'le Vietnam arasındaki gerginliğin de hı/la arttığı bildiriliyor. Vietnam Haber Ajansı, Çin topçu birlıklcrinin 15 ve 16 şubat tarihlerinde Vietnam'ın sınır köylerini top ateşine tuttuğunu ve bombardımanda 14 sivilin olduğunu bildirdi. Vietnam Haber Ajansına gore başkent Hanoi'nın 150 kilometre kuzeyindeki Langston bölgesınde bombardıman sonucunda çok sayıda Vıetnamlı sivil de yaralandı. Çin'le Vietnam arasında geçcn hafta da sınır bölge.sinde şiddetli çatışmalar olmıış ve çatışnıalardan öturu iki ulke de birbirinı suçlamıştı. Vietnam'ın, 1979 yılında işgal ettiği Kampuçya'da, Çin yanlısı Kızıl Kmer rejimini devirerek kendi yörungesinde bir yonetim kurmasından bu yana, Çin ile Vietnam arasındaki ilişkiler ger Çin topçusu Vietnarrfı bombaladı: 14 ölü gin durumda bulunuyor. Son gunlerde Kızıl Kmerlere ait son dircniş noktalarını da ele geçirmesi uzcrine, Vietnam'ın Pekin'le ilişkıleri daha da sertleşti. tki ülkc arasındaki sınırda büyük bir gerginlik hükum sürüyor. bildirisinin de barış sürecine katkısı olabileceğini kaydetti. 1980 yılında Venedik'te yapılan AET doruğundan sonra yayımlanan bildiride, Filistinlilerin kendi geleceklerini belirleme hakkı kabul edilerek FKÖ'nün barış görüşmelerine katılması öngörülüyor. Walesa: Dayunışma karşı saldırıya geçiyor VARŞOVA (AP) Oeçen hafta polis taralmdan sorguya çekilerek uyarılan Lech VValesa, dün Gdansk'ta halka yaptığı konuşmada 28 şubatta genel greve gitme kararıntn değiştirilmeyeceğini söyleyerek, "Bu grev, Dayanışma'nın kararlı karşı saldırısının başlangıcı olacaktır" dedi. Kapatılan Dayanışma Sendikası liderleri ülkede fiyat artışlarını protesto için, 28 şubatta 15 dakikalık genel grev çağrısı yapmışlardı. SAKIP SABANÇI Sakıp Sabancı Yıldız Temel Egitim Okulu Daimi Sergi Salonu'nda ÎstanbulBeşiktaş, Barbaros Hulvan 19 Şubat8 Mart 1985 tarihleri arasında: Herjîün 14.(X)18.0ü arası. Giriş serbesttir. Türkçeİngili/ce Ö/ctlı Bastırılan"Sabancı Resim Kolcksiyonu" Kitabınııı Taıııtılması \çm Dıi/cnlcıiLn Resim Koleksiyonu Sergisi gHjy^y^ YARDIM! AM£RİKANyAROIMI.. International Herald Vnbune'den'ı N ı/ıııı Zıy.ı Gııı m "Taksım Mcyd;)nı 1935" AYRICA: HAFTALIK HABER DERGİSI tükenmeden alın! İSTANBUL SANAYt ODASI'NDAN tMALÂTÇI, tHRACATÇI ÜYELERİNE DUYURU 1. SABANÇI KÜLTÜR ÜLTÜ ye SANAT FAALIYETLERİ MÜLTİVİZYON GÖSTERİSİ Sergi suresince Okulun Konferans Salonu Anfisi'nde(Geçmışımızı tanımak geçmişimızı genç kuşaklara tanıtmak ve geçmışımıze sahıp çıkmak amacıyla, hergun 17 3018 00 arası yapılacaktır) Gerilkdar bizun kardeşimizdir Dış Haberler Servisi Nikaragua'da Sandinist yönetimi devirmeye çalışan Contra'lar (karşıdevrimciler) ABD Başkanına göre "Amerikalıların kardeşleri". ABD Başkanı, "Aııurikan devriminin ben/erini >;crvekk'şlirdiklerini" söyledığı karşıdevrimcileri, "en çok ihtiyaçları olduğu anda geri çeviremeyeceklerini" beliıtıyor. Reagan, Kongre'nin geçen yıl karşıdevrimcilere durdurduğu yardımı yeniden sağlayabılmek amacıyla bir "kampanya" başlattı. Reagan 14 milyon dolarlık "gizli" askeıi yardımı karşıdevrimcilere ulaştırabilmek için. Amerikan halkını duygularına seslenerek harekete geçirmeye ve "yardımı vermeyecegi^" diyen Kongre'ye karşı basıkı uygulamaya çalışıyuı. Honduras'ta üslenen ve ABD Reagan, IMikaragııalı karşıdevrimoilcr için konuştu; 1984 yılı içinde yüksek düzeyde ihracat yapmış olan ve ürettiği mamulü ihraç ettirmiş bulunan, üyemiz firmalar her yıl olduğu gibi bu yıl da ödüllendirileceklerdir. Diğer taraftan, tüm ihracatçı üyelerimizi kapsayan "İHRACATÇ1 REHBERİ" niteliğinde bir kitap basılacaktır. Bu çalışmalara esas olmak üzere üyelerimize 25.1.1985 tarih ve 3480 sayılı yazımız ekinde gönderilen Bilgi Formlarının doldurularak, en geç 22 Şubat 1985 Cuma gtinü mesai saati sonuna kadar Oda'mız İhracat Şubesi'ne elden teslim etmeleri gerektiği hususu önemle duyurulur. Basnı: 1941 2."ATİLLADAN ATATVRK'E 50 TÜRK BÜYÜĞÜ" RÖLYEFLERİ SERGİSİ Sergı suresince Okulun Kütüphane Salonu'nda ızlenebilır (Heykeltraş Osman Macunoğlu tarafından yapılan rolyefler Okulun Sergi Salonu'na maledilmiş olup, devamlı teşhir edilmektedir.) Toplu gezılerde (40150) kışılık gruplar ve okul oğrencılerı ıçın, 143 58 82 nolu telefondan Nılgun Hasefe ile temas saglanarak, ucretsız olarak, her gun 9 0014 00 arası. ozel sergı ve Multıvızyon programları duzenlenebılır. Merkezi Haberalma örgütü CIA tarafından eğitildikleri, desteklendikleri bilinen eski Nikaragua diktatöru Somoza'nın "Ulusal Mulıafızlan"ndan oluşan karşıdevrimcilerin "köylüler, çiftçiler, esnaf ve öğrenciler" olduğunu ilerı süren Reagan, "bu cesur erkekler ve kadınlar yardımlanmızı hakettiler" diyor. Reagan'ın yardım kampanyası konuşmasının bazı bölümleri şöyle: "Bizden asker islemiyurlar ki. Yalnızca leknik, mali yardım ve malzeme Istiyorlar.. En çok Ihtiyaçları olduğu anda bu istekleri geri çevirnıek Amerikanın, ozgürliik savaşlarına yuzlerce yıllık bağlılığını yiğnemektir. Bu gelenegimize aykırıdır. "Ne kadar şanslıyız ki, demokrasiyi sevenler 200 yıl önce bize sırl çevirmediler."