19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 OCAK 1985 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 ISMAÎL GLLGEÇ 7 ocak gunü Şan Tiyatrosu 'nda yapılacağı duyurulan ve izin almmadığı için ertelenen Sadık Gürbüz konseri için, sanatçıya ve tiyatro yetkililerine Şişl1 Emniyet Amirliği tarafından yapılan açıklamada izin verümediği belirtildi. Bunun üzerine Gürbüz bir dilekçeyle İstanbul VaUUği'ne başvurdu. Konser biletlerini satın alan izleyidler, dilerlerse Şan Tiyatrosu gişelerine basvurup biletlerini geri vererek paralartm alabilecekler. (THA) Ozetle Sadık Gürbüz'e izin yok SENEMA HAYVANLAR Türkiye'de sinemanın önlenemez çöküşü mü? İstanbul'da seyirci sayısı, geçen yıla oranla %70 azalma gösterdi. Sinemaya gitmek, sanki insanların doğal ahşkanhkları arasından çıkmak üzeredir. Ancak bu durum karşısında Türkiye'de kimsenin kılı kıpırdamıyor. Peki, Türkiye'de sinemanın can çekişmesinin suçu kimde? Mevsim başından beri görülen bazı belirtiler, artık kesin sonucunu vermiştir. Türkiye'de sinema olayı, benzeri gorülmedik büyük bir bunahmm içindedir. Yerli sinema da, yabancı filmler de, bunalımdan nasiplerini eşit biçimde almaktadırlar. Beliren sayılara göre, istanbul'da seyirci sayısı, geçen yıla oranla, <% 70 azalma göstermiştir. Sinemaya gitmek, sanki insanların gündelik, doğal alışkanhklan arasında olmaktan çıkmak üzeredir. Bunahm, 197374'lerde TV'nin yaygınlaşmasıyla birlikte yaşanan bunalımı andırmakta, yalnız seyirci kaybı, sinemacılann ifadesine göre, o yıllardan bile daha yuksek orana erişmektedir. Ancak sonuçlan, yine o yıllann sonuçlan gibidir. Ortalığı birbirinden bayağı seks filmleri, oluk gıbi kanın aktığı şiddet ve karate filmleri kaplamak üzeredir. Beyoğlu'nda şu gunlerde yapılacak bir gezınti, 'Röntgenci Kız'dan 'Sekse Doymayanlar'a, 'Özel Dersler'den Bir Kazak Bir Blucin'e, gidışin nereye doğru olduğunu anlaroayayeterlidir. Sinema tıpkı o yıllarda olduğu gibi, yine büyük bir panik yaşamakta ve tümüyle 'sokaktaki ve az sayıda sinemasever de, korkanz sinemaya gitme alışkanuğından büsbütün vazgeçecektir... seksen' yatıyor? Bunun nedenleri kuşkusuz birden çok. Orta sınıflara vurulan ve her gun bir yenisi gelen ekonomik darbeler, kolay taşınamaz duzeye gelen hayat pahalılığı, kuşkusuz bunda başlıca etken... Yine de, söz gelimi seks filmlerinin bundan etkilenmemesi ilginç: Yerli filmlerimizin gözde sineması Lale, bilet fiyatını KDV dahil 250 liraya indirirken, Beyoglu'ndan Aksaray'a, 'seks filmi' oynatan tüm sinemalanmız, KDV'li 330 lirahk bilet fiyatlarıyle yine de ağızlarına dek dolmaktadırlar. Sinemadan kolayca vazgeçebiliyor, ama seksten gecilemiyor mu demek gerekir? Bunalımın diğer nedenleri arasında TV ve \ideoyu da saymak gerekir. Batı toplumlarında sağlıklı, mantıklı bir işbirliğini gerçekleştiren bu uç kurumun Türkiye'de birbirine böylesine 'rakip* olması 'sekte vurması' şaşırtıcıdır. Tuketimde kalite oğesini pek umursamamaya alışmış, alıştınlmış bir toplumda, sozgelimi muzik gereksinimini kolayca cızırtılı kasetlerle, sinema gereksinimini ise kotu kaliteli, 'flu', titrek goruntuler \eren video bantlanyla karşılamavı kabul eden bir toplumda, bu 'rekabet' ve birbirinin yerine kolayca geçme olayı, saşırtıcı değildir. Ama temel sorun, kuşkusuz bu alanların tum dünyada olduğundan farkh biçimde kullanılmalarıdır. Özellikle TV ve videonun bizdeki yanlış kullanma bıçimlerine, başka bir yazıda değineceğiz. Ama şimdilık (ve 'âcil' biçimde) şunu anımsatmakta yarar görüyoruz. Sinema, Türkiye'de belki son şansını >aşıyor. Sinemacıların bel bağladığı birkaç kaliteli, pahalı film daha iş yapmaz ve beklenen geliri sağlıyamazsa, eğlence, gösterı ve sanat dünyamızın zaten bir havli kısır olan toplamında bir perde daha kapanacak, birçok sinema belki bir daha açılmamak üzere kapılarını kapatacaklardır. Bu açıdan önumuzdeki haftadan başlayarak(sömestr tatıli dolavısıyla) şenlenecek olan \e "Polıs Okulu", "Superman 3", "Mağlup Edilmeyen" gıbi gorecelıkle ilginç ve pahalı filmler sunacak olan sinemalara bekledikleri seyirci ilgisini gostermeye, bu filmleri salonlarda izleme>e çalışalım. Benim kuşağım için, benden onceki ve sonraki birçok kuşak için olduğu gibi, sinemayı sinema salonlarında izlemenin benzersiz bir tadı, keyfi vardı. Yeni kuşaklar, bu keyfi belki hiç almadılar, almayacaklar. Onlar, evde oturup uyduruk bir Amerikan dizi filmi veya bir bozuk video kaseti izlemeyi, sinema sanabilirler. Ama bizler, benim kuşağım ve ötesi, bu tuzağa duşmeyeceğiz. Sinemayı, sinema salonlarında gösterilen sinemayı savunmaya, ortak bir tören gibi yaşanan bu benzersiz olayı, şımdilerde sinema dergilerinde veya sutunlarda Burhan Arpad, Çetin Özkırım, Giovanni Scognamillo gibi ağabeylerimin kıvrak kalemlerıyle naklettikleri sinema salonu anılarını hep yaşamaya devam edeceğiz. TV'de veya \ıdeoda değil, rahat, konforlu, çağdaş donanımlarla donaylmış salonlarda sinemayı izlemeyi hep yeğleyecek ve bu tur sinemanın yaşamasını, var olmasını sa\unacağız. Umalım ki bize katılanlar, filmleri salonlarda ızleyerek geleneksel sinemayı yaşatacak olanlar o denli az olmasın... Bu 'romantik'yaklaşımın dışında, sinema bunalımına somut planda nasıl çareler aranabıleceği de, başka bir yazının konusunu oluşturacak. AT1LLA DORSAY KİM KİME DUM DUMA BEHIÇ AK fiPTRL berifi Nmlda ftPTRi RPTffL baâtrdt )ohu neren katalı Hikmet Şimşek'in başarısı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefl, devlet sanatçısı Hikmet Şimşek, Avusturya'nm Salzburg kentinde Mozarteum Orkestrası'nı yönetti. Konserin sottsti, yine bir Türk sanatçısı olan piyanist Gülsin Onay'dı. Konser programında, tlhan Usmanbaş'ın Mozart'm "Kıiçük Bir Gece Muziği"nden esinlenerek yaptığı aynı adlı bestesi, daha sonra da bu kentte doğmus olan Mozart 'ın çeşitli yapıtları teslendirildi. Suçlu.... Ayaga kalk... Suç kimdedir? Türkiye'de sinemanın (10 yıl sonra yeniden) can çekişmesine tanık olurken, kimlere 'Suçlu, a\ağa kalk' diye sesleneceğiz? Sinemarun ölümünün suçlusu o kadar çok ki.. Kimden başlamalı? Yıllardır sinemalarına çivi çakmamış, gösterim düzenlerinden perdelerine, koltuklarından ısınma tesisatlanna hiçbir şeylerini yenilememış, seyirciyi rahatsız koltuklarda, soğuktan titreyerek karanlık goruntüleri izlemek zorunda bırakmış sinemacılar öncelikle suçlu değil midir? Hep en kolay, en kestirme yoldan para kazanmanm peşine düşmüş, gerçek bir sinema seyircisi yetiştirmek için en kuçuk bir özveriye katlanmamış, sinemayı bılmeyen, sevmeyen, ona yalnızca mideleriyle bağlı olan ve zaten ilk fırsatta satıp savıp sinemadan uzaklaşıvermiş sayısız yapımcı ve ithalci öncelikle suçlu değil midir? Sinemayı yalnızca sağılacak inek olarak gormüş, si Onder Gökseven, İngiltere'ye çağrıldı l/hv Seeri j ben en bajn* tvray be Çocuk müzikali "Küçiik Nasrettın " Münih Çocuk Festivali'ne katılacak. Nisan ayı başında 15 gün süreyle Münih Belediyesi'nin çağnhsı olarak Münih'e gidecek olan "Küçük Nasrettin" adlı oyunu Serpil Akıllıoğlu yazdı. Muzikallerini Melih Kibar'ın yaptığı oyunda 40 devlet tiyatrosu oyuncusu rol alıyor. Faik Ertener 'in yönettiği oyun Abnanya 'da 5 kez oynanacak. OJBA) Münih Çocuk Şenliği istanbul Devlet Operası, reji asistanlanndan önder Gökseven, Londra 'da çahsmalar yapmak için lngiltere'ye davet edildi. 1981 ve 1984 yülarmda Londra 'da Kraliyet Operası 'nda çalısmalaryapan "Carmen" ' Boris Godunov" ve "Güllu Şovalye" gibi operalarda dünyanın ünlü yönetmenleriyle beraber çalışan Gökseven, ekim ayında Londra'ya gidecek. (THA) P I K N 1 K PİY4IJ M4DR.4 BARIŞ HADf SİZE ODİP Sinemalar zor durumda Sinemacıların büyük bir kriz içinde olduklanm beürten İstanbul Sinema ve Tiyatro tşverenleri Sendikası Başkanı Mehmct Soyaslan, "Birçok sinema kapanma tehlikesiyle karşı karşıya'' dedi. Yerli film göster ren sinemalardan bazılannın fîyatlarım duşürme yoluna gitmelerine karşın beklenen randımam alamadıklarını belirten Soyaslan, Belediyelerin yuzde 50 rüsum aldığını ve bu oranın yuzde 20'ye duşurulmesi gerektiğini söyledi. HIZU GAZETECI VECDET $E;y O O W / ftUZ ĞİBİ OLMUŞ5UN (Uınyk.") SEL İÇERİ Ö BÛKIİYM NOOUXJW.N£ BURDA*. Işın Güyer Elisabetta di Stefano konseri İstanbul İtalyan Kültür Merkezi'nde Soprano Işın Guyer 6ugün saat 18.00'de piyanist Elisabetta di Stefano eşliğinde bir konser verecek. Sanatçılar konserde Enesco, Alexandre Georges, Tito Mattei, Enrico Toselli, Yukset Koptagel, Bizet, Massenet, Francesco Cilea, Saint Saens, Franco Alfano ve Gounod'nun yapıtlannı seslendirecekler. Günümüz hattatları Tabar Sanat Galerisi'nde gtinumüz hattatlanmn yapıtlanndan oluşan bir karma sergi açıldı. Sergide Abdulvahap Ayanoğlu, Hüseyin Gündüz, Emin Bann, Husrev Subaşı, Samı Ozel ve Savas Çevık'in yapıtlanndan ö'rnekler yer alıyor. Sergi 5 şubat günune kadar izlenebilecek. HAK ETTİĞ1İLGİYİ GÖRMEDt "Bir Zamanlar Amerika", bu sinema sezonunda gösterilen yabancı fümlerin en basanhlanndandı. Ancak, Sergio Leone'nin bu buyük yapıtı bilesinentaseverlerden hak ettiği ilgiyi görmedi. nema sorunlarına hiçbir zaman adam'ın beğenisine teslim edileğilmemiş olan sinemanın doğal mektedir. ortaklan beledıvelerin hiç mi ka°7o 70'lik seyirci kaybı.. Başka ülkelerde <o 10 veya 20 seyırci 7 bahati yoktur? Sinemaya sansur azalması olduğunda, bu büyük dışında hiçbir biçimde ilgi gösbir bunalım sayılmakta, çareler termemiş olan ilgih dev let mekaaranmasına girişilmektedir. Oynizmalarının gelmiş geçmiş kulsa sinemanın °?o 70 seyirci kaytur bakanlıklarının sinemanın betmesi, Türkiye'de kimsenin ölumünde hiç suçu yok mudur? kıhnı kıpırdatmıyor. SinemalaYa sinema yerine yıldızcıklann nn 'doğal ortağı' belediyeler, yatak dedikodularına veya yığınacaba olayın farkında mıdırlar? ların yeni oyuncaklan TV veya Kültur Bakanımız, durumu bilivideoya sayfalarını açmayı yeğyor mu? Basın sinemanın can çeleyen basın? Ya bir TV dizisinin kiştiğini fark etti mi? Hiç sanmıcilasına veya bir filmi, kotu bir yorum. Ama suçu onlarda arakopyadan da olsa, evlerinin ramamak gerek. Kamuoyu oluşhatlığında izlemenin kolaylığına turmayı, sorunlannı duyurmayı kapılan, sinemalarda oynayan, hiçbir zaman becerememiş, en eleştirisini okuduğu bir filmin güçlu zamanlannda bile bir etki kasetini arayıp duran "sinemaseve baskı grubu oluşturmayı biver' seyircimiz? Sinemanın olulememiş olan sinemacılanmız, münden hepimız suçluyuz, budurumlarını kamuya duyurmak nun toplumsal sorumluluğu, için acaba parmaklarını kıpırdalga dalga hepımizin omuzladatmışlar mıdır? Sinemacıların rındadır... (özellikle ıthal filmcilerinin) tek Insanlar nıye bırdenbire sineyaptıkları, hemen 'Pahalı filme maya gitmekten vazgeçtiler? En son' sloganıyla iyi film getirtunlu starların, gazete manşetlemekten vazgeçmek, en ucuzu ve en kötüsuyle programları dol rinden inmeyen 'ulusal anne'lerimizin oynadığı filmler, şenlikdurmaya başlamaktır. Oysa bu pespaye filmlerle seyirci sinema lerde odül üstune ödul almış yaya geri gelmeyeceği gibi, kalan pıtlar. Batının gosterişlı, cılalı filmleri, hepsi hepsi niye 'iki Svnacnoievh.. OYKÜAAOZ BUKuOA BÖVLE ÖITSE, ME ROMÛMTÎK CXXİ«DU MI *>, AMA " O guza.1 adamiar o binip gitüier ..*' VE BYZ GALERILER 528 66 29 526 10 00/412 CSVtfT P»S* CAC 3 ^ B E « « 166 ?• S üMtn l AAbdullah bd Mericadalı SANKT URART UTKU VARLIK ResfcıScrgisl 324 Ocak 1985 Mehmet Pesen t 526 Ocak 1MS SA>AT GALER1S1 BALABAN RESİM SERGİSİ "Geçmiş aönemıennuen ömekler ve yem yapıfları" esertennöen taş CızeniK oymalar 18 OCAK1 $ U U T 1 M S TMBNI SAUT: UUOtÜ Cumhunyet Cad No 23Taksm RESİM ÇALIŞMALARI KIŞ TARİHTE BUGÜN j A 80 Scnato bması (Capi+ol) MÜMTAZ ARIKAN 18 Ocak AMERİKA İOZAN7 TANfMIYOR.. 19Z7'C>e BUGUH,LO2AU AUTLAÇMASt, BlRL£ÇtK bBVLETlEfV PAOMAEMTCSUHbA t&DDeDfLOİ. ABP, TÜRKİYB IL£ ,OSMANU DEVLETİ'HPBN ALIUAH PEmOLAYBICALinARJ) MİsyOfJeRLİK ÇALIŞUALARI VE ERMŞMİS^AN SORUUU NEt>£MİYLE ÎLGİLENiyoeDU ÖZ£LLİkl£, MANDASI AITIMDA KUÜULMASI PLANLANAN ÖzeSt; Islıkiaı Cad' Pasabahce >anı Tertos ÇjKmai Yapmjı Hanı Kat 1 tto 2734 Beyoflu ıstanöui Teielon 1*4 96 33 j 15 0CM 15 HAdMM 1915 1 M İ Û . KSN1 M NiTKa MÛZESij KayıHaı «evam etmektetfir. . Saat: 10İM 1100 MS1IM DfSTCX SA»*T UIEMS) ŞECMERESİMLER SUREKLİ SERGİ Adnan Varınca 423 0CA1MS Huvev Gerade Cad 126 Tesvikıye MeydanlST Tel 141 27 11 ALANTAR Resiaı Serglsi 2 Ocak 26 Ocan AMı loenc CiO 7 5 Macna 1460354 çekiRDek saoateoi MÛZlKStTOS NtyM w EMT n Uatartu" 1920 2S2? ocan 2 3 suftal saai 18 00 Dawjy«»T C«>n»k Sjratevı naen v a « Q Mvi <AnmjMv)den vc Gaıen Cam (Fenvtatv ÇÜKKD aKiaOibr • *L: 161 « M T1GLAT UMÎ UUMSI SEVtMCE TELEFOMA RAND£VJ NURULLAH BERK Resb» Sergisl 10 23 ocak TM: 1İ3 10 31 DEKORASTO». FgŞM S£TH A^rm BİR ERAAEkllSTAN DBVLETi UZEg/NPE /£&£LA DUHUYOROU.24 TEMKAUZ 1923'TE İM2ALANMlŞ OLAN LO2AN ANTLAŞMASI İSE, SEVR ANTLAŞMASINI HUICUMSÛZ glRAKAN MADDELERıYLE VE GBTİROIG) POLİTIK SAĞ'MSlZUKLA, TÜRK.İYE'Y£, AZIMLKLARJ DENETLEME HAKKI 7ANIYOR,AYRICAUKJAfil KALDlfStYORDU.. 8 va Z s u » E ı« 3» K S2 198485SEMİNER/SEBGİ HZİSÎNDEN Bınncısı 1985 yılında gercekleştıolecek oıan "ŞEREF AKDİK SAMAT ÖOÛUERh tesısı nedenıyle ŞEREF AKDİK 9 UHTMLM * 18 Ocak 50 YIL ÖNCE Cumhurivet Reyler sabahın yedismden Saylau seçimleri akşamın on sekizine Kadar Şehrimızde bugunden itibaren ikinci seçicilerin intihabına başlanacaktır. Bütun hazırlıklar bitirılmiş olduğundan bu sabah şehrin her tarafına seçim sandıkları konmuş bulunacaktır. Kadın ve erkek vatandaşlar reyierini bu sabahtan itibaren kullanmağa başlayacaklardır. İstanbulda ikinci seçici ıntıhabı pazar gunu akşamına kadar devam edecektir. Mulhakatta, ıntıhabat pazartesi aksamı bitecektir. atılabilecektir. İntihab kanunu mucıbınce tasnifın bir gunde bıtirilmesi lazım geldiğinden seçici namzedlerden her birinin kaçar rey aldıklan pazartesi akşamı belli olacaktır. 1935 sabah Brıstol Otelinde Kultur Bakanı Abidin Özmenin başkanhğı alttnda bir toplantı yapılmış ve geç vakte kadar göruşülmuştur. Toplanüdan sonra Kültur Bakanı Abıdm Özmen b" muharrırimize şunları soylemıştır: "Temsil Akademisinin kurum şeklıni kararlaştırmak meselesı üzermde konuştuk. Toplantıya Reşad Nurı, 1. Galıb, Hasan Yucel ıştırak ettiler. Bu şubenin bir şef ıdaresınde, hem derhal temsiller verebilecek, hem de dram ve 19351985 operada ıhtisas sahibi gençler yetiştirebılecek bir mekteb halınde olması esası kabul edildi. Kadro ıle mekteb meselesinin bir listesini hazırlamayı arkadaşlar uzerlerıne aldılar. Yakmda bu ış de netıcelendirilecektir." fanak Nıspetıye Cad 44,2 £t//er GALERI BARAZ 1 1 2 3 Ocak 1985 Tajrttor $ab*a s ç * hrtnlacaHıt Tel 165 19 35 TOPLUKONUTTA SIHHİ TESİSAT 17/26 Ocak 1985 Harbiyelstanbul MUSTAFA AYATAC 17 Ocak • I $ * * Tel 140 47 83 Kunuluş Cad 191 ISTAN6UL GALERI İLANLARI HER GUN BU KÖSEDE Temsil Akademisi nasıl kurulacak Ankarada bir temsil akademisinin kurulması işlerıle uğraşmak üzere dün
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle