23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet ÜRETİODEN YAKENMALAR Yılbaşında 10 lira demişlerdi. Gübreye, mazota bunca zam olmadan önce kurtarıyordu. Ama zamlardan sonra imkânı yok kurtarmazGeçen yıl su için harcanan para 750, mazot 50, işçilik 400 liraydı. 7 liradan veriyorduk. Bu yıl su 1180, mazot 100, işçilik 900 lira oldu. Maliyetler kilo başına 10 lirayı geçti. CELAL BAŞLANGIÇ MUSTAFAKEMALPAŞA / BURSA Haziran guneşi altında tüm tarlaları kıpır kıpır Mustafakemalpaşa ovasının. tnsanlan doğaya yetişme telaşı sarmış. Yörenin dört b»ir yanını saran saiça fabrikalanna domates yetiştirmek için, değerini ancak fabrikaya verdikten sonra öğrenebilecekleri urünun çimlerini dikiyorlar. Ellerinde ivecenlık, kafalarında "kaça alır fabrika bu yıl?" sorusu var. Mustafakemalpaşa ovasında 40 bin dönume domates diken yaklaşık 20 bin uretici ailesi, ge Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılik Türk Anonim Şirketı adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Muessese Mudurü: Emine l şaklıgil, Yazı Işleri Muduru: Oka> Gonensin. # Yazı lşlen Mudur Yardımcısı: Ahmet Konusan, Haber Merkezı Muduru: Yalçın Bayer, Sayfa Duzeni Yonetmenı: Ali Acar. TAKVIM * Hazıran 1984 Temsılaler ANKARA: Yalçın Dogan, IZMIR: Hikmel Çetinkaya, ADANA: MeNmet Mercan, • Servıs Şefleru lstanbul Haberleri: Reha Öz, Dış Haberler Ergun Balcı. Ekonomı: Osman Ulagay, Kultur: Aydın Emeç, Magazin: Yalfın Pekşen, Spor Danışmanı: Abdulkadir Yucelman, Duzeltme: Refik Dnrbaş, Araşlırma: Şahin Alpa>, IşSendıka: Şukran Ketenci. Ikındi: 17.07 Ak^am. 20 40 Yatsı: 22.30 Burolar: % Ankara: Konur Soka! No Yenışehır, Tel: 189851253257 Idare: 183335, • Izmin Halıt Zıya Bulvarı No: 65/3, Tel: 2547O9I3123O • Adana: Ataturk Caddesı, T.H.K. Işham Kat: 2/13, Tel: 1455019731 0 Basan ve Yayan: Curahuriyel Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, İst. PK: 246tst. Tel: 5209703 Telex: 22246 İmsak: 3.27 dune^ 5 24 Oğle:l3 08 Domates üreticiyi de üzüyor çen yıl "sanayi domalesi"nin kilosunu 57 lira arasında satmış. Bu yıl başında "7.20" demiş fabrikalar. Sonra da ağız değiştirip "10 lira olacak" diyesiymişler. Kurtarır mı? Hep birden: Ha>ır kurtarmaz. Kaç lira olmalı? En aşağı 15 lira vermeli fabrikalar. Vermezlerse zarar ederiz. Siz de vermeyin fabrikaya domatesleri... "Hiç olur mu, mukavelemiz var" diyorlar hep bir ağızdan. Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Osman Ünal "Mukavele"yi anlatıyor: Her fabrikanın "bölge çavuşu" vardır. Aralıkocak aylannda köylere gelir. Herkes köye gelen çavuşun gözünün içine bakar "benim masama otursa" di>e. Hangi masaya oturursa o masaya kuyruk olur kö>lü. Oturduğu masadaki koylünün de itibarı artar. Çavuş listeleri doldurur. Ağustosta çıkacak domatesi fabrikalardan birine vermeyi taahhüd eder kö>lü aylar onceden. Bu taahhutte buiunmak da şereftir. Çıinku bazıları kabul edilmez bile... Ne verir fabrikalar sözleşme imzalayanlara? Kendi de bır üretici olan Ziraat Odası Başkâtibi Şadi Güngör yanıtlıyor: Fide verir, ekim giıbresi, ilaç ve çapa a\ansı verir. Karşılıksız mı? Üreticilerden Hayati Siiliin gülüyor: Hiç olur mu? İlacı, krediyi, avansı veriyor fabrikalar. Sonra biz ağuslos ayında domatesi leslim ediyoruz. Diyelim ocakşubal ayında parasını 6dediler. O zamana kadar fabrikaya olan borçlanmızın faizi yüriiyor. Maliyetler yükseliyor Bir donüm domatesten alınan verimin her geçen gün düştuğu ovada, donüm başına ortalama olarak alınan 4 ton urünun maliyetini sıralıyor Ziraat Odası Başkanı Osman Ünal: İcar 10 bin, ilk sürme bin, ızgaralar 800, ikinci sürum 800, ızgara, sürgü, kank 1200, ekim 1800, çim 4 bin, gıibre ve işçiliği 1100, ekim sulaması 200, iki çapa 1800, iki kazayağı 800, sulama kanğı 400, gübre 570, sulama işçiligi 600, su parası 1180, toplama 5 bin 400, nakliye 8 bin, ilaç 900, hepsi 40 bin 550 lira yapıyor. Bunun içinde banka faizi ve yiizde beş stopaj yok. Tepecik koyunden Arif Erol, "şimdi" diyor, "yılbaşında 10 lira demişlerdi. Gübreye, mazota bunca zam olmadan önce bu fiyat kurtanyordu. Ama bunca zamdan sonra kurtarmaz." İncipınar köyünun kahvesinde Rıfkı Şahin, Hamil Tunç, Hayati Sülün, Hali! Kılıç hep bir ağızdan artan maliyetleri sıralıyorlar: Geçen yıl domates 57 liraydı. Sulama parası 750 liradır. Bu yıl ise 1180 lira oldu. Biz 7 liradan satarken domatesi, mazot 50 liraydı. Şimdi 100 lirayı aştı. İşçilik 400 liraydı, bu yıl 900 lira oldu. "Maliyetler kilo başına 10 lirayı geçiyor. Ya fabrikalar daha fazla fiyat vermezse domatesinize?" sorusuna ise, " o zaman" diyorlar, "çok kişi domates ekmez olur. Ekim alanları daralır. Kışın geçinmek için öküzıimüzü satanz: Ama başka ürun ekeriz. Eğer fiyatlar artmazsa, bu kadar ucuza kimse domates yetiştirmez." YHK'dan bakır işçilerine zam: Yüzde 14 ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Yuksek Hakem Kurulu, Karadeniz Bakır tşletmeleri Genel Müdurlüğü'ne bağlı uç işyerinde toplam 2 bin 330 ışçiye ucret zammı olarak, yuzde 25 artı 2 bin liralık ilke karannın çok altında yüzde 14 oranında zam yaptı. Türkîş'e bağlı MadenIş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Orhan, YHK'nın 1984 yılı zammını prensip olarak enflasyonun yüzde 25 olacağmı varsayarak, yüzde 25 artı iki bin lira olarak saptadığını ancak beş aylık enflasyonun yüzde 23'u bulduğunu söyledi. Daha once maden iş kolunda işçilere YHK'nın yuzde 18 zam yaptığını anımsatan Orhan şu göruşlerı savundu: "YHK'nun prensip kararlarını yeniden gozden geçirmesi ve bu rakamlann arttırılması gerekirken, VHK'nın prensip kararının da altınad yuzde 1418 zamlar vermesini anlamanın ve açık Madenİş Sendikası Genel Başkanı Orhan: YHK'nın prensip kararının da altında zam vermesini açıklamanın mantığı yok. YHK'nın bu kararı ile işyerlerinde huzursuzluk artmış, işçiler küstürülmüştür. lamanın mantığı yoktur. YHK, madencilik iş kolu gibi ülkemizdt; »e dunyada bilinen en zor çalışma şartlarında çalışan maden işçilerine karşı tutumu. maden işçisine garezden başka bir şey değildir. İzabe ocaklan karşısında ve yerin yiizlerce metre altında canı pahasına çalışan maden işçisinin kutsal alın terinin gerçek karşılığı verilmeli ve onun anasının ak sutü gibi helal olan hakkı yenilmemelidir. YHK >erdiği bu karariarla, işyerlerinde huzursuzluğu arttırmış, iş banşını bozmuş ve maden işçilerini küsturmüştur. YHK'yı piyasaya yapılao zamlan görmeye ve işçinin iftar sofrasıyla uynamamaya ve vicdanlı olmaya bir kez daha davet ediyorum." Kira bedeline kiracı itiraz edebilecek Konut kiralarımn iki yıl süreyle dondurulmasını öngören yasa önerisi benimsenmedi. meyecek. Sulh ceza mahkemelerince rayiç ve emsale uygun olarak tespit edilecek olan kira bedeli 1 Mayıs 1984 tarihinden itıbaren geçerli olacak ve belirlenen miktarda kiracı lehine bir fark olduğu takdirde sonrakj aylara mahsup edilecek. Kiracı, mahKeme kararının ANKARA (THA) Kiracı lar kira arttınmına itiraz edebilecekler. Yeni çıkan kanuna gore, teklif edilen yeni bedele kiracılara Sulh Hukuk Mahkemelerine itiraz edilebilecek. Itirazlann 30 gün içerisinde yapılması gerekiyor. Bu süre içerisinde kira arttırımına itiraz etmeyenler ve sözleşme yapmamış olanlar. icra memurlukları tarafından tahliye edilecekler. Kanunun geçici maddesi, kira sözleşmeleri bittiği halde gayrimenkulleri henuz tahliye etmemiş olanlara da 30 gun içerisinde itiraz etme hakkı tanıyor. Bu durumda bulunanlar, 30 gun içerisinde kendisıne önerılen kira bedeline karşı sulh hukuk mahkemesine itiraz edebilecek. itiraz süresi içerisinde gayrimenkul sahibinin onerdiği kira miktan ödenecek ve tahliyeye gidilkesinleşmesinden itibaren, 30 gün içerisinde, mahkemenin belirlediği miktar üzerinden kira sözleşmesi yapabilecek. Bu davalarda mahkemeler bilirkişi olarak resmi dairelerce bildirilen teknik eleman, Ticaret Odası temsilcisi ve bir hukukçuyu tayin edecek ve bu davalar diğer davalara oranla öncelikle yurutulecek. Adalet Komısyonunda dün HP'li Edip Ozgenç'in konut kıralannın ikı yıl sureyle dondurulmasını öngören yasa önerisi mülkiyet hakkını zedeleyici ve Anayasaya aykırı bulunduğu gerekçeleriyle reddedildi. 80100 MİLYAR KONUT KREDtSİ ADANA (Cumburiyet Giiney Üleri Biirosu) Adana'nın Osmaniye, Ceyhan, Kadirli ve Kozan ilçelerinde binlerce dönüm ekili alanın sular altında kalmasına neden olan Aslantaş Barajı'ndaki kapak kopması olayını yerinde gormek ve taşkm sularından etkilenen koylerde incelemeler yapmak uzere dun karayolu ile Adana'ya gelen Bayındırhk ve Iskân Bakanı Sefa Giray, vilayette yaptığı basın toplantısında "yıl sonuna kadar 80100 milyar lira konut kredisi vereceğiz" dedi. Henüz kapatılmamış olan tanzim satıs mağazalarına yeııi mal alma emri verildi yem İstanbul Belediyesi Genel Sekreteri Oğuz "Bu mağazaları yeni bir şekle sokmak için noksan malların yerine yenilerini ikmal etmek zorundayız" dedi. lstanbul Haber Servisi Tanzim satış mağazaları kapatılıyordu kapatılacaktı tartışması surerken, dün, henuz kapatılmayan mağazalarda stokları biten mallann yerine yenilerinin almması emri verildi. lstanbul Belediyesi Genel Sekreteri Atanur Oguz "Kapatılmayacak mı?" şeklindeki soruya, "Bu magazalan yeni bir şekle sokmak için vapılan satışlarda noksan olan mallann yerine yenilerini ikmal etmek zorundayız" yanıtını verdı. Geçtiğimiz günlerde Istanbul'da bulunan 32 tanzim satış mağazasından Üskudar, Hurriyet Mahallesi, Sanayi Mahallesi, Kuçukköy ve Sefaköy'de bulunan satış birimleri zarar ediyor gerekçesiyle kapatılmış, öteki mağazaların mal almalan ise durdurulmuştu. Ancak dun tanzim satış mağazaları mudurlerinin katıldığı yönetim kurulu toplantısında lstanbul Belediyesi Genel Sekreteri Atanur Oğuz tarafından, mağazaların stoklan biten yağ, zeytin, et ve sut mamullennin yeniden alınması emri verildi. Konuya ilişkin göruşlerini aldığımız Atanur Oğuz, "Yeni mal alımı, mağazaların kapatılraasından vazgeçildiği anlamına mı geliyor?" şeklindeki soruyu yanıtlamaktan kaçındı, ancak kesinlikle "kapatılacaktır" yanıtını da vermedi. Oğuz şöyle dedi: "Bizim bir görevimiz var. Açık olan tanzim satış mağazalannın bellî bir düzende çalışması gerekiyor. Bu mağazaları yeni bir şekle sokmak için yapılan satışlarda noksan olan mallann yerine yenilerini ikmal etmek zorundayız. Bu mağazalar başkanımı/ın da belirttiği gibi yeni bir şekle sokulacak. Daha mükemmel hizmet verebilmeleri için çalıştyoruz." Bursalda 40 bin işçi için toplu pazarlık BURSA (THA) Teksif Sendikası ile Tekstil Sanayii tşverenleri Sendikası atasındakı toplu pazarlık göruşmeleri Bursa'da başladı. 12 Eylül 1980 harekâtı ile durdulan sendikal çahşmaların serbest bırakılmasından bu yana Bursa'da ilk toplu sözleşme göruşmelerini başlatan Teksif Sendikası göruşmelerin ilkinde, ucref, ikramiye ve sosyal yardım başlıklan altında hazırladığı teklifleri işveren temsilcisme sundu. Teksif genel merkezi toplu sözleşme bürosu uzmanlanndan Cengiz Sipahi, Teksif Bursa Şube Başkanı Kadir Burhan ve Pilol Sanayi Şube Başkanı Cahit Dursu'ndan oluşan sendika ekibi, Tekstil Sanayi tşverenler Sendikası'nın çağrısı üzerine dun sendika merkezine giderek tekliflerini sundu. Bursa'da 60 bin dolayında işçinin çalıştığı tekstil işkolunda 3540 bin ışçiyi ilgilendiren toplu sözleşme gorüşmelerine başlanılması dolayısıyla THA'ya bır açıklama yapan Teksif ekibi, pazarlık sırasında işçilerin insanca yaşayabileceği bir ücret almaya çalışacaklannı işçinin geçtiğimiz sekizon yıllık dönemde yuzde 420 dolayında gerileyen satınalma gucünu en azından enflasyon artışının üstune çıkarmak istediklerini belirttiler. Italyanlar uçak sanayii için ortak yatırun önerdi • NEW YORK'tan TANJt AKERSON ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Italya Dış Ticaret Bakanı Nkola Carpia, asken uçak sanayi için Türkiye'ye "ortak yatınm" önerdiklerini açıkladı. Italyan Bakan dün Dış Ticaret ve Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlediği basın toplantısında Dışişlerı Bakanı Halefoğlu ile Türk işadamlan grubunun onümüzdeki sonbaharda ltalya'ya geleceğini soyledi. Turkiye'nin enflasyonla mücadelede "önemli aşamalar" kaydettiğini belirten Bakan uçak alımı konusunda şu bilgileri verdi: "Teknolojimizin Türkiye'ye aktanlarak İtahan lisansı ile Türkiye'de ortak bir yatınm yapılması söz konusudur. Gerek teknoloji gerek fivat açısından bu işi kazanmak için elimizden geleni yapacağız. Gönişmeler sürmekte olduğu için üzerinde fazla yorum yapmak istemiyorum. Ancak şüphesiz bir kredi taahhiıdii de soz konusudur. ttalya bu öneriyi yaparken bazı ekonomik kolaylıklar getirecektir." Körfez yakın mıdır mı? Bozuk Türkçeli yazı başlığının kökeni sinema.. Hem cümlenin esprisi hem de gramer olarak... Biri, ünlü İtalyan yönetmeni Bertolucci'ye dayanıyor.. Öteki beyazperdenin unutulmaz komik çifti LorelHardi'ye, daha doğrusu bunları seslendiren dublaj ustası Ferdi Tayfur'a (günümüzün popüler bıyıklı şarkıcısı değil)... Serfo/ucc/'nin ilk filmleri arasında "Çin Yakındır" diye bir yapıt vardı. Avrupa'daki Mao hayranı gençler duvarlara bu sloganı yazıyorlardı. Binlerce kilometre uzaklıktaki bir olay birden insanın burnu dibinde bitebilirdi. LorelHardi'ye gelince. Ünlü komiklerin dublajını yapabılmek için başta epey uğraşmış Ferdi Tayfur. Bir ara tam umudu kesecekken Robert Kolejde Türkçe konuşan Amerikalı bir öğretmene rastlamış. Adamın Türkçe soru takılannı kendine özgü biçimde kullandığını farkedince hemen bunu LorelHardi'ye uyarlamış ve kısa zamanda ortaya komik çiftin o çok tutulan tipik konuşması çıkmış... Körfez savaşmın büyümesi ve ABD'nin sonunda olaya karışması olasılığı ister istemez "Turkiye'nin durumu ne olacak" soruşunu gündeme getiriyor. Türkiye için Körfez yakın mı, değil mi? İlk bakışta yakın değil. Bir ara çok tartışılan eski "Çevik Kuvvet" yeni adıyla "Merkezi Komutanlık" denilen özel ABD askeri gücünün harekât planlarında pek Türkiye geçmıyor. Söz konusu planlarda adı geçen ülkeler Fas, Mısır, Sudan, Kenya, Somali, Umman bir de Hint Okyanusu'ndaki Diego Garcia adası... Pentagon yetkililerine göre Savunma Bakanı Weinbergerve kurmay başkanları Reagan'aKorfez deAmerikan askeri gücünün kullanılmaması için her çareye başvurulması yolunda görüş bildirmiş bulunuyor. Pentagon'un tercihi, İranIrak savaşına diplomatik çözüm bulunması. Askeri destek kaçınılmaz hale geldiğinde bile bunun gerçeklesebilmesi için Pentagon bazı koşullar öne sürüyor. Birincisi, Avrupalı müttefiklerin kesin onayı ve onların da askeri katkısı sağlanmalı. İkincisi, askeri gücü önce Suudi Arabistan ve öteki Körfez ML keleri kullanmalı. Yani önce onların kanı akmalı deniyor. Ayrıca Suudi Arabistan, Amerika'nın askeri desteğini istediğinde bunu açıkça ilan etmeli. En son olasılık olarak askeri güç sevkedilebilse bile bunlar Suudi Arabistan ve öteki Körfezülkelerinin askeri gücünün arkasında yedekte bekletilmelı.. Pentagon'un bu çekimser tutumunun arkasında yatan ana neden hâlâ Vietnam. Amerikan Genelkurmayı ancak askeri ve siyasal hedeflerin açıkça belirlenmesi ve kongre ile kamuoyunun desteği olması halınde silahlı gücün dışta kullanılmasında israr ediyor. Aksı halde başanya ulaşılamayacağı kanısında... Son Lübnan fiyaskosu bu görüşün doğruluğuna örnek gösteriliyor. ABD askerlerinin Lübnan'dan çekilmesinde Pentagon'un etkili rolü hep belirtilmekte. Pentagon, Amerika'nın doğu kıyılarından en az yedi bin mil uzaktaki Basra Körfezi'nde girişilecek bir askeri harekâtın lojistik sorunlannı da göz önüne almakta. Önemli ölçüde kara birliklerinin kullanılmasını gerektirir bir durum ortaya çıktığında bu nasıl sağlanacak? Borusu <?iddi bicimde düşündürüyor askeri yetkilileri. Ama Reagan yönetiminde egemen olan görüş yalnız bu değil. Tam aksi tutum içinde olanlar da var. Bazı yetkılilere göre ABD deniz piyadelerinin Lübnan'dan çekilmesi, Ortadoğu'da VVashington'un prestijini iyice sarsmış bulunuyor. Bunlar söz konusu prestiji yeniden sağlamak için Amerikan askeri gücünü çabuk ve kararlı bir biçimde kullanmada önlerine çıkacak fırsatı kaçırmak istemiyorlar. Savundukları ve inandıkları şu: Iran'a karşı girişilecek başarılı ve düşük maliyetli bir askeri harekât yalnız Ortadoğu'da prestij yenilemeyi sağlamaz, Amerika içinde de Grenada çıkarmasından daha fazla popülarite getirir bugünkü iktidara. Eğer Reagan yönetiminde olayların gelişmesine paralel olarak biraz da seçım kaygusuyla bu görüş' ağır basarsa. O zaman Turkiye'nin gözü Bertolucci'öe, kulağı ıLorelHardi'de olmalı. Akça: Türbam uygulamam dersem istifa etmem gerekir ANKARA, (THA) YÖK Başkanı Prof. thsan Doğramacı'nın Yuksek Öğretim Kurumları'ndaki başörtülü kız öğrencilerin türban takmalarına izin vermesi, kamuoyunda degişik yorumlara neden oldu. Gazi Üniversitesi Rektftrü Prof. Şakir Akça, "Bana göre türban başörtüsü değildir. Eğer bunun aksini düşünen varsa türbanın da laikliğe aykın olduğu gerekçesiyle Danıştay'a dava açsın, ancak türbanı kabul edip etmemek kişinin vicdanma kalmıştır. Bizler, yetkili kunıllann verdikleri kararlan uygulamakla mükellefiz. Önemli olan YÖKün almış olduğu karardır, eğer ben bunu uygulamam dersem, yani kabul etmezsem, istifa etmem gerekir." Ankara Üniversitesi Hukuk Fakultesi Dekanı Prof. Turgut Akıntürk: "Türban bence başörtüsü değildir. Bir anlamda modern şapkadır, kep gibi. Avrupa1 da da kızJar ve erkekler buna h<>nzer şeyleri takıvor. Ben fakültenin sınıflannda dolaşıp kontrol yapıyorum ve başörtülü kızları dersten çıkarıyorum, türban takanlar kalabüir diyorum. " Turk Kadınlar Birliği Başkanı Ajseli Göksoy: "Bizce türban bir başörtüsüdür ve okullarda buna izin verilmesi laikliğe aykındır. Üniversitede okuyan kız ya kendini dine verip o tarz dolaşsın ya da okuyacaksa kendi temsil ettiği isme layık olsun, biz üniversiteye giden Türk kızının başının kapalı olmasına karşıyız." Başörtüsütürban tarttşnıası: YITNUS NADI ARMAGANI '84 FINALİSTLERİ Akbank işyerlerinde toplu sözleşme imzalandı Haber Vlerkezi BankSıs Sendikası ile Akbank iş\ereni arasında 9 bin işçıyi kapsayan toplu ış sözleşmesi dun imzalandı. Buna gore, memur ve ucretlilere 23 bin, şef mua\ ıni, şet" ve k> demlı şetlere 25 bin, ikinci mudur \e mudur muavınlerine 30 bin lira brut zam vapıldı. 1.1.1984 tarihinden gecerlı olan toplu iş sozleşmesi ikı >ıl sureli. Sozie>meyle bazı sosval haklar da sağlandı. Yakacak parası 45 bin, yemek parası ayda 5.100 lira olarak belirlendı. Makam tahsısatlarında da artışlar vapıldı. İngilizler de karıştı Denktaş: Maraş'a bilen bilmeyen çare öneriyor LEFKOŞE, (Ajanslar) Ingiltere Dışışleri Bakanlığı Kuzey Kıbrıs'tal974'ten beri yerleşime Kapalı tutulan Maraş'a bazı kişilerin yerleşmesine izin verildiği yolundaki haberler uzerine; "Bu tiir hareketlerin Kıbns sorunununçoziimıinü güçlejtireteğini" açıkladı. Boyle bır gınşimın "BM Guvenlik Konseyi'nin aldığı kararlara aykırı duşeceği" savunulan İngiltere Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Bu tür davranışlardan vazgeçileceği KKTC'nin ilanı ve Maraş'ın yerleşime açılması gibi alınacağı umudu" belirtilerek, "Bu göruşlerimm bütiin ilgili taraflara ilettik" denildi. Öte yandan Rum yonetimi lıderi Spiros Kipriyanu, BM Genel Sekreteri Perez Cuellar'dan Maraş'ın "Türk trafının yerleşime açılmasını durdurmasını ve kentin Guvenlik Konseyi'nin 550 sayılı kararı uyarınca Birleşmiş Milletler'e devredilmesini sağlamasını" istedı. KKTC Başkanı Rauf Denktaş, Maraş konusunda durumu bilen bilmeyen herkesin aklına gelen tedavi çareleri önerdiğini belirterek, "Ayak patırtısı ile bu işler yürıimez, Rumlar Maraş'ı konuşmak istiyorlarsa göruşme masasına gelsinler," dedi. 30 hazirandan sonra yapılacak işçi bildirimleri göz önüne alınmayacak Kutılnıa No: 159 ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Işkollarında yetkili sendikaların belirlenebilmesi için temmuz ayında yayınlanaeak ikinci işkolları istatistiğı için sendikalann, uye bıldirimlerini 30 hazirana kadar değin Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı'na bıldirmeleri gerektiği açıklandı. 30 hazirandan sonra yapılan bildirimler temmuz ayı istatistiğinde goz önune alınmayacak. Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı tarafından dun Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğde, sendıkalar konuya ilişkin uyarılarak, şoyle denildi: "İşçigiriş ve çıkış bildirimlen.lt se.idikalara üye olma ve üyelikten aynlma fişlerinin en seri şekilde bakanlığımıza gonderilmesi ve 30 haziran 1984 tarihinden sonra intikal edecek belgelerin temmuz islatistiginde nazara alınamayacağı hususu önemle duyurulur." Türk tankeri 8. kes mahkeme önünde ftijerya'da geçen 3 aylık süre içinde 7 kez mahkeme önüne çıkan "Sapenl"in son duruşmasında yargtç rahatsızlığını öne sürerek duruşmayı ertelemişti. ANKARA (THA) Üç aydan beri Nijeı ya ııın Port Harcourt limanında alıkonulan Samsun Petrol Nakliyat A.Şİye ait "Sapen 1" tankerinin 8. duruşması yapılacak. "Sapen 1" tankeri üç ay önce akaryakıt almak üzere girdiği Port Harcourt limanında "ekonomik sabotaj" yaptığı iddiasıyla Nijerya makamları tarafından alıkonulmuş, kaptan Mustafa Coşkuner hakkında ise tutuklama kararı çıkartılmıştı. Nijerya'da geçen uç aylık sure içerisinde 7 kez mahkeme onüne çıkan "Sapen l"in son duruşmasında, yargıç rahatsızlığını öne surerek duruşmavı ertelemişti. Daha önce yapılan duruşmalarda ise tanker hakkında herhangi suçlama getirılmemiş ve hiçbir karar alınamamıştı. Gemi sahibi Cafer Çavuşoğlu, duruşıi'a oncesı yaptığı aı,ıkiamada artık dayanacak güçleri kalmadığını bildirerek, şöyle konuştu: "Yurda milyonlarca dolar dovii getiren (anker 108 gündür Nijerya'da bomboş bekliyor. Nijerya makamları sudan nedenlerle gemimizi alıkoyuyor. Her duruşmada bir bahane bulunup mahkeme cneleniyor. C'uma günu (bugun) >apılacak duruşmada bu kez hangi nedenle duruşmayı erteleyeceklerini çok merak ediyorum." Bu arada, Samsun Petrol Nakliyaı A.Ş. Genel Mudurü Bulenl Sumbül, kendılerme doğrudan bir suçlama getirilmediğini kaydederek, "Ekonomik sabotaj ihtimali ile alıkonuluyormuşuz, ancak şimdiye kadar sabotaj yaplığımıza ilişkin hiçbir kanıt bulunmadığı gibi, bu iddia da tamamen asılsızdır. Boyle olsaydı zaten gereken cezayı geciktirmeden veririerdi" dedi. Ote vandan firma yetkılılen, ozel bir klinikte tutuklu bulunan "Sapen I"in kaptanı Mustafa Coşkuner'ın Nijerya dışında bır ulkede tedavi edilmesi için girişimlerin surdurulduğunu sovledüer.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle