Katalog

4 TEMMUZ 1984 * * • • HABE DEVAMI (Baştarafı 1. Sayfada) Kongre oncesi Kurucular Kurulu bugun son kez toplanacak. Erdal İnönü, yarın Buyuk Kongreye katılacak olan İl Başkanlan ile bir goruşme yapacak. SODEP Ankara İl Başkanı Onur Kumbaracıbaşı'nın yapuğı çağrı üzerine dun SODEP Genel Merkezi'nde yapılan Ankara delegasyonu toplantısına toplam 44 kişilik Ankara delegasyonundan 12 kişi katıldı. Toplantıya katılanlar arasında, bir grup çalışması içinde olduğu ilen surülen Önder Sav, Ankara eski il başkanı Suphi Karaman ve Mustafa Timisi de yer aldı. Önder Sav grubuna yakınlıklan olduğu söylenen ve icra komitesi ya da temsil kurulu üyelerinden Çankaya ilçe başkanı Yaşar Çatak ile Yenimahalle ilçe başkanı Faruk Doğrul ise delegasyon toplantısına katılmadılar. Ankara İl Başkanı Kumbaracıbaşı toplantıdan çıkarken, gazetecilerin, "Neden katılım bu kadar azdı?" yolundaki sorusuna. "Bayram sonrası olduğu için olabilir" yanıtını verdi. Kumbaracıbaşı ayrıca, "Bu toplantı nicel bakımdan değil, nitel bakımdan önemli bir toplantı oldu. Nitelikli delegelerimiz katıldılar" dedi. "Nitelikli delegeden kastınız nedir" sç.rusuna Kumbaracıbaşı, "Bir Önder Sav, bir eski il başkanımız Suphi Karaman toplantımızdaydr'karşıhğını .er CöMHURİYET/ll Ismet Çelik vefat etti lstanbul Haber Servisi Mizah yazarı Ismet Çdik, geçirdiği bir rahatsızhk sonucu dün tstanbul'da vefat etti. 1941 yılında Bulgaristan'da doğan Ismet Çelik, 1970 yıhnda Gırgır ve daha sonra da Fırt dergilerinde mizah yazarhğı yaptı. Evli ve bir çocuk babası Ismet Çeük, Gazeteciler Cemiyeti üyesi v e sarı basın kartı sahibiydi. KasteUPnin (Baştarafı 1. Sayfada) ketler Grubu Yönetim Kurulu üyesi Erdinc Zarbun katıldı ve daire, yüzde 75 değerini öneren Erdinc Zarbun'a kaldı. Daha sonra aynı apartmandaki ikinci dairenin satışına geçildi. Birinci daireyi kendi deyimi ile "ucuza kapatan" Erdinc Zarbun, başka başvuru olmadığını öğrenince bu daireye sahip olmak üzere teklif verdi ve yine yüzde 75 değeriyle bu dairenin de sahibi oldu. Zarbun, böylece iki daireye 47 milyon 500 biner liradan 95 milyon lira para ödemiş oldu. Kendi şirketler topluluğuna büro olması amacıyla bu iki daireyi satın aldığını söyleyen Erdinç Zarbun, o ana kadar iki kez vesikahk dışında hiç fotoğrafının çekilmediğıni belirtirken, gazetecilere mutluluk güiücükleri dağıtarak poz verdi. Satılabilen üçüncü taşınmaz ise 90 milyon muhammen bedelli Şişli, Harbiye, Cumhuriyet Caddesindeki 14 numaralı Erk apartmanının 11 nolu bağımsız bolümünün 5 numaralı dairesi oldu. Bu daireyi de satış masraflarıyla birlikte 69 milyon liraya Mehmet Ertuğnıl Hataylı adında bir makine mühendisi aldı. Hataylı bu daireyi mühendislik ve müşavirlik bürosu olarak kullanacağını belinti. İstiklâl Caddesi'ndeki 300 milyon lira satış değeri takdir edilen 6 katlı işhanı ile Şişli Halaskârgazi Caddesi'nde 55 milyon lira değer biçilen apartman dairesine alıcı çıkmadı. Bakırköy'deki 24 bağımsız bölümlü 4 katlı apartmanın açık arttırmasına İNTA lnşaat ve Ticaret adına Oral Baran katıldı. Ancak teklif ettiği para muhammen bedelin yüzde 75'ini bulmadığı için reddedildi. Banker Kastelli tarafından satın alınan, ancak hiç kullanılmamış olan dairelerin satışından elde edilen gelirin Bimtaş'a ait faiz borçlarının ödenmesinde kullanılacağı belirtildi. 9. Tasfıye Kurulu Başkanı Sezai Onaral, her ayın belli günlerinde yapılacak satışlar ile sayıları 4O'ı bulan taşinmazların tümünün satılacağını belirtirken şöyle konuştu: "28 haziranda Bimtaş ile işe başladık. Faiz ödemeteri 27 temmuz tarihine kadar siırecek. Eylülde Mentaş başlıyor. Kasım ayında Banker Kastelli'nin faiz borçlan ödenecek. Zaman Kastelli'nin lehine işliyor. Kısa zamanda bu menkulleri paraya çevirip borçlan ödemek istiyoruz." • Sigorta kartımı kaybettun. Hükümsüzdür. KEMAL ALİ • Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. CAFER ÇAĞLAR Inönü: HiziplerKumbaracıbaşı, "Sizin deledi. ge olmadığınız için bu toplantıyı düzenleyemeyeceğiniz yolunda söylentiler var" sorusunu, da "Ben Ankara'da bütün il orgütünii temsil ediyorum" biçimınde yanıtladı. Kumbaracıbaşı, toplantıda tüzük değişikliği önerilerinin de ele alındığını ifade ederek, merkez karar ve yönetim kurulunun tek bir kurul olarak seçilmesi ancak iki ayrı kurul gibi çalışması yolundaki önerilerinde ısrar edeceklerini söyledi. Ankara İl Başkanı, Genel Başkan Yardımcılarının işlevlerinin asgari düzeye indirilmesi ve Genel Sekreterin guçlendirilmesini de öngördüklerini sözlerine ekledi. Öakırköy (Baştarafı 12. Sayfada) Ünileverlş Fabrikası Genel Müdür Yardımcısı Atilla Midillili fabrikanın çevTeyi rahatsız ettiği gerekçesi ile kapatıldığım ve üretimin durduğunu söyleyerek şöyle konuştu: "Bazı eksiklerin giderilmesi için ikazlar vardı. Ancak biz 32 senedir burada yag uretiyoruz. Yag kokusu var dıyoriari tetalike var diyorlar. Bu fabrika kurulduğunda boş bir arazi idi buralar. Yağ kokusu 32 senedir var. Yenı bir şey değil ki. Kapalma nedeniyle yeniden üretime geçmemiz bir haftayı bulur. Bu siire içinde iç piyasada toplam 2 bin 500 ton yag açığı do£acaktır. Biz arzu ederdik ki bıze danışıp zaman tanısınlar. Oturup konuşarak mesele>i halledebilirdik." Bakırköy Belediyesi'nden alınan bilgiye göre üç günlük kapatma ile birlikte, fabrikaya bir ay süre tanındı. Bu siire içinde istenilen önlemler yerine getirilmediği takdirde, fabrikanın önlem alınmcaya dek haftada üç gün kapatılacağı belirtildi. ÇORLU'YA TAŞINIYOR Ünileverlş, margarin üreten •sislerini Bakırköy'den kaldır.ıak için geçen yıl Çoriu'da yeni bir fabrika temelini atmıştı. E5 karayolu üzerinde Çorlu'nun Ulaş köyü yakınlannda, Ergene nehri kıyısında kurulan tesislerin bu yıl sonuna doğru tamamlanacağı ve geçen yılki fiyatlara göre 3 milyara malolacağı bildirilmişti. ö z Gıdalş Sendikası Bakırköy Şubesi Başkanı İhsan Yenerogiu, Ünilever tesislerinin üç gün süreyle kapatılmasvna anlarn veremediklerini belirterek, "Ünilever'in tesisleri Çoriu'ya nakledilirken ve Adana Karataş tesislerini 7,5 milyara satın alırken ve dc firmayla önumuzdeki gıinierde 955 iscimiz adına toplu sozleşme göriişmelerine başlayacakken, bclediyenin çevre kirliligi yapan birçok tesis yanında Üniler'i seçmesi biraz gariptir. Bunun gerisinde bir şeyler aramak gerekiyor. tşçilerimiz adına endişeliyiz" dedi. • NakMye (Baştarafı 1. Sayfada) önce Türk ve lspanyol Savunma Bakanlıklan arasında bir dizi temas yürütülmüştü. lspanya Savunma Bakanı geçen mayıs ayında Brüksel'de Milli Savunma Bakanı Zeki YavuztUrk ile görüşmüş, aynca yardımcısını Ankara'ya göndermişti. Askeri nakliye uçakları ihalesinin Dışişleri Bakanı Yahit Halefoğlu'nun dün başlayan İtalya ziyareti sırasında da gündeme gelmesi bekieniyor. Italyan devletinin de hissedar olduğu "Aeritalia" firması "C222" tipı uçaklar için verdiği teklifle ihalede iddia sahibi. ltalya'nın Savunma Bakanı ile Bakan Yardımcısı, tekliflerini özendirmek amacıyla geçtiğimiz aylarda ayrı ayrı Ankara'ya gelmişlerdi. Askeri nakliye uçakları projesine talip olan üçüncü ülke Kanada da, daha geçen hafta Savunma Bakanı jeanaJacque Blais'yi Ankara'ya göndermişti. C " f f g\t%t>m\\tlir •V/l t*ft n ^ ^ " Ç° semtinin su gereksinimi, yukandaki fotoğrafta da görülen kamyonO l * C / f t c î l f t t f l * f f i JfU t C * f t . laria taşınan damacana içindeki sularla karşılanır. Kamyonun üzerine tırmanan dağıtıcılar, evlerden gelen istekleri hemen karşılamak için çırpınır, bazen başka bir mahalleye giren kamyonlannm peşinden koşarlar. Ya kamyon ana yola çıkuıca? Hele hele htanbuVda olduğu gibi çevre yoluna çtkıp da belli bir süratle gitmek durumunda kahnca? O zaman taşıyıcılar yine kamyonun arkasma nrmanırlar ve yola devam edilir. Aşağı düşen olursa?.. Kalan sağlar biümdir. (Fotoğraf: a.a.J sta bul1un bir k Ekonominin zirvesînde iktidar (Baştarafı I. Sayfada) ye guvenin sarsıldığını" bildirmişti. Özal, buna o tarihlerde çok kızmıs ve Hazine Genel SekreteriAltınok'u sorumlu tutmuştu. Ayrıca Altınok'un Kafaoğlu ile çahşmasma da içerlemişti. Başbakanın isteğiyle alınması Pakdemirli'nin canını hayli sıktı. tki nedenle: Başbakan önce Pakdemirli'ye bu kararını pek belli etmedi ve onu haberdar etmedi. Sonra da Pakdemirli "en iyi teknisyenlerinden birini" yitirmiş oldu. Olay, Pakdemirli'nin "yalnızlıga itilmesi" sureci:ii hızlandıracak gibi görünüyor. Çünkü Pakdemirli ile resmen bağlı bulunduğu Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem arasında surekli bir anlaşmazlığın varlığını bilmeyen yok. Hemen her toplantıda, Pakdemirli Kaya Erdem'e sürekli karşı çıkıyor ve hatta "bu işlemlerden asıl ben anlanm" izlenimini veriyor. Açıkça ekonomik bürokraside ve bunun uzanüsı başbakan yardımcılığında "bir iktidar mücadelesi" var. ErdemPakdemirli çatışması öyle boyutlara uzanabilir ki, sonunda Özal yardımcısı Kaya Erdem ile Musteşar Pakdemirli arasında bir tercih yapmak zorunda kalabilir ve böyle bir tercih durumunda da çok büyük bir olasılıkla Pakdemirli açıkta kalabilir. Yakın çevresi Başbakan'ın ErdemPakdemirli çatışmasından oldu kça rahatsız olduğunu belirtiyor. Ekonomik bürokraside "iktidar mücadelesi" ilk anda Tevfik Altınok'un başına patladı. Ancak Altınok, şu sırada Ankara'da bulunan IMF heyeti ile Türkiye adına görüşmeleri yürütüyor. Hafta sonunda IMF Türkiye'den aynlacak. Altınok da hafta sonuna dek görevini yürütecek. Daha sonra buyük bir olasılıkla VVashington'a atanacak. Peki, Pakdemirli neyapacak'.' Belli bir doğrultuda artık bir süreç başlamış görünüyor. Suların durulmasında "bürokratik tercihler" değil, herhalde "siyasal tercihler" ağır basacak... Halefoğlu: Türkiye'nin seçimi Avrupa Ue bütün leşmektir ROMA (ANKAa.a.) Dışişlerı Bakanı Vahit Halefoğlu, İtalya'nın, Türkiye ile AET arasındaki ortaklık ilişkilerinin normalleştirilmesinde ve topluluğun Tıırk tekstil urünlerine uyguladığı kısıtlamalann kaldırılması konusunda olumlu bir rol oynayabileceğini söyledi. Resmi bir ziyaret için dün İstanbul uzerinden Roma'ya gelen Halefoğlu tl Tempo gazetesine verdiği demeçte son yıllarda Türkiye ile AET arasındaki ortaklık ilişkilerinde bir dizi sorun çıktığını kaydetti. Bu güçluklere rağmen AET'ye karşı olumlu yaklaşımını koruduğunu belirtti. Dışişleri Bakanı dün akşam üzeri temaslarına başladı ve İtalyan Dışişleri Bakanı Giuilo Andreotti ile görüştu. Daha sonra onuruna verilen yemekte yaptığı konuşmada Turkiye'nin siyasal seçimini Avrupa ile butunle^me ilkesine dayandırdığını belirterek, "Bu secim Türkiye'yi AET üyesi diğer ülkelerle aynı ekonomik ve politik sistemlere sahip olmaya itmektedir" dedi. Konuşmasında terorizme de yer veren Halefoğlu Türkiye ve Italya'nın bu konuda örnek bir işbirliği içinde oldukJarını sövledi. Dahiyat (Baştarafı 12. Sayfada) bozukluklandır. Tümuyle fakulte ve üniversitenin adına yaraşır bir albiim olmaması yönünden d koyduk. Ögrenciler bizden izia alarak hazırladılar, ancak koşulumuz son tashihkrin benim denetimimden geçmesi idi. Böyle izin vermiştim. Ama benim denetimim olmadan bastınp çıkartmışlar." Mezuniyet yıllığını hazırlama görevini ustlenen iki öğrenci Abdurrahman Sevgili ve Hasan ^akmak ise Prof. Özgüden'in •Şizi hoca, molla, imam yeüştirmiyonız.. Geniş düşünün" dediğini öne surduler. 10 gün fakülteden uzaklaştırma cezası alan Abdurrahman Sevgili, şunları söyledi: "Dekan vekili bize ikinci sayfadaki Besmele ile Veda Hutbesini kaldınn dedi. Çağdaş duşünce sahibi olun, bovle dar düşıinmeyin. Sizi hoca, molla, imam yetişlirmiyonız. Geniş düşünün dedi. Biz hoca olmayacağız da ne olacağız? Besmelenin kaldırılmasını ise asla kabul etmeyiz." Altınok bürokraside "ayaklı mevzuat" olarak bilinir. Teknisyenliğine kimse toz kondurmaz. Özal'ın kendisine içerlemesine rağmen, Ekrem Pakdemirli Altınok'la çahşmakta hiç tereddüt etmedi. Çünkü kendisi "ihracalla meşgul olurken", Altınok da içeride yetkin bir teknisyen olarak "Hazine işlemleriyle" ilgilenecekti. Ancak bu arada Özal ile Pakdemirli arasında bir görüş ayrılığj beUrdi. Bir toplantıda özal, "Önemli olan enflasyonu aşağıya çekmektir. Ekrem sen onun için dış gezileri bir yana bırak ve biraz enflasyonla ilgilen" dedi. Pakdemirli buna, "Hayır, önemli olan ihracattır. thracat artarsa enflasyonu aşağı çekmek kolaylaşır" yanıtını verdi. özal da bu yanıta Altınok'u görevden almakla karşıhk verdi. Bir süredir dış ekonomik ilişkilerle ılgili Devlet Bakanı Ahmet Kurtcebe Alplemocin'i görevlendirmesi, Pakdemirli'ye "artık yurt dısına çıkmak yok" demesi ve ardından da bazı teknik konularda Altınok'la "farkh düşünceler" içinde olması Altınok'un görevinden alınmasıyla noktalandı. Kendisinin en yakın yardımcısmın görevinden bizzat Mitterrand Dinçerler: (Baştarafı I. Sayfada) ten sonra değeriendirerek, bu konuda geniş bir açıklama yapacagım. Şunu bilmenizi isterim ki, bu ulkede Çin \e Japon dilleri de kullanılıyor. Arapça dilinin okullarda okutulmasının sakıncası olduğunu zannetmivorum. Kaldı ki, Arapça okumak ayıp da degildir. " İLAHtYAT FAKÜLTESt DEKANI Ankara Üniversitesi tlahiyat Fakultesi Dekanı Prof. Dr. Talat Koçyigit, "Arapçanın ortaokullarda ve liselerde (seçmeli dil dersi) olarak okutulma girişimini olumlu bulduğunu ve vararlı olacağı kanaatini taşıdıgını" bildirdi. Prof. Dr. Koçyigit, "Arapçanın İngilizce, Fransızca, Almanca gibi bir yabancı dil olduğunu, bu dilin Arap harfleri>le oğrenilmesinin Tiırk harflerinin kabul ve tatbiki hakkında kanun ile ilgisi bulunmadığım" savundu. (Baştarafı 1. Sayfada) sındaki Ermeni Anıtının Kamu Guvenliği Bakanı Joseph Franceschi tarafından açılmasından sonra Türk kamuoyunda uyanan şiddetli tepkiler, Paris'i TürkFransız ilişkilerinin düzeltılmesi için girişimlerde bulunmaya zorladı. Emekli BUyükelçi Etiene Manach, ozellikle ülkesinin başka ülkelerle ilişkilerinin çok gergin olduğu durumlarda, Fransa Cumhurbaşkanı adına temaslarda bulunmak üzere görevlendirilmesiyle tanınıyor. Daha önce Türkiye'de de görevde bulunan ve bu yüzden Türkiye'yi iyi tanıyan Manach'a böyle bir misyonun verilmesi, Fransa'nın Türkiye ile olan ilişkilerini son derece ciddiye aldığını gosteriyor. Manacn, ozellikle Pekin Buyukelçisi olduğu sıralardaki başarılı çahşmalarıyla, Mao ve Çu En Lai ile kurduğu özel ilişkiler sayesinde isim yapmıştı. Çad sorunu dolayısıyla bozuk olan FransaLibya ilişkilerinin düzeltilmesi için de Mitterrand tarafından özel görevle gönderilmişti. Manach, Fransız Dışişlerinde Sosyalist Parti'ye yakın az sayıdaki büyükelçi arasında yer ahyor. Darphane'de toplu sözleşme imzalandı ANKARA (UBA) Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdurluğü ile Basın lş Sendikası arasında toplu iş sözleşmesi imzalandı. 300 işçiyi kapsayan sözleşme ile ilgili olarak Basın Iş Sendikası Genel Başkanı Ali Ekber Gıivenç, "1984 >ılı için iilkemizde u\gulanan ilke karariarının üç katından fazla zam kotardık, dedi. Bölge Çahşma Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, sözleşmeyle işçilere seyyanen günlük 800 lira brüt zam yapıldı. Ayhk bin lira aile yardımı, 500 lira çocuk yardımı, maaş, ikramiye, günlük 25 lira olmak kaydıvla kıdem teşvik zammı verildi. İki yıllık olarak imzalanan sözleşmede işçilere aynca, birinci yıl için 200, ikinci yıl için 300 lira yemek parasjödenecek. DÜNYADAKİ TÜM SİSTEMLERE SAHİP DÜNYA TELEVİZYONU Sanayi (Baştarafı 12. Sayfada) yaktık gele gide." Fabrikanın çevresinde gezinirken, fabrika yetkilileri yaklaşıyor yanımıza. Hemen bir kümelenme oluyor. Fabrika yetkilileri, "Bütün önlemleri aldık, havuz yaptırdık, Unkerle sulan başka yere döküyoruz, daha ne istiyorsunuz?" diyorlar. Buna karşın köylüler, "Bu havudar göstermelik, geceleri, havuzun çeşmelerini açıp, pis suyu yine dereye akıtıyorsunuz" yanıtını veriyorlar. Hipoklorit fabrikası sahipleri tsmail ve Ahmet Palamutçu kardeşlerin konuya bakış açıları oldukça farkh. "Tüm saglık kunıluşlan, bizim fabrikanın ürettiği temizlik malzemeleriyle arındınlır. Zararlı olsa kullanılmaz" şeklindeki girişten sonra sözlerini şöyle sürdürüyorlar: "Üniversitenin raponı gerçekçi degil. Yaptırdığımız havuzlann hiç birisinden akıutı, sızıntı olmasına olanak yok. Zaten onlann zararlı dediği madde luzdur." (Almanya, Ingıttere. İtalya. lspanya yayın sıstemı) (Fransa, Yunanıstan. SSCB. Iran, Kıbns, Surıye yayın sıstemı.) (Amerıka ve Japonya yayın sistemı.) Kaliteli bir televizyonun ömrü on yıldan fazladır. Bu nedenle, televizyonunuza verdiğiniz yuzbinlerce lıranın karşılığmı uzun yıllar alabilirsiniz. Önumuzdeki yıllarda uydular aracılığıyla pek çok ülkeyi ızleyebıleceğız PROFİLO 3SISTEM, dunyadaki tum yayın sıstemlerine (PAL SECAM NTSC)uygundur. Dolayısıyla her ulkenin yayınını ve hangı sıstemde hazırlanmış olursa olsun (İster Avrupa, ister Amerıkan) tüm video kasetlerı problemsiz izleyebılırsıniz Yakın gelecekte, televizyonun kullanım alanlarında da onemlı değişmeler, çoğalmalar olacak. Ülkemize bugünden girmeye başlayan bu yeniliklerden ilkden ilk akla gelenler "cable television", "videotext", "vievvdata", "videodisc", tıome computer".. Ve bu yenı kullanım değişimlerınden yararlanmada asıl rolu televizyonunuz üstlenecek... Eğer, televizyonunuz bu yeniliklere hazır uretılmişse! PROFİLO 3 SİSTEM hem PAL, hem SECAM, hem NTSC sistemlerine uygun uretıldığinden, ömrunüzdeki yıllarda her televizyonda bulunması gerekecek bu yeniliklere bugünden hazır ilk ve tek renkli Turk televızyonudur. DESTEK SANAT GALERİSİ Karma/Reşim/ Sergisi 331 temmuz Abdı Ipekçı Cad 75 Maçka1460354 YARIN TELEVİZYONUNUZU DEĞİŞTİRMEMENİZ İÇİN.. BUGÜNDEN PROFİLO 3 SİSTEM ALIN! Bir süre için: ğ TEK SİSTEM FİYATINA! PROFİLO İLK LERİ PROFİLO YARAT1R..BAŞKALARI İZLER.