16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ARALIK 1985 Ozetle HABERLER CVMHURlYET/7 Örgüîlenmede sancılı günler NA TO toplantısı için Brüksel'e gidecek olan Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile 11 aralik çarşamba günü bir görüşme yapacak. Görüşme isteği, geçen günlerde ABD Dışişleri Bakanı Khultz'dan gelmişti. HalefoğluShultz görüşmesinde, Türkiyeile ABD arasaıda ilk tur toplantılan yapılan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması (SEİA) ile Temsilciler Meclisi'ndeki Ermeni tasansı konuları ele almacak. Halefoğlu Shultsla görüşecek SHPde çekişme btiyüyor SODEPHP çekişmesinden ve milletvekillerinin eikin olma isteklerinden kaynaklanan sorunlann çözümü için Genel Sekreter Angın, "Konuyu bütçe görüşmelerinden sonra ciddi bir şekilde ele alacağız" dedi. Sorunlu illerin başında gelen İstanbul'da dört milletvekili istifa îehdidinde bulundu. İsianbul'daki sorun, Calpçilerin hesaplaşma takliği olarak nitelendihlirken, İnönü, Calp'e baş başa yemek yeme önerisi yaptı. ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) SHP'de il başkam atanmayan yalnızca dört il kalmasına karşılık, yeni örgutlenmenin yarattığı sorunlar giderek büyuyor. SHP'deki sıkıntıların bazı illerde SODEPHP çekişmesinden, bazı illerde de milletvekillerinin parti içinde daha etkin olma isteklerinden \e ilçe orgutlenmelerinden kaynaklandığı bclirtiliyor. Genel Merkez için, bu şamada en büyük sorunu İstanbul il yönetimi ile tçel Merkez İlçe Yönetimi oluşturuyor. Bilal Şişman'ın îstanbul il yönetimini eleştirerek partisinden istifa etmesinden sonra, SHP'li dört milletvekili daha eski HP İl Başkam Turgut Sanca'nın ıl yonetiminden alınmaması durumunda istifa edeceklerini bildirdiler. îstanbul milletyekilleri Feridun Şakir Öğunc. Ömer Necati Cengiz, İbrahim l'ral ve kemal Sözer'in gerek Sanca'nın gerekse DİSK yöneticilerinden Rıza Güven'ın il yonetimınde görev almasına tepki gösterdikleri belirtiliyor. Ömer Necati Cengiz, kendilerini "Yahdettin ihaneti" ile suçlayan eski İl Başkam Sanca'nın gorevde kalması durumunda Öğune. Ural ve Sozer'le birlikte istifaya kararlı olduklarını, daha sonra kendilerini 15 milletvekilinin daha izleyeceğini öne surdu. Cengiz, durumu Genel Başkan A>dın Guven Gurkan'a göturmek ve bir çözüm bulmak için Genel Sekreter Cahit Angın'ın pazartesi gunune kadar sure istediğini de bildirdi. bu arada Turgut Sarıca, Bilal Şişman'ın istifasına kendisini neden göstermesine, "Bunu ancak sosya) demokratlığı ve demokrasiyi içine sindiremeyen insanlar yapabilir" karşılığını verdi. SHP Genel Sekreteri Angın ise, istifalarm birleşme öncesi HP içindeki karışıklıktan kaynaklandığını soyledi. Bu konunun bütçe görüşmelerinden sonra ciddi bir şekilde ele alınacağını bildirdi. Istanbullu bazı SHP milletvekillerinin eski H P İl Başkam Turgut Sanca'nın il yonetimine girmesini eleştirerek istifa edeceklerini açıklamaları, "eski Calpçi milletvekillerinin Gürkan yonetimine karşı hesaplaşma taktiği" olarak değerlendiriliyor. SHP'nin oluşmasından once Calpçilerin kuvvetli olduğu Îstanbul ilinde Gurkan'ın partiiçi iktidan kazanması uzerine istifalar başlamıştı. SHP'nin oluşumu ile durulan hareket, il yonetiminin açıklanması ve ilçelerin yönetimlerinin hazırlanmaya başlaması uzerine kendilerini yeni örğutlenmeden rahatsız hisseden milletvekilleri arasında yeniden başladı. Bu arada ANKA'nın haberine gore SHP'den beliren bu huzursuzluklar uzerine Erdal İnönü'nün bazı çözüm arayışları içine girdiği ve Genel Başkan Aydın Güven Gurkan'ın da bilgisi dahilinde eski HP Genel Başkanı Necdet Calp ile bir görüşme planladığı duyuldu. Inönu'nün Calp'e başbaşa yemek yeme önerisinin Calp tarafından da olumlu bulunduğu bildiriliyor. Calp, bu konudaki sorulara, "Evet, Sayin tnönii benimle başbaşa yemek yeme teklifinde bulunduğu önumüzdeki hafta bu >emek için gün saptanacak" dedi. YALÇfiV DUYDUK GÖRDİJK PEKŞEN DSR SHPyi suçladı DSP Genel Merkezi, SHP'yi "üyelikleri pazarlık konusu yapanlan " SHP'ye kabul etmekle suçlayarak, Adana'da hiçbir DSP üyesinin SHP'ye geçmediğini açıkladu DSP Genel Merkezi'nden dün yapılan yazılı açıklamada, DSP MKYK'nin bugüne kadar zamanını ")vsar ve "teknik"işlere ayırdığını, yakında bu işlemlerin tamamlanarak, DSP'nin dışa dönük çalışmalannm başlayacağı belirtildi. SHPAdana milletvekili Cüneyt Canver, İçişleri Bakanı Yüdınm Akbulut 'tan mahkümiyet kararları bulunan belediye başkanlan hakkmda ne gibi işlem yapıldığını sordu. Canver, TBMM Başkanlığı'na dün verdiği soru önergesinde, "Afyon'un Sincanlı ilçesi Tınaztepe kasabası Belediye Başkam Yusuf Karakol'un Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nce mahkum edilerek seçilme yeterliğini kaybettiğini belirtti. Canver, "Bakanlığınızca, anılan belediye başkanını görevden almak üzere ne gibi işlemler yapılmıştır?" dedi. SHP'li Canver, Ordu 'nun Aybastı ilçesi belediye başkam hakkmda da mahkümiyet karan bulunduğunu belirterek, bu kişi hakkmda da ne gibi işlem yapıldığını sordu. Canver'in soruları SHR, bütçe görüşmelerinde taarruza hazırlanıyor Genel Başkan Gürkan evine kapandı, 33 çalışma grubu oluşturuldu, bütçe eleştirisi için 206 kişiye görev verildi. ANKARA, (ANKA) Meclis'te pazartesi günu başlayacak bütçe görüşmeleri \çin SHP'de "alarm"' verildi. SHP milletvekillerinin bütçe görüşmelen bitinceye kadar Ankara'dan aynlmamaları ve görüşmeler sırasında Genel Kurul'da bulunmaları istendi. SHP'nin Bütçe Yasa Tasarısı için "taarruz" hazırlıklan da yoğun bir şekilde surüyor. Bütçede yer alan 33 kuruluş için 33 ayn çalışma grubu oluşturuldu. Genel Başkan Aydın Güven Gurkan da bazı arkadaşlarıyla birlikte evine kapandı. Çalışma gruplannda 58'i milletvekili, 42'si MKYK üyesi ve 106'sı da konularında deneyimli bürokrat ve uzman olmak üzere toplam 206 kişinin görev aldığı öğrenildi. Dışişleri ve Milli Savunma eski bakanlarından Hasan Esat Işık'ın çalışma gruplarına ve Genel Başkana danışmanhk yaptığı belirlendi. Aydın Güven Gurkan'ın Genel Kurul'da bütçeyi eleştınrken alternatif programları da açıklaması bekleniyor. Pazartesi günu başlayacak olan bütçe görüşmeleri 15 gun surecek. Anayasa uyarınca Cumhurbaşkanının veto yetkisi olmadığı için TBMM'de kabul edildiği şekliyle Resmi Gazete'de yayımlanan bütçe 1 ocakta yürurlüğe giriyor. Ana muhalefette alarm KOLEKSİYON MERAKI Her seyin koleksıyonunu yapan Bülerrt Oran, Alrranya'dan getırttıği "Melahat" adlı. plastik kaöının. oır ssvgmsı tarafınrjan kıskanclık nedeniyle bıcaklandığını doğruluyor (Fotoğraflar: MEHMET AKİF) Bugüne kadar "bin tane" film senaryosu yazan Bülent Oran: İki günde senaryo yazdım Daha hız/ı yazabilmek için usuller buldum. Mesela kalemlerin ucunu pamukla sarıyorum. Parmağım daha az yoruluyor. Sonra ufak harflerle ve kısa satırlarla yazarım. Çünkü e/i buradan buraya götürdüğüm zaman kol yoruluyor. Şu da var: Düz yazmak yerine eğik yazdmız mı daha kolay yazarsınız. Bülent Oran yaşamı boyunca çeşitli işlere "soyunmuş' ve söyledığine göre, bir türlü "giyinememiş" yazarlarımızdan bıri... Fabrıka hamallığından düzeltmenliğe, gazetecilikten mizah yazarlığına, yakışıklı "jön" rollerinden senaryo yazarlığına kadar... Renklı yaşamı salt kendı yapıtlanna değil, başkalarının yapıtlarına da (Orneğin Afıf Yesari ve Suavi Sualp'in) yansıyan Oran'la buhaftaistanbul'aiyice"tepeden bakarak" (ÇünKü Gayrettepe'de bir gökdelenin 16. katında oturuyor) konuştuk. Sayın Oran... Buraya gelirken acaba evde şapka giyiyor mudur diye düşünüyordum. Gıyiyorsunuz. . Galıba yatağa da böyle giriyormuşsunuz. . Doğru mu bu? Doğrudur... Bu buyük bir alışkanlık oldu... Ben bile kendimı şapkasız görmedim diyebilirim... Halbuki ben hatırlıyorum... Filmlerde oynarkenki jön rollerine çıkardınız çok güzel saçlarınız vardı. Türkiye'nin Gregory Peck'i diye isim takmışlardı sıze... Sonra dökütdü galiba... Artık gören olmadığı için bilemiyorum... O yüzden mi şapkaya ağırlık verdiniz? Valla onun da etkisı var. Yalnız saçım varken de şapka alışkanlığı. şapka sevgisı... Küçük yaşımdan beri vardı... Herkes bir şeye merak salar... Aslında lyi bir şey değil... Buradaki (şakaklarını gösterereK) damarları sıkıyor, dökülmeyi hızlandırıyor... Ama gece bıle kasketle Ekonomik duruma göre halkın ilgisi değişiyor. Geçim sıkıntısı aritı mı komedi türü ön plana çıkar. Eğer durum ekonomik açıdan iyiyse o zaman mendilli filmler yapılır.. yatarım. Yorgan düşer, uyanmam, kasket düşer uyanırım... Üşüyor musunuz? Ne oluyor? Üşüme de var... Ama üşüme de alışkanlıktan kaynaklanıyor... Her mevsime gore ayn bir şapkanız varmış... On beş tane... Ev kasketçi dükkânı gıbı.. Havaya göre değişik giyenm... DEĞİŞİK BİR YAŞAM Bülent Bey çok renklı bir yaşamınız varmış... Bir sürü rıvayet anlatılır. Neler yaptınız bugüne kadar? Kısaca sıralar mısınız? Ufak tefek çok iş yapıyorum, yaptım.. Yazarlığınızı biliyorum ve çok sevıyordum... Oyunculuğunuzu, senaryo yazarlığınızı bılıyorum Başka? Ben aslında Bakırköy'de zengın sayılacak bir aılenin çocuğuyum... 1718 yaşında... O bir özgürlük duygusu muydu bilmıyorum... Evden ayrıldım. Bakırköy'de bir bez fabrikası vardı. 12 kuruş ücretle hamal kadrosunda ilk ışim o oldu.. Sonra bir matbaaya girdım... Hatta o sırada ilk kitabımı yaptım. Ve kendim bastım... Hangisiydı... Ben 'Üç Bacaklı Kedi"yı biliyorum. . "Pabuçlar".. 48de cıktı ve bıtti. Bende bile var mı bılmiyorum... "Üç Bacaklı Kedi" daha sonra... Ytne mızah mıydı? Evet mizahtı... Bu kıtap üzerıne epey konuşma oldu... Bana sordular "Mızah diğer yazı türlerme göre daha zor... Niye seçtin?" Halbuki ben seçmedim. Bu insanın ıçınden gelen bir şey... Ben bir yandan fabrıkada çalışırken, bir yandan dergılere yazıyordum. "Saka" dergisı vardı... "Kahkaha" çiKiyordu... "Dolmuş" grubu vardı. . SİNEMAYÂ GİRİŞ Bu arada da sinemaya yöneldinız galiba. Önce oyuncu olarak mı. yoksa senarist olarak mı? Önce oyunculuk yaptım... Ve jön pröm'iye oynuyordunuz... Çok yakışıklı idiniz... Hâlâ da oylesınız. . Yok artık ama . Dost gozuyle öyle görulebılir.. Şımdı söyle oldu Ben oyunouyum, ama o zaman senaryolar hep uyduruk.acayıpşeyler.. Bir deftere yazılıyor . Oynarken ora^ını düzelt. burasım düzelt.. Ben bu sefer bu işe soyundum... Baktım para da getırmeye başladı.. Bugünlere geldık... Çok senaryo yazmışsmız. Kaç tane ? Eh... Bin tane falan olmuştur... Bülent Bey senaryolarınıza bazı eleştiriler olur... Şu söylenıyor: Benzer öyküler yazdığınız... Zengin kız, fakir oglan öykülerı falan... Siz mi yarattınız bu olayı? Onu aslında halk yarattı... Biz halka etkin olmadık. Halk bizleri yonetti... Nasıl otdu bu? HALKIN NABZINI TUTMAK İki türlü. . Bir kere ekonomik duruma göre halkın ilgisi değişiyor.. Geçim sıkıntısı arttı mı, komedi türü ön plana çıkar... Halk o zaman ranatlamak istiyor çünkü,ki son yıllarda bunun bir örneği yaşanıyor: Kemal Sunal'ın fiyatı 20 milyona kadar çıktı... Eğer durum ekonomik açıdan iyiyse o zaman mendilli filmler yapılır. . Bol gözyaşlı... Bu hep böyledir... İkinci etki nedir? Şımdi bir senaristin en ön plana alması gereken şey şudur: Yaptığı film en azından batırmayacak:Kâr etmeyi bırakın, en azından parayı toplayacak... Bir senaryocu üç tane iş yapmayan film yaptığı zaman, onu bir daha Yeşilçam'dan geçirmezler.Halkın nabzı elinizde olacak. Nedir bizim halkın nabzı? Nasıl atar? Mesela zengınfakir olayını ele alalım... Bir seyircinin filmı tutması için, kendini o filmle özdeşleştirmesi gerekir... Bir de rahatlama olayı var... Kendı yaşamadığı olayı görüp rahatlaması... Bizde yoksullar, çoğunluğu oluşturduğu için, bunu bir umut kapısı olarak görüyorlar sanıyorum. Tut kı şoför fabrikaya şoför olarak girıyor. Fabrika sahibınin kızını görunce aşık oluyor. Bir gün bana da böyle bir şey olursa umudu... Galiba bu bizım masallanmızda da var. Bir Keloğlan öyküsü vardır. Fakir Keloğlan, padışahın kızına talip olur! Evet ışte bu... Halkın böyle bir özlemi var... Sonra kahramanlık... Filmde biraz kahramanlık yönunü abarttınız mı, tutuyor... Acıma yönü de var... Şimdi ne kadar kaldı bilmıyorum, ama genelinde vardır. Bütun bu ipuçlarmı, öğelerini kullandınız mı, film tutuyor... H1ZLI YAZMA YÖNTEMLERİ Sız çok hızlı yazarmışsınız... Böyle bir rekorunuz var mı? Var... İki gün... iki günde bir senaryo mu? Evet... Bir de ben uzun yazarım... Daha hızlı yazabilmek için usüller buldum... Mesela bu kalemlerin ucunu pamukla sarıyorum. Parmağım daha az yoruluyor... Sonra çok ufak harflerle ve kısa satırlarla yazarım... Çünkü eli buradan buraya götürdüğün zaman kol yoruluyor... Kısa satırlar ve küçük harfierle daha az yorulur... Şu da var: Düz yazmak yerine eğik yazdınız mı. daha kolay yazarsınız... Hızlı yazmak için böyle şeyler buldum... Bülent Bey, bir sürü oykunüz anlatılır... Mesela koleksıyon merakınız... Evet vardır Her şeyın koleksıyonunu yaparım .. Özellikle pomo koleksıyonunuz çok ünlü... Evet... Çok küçük yaşlardan beri... Halbuki özel hayatımda ahlaklı'bır adam sayılırım. Ayrıca bu dergılerı ahlaksızlık saymıyorum.. Nasıl başladı bu merak? Gazoz kapağı koleksiyonundan başiıyor bu işler... Sağlık açısından çok güzel bir sey... Herkese tavsiye ederim MELAHAT1N B1ÇAKLANMASI Bir de Melahat clayınız varmış. Bunu anlatır mısınız? Onu da duydunuz mu? Şimdi dergi koleksiyonu yaparken... Tabiı her şeyden bıkıyor insan... 'Avrupa'da plastik kadınlar cıkmış" dedıler. Bir arkadaşa Almanya'dan getırttım... Adını niye "Melahat" koydunuz... O sıralarda Melahat aıye bin var yakınlarda.. Melahat aşağı. Melahat yükan gidiyor. Tabii plastik kadının adnı aa Melahat koyduk... Hatta bununla ilgili bir kıtap bile '/azdtm. . Ama daha basılmadı. Beklıyor... Siz anlatmıyorsunuz, oen sorayım... Bir sevgılınız veya eşınız. Melanaîı bıcaklayıp. patlatmış. . Doğru mu bu? Doğru... Niye yaptı? Kıskanclık olabılır mı? Kıskandı tabiı' Ben buna ınanmamıştım. ama demek doğruymuş.. Doğru... doğru... Bülent Bey bu Kadar yıl sinema ile uğraşmış bıri oiarak size şunu soracağım: Bızde sinema neden geri kaidı "?.. Geri kaldı denemez. Atak yapanlar var sinemamızda . Ama giseye baktığınız zaman durum kötu. "Kardesim beiim" dıye bir film vardı Bir sınemada iki hafîada 500 seyircı falan gelmış dıyorlardı Merak ettım, gittim. Bizim böyle tutmayan filmlen de gormemız lazım. Malum.. Benım Turk sinemasında görduğüm beş 1yı ftlmden bırıydı dıyebıtınm . Ama hatk tutmamıştı. Türk m lletı nev şans.na munhasır bir millettır. Her şeyı değışıktır. Tabıi smeması da değışık olacaktır. SHFİİ Elgin, Ozal'a^hodri meydan'dedi ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar'ın kardeşinin ve ANAP Gaziantep il yöneticilerinin yakınlarının ortak olduğu şirketlerle ilgilı kredi yolsuzluklan için \erilecek Meclis araştırması önergesi salı gunü imzaya açılacak. Yolsuzluk iddiaları ile ilgili araştırmalar yapan SHP'li Ali thsan Elgin, dün düzenlediği basın toplantısında, Meclis araştırmasının ruşvet ve yolsuzluklann kökünün kazınması îçin gerekli olduğunu belirterek, Başbakan Özal'a önergeye "evet" deme çağrısında bulundu. Elgin, "ANAP ve Özal'a Başbakan'ın mahalli seçimler oncesi muhalefet hakkında sarfettigi sozler için sesleniyor 'hodri meydan' diyoruz. Cesaretimz varsa ve samimi iseniz, Meclis araştırması önergemize evet deyiniz" dedi. Girar, ttalya\a gidecek Bayındırhk ve îskân Bakanı Safa Giray, A vrupa Konseyi Tabii Afetlere Karşı Korunma ve Onlem Almadan Sorumlu Bakanlar Toplantısı 'na kanlmak üzere ttalya 'ya gidiyor. Türkiye, lspanya, Fransa, Yunanistan, ttalya ve Portekiz'in katıldığı Ravello çalışma grubu toplantısı, 10 Aralık 1985 tarihleri arasında Roma'dayapılacak. Türkeş'e Konya'da Kapatılan MHP'nin genel başkam Alpaslan Türkeş, ilk yurt gezisini Konya 'ya yaptı. Eşi ve yakın arkadaşları ile birlikte dün Konya 'ya gelen Türkeş, Kayacık Köyü yakınlannda yaklaşık 200 arabadan oluşan bir konvoy tarafından karşılandı. Türkeş, doğruca belediye nikâh salonuna giderek nikâh şahitliği yaptı. Daha sonra kapatılan MHP'nin eski Konya il yöneticilerinden Recep Binatlı'mn evine gitti. PTT Genel Müdürü konuşmuyor Eyüp Belediyesinde halkla ilişkiler bürosu Eyüp Belediyesi, resmen Basm ve Halkla İlişkiler Bürosu kurdu ve başına Mustafa Holoğlu getirildi. Belediye Başkam Eyüp Uçak, belediye bünyesi içinde resmi olarak kıırduklan Basm ve Halkla İlişkiler Danışmanhk Bürosu ile Türk basınınm artık, tarihi eserler bakımından birinci derecede onemli olan Eyüp ilçesine sahip çıkacağından kuşkusu obnadığım bildirdi. Atasoy: thbar aldıgım için soruşturma açtırdım ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, ihale yasalarına ve ihale bıçimine uyma konusunda kendisine bir ihbar geldiğini ve bu ihbar uzerine PTT Genel Mudurü Ser>et Bilgi hakkında soruşturma açtırdığını bildirdi. Atasoy, halen bakanlık müfettişlerinin bu konudaki çalışmalannı sürdurduklerini soyledi. Boyle bir ihbarın gelmesi durumunda. soruşturma açtırmanın bir bakanın gorevi olduğunu kaydeden Veysel Atasoy, "Eğer soruşturma açtırmasaydım, o zaman siyasi sorumluluğumu kötuve kullanmış olurdum" dedi. Ulaştırma Bakanı Vevsel Atasoy, onümuzdeki günlerde soruşturmayla ilgili sonucun alınacağını ve bu sonuca gore bir karar almak durumunda olduğunu bildirdi. PTT Genel Müdurü Servet Bılgi ise, bu konuda konuşmak istemediğıni ve soruşturmanın surdüğunü bildirdi. JSikâh dairelerinde fotoğrafçıya izin İstanbul'da evlendirme memurluklarında ozel fotoğrafçı ve videocu getirilmesi serbest bırakıldı. Anakent Belediye Mectisi'nin kararma göre nikâh sahipleri, istedikleri takdirde, evlendirme memurluğuna ozel fotoğrafçı ve videocu getirterek çekim yaptırabilecekler. Karar, Belediye Başkam Bedrettin Dalan 'ın onayından sonra yurürlüğe girecek. \'Ofrtn 6 katlı AşYıo\ t r C t f f t Silivrikapı Karakulak Sokak'ta bulunan evde 23.45 p \ kln ^ p a r t m a n l •„,„ e n u s t katındaki boş bir sıralarında çıkan yangm, yöre insanlarma dün gece heyecanlı dakikalar yaşattı. Şans eseri ev sahiplerinin Büyukada "daki bir yakınlarmm yanında olmast nedeniyle olayda ölen ya da yaralanan olmadı. Ancak Fatih İtfaiyesi, idevlerin alt katlara da sıçramasım önlemek için apartmanı boşalttı. Yangın, 01.00 sıralarında kontrol altına alındı. Yetkilikr, nedeni henüz belirlenemeyen yangımn iki milyon liradan fazla zarara yol açtığını belirttiler. (Fotoçraf: VEDAT DASACI) LJcretülerin payı azalıyor yılından bu yana grev sayısımn azalmasıyla birlikte gelir dağılımının bozulduğu ve en zenginden en yoksula 43 ülke arasında Türkiye'nin sondan 5. duruma geldiği saptandı. ANKARA, (Cumhurivel Burosu) Türkiye'de grev sayı&ının azalmasıyla birlikte, gelır dağılımının bozulduğu, tanm dışı ücret gelirlerınin payının surekli azaldığı saptandı. "Tuba" Ajansı'nın araştırmasına göre. 1981 vıhndan 1984'e kadar ucret gelırleri payı yuzde 24.8'den yuzde 22.1'e duşerken, Türkiye gelir dağılımı açısından kntik bir noktaya geldi. Araştırmaya gore, Türkiye, en zenginden en voksula 43 ulke içinde yalnızca 5 ulkeden daha ıvi durumda bulunu>or Araştırmada, 1979 vılında u\gulanan grcvlere katılan i>cı sayısı kamu u ozel ke.,mut toplam 39 bın 901 iken bu savı 1980'de 84 bin 432'ye yükseldi. 2.10.19844.10.1985 tarihleri arasında ii>e grevdeki işçi sayısı, sona eren grevlerde, bin 55l'e, devam eden grevlerde ise 687'ye olmak uzere toplam 2 bin 238'e düştu. Araştırmada, "grevlerdeki bu azalmanın, ucretlerin yeterli olm&Mndan kavnaklanmadığının ortada olduğu" belirtilerek, Türkiye'de net gerçek ucretlerin gelişim tablosu şovle verildi: 1981'de (8.6), 1982'de (10.3). 1983"te (5.3) ve 1984'te (9.9). 19^()'h >ıllarda Türkıye'nin gclır dağıiımınm ııluslararası vıralamada altta olduğu belirtılen araştırmada, "Gelir dagılımı bo/uklugunun en onemli göstergesi sayılan ölcıite uore, en zenjjnden ke içinde yalnızca 5 tanesinde Turkiye'dekinden daha olumsuz bir durum \ardir" denildı. 1981 yılında tarım dışı ucret gelirleri payının 24.8, ucret dışı ve tanm dışı gelirler payının 54.3 olduğunu, Prof. Nuri Karacan'a atfen veren araştırma, yıllara göre aynı oranları şoyle verdi: 1982'de 23.9 ve 56.8, 1983'te 22.4 ve 59.7, 1984'te 22.1 ve 59.5. Araştırmada daha sonra şu goru^lere yer verildi: "Bu \eriler, gerçek ücrellerin surekli olarak duştüğu donemde, gelir dağılımı bozulduğunu hulanarak derinleşmesine vol açan ekonomik ve sosval y'apı değişikligi arasındaki ilişkinin ne denli belirgin olduğunu ortaya ko>makta ve toplumsal gelişmenin >onu ac;ı>ından duşunduriKiı olrııakladır. 1970'lerde ho/uk olan gelir dağılımı, iıızla daha du kntik bir noklaya dogru >ol almaktadır." cu >oksuta kaujı >j ucgişık ui Mıızaffer getirildi Akkaya TUBA Ajansı'nın araştırmasına göre, 1981 Denizcilik Bankası Deniz Sakliyat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Genel Müdürluğu 'ne Kaptan Muzaffer Akkaya getirildi. Akkaya, 1985 şubat aymdan beri genel mudür yardımcılığı görevini yürütüyordu. Livaneli Ankara konserini iptal etti Bakanların yurt gezileri Bazı bakanların yurtiçi gezileri surüyor. Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ve Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin Bursa'nm İnegöl ilçesinde hukümet konağının temelini aıtılar ve iki ilkokulu öğretime actılar. Vlaştırma Bakam Veysel Atasoy da dün Isparta 'nın Keçiborlu Uluborlu ve Semirkent ilçelerinde kurulan otomatik telefon santrallarım hizmete açtı. ANkARA. (Cumhuriyet Bürosu) Zülfi Livaneti. pazartesi gununden başlayarak Akun Sineması'nda vereceği bir haftalık konseri iptal etti. Ankara'da konser vermeyi çok istediğini ve bunun için geçen şıldan berı girişimlerde bulunduğunu belirten Livaneli, "Çankava Belediyesi'nin bize verdiği tarifeye gore Ankara'da konser vermemiz mümkun değildi. (Asi>e Nasıl Kurtulur) adlı ovunda olduğu gibi a>nı yontemle bi/im de Ankara'ya gelmemi/ engellendi" dedi. Kimliğimi kaybettım. Hukumsüzdur. ISMET GÜNES
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle