Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MART 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURÎYET/5 Ozetle İngiliz ynyıncı MacMillan öldü IngUtere'mn yayıncıhk yaşamında bır ımparatorluk sayılan MacMillan Yaymevi'nin sahiplerinden ve Yonetım Kurulu Başkanı Maurıce Vıctor MacMillan, altmış uç yaşında Londra'da oldu. L nlu yayıncı, aynı zamanda tngıltere'nın eskı başbakanlarından Harold MacMıllan'ın tek oğluydu. Maunce Vıctor MacMillan, yaymcıhk uğraşmın yanı sıra 19S5'de Muhafazakâr Parti'den parlamentoya seçildi, daha sonra da Edv>ard Heath hukumeıinde I972'de Çalışma Bakanlığı goreıinde bulundu. ÇOCUK TIYATROLARI Uluslararası Film Şenliği 27 martta ANK\RA (ANIL\) TurkIngılız TurkAlman, TurkItaİvan ve TurkFransız Kultur Derneklerı ıle Hollanda ve lspanva nın katkılarıvla gerçekleştırılen Lluslararası Bınncı Fılm Şenlığı 27 mart gunu Ankara'da başlavacak Şenlığın açıhşı, 27 mart gunu saat 18 00'de Alman yonetmen Dorgs Dorrge'nın "\ureğe Dokunan" adlıfilmıyleyapılacak Geçtığımız gunlerde Berlın Fılm Şen Iığı'nde de gosterılen "Yureğe Dokunan" adh fılmın yonetmeni Dorrge, Ankara'yB gelerek filmıyle ılgılı bır soyleşıye katılacak Şenlıkte şu Tılmler ver alacak Hollanda'dan Orioc Seuuke'nın "Suyun Tadı", Bert Haanstra'nın "Suyun Sesi" ve "Shocking Affairs" adlı fılmlen, Fransa'dan •\lain Corneau'nun "Toplu Atış't Jacques Dogllon'un "Eve Donen Kız" ve Jacques Rivette'ın "Kuzey Kopnısu" adlı fılmlerı, Federal Almanva'dan SchlondorfFun "Teneke Trampet", Percy Adlonun "Celesle" ve Dorgs Dorrge'nın "Yureğe Dokunan" adlı yapıtlan, Ingıltere'den R. Scott'un "Duello", Joseph Losey'ın "Uşak" ve B. Forsyth'ın "Gregory"nin Sevgilisi" adlı fılmlerı, Ispanya'dan Carlos Saura'nın "Şevk Bahçesı" ve "Elısa, Hayatım". Cesar Fernandes Ardavan'ın "La Celastina" adlı fılmlerı Duyduk Gördük Ağa Han'a mimarhk ödülü A BD Mimarhk Ensıîtusu, (Amerıcan Institute of ArchiÇOCUK UNUTULMUŞ Devlet Tiyatrolannda sahnelenen "Kuçuk \asreddın", yuksek duzeyh bır tectsj yıllık odulunu 1984 için yapım. Produksiyon buyuk, ama aıada çocuk unutulmus. Ağa Han'a verdt Mimarhğa katkılarından oturu odule değer gorulen A za Han, uç yılda bir Islam Dunyası 'nda mımarlığın gelişmesine katkıda bulunan çahşmalara odul verıyor, buna koşut olarak "Mımar"adh bir dergiçıkarıyor ve Ağa Han vakfı çalışmalanmn ağırhğını bu yonde oluşturuyor. Vakıf ayrıca, 1980 bunlara benzer başka çabaları da cuğuna hâlâ "yamyanT'dan söz yılı Ağa Han Mimarhk Odulleeklersek ortaya sahnede olup bıedılıyor, sahneye kapkara, ınsan rı'ni alan yapıtlan içeren "Anctenı kavrayamayan, hıçblr ola\ıyen bır ınsan çıkartılıyor DuESEN Ç A M U R D 4 N hıtecture and CommunıtyMıyı ucundan >akalayama>an garup dururken akılla kıtabın eşmarhk ve Toplum"adh bir de kirıban bır seyırcı ımgesı çıkıyor Uzav çağını yaşayan, televız değer kıhnması da çocuğu kıtaptap çıkardı. Genellıkle ovunculuk duzeyının >on ızleyen, bılgısayarlarla oytan soğutmaktan başka ışe yarayuksek olduğu yapıtta çocuğa najan çocuklara tam anlamıyta mıyor FIAPhn gençler göre fazla görkemlı bır sahne "masal okuyan", onlara ellı yıl duzenlemesı ve gıvsı anlayışı var oncesının anla\\şıyla, estetığıyle Digerleri varışması Kadıfeden, sırmadan ya da deF1A P Gençler Fotoğraf Yanş yaklaşan oyunlar bunlar Bu kumeyı oluşturan ıkı oyuğerlı kumaşlardan yapılma. duğŞehır Tıyatrosu yapımı "Pollması, saydant dalında, 1984 kanun da çıkış noktalan çocuk mesıne dek özenılmış gıysıler, en >anna"nın (yoneten Doğan sımında sonuçlanmak uzere Çocuk ıçın yazılmış, çocuk ıçın kuçuk a>rıntılarına dek çalışılBa\lı) konusu hepımızın bıldığı Luksemburg'da duzenleniyor. mış panolar gerçek bır "produkYarışmanm yaş gruplan şoyle: "mutluluk o>unu oynayan" kı sahnelenmış siyon" havasında ama çocuk "Kuçuk Nasreddin" (Devlet 913, 1417 ve 1825. Yarışmaya zın ovkusu Gıysılerde olsun, unutulmus Bunların yerıne dasahne duzenlemesınde, oyuncu Tıyatroları Yoneten Faik Ertekişisel katılma olmayacak, her ha valın, daha az yorucu, çoculuk anlayışında, sahnelemede ol ner), Nasreddin Hoca'nın beylık ulke kendi içinde oluşturduğu tağun ovnarken vaptığı gıbı yoköykulerını, daha o kuçukken bakımlarla kattlabilecek. llgilenen sun, seyırcı hıç duşunulmemış tan var edebılecek, bovlece gençlerın, saydam dalındakı ya Pollyanna'nın mutluluk oyunu şından geçmış gıbı anlatıyor "oyun" kavramını daha çok na çocuklar bıle kanmıyorlar ar O>un genel çızgıde çocuk ıçın pıtlanm en geç 30 eylul 1984 tavurgulayacak, onun yaratıcılığırihinde tesUm etmek uzere tstan tık Sıkınularından ya el çırpıp amaçlanmasına amaçlanmış na yönelık bır anlayış oyunculabul Fotoğraf \ e Sinema Amator ayak sallıyorlar, >a da araların ama ıçınde oyle oğeler var kı, ınra da, seyırcılere de >ararh olursan ıster ıstemez, "yazarla yoda vuksek sesle konuşuyorlar leriDerneğı İFSAK'la (P.K. 272, du Gorduklen, yaşadıklarından o netmen hiç mi çocuk tanımamışBeyoğluhtanbul) ilişki kurmalar?" dıye duşunuyor Söyleşıledenlı uzak kı! ları gerekiyor. rın, şarkıların, dansların uzunE n d o ğ r u \ a k l a ş a n o> tın luğu, ne denlı el kol hareketı va"Akıl Makıl'ın (Idıl Abla Çocuklara olduğu kadar yetışpılsa, atlanıp zıplansa da, uzunÇocuk Tıyatrosu Yoneten Erkınlere de seslenen bır yapıt luktan hıç hoşlanmayan çocuğu can \ azgan) masalı da bır baş"Oynamak lstiyonım". Reha ka çızgıde Akıl Adasrnın kra sıkılmaktan kurtaramıyor 'KuBilgen'ın sahnelemesıyle Ankalıçesı kundaktakı bebeğe "Akıl" çuk Nasreddin'ın seruvenlerıyle ra Çocuk Gençlık Tıyatrosu'nh dıye kıtap venr Oyundakı gul bırlıkte bır geleneksel Turk Tıyatrosu bombardımanına tutucaoynanıyor Izledıklenmın araduruler, televızvonda sık sık ızluyor seyırcı Kukla, Karagoz, sında çocuğa tıyatro voluyla en ledığımız, ınsana saçını başını Ortaoyunu kışılerı. Bu kadar doğru yaklaşanı Baştan şunu yoldurtacak turden Yuz buruşçok şey bırden verılmek ıstenınbelırtmek gerekır Dığer tıyatroturmalar, goz kaş oynatmalar, ce seyırcı ıvıce şaşırıyor, dağılıların yapmaya çalışıp beceremeortaoyunu duzeyını aşmayan yor Bır de bunlara çocuğu oyudığı, son derece yapaylaştırdık\anlış anlamalar, arabesk taklı na katma, oyuna vabancılaştırları "çocuğu oyuna katma" evdı, gobek atma, bır TV reklamı ma, bebek kukladan tavanda lemı yok burada Onu daha çok parodısı, erkeklerın kadın olmasarkan canlı kuklalara geçls ve seyırcı ycnne koyu\or, bırşevler ları Bunlar bıryana, 1984 çogöstermeye çalışıvor Böyle bır yaklaşım dığerlerıne göre daha sağhklı, çunku en azından çocuStreisand ve ğu sahneye çağırır gıbı yapip aslında onu oyuna katmayan, soSinger ru sorar gıbı vapıp bekledığı >a\'obel Edebiyat Odulu sahibi, nıtı söyletenler gıbı çocuğu duş Polonya kokenli ABD'H razar kırıklığına uğratmıyor, daha çok Isaac Bashevıs Smger'in yapıtınurkekleştırmıyor. dan unlu şarkıcı ve sinema oyun Dans etmesini bihniyor ve mutlaka oğrenmek miistiyorsunuz? Kendinize dans bilen bir es bulun yeter. Yukandaki ayakkabıları karşıhklı giyin ya da bu ayakkabılann ıçıne ayaklanmzı sokun. Oğrenmek istediğımz dansın muziğini, baslayın çalmaya. Çok geçmeden esınızin figurlerine uymak zorunda kalacaksımz. Zaten uyamazsanız yeri boyladığınızm resmıdvr! Bir konuk ve TKTnin seçim yasağı anlayışı Mitti Produktivite Merkezi'nin geçtiğimiz gun nuşmasına yer veremedık " lerde yapılan Genel Kurulu 'na, bağımsızhğını yeSeçim yasağı donemınde TRT'nin "haber anni kazanan Kuzey Kıbrıs Turk CumhuriyetVnin layışı"na işte çarpıcı bir ornek. Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanhğı Musteşan Cahıt Çıftçı de çağnlmıştu MPM'nin bu anlamlı ve nazik çağnsını memnuniyetle kabul eden Çıftçi, Genel Kurul çalışmalannı buyuk bir dikkatle sonuna kadar izledi ve ulkemizde çeşitli resmı temaslarda buuındu. Arkadaşamz Yalçın Pekşen'in yazdığı "Bır şarkıcmın anaıomısL Ajda Pekkan" adh yazı dizisi GuGenel Kurul'un kapanıs oturumuna bir haber nılla Gurkan adh okuyucunuıza esin kaynağı oldu. ekibi gonderen TRT, toplantıda soz alanlann yaGurkan, "tş kadınının super zor 24 saatı" başhğı alnı sıra konuk Musteşar Çıftçı'nin konusmasmı da goruntuledl Aynı akşam TV haberlerini ızieyen bir tında aşağıdakiyazıyı yollanuş. Ajda Pekkan'm "24 saatı" ile bir çok benzeriiği var: MPM yoneticisi, konuya ilişkın haberde Çiftçı"Haftarun beş gunu sabah saat 6.00'da zil sinirli nin konuşmasmdan tek satırla bile soz edümeyişı sinirU çahyor. En fazla 6.30a kadar yatakta uzanauzerıne bir TRT yetkihsini aradu Sazik bır dille Çıftçı'nin konuşmasına neden yer verihnediği ko biliyor. Kalkıp çay suyunu koyuyor, kahvaitı hazırhyor. Çocuklan, kocayi uyandınyor. Yıkanıyor, ginusunda bilgi edinmek ıstediğini iletti. MPM yoneticisi bu rıcada bulunurken, TRT'nin haber ol yiniyor. Bu arada yatak odalan arasında mekik dokuyor uyuyanlan durtmek için. Haydi kalk, geç çulerine saygısi olduğunu belirterek şu duygu ve kahyomz! Evi gozden geçiriyor, ortahğı b'ıraz topduşuncelerini de dile getirdu aıyor. Eyvah, saat 7.00Hyi geçiyor. Acele saclannı taraytp dudaklanna biraz ruj suruyor. 7.15 otobusu"Sayın yetkılı, kuşkusuz haber değerlendırmenıze saygılıyız, Ancak, bağımsızhğını ılan etmesı ne yetişmek için evden koşarak aynhyor. 7.30 vapuruna yetişince rahat bir nefes aüyor ve çaymı yutum dunyada buyuk yankılar yaratan KKTC'nın resmı duzeyde toplantımıza gonderdığı sayın mus dumlayarak gazeteyi gozden geçiriyor. teşarımn yaptığı konuşmaya haberlerde yer verıl8.15 iş bası. 110013.00 ama yemek molasL 17.45e mesu Turkıye ıle KKTC arasmdakı sıcak ılışkılekadar çahsıyor. rın yansıması açısmdan acaba anlamlı bır yaklaEve donerken yemek derdine duşüyor. Se pişirşım olmaz mıydı9" sem bu akşam? Auşvenş vapıyor. 18.45'te eve vanyor. Mutfağa girıp yemek hazırhyor. Saat 19.30'da MPM Ugilisinin bu yumusakricasmaaldığı kar sofraya oturuhıyor. Yemek bitince aile btrlikte sofşılık çok şaşırtıcı oldu. TRT yetkilisi, MPM yorayı kaldmyor, bulaşıklar yıkanıyor. 20.30 21.00 araneticesine seçim yasakları donemınde olduğumu sı mutfak işi bitiyor. L'fak tefek işler ile uğrasıyor. zu hatırlatıyor ve bu nedenle musteşarın konuş Duğme mı dikilecek, fermuar mı patlamış? Her zamasına yer vermediklerinı soyluyordu. MPM yo man onanhcak eşya var. Çocukların dersleri ile de neticisinin Çıftçı'nin bağımsız bir devletin muste ilgilenmek lazım. şan olduğunu hattrlatmasına da, TRT yetkiUsi şu Sonunda oturuyor ve de ya televizyon seyredersavunmayla karşüık verdU ken ya da kitap okurken, dalıyor, "kafasına balyoz "Efendım, belkı haklısımz ama bız onu Turk sa yemış" gibi uyuya kahyor. yıyoruz. Onun ıçın seçim yasakları donemınde koEh "super kadın" olmak kolay değiL" Çocuklar için tiyutro yupmanm ilkeleri ohnalı Bu da iş kadınının "süper zor" 24 saati Kütüphanecilik Haftası 26 mart günü başlayacak ANK\RA (THA) "Kuluphanecilik Haflası"nın kutlama hazırlıklarına başlandı Yetkılıler, her yil geleneksel olarak kutlanmaya başlanan Kutuphanecıhk Haftası'nın amacının halk ve oğrencılerın okuma zevkıyle alışkanlıklannı gelıştırmek, kıtap sevgısmı antırmak, kıtaplıktan daha çok vararlanma yollannı oğretmek ve oğrenmek olduğunu sovledı Kultur ve Turızm Bakanhğı yetkılılerı, 26 mart tarıhınde başlayarak 1 nısan gunune kadar devam edecek olan Kutuphanecıhk Haftası'nın kutlama programlarının hazırlandığını bıldırdıler HAYVANLAR Ismail Gülgeç 6U iKi De Bı'R GEL.P BEN. OPMES,ME Ç.OK cusu Barbra Streisand tarafından uyarlanan "Yentl"filmi 11 nısan gunu butun dunyada ekranlara gelecek. Filmin hem yapımcıst, hem yonetmeni, hem de oyuncusu olan Streisand, 1969 yılmda Smger'in "Yentl the Yeshna Boy" adh oykusunun sinema haklarını satın almıştı. Kendi yaşam oykusunu anımsatan bu filmle, Streisand 15 yılhk bir duşu de gerçekleştirmiş oluyor. Bölünınüş Almanya'nnı çilesi tükenmeyen yazarı Uwe Johnson kuttur Ser\isi Gunler Grass'la bırlıkte çağdaş Alman Edebı>atı'nın en önemlı yazarı savılan Lwe Johnson, 12 mart gunu Ingıltere'nın Guneydoğu kıyılarındakı kuçuk SheernessonSea kasabasındakı evınde öldü Yazarın son >ıllarında, >azamaz olacak kadar kendını alkole verdığını vurgulavan "Frankfurter Allgemeine Zeıtung"un eleştırmenı Marcel Reich Ranicki. Johnson uzerıne vazdığı vazıda şu soruyu sormadan edemı>or "Alkol mu onu >azamaz hale getirmişt,i, ya da yazamaz oluşu mu onu alkolizme itmişti?" 10 vılı bulan bır suskunluktan sonra, bırkaç ay once "Gesine Cresspahl'ın Vaşamında Bir Yıl"ın dorduncu \e son cıldının vayımlanması, ondan kuşku duyanları şaşırtmış, dostlarını ıse çok sevındırmıştı ReichRenicki, bu kıtap ıçın, "dorllunun en ilginç ve en anlamlı cildi" demekten kendını alamıvor ve kıtapla ılgılı goruşunu şo>le dıle getırıvor " Alman romancıların hiç biri, Demokratik Alraama toprakları uzerinde savaştan hemen sonraki vılları bovlesine gerçek bır bıçimde ve bovlesine keskin bir bakışla vermemıştı." sını sağladı. Bu kıtap, Berlın'ın ıkı ayrı bolumunde vaşavan bırı kadın ıkı kışının buluşrtıak ıçın harcadıkları boşuna çabayı dıle getınvordu Ulusunun sııçluluk du\g;u8iına bakış 1967 yılında "Gesine Cressphal" dortlusune başladığında, vazarın artık Almanya'ya sırtını donup Amerıka'yı ele aldığı sanıldı Ama Nevv York'a yerleşmış bır Alman goçmen olan kadın kahramanı, ılk romanı "Sınır"ın bır kahramanından başkası değüdı Johnson, ulusunun suçluluk duygusuna değışık bır açıdan bakma>ı denemıştı valnızca 1970 vılında çıkan ılk ıkı cıldı 1983'de vayımlanan uçuncu cılt ızledı. Aslında bu cıldın Hoıvard Hughes opera hahramanı Duny anın en zengin ve yaşayışıyla da en ılgınç adamlarından Howard Hughes, "H H Lhsse" adh operanın ilham perisi oldu. Strasbourg Operası 'nda dunya promıyeri yapılan "H H Ül\sse"nin bestecisı Fransız muzik adamı Jean Prodromıde's, metın yazarı da Serge Ganze H H Uhsse rolunde, çağdaş operanın unlu adı Peter Gottlıeg \ar. Ilk adı Kamın olan L'vve Johnson'un 20 Temmuz 1934 gunu doğduğu kuçuk kent, bugun Polonva topraklarında ve adı Kamıen Johnson'un atalarının Is veç kokenli oldukları bılınıyor Ilk romanı olan "Sınır"la 25 >ı! once hemen dıkkatlerı uzerıne çektı genç > azar Bu a\ nı zamanda, Gunler Grass'ın "'Teneke Çin'de antik kent DavuP'u yaMmladığı yıldı bulundu Johnson avnı \ıl ıçınde Demokratik Alman>a"dan Federal A.1Çin Halk Cumhurıyetı'nde man>a'>a geçecektı. Henan eyaletinde kurulacak bır nukleer enerji santralına yer seçJohnson'un "Tarihe inanmamek için muhendislere yardım>ı reddeden birevin ilk prolestocı olan arkeologlar, ulkenın en su" olarak tammladığı "Sınır", eskı başkenti olduğu sanılan bır eleştırmenlerce goklere vikarıldı antik kentı ortaya çıkardılar. Xı 1962 >ılında Formentor Uluslarbo kenti olduğu sanılan antik arası Edebıvat Odulu'nu de ala kentin, 3000 yılı aşkın bir sure caktı Demokratik Mmanva'da once Şang hanedammn kurucu >asa>an bır demırvolu ışçısının su tarafından ınşa ettirildiği ile,nedenı belırleneme>en olumu ri suruldu. Çinlı arkeologlar, uzerıne bır "dizi" goruşu vansıŞang hanedanı başkentinin orta tıvordu Ardından gelen "Olaya çıkarıhşının, eskı Çın uygar naksız Yaşam ovkusu" (1961) ve hğı ı e kent gelişmesı larıhi açıozellıkle "tki Goruş" (1965) sından onemlı tpuçları sağlaya"Bolunmuş \lman\a'nın vazacağını belirttiler. n " olarak ununun perçınlenrne Italva 'nın değerlı kitaplar vayımlamakla unlu yayımcısı Franco Marıa Rıccı, iki yıldır çıkardığı "FMR" dergisini "dunyanm en guzel dergısı" olarak nıteledi. Bu dergıyi İngilizce, Fransızca, Almanca ve Japonca da yay ımlamaya hazırlanan Rıc cı, şımdi de bilimsel konulara ağtrhk veren "KOS" adh bir ikıncı ayhk dergi çıkanyor. Bu dergınin ilk sayısmda, Floransa Muzesi'nde buhınan G 4 Branıbılla 'nın akıllara durgunluk veren cerrahhk aygıtlanyla, renkli resimler aracıhğıy la anlatılan 16. yuzyılda frengi hastahğı ve tedavi yontemleri var. Diinvanın en güsel dergisi Bıhnçle bestelenmış bır müzık eşhğınde savsaklanmadan oyna nan oyunda, kalıtsal suç, gıiçluluk/guçsuzluk, şıddet/karşı şıddet, rekabet/dayanışma ve korku temaları ışlenıyor Toplumsal çelışkılenn anababalar aracılığıyla çocuklara >ansıması, bunların doğurduğu saldırganlıklar, bozgunculuklar, soyutlanmalar ele alınıvor Çocukların gıderek, "yukarıdan" gelen buyruklara karşı duşuncelerını söyleyebılmelen, kışılıklerını bulmalarıvla son buluyor Oyunun başmda sahnede bulunan atılmış eskı eşya yığını çocuklarca değerlendırılıyor; en kuçuk parça bıle çok ışlevsel kılınıyor, her keresınde ayrı bır butunu oluşturuyor. Çocuğa yaklaşım, "Ornek bir buyuk olma"dakının tam karşıtı Yenı bır dunya goruşunun, yenı sorumlulukların, >enı bılgılerın yolunu onceden kapavan, çocuğu ıstedığı kalıba sokmak, yarınm yapay ınsanını yetıştırmek olan ereğın verını bu rada çocuğa kışılığını buldurma, kendi sozunu soyletme kaygısı alı>or Bırınde yetışkınlerın davranışları bırer ornekçe nıtelığınde getırılırken, dığerınde "yukarıdan gelen bir engelleme" olarak ele alınıvor KIM KIME DUM DUMA Behiç Ak VE HANIM ^LENİYÛRUUM! Sonuç ne? Çocuk yetıştırmenın nasıl bılımsel ılke ve >ontemlen olduğuna ınanıvorsak, çocuğa tıyatro yapmanın da çağdan çağa, topİumdan topluma, hatta bır vaş kesımınden dığer bır vas kesımı ne değışen temel ilkeleri olduğunu benımsememız gereklı artık Izleyebıldığım oyunların çoğunda bunlar unutulmus gıbıydı Dokuz oyunun altısı meslekten olmavan vazarlarca kaleme alındığı gıbı, dıle, tutarlılığa, kurguva hıç ozenılmemıştı, Çocuk sevırcının ozel konumu. çalışmaların çoğunda goz onune alınmamış, çevre duzenlemesı, oyunculuk baştan savılmıştı, Oyunlar çeşıtlı yaş kesımlerıne gore hazırlanmamış, her vaştan çocuğa her tur oyun sunulmuş'u Sonuç olarak, çocuğu cıddıve alıyor^ak çocuk ovunlarını da cıddıve almalıyız Çocuğa >aklaşırken kendi kendımızı dovurmavı bırakıp, onun doğrukusunda onun varatıcı ve ozgun cızgısınde olmalıyız TARIHTE BUGUN Mümtaz Arıkan 21 Mart 1934 Bölünmüş 41man\a*nın \azan Ingıltere'de olen Uwe Johnson cok once çıkması gerekıyordu ancak kıtapta onemlı ven bulunan karısıyla >azarın avnlması bu ışın uzun sure ertelenmesıne volaçtı 1982'de çıkan "Bir Kazazededen Eskısler"dekı kahramanın, 14 vıllık karısının ılk gunden ben kendısını bır vabancı>Ia aldattığını keşfetmesı çeşıtlı so\lentılere \ol açt\ Ama 1983'te çıkan "Gesine Cressphal"ın son cıldınde bu olavın ızlerıne rastlanmadı Federal Almanva'nın en buvuk edebı>at odulu olan Buthner Odulu'nu 19"11 >ılında alırken, edebı>atla ılgılı goruşlerını şovle dıle getırmıştı U»e Johnson: "Ldebıyatın başlıca işlevlerindcn biri. insanlara birbırlerivle ilgıh ogrenmeve ^usadıkları her turlu bılgıyı aktararak onlara aracı olarak hızniel etmektir." 196S'TE &U6ÛN,AMERIKAU Z£NC/ UOER, Df. MABTIN UfrneR K1NG, ALABAMA £YAL£TfNOE, SELMA K£NTIND£N GUNEYE DOĞfSCJ 81R PROTESTO YURUYUŞU BAŞLATTI. IÜK AYlRIMI. NA KARŞI DUZENLENEN BU yORL/YUf VO fCm lLJEfZDE,MONr6OM£GY'DE SOMA EÜEC£K VE tSTEKL£g£ fufK/fJ BıR. BlLD/Rİ VALIYE Ve&LeCEKTtR EN AZ SEÇ BlN SfYAH VE &EYAZ/N K4r/U>'6' YU/SÜYÜÇ, 8EYA21ARA TANINAN HAKL4GfN AYNEN £tYAULARA DA UYGUlANMAStNI, OKLJL, OTO8ÜS, TVVALET V.B. 6ı81 AY/R.IMLARIN KALOlRlLA4A£l AMAC/YLA YAPILMfÇT/. YAHDA, Or MARTfN UfrHER K/HG £ŞAPKA£/Z) BU YÛ8UYU$UN ON SAF/NDA GORULUYOR.. KINGINSELMA YURUYUSU^ 5 0 YIL ONCE Cumhurivet AınvriKu'duıı bir Lmumı Harp senelerinde Istanbul'da bulunan bazı 4merıkan tebasına aıt emlâkın o zaman hukumetımız tarafından musadere edilmesinden dolayı bu emlâkin tazmıni veya iadesı ıçın ıkı hukumet arasında Istanbul'da muzakere cereyan edeceğini ev\elce iazmtştık. Bu munasebetle \t. Fred A. \ılsonun riyasetı altında bulunan ve M. Andersen, M. Con Moktos ve M. Ceymis Hbsten murekkep bir Amerıkan murahhas heyetı şehrımıze gelmiştır. Hevete Amerıka'mn Turkıye sefaretı ticaret ataşesı M. Clespı de ıltıhak edecek tır. Muzakerata bugun saat dortte Bevoğlu'nda Muhtelıt Mubadele komısyonunda başlanacaktır. Bu muzakerata 21 Mart Turkne namına Muhtelıt Mubadele komısyonu murahhas hevetimız ıştirak edecek tır. Bu meseleler hakkında kendisi ıle goruşen bır muharrırimıze Amerika murahhas heyetı reısı M. fred A. \ılson demıştır kı: •• Amerıkahlara aıt emlâkın iadesı \e tazmıni ıçın muzakere\e gınşeceğız. Bundan e\\el bir muzakere daha yapılmıştı. Şımdi biz ışlerin tetkikıne başlay acağız. " 19341984 BÎTTİ