25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 AĞUSTOS 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 "Okuma Yazmaya Hazırhk" Ozetle Okuma yazma alamndaki çalışmalanyla tanınan eğitimci Dr. Feyzi Öz tarafından "Okuma Yazmaya Hazırhk Kitabı" yayınlandı. Kitap, resimleri anlama, anlatma, okuma yazmada hareket yönleri, resimleri ayırt etme, farklılıklan bulma, çizgi alıştırmalan, eksik resimleri tamamlama gibi bölümleri kapsıyor. Kitapta aynca, öğretmen ve velilere hitap eden kılavuz niteliğinde açtklamalar da bulunuyor. Ege tarihinin ilk yapıtiarı gün ışıgına çıkarılıyor ASÜMAN AVAR İZMİR (Cumhuriyet Eee Bürosn) İzmir'de l.ö. 3 bin tarihinde kurulan ilk yerleşim yeri ve "Eski Izmir" diye anılan Bayraklı Tepesi'ndeki kazılann, Ege tarihinin ilk yapıtlannı gün ışığına çıkardığı bildirildi. Eski izmİT kazılarını 19481951 yılları arasında ve 1966'dan bu yana da kesintisiz olarak yüruten Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurga], kazüarla bugün için Eski tyonya uygarlığının olduğu ölçüde Eski Hellen dünyasının da en eski kültür katlannın Bayraklı'da ortaya çıkanldığını söyleyerek, "Özellikle t . Ö . 1050500 tarihleri arasındaki yerleşmeler bakımından Bayraklı eşsizdir. Başka hiçbir kazıda bu dönemlere ait evler, tneydanlar ve sokaklar bu ölçüde göz öniine konmamıştır" dedi. Prof. Akurga), Bayraklı kazılannda Hellen dünyasının l . ö . 850 yıündan kalma en eski kent duvarının, l . ö . 7. yüzyıldan kalma en eski satranç biçimli kent planının, en eski çeşmesinin ve eski Athena Tapınağı'nın meydana çıkanldığmı belirterek, "Bunlardan Athena Tapınağı'na ait en Eski Eol ve tyon baslıklan özellikle büyük önem taşunaktadır " bıçiminde konuştu. 1984 Azra Erhat evırı OdtiUeri'nin sahipleri bellî oldu Çeviri Üstün Hizmet Ödülü'nü Tahsin Yücel, Çeviri Ürün Ödülit'nü ise Italo Svevo'dan "Zeno'nun Bilinci" çevirisiyle Gül Işık ve Lawrence Durrell'dan "Justine" çevirisiyle Ülker tnce aldılar. Kültür Servisi Yazko ÇeviTi dergisinin ilkini geçen yıl düzenlediği Azra Erhat Çeviri ödülleri'nin bu yılki sahipleri belli oidu. Oruç Aruoba, Ahmet Cemal, Selim 1leri ve Celal Üster'den oluşan Seçici Kurul, yaptığı değerlendirme sonucunda Çeviri Ustün Hizmet Ödulü'nün Tahsin Yücel'e, Çeviri İJrun ödulü'nün de Gül Işık ve Ülker tnce'ye verilmesini kararlaştırdı. Tahsin Yücel'e buyük bir bölümü Fransız edebiyatının temel vapıtlanndan oluşan sekseni aşkın çevirisi dolayısıyla verildi. Tahsin Yücel daha önce de "Haney Yasamah" adlı yapıtıyla 1956 Sait Faik Hikaye Armağanı'nı, "Düşlerin Ölümü" adlı kitabıyla da 1959 Türk Dil Kurumu öyku Ödülü'nü almıştı. Çeviri Urun Ödulü ise Gül Işık'a ltalyan yazar ttalo Svevt* dan yaptığı "Zeno'nun Bilinci" çevirisi, Ülker Ince'ye de Lawrence Durrell'dan y'aptığı "tskenderiye Dörtlüsü"nun ilk kitabı "Justine" çevirisi dolayısıyla verildi. Bilindiği gibi, geçen yıl ilki düzenlenen Azra Erhat Çeviri Ödulleri'ni Çeviri Üstün Hizmet dahnda bugüne kadar ülkemiz çeviri edebiyatına yaptığı katkılardan öturü A. Kadir; Çe\'iri Ürün dahnda da George Thomson'dan yaptığı "Tarihoncesi Ege" çevirisi dolayısıyla Celal Üsler almıştı. Duyduk Gördük Bu da turiste kabadayıhk gösterisi Okurlanmızdan sayın Ayşegül Kutlar, 25/7/1984 tarihli gazetemizde Yeniköy vapur iskelesindeki görevlilerin ülkemizdeki yabancı konuklann da tanık olduğu kaba davranışlannı okumuş. Ve temmuz ayının ortalannda, Sultanahmet Camii'ndeki ses ve ışık gösterileri sırasmda tanık olduğu bir başka "kabalık" olayını bize anlatma gereksinimi duymuş. Bu kez de sözü sayın Kutlar a bırakahm: "Tarih 14 temmuz. Bir cumartesi gecesi, eşimle birlikte Sultanahmet Camii'ndeki ses ve ışık gösterisini izlemeye gittik. Gösteri çok tan başlamıştu Parktaki svalar tıklım tıklım dolu olduğundan, yer bulamayanlar çimlere oturmuşlardı. Gözteri tngilizce olduğu için de tümü yabancıydu Biz de aralanna katüdık. tzleyicilerden hiç ses çıkmıyor, nefls gösteriyi ilgiyle seyrediyorlardu Bu sahne karşısmda gözlerimiz dolu dolu olmusken, elinde düdük, omuzlarında bir mont, parka bir adam girdi. Kabadayı ağzıyla konuşan bu kişi bağıra çağıra izleyicilerin arasına daldı. Her grubun başına dikilip, "Haydi kardeşim, çimlerii Baterist Frank Butler öldü ABD'li caz bateristi Frank Butler 56 yaşmda öldü. 1928 yılmda Kansas City'de doğan Butler, 19S0'de Dave Brubeck'le San Francisco'da çalmaya başlamış, 1954'te Duke Ellmgton topluuığuna geçmişri. tki yıl sortra Perez Prado'nun tumelerine katılan Butler, bau plaklarda ve konserlerde de John Coltrane ya da Miles Davis'e eşlik etti. Ama geneüikle Batı kıyısmda çalısmayı yeğledi ve Harold Land, Jimmy Row!es. Terry Gibbs, Teddy Edvıards, Conte Candoli ve Gerald Wilson'la çaldu Çeviri UstüîrHİzmet Odülü, r Herkes eline istiyor..? îki ayrı yerde gerçekleştiriliyor Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bolümü öğrencilerinin de katıldığı Bayraklı kazılan, Eski Izmir'de iki ayn yerde gerçekleştiriliyor. Her iki yerde de l . ö . 6. yüzyıl katlannı araştırdıklannı belirten Prof. Dr. Ekrem Akurgal şöyle dedi: "Bilindiği gibi, lyonya söz konusu yüzyilda dünyanın bilim, felsefe ve edebiyat alanlarında başlıca merkeziydi. Ünlü filozof ve bilim adamlarından Thales, Anaximandros ve Anaximenes gibi kişiler, Şark dünyasından öğrendikleriyle o tarihlerde bugünkü Batı uygarlığının temellerini atülar. Biz bu tepede o dönemlerin evlerini, cadde ve sokaklannı ortaya çıkarmaktayız. O dönemler kent planı satranç tipindeydi, yani sokaklar birbirleriyle 90 derecelik açılarla kesişiyordu. Burada bulduğumuz ve şimdi tzmir Müzesi'nde yer alan vazolar, heykel parçalan ve heykelcikler, fıldişi, bronz ve altmdan yapılmış küçük boy eserler özellikle anılmaya değerdir." t.Ö. 7. YÜZY1LDAN Bayrakh Tepesi'nde (Eski tzmir) Prof. Ekrem Akurgal yönetiminde suren kazılar, Ege tarihinin en eski günlerine ışık tutuyor. İşte t.Ö. 7. yüzyıldan kalma bir vazo. tan Prof. Dr. Ekrem Akurgal, bu konuda da şunlan söyledi: "Bir tümülüs, yani bir yığma tepe şeklinde olan Tantalos Mezarı, bir zamanlar oldukça iyi durumda korunmuş, ancak ne yazık ki bu önemli yapıdan şimdi pek az şey kalmıştır. Bununla birlikte lzmir'in bugünkü idaresinden sorumlu olanlar ilgilendiği takdirde, bu arutı bir ölçüde olsun görülur ve gezilir hale getirmek mumkündür. Bugün ustünde hurda malzemenin yığıh olduğu, abdesthane olarak kullanılan barakaların yer aldığı arutı birçok yabana turist arayıp bulmakta ve yüz kızartıcı durumunu görmektedir. Çay mahallesi üstünde, bütün tzmir Körfezi'ne egemen olan bu yüksekliklerde daha iki mezar anıtı mevcut olup, onlar oldukça iyi durumda korunmuş bulunmaktadırlar. Yamanlar'da yapılacak olan Atatürk Arutı ve Parkı münasebetiyle sözunü ettiğimiz üç mezar anıtını da korumak isabetli bir iş olacaktır. Unutmayalım ki, bu bize düşen bir uygarhk görevidir." Şimdiye kadar birbiri üzerine yerleşik dokuz kültür katından oluştuğu anlaşılan Bayraklı Tepesi'ni, bu ilk kentin sakinleri, Büyük tskender döneminde olagelen büyük nüfus artışı nedeniyle l . ö . 330300 tarihlerinde terk ederek şimdiki lzmir'in bulunduğu Kadifekale eteklerine ve deniz kıyılarına yerleşmişler. Bayraklı'nın eski eser bakımından çok zengin olduğunu söyleyen Prof. Akurgal, Bayraklı kazılarının arkeoloji bakımından bir çeşit staj yeri olduğunu, burada kendilerinden sonra da daha uzun yıllar çalışılacağmı sözlerine ekledi. Bavuüar nereye verilir? Bu sorunun yanıtını arayanlar 15 Ağustos 1984 günü AlsancakÇiğli servisini yapan Türk Hava Yollan servis otobüsu şoförunden aldılar. THYitin 33 7 sefer sayiiı tzmir İstanbul uçağı ile yolculuk yapanlar saat 14.30'da Alsancak1 tanO9AS 496 plakalı otobüse binerek Çiğli'ye hareket ettiler. Otobüse binerken de bagajlannı otobüsün altına koydurdular. Çiğli girişinde duran otobüse binen bir güvenük görevlisi, bagajlann elektronik aygıttan geçirileceğini, yolculann aşağı inmelerini rica ettL Yolcular otobüsten indiler ve bagajlannın otobüsten indirümesini beklemeye başladılar. Az sonra görünen otobüs şoförü, bagaj kapaklanm açtı ve elleri belinde beklemeye başladu Yolcular ise bagajla "Savaş ve Barış"m Nataşa'sı Sinematek yıllarında Sovyet yönetmen Sergey Bondarçuk'un Tolstoy uyarlaması "Savaş ve Barış"ı izlemiş olanlar, Ludmila Savelyeva 'yı hemen anımsayacaklar. Savelyeva, "Savaş ve Barış"da Nataşa Rostova'yı oynanuştı. Ludmila Savelyeva'nın yeni tamam'.adığı son flbninin adı ise "Savaşın Dördüncü Yılı". Ceorgi Nikolayenko 'nun yönettiği filmde Savelyeva, Nazilere karşı savaşta ölen yüzbaşının yerine bir birliğin komutasını üstlenen Nadejda Moroz adlı bir kadut yüzbaşı canlandınyor. Hoüanda TVsinin izleyicüeri, şu sıra yeni bir diziye "Dallas"tan da büyük ilgi gösteriyorlar. Bu dizi "RijnScheldeVerome Grubu'nun Çökiişiı Üzerine Parlamento Araştırması" adını tasıyor. Kısâca RSV diye nnın aşağı indirümesini bekli anılan bu grubun Hollanda'nın yorlardı. Şoför hiç rahatım boz bir numaralı gemi inşa grubu ol~ madan, "Herkes bagajım alsın" duğunu belirtmekte yarar var. dedt Yolculardan biri şoföre neDizinin baş oyuncuları den bagajlan vermediğini sordu, RSV'n'm eski patronlan ve gruAldığı yanıt, "Bizim vermemız ba yardım etmeyi yurttaşhk göyasak" şeklindeydi. Yolcular dü revi bildiklerini iddia eden birkaç şündüler ki "herkes kendi bavu eski bakan ve başbakan. Dizi, lunu alacak, patlarsa da patlaya gruba açtiklan kredileri geri alacak". Ancak yine de kapaklan bilmek ve hükümet güvencesi tek taraflı açılarak bagaja yük sağlamak için bankalann nasıl lenen eşyalarım almaları için şirketleri birleştirme çabasma otobüsün altına kadar girmeleri girdiklerini, "ek tatilprimı"gegerekecektt Hiç kimsede de o ni rekçesiyle RSV yöneticilerine yet yoktu. Bu duruma şoför çok 35.000 florin (yaklaşık 4.5 müsinirlendi. Kucağtnda çocukla yon lira) ödediklerini açıklıyor. rıyla tek başına bayanlarm da Bunlar yapılırken, hükümetin aralarında bulunduğu yolculara emekçüerin tatil primini 5000 döndü: "Herkes elıne verilmesi florinle sımrladığı da vurgulanını ıstiyOr" dedi. Daha sonra diz yor. lerinin üstünde, yan beline kadar "NRC Handelsblad" adlı girerek bagajlan boşalttı. Yolcu günlük ekonomi gazetesine göre, lar da bu "kıbar" şoförden bavul diziyi izleyenlerin yüzde 851 "iş lannı 'nereye' alacaklanm öğren âlemmde durumun hep böyle miş oldular. olduğu" inancında. den kalkın, burada oturmak yasaktır. Turkler sizin ülkemze gelseler, kaldırıma bile oturtmazsımz" diye kaba kaba söylendL Ancak kimse gözünü gösteriden alamıyordu. Bu duruma iyice sinirienen kabadayı ağızlı kişi, ayaklarımn arasında dolaşan ufak bir köpeğe tekmeyi salladığı gibi zavallı hayvanı birkaç adtm öteye savurdu. Hayvanın acı acı havlayıp havada perende atarak düşüşü bir izleyiciyi öfkelendirdi Ne düşündüğü yüzünden okunabilen bu yabancı, bekçiye avazı çıktığı kadar bağırdu Anlaşılan, bu görünüm karşısmda yabancının kafa sındaki "barbar" kavramı iyice pekişmişti Sonradan bu kenar mahatle kabadaytsının park bekçisi olduğunu, parktaki bir evde kaldığını öğrendik. Az sonra da kafayı iyice bulduğu için olsa gerek, ortadan kayboldu. Gösteri sürdü, son bulduğunda ise büyük alkış aldı. Biz kabadayının da gösterilerini sık sık yinelediğini daha sonra öğrendik. Anlaşılan, turizm patkanasını gerçekleştirmek için paçalan sıvamış bulunan Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sayın yetkilileri, yabancı turistlere çeşni olsun diye ses ve ışık gösterilerinin yani sıra bir de kabadayıhk gösterisi sunmayı akıl etmişlerdi. Ne denir? Yaşasın çıplaklara kafayı takanlar, turisti patlatanlar!" Hoüanda TVsinin "Dallas"ı geçen dizisi HAYVANLAR ÎSMAIL <;VU;EÇ OH B E . 8 . R KOCAVd YEDiR.P EVE BAĞUSJvVSK I C . N Şehir Tîyatroları Yönetim Knrulu belirlendî tSTANBUL 19841985 tiyatro dönemi için Şehir Tiyatrolan Sanat Yönetmeni'nin önerdiği Yönetim Kurulu listesinin Belediye Başkanı Bedrettin Dalan tarafından onaylandığı açıklandı. Şehir Tiyatrolan Sanat Yönetmeni Gencay Giirün tarafından THA muhabirine yapılan açıklamaya göre, yeni yönetim kuru Yönetmen Carle TV'de Kanadalı ünlü yönetmen Gilles Carle, ilk kez TV için bir dizi çekiyor. "Plouffe" adını taşıyan dizi ilk olarak 1950'lerde çekilmiş ve Kanada'daki Quebec TVsin'ın iki kanahnda da büyük ilgi görmuştü. Bir ailenin öyküsü olan dizide başrolü, bir baska ünlü yönetmenin, Claude Chabrol'ün eski kansı Ste'phane Audran oynuyor. Audran daha sonra da Hemingvvay 'in ' 'Gıineş de Doğar"mdan uyarlanacak bir ABD dizisinde unlü bir fahişeyi canlandıracak. Tantalos'un Mezarı yok olma tehlikesi içinde Bayraklı kazılannda ortaya çıkanlan ve Izmir'i l . ö . 620580 tarihleri arasında yöneten bir krala ait olan Tantalos Mezannın ilgisizlikten yok olma tehlikesi içinde bulunduğunu hatırla Ahnanya'daki yabancı yazarlar luna Engin Uludag, Burçin Oraloglu, Argun Kınal'ın atandığı belirlendi. öte yandan, Şehir Tiyatrolan Disiplin Kurulu'na da Nedret Güvenç ve Erhan Abir getirildiler. Gencay Gürün, bu konuda THA'ya şu açıklamayı yaptı: "Sayın Belediye Başkanı'na sunduğumuz liste onaylandı. Bu sabahtan itibaren yeni jöaetim kurulu görevine başladı. Yarın sabah yeni dönem oyunlann provalanna geçiyoruz. Şehir Tivalrolan'nın başanlı bir yü geçirmesi için el biriiğiyle calışacağız." Bilindiği gibi Şehir Tiyatrolan Yönetim Kurulu, Genel Sanat Yönetmenı Gencay Gürün başkanhğında, Şehir Tiyatrolan Müdürü'nün de katılmasıyla 5 kişiden oluşuyor. KİM KİME DUM DUMA \Q\\Q BEHIÇ AK mı tckaiı inlehnm OEfCL! 0E1l?,KKiH9 Sİ TEKME YEKlNPE abı, ~Aunanya'da yaşayan ve anadili Almanca olmayan yazarlar için bir edebiyat ödülü ohtştunddu. On dokuzuncu yüzyıl yazarlanndan Adelbert von Chamisso adtna ohışturulan ödül, 15 bin mark tutannda. Aynca bir de 5 bin marklık genç yabancı yazarları özendirme ödülü konuldu. Adelbert von Chamisso Ödülü her yü verilecek. (UBA) İstanbul Devlet Opera ve Balesi ekîmde perdelerini açıyor İSTANBUL (UBA) İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin 198485 repertuannda 14 yapıt bulunduğu öğrenildi. 3 eylülde provalara başlayacak olan Opera ve Bale'nin perdelerini ekim ayında açması bekleniyor. İstanbul Devlet Opera ve Balesi yetkililerinden edinilen bilgiye göre 198485 sezonunda repertuarda yer alan G. Verdi'nin "Attila" operasını J. Zehetgruber yönetirken, Offenbach'ın "Hoffmanın Öyküleri", Rossini'nin "Cezayir'de Bir ltalyan Kızı" Donizetti'nin "tl Campanello" adlı eserlerini Gürçil Çeliktaş; Puccini'nin "La Boheme", J. Strauss'un "Yarasa", Puccini'nin "Madam Butterfly" operalarını Doğan Onat, G. Verdi'nin "Macbeth", Çaykovsky'nin "Maça Kızı"nı Aydın Gün; Menotti'nin "Trtefon" adlı yapıtını ise Sümeray Anman yönetecekler. İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nde aynca L. Minkus'un "La Bayadere", Rimsky Korsakov'un "Şehrazat", Fikret Amirof un "Binbir Gece", Prokofiev'in "Romeo ile Juliette" baleleriyle Rossini'nin "Signor Bnıschino", Ahmet Adnan Saygun'un "Kerem ile Aslı", A. Lloyd VVebeer'in "The Cats" adlı muzikalleri sahnelenecek. flmma uttın ha! Hiçbı$e sen benden 6EN y $£NİN YERINOE DİYÛRUM YB I Antalya''nm Perge antik kentinde bu yılki arkeolojik kazı ve onanm çalışmalanna başlandı. Prof. Dr. Jale İnan başkanhğmda yürütülen çalışmalar sırasında Güney Hamamı ve Geç Devir Kapısı'nın kazı ve onanmı yapılacak, mozaikler onanlarak sergilenecek. Perge antik kentindeki arkeoloji çalışmalan, Kültür ve Turizm Bakanhğı ile Türk Tarih Kurumu 'nca ortaklaşa gerçekleştiriliyor. Çalışmalar ekim ayı sonuna kadar sürecek. Perge deki arkeolojik araştırmalara 1946yümda Prof. Dr. Müfıt Mansel tarafından başlanmış Perge'de arkeolojik kazılar Okay Temiz, Stockholm Caz Günleri'nde in başkentinde düzenlenen Stockholm Caz Gunleri'nin on yedincisi bu yıl da birçok topluluğun katılmasıyla yineleniyor. Şenliğe, topluluğu Orıental Wind'le katılan ünlü Türk sanatçısı Okay Temiz, Stockholm Caz Gunleri'nin afişinde yer aldı. tsveç Cazcılar Birliği ve Stockholm Belediyesi'nin işbirliğiyle hazırlanan Caz Günleri'nde, ülkenin ünlü topluluklan 1726 ağustos arasında çalıyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 22 Ağustos 1786'DA BUGÜN, İLK guHAZU TEKNELERPEN etei, DA, ÛELAWAIZ£ NEHRi'MOB pENENDi. AMERJKAU gUUIfÇlf JOHN F/7TCM TARAPINDAN YAPILAN 2O METKE 8OYUA1DAKİ TEKA1B, İKJ YANINDfiı HA£eX£TlJ 12 KÜR.EK mŞIYORPÜ. 8UUAR. MAKlNESİNİU ÇAU?T/eDI6l KÜ/Z£JO£RrONA SAATTE 6,S MİL UI2 YAPVRIYORIHJ. AHCAK,"GEe£KSt2 gıR YBN/UtC"SAYILAN MOOEL PEfC İLGİ UYANP/«A4AMlfT7/ JC A FITCM, DAHA SELİŞMl? " W/ r i 8UHA&LI 7&CAJE YAPtAAYA 6 CEK (SASOA\8UNU MASINA KARÇtN, ĞE/JEL ÜULUUJIMl iÇlM PARASAL KAYUAk. BULAMAD/6IA1DAN, t73S'DE Ingiltere'de sinema ve seyirci sayısında büyük düşüş var Kültür Servisi 1930'lu yıllar, İngiltere'nin başkenti Londra'da sinema salonlannın "altın çağ"ıydı. Yalnızca 1937 yıhnda Londra'da otuz altı sinema açıldı. 1939'da Londra ve çevresinde seksen sinema bulunuyordu. Geçtiğimiz hafta Londra'da sinema salonlannın bu görkemli dönemini gözler önune seren bir fotoğraf sergisi açıldı. Royal Festival Hall'da açılan sergi, "Film Katedrolleri" adlı kitabın da yazan olan David Atwell yönetiminde, tngiliz Mimarlan Kraliyet Enstitüsu'nun kuruluşunun yüz ellinci yıldönümü dolayısıyla gerçekleştirilen Mimarlık Şenliği kapsamında düzenlendi. Sergide yer alan sinema yapılarırun ve salonlannın fotoğraflan John Maltby'nin. Maltby, 1930'larda büyük sinema salonlan şirketi Odeon'un yöneticileri tarafından, açılan her sinema yapısının fotoğrafını çekmekle göre\iendirilmiş. 1939 yılına kadar, Maltby, Lx)ndra ve dolayındaki seksen sinemadan büyük bir bölümunün fotoğrafını çekmış. Ancak serginin düzenleyicisi David Atwell, bir zamanlann "altın çağ"ımn artık yittiğinden, sinema salonlannın ve sinema seyircisinin büyuk ölçüde azaldığından yakmıyor. Nitekim, İngiliz Film Enstitüsu'nun Ticaret ve Sanayi Bakanlığı'ndan elde ettiği rakamlara bakılırsa, tüm Ingiltere'de 1950'de 1 milyar 395 milyon olan sinema seyircisi 1983 yıhnda y'aklaşık 70 milyona duştü. Yine tüm Ingiltere'de 1946'da 4709 olan sinema sayısı 1982'de 800'e indi. Ama bu 800 rakamı biraz yanıltıcı, çunkü kimi sinemalarda birden fazla salon bulunduğundan bugun bu 800 sinemada toplam 1439 beyazperde var. 1972'den bu yana Yüksek Lx>ndra Konseyi Mimarlık Bölümünün Tarihi Yapılar Kolu. Londra sinemalarını koruması altına aldı. Bunlardan on yedisi ise Çevre Bakanlığı'nca korunuyor. Bunlar arasında, 19321937 yılları arasında yapılmış dört Odeon sıneması da bulunuyor. BUHARLA CALISAN KUREKLER.. tı. (a.a.) 7 ayda 41510 kişi gezdi Adana Bölge Müzesi'ni 1984 yıhnm yedi ayında toplam 41510 kişi gezdi. Bolge Müze Müdürü Mehmet Bilici, yedi ayda müzeyi gezmeye gelenlerin çoğunluğunu yerli turistlerin oluşturduğunu belirterek, bu süre içinde müzeyi 3883'ü yabancı, 37627'si yerli olmak üzere toplam 41510 kişinin gezdiğini söyledi. Bölge MüzesVnin tarihi eser bakımmdan zengin olduğunu vurgulayan Bilici, müzede 68534 sikke, 10 tablet, 3409 muhür, 28954 tarihi eser ve 5293 etnografik eser olmak üzere toplam 106510 tarihi eserin bulunduğunu açıkladı. (THA) 22 Ağustos 1934 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet memurlarından Dün Kurultayda hanciye Ömer Beylerin tezlerile Ergani istikrazı Tahsin biteceğini, isteyenlerin bu beş mühim tez Memleketimizin en mühim tezlere karşıhk vermek uzere membalarmdan biri olan müdafaa edildi söz alabıleceklermı söyledi. Ergani bakırlarını işletmek tkinci Dil Kurultayı dün saat ıkide Doimabahçe saraymda Kazım Paşamn başkanlığı ile toplandı. Toplanma açılırken büyuk önderimiz Gazi Hazretlerıle Başvekil Paşa localarında yer aldılar ve saygile selamlandılar. Evvelki günkü toplanıı zaptı okundu. Başkan Paşa Kurultay programı A serisinin doktor Reşit Rahmeti ve Sırasıyla bu Beyler kursuye gelerek tezlerini müdafaa ettiler. Şevket Aziz Beyin evvelki gün tezini müdafaa eden Saim Beye karşı yaptığı bir cevabı konuşmadan sonra, Bedros Efendi, profesor Meşçaninof ve profesor Giesenin tezleri dinlendi. Kurultay bugun toplanmak uzere tatil edildi. üzere yapılmakta olan demıryolları ilerlemektedir. Bu demıryolları için hükumet tarafından çıkarılan istikraz tahvıllerinin bundan evvelki tertiplen büyuk bir rağbet ve alaka ile karşılanmıştı. Yeni tahvillerın de Merkez Bankast tarafından ayın otuzuncu gunü pıyasaya çıkartlacağı öğrenilmıştir. 19341984 l ^üfer Prof.Dr. Rıdvan Cebiroğlu Çocuk Psikiyatristi Tayyareci Fehmi Sok. 624 Osmanbey Tel. 146 06 01 SuAukı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle