Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 MART 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 Ozetle Prof. Dr. Oya Başak ve Yrd. Doç. Dr. Jak Deleon, AvniDilligil Tiyatro Ödüüeri Seçici Kurulu üyeliğinden ayrüdı. Boğaz içi Üniversitesi öğretim üyesi olan Başak ve Deleon, aynlma nedenlerini, "işlerinin yoğunluğundan ötüru yeterince oyun izleyememek" olarak bildirdiler. Bu yüki seçici kurulda Mücap Ofluoğlu, Nedret Güvenç, Sevgi Sanlı, Yaşar tlksavaş, Rıfat Ababay, Erhan Dilligil, Belkts Dilligil, Kâmi Suveren, Nüzhet Birsel bulunuyor. Göymen, kültür ve sanata öncelik tanıyor: Semt Kültür Evleri'nin açılması ilk hedefimiz Kültür Servisi Istanbul Belediye Başkan Adayı Korel Göymen, seçimlerin hemen öncesinde, seçilirse kültür ve sanat yönünden îstanbul kenti için neler yapmayı düşündüğünü açıkladı. Son 30 yıl içinde büyuk kültür farklıhğı gösteren yurttaşlarımızın akın ettiği ve birbirinden kopuk, garip mozaikler oluşturduğu bu kentimizin özeilikle kültür ve sanat yönünden "ihmal edilmisliğine" son vermek amacında olduğunu vurgulayan Göymen, bu alanda yapmayı tasarladıklarını şöyle sıraladı: tstanbuhımuz doğal güzellikleriyle, tarihiyle, yetiştirdiği değerleriyle, anıt yapıtlarıyla, bütün bunlann yanı sıra ihmal edilmişliğiyle başhbaşına bir 'iilkekeot'tir. Genellikle ülkelerin kültür lerini, tarih içinde çok yönlü kültür birikiraleriyle dopdolu yaşarruş kentler oluşturur ve yaratır. Türkiyemiz içmde buna örnek kent, kuşkusuz îstanbulumuzdur. Ancak güzel Istanbulumuz, son otuz yıl içinde ülkemizin geçirmiş olduğu dengesiz ekonomi politikaları nedeniyle, kültür farklılıklan gösteren vatandaşlarımızın yoğun olarak bir araya geldikleri bir kent olmuştur. Bu nedenle biz buna 'ülkekent' deyimini kullanabiliriz. Bu bakırndan seçimle işbaşına gelir gelmez ele alacağımız en önemli sorunlarımızdan biri, belki de en önemlisi tstanbulumuzun kültür ve sanat sorununa köklü bir çözüm getirmek olacaktır. nı zamanda bu insanlann 'kentlileşmelerinin' ve 'İstanbullutaşmalannın' en önemli engellerınden biri olmaktadır. Çözüm, zaman içinde bu kültür çesitliliğinden yola çıkarak, yeni bir 'kent kültürü sentezi'ne varmaktan geçmektedir. Semt Kültür Evleri 'nde yapılacak bu sentez, bir kültür aynıhğını değil, uygun fırsatlann, mekanların, olanakların sağlanması sonucu ortaya çıkabilecektir. Her şeyden önce, bu alt kultürlerin birbirlerini tanımalanru, karşıbklı etkileşime girebilmelerini sağlayacak ortak mekanların yaratılması gerekir. Bu mekanlar; parklar, spor alanları, kültür merkezleri, sosyal lokaller, düğün salonlan, dinlenme ve eğlenme alanları olacaktır. 2. Kentimizde yetmişin üzerinde resim ve sanat galerileri vardır. Bunlann çoğu elverişsiz salonlardır. Görevi aldığımızda Belediyemiz kentimizin her yö GORDUK KONUSTUK Yalcın Pekşen Gerçekleri söyleyince halk kabul etmedi. Masalı istiyorlardı. Eskilere savaş açtım. Halk da beni dışladı. Beni daha ziyade aydın çevreler dinler, beğenir. Claude Kahn yarışması 18 mart günü düzenlenen Claude Kahn Piyano Yanşması 'nda birincilik ödülünü ABD'lipiyanist Dan Riddle aldı. tkincilik ödülü ise, genç Sovyet sanatçısı Igor Kamenz'e verildi. Ikisanatçıyı merakla bekleyen müzikseverler, 31 mart gün Paris 'in ünlü konser salonu Gaveau'da, Riddle ve Kamenz 'i aynı konserde dinleytbilecekler. yok edilmeye çalışılan yüksek beğeni düzeyinin yeniden daha bir ust düzeye yükseltiknesine olanak sağlanmış olacaktır. 4. Belediye Konservatuvanmızın Halk Müziği, Türk Sanat Müziği, Klasik Müzik, Bale, Tiyatro Bölümleri yeniden çağdaş ölçüleT içinde ele alınacaktır. 5. İstanbulumuz önemli bir tiyatro merkezidir. Hepsinden önemlisi kentimiz, Türk Tiyatrosunun kuruluşuna öncülük etmiştir. Bu önemli kuruluşumuz, Şehir Tiyatroları en kısa süre içinde büyük tiyatro adamımız, hocamız rahmetli Muhsn Ertuğrul'un yaratıcı, araştırıcı, yönlendirici, çağdaş çizgisine yeniden kavuşturulacaktır. Bu kuruluşun içinde 'geleneksel' ve 'deneysel' nitelikli çağdaş açılımları olan sahneler geliştirilecek, Türk tiyatrosuna evrensel boyut kazandırılacaktır. lhsani Sırlıoğlu fotoğraf çektirirken, (Fotoğraf:UGUR GUNYÜZ) "sazı olmayan aşık olmaz" dedi ve saztnı eline aldı. Okumayazma bilmeden binlerce şiir, 24 kitap yazdı... Lorin Maazel ayrılıyor ABD astilı ünlü orkestra şefi Lorin Maazel, 1986 yılında Viyana Operası Müdürlüğü görevinden ayrılacak. Yerini Zurih Operası Müdürü Claus Helmut Drese 'nin alacağı bildiriliyor. 1982 yılında Viyana Devlet Operası 'nın baştna getirilen Maazel, o günden bu yana "küstahlığı", "yönetim yetersiziiği", "sahnelenen operalarm düzey düşüklüğü" nedeniyle basmda ağır eleştirilere hedef olmustu. Aynı ba«77, yüzyd basmda Gustav Mahler'in, yaktn geçmişte de Karajan 'ın basını yemisti. Tiyatrolar için düşünülenler 6. Şehir Tiyatrolanmızda bir tiyatro araştırma atölyelaboratuvan kurulacak, burada Türk Tiyatrosu'nu dünyanın önemli tiyatroları arasma katacak çahşmalar yapılacaktır. 7. Şehir Tiyatrolanmızm salonlarının yanı sıra kentimizde yeni salonlar bulunacak ya da yaptınlacak, bunlar özel tiyatrolanmızın hizmetine verilecektir. Böylece özel tiyatrolarımızın salon sorunlan çözüme kavuşturulurken yine özel tiyatrolarla yapılacak toplantılarda, bilet ücretleri ve bu ücretlerden kesilen Belediye Rüsumu özel tiyatrolarımızın yaranna olmak üzere yeniden ele alınacak ve sağlıklı bir çözume kavuşturulacaktır. Ayrıca nitelikli oyunlar için aynen sinemalarda uygulanacağı uzere, özel rüsum indirimi yapılacaktır. 8. Gençlik kesimini tiyatro sanatına özendirmek için kendilerine çalışmalarını rahatça çalışıp sergileyebilecekleri bir ortam nazırlanacak ve sürekli bir salon bulunacaktır. 9. Yıllardır sürüncemede bırakılan 'Tiyatro Müzesi' muhakkak kurulacaktır. 10. Önce yanan, sonra yıkılan tarihi Tepebaşı tiyatromuzun yerine yapılması planlanan büyük inşaatın içine, bir tiyatro salonu ve karikatür müzesi eklenerek bunlann gerçekleştirilmesi için hemen girışimde bulunacaktır. Ana hatiannı özetlediğimiz bu güzel kentimizin kültür yapısının yetişkin ve çağını özümlemiş sanatçı erozyonuna artık tahammülü yoktur. Seçimle işbaşına gelir gelmez belediyemiz demokratik bir yaklaşım içinde İstanbulumuzun tüm sanat kurumlarına taze kan getirecektir. Aşık lhsani: Mascâa karşı çıktun Sayın Aşık thsani... Bir siirü kitabınız var. Sizin hakkınızda da kitaplar yazılmış. Sadece Tttrki>e'de değil, Fransa'da, İsvec'te bile... Yabancı gazetelerde sizi anlatan yazılar yayınlanıyor. Buna karşılık hiç okula gitmediginizi du>dum. Dogru mu bu? Hiç okula gitmedim erenler. Yedi yaşımdan beri gurbetteyim. O yaşta niye gurbete çıktınız? Diyarbakır'ın içinde... ama en sefil mahallesindeydik. Akarbaşı derlerdi... Anam asker çamaşın yıkardı. Bizi besleyemiyordu. Babam ölmuştü. Gecekondu bile değil, kerpiçkondu bir evde otururduk. Dayanamadım, evden kaçtım. Kann tokluğuna bir kervancının yanına girdim. Dokuz yaşında da rüyamda Giilluşah'a aşık oldum. Peşine duştüm. Aşık oldum... Aşık lafı buradan geliyor öyleyse. Bu aşk bildigimiz kadınerkek aşkı mı? Mutlaka bir aşk vardır. Aşıkhk şu demek.. Birine aşık olur fakat ekonomik imkânlar elvermediği için sevdiğine kendini duyurmak için türküler, şiirler yazar, kendini duyurur. Ya rüya gorürler veya bir kızın peşine düşerler. Çoğu da erenler, olmayan bir kızın peşine duşer. Bilmeyerek çok değerli sözcükler kullanır. Siz de "Güllüşah'a rüyamda aşık oldum" dediniz. Görmeden yani... Görmeden adına aşık oldum. Gülluşah adına.. Sonra kendisi>le evlendiniz. Adı Gülluşah diye mi? Hayır erenler... Adı Sevim'di. Biz Gülluşah yaptık. Peki şiirler, türküler nasıl başladı. Hiç okumanız, yazmanız bile yokken.. Epey de yurt dışı seyahali yaptınız? Yurt dışında Yaptık erenler... Fransa'ya gitük... Belçika... tsviçre.. Almanya.. Hep televizyona çıktık. Sonra erenler Asya'da Afganistan, Pakistan, Hindistan, Sri Lanka, Endonezya ve Avustralya.. Arap memleketlerini daha önce dolaşmıştım. Davet mi ediyortardı sizi? Buna sebep Arthur Olut diye Belçikalı Dışisleri Bakanı'dır. Ankara'ya gelmişti. Beni gördü.. Saçsakal içinde bir adam.. Söylediklerimi tercüme ettiler... Şaşırdı. Beni Belçika'ya çağırdı. Hangi türkiinüzii sdylemişliniz ona... Şunu okumuştum "Nedendir be koca tanrı / Ben ölüyom, sen ölmüyon" diye soruyorum.. Bunun son dörtlüsu şöyledir: "İhsaniyem için için / Bak şimdi anlanm niçin / Allahsız oldugun için / Ben ölüyom, sen ölmüyon." Evet güzel hakikaten.. Bunu Belçikalıya tercüme ettiler. Belçikalı şaşırdı. Böyle cahil bir adam Allah'ın tarifini nasıl yapmış diye.. Beni çağırdı. Televizyonlara falan çıktık. Biz bunları yazarken hakikaten bilmeyerek yazdık. Yemin ederim yazdıklarımın anlamını bilmiyordum. Taa 1970'den sonra anlamaya başlamışımdır. Gittiğiniz yerler arasında sizi en çok neresi etkiledi? Avustralya erenler.. Üç ay kaldım orada... Orada gördüklerim beni çok etkiledi.. "Semt Kültür Evleri" kurulacak Bunlan ana hatlanyla şöyle sıralayabiliriz: 1. Genellikle kentimizin geçim zo'rluğu çeken bölgeleri, kültür farklıhğı gösteren vatandaşlarımıan yoğun olarak yaşadığı bölgelerdir. Buralarda ilkokuldan başlayıp üniversiteye kadar öğrenim gören çocuklanmız, gençlerimiz yaşamaktadırlar. Onlann sahip olduklan kültür anlayışının zengin kaynaklarından, bu kaynaklar bozulup yozlaşmadan evrensel ve ulusal kültürümüze katkıda bulunacak çahşmalar yapmaları ve boş zamanlarını böylesine yararlı eğilimlere dönük biçimde değerlendirmeleri için, bu konuda ciddi araştırmalar yapılarak bu bölgelerimizde Gençlik ve Spor Lokalleri'ni içerecek biçimde 'Semt Kttltür Evleri' açılacaktır. Îstanbul aslında, özeilikle gecekondu semtlerinde, kuçük birer Erzurum, Sivas, Trabzon, Gaziantep, Edirne vb. gibi bölgelerden gelen insanlardan oluşmaktadır. Bu tür bir yerleşim, kent yaşamının getirdiği güçlüklere ve büinmezliklere bir sosyal dayaruşma sistemini harekete geçirmektedir. Fakat bu durum ay resinde 'sanat galerileri' kurarak bunlan sanatçılarımızın hizmetine verecektir. Böylece plastik dalında uğraşan sanatçılarımız sergilerini kentin çeşitli galerilerinde dolaştırarak sürekli gösterime sunabilecek, böylece maddi ve manevi açıdan değerlendirilmiş olacaktır. AbarcunTarın sorunu Bizim işçilerin hali mi? Hayır Avustralya'nın yerlileri... "Abarcun" diyorlar. Beyazlar bunları ava çıkıp avhyorlar. Kulaklarını kesip Melburn'da, Sidney'de dostlarına gösteriyorlar. Bunlar çok eskiden herhalde... Hayır hayır.. hâlâ erenler.. "Bugun bir aburcun öldürdüm" diye şerefe kadeh kaldırıyorlar.. Bugün hâlâ... sanmıyorum... Halen... halen.. erenler.. Bunları duyurmuyorlar. HüJuimet bir kamp kurmuş. Orada esir gibi turistlere gösteriyorlar. "Bak biz bunları koruyoruz" diye.. Ben bir abarcun'la konuşmaya çahştım. Yanındaki kadın oyle bir çığlık attı... Bir şeyler söyledi... " N e ded i " diye sordum, " K o n u ş m a " demiş, " o da beyaz.." O nasıl bir cığlıktı erenler.. Öyle bir çığlıktı ki zulmü protestonun sembolü gibi.. Hâlâ kulaklarımda... Herşeyi anladım. İlk şıır Hikâyeyi baştan anlatayım. O kervancı ile Tatvan'da Nemrut Dağı'nın kenarında gecelemiştik. Sabah ben uyuya kalmışım, kervan gitmiş. Sağda solda dolanıyorum.. Gölun kenarında kırık bir saz buldum. Biri unutmuş gitmiş... Aldım sazı... tele bir vurdum erenler.. Vurur vurmaz şiirler başladı... Aşıkhk böyle başladı. Hemen şiir nasıl başlıyor.. Bu kadar kolay mı şiir yazmak? Küçükten beri dinlerdik bu şiirleri.. İlk şiirim kervanın beni bırakması üzerinedir. Tabii ilkel bir şiirdi... Daba sonra düzeltmişimdir... Demin dediniz ki insan bilmeden çok degerli sözcükler kullanır. Bilmeden nasıl bulunur bu sözcükler.. Buna "Allah söyletir" derler erenler. Ben buna inanıyorum. 1963'e kadar hiçbir şey bilmiyordum. Bana Nimet Arzık'ın el atmasıyla oldu. Nasıl tanınmaya başladınız? Uşak'ta Gullüşah'la tanıştık. 58'de Ankara'va geldik. Radyoya aldılar ve tanındık. Menderes, Bayar ve Nimet Arzık'la ilişkiİerimiz vardı. Bir demem vardır "Tanrı Nîmet'i, nimet beni yarattı" diye.. Biz Gülluşah'la halk arasında konserler veriyorduk.. Aşk hikâyeleri anlatıyorduk, kendi öykümüzu anlatıyorduk. "Leyla ile Mecnun" gibi "Aşık thsani ile Gülluşah" vardı. Halk bunlan isterdı.. Lancaster iş başında Sinemalarda nheliğe göre ticret uygulaması 3. Son yıllarda sinema sanatımız dünyaya adını duyuran önemli aşamalar yapmıştır. Sinema sanatçılarımız artarda önemli ödüller kazanmışlardır. Bu bakımdan sinemalarımızın nitelikli yerli ve yabancı filmleri oynatmalannı özendirmek için filmlerin niteliğine göre ücret tarifeleri uygulancaktır. Ayrıca her sinemamn sezon içinde en az bir hafta süreyle nitelikli film oynatmaları halinde bu sinemalara özel rüsum indirimi uygulanacak, böylece her sinemamn nitelikli film oynatarak, halkımızın Çağdaş sinemamn yasayan en ünlü adlanndan Burt Lancaster, kısa süre önce geçirdiği açık kalp ameliyatımn etkilerini atlattı 6ıle. 70 yasındaki sanatçı, kısa süre önce A vrupa 'da ekranlara gelen başarılı filmi "LocalHero"nun gördüğü ilgiden de aldığı cesaretle, yeni bir filme başlama hazırlıklan îçinde. Lancaster"in yeni filmi, ' 'Bir Küçük Hazine'' adını taşıyor. Saçsakal üzerine Sayın İhsani, sizin asıl adını/ nedir? İhsani Sırlıoğlu.. Siz saç ve sakalla tanındınız. Şimdi kesmişsiniz. Neden? Kestiler erenler.. Mapushanede belki bilirsinız.. karısını ve kaynanasını keserle doğramış bir berbere kestirdiler. Sultanahmet'te. Bir daha bırakamadım. Hapisten çıktıklan sonra politikava atıldınız... Atıldık. Biraz propaganda yaptık. Aşıktan milletvekili olur mu? Saz çalar propaganda yapanm diye kabul ettim. İstanbul'dan kırkbin oy aldım. Yetmedi... Meclise giremedik... Halk aşığı kaldım. Kaç aşık vardır Turkive'de? Sayısı belli değildir. Ama kırkelli kadar ünlü olanı vardır. Sinatra şarkıyı kesti Frank Sinaıra artık şarkı söylememe karannda. tlk ününü 2. Dünya Savası yıllannda şarkıcı olarak yapan, ancak daha sonra iyi bir sinema oyuncusu olduğunu da kanıtlayan Sinatra, beyazperdede boy göstermekten vazgeçmiyor. Sanatçı, son filminde genç hastasına âşık olan psikiyatn canlandıracak. VTOEO KULUPLER1NDE NE VAR NE YOK? VtDEO VİVALDİ KADIKÖY (338 15 20) (Toplam 250 kasct) • EVDE YALN1Z MIS1N Katleen Blaır, Blythe Donner "Sanat Insanlam" programında Haldun Taner tanıtılacak Kültür Servisi tstanbul Devlet Tiyatrosu, 197879 yılından bu yana "Sanat İnsanlan" adıyla başlattığı kültür ve sanat programlannı sürdürüyor. Bugune kadar Melih Cevdet Anday, Vasfi Rıza Zobu, Bedia Muvahhid, Mengü Ertel, Behçet Necatigil, Salah Birsel, Sabahattin Kudret Aksal ve Muhsin Ertuğrul'u tanıtan programlann sonuncusunda Haldun Taner var. Bugun 18.30'da Taksim Sahnesinde sunulacak olan yeni "Sanat İnsanlan" programının sunuculuğunu, De\'let Tiyatrosu sanatçılanndan Tiilin Oral ve Zekâi Müftüoğlu yapıyorlar. Programda ünlü yazanmızın öykücülüğü, oyun yazarlığı, öğretim üyeliği, gazeteciliği ve kabare tiyatrosu çahşmaları gibi değişik yonleri dile getiriliyor. İki bölüm halinde sunulacak olan programa konuşmacı ve sanatçı olarak da, Şükran Güngor, Mete Akyol, Doğan Hızlan. Emre Kongar, Selçuk Erez, Fusun Demirer, Gülriz Sururi, Engin Cezzar, Mehmet Akan, Yılmaz Zafer, Hayati Asılyazıcı, Ayşegül Yiiksel, Mengü Ertel, Miinîr Canar, Rüştü Asj'alı, Şahap Sayılgan, Esen Çamurdan, Recep Bttginer ve Zeki Alas>3 katılacaklar. Masaldan gerçeğe Fakat siz sonradan bu hikâyeleri bıraktınız sanıvorum. Daha gerçekçi ola>lara >öneldiniz. Hatta politikavla bile uğraştınız.. TİP milletvekili adayı olarak... Dediğim gibi erenler Menderes'le Bayar'la ilişkımiz vardı. 27 Mayıs ihtilâlinden sonra 63'e kadar bocaladık. Daha sonra olayları anlayınca Menderes'e bayrak açmışımdır. Bununla birlikte mapushane hayatım da başladı. 1965'te masala karşı çıkmaya başladım. Gerçekleri söyleyince halk kabul etmedi. Masalı istivorlardı. Eskilere karşı savaş açtım yani. Halk da beni dışladı. Hâlâ beni dışlamış durumda. Beni daha ziyade aydın çevreler dinler, beğenir... Sonra okuma vazma öğrendiniz tabii... Askerlikten sonra geliştirdim. Gullüşah ilkokul mezunu idi. O bana öğretmiştir. Yavaş yavaş başladım ben de. Noktalamaları hâlâ beceremiyorum. Fakat bir sürü kitap yazdınız. Kaç tane?.. 24 tane erenler.. Politikaya nasıl girdiniz? Biz hapse girince ünlüler gelip gitmeye başladı. Çetin Altan. Aybar (Mehmet Ali)... Huseyin Naili Kubalı geldi... Gülluşah kapıya gelir, saz çalardı. Dunyamn ilgisini çektik. Oyle tanındık. Anı kitapları modası Marılyn Monroe ve Michele Morgan 'dan sonra Marlene Dietrich'in de katıldığt anı yazan ünlüler kervanına, opera dünyasının büyük adlan, Placido Domingo, Marilyn Monroe ve Jean Sutherland de katüdı. ABD 'de yayınlanan bu anılarda, özel yaşamlara hiç değinilmiyor ve genellikle acımasız çalışma tem poları, düs kırıklıklan, opera şarkılannın dünyası anlatılıyor. • THE COMPETIT1O1S Richard Dreyfuss, Amy îrving, Lee Remick • SESStZ KAVAL David • OH HEAVENLY DOG Carradine (Şahane Köpek) Jane Seymo• SON ADAM Mark Greur, Omar Sheriff gory • THE FAR PA VILIONS • GASGSTERLER KANUNU (Mihracenin GözdesiJ Omar Richard Harris Sheriff, Rossano Brazzi PASİFtK VtDEO KAPALIÇARŞI (520 97 00) (Toplam 400 kaset) Rahat geçim Peki bir aşık saz çalarak geçinebilir mi? Bu kırkelli kişi rahaı geçinir. Aç kalmazlar.. Diğerlerinin ek işleri vardır.. Zaten toplamı bin tane sayılabilir erenler. Sa>ın thsani en çok sevdiğiniz dortlüğü söyler misiniz? Hepsinı severim... Şu donlüğü dostluk üzerine olduğu için daha çok severim. Şudur: "Bir düşman öldürmektense ,' Dostum bir dost kazan bir dost / Düşman öldürmekle bitrnez / Dostum bir dost kazan bir dost..." Son olarak İhsani bey... Gülluşah'la olan büyük aşk da bitti galiba.. Bitti erenler.. Bu uzun hikâyedir. Başımıza gelenler canından bezdirdi tabii.. Yani demek ki "Leyla ile Mecnun" da evlenselerdi.. Bu aşk bitecekti belki de... Övle erenler.. Belki de bitecekti... 24 Mart GALERİ MISTIK FATİH (523 01 62) (Toplam 500 kaset) • JULIE Jane Fonda • VAHŞİAR1LAR H. Bucholz, B. Conson OSCAR Louis de Funes ODVİ VİDEO KASIMPX ŞA (150 67 35) (Toplam 250 kaset) Işığa karşı duynrlı 1600 S Fuji Foto Film Şirketi, ışığa karşı duyarlığı fazla olan 1600 ASA 'hk film üretti. Şirket sözcüsü, yenifilmin, flaş kullanmadan mum ışığmda büyük hızla hareket eden cisimleri net olarak çekebildiğini bildirdi. 24 kare resim çekebilen "Fujicolor HR 600"filminin 24 mart tarihinde Japonya'da satışa çıkarılacağı belirtildi. m fil NİLAY VİDEO BAKIRKÖY (579 91 98) (Toplam 550 kaset) • GÖKYÜZÜNE AÇILAN • KILIBIK Kemal Sunal • BENİM tÇİN ÇAL Richard Harrison • ALTIMİL YONLUK ALT1N Telly Savalas, James Mason TARIHTE BUGUN Mümtaz Arıkan PENCERE • DÜNYAMN UCUNDAKİ FENER Yul Breynner, Kirk Douglas • KÖLE TÜCCARLARI Omar Sheriff, Wiüiam Holden EMRE VİDEO ÇAPA (Ata Oteli'nin yanı) (Toplam 400 kaset) • DAMDAKİ KEMANC1 Cüneyt Gökçer • ÇARESİZ Ahmet Özhan, Canan Perver • KANIMA GİRME Morgan Fairchaiid PIZARRO'NUN SEÇTİĞİ KRAL tS34'TE BUGÜN, MANCO CAPAC, İHKALAR'tN VENİ İMPAHATÜRU İLAAlEPİLOİ. İSPANYOL FATİHİ PKANCİSCO PİZARBO, 2O0'd£N AZ A£K£RİYLE &ELDİ& P£ftU'PA,ATBp.İ SİLAHLAfÜ VEATLAFimj» İNKALAR'l ŞAŞK/HA ÇBVİRİP S/R OYUNLA İMPABATO8. A7XUtMlJ>A'Yl ELE GEÇİgMİŞTÎ (fSSŞLS&şeeST BtllAKACAÂClAISI SÖZÛYLE ONPAN BİR HAZİHE K0PAR.DI. FAKAT, SÖZl£RİNOE PUSMAY/P İDAM E7TİRPÜ. PlZA&OO, ATZIUUALPA 'NIN ÜVEY tS4£C>Eff MANCO CAPAC'I YEA1İ itAPARAlOfl OLARAK TAUTA ÇIKARTTt. KUKLA 8İR KlRAL ISTİyOflDU. AMCAK, KISA SÜRE SOMISA YA ZOR GÜhlLER GEÇ.İR.TBCEICTİR.!. 8ÜYÜK S/R İSYAN ÛUZENÜYEJÎ&C Pakistan, Hz. Muhammed Ödülü veriyrtr Pakistan, Hazreti Muhammed'in yasamı üstüne yazılmış ve yayımlanmış en iyi kitaplara ödül vetecek. Pakistan Dışisleri Bakanltğı 'nca düzenlenecek yanşmaya katılacak kitapların 29 aralık 1982 17 aralık 1983 tarihleri arasında yayımlanmış olması gerekiyor. "Pakistan dillerinde yazılmış kitaplar", "Çocuklar için yazılmış kitaplar" ve "Yabancı dillerde yazılmış kitaplar" olmak üzere üç dalda düzenlenecek yarışmada yapıtlann her türlü tartışmah malzemeden uzak ve sahiplerinin hayatta olması koşulları da aranıyor. DOĞUŞ VİDEO ÜSKÜDAR (161 78 95) (Toplam 500 kaset) • CABARET Liza Minelh, VİDEO MİKADO MERTER (Toplam 700 kaset) • METRES Türkân Şoray, Can Gürzap • tLİŞKİ Banu Alkan, Faruk Peker • YIKILAN GURUR Ümit Besen, Serpil Çakmakh Michael York • DEATH HL'NT (Ölüm Avı) Charles Bronson, Lee Marvin JSasip İyem'in resim ve semmik sergisi açıldı Kttltür Servisi Nasip tyem'in resim ve seramik sergisi 12 mart çarşamba günü Taksim Sanat Galerisi'nde açıldı. Sergi 2 Nisana kadar sürecek. 1921 yılında İstanbul'da doğan Nasip tyem, Guzel Sanatlar Akademisi'nde okudu. Ancak ressam Nuri İyenı'le evlenince yuksek öğrenımini yanda bıraktı. 1954'den başlayarak soyut resme yoneldi. İlk kişisel sergisini 1955 yılında açtı. 1960'da pişirilmiş toprak ve seramik çahşmalarına geçti. Bugüne kadar yurt içinde ve dışında bir çok sergiye katıldı, yapıtlan müzelerde, özel koleksiyonlarda yer aldı. 50 YIL ONCE Cumhuriyet Erzurum lisesinden yetişenler cemiyeti dun Halkevinde fevkalâde bir kongre aktekmişlerdir. Kongre, idare heyeti azasmdan üç kişi ayrıldığı için yeniden intihabet yapmak maksadile içtimaa çağrılmıştt. Intibabatta Şadi Bey reisliğe, Şevki Bey kâtibi umumiliğe, Suri Bey muhrsebeciliğe, Reşat bey vezneiaı 'ığa, Vehbi bey idare memurluğuna, Oıner, Demir ve Cafer Beyler idare heyçti azahklarma seçilmişlerdir. Saip, lbrahim, Yılmaz Beyler 24 Mart 1934 eide edilmiştir. Yalnız tecrübe tarlasmda (154000) çeşit buğday elde edilmiştir. Enstitü, Halkah Ziraat mektebine ait tarlalardan bir kısmını da çoğaltma çiftliği olarak kullanmağa başlamıştır. Bu tohum enstitüsu Trakya ve Anadoluya da tohum yetiştirmeğe başlamıştır. Bu sene enstitü yirmi ton arpa, yirmi ton buğday, on beş ton yulaf dağttmışnr. Bu sene elli dönumluk araziye tayyare makinelerinde kulianılan hintyağı tohumu ekilmiştir. Bundan başka kurak sahalarda çayır yeıiştirmek 19341984 İLAN PTT GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Teşekkülumüz ihtiyacı için 20 adeı 48 voltluk akü grubu kapalı yazılı teklif almak suretiyle satın alınacaktır. 2 Bu ahma an şartname Ankara'da Genel Müdurlüğuraüz Malzeme Dairesi Başkanlığından, İstanbul'da Bolge Başmudurluğümuz Malzeme Mudurluğü'nden TL.55O. mukabılınde temin edilebilir. î Ihaleye iştirak edecek fırmalann 6.4.1984 gunu Jaat 17.30'a kadar idari şartnamenin 6'ncı maddesinde kayıtlı belgelerle Genel Mudurlüğumuz Teknik Işler Dairesi Başkanlığına muracaatlan ıle uygun görüldüğu takdirde ıhale>e iştirak edebilmeleri için verilecek yeterlik belgesini 16.4.1984 gunü saat 17.30'a kadar Malzeme Dairesi Başkanlığı'ndan almaları gereklidır. 3Teklifler en geç 17.4.1984 gunu saat 10.00'a kadar Genel Mudurlüğümüz Malzeme Dairesi Başkanhğına verilmiş olacakur. Basın: 13094 Erzurum Ihesi mezunları de teftiş heyetine intihap olunmuşlardır. Erzurum lisesinden yetişen gençler, dünkü içtimada cemiyetlerinin nizamnamesinde bazı maddeleri değiştirmişler, bir yardım sandığı ve bir yurt tesisine. 23 temmuzda açılmış olan Erzurum kongresi gününün her sene tesidine karar vermişlerdir. için yapılan Sudan çayırı tecrubeleri iyi neticeler vermiştir. Enstitüye bu sene iki tohum temizleme makinesi almmıştır. Bu makinelerle hem enstitünün tohumları, hem de civar köylerin tohumları meccanen temizlenmiştir. Şeker pancarlan için tecrübeler yapılmak tadır. Tohum pnstitiisünde Yeşilkoyde Tohum Islahı Enstitüsunde bu sene 950 dönüm arazi ekilmiş ve yeniden birçok nevi tohumlar HECİP BEY YAC/IZ BRiYAKTiNi (a.a.)