25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 AĞUSTOS 1984 EKONOMİ CUMHURİYET/9 Günün aynası Piyusadan 20 niihrır linı çekildi ANKARA, (ANKA) Merkez Bankası, aybaşında piyasaya sürdüğü 100 milyar liranın üzerindeki paranın bir bölümünü geri çekti. Merkez Bankası, 1017 ağustos tarihleri arasındaki bir haftalık sürede piyasadaki para miktannı 20 milyar lira azalttı. Böylece ağustos ayında piyasaya sürülen toplam 101.3 milyar liranın yaklaşık beşte biri geri çekilmiş oldu. 17 ağustos tarihi itibariyle 881.7 milyar lira düzeyinde bulunan emisyon hacmi, yılbaşından bu yana yüzde 21 oranında 151.2 milyar liralık bir genişleme kaydetti. Geçen yıhn eşdöneminde, emisyon hacmindeki genişleme yuzde 15 oranında 82.5 milyar lira olarak gerçekleşmişti. 1017 ağustos tarihleri arasında daraltılan Merkez Bankası toplam kredileri 1 trilyon 246 milyar liraya indi. Merkez Bankası kredilerinde, ağustos ayının ikinci haftasında yapılan daraltma, özellikle bankalar aracıhğıyla özel kesime yöneltilen kredileri etkiledi. Bankalar kesimine yönelik krediler 7 milyar 31 milyon lira düşürüldü. Tanm kesiminde de 87 niilyon liralık kredi çekilmesi oldu. Buna karşılık, kamu kesiminin kredileri 329 milyon liralık genişleme kaydetti. AvrujmVla satıştar tiüşünce. Tiirk pazarına rağbet arttı l(kbancı şîrketlerin gözü Avrupa'nın en OSMAN ULAGAY hızlı büyüyen sigara pazarı Türkiyede Tekelleri Kim Kıracak? MURAT KÖPRÜ Avrupa sigara pazannın daraldığı bir sırada, Türkiye'nin kapılarını yabancı sigaraya aralaması dev sigara şirketlerinin gözünü Türkiye'ye çevirdi. Türk pazarını önce kendi ülkelerinde ürettikleri sigaralarla yoklayan yabancı şirketler şimdi de yerli kuruluşlarla ortakbk arayışına girdiler. Dünyanın en büyük tütün şirketi olan British American Tabacco'nun (BAT) bağlı kuruluşu olan ve F. Almanya'da HB sigaralannı üreten House of Bergmann, TEKEL'le işbirliği yapmak istiyor. Şirketin ihracat işleriyle ilgili bölge sorumlusu Klaus Peckelhoff Avrupa'da en hızlı büyüyen sigara pazannın Türkiye olduğunu söyledi ve "yabancı sermayeye kapılan iyice açarsanız Türkiye'de sigara fabrikası kurabiliriz" dedi. Peckelhoff aynca, TEKEL'in tütününü değiştirmesi durumunda Samsun'u Almanya'da üretip satabileceklerini söyledi. Son günlerde Türkiye'de yoğun bir reklam kampanyasına girişen HB'nin F. Almanya'daki si EKONOMİ NOTLARI "Yüksek faiz politikası. enflasyonla mücadelede ters etki yaptı" İZMİR (Cnmhuriyet Ege Biirosu) Yüksek faiz politikasının enflasyonla mücadelede eski etkinliğini yitirdiği öne sürüldü. EBSO raponında yüksek faizlerin enflasyon üstünde gerek maliyetler ve üretim, gerekse talep yönünden hızlandıncı bir etki yaptığı belirtilerek şöyle deniliyor: "Faizler, sanayi mamülleri maliyetinde çok yüksek oranlara ulaşmıştır. Sanayicinin ödedigi faiz, uretimden ve yatınmdan kıstığı paradır. Ancak, yatınmdan ve uretimden kısılarak bankalara ödenen bu paralann devletçe mevduat faizi olarak tüketim meyli yüksek bir kitleye aktanldığı batırlanmalıdır." Raporda, ayrıca faizlerin kendiliğinden düşmesinin beklenemeyeceği vurgulanarak, şu görüşlere yer veriliyor: "Daha önce alınan kredilerin faizlerini ödemek üzere talep edilen krediler, toplam özel sektör kredi talebin çok bıiyiik bir payını oluşturmaktadır. Yüksek faiz daha büyük kredi talebine, artan kredi talebi ise, daha yüksek faizlere sebep olmaktadır. Faizler ile tasarnıf hacmi arasında doğrusal bir ilişki bulunduğu da şüphelidir. Son bir iki yılın uygulaması reel tasarnıflann faizin degil, gelir seviyesinin fonksiyonu olduğunu açıkça belirlemiştir. Yüksek faiz, belki tasarrufiann sermaye piyasasından bankalara kanalize oimasına sebep olmuştur. Ama, reel tasarruf hacminin artmasını saglayamamıştır." SİGARA DEVLERININ DÜNYA PAZAR PAYI Pay Şirket BAT Philip Morris Reynolds Rambrandt Tekel tütünü ve ismi değiştirmeyi kabul ederse HB Almanya'da Samsun üretip pazarlayacak. <<%) 39 24 19 11 KLA US PECKELHOFF Kapınızı daha çok aralarsamz bir sigara fabrikası kurmak isteriz. gara fabrikasında görüştüğümüz yöneticisi Klaus Peckelhoff, Almanya'da sigara tuketimınin son yıllarda önemli bir düşüş gösterdiğini kaydetti. Peckelhoffun verdiği bilgilere göre, 1980 öncesinde yılda 150 milyar adete (7 milyar paket) yaklaşan sigara tüketimi çeşitli nedenlerle 1981 yı Tütün tariada 1600 Ura İhracatçı sermaye şirketleri tütünün 2 bin liraya tırmanmasım önlemek için üretim bölgelerindeki büroları kapalı tutuyorlar. Tüccarholding rekabetinden yararlanan üretici de bekleyişe geçti. tZMİR (Cumhuriyet Ege Bnrosu) Egeli üreticiler altın yıllannı yaşıyorlar. 22 yıl sonra tüccar ve holdingler tütünü tarladan almaya başlaymca doğan rekabet, rıyatları 15001600 liraya dek yükseltti. Ureticinin ürününü almak için başlayan rekabetin, fiyatları 2 bin liraya tırmandırması eğilimi üzerine büyük ihracatçı ahmcılar bürolannı kapattırarak yükselmenin Önüne geçmeye çalışıyorlar. 1952 yılında görülen mavi küf sonrası tüccann ilk kez tarlaya girmesinden bu yana geçen süre içinde üretim fazlalığından emeğinin değerini alamayan üreticiler bu kez kendilerine teklif edilen paralar karşısında şaşkına döndüler. Hava koşullan nedeniyle rekoltenin geçen yıla oranla düşük gerçekleşeceğinin anlaşılması ve kalitenin yüksek olması nedeniyle tütün ürününe büyük ilgi gösteren tüccann yanı sıra Doğu Bloku ülkelerine ihracat yapabilecek sermaye şirketlerini bünyelerinde bulunduran holdingler de devreye girmişti. önceleri bin lira olarak belirlenen fiyat daha sonra rekabet nedeniyle son günlerde 15001600 liraya çıktı. Kendileri ile görüştüğümüz Akhisar, Cumaovası, Gâvurköy üreticileri, "Bugüne kadar bu kadar aranmamıştık" biçiminde duygulannı dile getirirken rekoltenin yüzde 10'luk bölümünün şimdiden fiilen satıldığını, geri kalan yüzde 30'unun da bağlantışının sağlandığmı bildirdiler. Üreticiler görüşlerini şöyle dile getirdiler: "Mer zanıan Tekel'in Uan edecefi başfıyat acaba bizinı maliyetimizi karşılar mı diye düşünürdük. Ancak son iki yıldır tüccann devreye girmesi, piyasa öncesi alım yapması bizleri rahatlattı. Üstelik bu yıl daha tarladan satış basladı. Kınmı yapılan biraz kunıyan tütünü gören tüccar hemen bağlantıyı yapmaya çalışıyor. Durumdan memnunuz. Ancak yine de piyasayı beklememiz gerekiyor." Ege Üreticiler Kurultayı Başkanı Mehmet Ali Orta da konuya ilişkin görüşlerini açıklarken, " 3 . el tütün 10 gün içinde bitecek, yani rekoltenin yüzde 9O'ı ureticinin deposuna girecek. Bu hızla 10 gün içinde rekoltenin büyük bölümünün bağlantısı yapılmış olacak" dedi. Orta, üretici yörelerindeki durumu şöyle özetledi: "Tütünde uçüncü el tarlaya girdi. Bu tutün kırma işleminde rekoltenin büyük bölümü toplanır. En sona kalan 4. elde ise rekoltenin tamamı toplanmış olur. Üçüncü el toplama en geç 10 gün içinde biter. Tütün kuruduktan sonra da depolara girer. Üreti hnda 129 milyar, 1982 yılında da 111 milyar adete kadar geriledi. Geçen yıl da bu rakam 113 milyar adet sigara düzeyinde kaldı. Klaus Peckelhoff, bu pazar daralması sırasında Türkiye'nin kapılarını yabancı sigaraya açmasınm şanslı bir ortam yarattığını belirterek, "Türkiye, yal Prof. Üstünel: Ekonomik yrinetim enflasyonu önlemedp başarısız Ekonomi Servisi Prof. Dr. Besim Üstünel, "Özellikle son iki yılda katlanmak zorunda bırakıldığımız enflasyonun yaklaşık dörtte üçü başarısız ekonomik yönetimin sonucudur" dedi. Haftalık Nokta dergisine yaptığı açıklamada tTU öğretim Uyesi Besim Üstünel, yaklaşık on yıldır müzmin türde bir enflasyon yaşandığını belirterek, bunun sadece monetarist politika araçları ile tedavi edilemeyeceğini, uzun süreli bir program içinde hem yapısal hem de parasal politika araçlannı dengeli ve uyumlu bir biçimde biraraya getiren etkin bir politika planlamasına gerek olduğunu vurguladı. Üstünel, ekonomiye yeni bir yapı kazandırma konusunda şu noktaları dile getirdi: "Yapısal düzeltmelerin ihmal edilmesi, kısa bir sure sonra parasal kontrolun etkin biçimde uygulanmasını engelleyici basktların dogmasına ve enflasyonla savaşımda zikzaklar çizilmesine jol açnııştır." Mayıstan mayısa 12 aylık fiyat artışının yüzde 59.4'ü bulduğunu, dolaşımdaki para miktarının ise, ağustostan ağustosa yüzde 60 artarak, 340 milyara vardığını anlatan Üstünel, "Bunun 240 milyan son altı aylık artışlardır. Dolayısıyla, bu yılki fiyat artışlarından geçen yıl izlenen politikayı sorumlu tutmak bana pek inandmcı «o/ukınuyor" dedi. ci, ünınünün deger bulmasından dolayı şevkle çalışıyor. Çalışmasının arasında da kapısını aşındıran tüccarlann ekspeıieri ile pazarlık yapıyor. Ureticinin yüzde 30'luk bölümü şimdiden baglantısını yaptı bile." Bu arada adının açıklanmasını istemeyen bir tütün tüccan fiyatların aşırı şekilde arttığını, buna da büyük ahcılann neden olduğunu söyledi. Tütün tüccarı, Fıyatların 15001600 liraya çtktığını doğrulayarak görüşlerini şöyle sıraladı: "1962 yılında ilk kez tarladan tütün alınmıştı. Şimdi de bu uygulanıyor. Tütün rekoltesi düşük ama kaliteli olduğundan ihracat bağlantısına giren ihracatçı, Doğu Bloku ile ticaret yapabilecek holdingler tütün alma savaşımı veriyor. Bin liradan başlayan pazariık rekabet sonucu 15001600 liraya kadar tırmandı. Şimdi bu egilim sürer korkusuyla, fijatlar 2 bin lira olur diye büyük alıcılar üretim bölgelerindeki bürolannı kapattılar. Amaçlan bir süre alım işlemini durdurarak fiyatların daha da yükselmesini önlemek. Bu durumdan tüccar degil, üretici kârlı çıkıyor." nızca sigarada değil, birçok alanda Avnıpa'nın en hızlı gelişen pazandır ve gelecekte de en ilginç pazan olma yolundadır. Çunkü, ulkenizin nüfus artış hızı yüksek ve ithalata da açıhyorsunuz. BuJiun yanı sıra Türkiye'de sigara içmek çok önemli. Kapı biraz açıldı mı halkın yabancı sigara tüketme eğilimi artıverdi. Halk diğer sigaralann da tadına bakmak istedi. Bundan yararlanmayı düşünüyoruz." dedi. Yabancı sermayeye getirilen kolaylıkları olumlu bulduklannı söyleyen Peckelhoff, yine de kapıların tam anlamıyla acılmamış olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: "Eğer kapılannm yabana sermayeye daha fazla açarsanız Türkiye'de bir sigara fabrikası kurmak isteriz. Bu fabrikada sigarayı daha ucuza imal etme olanağı bulabiliriz. Bunun yanı sıra HB içinde yüzde 27 oranında yer alan Türk tütünü oranını yüzde 50'ye kadar yükseltebiliriz." Klaus Peckelhoff, şimdiye kadar Samsun sigarasını Almanyada üretme konusunda TEKEL'e birçok kez başvurduklannı bildirdi, ancak buna olumlu yarut alamadıklarını sözlerine ekledi. HB yetkilisi konuyla ilgili şunlan söyledi: "Samsun sigarası Almanya'da tutmadı, çünkü aynı ismin benzeri bir sigarayı alaşağı edemedi. Biz TEKEL yetkililerine Samsun sigarasını verin biz uretelim dedik. Olmadı. Şimdi de öneriyoruz. TEKEL tütünü ve ismi değiştirmeyi kabul ederse, Samsun'u Almanya'da üretip satabilirist." HB'nin içinde yüzde 27 oranında Türk tütünü bulunmasına karşın bu marka sigaranın Türk pazannda önemli ölçüde boy gösterememesini "uzun bir kaçakçılık süreci"nin sonucu olarak gören Peckelhoff, "Bazı markalar kaçak olarak Türkiye1>e girdiklerinden belirli bir yer edindiler ve ilk aşamada pazarda şanslı oldular. Ancak, biz de Türk pazannda iddialıyız. Bu bağlamda reklam çabalanmızı yoguniaştırdık. Reklamın icerigini değiştirdik. Gençleri de içine alacak biçimde reklam anlaytşımızı geliştiriyoruz." BAT'nin Almanya kolu HB'yle birlikte Turk pazanndan pay kapma yarışı ilginç bir noktaya geldi. Marlboro sigarası üreticisi şirketin Sabancı Holding1 le, Rothmans'ın da Best'le işbirliği konusunda girişimleri olduğu biliniyor. Özal hükümetinin yaklaşık sekiz ay kadar önce Meclis'te okunan programında şöyle bir cümle yer alıyordu: "Sanayide devlet tekelleri dahil bütün tekellerin kaldınlmasını hedef alıyoruz." Sekiz ay sonra bugün tekellerin durumlanna baktığımızda ne görüyoruz? Tekellere karşı savaş bayrağını açan, bir yandan ciddi bir antikartel kanununu hızla Meclis'ten geçirirken diğer yandan ithalatta ciddi bir liberasyona giderek içerdeki tekelleri dış rekabete zorlayan bir hükümet mi var karşımizda? Ve böyle btr hükümetin kararlı tutumu karşısında yelkenleri suya indiren, fiyat belirteme yöntemlerini tümüyle gözden geçirme geregini duyan, gerçek bir rekabet ortamında ayakta kalabilmek için çareler düşünen tekeller mi? Yoksa çok farklı bir tabloyla mı karşı karşıyayız? Antikartel yasasının lafını bile etmezken koyduğu yüksek ithalat fonlarıyla içerdeki sanayi tekellerini belki eskiden olduğundan daha iyi koruyan, patronlannın tepkilerinı şimdilik göze alarnayarak özel tekellere dokunmaktan çekinen bir hükümet mi var işbaşında? Ve hükümetin "tekelleri kıracağız" iddiasının sözde kaldığını görerek bildiğıni okumaya devam eden, fiyat belirterken eskiden olduğu gibi tekel ya da yarıtekel pch zisyonlarından yararlanan, aralarında anlaşarak dev ihaleleri paylaşan tekeller mi? Sekiz aylık uygulama Özal hükümetinin tekelleri kırma konusunda pek fazla bir şey yapamadığmı gösteriyor. Özel sektör tekellerinin üzerine gereğince gidilememesınde, böyle bir gihşimin netere yol açabileceğinin tam kestirilememesi her halde önemli rol oynuyor. özel tekellerin üzerine gidilmesi nelere yol açabilir? Birincisi, bu tekelleri ellerinde tutan ve etkinlikleri çeşitli çevretere kadar uzanan işadamlanmızın, sanayicilerimizin yoğun tepkilerine yol açar. Bu tepkilere ne gibi boyutlar kazandınlacağı ve bu olgunun özal'ı ve partisini nasıl rahatsız edeceği ise kolaylıkla tahmin edilemez. İkincisi ve belki de daha önemlisi ise şu: Türk özel sanayiinde hatın sayılır yeri bulunan pek çok büyük firmanın tekel ya da yarıtekel konumunda olmaktan doğan avantajlan ellerinden alındığında bu firmalann ayakta durmalan çok güçleşebilir. Yetersiz sermayeyle, Türkiye koşullarına özgü birteknolojiyle kurulan, yüksek maliyetlerle hazır bir içpazara üretim yapmaya alışmış bu tür firmalann 1980'den sonra değişen koşullara ancak tekel konumunda olmanın sağladığı olanaklarla ayak uydurabildikleri biliniyor. Şimdi siz "tekelleri kıracağız" diye bu avantajlarını, diledikleri gibi fiyat belirleme, maliyet artışlannı ve faiz giderlerini fazlasıyla fiyatlarına yansıtma, kârlannı düşük üretim düzeyinde azamileştırme olanaklarını bu firmalann elinden alırsanız ne olacak? Bu firmalar büyük gürültüler çıkartarak yalpalamaya, birer birer aksamaya başlayacak, iktidarın ekonomi politikası üzerine düşen gölgeler daha da çogalacak. Peki bu ve buna benzer nedenlerle tekellerin üzerine gıdilemeyince ne oluyor? Bu kez de hükümetin ekonomi politikasında büyük önem taşıyan enflasyonun kontrolu zorlaşıyor, tekellerin fiyat politikaları enflasyon hedeflerine varmayı güçleştiriyor. Ayrıca Özal hükümetinin özlediği türden bir sanayi yapısının oluşması da en azından ertelenmiş oluyor. Hükümetin politikalarıyla uyumlu olmayan bir sanayi yapısının ömrü uzatılıyor, dışa açılma şansı olmayan firmalann kıt finans kaynaklarından önemli pay alması önlenemiyor. özal hükümetinin ekonomi politikasındaki en kritik tercihlerden biri galiba bu noktada düğümleniyor. Tekellere teslim olarak uygulanmak istenen politika mı sulandınlacak? Tüm tepkiler ve altüstlükler göze alınarak tekellerin üzerine mi gidilecek? "Politikamdan, çizgimden taviz vermem" diyen Özal'ın bü konuda atacağı adım belki başka şeylerin de belirleyicisi olabilecektir. Ne var ki Özal'ın bu konuda cesur adımlar atması son derece güç gorünmektedir. Odalar Birliği Ekonomik Kurul Toplantısı, Eskişehir'de yapılacak ESKİŞEHİR, (THA) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin düzenlediği "1984 yüı l'ind Ekonomik Kurul" toplantısı, 13 Eylül 1984 tarihinde Eskişehir'de yapılacak. Odalar Birliği Başkanı Mehmet Yazar başkanlığmda yapılacak toplantıya, birlik yöneticileri, kunıl üyesi odalann yöneticileri ve bazı bilim adamları katılacak. Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Cahit Işık, toplantının oda salonunda yapılacağını açıklayarak şöyle dedi: "Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin son yönetim kurulu toplantısında alınan karar uyannca, Ekonomik Kurul'un 1984 yılı Birinci Toplantısı Eskişehir'de yapılacak. Türkiye'nin ekonomik meselelerinin ele altnacagı büyük boyutlu bir toplantının Eskişehir'de yapılacak olması bize gurur veriyor." Iş Bankosı'nın 60 yılda özkaynakları 67 milyur lirayı aştı Personel sayısı 22 bin kişiye ulaşan tş Bankası'mn 1983 yılı itibarıyla 135 kunıluşta iştiraki bulunduğu açıklandı. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye lş Bankası'mn 60. kuruluş yıldonümü, yurtiçi ve yurtdışındaki şube, temsilcilik ve bürolannda dün yapılan törenlerle kutlandı. Banka Yönetim Kurulu Başkanı t.Rüştü Aksal, Yönetim Kurulu üyeleri Genel Müdür Burhan Karagöz ve üst düzey yetkililerinden oluşan bir heyet dun saat 15.00'te Anıtkabir'i ziyaret ederek bankanın kurucusu Ulu Önder Atatürk'ün manevi huzurunda saygı duruşunda bulundu. 1924 yılında 2 şubede 37 personelle çahşmaya başlayan Türkiye îş Bankası'mn 60. kuruluş yıldönümünde şube sayısı 904'e, personel sayısı ise 22 bine ulaştı. Kuruluş yılında 1 milyon lira sermayesi olan Türkiye tş Bankası'mn bugün 30 milyar liralık sermayesi bulunuyor. Bankanın özkaynaklan ise 1983 yılı sonu itibanyle 67 milyar lirayı aştı. Türkiye İş Bankası, birçok kez dünyanın en büyük bankalan arasına girdi. "Dünyanın en büyuk 500 bankası" arasında 264. sırada yer aldı. Bankanın demirçelik, şişecam, çimento, şeker, gıda, otomotiv, lastik, gübre ve diğer sanayi kollanndaki iştiraklerinin sayısı 135'e ulaştı. tş Bankası, Türk bankacıhğının yurtdışına açılmasına da öncülük etti. Bankanın halen Lefkose, Magosa, Girne, Frankfurt, Londra ve Berlin'de şubeleri, Batı Almanya ve Hollanda'da temsilcilikleri, Münih, Hamburg, Köln ve Stutgart'ta büroları bulunuyor. Sııudi Arabistanh bir firma yntırım için başvuruda bulundıı İZMİR, (THA) Arap ülkeleri, Türkiye'den ithalatlarını arttırmalarının yanı sıra ortak yatırımlann gerçekleştirilmesi için de girişimlerde bulunuyorlar. tzmir Ticaret Odası'ndan alınan bilgiye göre, Suudi Arabistanh yatırımcı bir grup Türkiye ve Suudi Arabistan'da özellikle tanm, otomotiv ve elektrik sanayiinde büyük yaurımlar için ciddi girişimlerde bulundu. Amman'da faaliyet gösteren Alma Jdoui yatınm grubu yatınmları en kısa sürede gerçekleştirebilmek için Turk yatınmalan ile temas kurmak istiyor. Hn VCIr hnhtt*\'lfti> Türkiye lş Bankası'nın 60. kuruluş yıldonümü ne DÖVİZ KURLARI Merkez Bankası doların esas kurunu 367.08 lira belirledi. Dövizin Döviz Döviz Efektif Ahş Satış Cinsi Ahş 389.10 385.25 1 ABD Dolan 385.25 1 Avustralya Dolan 329.77 333.07 313.28 19.29 19.10 1 Avusturya Şüini 19.10 135.39 134.25 1 Batı Alman Markı 134.25 6.72 6.32 1 Belçika Frangı 6.65 36.87 37.24 1 Danimarka Kronu 36.87 44.17 43.73 1 Fransız Frangı 43.73 120.24 119.05 1 Hollanda Florini 119.05 46.85 46.39 1 Isveç Kronu 46.39 163.07 161.46 1 tsviçre Frangı 161.46 21.92 20.62 100 ltalyan Lireti 21.70 161.59 151.99 lOOJapon Yeni 159.99 299.73 281.92 1 Kanada Dolan 296.76 1 Kuveyt Dinan 1305.27 1318.32 1240.01 47.10 44.30 1 Norveç Kronu 46.63 1 Sterlin 504.68 509.73 504.68 110.24 103.69 1 S.Arabistan Riyali 109.15 olarak Efektif Satış 392.96 336.37 19.48 136.94 6.78 37.61 44.60 121.43 47.32 164.69 22.13 163.19 302.70 1331.38 47.56 514.77 111.33 ANKARA, (a.a.) Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifleri Birliği (Pankobirlik) Genel Müdürü Orhan Leblebicioğlu, pancar fıyatının yeniden belirlentnesini istedi. Leblebicioğlu, 30 Mart 1984'te ilan edilen 785 kuruşluk şeker pancarı alım fiyatının yüzde 25 enflasyon tahminine dayalı olduğunu hatırlattı ve "Enflasyon, ağustos ayı itibariyle yüzde 50'nin üzerine çıktı" dedi. Buğday için ilan edilen avans fiyatlarına maliyet artışlan dikkate alınarak 37 lira arasında zam yapıldığına işaret eden Leblebicioğlu, "Pancar tarunı, buğdaya göre daha yüksek maliyetlidir. Buğdaypancar fiyat dengesinin korunması şarttır" şeklinde konuştu. Pankobirlik Genel Mudürü, Pancar alım fiyatlannm yeniden belirlenmesini beklediklerini sözlerine ekledi. Pankobirtik: Pancar fiyutı yeniden belirlensin lük binasında bir kokteyl verlidi. Kokteyle bankanın kuruculanndan eski Cumhurbaşkam Celal Bayar, onur konuğu olarak katıldı. Çok sayıda bakan, işadamı ve bankacmtn hazır bulunduğu kokteylde ilgi merkezi Celal Bayar'dı. Bayar gazetecilerin çeşitli sorularını yanıtlarken, "lş Bankası'nda halen 16 lira parası bulunduğunu " söyledi. Bayar, hükümetin icraatım ve siyasi durumu nasıl gördüğü yolundaki soruyu da, "ünıitliyim, basanlı olmaları için bol bol dua ediyorum " diye yanıtladı. Fotoğrafta, Bayar, eski politikacuardan Ferruh Bozbeyli ve Cahit Karakas'la kokteylde sohbet ederken görülüyor. (Fotoğraf: RIZA EZER) Avrupa'nın en çok sataıı 10 otomobili açıklandı Ekonomi Servisi 1983 yılı satış rakamlarına gore Avrupa'nın en çok satan otomobili Volkswa Avrupa'nın satış şampiyonları (1983) gen Golf. "Aulomotive Industry Data" adlı ba Model Şatış (adet) ğımsız bir araştırma kuruluşu tarafından yayın442.293 1. Volkswagen Golf lanan listede ikinci sırada Ford Escort, üçüncü sı433. 793 2. Ford Escort rada ise, Opel Kadett yer ahyor. 1983 yılı satış rakamlarına gore düzenlenen ilk 366.878 4. Ford Sierra on otomobil listesinde. Ford uç a\rı modeliyle yer 355.922 5. Renault R5 alırken, Opel, Renault ve Fiat ıkişer modelle, 347.457 6.Opel Ascona Volkswagen ise "en çok satan otomobil" ünva333.466 7. Ford Fiesta nını kazanan tek modeliyle listede yer alıyor. Av305.449 8. Fiat üno rupa'nın altı büyuk üretici firması arasında yer 292.149 alan PeugeotCitroenTalbot grubu ise, ilk on ara 9. Renault R9 255.269 sına hiçbir modelini sokamadı. Ancak 1984 için 10. Fiat Ritmo de başarılı satış yapan Peugeot 205'in bu yılın lisre, Renault, 1 milyon 640 bin adetlik üretimi ile tesinde yer alacağı tahmin ediliyor. toplam üretim içinde yüzde 15,25'lik bir pay alaÖte yandan 1984 yılı üretim rakamlarına gö rak birinci sırava oturdu. Arıkan: Tuzda devlet tekeli kalkmayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Maliye Bakanı Vural Ankan "Tuz Yasasına" göre Türkiye'de ne suretle olursa olsun tuz üretiminin devlet tekelinde olduğunu bunun şimdilik kalkmayacağını açıkladı. HP milletvekUi Hflmi Nalbantaoglu'nun Oltu kapalı havza tuzlasının tekrar işletmeye açılıp açılmayacağı konusundaki yazıh sorusuna yamt veren Bakan Ankan özetle şunlan söyledi: "Oltu kapalı kaya tuzlası, bir süre önce iktisadiligini kaybettiği ve can güvenliği kalmadığı için kapatılmıştı. Ancak MTA araştırma yapmaktadır. Eger tekrar çalıştırılsın derse biz de burayı açanz. Bu arada, kimsayal maddeler üretiminde ilk madde olarak kendi ihrJyaçlannda kullarulmak ve başkasına satış yapmamak kaydıyla hiç işletilmemiş veya işletilmekten vazgeçilmiş tuzlalann da devlet tekeli dışında işletilmesine Bakanlar Kurulu'nca izin verilebilir. Tekelin yanında özel sektörce de dış talep sağlandıkça, ihracat için yapılan başvurular en kısa sürede neticelendirilmektedir. Tuz miktan yönünden, raevzuat yönünden herhangi bir sıkıntı yoktur." 3. Opel Kadett 390.375 Ne üretirserıiz üretin... ihracatın volu delta'dan geçer. Detta b r Kefe» Ştrtcetler Gaıbu kunJuşudur îstanbul Ticaret Odası'nın 1984 yılı Altın Madaiya ve Takdir Beratı ile ödüllendirdiği DELTA Dış Ticaret A.Ş., ihracat konusundaki tartışılmaz uzmanhğını siz sayın üreticilerın ve ülke ekonomisinin hizmetine sunuyor. Ne üretırseniz üretin... ürününüzü ihraç etmek istiyorsanız önce DELTA'ya danışın, ihracat uzmanıyla tanışın. Delta Dış Ticaret A.Ş.'nin genç, dinamik ve uzman kadrosu. mevzuatia ilgili her türlü sorununuzu anında çözümler. Ürününüze en uygun pazarı araştırır, bulur. Kuruluşunuza ve ürünlerinize, ihracat öncesinde ve sonrasında her türlü servisi ve hizmeti verir. Başarılı bir ihracat için önce DELTA'ya danışın... İhracatın yolu DELTA"dan geçer. d]ştucaıeta.& Sıvrrtaş Sokak Elbır lş Hanı Kal 7 D.45 Meadıyehoy. îstanbul Te4ex • 26416 dıt11r Te) 172 59 47172 59 46166 85 79 DELTA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle