Katalog

CUMHURÎYET/4 KÜLTÜR YAŞAM 21 AĞUSTOS 1984 TELEV1ZYON 19.29 Açılış ve Program 19.30 Yurttan Sesler 19.55 Sam Süreklifılmin bugün yaymlanacak olan 6. bölümünde, Sam ve Breen şefleri Clagett'ten yeni bir iş alırlar. Bu da köpek hırsızlarmı yakalamaktır. TV'de Sinema 20.30 21.00 21.10 21.20 Haberler Hava Durumu Uykudan Önce Turizm ve Ekonomi Harvey I Yönetmen: Henry Koster / Oyuncular: James Stewart, Josephine Hull, Victoria Horne, Peggy Dow, Cecile Kellavvay, Charles Drake, Jessy White, WaUace Ford, William Lvnn / 1950 yapımı / 100 dakika. Orta yaşlı bir alkolik, hayalinde sürekli kendisine eşlik eden bir beyaz tavşan goriir. Tavşan, hep onun yarubaşındadır, ona dostluk etmektedir. Çevresindekiler buna inanmazlar, özellikle yaşlı ve sevimli ablası ondan tavşanın varlığını kanıtlamasını ister. 1940'larda Broadway'de büyük ilgi görmüş olan Marry Chase'in oyunundan beyaz perdeye aktarılan bir film. 1905 doğumlu ve Alman asıllı yönetmen Henry Koster değişik türlerde birçok film yapmıştı. Ancak, en basarüı olduğu tür güldürülerdi. Bunlardan "Genel Müfettiş" ve "Dertli Baba"yı, ayrıca Richard Burton'u une kavuşturan "Kader YolcularıMy Cousin Rachel'ı TV'de izlemiştik. "Harvey", Koster'in en başarılı güldürüsü olduğu kadar güldurü sinemasının da en ilginç yapıtlanndan biri sayılıyor. Sinemaya aktarılması çok zor gözüken bir konu tüm esprisini, canlılığını ve zekice diyaloglarını koruyarak beyaz perdeye gelmiş. Tüm oyuncular çok canlı tipler çiziyorlar. James Stewart, bu filmdeki rolüyle Oscar'a aday olmuştu. Ancak "Havey", abla rolundeki Josephine Hull'a yardıma oyuncu Oscar'ı getirdi. Bu nefis güldürüyü kaçırmayın... Güldürünün en iyi örneklerinden MAHMUT T. ONGOREN TRT9NEV 1ÇİNDEN Arapça ders mi, Arapça haber mi? Okullara Arapça derslerınin konulması, eski tartışmaları canlandırdı. Geçenlerde TRT Televizyonu'nda Lübnanlı bir şarkıcının ızlencesi yayımlanınca da TRT gericilik yapıyor' diye kıyamet koparıldı. Şımdi durup şöyle bir düşünelim: Ülkemize gelen Arap turistlerin sayısı giderek artıyor. Yıllardan beri turizm patlamasmdan söz edilir. Turizm patlaması, salt yatak sayısmı ve diğer turistik kuruluşları arttırmakla mı sağlanır? TRT'ye de bu konuda çeşitli görevler düsüyor mu diye nicin hiç düşünülmez? Ulkemize gelen Arap turistlerin önemli bir yeti var. Bunu yadsımak olanaksız. Ama TRT uyuyor ve işi televizyondaki bir izlencenin bir bölümüyle geçiştiriyor. TRT lll'te yıllardan beri üç yabancı dilde haber yayını yapılmaktadır. Arada sırada aynı dillerde turizmle ilgili radyo izlencelerine de rastlardık. Fransa ile ilişkilerimiz gerginleştiğinde radyolarımızda Fransız müziğine son verilınce, acaba bu saçmalığa TRT IM'teki Fransızca haberleri de kaldırarak bir başka katkıda bulunurlar mı, diye merak etmiştim. Fransız müziğine yer vermeyen, niçın Fransızca haberleri yayımlasın? Neyse, Fransızca haberler sürüp gidiyor. Ama şimdi bir başka saçmalık ve vurdumduymazlıkla karşı karşıyayız. Tüm Arap ülkelerinden turıstler Türkıye'ye koşuyorlar, önemli mıktarda döviz bırakıyorlar ve gelecek yıl daha da çok gelebilirler... Ama TRT'de bir uyanma, bir kıpırdanma yok. Yıllarca önce ne yapılıyorsa, öyle devam ediliyor. Arap turist sayısının önemi anlaşılınca, TRT radyolarında ve televizyonunda neler yapilabilirdi? İlk olarak TRT lll'e bir Arapça haber bülteni eklenmelıdir. TRT yönetimi bunu bir gün içinde gerçekteştirebilecek durumdadır. Arkasından Arapça izlenceler de hazırlanabilir. Bu gıbı izlencelere televizyonda da yer verılmelidir. Radyonun üçüncü kanalındakı izlencelerin ıçeriği Arap turistlerin çeşitli gereksinimlerini karşılayacağı gıbı onlara yardımcı da olabilır. Arap turistler ülkemızde nereleri geziyorlar? Neye çok ilgi gösteriyorlar? Bu konularda çeşitli bilgiler onlarla ve söz konusu yerlerin yetkilileri ya da sahipleriyle yapılan konuşmalar ve söyleşilerle verilmelidir. Araya Arap müziği ve elbette kendı müzigimiz de girebilir. Hatta Arap turistlerin alışveriş alışkanlıklan ile ilgili Arapça reklamlarm bıle radyolarımızdan yayımlanması düşünülebılır. Kısa sure yayın yapan ve radyodan çok daha ilgi toplayan televizyonda ise doğrudan doğruya Arap turistlere seslenen yapımlara ve haberlere yer vermeye olanak ve gerek yok. Ama arada sırada, Lübnanlı şarkıcının izlencesi örneğinde gördüğümüz gıbı, Arap televizyonlarından alınan kısa yapımların yayımlanmasında bir sakınca olamaz. Öte yanda, TRT televizyonu. Arap turistlerin ve Arap liderlerinin ulkemize sık sık gelmelerinden ötürü, Türk izleyicilere yönelik izlencelere ve filmlere ağırlık vermelidir. Arap ülkelerinin durumu, onlarla her çeşit ilişkilerimiz ve turizmimızde oynadıkları önemli roller.bu gibi belgesel yapımlarda ilginç biçimlerde ıncelenebilir, yorumlar sunulur, Arap ülkelerine gidip oradaki yetkililer ve halkla olanaklar oranında yapılan konuşmalar ve elde edilen görüntüler de kullanılabilır. Bu gibi yapımlar kendi izleyicilerimiz için aydınlatıcı olurken, ülkemizdekı Arap turistlerin de ilgısini çekebilir. TRT'nin tüm bu çabalarla yetinmeyip, Arap ülkelerinin TV yönetimlerıyle ilışkiler kurması ve onların televizyonlarında da ülkemizi her bakımdan, özellikle turistik bakımdan tanıtan filmlerın yayımlanmasına çalışması gerekiyor. Ama önce TRT lll'te Arapça haberlerin başlaması bile bu konuda TRT için önemli bir adım olarak kabul edilecektir. Günlerden beri, bir yağmurlu akşam gösterdiği zavallılıktan ötürü, TRT Genel Müdürü'nün istifası isteniyor. Bence gerçekte radyolarımızın ve televizyonumuzun yayınlarını hem günlük gereksınimlere göre ayarlayamayan, hem de her iki kitle ıletişım aracını turizme katkıda bulunacak ve ekonomiye yardımcı olacak duruma getiremeyen radyo ve TV yönetıcilerinin istifa etmeleri daha doğru olur. Biraz uyanmak gerekiyor! TRT'cilerın de, okullara Arapça dersleri koyarak eğitimcilik taslayanların da... Turizm eğitimi ve turistik çevreleri tamtmayı amaçlayan programm bugün yaymlanacak olan ilk bölümünde, genel olarak turizm kavramı işleniyor ve gelişmiş ülkelerle, ükemiz arasında bir mukayese de yapılıyor. 21.40 TV'de Sinema: Harvey (Ayrmtılı bilgi yandaki sütunlarda) 23.20 Haberler 23.30 Kapanış Sıra Radyolanmıza Geldi mi? Rahmetli Faruk Güvenç, ölümünden birkaç gün önce Cumhuriyet gazetesine yazdığı bir yazıda, radyo konusuna eğiliyor, "Stereo yaytn ne ztonan başlayacak?" diye soruyordu. Gerçekten de, iyi, kaliteli ve temiz bir yaym için stereo gerekir. Fakat, çağdaş yaymcılığm da bir gereği olan bu yayına bizim radyo kurumumuz başlayamadı. Saym Güvenç'in Cumhuriytt'te çıkan yazısı üzerine böyle bir yayın için hazırUklar olduğu söylendi. Hatta cumartesi ve pazar günleri saat on birde başlayan "Stüdyo FM" adlı programm başanlı yapımcısı 1983 yılı haziran ayı veya aynı yılın son aylarında stereo yayına geçilmesi için gerekli çaltşmaların yapıldığını ve hızlandmldığmı da söylemişti. Gelip geçen genel müdurlere rağmen radyolarımızda gereken canlanma görülmedi. TV'lerimizin renkli yayına geçmesiyle de, radyolara aynlan ödeneklerin TV için harcandığını Oğrenmiş bulunuyoruz. FM kanaldan şimdilik TRTIII yayın yapıyor. O da mono. TRTI ve TRTII'den zaten yaym dinlenemez oldu. (TRTII yayınlan FM kanalından çıktığı için daha temiz ses alınabiliyor. Bu nedenle bu istasyonun yapımctları talihli sayılabilir.) TV'lerimizde zaten izlenecek bir şey yok, bari radyolarımızı düzeltin de güzelim muzik programlannı net dinleyelim. Bu aşamada eğitim, kültür, sanat etkinlikli istasyon falan zaten isteyecek durumda değiliz. Nasılsa vermezsiniz... ESAT SÖNMEZ I htanbul İZLEYİCİ GÖZÜYLE CANLI TİPLER Tüm oyunculann çok canlı tipler çizdiği "•Harvey "in beş başanlı sanatçısı (soldan): James Stenart, Charles Drake, Peggy Dow, Josephine Hull, H'illiam Lynn. BtLSAK uyatro çahşmalannı başlatıyor AÇOK 10. yılını tamamladı Kültür Servisi Çocuğu insanın küçüğü olarak gören; bir başka anlatımla çocuğa, çocuk olarak değil de bir insan olarak yaklaşmayı tüm oyunlannda temel ilke olarak kabul eden, Anadolu Çocuk Oyunları Kolu AÇOK bu yıl 11 yaşında. Muhsin Ertugrul ve Haldun Taner'in yönlendirmesiyle 1973te "Muüuluklar Ülkesi"yle yola çıkan AÇOK, bugüne dek "Mor Gezegen", Ferhad ile Şirin", "Keloglan", "Leke, Çiıgi/Benek, Renk", "Aksak Timur ile Hoca Nasreddin" ve "Avrupa'ya Avrupa'ya" olmak üzere 7 oyun sahneledi. AÇOK adına konuşan Ümit Denizer önce çocuğu nasıl değerlendirdiklerini anlattı: "AÇOK, çocuğu insan küçüğü olarak gorü\or. Farklı bir >aratık değil. İnsan ilişkilerinde neler geçerliyse çocukla olan ilişkide de onlar geçerli. İlk oyundan bu yana çocuğa çocukça değil. çocuğa insan gibi yaklaştık." Çocuğa böyle yaklaşıp çocukların çocuklar için oynadığı ya da çocuklarla birlikte oynanan tiyatro yerine "yetişkinlerin çocuklara yöoelik tiyatro etkinligi''ni amaçlayan AÇOK'un çocuk tiyatrosuna yaklaşımını da şöyle özetledi Ümit Denizer: konuşmalardan, fazla sözden sıkıldığını gördiık. En fazla 10 dakika dinle>ip sonra sıkılıyorlardı. Bu nedenle oyunlanmızı görsel biçimlerle yani dansla, rnüzikle, pandomim ve şankılarla oluşturduk. En fazla 15 sayfa olan oyun metinlerimiz salt, durumları >e şarkı sözlerini içerir. Bunun bir başka güzel yanı, yaran da yurt dışı turnelerimizde ortaya çıktı. Oyunlanmızı Türkçe bilmeyen çocuklar da anladı ve sevdi. Dekorlanmızda ve kostümlerimizde de farklı bir tutumumuz var. Dekorlanmız aynı zamanda kostüm, kostümlerimiz aynı zamanda dekor. Dekorkostümlerimiz de günlük hayattaki objeler, nesneler ve ev eşyalan. Yani çocuğun kendi çevresinde bulabileceği şeyler. Ömegin "Keloğlan"ı 15 tane pazar küfesiyle oynadık! Nasreddin Hoca'nın dekor ve kostümleri salt kâğıttı." AÇOK'un, oyunların içeriğine yaklaşımı da şöyle: "AÇOK, geleceğin tiyatro seyircisini oluşturmayı ilk amaç edinmiştir kendisine. Çocuk ruhunu umut ve sevinçle beslemek ister. Yarının büyüklerine yarını kurmanın tadını taşır. Onlara, kaderci olmayan, savaşçı olmayan, insansever, ilerici özlerle ulaşmaya çalışır. Bu özleri ilginç seriivenler içinde aktanrken sözden arınmış sahne biçimlerini seçer. Çocuklar oyunlarda masal fantezisini arıyorlar. AÇOK da her anlamda fanteziyi seçiyor. Yani geçmişten, günümüzden ve gelecekten masallar oynuyor çocuklara. Biz çocuk oyunlannda seriivenin gerekli olduğuna inanıyoruz. Bu seriivenin bolunmemesi ve çocugun yoğunlaşan dikkatinin dağılmaması için de oyunlanmızı bölmüyoruz. Yani oyunlanmız tek perde. Öte vandan tum oyunlanmızı 8 yaşından büyük çocuklann dikkatlerinin dağılmadığı 70 dakikayla sınırlıyoruz." RADYO TRT I 95.W Açüış, program ve kısa haberler 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 Köye haberler. 06.10 Bolgesel yayın. 06.30 Günaydın. 07.30 Haberler. 07.40 Günün içinden. 10.00 Arkası yann. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Türküler geçidi. 11.25 Çeşitli sololar. 11.45 Şarkılar. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 öğle üzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo pTOfcramları. 13.00 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Bolgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Hukuk ve sorunlanmız 15.00 Kısa haberler. 15.05 öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Şarkılar. 16.25 Hafif müzik. 16.40 Türküler ve oyun havalan. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümüz köylümüz. 17.25 Bolgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk sarkısı. 18.20 Erkekler faslı. 18.50 Hafif müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Beraber ve soio sarkılar. 20.30 Türküler. 20.45 Türk çe sozlü hafif müzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konuların içinden. 21.35 Türk müziği dinleyici istekleri. 22.00 Sevilen eserler. 22.30 Sotistlerden seçmeler. 23.00Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yayını. bel. 11.00 Küçük koro. 11.30 Türküler. 11.45 Hafif müzik. 12.00 Yurttan sesler kadınlar topluluğu. 12.30 Beraber ve solo şarkılar. 13.00 Haberler. 13.15 Hafıf müzik. 13.30 Türküler geçidi. 14.00 Şarkılar. 14.15 Hafıf müzik. 14.30 Yabancı dil ogrenelim. 15.30 Barok müzik. 16.00 Halk muziği dünyamız. 16.20 Arkası yann. 16.40 Şarkılar. 17.00 Saz eserleri. 17.10 Türkçe sozlü hafif müzik. 17.30 Çağdaş Türk sanat müziği. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Din ve ahlak. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Dunden bugune tango 20.30 Yabancı dil öğrenelim. 21.30 Küçük konser. 22.00 Solistlerden birer şarkı. 22.30 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 22.45 Türkçe sözlü hafıf müzik. 23.00 Haberler. 23.15 Solistler geçidi. 23.40 Hafıf müzik. 23.55 Çaglar boyu oda müziği. 00.55 Program ve kapanış. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Ten C.C. Topluluğu. 09.30 Barok müzik. 10.00 Caz muziği. 10.30 Her hafta sizlerie. 11.00 Oğleye doğru. 12.00 Haberlet. 12.12 Diskoteğimizden. 13.00 Konser saati. 14.30 Caz müziği. 15.00 Müzikli dakikalar. 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Pop dünyasından. 19.00 Haberler 19.12 Müzik dünyasından. 20.00 Melodıler geTRT II 07.00 Açılış ve program. 07.02 So çidi. 20.30 TRT tstanbul Hafif Müzik ve Caz Orkestrası. 21.00 Salı listlerden seçmeler. 07.30 Haberler konseri. 22.00 Haberler. 22.12 Ge07.40 Türküler ve oyun havalan 08.00 Sabah için muzik. 09.00 Solist cenin getirdikleri. 23.00 Dört mevler geçidi. 09.30 Sabah konseri. 10.00 simden. 24.00 Gece ve müzik. 01.00 Şarkılar. 10.20 Türküler. 10.40 No Program ve kapanış. TRT III Kültür Servisi Bilim, Sanat, Kültür Kurumu BİLSAK, resim, desen, heykel, fotoğraf ve grafik atölyelerinden oluşan Görsel Sanatlar BölümU ile bilgisayar çalışmalarının yurütüldüğü Sibernetik Sistemler Bölümü'nden sonra, şimdi de tiyatro çalışmalannı ayrı bir bolüm olarak başlatıyor. BtLSAK'ın Tiyatro Bölümü, Ayla Algan, Beklan Algan, Prof. Dr. Cevat Çapan, Metin Deniz, Oben Güney, Dr. Ahmet Güngören, Giızin Gürer, Müge Günnan, Nihat tleri, Erol Keskin, Macit Koper, Doç. Dr. Osman Senemoğlu, Haluk Şevket, Tarhan Targu, Prof. Dr. Siileyman Velioglu'ndan oluşan bir çahştıncı kadrosuyla ilk kez uygulanacak bir "atölyelaboratuvarüretim" düzeni gerçekleştirecek. Başlangıçta bu çahşmalara on kız, on erkek aday kabul edilecek. 1722 yaş arası gençlerin başvurabileceği "atölyelaboratuvariireüm" düzeni altı ay sürecek. Altı ay sonunda başarı gösterenler, son üç ayda belirlenen bir oyunun çalışmalarına katılacakar ve giderek BİLSAK Tiyatro'nun kadrosunu oluşturacaklar. 15 eylülde BlLSAK'ın "Sıraselviler, Sogancı Sokak No: 7, tstanbul" adresinde başlayacak kayıtlar 25 eylul gününe kadar sürecek. Fazla söz sıkıyor "İlk oyunumuzu sahndemeye başladıgımızda çocuklann uzun Devlet Tîyatroları'nda provalar başladı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Tiyatroları'nın ilk tur oyunlan saptandı. Bu oyunlann provalarına da 17 ağustos günü başlandı. İlk turda çeşitli sahnelerde sunulacak oyunlann adları ve yazarlan şöyle: Adana'da "Sultan Gelin", 198485 tiyatro mevsiminin ilk oyunu olarak sahneye konacak. Cahit Atay'ın bu oyununda yönetmen Şakir Gürzumer. Devlet Tiyatrolarf nın Ankara sahnelerinde de dört yerli, üç yabancı oyun var ilk turda. Büyük Tiyatro'da Haldun Taner'in ünlü oyunu "Keşanlı Ali Destam" sunulacak ve oyunu sahneye Yücel Erten koyacak. Küçük Tiyatro'da Haldun Marlalı'nın sahneye koyacağı bir yabancı oyun izleyecek başkentliler. Carlo Goldoni'nin "Otelci Kadın" adlı oyununu. Altındağ Tiyatrosu Orhan Asena'nın yeni bir oyunuyla başlayacak. "Toroslardan Öte" adlı oyunun yönetmeni Kenan Işık. Oda Tiyatrosunda da iki oyun sunulacak. Samuel Beckett'in "Godot'yu Beklerken" oyununu Sönmez Atasoy, Güner Sümer'in "Hüzzam" adlı oyununu da Olcay Poyraz sahneye koyacaklar. Yeni Sahne'de de P. Clark'ın "Karar Kimin" adlı oyunu var. Yönetmeni Aykut Sozeıi. Bu yılın ilk turdaki gençlik oyunu ise, DTCF Tiyatro bölümü öğretim görevlisi Ergin Orbey'in, "Belgelerle Kurtuluş Savaşı". Oyunu sahneye koyan da Ergin Orbey. Bursa'da Resat Nuri Gttntekin'in "Yaprak Dökümü"nü Vahn Tolga, Izmir'de Noel Coward'ın "Ozel Hayatlan"nı Cevdet Arıcılar sahneye koyacak. Istanbul'daki oyunlardan "Komedi Sanaü" adlı oianın yönetmeni Alev sezer, "Hüzzam"ın yönetmeni ise Serpil Tamur olacak. Ankara'da daha sonra sahnelenecek oyunlar da şunlar: "Macbeth", "Sessizliğin İçinden", "tyi Geceler Anne", "Başbaşa " , "Çügın Diinya", "Palto", "Osmancık", "Canlı Maymun Lokantası", "Kösem Sultan", "Aşk ve Gurur", Istanbul'da da "Lysistrata", "Julius Çaesar", "Kızılderililer", "Öyle Bir Adam ki", "Düşiiş" ve "Derya Giilü" sonraki turlann oyunlan. Devlet Tiyatroları, Adana'da "Taşra Kızı", "Fareler ve İnsanlar", "Sultan Gelin ". "Ayyar Hamza" ve "Erkek Saö"yı sahnelerken, İzmir'de "Vakıf", "Özel Hayatlar", "Dört Albayın Aşkı", "Kâtip Çıkmazf' ve "Fehim Paşa Konağı"nı oynayacak. Bursa'da da, sonraki turlarda "tkizler", " B e d e l " , "Deli" ve "Yunus Emre" sahnelenecek. Geleneksel Halk Şiiri Yarışması 67 ekimde Ankara'da Kültür Servisi Halk Ozanlan Kültür Derneği'nce ilki 1983 yılmda gerçekleştirilen Geleneksel Halk Şiiri Yanşması'mn ikincisi bu yıl düzenlenecek. Halk şiirini sevdirmek ve bu alanda başanlı ürünlerin verilmesini sağlamak, ayrıca halk ozanlarını halka sevdirerek onları desteklemek amacından kaynaklanan yanşma 6 ve 7 Ekim 1984 günleri Ankara'da yapılacak. Tüm halk ozanlarına açık olan yanşmaya katılacak sanat çıların ürünlerini en geç 11 Eylül 1984 gününe kadar tertip komitesine ulaştırmalan gerekiyor. Şiirin bu yılki konusu Atatürk ilkeleri doğnıltusunda turist ve turizm. Destan ve atışma dalında düzenlenmekte olan yarışmaya katılacak halk ozanları, başvurulannı, "Geleneksel 2. Halk Ozanlan Şiir Yarışması Tertip Komitesi Başkanlığı, Anafartalar Caddesi, Kurşunlu Han, Kat 6, No: 91, Samanpazarı, Ankara" adresine yapabilecekler. '•A VRUPA 'YA A VRVPA 'YA " 1973 yılmda oluşturulan AÇOK'un en son ürünu "Avrupa'ya Avrupa'ya". Oyunda, yaban^ı ülkelerde çalısmak zorunda kalan ailelerin dramı anlatılıyor. BULMACA 10 yılda 100 bin insan küçügüne ulaştı " AÇOK. çahşmalara mutlaka beden eğitimiyle başlar. Sonra müzik gelir. O bağışlayıcı ve birleştirici müzik... Oyun metnine en son geçilir. Metni belirleyen tek şey, Şair Baba'nın dedikleridir: 'Guzel Gunler Göreceğiz Çocuklar, Güneşli Gunler Göreceğiz..." diye çalışmaları bir iki cümleyle özetlense de AÇOK, 10 yılda toplam 376 gösteriyle 100.000 "insan küçügü"ne ulaştı. Bunca başarı, başladıkları günden beri savaştıklan, yenilmemeye çalıştıkları sorunların hiç birini bertaraf etmedi. Yine salonları yok, yine maddi kaynaklan yok. Denetleme ve sınırlama gelmemek şartıyla her türlü finansmana evet diyecek olan AÇOK'un bir umudu da, geçen yıl "Amatörsünüz" gerekçesiyİe verilmeyen, bu kez ise "AÇOK Limited Şirketi" olarak, yani profesyonel bir grup olarak başvurdukları devlet yardımında.. BaseVdeki Karikatür SergisVnde 9 Türk çizeri yer alıyor Kültür Servisi Isviçre'nin Basel kentinde her yıl düzenlenen Karikatür Koleksiyonu Sergisi'nin altıncısında, bu yıl Türkiye'den A|i Ulvi, Semih Balcıoğİu, Ferit Öngören, Mahmut Karatoprak, Öznur Kalender, Tan Oral, Tonguç Yaşar, Nehar Tüblek ve Turtıan Selçuk da yer ahyor. Koleksiyonu düzenleyenler amaçlannı şöyle açıkbyorlar: "Koleksjyonumuz özd bir vakıftır. Bu koleksiyonu oluştururken iki amacımız var: Koleksiyon sergimizi ğezenlere gülmenin insana özgü bir şey olduğunu ammsatmak; karikatünin gerçek bir sanat yapıtı olduğunu göstermek. Bu koleksiyon sergisinde 20. yüzyılda yaşavan 28 ülkeden sanatçının özgün yapıtları yer alıyor. Koleksiyonumuzdaki 1300'ü aşkın yapıt arasından yapılmış bir seçme bu yılki sergimizi oluşturuyor ve bu sanatsal eğilimin günümüzdeki uluslararası çehresini gözler onüne seriyor." 17 ağustos günu açılan bu >ılki sergide, Türk sanatçılarının dışında ünlu çizerlerden Sergio Aragones, Blechman, Claire Bretecher, Al Capp, Dubout, Feiffer, Andre François, Folon, Fontanarrosa, George Grosz, Maurice Henry, Eberhard Holz, Kiraz, Mose, Peynet, Piem, Pouzet, Quino, Schulz, Sempe, Sine, Soglovv, Steinberg, Tim, Topor, Trojano, Tomi Ungerer ve Reiner Zimnik'in yapıtlan da yer alıyor. SOLDAN SACA 1/ Kolyoz bahğmın küçüğü. 2/ Terbiyesiz kımse... Toprak damlan akıştırmakta kullanılan taş silindir... lskambilde bir kâğıt. V Pilotlar ve havacılar için yayımlanan bülten. 4/ Dost, yakın arkadaş anlamında bir erkek adı... Apteriks dc denilen ve uçma yeteneği olmayan bir kuş. 5/ Molibdenin simgesi... Hamam. 6/ Fakat... Müstahkem yer... Eski Mısır'da güneş tannsı. 7/ Zurba hükümdar... ödeşme, razı olma. 8/ Akdenız bölgesinde bir akarsu. 9/ Yol yapımında, dökülen çakülan ya da kumları bastmp sıkıştırmak için kullanılan ağır silindirli araç. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Cisimlerin devinimlerini yörünge, hız ve ivme gibi konular bakımından inceleyen mekanik kolu. 2/ Özerklik. 3/ Boru sesi... Kutsal kitaplarda, Suriye ve Mezopotamya'yı içıne alan bölgeye verilen ad. 4/ Muhtemei... Yiğit, kahraman. 5/ Sert bir içki... Batmış olan bir nesnenin yerini ve durumunu aküstik dalgalarla saptayan sistem. 6/ Pamuk, yün gibi seyleri eğirmekte kullanılan araç... Kent ve kasabalann dışında kalan, çoğu boş ve geniş yer... Bir nota. 7/ Şiirîemüzığjn kaynaşmışolduğu müzik türu... Bir Afrika ülkesi. 8/ Şaşma ifade eden bir ünlem... Siyah ve beyaz tüylü Madagaskar makisi. 9/ Cumhuriyet'ten önce, Turk gümrüklerine dışandan gelen mallann değerini saptayan görevlilere verilen ad. GALERILER E. ÇETİN GİRGİN ve REHA YALNIZCIK Yonetımınde Güzel Sanatlara Hazırlık Kursları Tol 143 45 95 Adres Pır»«n«cı Sok O B A Apt t1/4 [Doaiar Tıyatrosu Kar>«ı) Tun«WSTANBUL 528 66 29 522 89 97 ^•imSANAT GALERISI AEDf* ÇIPLAKLAR Avni Arbaş Muzaffer Bekem Orhan Deliorman Gürdal Duyar Leyta Gamsız Oktay Günday Arif Kaptan Mehmetcan Köksal Halil Paşa Orhan Peker Rasin Ayetullah Sümer Yavuz Tanyeli Burhan Uygur Aydın Ulken Nazmi Yılmaz Kemal Yukselengil Husrev Gerede Cad. 126 Tefvıkiye Mevdanı Tel: 141 65 10111213 RESİM ONARIM MERKEZİ LTD.STİ. CaM.'ivstan GüzclSatuüknj Eski tablolarmız için! Maçka Cad 73/1 Teşvikiye / İstanbul Tel: 148 22 35 AHMET KEMALETTİN TOGAN Yöneliminde "aüriüi \xijakrisv Her yas için RESİM, HEYKEL ve AKADEMİ sınavlanna hazırlama çahşmalan baştamiftır. DESTEK SANAT 6ALERİSİ CİHANGİR SANAT ATÖLYESİ MİMAR SINAN VE MARMARA UNİVERŞİTELERİ GÜZEL SANATLAR FAKULTELERİNE GİRMEK İSTEYEN GENÇLER İÇİN HAZIRLIK KURSLARI BAŞVURU CİHANGİR CADDESİ BAZLAMACI APT. 42/2 TELEFON 144 26 14 143 37 24 Karma Resim Sergisi 131 Ağustos Abdı Ipekcı Cad 75 Macka 1460354 GALERİ İLANLARI HER GÜN BU KÖŞEDE Kültür Servisi Yunanistan'ın başkenti Atina'ya yaptığı kısa ziyaretten sonra, bir demeç veren Fransa Kültür Bakanı Jack Lang, "1985 jılında Avrupa Kültür Kenti ilan edilen Atina'ya ve Yunan hükümetine özel bir destek vereceklerini" söyledi. Atina'nın adayhğının kendisı tarafından ortaya atıldığını anımsatan Lang, bu girişimin Avrupa Müzik Yıh'yla da birleşeceğini vurguladı ve şöyle dedi: "Avrupa kiiltürüniin ber yönüyle kutlanması için Atina'nın büyük bir Avrupa kiiltiirü gösterisi merkezi haline getirilmesi gerekir" Atina'da bulunan Fransız Enstitusü'nun gerçekleştirdiği çalışmalarda da dikkati çeken Lang, Avrupa ülkeleri arasında sinema ve TV aianında ortak yapımların geliştirileceğini, sergi ve gösteri değiş tokuşunun hızlandırılacağını da belirtti. Atina 1985'te Avrupa Kültür Kenti ilan edilecek