25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 AĞUSTOS 1984 HABFRLFR CUMHURİYET/7 Ozetle *renci affı Üniversiteler, öğrenci affından yararlanmak için başvuranlara 8 eyliile kadar yanıt verecek. YÖK yetkililerinin verdiği bilgiyt göre, üniversiteler başvuru sahiplerine hangi ders yılında öğrenime başlayacaklaruu, hangi derslerden muaf tutulacaklarını bildirecekler. Gecekonducular "tapu" için başvurmuyor NEDEN BAŞVURMUYORLAR? Parasızhktan Yeminli bürolara güven duymadıklanndan Gecekondularının yıkılacağına inanmadıklarından Nasıl başvurulacağım bilmediklerinden HASAN UYSAL ANKARA Başkentin yüzde 60'ını oluşturan ve kentin kıyılanna egemen gecekondu sakinleri, tapu tahsis belgesi olayına niye ilgi gostermiyorlar? Tapu tahsis belgesi verihnesinde kendilerine yetki verilen ve "büyük furya" diye büyük masraf yaparak kurduklan yeminli bürolara gecekonducular niye soğuk davranıyorlar? Bu soruların yanıtını almak için başkentin gecekondu semtlerini dolaştık, yurttaşlarla konuştuk. Konuştuklanmız arasından yeminli büroya başvurana, tapu tahsis belgesi alana hiç rastlamadık. Önce Mamak, ardından Altındağ'a gittik. Ankara Kalesi'nin karşı tepesinde, Bent Deresi semtinin yükselen kayalan üzerinde neredeyse yıküacakmış gibi duran birbirİerine kentten urküp stkı sıkı sartlan kondulara çıkarken ilk durağımız bir kahve oldu. KORKUYORtNSAN Yol üzerine atılmış masada oturan 5 kişiden Mehmet Keskinbalta, yeminli büroya gidip 5 bin lira verenlerden. Ardından 40 bin lira daha istenince vazgeçmis. "Bir ölçmeye 40 bin lira verirsem, bu masrafla nasıl başa çıkanm" diyor. S bin lirası ise yeminli büroda kalmış. Işin sonunu getirmeden para alınmasına da karşı. Her büronun pazarhk usulü "n« kopaıHrsam" yaklaşımı ise kendi deyimiyle "tereddüde gark etmiş" gecekondu sahiplerini. "Siire bitiyor. Başvurmayamn evini yıkacaklar" diyoruz, yanıt endişesiz ve telaşsız oluyor: "Yıkmaya imkân yok. Misal, 10 kişiyi burada bir araya getirip zaten imara sokamaziar. tmara sokamazken böyle vatandaşın parasını alıp perişan etmeye gerek yok. Şimdi önce diyecekler ki 'Tapun mu yok? Al sana tapu. Tapun mu var? Al sana imar planı. Buna göre yap evini' diyecek. O zaman vatandaş olarak ben harcını, ruhsatını yatınp evimi yapanm. Oysa şimdi milleti şey altında, tereddiit alünda bıraktılar..." Konuşmamızı ayakta izleyen bıyıklı genç ise müdahale ediyo: "Güven yok kardeşim güven. Parayı vereceğiz, para da gidecek. Sonunda bir şey de oltnayacak." Biraz ilerideki kahvede Atıf Bey Mahallesi'nin muhtan Akif ödeyecek parası da kalmadı. Giinluk gecimini sağlayamıyorlar ki." Başvurmayanın yasa gereği evini yıkacaklannı anımsatıyoruz muhtara: "Tahmin etmem. Öyle gözdağlan hep verildi. Yıksalar bile nereye koyacaklar bu kadar insanı? Yok yok yıkamazlar" yanıtını veriyor. Konuşurken, iyi giyimli, kravatlı bir emekli yaklaşıyor. Adı Hüseyin Cemal. O çevrede kimsenin başvurmadığını, "habire" kanun çıkartıldığıru, bunlann da "anlaşılmasının giiç oldugunıT' söylüyor. " Anlamıyonız ki hangisine uyuyonız. Hangisine giriyoruz" diyor. Başvurmamalarının nedenini ise, "Maddiyat beyim maddiyat. Buralarda yaşayanlar bu külfete dayanamaz" diye açıklıyor. GECEKONDU FELSEFECİLERİ Kahvenin ucundaki masada oturan üç yaşhdan birisi yakasında Polis Emeklileri Derneği çıkartmaz o zaman." İsmail Uğraş'm sözlerine Mahmut Han karışıyor: "Devlet önce kendi işini bitirsin, ondan sonra gelsin. Şimdi benim ev planla yola girer yıkılırsa, yatırdığım parayı kimden alacagım? İmar şeyi yapılmadıkça gitmem büroya müroya. 100 bin 200 bin bul. Mümkün değil. Hadi buldun verdin, işin garantisî yok." TESBtHLİ ORTAKLAR Yukarılara doğru çıkıyoruz. Yüksekçe bir sekinin üzerinde sandalyeleri atıp ellerinde tesbih sohbet eden uç vatandaş arkalanndaki tek evin sahipleri olarak oturuyorlar. Yasada "hisseli ortaklar" diye geçiyor hukuki durumları. Üçü de hiç yeminli büroya gitmemiş. Sadık Yılmazoglu bir kez gitmiş. Belediyeye yatırdığı iki bin liranın makbuzunu istemişler. îmar Müdurlüğü'nde makbuzu bulamamışlar. Sonradan vazgeçmiş. Hasan Karataşoğlu ise, devletin memurlarının bu işleri yapmasıru, büroculara güvenmediklerini söylüyor. EVtMİ DEVLET ALSIN Yukarılara doğru en az 300 basamaklı merdivenden oflaya puflaya çıkan, 75 yaşında, üç ayda 80 bin lira geliri olan emekli Mehmet Kepez'le karşılaşıyoruz. Yalnız yeminli bürodan, yalnız hükümetten değil herkesten, her şeyden, hatta hayattan bile şikâyetçi Kepez: "Tek başmayım hayatta. Hesaplattım kıytınk bir eve tapu almak için yekun 300 bin ediyormuş. Hökumet versin 250 bini, tapusu da evi de hepsi onun olsun. 250 bini alır şu üç günlük ömrümde bey gibi yaşanm. Tapu verecekmiş, verecekse versin. Neymiş büro müro? Kulağı ne lüzum vardır tersten tutmaya?" MUHTAR DEDICİN BÖYLE OLUR Yola devam ederken, muhtar tabelasının yanında yeminli büronun reklamını yapan bez afişin önünde duruyoruz. Fermanlar Mahallesi muhtan Emin Dündar karşıhyor bizi. Muhtarhk bürosunun bir bölümünü "Özgün Özel Yeminli Teknik Büro"ya vermiş muhtar. Vatandaşın başvurmadığını, vaktin daraldığını, vatandaşın ikna edilmesi için hükumetin açıklama yapmasmı belirtip, "Halk biraz cahil. Bilmiyor yeminli büroya gitmesi gerektiğini. Sonra yıkarlar vakit geçince" diyor. Vatandaşın yeminli bürolara "dolandıncı gözüyle" baktığını kaydedip,"Elin agn torba degil ki" diye ekliyor. Karşıhkh konuşmaya başlıyoruz: Başvuranlardan tahsis belgesi alan var mı? MUHTAR Yoktur. Kaç liraya yapıyor bürolar? MUHTAR Pazarlığa tabi. Ne tutturursa. 30 bin, 60 bin... Peki senin evinin tapusu var mı? MUHTAR Yoktur. Nasıl yok? Peki yeminli büroya başvurdun mu? MUHTAR Yok. Başvurmadım. Vatandaş başvurmadı diye şikâyet ediyorsun. Sen niye başvurmadın? MUHTAR Bekliyoruz işte herkes gibi. Ne olacak diye beklivoruz. Burnunu ısırarak kopardı Eminönü Kuçukpazar'da bir müşteri, otel kâtibinin burnunu ısırarak kopardı. Yoğurtçu S'uriSokak'takiAkın OteU'ndekalan FeyzuUah Çöp (19), otel ücretini isteyen otel kâtibi Mustafa Sır'ın (25) burnunu kopardtktan sonra güvenük kuvvetleri tarafından yakalandı. Çöp, "Param yok, sonra veririm dedim, dinlemedi. Ben de kedi gibi at1 layıp burnunu koparttım'' dedi. Mustafa Sır'ın kopan burnu Fransız Pastör Hastanesi'nde dikildi. Demirkırunhn evine hırsız girdi Ses sanatçısı Mediha Demirkıran'ın Levent Yanktiı Sokak Akyıldız Apartmam 'ndaki dairesine aydınlık ptnceresinden giren hvsız ya da hırsızlar 5 milyon lira değerindeki ziynet e$yası ile 5 adet antika Çin tabağım alarak kaçtılar. (UBA) 2.5 milyonu verdi saat aldı THY Satış Müdürlüğü'nde 15 ytldan bu yana işçi olarak çalışan Şaban Yılmaz, havaalant pisti üzerinde bulduğu 2.5 milyon lira değerindeki markı sahibine teslim etti. Şaban Yılmaz'ın bu hareketinden dolayı THY tarafından ödullendirileceği bildirildi. Marklann sahibi 41manya'da çalışan Türk işçisiSabahattin Çolakoğlu, Şaban Yılmaz 'a elektronik bir kol saati armağan etti. (UBA) Ankaralı gecekondu sakinleri, Devlet Bakanı Sudi TüreVin "Zamanında başvurmayanın gecekondusunu yıkanz" sözlerine, "Yıkarlarsa yıksınlar" diye karşüık veriyorlar. 75 yaşındaki emekli Mehmet Kepez, "Hesaplattım, tapu için 300 bin lira lazımmış. Hükümet 250 bin lira versin, evi alsın" diyor. Enez var. Onu işaret ediyorlar, "Onla konuş" diye, "Bilir böyle şeyleri, ağzı laf yapar." Atıf Bey'de 400 gecekondudan 30'u başvurmuş yeminli büroya. Onlann yansı da sadece ilk başvuruda bırakmış işin peşini. Gerekçesini ise şöyle anlatıyor Muhtar Akif Enez: "VaUndas bir zamanlar nasıl bankere para kapürdı. Aynı oluruz diye bürolara giden yok. Vatandaş bir zamanlar belediyeye tapu almak için 2 bin lira yatırdı. Kanun işiydi o da. 'Şimdi de yatıracağız. Gene bir şey çıkmayacak' diyor haklı olarak. Belediyelere ödenen paralar gitti. Hem vatandaşın bürolara rozetli tsmail Ugraş, "Eğer bu halka iyilik istiyorlarsa önce yer haritasını (kadastrosunu) ikmal etsinler" diyor ve devam ediyor: "Şimdi parayı toplayacaklar. Sonra da imar planı yapıp, yok yola giriyor, yok bahçeye, yok okula girdi diye belki evler yıkılacak. Ne anladım ben bundan. Mağdur olacak vatandaş. Arsanın sahibiyle kendin anlaşacan diyorlar. Ben anlaştıktan sonra sana ne gerek? Önce beş bin, ardından 50 bin... Emekli raaaşından nasıl arttırıp versin bu parayı insaıılar. Once planlannı yapsınlar sonra gelsinler buraya." Masada eski Türkçe bir kitap okuyan emekli Mahmut Han başını kaldırıyor, kafasını yan çevirip eli ile kulağını gösteriyor: "Ağam bak bi kulağımızm arkası kaldı" diyor. Mahmut Han, kendi deyişi ile parasızlığın üzerine "lök" gibi çöktüğü emeklilerden: "Sor bakalım odunun kömürün var mı diye, yok. Gidecem de oturdugum ev için elin şirkeüne para verecem. Kışın odun kömür yerine tahsis belgesi mi y akacam? Çoluk çocuk belge mi yiyecek yani?" Devlet Bakanı Sudi Türel'in "Başvurmazsanu yıkacaklar" sözu anımsatılınca: "Yıksın, yıksın, vallahi de yıksın billahi de >ıksın. Devletür. Hükümettir yıkar elbet. Hükümet, yeminli büroya kendi versin parayı. Bu devlet, bu \atan benim. Bu toprakları benim ecdadım kurtarmış. Şimdi beniın hakkım olmayacak mı?" Ne önerdiklerini soruyorum. Emekli polis memuru tsmail Uğraş atılıyor: "Devlet devletliğini göstersin. Kendi memurlannı göndersin. Ne yapılacaksa onlar yapsın. Ücret neyse odeyelim. Kimse ses Illerde enformasyon Devlet Bakanı Mesut Yılmaz, dokuz ilde basın yayın enformasyon bölge müdurlü'kleri kurulacağmı bildirdi. SIRTSIRTA Ankara'da "kondu"lar. Sırt sırta. Tapusu yok. imarplanıyok, suyu yok, kanalizasyonu yok. (Fotoğraf: RIZA EZER) Resmi Gazete ile yapılan ilanlar bildirim için yeterli değil ANKARA (a.a.) Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi, Resmi Gazete ile yapılan ilanlann bildirim için yeterli olmadığma karar verdi. Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi her yerde serbest olarak satılmayan Resmi Gazete'nin "flan konusunu ilgilinin bilgisine ulaştıracaken entin gazete" nıteliği taşımadığı, bu nedenle de Resmi Gazete ile yapılan ilanlann tebligat için yeterli sayılmayacağı görüşüne vardı. Kararda aynca, Resmi Gazete'de yapılan ılanen tebligatlara dayanılarak davanın gıyapta yurütülemeyeceği kaydedildi. Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi bu gerekçelerden hareket ederek bir tazminat davasında davalının gıyabında verilen mahkumiyet karannı bozdu. Altınsoy: Zamanında başvurmayana yasa uygulanır Ankara Anakent Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy, gecekondu sahiplerinin 8 eylül tarihine kadar başvuruda bulunmalarını istedi. Altınsoy, "Müracaat eden vatandaşın işi süratle çözülecek. Başvuruda bulunmayanlar için yasa hükümleri ne ise o uygulanacak" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) tmar affından yararlanmak için başvuru süresinin dolmasına bir ay kala başvuruların çok düşük düzeyde olduğu Ankara'da Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy, gecekondu sahiplerini uyararak 8 eylül tarihine kadar başvuruda bulunmalarını istedi aksi halde yasalann uygulanacağını söyledi. Altınsoy, Cumhuriyet muhabirinin sorusu uzerine, imar affından yararlanmak isteyenlerin, yasada belirtilen evrakları ile birîikte müracaat etmelerinin bir zorunluluk olduğunu belirterek, "Müracaat eden vatandaşın işi süratle çözülecek, ancak başvuruda bulunmayanlar için yasa hükümleri ne ise o uygulanacak" dedi. Altınsoy şöyle konuştu: "Hükumetin aldığı karar ne ise, yasalar ne diyorsa biz onu uygulanz. Bizim kadar \atandaş da yasalara u>mak zorundadır. Aylardan beri gazeteler ve televizyon imar kanununun tüm gerekçelerini ve nası) uygulanacagını en ince noktasına kadar açıklamıştır. Başvuru suresi dolduktan sonra, 'haberim yoktu, duymadım' gibi bir mazeret kabul edilmeyecektir. Vatandaşlann bir an önce evrakları ile birlikte başvuruda bulunmalan gereklidir. Evrakı tamam olanlara kanuni haklan uygulanacak. ama başvuruda bulunmayan gecekondular kaçak yapı durumuna düşecekler ve kanun ne diyorsa haklarında o uygulanacak." SODEP öte yandan SODEP Genel Başkan Yardımcısı Cezmi Kartay, imar affı yönetmeliğinin beş aydır uygulamada olmasına rağmen üç büyük şehirde dağıtılan tapu tahsis belgelerinin çok az olduğunu belirterek, "yerel seçimler oncesi kamuoy una büyuk gösterilerle sunulan gecekondulara tapu da^ıünu, uygulamada milyonları duş kmklığına uğratmışUr" dedi. Kartay, Cumhuriyet muhabirinin sorusu üzerine, imar affı uygulamasını şöyle değerlendirdi: "Şimdi işlemlerin kadastro ve mülkiyet sorunlan Ue karşdaştıgı açıklanıyor. Tapu tahsis belgesi verilmesinin kadastro ve mulkiyet bukuku ile ilgisi önceden bilinmesi gereken bir husustur. Tapulama ve kadastro görmemiş, mülkiyeti belirlenmemiş jerlerde bu sorunların çozümlenmesi zorunludur. Bu çalışma hızı ile sorunların çözümüne kadar birkaç kez yerel secim gecirilecegi anlaşdıyor." HP HP Adana milletvekili Cüneyt Canver ise, tapu tahsis belgelerinin tapuya dönüşmesi için en az 40 yıl geçmesi gerektiğini öne sürerek, "tapu tahsis belgesi almak için devlete güvenenlerin sonu, devlete güvenip Devlet Malzeme Ofisi'nden otomobil alanlara dönecek" dedi. Canver, Cumhuriyet muhabirinin sorusunu yanıtlarken, yeminli teknik bürolarca yapılan krokilerin "ezbere" olduğunu şöyledi. Canver şöyle konuştu: "Tapu tahsis belgesi vatandaşlara ileride tapu verilecegine dair Özal ve teknisyenleri tarafından verilen sozdur. Bu sozün nasıl >erine getirilecegi ise gelecekte çıkanlacak kanunlarta düzenlenecek veya daha da çıkmaza girecektir. Zira gelecekte imar müdurtuğunce uygulanması diışünülen yeni satış düzenlemesi ile toprağın gelisen ve degişen ihtiyaçlara gore yeni parçalara aynlması söz konusu olabilecekür. Şu anda tapu tahsis belgesi hazırlanabilmesi için yapılan ölçümler gelecekteki satış düzenlemelerine uymayacakür. Hazırlanan roperli krokiler ezbere yapümaktadır. Hazine, belediye ve şahıs yerleri birbirine kanşmış durumdadır. tfrazı mümkün olmayan yerler vardır. tşlemlerinin tamamlanabilmesi için en az 40 >ıl gereklidir. Tapu tahsis belgesi almak isteyenlerin hazırladıkları roperli kroki daha sonra yapılacak kadastro işlemlerine uymaz ise, bu krokilerin hiçbir değeri kalmayacaktır, tahsis belgesi alan da hiçbir hak iddia edemeyecektir." İletişim Yayınları Iletişim Yaymlan İletişim Yaymları İletişim Yayınları İletişim Yayınları İletişi. Kumburgaz'da apartmanlarla Bodrum'da entelektüellerle Otostop'ta TIR şoförleriyle tatil 1 Tatü Tarüıve Toplum. Key£L Tatîlrle Tanburî Cemil Bey Haliç Köprüleri Eski Yazı, Guzel Yazı Pul Öncesi Posta Damgaları ve İUt Osmanlı Palları m . Sellm Tragedyası Tatil görev mi? SultanahmetHippiler gitti, turistler geldi... ÇıraklarEti senin, kemiği kimîn? Pink Floyd'un ^efi Waters'ın eleştirilere cevabı Yavuz Aydar yazdı: Chick Corea'yla bir gün 15 günde bir sevgili: Beyaz Dizi Gençlik Tarihinden: Disko'nun yukselişi ve... I.Ü. kulüplerinin, lise tiyatrolarının, gönüllü kuruluşlann tartışmaları... VIDEOStNEMA VtDEOStNEMA'nın TemmuzAgustos sayısında. Ibrahim AKSIN Enis BATTJB Nezıh COŞ Y&vuzer ÇETINKAYA Atüla DORSAY Ahmet EKEN Burçak EVREN FÜRUZAN Ahmet GÜNLÜK Onat KTJTLAB Zıya METIN Bertan ONARAN Işıl ÖZGENTUKK Fatıh ÖZGÜVEN Vecdı SAYAR Nejat OLUSAY Ağustos sayısında timuttm Ha dgtozglu îbT >' 520 11 55 54 .* 'lavınlan PERK^ A Ş k.lodfarer Ca4 llciıtJm Han Cıialaglu Ulanbul Td S20 14 1LETISÎU YAYINUUİI PERKA A 5 Kioat%nr Csd Itotlfim Uin CsgMiatft. Thl 5OO 14 5 3 M 56 VİDEOSİNEMA Ağustos'tan itibaren her aybaşı bayilerinizde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle