18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Ferdi kredide ilk adım Türkiye Emlâk Kredi Bankası Genel Müdürıi Cemal Kulu, emekliye ayrılmadan önce Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, başvuru formlannın değerlendirilmesinin 12 ay içinde tamamlanacağını bildirdi. Sahibı Cumhuriyel Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırkeiı adına Nadir Nadi, 0 Genel \a>ın Muduru Hasan Cemal. Mues>ese Muduru. Emine Işaklıgil, Yazı l^lerı Muduru. Oka> Conensin, # Haber Merkezı Muduru: Yalçın Ba>er, Savfa Duzenı Yonetmenı Ali Acar. TAKVIM 4 Ağustos 1984 lmsak. 4.11 Guneş: 5.55 Temsılaler ANKARA Yalçın Dogan,IZMIR: Hikmet Çelinka>a. ADANA: Mehmet Mercan, • Senıs Şe/lerı: Isıanbul Haberlerı Reha Öt, Dış Haberler Ergun Balcı, Ekonomı Osman L>laga>. Kultur Avdın Emeç, Magazın Yalçın Pekşen, Spor Danışmanı. Abdulkadir Yucelman, Duzellnıe. Refik Durba>, Araşiırma Şahin Alpay, IşSendıka: Şukran Ketenci. İkındı 17.09 Aksam: 20.24 Yatsı: 22.00 Burolur 0 \nkara: Zıya Gokalp Buha.ı Inkılap Sokak No 19/4 Tel331141T. • İ/mir: Haüt Zıya Buhan No: 65/3, Te! 254709131230 • Adana: Çakmak Cad No 134 Kal 3, Tel 1455019731 # Basun \e Ya\an. Cumhurnel Malbaacılık ve Gazeıecılık T.A Ş Turk Ocağı Cad. 3941, Cağaloğlu. Isı PK 246lsl. Te> 5209703 Telcy. 22246 Oğle: 13.14 2. DUNY\ MJFUS KONFERANSI MEXİCO CİTY'DE TOPLAMYOR 112 000 Dünya nüfusu Doğum kontrolü için yeni yöntem aranıyor 3 0 0 milyon çift doğum kontrol yöntemi uyguluyor. Bunların üçte biri kısırlaştırılmış, yüzde 20'si doğum kontrol hapı, yüzde 10'u ise kondom kullanıyor. Geriye kalarilar diaframdan, dışa boşalmaya kadar uzanan değişik yöntemlerden birini tercih ediyor. Dış Haberler Servisi Nufus artışına karşı ahnacak önlemler denince akla ilk gelen, doğum kontrol yontemleri oluyor. Dünya uzerinde doğum kontrol yöntemlerini kullanan 300 milyondan çok çift var. Bunların üçte biri kısırlaştınlmış, yuzde yirmisi doğum kontrol hapı, yuzde 15'i rahme yerleştırılen aletler, yuzde 10'u ise kondom kullanıyor. Geriye kalanlar da "diafram"dan "dışa boşalma" ya kadar uzanan değişik yontemlerden birini tercih ediyorlar. Ortada bu kadar çok yöntem varken bilim adamları durup dınlenmeden yenilerini araştınyorlar. Çunku mevcut seçeneklerin her birinin kendisıne özgu bir sakıncası var kiminin kullanımı zor, kimi guvenceli değil, kimiyse çok pahalı. Örneğin en çok kullanılan onlemlerden biri olan doğum kontrol hapının duzenli arahklarla hiç sektirilmeden alınması gerekiyor. En ufak bir unutkanlık kadının hamile kalmasına yol açarken kırsal bölgelerde yaşayanlann da sürekli olarak bu hapı sağlamalan olanaksız olduğundan asbnda hiç de kullanışlı bir yöntem değil. Haplann istenildiğı zaman bulunamadığı uzak bölgelerde ya da daha guvenceli bir yöntem arayanlar arasında ise "derinın altına yerleştirilen doğum kontrol aletleri "rağbet göruyor. Bu kuçük aletler beş >a da altı yıl suresince ahnacak 2000 hapla eş değerde, istenildiğinde çıkarılıp sonradan yenıden yerleştirilebıliyor. Yeni doğum kontrol yöntemlerinin araştırılmasımn bir başka nedeni de kişinin hem yapısına ve bireysel gereksinimlerine uygun, hem de ülkesinde yasadışı olmayan teknikler bulmak. BM'nin 88 ülkede yaptığı araştırmalarda 38'den fazla ülkede bazı doğum kontrol yontemlerinin yasaklandığı ortaya çıkmış. Kısırlaştırma en çok yasaklanan yontemler arasında. Bir Afrika ülkesinde ise doğum kontrolü butunü ile yasalara aykırı. yan etkileri hakkında kesın bilgiler yok. Bilim adamlannın uzerinde çalıştığı yepyenı bir doğum kontrol yöntemi beyin yolu ile döllenmeyi önlemek. Yumurtanın oluşmasını beynin rahme yolladığı sinyallerle yönettiği biliniyor. Burna sıkılan sprey ya da benzeri yollarla beyne ulaştınlacak kunyasal maddeler beynin rahme dollenme için gerekli sinyalleri göndermesini engelleyebilir. ANKARA, (Cumhuri)et Burosu) Türkiye Emlâk Kredi Bankası'na ferdi krediler için başvuru pazartesi günü başlıyor. Türkiye Emlâk Kredi Bankası Genel Muduru Cemal Kulu dün emekliye ayrılmadan once Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada başvuruların başlamasından sonra başvuru formlannın ve beyannamelerin değerlendirilmesinin bir iki ay içinde yapılacağını soyledi. Kulu ferdi kredilerın ne zaman dağıtılmaya başlanacağına ilişkin soru uzerine "Kredilerin dağıtılmasına bu >ıl içerisinde başlayacağımıza inaımorum. Fonda yeterli para var bu konuda herhangi bir tıkanıklık soz konusu olamaz." Kulu, emeklihk isteminin kendisinden geldiğini belirterek. "Hiçbir makamdan emekliligimi istemem için imalı da olsa baskı yapılmamtştır" dedi. Emeklilik isteminin ailevi nedenlerden kaynaklandığını belirtti. Cemal Kulu'nun emekli olması uzerine bu göreve Erol Kıcıman vekaleten atandı. Kıcıman aynı bankanın teftiş heyeti başkanlığını ytlrütüyordu. Guvenceli ve ucıız Guvenceli, sağlıklı ve ucuz yontemler bulmayı amaçlayan bilim adamları yumurtanın dollenmesini engelleyen "steroid"leri araştırmalanna esas olarak alıyor ve bu kimyasal maddeyi kadının doğum sıstemine sokmanın değişik yollannı anyorlar. Rahim ağzına yerleştirilen aletler başka bir yöntem. Bir yol da kadının kendi başına yerleştirip çıkarabileceği slikonlastik kanşımı vajinal bir halka. Bu halka doğumkontrol haplarını duzenli arahklarla salgılıyor. Ancak bu maddelerin zehirleyici olabilecek Erkekler için Doğum kontrol araştırmalannın çoğunun kadınlann kullanacağı yontemler uzerinde yoğunlaştığı doğru. Ancak kadında 28 günde bir tane uretilen yumurtayı denetlemek erkeklerde her boşalmada 200400 milyon tane uretilen spermleri denetlemekten çok daha kolay. Erkeklerin kullanabileceği yontemler de var tabıi. Bunları en yenilerinden biri Çinlilerin "gossypol" adını verdiği, pamuk tohumlarından elde edılen yapıştıncı niteliğe sahip doğal bir madde. Gossypol sperm yollannı kapamakta kullanılabiliyor. Dünya tddım tıklıııı oldu 6 İ 3 ağustos tarihleri arasında Mexico City'de toplanacak 2. Dünya Nüfus Konferansı, dünya nüfusunun 10.2 milyar civarında nasıl durdurulacağını tartışacak. Dünya Bankası 2000 yılına kadar nüfus artışındaki hızh bir düşmenin 7.6 milyar dolara mal olacağını belirtiyor. Dış Haberler Servisi Dünyanın dört bir yanından gelen temsilciler, pazartesi gunu Mexico City'de tum insanhğı tehdit eden bir tehlikeyi görüşmek üzere toplanıyorlar. Birleşmiş Milletler tarafından duzenlenen bu uluslararası konferansın konusu, hızla artan dunya nüfusu ve yarattığı sorunlar. İlk kez 1974'te Bukreş'te yapılan Dünya Nufus Konferansında göruşmeler temel olarak jiki noktada yoğunlaşıyordu. Bunlardan birincisi ortada gerçekten bir nüfus sorunu olup olmadığıydı. Gerçekten de son yıllara kadar dünya üzerindeki tüm hukümetler daha fazla vatandaşı; daha çok asker, daha geniş işgücü ve bol vergi ödemesi, yani sonuçta ulusal bir avantaj olarak görüyorlardı. Ancak gelişme yolunda çabalayan üçüncu dünya ulkelerinde kişi başına düşen ulusal gelirin gün geçtikçe azalması, hızla artan nüfusu, dosttan çok düşman gorünumüne soktu ve bu ülkeler özellikle son yıllarda doğum oranlannı duşürmek için gerekli önlemleri almaya başladılar. Gelişmiş ulkelerin nüfuslannın giderek azalmasından endişe duydukları da bir gerçek, ama genelde dünya nufusunun da "tehlikeli" artışlar gösterdiği artık herkes tarafından kabul ediliyor. NÜFUS ARTIŞI VE YOKSULLUK Bukreş Konferansmın ikinci tartışma konusu ise nüfus ile yoksulluk arasındaki ilişki uzerine idi. Sonunda yoksulluğun nüfus artışmın hem bir nedeni hem de sonucu olduğu ortak goruşunde birleşildi. Konferansın dağılmasına yakın, nufus sorununa en etkılı çozumun aile planlamasının vanı sıra temel sağlık ve eğitım hızmetlerinin de sağlanması olacağına değınildıyse de elle tutulur kararlar alınamadı. Oysa tehlike çanları gün geçtikçe daha çok çalar oldu. Birleşmiş Mılletler, hızh nufus artışının 2100 yıllarına kadar devam edeceğini ve 10.2 milyar kişi civarında durmas; gerektiğıni bildiriyor. Dunya Bankası eski Başkanı Robert McNamara ise nüfus sorununa ısrarla dikkati çeken bir başkası. McNamara 70'li yıllarda Çin'de uygulanan doğum kontrol programının, nufus sorununun çözumlenmesinde ortaya atılmış yanlış bir yöntem olduğunu vurguluyor. McNamara Çin'de uygulanan nufus denetleme yonteminin baskılarla dolu olduğunu belirterek, hızlı nüfus artışmın iieride hükumetlerin, insanların ozel yaşamlarına kanşmalarına, kısırlığa zorlamaya ve özgurluğün kısıtlanmasına dek varabileceğinı söyluyor. 613 ağustos tarihleri arasında Mexıco City'de toplanacak olan 2. Dunya Nufus Konferansı'nın önunde, dunya nüfusunun 10.2 milyar cıvannda nasıl durdurulacağı gibi buyuk bir sorun var. Bu yolda gosterilecek çabalar için yalnızca istek değil aynı zamanda para da gerekli. Dünya Bankası, 2000 yılına kadar nufus artışında yapılacak hızh bir düşmenin dunyaya 7.6 milyar dolara mal olacağını söylüyor. Gerçi bu para her yıl siîahlanma için harcanan 600 milyar dolayın yanında bir hiç. Konferans duzenleyicisi Salas "Politikacılar nedense nüfus artışı Oe dünya dengesi arasındaki duyarlı ilişkiyi anlamamakta ısrar ediyorlar" diye endişelerini dile getiriyor. Dünyanın bu soruna uzun vadeli bir çözüm için gerekli enerjiyi ve kaynakları sağlamaya hazır olup olmadığı Mexico'daki konferansta belli olacak. Makineli tufek yuvalan, dikenli tellerle çevrili geniş bir arazi. Ortasında yine dikenli tellerin kuşatmasında birbirine paralel iki katiı üç bına. Toplam sayılarının 4050 bin olduğu söylenen iranlı savaş esirlerinin bir kısmı bu kampta yaşıyor. Irakh yetkıliler kampı gezdirİSTANBUL, (THA) Istan meden önce, kamp komutanı bul Barosu eski Yonetim Kuru Yarbay Hamid Ahmed sorularılu üyesi 10 avukat hakkında mızı yanıtlıyor; daha doğrusu "gorevi ihmal" suçundan dava geçiştıriyor. açıldı. Irak'ta, İranlı savaş esirlerinin 3 aydan 1 yıla kadar hapıs ce sayısını, kaç kamp olduğunu, zası istenen Fevzi Hakkı Esatoğ kendi kampında kaç esir bulunlu, Ozan Bengisu, Yalçın Öz duğunu açıklamıyor. tiirk, Turgan Arınır, Nermin Komutan, kampın iki yıl önAkşin, Dogan Öztunç, Kâzım ce yapıldığını, 14'ten 70'e her Kolcuoğlu, Mesut Ozansu, Sa yaşta tranlı esirin bulunduğunu dık Akıncılar ve Bekir Doğa anlatıyor. İranlı esirler arasında nay'ın Baro eski Başkanı Orhan hem duzenli ordu askerleri hem Apaydın'ın tutuklandığı halde, de pasdaranlar (Devrim Muhabu durumu, ilgili mahkeme ve fızları) var. mercilere bıldirmeyerek gorevi Irakh Yarbay kamp hakkında ihmal ettiklerı ilerı suruluyor. bilgi vermeyi sürdürdükçe oda•Ses sanatçısı Selda Bağcan, yı doldurmuş olan yabancı gazeMuhlis Akarsu ve Ferudun Biliş teciler tebessümlerinı gizleyemihakkında Turkuola Plak firmayorlar. sınca çıkarılan "Galdı Galdı" Yarbay bir esir kampından uzunçalarda komunizm propa çok bir tatıl köyunde olabilecek gandası yapıldığı iddıasıvla açıbir tablo çiziyor: Televizyon, vilan davaya dun Sıkıvonetim 2 deo, her türlu film; basketbolNumaralı Askeri Mahkemesi'dan voleybola her turlü spor fande devam edildı. Duruşmada aliyeti; satranç. domino gibi esas hakkındaki goruşunu açıkoyunlar; mukemmel sağlık hizlayan askeri savcı, sanıkların 2 metleri; istedıklerini satın alabıyıl 8 a> ile 8 yıl arasında değişen lecekleri bir kantin; bir hapısle cezalandırılmalannı ıstekutüphane... di. •Politika Gazetesı Yazı Işlerı Esirlere okumayazma Muduru Ali lhsan Özgür'u oldürdukleri iddiasıyla yargılanan Kamp komutanı esirlere Irak sağ göruşlu sanıklar Kâzım Devlet Başkanı Saddam HuseAvavdın ve Giılser Başdemir yin'in emri ile okuma yazma oğikinci kez beraat ettiler. retıldiğıni, Ingıli7ce dersleri ve• Çevirmen Nur Deriş 1974 yı rildığini anlatıyor. lında çevirisini yaptığı "KomuKomutan bir gazetecinın "bunist Parti Manifestosu" adlı kirası model bir kamp mı voksa ditapta komunizm propagandası ğer kamplar da bunun gibi mi? ! ' sorusuna "hayır butun kamplar iddiasıyla yargılandığı 2 Numaaynı" cevabıııı verıyor. ralı Askeri Mahkemece 7,5 yıl Kampta kav İranlı esirin buafcır hapis cezasına çarptırıldı. ANKARA, (Cumhuriyet) Türkiye, lran Dışişleri Bakanı Velayeti'den sonra bugün de Irak Başbakan Başyardımcısı Taha Yasin Ramazan'ı ağırlayacak. Başbakan Özal'ın konuğu olarak Ankara'ya gelecek olan Ramazan'ın ziyaretinin tumu ile ekonomik ağırlıkh olacağı, Türkiye ile Irak arasında ikinci petrol bolu hattının döşenmesi için anlaşma sağlanmasının beklendiği belirtiliyor. Başbakanlık yetkilileri Irak'ın kuzey bölgesinden Batman'a petrol nakledecek olan ikinci boru hattı ile ilgili ortak fizibilite çalışmalarına "mutabakat" sağlanır sağlanmaz başlanacağını ifade ediyorlar. Gundemdeki başhca ekonomik konular şöyle sıralanıvor: • Türkiye'nin Irak'tan satın almak istediği doğal gaz. • tki ülkenin elektrik sistemlerinin belirli olçekte birbiri ile "irtibatlandınlması" • tki ülke arasında dogrudan demiryolu bağlantiM sağlayacak bir demiryolu battı döşenmesi. • Daha kestirme ve daha geniş bir karayolu yapımı olanaklan. • İki ülke arasında uygulanan "Ulaştırma Vergisi'nin kaldınlması konusu. • Ortak rafineri kurulması projesi. Ramazarfın ziyareti "ekonomik ağırhklı" olacak Nüfus canavanmn ağzındaki 4 büyük şehir Dış Haberler Servisi Nufus canavarı Mexico Cıty, Kahire, Kalkuta, Şanghay şehirlerini yutmak üzere. Meksika'nın başkenti Mexico City'nin nüfusu 17 milyonu buldu. 2 milyon kişi evsiz. Mısır'ın 12 milyonluk başkenti Kahire'de insanlar mezarlann içinde yaşıyor. Hindistan'ın başkenti Kalküta'da 200 bin kişinin tek geçim kaynağı dilencilik. Şanghay'da ise 60 bin kişi işsiz dolaşıyor. Aşağıda, nüfus canavanna karşı dırenmeye çahşan şehirlerdeki genel görünüm anlatılıyor. MEXİCO CİTY: 2. Dünya Nüfus Konferansı'nın Mexico City'de toplanması bir bakıma anlamlı. Meksika'nın başkenti Mexico City, 17 milyonluk nüfusu ile nüfus artışının en çok tehdit ettiği şehirlerden biri. Şehrin içinde bulunduğu bunaiımı istatistikler tüm korkunçluğu ile ortaya seriyor: 2 milyondan fazla insanın evinde su yok, 3 milyon kişi kanalizasyon hizmetlerinden yoksun. Şehrin günde 14 bin tona ulaşan çöplerinden yalnızca 8 bin tonu yok ediliyor, gerisi sokakiarda farelere yuva oluyor. 3 milyon araba, 7 bin diesel otobüs ve 130 bin fabrika hava kirlenmesine yol açarken, her yıl 30 bin çocuk havayı kirleten kimyasal maddeler den ölüyor. Gene de Mexıco'ya giden bir turist, burası için "Amerika Kıtası'nın en güzel ve şık şehirlerinden biri" diyebilir. Çünkü Mexico'nun geniş bulvarlar, gilzel villalar, parlayan iş hanlan, çiçeklerle bezeli bahçeler, soylu barok kiliselerden oluşan zenginlere ait bambaşka bir yüzü de mevcut. Bu lüksün hemen yanıbaşındaki buyük çöplukte ise yılda yuzde 100 oranına ulaşan enflasyonu sırtında taşıyan bir tabaka yaşıyor. KAHİRE: 12 milyon insamn yaşadığı Kahire'de en büyük sorun konut. "Ölülerin Şehri" adı ile bilinen bolümdeki büyuk mezarhk ise artık olulerin değil. Oturacak yer bulamayan Kahireliler mezarlann arasına hatta içine bile evler yapmışlar. Giderek yoğunlaşan hava kirliliğinin en buyük kaynağı trafik sıkışıklığı. Bu sıkışıkhkta hava kirliliğine neden, sadece arabalann ekzozlanndan çıkan zehirli duman değil. 80 binden fazla at arabası da kirliliğin artmasına neden oluyor. Hayvan pisliklerinden salgılanan karbon monoksit, kimi bolgelerde zehirlenmeye neden olacak kadar yüksek. KALKÜTA: Bir zamanlar Ingiliz somurgesi, Hindistan'ın başkenti olan Kalkuta, Viktorya donemine ait parklar ve anıtlarla dolu, varhklı bir şehir. Ancak istatistiklere bakılırsa, yoksullukla iç içe bir harabe. Şehir halkının y\aAt 70'inden fazlasırun aylık gehri 8 dolardan az. En azmdan 200 bin insanın tek geçim kaynağı dilencilik. 75 yaşındaki binalar, her gün gürültü ile yıkıhyor. 25 eve bir sifon düşüyor. Zaten evlerin çoğunun tuvaletleri dışarıda. Günde 2000 ton çöp sokağa dökülüyor. 600 binden fazla Kalkütahnın ise hiç evi yok, bunlar sokakiarda doğup, sokakiarda oluyor lar. ŞANGHAY: 11.9 milyonluk nufusa sahip Şanghay'da yalnızca ayakta durmak için yer var. 56 kişilik aileler tek bir odada yaşayıp en azmdan 2 tane diğer aile ile aynı tuvaleti kullanıyorlar. Kanalizasyon sistemi ise süreklı olarak bozuluyor. Şehirde 60 binden fazla kişi işsiz dolaşıyor. Bu işsizlik, hırsulık, kaçakçıhk, ruşvet gibi çürümenin değişik biçimlerine yol açıyor. Tum kötulüklerine karşılık Şanghay Çın şehirlerinin en güzellennden biri. En azmdan herkese yetecek kadar yiyecek var, otobusler işliyor, elektrik ve su sistemleri çalışıyor. Üstelik yoksul ile varhklı arasındaki büyük uçurumlara rastlamak da olanaksız. SAVAŞEN 4. YILINDA IRAK MANZARALARI »•=• •> SELAHATTIK ERKAXLI HumeynVye karşı olan esirin durumu traklı yetkililerce götürüldüğümüz İranlı savaş esirleri kampı, Iraklıların anlattığı kadarıyla, esir kampından çok neredeyse bir taîil köyüne benziyordu. Ama Humeyni yanlılarının düzenlediği protesto gösterisi, i< TnodeV kampın pek de rahat bir yer olmadığım gösierdi. •4. iyi 9. diyor. Sözlüğu karıştynr gibi yapıp İranlı esirle konuşmaya çalışıyorum. "Haliniz nasıl? Eziyet ediyorlar mı?" Yanımızdaki Irakh askere kaçamak bir bakış atıp yavaşça cevaplıyor: "İki grup var. Hâlâ Humevni'yi destekleyenler var. Onlara kötü davranıyorlar. Humeyni'ye karşı olanlara ise iyi" diyebiliyor. Iraklı askerin işareti uzerine yanımdan uzaklaşıyor. Bir daha konuşma fırsatı bulamıyoruz. Kampta protesto Irakh askerler, İranlı esir mıhTEL ORGÜLER ARASISDA Kamp Komutanı \arbay Hamid Ahmed'e göre kamplar, televizyo mandarlanmız ve gazetecilerden nu, videosu, basket, voleybol sahaları ile tatil köyu görunumunde. Biz tel örgülerin arkasmdan soyleoluşan grupla birlikte kampı donenlerin hiçbirini goremedik. laşmaya devam ederken, Turkmen esirin sözunü ettiği Humeynici grupla tanışıyoruz: Binalardan birinin üst katında bizi seyreden İranlı esirler birden "Allahuekber" diyerek bağırarak koşmaya başhyor. Avluda bizimle birlikte olanlardan bazıları da koşarak üst kata çıkıyor. Ve ardından uzerimize lastik ayakkabı yağmuru başhyor. İranlı esirlerin eylemi Irakh askerlerin düdukleri ve kovalamalan ile 1015 saniye sonra sona eriyor. Humeyni yanlılanrun Humeynici olmayan, Irakhlarla işbirliği yapan diğer İranh esirleri protesto eylemi bu. Bir yandan da Irakulann anlattığı gibi mukemmel bir yaşantıları olmadığım göstermeye çalışıyor olmalılar. YASAĞA R.4ĞMEN Kamp yöneticUeri istedikleriyerde fotoğraf çekmemize izin veriyorlar. Belli Irakh yetkililer protesto eyleminin amacını "aranızda kadın etmeden deklanşore basıyoruz. Fotoğraftaki görüntu hiç de anlatılan gibi değil. gazeteciler var. İranlı esirler bolunduğu sorusuna "kesin bir raYemekhaneye giriyoruz. Ön nımıza çağırıyor. nu protesto etti" diye açıklıyor. kam veremem, bu rakamı kampı de pilavla dolu üç kazan. ArkaTurkçe konuşup, Türk gazeProtesto eyleminden sonra dört gün once ziyaret eden Kızıl da bir İranlı esir et pişiriyor. teci olduğumu, kampta kaç Iraklı askerlerce, lastik ayakkahaç hevetine verdik" diyor. İranh esırlerin ne kadar iyı bes Turkmen esirin bulunduğunu bılarla dolu avludan göturüluyoİranlı esirlerden daha sonra Kı lendiklerini gordukten sonra ya soruyorum. ruz. Pencereleri demirli ve kafes zılhaç heyetinin kampı dört ay şadıkları binalara doğru Zar zor anlayabildigim bir dil telli, içlerinde 1015 esirin yaşaönce ziyaret ettiğini oğreniyoruz. yurüyoruz. de "300 kadar" diyor. dığı karanlık odaların yanından Komutan kamptan sürekli • Irakh askerlerle birlikte İngigeçiyoruz. Fotoğraf çekmemize "Cage" yani kafes diye bahse lizce bilen bazı İranlı esirler de Ajda bile var ve konuşmarmza izin verihniyor. diyor. Irakh yetkilılere kamplakampta mihmandarlığımızı yaİranlı esirle birlikte yurumeye rın genellikle kafes diye mi ad pıyor. devam ediyoruz. Hoparlorlerden Yeni bir şov landırıldığını soruyoruz. "Evet" Esirlerin bir kısmı dışarda do bir muzik yayım yapılıyor. "Ne diyorlar, "uluslararası bir terim laşıyor. Binalardan birinin çalıyor" diyorum. Sandalyelerin yanyana dizildidir. tlk kez Vietnam'da kullanıl onündeki tentenin altında oturu"İran müziği" cevabını veri ği büyukçe bir odaya sokuluyomıştı." yor bazıları. Irakh mıhmandar yor ve "bazen Ajda Pekkan bi ruz. İranlı esirlerin bazılarıyla burada konuşabıleceğimiz, isteIraklı yetkıliler Yarbayın açık larımız hastane kuyruğundaki le dinliyoruz" diyor. Kutuphaneye giriyoruz. Uç diğimizi rahatça sorabileceğimız, lamasından sonra kampı gezdir esirleri gösterip fotoğraflarını çekmcmizı istiyor. Hepsinın üni duvarı yarıya kadar raflarla do ve fotoğraf çekebileceğimız soymeye başlıyorlar. Demir bir kaformaları temiz ve utulu... lu, uç dort metrekare büyuklu leniyor. Bu rahatlığın nedeninı pının ve dikenli tellerin arasından geçip kampa gıriyoruz. Diİranlı esirlerden birine yana ğunde bir oda. Masanın uzerin tahmin etmek zor değil. Yeni bir kenli tellerin fotoğrafını çekmeşıp "burada Türkmen var mı?" de kayıt defteri. İranlı esir raf "show"a tanık olacağız. ların birinden bir kitap alıp mizi engellemeye çalışıyor lrakdiye soruyorum. Getirilen ilk İranlı esir, "delı askerler. Esmer bir İranlıyı gösterip ya "Farsça ve Arapça sozlük" mokratik bir şekilde" seçildıği 10 avukat hakkında dava açıldı söylenen kamp temsilcisi. 2530 yaşlannda beyaz saçlı bir İranlı. Kendi dilinde konuşuyor ve sozleri Ingilizce bilen başka bir İranlı tarafından çevriliyor. İlk sözlerini öğrenince donup kalıyoruz: "Ladies and gentlemen vvelcorae...' Sanki esir kampında değil de turistik bir gazınodayız. Şarkıcının ya da oyuncunun yerinde duran İranlı esir konuşmasını sürdurüyor. Biraz önceki protesto gösterisinden dolayı özur diliyor. Kampta bir iki odanın hâlâ Humeyni'yi desteklediklerini söyluyor. Irakh yetkililer araya girıp "kadın gazeteciler" gerekçesini hatırlatıyor. Kamp temsilcisi konuşmasını "4 yılda Humeyni'nin ne kadar kötu olduğunu anladığını, artık onlarla bir işi olmadığım, kandınldıklanm" anlatarak sürdüruyor. Çocuk esirler Temsilciden sonra beş kişilik bir çocuk esir grubu getiriliyor. Yaşlan 1415. Oldukca sakin görunüyorlar. Hepsi cepheye gider gitmez esir duşmüş. İranlı çocuklar konuştukça, arkalannda duran Iraklı subaylar "dinleyin de Humeyni'nin ne olduğunu anlayın" dercesine başlannı sallıyor. Ayakkabısının uzerinde "PeaceBanş" işareti bulunan, boynunda İran haritası şekfinde bir kolye taşıyan 14 yaşındaki Muhammed Rıza esir düşuşünü şoyle anlatıyor: "Elimize cennetin anahtarlarını verdikten ve şahadet şerbeti içirdikten sonra cepheye gonderdiler. Savaşın Uk gunleriydi. Hemen ilerimizde kutsal yerlerin, Kerbela ve Necef'in bulunduğunu, oraları almamız halinde evlerimize donebiieceğimizi sövlediler. İnandık. Ama ilerlememize rağmen bir turlu Kerbela'yı bulamıyorduk. Ben kaçmaya karar verdim. tki ateş arasında kaldım. Arkadan Pasdaranlar (Devrim Muhafızları) onden de Iraklı askerler ateş ediyordu. Dört vara alıp düştum. (bacaklanndaki kurşun varalannı gosteriyor) Sonra Iraklı askerler beni esir aldı. Sonra da bu kampa getirildim. Bizi kandırdıklarını burada iyice oğrendim. Humeyni bizim iranlı olmadığımızı söyluyor. Biz İranlıvız. Humeyni değil. Burava getirilen butun gazetecilere bunu anlatıjoruz." BİTTf
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle