15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ceği kirlilik. Yapılan hesaplar bunu gösteriyor. Gökova'ya santral yapılacak. Benim kesin kanaatim budur. Arkadaşlarla 3aştwafi 1. Sayfada) bir daha gönişeceğim, ama ka•şir. Gelir Vergisinin ücretliler vernaatimin değişeceğini zannetmiisine dönüştüğü Türkiye'de KDV, yoram." daletsizliği koyulaştıran niteliğiyle Davos'a doğru uçarken Özal'e bütçe açığını kapatmak amaın bu açıklaması, santralın Gö\yla "kafa göz yanyor." 1984'te kova'ya yapılması konusunda ıplam 1 trilyon 100 milyara ulaartık hiçbir tereddüte yer bırakm gelir vergisinin 825 milyanmn mayacak biçimde. Bundan soniörtte üçünün) "bordro rası, Gökova'nın başına neler •tahkumlan" adı verilen ücretli geleceği, ancak santralın bitiri!rce ödendiği saptanmıştır. Vergi lip üretime başlamasından sonaçağı ise en aşağı 650 milyar lira ra görülecek. 'uzeyindedir. YUNANİSTAVLA Durum bu kadar çarpıayken İLİŞKİLER ütçe açığını KDV ile kapatmaya Başbakan Öza.l Yunanistan'alışmak Batılı değil, Doğulu olın Türkiye politikası konusunda lak yolundan vazgeçmediğimiz görüşlerini bildirirken de şunlaerçeğini simgelemektedir. rı söyledi: Bir başka ömek: "TürkYunan meselesinin ürGeçenlerde TV'de yapılan basın manması doğru olmaz. Yülar yüı ıplantısında arkadaşımız Yalçın kim atmışsa atmış, onümüze bir ~>oğan, Sayın Özal'a son aylarda yumak atmışlar bir Yunan mest uste yığılan zamları anımsatnıştL Akaryakıttan kömüre, her selesi diye. Yunanistan'ın öniine de bir Türkiye meselesi atıeşit mala ve yiyecek maddeleriyorlar. Bunun için karşımızda e yapılan zamlan sayıp doken arsadece Yunanistan var, karşıadaşımıza Sayın Başbakan "Ama mızda sadece Yunanistan'ı alıp kmeğe 6 aydan beri zam onunla siyasi mücadeleye giriyoapümadı" diye bir çıkış yapmışL Cumhuriyet tarihinde ilk kez ruz demek. doğru degil. Bizim kadar Papandreu'nun da bunu ir Başbakan'ın ağzından böyle ir söz işitiliyondu. Çünkü ekmek düşiınerek banşa gelmesi lazım. Banş burada, gelen gelir." "ürk halkının temel besinidir ve kmekle sık sık oynanmaz. Son günlerin önemli açıklamalan arasında yer alan "YunaNe var ki Başbakan'ın basın nistan'a karşı alınacak askeri ve oplantısının ustünden iki hafta siyasi önlemler" konusunda acaeçmeden tstanbul'da ekmek 50 'raya yükseltilmiş, böylece Sayın ba Türkiye ne yapabilir: Edindiğimiz izlenim Türkiye Yuna^zal'a gereken yanıt verilmiştir. Parasal felsefeye dayanan yeni nistan'ı banş masasına oturtmak •konomi politikasında ne doğaya için her türlü siyasal manevrayı yapacak. Bunu Atina'da yapa'eğer venliyor ne de ınsana. cak, Brüksel'de yapacak, WasBu tur yaklaşımlarla bir toplum hington'ta yapacak. Hattauzun mtlu olabilir mi? dönemde Üçüncü Dünya ülkeleSoruya evet diye yanıt verebilri ve Islam âlemi içinde gerçeknek çok guçtür! Yaşadığımız >laylan sağlıkh bir mantıkla youmladığımız zaman Türkiye'nin loğru yolda olduğunu söyleyebilnek daha da zordur. • * * SERCEK 3LAYLARIN Özal: Santrabn yeri UÎDINDAKI (Baştarafı 1. Sayfada) getire leştirmeye çalışacak. Şurası çok rada yapılacak santralın kesin, Türkiye, Yunanistan'la olan sonınları banş masasında denemeye sonuna kadar karar lı. Umarız Atina da artık bu çizgiye gelir. Davos'ta uluslararası toplantı, dun gece resmen başladı. Dört başbakanın, çeşitli maliye bakanlannın ve dünyanın tanınmış bankacılan ile işadamlannın katıldığı uluslararası toplantı asıl bugün başüyor. Ama Başbakan Özal, perdeyi dün akşam açtı, Federal Alman Başbakanı Kohl ile yemekte bir araya geldi. Nükleer santraldan Türkiye'nin AET'ye ortakhğına kadar ve de elbette Almanya'daki Türk işçilerinin sorunlanna kadar çok çeşitli konular ele alındı. Karlar altındaki Davos'ta uluslararası kişilikler hünerlerini bugünden itibaren göstermeye başhyorlar. Zürih yoluyla Davos'a gelen Başbakan Turgut Özal, beraberinde teknisyenlerini de bu uluslararası toplantıya getirdi. DPT Müsteşarı ve kardeşi Yusuf Özal, Merkez Bankası Başkanı Yavuz Canevi, danışmanlan Selim Egeli, Nabi Şensoy, hatta Adnan Kahved, Yabana Sermaye Dairesi Başkanı Namık Kemal Kılıç heyetin resmi üyeleri arasında yer aldılar. Uçakta bizden başka iki gazetecinin yanı sıra, TlSK'in Başkanı Halit Narin de özal'la birlikte Davos'a geldi. Başbakan özal, uçakta her zamanki gibi önce yolculann halini hatınnı sordu, uçağı başından sonuna kadar dolaşarak yolcularla tek tek ilgilendi. Basın Şeref Kartımı kaybettim. Hükümsuzdür. SECLÂ TÜMA Y BERKAN • Hüvviyetimi kaybettim. Geçersizdir. AHMET ÇAKMAK tNÖNÜ, TARlHt HAMAMLARI GEZDt tnörui 'nün yoğun ilgiyle karştlancağı yerlerden birisi Düzce'ye bağlı Konuralp kasabasıydı. Inönü, tarihi hamamlann bulunduğu bu kasabada yurttaşlarla birlikte bazı tarihi eserleri gezdi. (Fotoğraf: CUMHURİYET) Inönü: Bizî korkutup sustıırmak (Baştarafı 1. Sayfada) Inonü, Batı Karadeniz ve Doğu Marmara gezisinin dördüncü gunünde Zonguldak Ereğlisi, Kozlu ve Zonguldak yörelerini gezdi. İnörii; dört günden bu yana belkı de en buyük ilgiyi dün sabah Ereğli'de gördü. Ereğli girişinden itibaren uzun bir konvoyla karşılanan Inönü, oldukça büyük bir kalabalığa hitap etti. İnönu konuşmasında "İnsanlar, içinde yaşadıklan şartlan değiştirme şansına sahiptirler. Bunu biraraya gelerek, akıllarını kullanarak yapabilirler" dedi. "Bizim demokrasiden korkumuz yoktur" diyen İnönu, maden bölgesi Kandilli, Armutçuk ve Kozlu'da buyük kalabahklar tarafından bir seçim havası içinde karşılandı. Ancak İnonü ve beraberindeki SODEP yöneticileri, Ereğli, Armutçuk ve Kozlu'da görduklerini Zonguldak'ta bulamadılar. İnönü ve beraberindekiler, toplantının yapılacağı Belediye Sineması'na girdiklerinde bomboş bir salonla karşılaştılar. Kısa bir süre sonra salonun ancak dörtte üçü dolabildi. İnönü bu arada 1983 yılında Armutçuk'ta grizu patlaması sonucunda yaşamlarını yitiren 103 maden işçisinin mezarlarını ziyaret etti, çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. İnönü dünkü konuşmalarında, "Biz biıtün ücretlerde bir endekslemeye gitmeyi, asgari iicreti sürekli ayarlamavı düşünuyoruz" dedi. Erdal İnönu, " A N A P Grup Başkanvekili Pertev Aşçıoğlu parlamento dışındaki partileri bcdef alarak Milli Giivenlik Konseyi'nin daha önce aldtğı kararların eleştiri yasağının çiğnendiğini söylüyor" yolundaki soruyu yanıtlarken, " e v e l ilginç" dedi ve şunları söyledi: "Sayın Özal hükümetinin politikasının ekonomik, sosyal ve genel yönetim alanındaki başansızlığının, son KDV uygulaması ve yolsuzltık soruşturmasıyla son haddine varan beceriksizliginin. hatalarının kamuoyunda doğurduğu huzursuzluğun, sonucudur bu. Şimdi bizi korkutarak susturmayı böylelikle hatalannı, başansızlıklannı örtmeye calışıyorlar. Hükümerte tutunabilmek için son çare başvunıyorlar." Erdal inönu, havat pahalılığına karşı SODEP'in miting düzenlemesi konusundaki isteklerin artmasıyla ilgili bir soruya şu karşılığı verdi. "Pahahlık arttıkça. bu istekleri daha sık duyuyonız. Halkın sıkıntılarını gidermek için demokratik mucadelenin biitiin yollarını uygulayacagız, bir kısmını da uyguluyonız zaten. Ama şu anda belediyeleri zi>aret programı bitmedi. Onun için miting programını bu programla >ürülemejiz." tnonu, "Demokratik haklann tümüyle kullanümaması herhangi bir baskıdan mı kaynaklanıyor" biçimindeki soru üzerine de şöyle dedi: "Dediğiniz konu sıkıyonetim sınırlamaları çerçe\esınae var. Ama biz anayasanın, kabul edilmesiyle beraber u>gulama>a girdiğini sanıyoruz. Demokrasive o anlamda sahip çıkıyoruz. Demokrasinin olanaklannı da ihli>aca göre kullanacasız." inönu, Ordu'nun Aybastı ilçesinde halen hakkında 24 yıl ağır hapis cezası bulunan belediye başkanının fırar etmesine karşın niye seçimlerin yenilenmediğine ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: "Durum açık. Belediye Başkanı mahkumiyet kararı aldı ama daha yeni başkan seçilmiyor. Bunun düzeltilmesi gerektiği açık." SODEP Genel Başkan Yardımcısı Cezmi Kartay da Ereğli'de kapalı salon toplantısında partililere hitaben yapuğı konuşmada, "Hükümet baraj sattım diye, köprii sattım diye 50 milyar para alıyor, bunu Gökova'daki santral yapımında ENKA'ya vennek istiyor" dedi. Geceyi Zonguldak'ta geçiren İnonü, bugun Karadon maden bölgesini gezecek. TtYATRO GÖSTERt 528 66 29 526 10 00/412 ali poyrazoğlu tiyatrosu kenter tiyatrosu'nda Baştarafı 12. Sayfada) Feki, çocuklar hiç mi zarar "örmüyor bu yarıştan? BALTAŞ Deminki işin bir :ephesiydi. Çocuklar önce yuk,ek rekabet ortamında yaşadıkarı için zarar goruyorlar. Çüncü yüksek rekabet sürekli gerşinlik yaratır. Surekli gerginlik se ruh ve beden sağlığı üzerinie kalıcı ve yıkıcı izler bırakır. \yrıca, çocuklar varlıkları ve kimlikleri konusunda bir ölum kalım mucadelesi içinde olduklarını düşunmekte ve hissetmek:edirler. Bu da yüksek düzeyde gerginlik doğurucu bir faktöriur. Başka bir sorun daha var: Sınava hazırlık çalışmaları sırasında çocuklara düzeylerinin ustunde bilgiler veriliyor... BALTAŞ Biraz zorlanarak şerçekleştirilen öğrenme çocuğa tarar vermez. Daha fazlası \erir mi? BALTAŞ Verir. Neden? BALTAŞ Sınırını aştığı çin, çocuk, verilen bilgiyi Sğrenemez. Çocuk oyun da oynamalı. BALTAŞ Tabii oynaya:ak. En sıkı çalışma programlaını uygulayan çocukları izler;ek, onlann bile kendilerine yeecek kadar oyun oynadıklarını »örürüz. Kuşkusuz ovunun niteliği de önem taşıyor, değil mi? BALTAŞ Elbette. Önemli Dİan çocukların iyi oyun oynamalarıdır. İyi oyunlar, çocuğa olumlu şeyler öğretecek sistemli, programlı oyunlardır. Çocuk zihinsel, bedensel gelişmesine kaıkıda bulunacak oyunlar oynamahdır. Sonuç olarak nasıl bir tulum izlenmeli? BALTAŞ Öğrenmenin kötülenmesinden vazgeçilmeli. Genel ağlama duvarına döndu iş. Önemli olan; çocuklara gelen esas zararın yüksek rekabetten ve çocuklarda yaratılan ölüm kalım, var olmak, yok olmak yaklaşımından kaynaklandığını gerek ana babaların, gerek eğitimcilerin anlamalarıdır. Rekabet YASAKLAR ORTAOYUNCULAR i«rH<« «ucun sınM Tel 141 M 17 ZEKİ METİN ALASYA AKPINAR Mfaikal HODPİ MEYDAN 1B7O4 Yazan: KANDEMİR KONDUK p Pazartesl nariç h«r gece 21.30 mtlMtar cunrtpa 18.00 f 11.00'd* «ç*rHARMYE KONAK SİNEMASI 1405458 • 1482606 144 ti 11 Salı 21.00 Çarşamta 18.30 21.00 Perşcmbe 21.00 C.tesl Pazar 19.3021.30 Pazartesl »e cuma gânieri oyun yoktur. HARBtYE KEMTEII TtYKniOSU W : 147 38 34 140 35 89 lu 2 (£ Ul a u a Ul a D M0DA SİNEMASI KULTUR MERKEZI NURNAN DAMJaOGUJ 75. OYUN SalıCaı>aınkar«r|*nıtM: 1IİM Cvmı: 21.00 FERHAN CCUCI|Y CMMrtcsi, Paıar: 15.00 18.30 * t l w HAYROLA KARYOLA " ' Yön: Hal Ashby Peter Sellers Shiriey Mc Laine 9 OhS Ç v 11 0013 1515.3018 4521 00 Cuma 1100131515 3018 1 5 Ctes 110015 30 Pazaf 11 0016 3018 45?1 M MERHABA DÖHYA HkÜMBTMI UUInrnıt 5 Ul 2 Ş*at Saat 18JM ' sataşa ı Konseri RICHARDBACH Yön TANERBARLAt C.tesılö 301800 28 OCAK 3 ŞU6AT TARlHLERlNOt (1*0 T7 2O) Albwi CAMUSBenan ONARAM BIRMİRTI (Baştarafı 1. Sayfada) riye'de üs'enen kamplardan yönetildiği anlaşılan etnik kökenli terör eylemleri de aynı gerginliğin bir başka parçasıdır. Türk demokrasisi, birbiri ile bağlantılı çok yönlü kıskaçlar içine itilmektedir Ege'deki son deniz kazası, Ege sorunundan kaynaklanangerginliğin yarattığıbelkidolaylı.ancak kaçınılmaz sonuçlardan biridir. Bu kazada şehit düşen askerlerimiz için hepimiz gözyaşı döküyoruz. Ege Denizi niçin Türkiye ile Yunanistan arasında bir "banş gölü" olmuyor da iki halk birbirine karşı düşmanlık duygulan taşıyor? Kim bu gerginlikten, bu düşmanlıktan yararianıyor? Kimler, bu iki NATO ülkesini karşı kampların üyeleri gibi birbirlerine karşı savaş slratejilerine sürüklüyor? Komşu ülkenin başbakanı kendi iç siyasetini tümüyle bir "Türk düşmanlığı" üzerine oturtuyor. Bu yüzden sosyalist kuramda yeri olmayan kaskatı şoven duygular içinde bu gerginliği ayakta tutmaya çalışıyor. Ama sosyalistliği de kimseye bırakmıyor. Papandreu'nun sosyalizmi, Türk düşmanlığı kampanyasında Batı Avrupa sosyalist partilerinin desteğini sağlamak amacı ile kullanılan bir maske gibi görünüyor. Sosyalist maskeli Helen şovenizmi, bu "sirtaki" 6yununda alkış da toplamasını beceriyor. Barıştan yana olan güçlerin bu sosyalist maskeli Helen ırkçılığına kanmamaları gerekir. Ama ne yapalım ki uygar Batı dünyasında. halkının büyük bir çoğunluğu Müslüman olan laik bir ülke, "haçlı zihniyeti"ri\n kin dünyası içinde değerlendirilıyor. Kimse sosyalist maskeli trkçılığın arkasında Yunan cuntalannın olduğunu bile anlamak istemiyor. Batı'da bir dış politika uzmanı niçin 1967 yılı 21 nisan günü NATO'nun "Promete Planı" gereğince ülkelerini bir gece içinde işgal eden albaylann ırkçı ve şoven tavırian ile sosyalist geçinen ve şovenliğini yaptığı ülkenin yurttaşlığını daha on yıl önce kazanan "sabık ABD yurttaşı" Papandreu: nun dış politika görüşleri arasında, Türkiye açısından, hemen hemen hiçbir değişiklik olmadığını araştırıp belgelemiyor. Hangi uygar ülke, hangi sosyalist rejim "Ermeni teröru" gibi kanlı bir ırkçı eyleme yeşil ışık yakar, ülke başkentini Ermeni teröristlerin barınıp yetişmeleri için kullandırır? Yıllardır sürüp duran Ermeni terörü, onun ardından Ermeni örgütlerince desteklendikleri kendi yayınları ile belgelenen etnik kaynaklı teronzm ve bu gibi aynmcı eylemleri destekleyen TKP gibi yasadışı kuruluşlar... Bütün bunlara Türkiye'yi 12 Eylül öncesi bir kan çanağına çeviren iç terörün dış kaynaklarını ekleyiniz... Demek bu da yetmiyor. Yetmiyor ki Bulgaristan'da soydaşlarımıza karşı girişilen baskılar kimler tarafından saptandığı belli olmayan sorunlar gündemine usulca yerleştiriliveriyor. Boylesine gerginlikler içinde izlenecek tek sağlıkh yol ülkede öncelik ve ivedilikle bir "iç banş" ortamı yaratarak, Edirne'den Ardahan'a kadar bir hoşgörü rüzgârı estirmektir. Komşu Yunanistan ülkemizdeki iç gerginlikleri bile kendi amaçlan için kullanma eğiliminde değil midir? "Yurtta banş, dünyada banş" Atatürk'ün vazgeçilmez ilkelerinden biridir. Bu ilkeyi yaşatmak ve ete kemiğe büründürmek bugünler için kaçınılmaz görev olmalıdır. Banş, hoşgörü ve demokrasi.. Bizim bugünkü silahlarımız bunlar olmalıdır İPEKÇİ'Yİ ANARAK Karanlık çevrelerin pusuya düşürüp alcakça öldürttükleri arkadaşımız Abdi İpekçi'yı saygıyla ve rahmetle anıyoruz. Ne yazık ki, ölümünün ardından bunca yıl geçmesine karşın, katıller ve bu katillere destek olanlar tam olarak bulunamamıştır Bu yolda araştırma yapanlar da o günden bugüne türlü baskılarla karşılaşmışlardır. Bu bile tek başına düşündürücü bir olgu değil midir? İpekçi cinayetini çeşitli olasılıklan göz önüne alarak aydınlatmaya çalışanların niçin bu kadar engellendiklerini, birtakım çevrelere hiç olrnazsa şu günde "vicdan muhasebesi" yapmalan için sormak istiyoruz. UGUR MLMCU GÖZLEM SATRANÇ NEVZAT SÜER KÜITÜR VE TUKI2M İAKANLlCl DEV1H TİYATROMRI TA.KSİM S*.H\ESİ DOSTLAR TİYATROSU Baro Han Tunel 144 81 37 Zelıha Berksoy Yoneten Genco Erkal Vasıf ÖngörenÇ^ MİKADONUN ÇÖPLERİ Oyun 2 Bolum Yoneten Atov Sezer AMADEUS PETER SHAFFER ATATURK KLLTL'R MERKEZİ BLYIK SALON ARISTOPHANES MELIH CEVOET ANDAY CAÜ6ULA Yorwten Mehm«ı IKSEL W SKAKESPEARg Hu'9OĞ*r S E ^ HIRPN KIZ F*TIH ( 5 » S3 10) Oc"C*' SUMEr Oyun 2 Bolüm Yoneten Yucef Erien Oyun Gunlen 293031 Ocak 1 2 Şuual 23 30 2 Şubat 15 00 le ABTHUB KOPIT LYSİSTRATA Komedt 2 Bolum Yoneien Mahır Canova Oyun Gunterı 31017 Şubat Saai 15 OO'te ESKİ F0T06RAFUR vo"«!en Nedret Gb^'ENC 55678 Şubal 18 30 9 Subal 15 OO'te Guner Sumer Oyun 2 Botum Yoneten Yucel Erten Oyun Gunlerı 567S912 1 3 i 4 1 5 1 6 Şubat 20 30 916 Şubat 15 00te SERP1L AKILUOĞLU KIZILDERİLİLER RUMUZ GOMCAGÜL Yön G ü Gutgun COCUH OYUNU | OÜA TUATROSL E D€ FILIPPO | HÜZZAM Oyun 2 Botum Yoneten Serpıl Tamur 12131415 Şubat 18 30 16 Şu&at 15 00te KÛÇÛK NASRETTİN Muzıkl Danslı Çocuk Oyunu 2 Boibm Yoneten Faık Enenef Oyun Gunlen 31017 Şubat i20Ode KENT OYUNCULARI KOMEDİ SANATI Komedı 2 Bolum Yoneten Alev Sezer Oyun Gunten 23303ı Ocak. 1 Şubat 18 30 ? Şuoat 15 00 te Filumena Tel: Mi 46 75 Persembe 20.30 Cuma 18 00 ındlrımlı 20 30 C.tesı 15.00 18 00 Pazar 15.00 18 00 KOMEDİ TİYATROSU Loteh BCUONUualU G£NE2 PAMUK PRENS£S ve YEDİ CUCE USKUDAR (333 <U 97) PERŞEMBENİN HANMLARI Yoneien Ertgm GORMEN ÇOCUK OYUNU (Baştarafı 4. Sayfada) yı kolayca yakalayacaktı: 32 Fc4 Kxd4 33 Kxd4 Vxd4 34 Vxd4 Kxd4 35 Fxe6+, ... ve önemli bir şey yok; 33 Kxe6? Axe6! 32 h4! 2.11 Şg7 2.23 33 h5 2.11 g6xhS 2.24 34 Kh4 2.13 Şg8 2.27 35 Fd3 2.16 Kg7 2.27 36 Ke5 2.16 KfH 2.28 37 Vh6 2.17 Ve7 2.28 38 Kexh5 2.19 Ad5 2.28 39 Vd2 2.25 Af6 2.29 40 Kh6 2.26 Vd6? 2.29 40 ..,Ad7 sonra 41 ..,Af8 ve durum Siyah yaranna dönüyor. 41 Kf4 2.29,... Oyun burada Askı'ya alındı. Botvinik 40 dakika düşündukten sonra hamlesini zarfa koydu. Izleyen günün öğleden sonrası oyunu sürdürmek amacıyla hakemler tarafından zarf açılınca, Gizli hamlenin 41 ..,Vf8 olduğu anlaşıldı. (Not: Herhangi bir oyuna başlandıgında ikibuçuk saatte 40 hamle koşuluyla verilen duşünme süresi, oyun Askı'ya alındıktan sonra değişiyor. Aıtık yarışmacılar ikibuçuk saat 40 hamle oranına uygun, ama daha küçuk süreçte bir saatte 16 hamle ölçeğiyle oynamak zorundalar. Yani birbirini izleyen her saatte 56'ncı, daha sonra 72'nci hamlenin Bayrak duşmeden yapılmış olması gerekiyor. Bayrak ise satranç saatindeki yelkovanın her saat başı kaldırıp, son saniyenin bitmesiyle kurtulup düsen bir çengel.) SÜRECEK Oyun Gjnlerı S«* 18 30 Çar P«f Coma 20 30 C wsM>a2« '5 00 I I KÛL KEDİSİ İletişim Yayınları İletişim Yayınları İletişim Harbıye 146 35 89 E.F.T. SAIUT Enıs Fosforoğlu Tıyatrosu USG Yoneten HALOUh OORMEN 1 Ş*at'tm baştayank DORMENTOPLULUĞU BEN ANADOLU C.Tesı: 14.00 CONUL S U C U R I Cuma 21.00 Pa2ar: 17 00 ORHAN VELI Cuma 18 00Pz: U.0O BEN OYUNCAK DEGİLİM Komedi Sahneye Koyan Nedret Denızhan OTEL S«anslar P les. Salı lunç Çarş Perş Cuma 21 00 Cuml 18 00 21 X Pazar U 3 0 16 X ıkl Mıl SiMıusi EnjtMkM Cja «• M TH: 141 27 37 P l İ9UBÂ 3 PERDC K0ME9İ 2 PERDC Yoneten: METİN SEREZLİ M.TU1 H E R N e c a t i Cumalının EVDE HIR VAR Utn Tical SAVUNMA Ct '7 00 Ça* 15J»21.15 m C w 21.15 ftL: 1SJSZ1.15 Paan 1SJHI.M Tİ.YATRO. GOSTERİ İLANLARI HER GUN BU KÖSEDE YeniGündem BlTTİ KAYSERİ ÜÇÜNCÜ ASLİYE CEZA HÂKİMLİĞİNDEN 1984/187 ESAS 1984/238 KARAR 27.12.1983 tarihinde fazla fiyatla et satmak suçundan saıuk Mehraet ve Şerife'den olma 1956 D.Iu Kayseri Yanıkoğlu Mahallesi nüf. kayıtlı, halen Kayseri Kayseri Yenişehir Mahallesi Fermanlı Sokak No 11/A'da oturan HALİL tBRAHİM TOPUZ hakkında mahkememizde yapılan duruşmaları sonunda; Yukanda açık kimliği yazılı hulunan sanık Halil tbrahim Topuz yukarda belirtilen suçundan dolayı T.C.K.nun 401/e25 maddeleri gereğince ve 59 raaddesi gereğince 6 ay 20 gün hapis 20.833 lira ağır para cezası ve işyerinin 7 gün süre ile kapatılmasına karar verilmiştir. T.C.K.nun 402 maddesi gereğince ilan olunur. Basın: 11204 İLAN DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜ 19841985 bahar yan yılı için 12 adet lısans üstii öğrencisi sınavla alınacaktır. Adayların 18 Şubatl985 gunu pazartesi akşamına kadar Enstitü Müdürluğü'ne bir dilekçe ekinde diploma veya öğrenim dururaunu belirten belge, nüfus cüzdan örneği, 3 adet vesikalık fotoğraf ile başvurmaları gerekir. Yüksek lisans ve doktora için bilim sınavı 20 Şubat 1985 çarşamba günu saat 10.00'da, doktora için yabancı dil sınavı 22 Şubat 1985 cuma günu saat 10.00'da Tıp Fakültesi Dekanlık Kutuphanesi'nde yapılacaktır. Posta ile yapılan başvurular geçersiz olacaktır. Anabilim Dalı Mikrobiyoloji Prograra ve Koşulsayı Y.Lisans 2 Biyoloji, Eczacılık, Gıda Mühendisliği, Hemşirelik Y.O. Ziraat Mühendisliği, Tıbbi Teknoloji, Beslenme ve Diyet, Çevre Mühendisliği, Lisans Diploması. Bir adedı yabancı uyrukluya ayrılmıştır. Doktora 2 Mikrobiyoloji, Yüksek Lisans veya Tıp Doktorası, Veterıner Hekim, Beş yıllık Diş Hekimliği Fakülte Dip. Y.Lisans 2 Biyoloji, Kimya, Yüksek Kimya, Eczacı ve Gıda Mühendisliği Lisans uiploması. Doktora 2 Biyokimya Yüksek Lisans, Tıp Doktorası, Veterıner Hekim veya 5 yıllık Kimya Mühendisliği Diploması. Y.Lisans 2 Fiziksel Tıp ve Rehabıliıasyon Y.O. diploması. Y.Lisans 2 Biyoloji, Kimya ve Eczacılık Diploması. ŞIRINLER ÇOCUKÇADA "1971'de Aıdıysem 1985'de de oyum!" n e Yukarıdaki sözler eski Sıkıyonetim Savcısı, yeni DYP Genel Başkan Yardımcısı BAKİ TUĞ'a ait. her ay her çocuğa bir ÇOCUKÇA SATILIK APARTMAN Beyoğlu Tepebaşı'nda 7 daireli apartmanm tümü acele satılıktır. Mür: 1485284 1470662 KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN 1984/643 Vesa>et Halen Kadıköy Acıbadem ömer Cemal Bey Sokak 13/3 sayılı adreste ikamet eden 1%9 D.lu Sibel Guven'in henüz reşit bulunmaması ve annesı ile babasının vefat etmesi nedeni ile vesayet alıına alınraasına karar verilmiş olup, kendisine ağabeyisi Orhan Güven vasi tayin edilmiştir. Keyfıyet ilan olunur. Basın: 1115 Biyokimya İLAN YeniGündem'in 15. Sayısında Bugün ^ CJELİŞİM > M INLARI VVNİlt 1LIK ÇIKTI Merhaba Yasamak "CÜZZAMDAN KORKMAY1NIZ CÜZZAM KOLAY BULAŞMAZ: CÜZZAMIA SAVAŞ DEFNEul TH 145S326 5701026 T £ Zıraal Bank Tunel St> 7013 Fiziksel Tıp ve Rehab. Tıbbi Biyoloji Haluk Bayülken, Hasan Esat Işık ve Ogan Soysal'la: DIŞ POLİTİKA: HÜKÜMETtN Mİ, DEVLETIN Mİ? Seyfettin Gursel'den; 1985: EKONOMİ'DE KRİTİK BİR YIL Zülfü Livaneli: ÇIKIŞ YOLU ÇAĞDAŞ MÜZİKTEDİR Ve; Cihan Oğuz arabesk sanatçılannı ipe çekivor Aynca;
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle