Katalog

Cumhuriyet Bakandan öğrencilere müjde Sahıbı Cumhurıvel Matbaacılık ve Gazetealık Turk Anonım Şırketı adına Temsılcıler ANKARA Yalçın Doğan. İZMIR Hıkmel Çelmkaya, ADAN A Nadir Nadı. • Genel Yayın Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru Mehmel Mercan, • Ser\ıs Şeflerı Istanbul Haberlerı Selahaltın Guler, Dış Emine Lşaklıgıl. Yazı Işlerı Muduru Oka\ Gonensın, • Yazı Işlerı Mudur Haberler Ergun Balcı, Ekonomı Osman Llagav, kultur A\dın Kmeç. Ma Yardımcısı Ahmet Korulsan, Haber Merkezı Muduru ^alçın Ba>er, Savta gazın Vılçın Pekşen, Spor Danışmam Abdulkadır Vucelman. Duzellme Refık Durbaş, Araştırma Şahin Alpa> Duzenı Yonetmenı Alı Acar TAKVtM 21 Mart 1984 tmsak 5 34 Guneş 6 59 Oğle 13 16 Ikındı 16 41 Akşam 19 23 Yatsı 20 43 Burolar • Ankara: Konur Sokak No 24/4 Yerasehır, Tel 189851253257 Idare 183335,* tzmir: Halıt Zıya Bulvan No 65/3, Tel 254709131230 • Ada«a Ataturk Caddesı, T H K İşhanı Kat 2/13, Tel 1455019731 • Basan ve Yayan Cumhanytl Matbaaalık ve Gazetecılık T A Ş Turk OcagıCad 39/41, Cagaloğlu, İst PK 246lst Tel 5209703 Telex 22246 Kolej sınavlarında IstanbuPıın sokaklarını pîslik süre arttırddı sorular kolaylaşUrüdı götürürken, sarayın etrafı süslenîyor öğrencilere yoneltılecek 100 soru için 100 dakika süre tanınacak. Soruların 50'si genel yetenek, 50'si de bilgibaşarı uzerine olacak. Bu yıl kilit sorular kaldırıldı. Bu nedenle seçme sistemi yerine sıralama yontemi esas alınacak. ANKARA (Cumhuri)et Burosu) Anadolu lıselerı ıle ozel Turk ve yabancı okullann bırıncı basamak sınavına ıkı gun kaldı Sınav soru kıtapçıklannın basımı tamamlanarak, özel kuryelerle sınav merkezlerıne gonderılmeye başlandı Bu yıl sınav sıstemınde Mıllı Eğıtım Bakanı Dınçerler'ın ısteğı uzerine değışıkhk yapilarak, öğrencilere sorulann çözumu ıçın tanınan sure arttınldı ve sorular kolaylaştınldı Geçen yılkı sınavlarda öğrencilere 120 soru ıçın 100 dakıka sure tanınmasına karşın bu yılkı sınavlarda 100 soru ıçın 100 dakika sure verılecek Yenı alınan kararlar uyarınca, Anadolu lıselerının, 23 mart cuma gunu yapılacak olan bırıncı basamak sınavında oğrencılere 100 soru yoneltılecek 90 bın ada>a bu soruların çozumu ıçın 100 dakıkahk sure tanınacak Oysa geçen yıl bırıncı basamak sına\ında öğrencilere 120 soru ıçın 100 dakika sure venlmıştı Toplam 100 sorunun 50'sı genel vetenek, 50'sı de bılgıbaşarı sorulan olacak Sınav sıstemınde yapılan ana değışıklıklerden bırı de, soruların kolaylaştınlması şekhnde oldu Bu yıl 100 soru ıçensınde "kilit zor sorular" olmavacak Geçen yıl ve daha oncekı yıllarda 45 tane zor sorular yer alıyor Bılgı Işlem Daıresı vetkılılerı, bu soruların yoneltılme nedenını şöyle açıklamışlardı "Zor dedigimiz sorular, 120 soru içinde 45 tanedir. Diyelim 5 kişilik bir sınav yapıyoruz, 2 kişi seçecegiz. Bir aday 80, uç ada> 75, bir aday da 65 doğru >anıl verdi. Birincı aday belirlı ama ıkincıyi nasıl seçeeeğiz? lşte o zaraan zor dedığımiz soruları cevaplayıp cevaplamadıgına bakanz." "Kilit sonT'ların yöneltılmemesı nedenıyle "seçme sistemi''de bırakıldı Seçme sıstemı yerıne "sıralama yontemi" esas alınacak Bu nedenle, sınava katılan 90 bın adavın 60 bın kadarı ıkıncı basamak sınava çağnlacak Sıralama yöntemınde adayların daha çok sayıda aynı puanı alabıleceğı de göz onune alınarak, 60 bın sayısının artabıleceğı belırtılıvor 60 bınıncı sırada >er alan adayın puanı ıle, 60 001 sıradakı adayın puanı avnı ıse, bu aday da ıkıncı basamak sınava çağrılacak Bu ışlem, 60 bınıncı adayın puanından daha âz puan alan adayın sırasına kadar uzayacak Tum sorular ıçensınde 45 tane sorunun çıkarılması dışında, tumunun kolavlaştınlması yoluna gıdıldı Boylece, Anadolu lıselerı bırıncı basamak sinavı, ozel dersaneye gıtmemış ve ozel ders almamış bir adayın da kazanabıleceğı bir duzeye getınldı Bakan \ ehbi Dınçerler'ın özellıkle kazanamayan oğrencılerde ortaya çıkan psıkolojık vıkıntıyı önlemeve dıkkat ettığı kaydedıldı Soruların kolaylaştırılmasının nedenlerı, ılgılılerce şoyle anlatıldr "Bu vılki sınavlarda daha çok savıda oğrencının başarılı olmasına ozen gostereceğiz. Çunku ogrencılerin psikolojik açıdan kotu durumda kalmasını ıstemıyonız. Velilen de, ogrencıler de hıç olmazsa birınci basamak sına\ı kazandı ama ıkinci basarnak stna\da konlenjanın yeler Sıdtan Aziz'den günümtize ISTAJNBUL SADUNTANJU 1910lu yıllann başmda şehremmı olan Suphı Be\ ışe Dolmabahçe cıvarını ağaçlandırmakla başlaymca kıyamet kopar Halk, "Sokakları bok gotururken adam hâlâ hunkârı duşunuvor" derler Suphı Bey de bugunku polıtıkacılara taş çıkartırcasına cevap verır. ' 'Elbette once hunkârın yaşadığı çevreyı guzelleşttreceğız, devletı tentsıt eden o değıl mt?" Hayatın her zaman şıırlı bir yanı vardır Geçmışın şıırınden soz edenlere pek kızmavın; çunku nasıl kor olur badem gözlu, kel ölur sırma saçlı olursa, yaşanmış zaman da geçip gidince pek kıymetlenir, ondan hep "nerde o eski gunler" dıye soz açılır 1890'larda Imparatorluğun batış huznu vardır ve gorkemlı bir hayatın sona erışı ıçımızde toplumsal bir sızıdır \uz>ıhn hemen hemen tumu yenıleşme, modernleşme, Avrupa'ya ayak uydurma heveslenyle gecer. Sultan Azız'le Avrupa'da kocaman bir tur atanlar ve Parıs'te ozgurluk talimine çıkmış Jonlurk'ler, dunyaja nam salmış tmparatorluk Istanbul'unun, uygariık ışılIılan ile panldayan Avnıpa başkentlerı yanında, yıkık bir eski zaman konagı gibi insanın y ureğine dert saldığını hissederier. Abdulhamıt'ın ünlu Rıdvan Paşası Şehremını olduğunda 34 yaşındadır Gençlığıne genç, hırslı olmasına hırslı, o memunyete gelınce>e kadar otuza yakın görevde kendını göstermış, vukselmış, Saraya ve Padışaha kendını sevdırmış bir adamdır Tanzımat okullarında modern eğıtım gormuştur Edebıyat ve hukukta bılgılı savılır Arapça, Farsça, Fransızca bılır Abdulhamıt, Mazhar Paşa'dan sonra onu bulmakla ıyı bir ış >aptığı duşuncesındedır İstanbul'u Avrupalılaşlırma işine hevesle, istekle sarılacak bir Şehremini daha gelmıştır cihana... (Arkası II. Sayfada) Emekli maaşlarmın ödemesînde yeni sistem Emekliler, yenı sistemde ayhklannın istedikleri bölümunu, istedikleri zaman bankadan çekebilecekler. ANKARA, (Cumhurıye! Burosu) TC Emekh Sandığı, BağKur emekli, dul ve yetımlerı, 1 nısandan başlayarak uygu lanacak yenı sıstemle, aylıklarının istedikleri bolumunu istedikleri zaman bankalardan çekebilecekler Aynı uygulama Sos>al Sıgorta emekli, dul ve yetımlerı ıçın 1 mayısta başlavacak Yenı sistem, önce pılot olarak seçılen Bursa, Kutahya, Erzurum ıllerıyle, ılçelerınde uygulanacak Başarılı olması ve beklenen sonucu vermesı durumunda otekı ıllere de >avgınlaştırılacak Çalışma ve Sosyal Guvenlık Bakanlığı'ndan yapılan konuva ılışkın açıklamada, amacın emekli dul ve yetımlere daha tyı hızmet verebılmek, onları banka onlerınde uzun sure beklemekten kurtarmak ve bankacılık sıstemıne alıştırarak, tasarrufa özendırmek olduğu bıldırıldı Açıklamaya göre, emekli, dul ve yetımler adına gondenlen aylık ve ötekı gelırler, açılan mevduat hesaplanna geçırılecek ve odemeler bu hesaptan yapılacak Boylece soz* konusu kışılere aylıklarının istedikleri bolumunu istedikleri zamanda çekebılme olanağı sağlanmış olacak. Hesaba geçınlen aylık faturanın tamamının çekıhnesı durumunda hesap kapatılmayacak Daha sonra gonderılecek aylık ve gelırler, yıne bu hesaba geçırılecek 19. yüzyıl tstanbulu'ndan 3 tip: (soldan sağa) Amavut, Türk, Arap. ler, herkes Şehremını'nı ornek ahvor. Rıdvan Paşa, tstanbul'un gamlı çehresini değiştirmekten umudu kesmiş.Emınonu'ndeki Şehremaneti'ne bile ugraraıyor. Bevoglu Altıncı Daırede ozel hazırlaltıgı makam odasında yan gelip yatıyor. Sadece Ramazanlarda ve bayramlarda, sımıt ve corekler pışkın çıksın, Sakalı Şerıf zıyaretınde Padışah Emanetı Mukaddesevı bakımsız bulmasın dıye, tstanbul tarafın da görunuyor Bır de hakkını vememelı, Emanet veznesınden maaş ödenen sayılı zamanlarda bayramlarda ve padışahın tah ta çıkış kutlamalarında Şehremanetı'nı şereflendırıyor O ortalarda olmayınca da çıngene çalıyor, kurt oynuyor Rum, Ermenı sarraflar, Emanet bmasında maaş kırmak ıçın cınt atıyorlar Pasanın guv enılır adamı Ahmet Ağa, Şehremanetı'vle ılgılı ışlerı uygun ruşvetlerle tatlı tatlı yurutuyor Tabıı kabak da Rıdvan Paşa'nın başına patlıyor Şehremını'nın yıvıcılığıne daır hıcıvler dıllerde dolaşıyor. O sıralar, Islanbul'un klasık hastalığı kolera >ıne ortalığı kasıp kavurmaktadır ve şehırde temızlık merkezlen, mıkropla savaş ıstasyonları gıbı o zamana kadar pek moda olmamış sağlık orgutlerı kurulmasına, Fransa'dan uzmanlar getırılmesıne karşın, yıne de bır salgın belası yaşanmaktadır Chantımes adlı Fransız doktorunun lstanbul'dakı çalışmalarını duyan şaır Eşref de fırsatı kaçırmıyor Hastalık şuphesiyle celbedildı Şantımes, Şehremini var iken mikrop aramak abes Eh, bugun seçılecek olanlar da tstanbul'un mıkrobunu temızlemek ıçın ha>lı ter dokeceklerdır Fakat ınsaf ıle sovlemek gerekırse, şehır artık yüzyılın başındakı manzarasında değıldır Fatih, Balat. Aksaray, Beyazıt, Mercan, Sultanahmet. Beşiktaş yangın yerleri huzun vericidir. Doğru durust bır ıtfaıye orgutu yoktur Daracık yollar medrese, turbe, mezarlıklarla kesılmektedır Ara sokakların arnavut kaldırımı ıle doşenmesı bıle, gerçekleştırılememış bır hayaldır Sırık hamallarıyla, manda ve at arabalarıyla, merkeple yuk taşınmakta, caddeler onlann yakıl artıklanyla dolup taşmaktadır Cığer, kelle, ışkembe sırığa takılı olarak gezgıncı esnaf tarafından satılmakta, uzerlerıne sıneğın bını konup bını kalkmakta, kanlı suları şıp şıp damlamaktadır Çöp arabası dıye seyrek de olsa ortada gorunen araçlann her tarafı delık deşık, ıçlerı de çınko kaplamasız olduğu ıçın, denız kıyısına >a da bır arsaya göturulunceye kadar çöpler >ol boyunca etrafa saçılmakta, boylece bır çeşıt sosyal adalet sağlanmaktadır Dukkânların çoğu vıtrınsızdır ve sokağa doğru uzatılmış bır kol uzerine asılı tabelalanna başını çarpmadan yurumek, kayak sporunda slolomda yanşmaktan çok daha çetın ıştır Hürri>et var! Butun bunlar yetmıyormuş gıbı, bır de hürrıyet ılan olunur ve Abdülhamit Istanbul'unun perdesı kapanırken; kıyısından köşesınden beledıye kontrolunu yerleştırmek ısteyen, hızmetler ve fîyatları bır duzene sokmağa çalışan Meşruüyet İstanbul'unun ılk seçımle ış başına gel mış Beledı>e Meclısı'ne, esnaf kazan kaldırır "tstedigimiz gibi alır satanz, fiyatını da biz saptarız, hurriyet var, hurriyet!" derler Bu yonden, hurrıyet, 1908'den bugune aynı heyecan ve bağlılıkla surer Gerçı Şehremini Zıver Bey zamanında vergı tahsıldarları avare kasnak dolaşıp dururlar, kımseden zırnık alamazlardı, şımdı beledıye, ceza ve vergı konusunda böyle yufka yureklı davranmıyor, 54 mılyar lıralık bır butçe ve 31 bın kışılık bır orgutle yıne de zar zor yurutülen 56 mılyonluk bır kent yonetımı pek o kadar yumuşaklığa elvermıvor 1900'lu yıllann başında İstanbullulara kişi başına yılda 27 kuruşluk belediye hizmeti yapılarak "hızla" çagdaşlaşma ruyalan gorulurdu. Bugun kişi başına 10 bin liralık harcamalarla ne kadar çagdaşlaşabıldıgımız ise, açıkça gorunuyor. Abdülhamit ve Meşrutıyet Istanbul'undan ha>lı uzaklaştığımız halde, palaman bır turlu çağdaş kent hayatının ıskelesıne bağlayamadık Isveç, sigaranın zararları konıısıında Türkçe broşür yayınladı nauer Merkezi Isveç'te Sosyal Sağlık Genel Mudurluğu, dığer kamu kuruluşlan ve gonullu derneklerle ışbırlığı halınde, sıgara ıçmenın zararları ve sıgarayı bırakmak ısteyenlerın ne yapması gerektığı konularında, konferanslar, filmler, afişler, kı taplar ve broşurler aracılığıyia yoğun bir kampan>a yurutmekte Bılgı veren yuzlerce kıtap ve broşur arasmda, İsveç'te bulunan bellı başlı göçmen gruplarının kendı dıllerınde basılmış broşurler de bulunuyor Fınce, SırpHırvatça, Yunanca, Italyanca, Ispanyolca, lngılızce ve pek çok başka dıl vanı sıra Turkce olarak da yayınlanan broşurlerden bın "Sigarayı Bırakmak Için"adı nı taşıyor Kusursuz olmasa da anlaşılır bir Turkçeye çevnlmış olan broşur Isveç'te nufusa kayıtlı 25 000 dolayındakı Turk vatandaşına yönelıyor. Bu sayının yarıva ya kınının çocuklardan oluştuğu, dnemlı bir bolumunun de okuma yazma bılmedığı dıkkate alınırsa, broşurun ulaşabıleceğı nufıts 10 000 kışıvı geçmıyor Isveç'ın 10 000 kadar Turk ıçın sigaranın zararlan \e bu tehIıkelı alışkanlıktan nasıl kurtulunabıleceğı konularında bılgı veren bir kıtapçık yavınlamayı onemsemesı, buna karsılık bızım sıgara muptelası mıl>onlarca ın sanımızı uyarmak ıçın kuçuk bir broşur bıle hazırla>amamış olu> şumuz duşundurucu değıl mı' Abdülhamit İstanbul'u Sigarayı Bırakmak Için Tutun Uzerine Kıiçuk Bir Kitap Abdulhamn Istanbul'u ıse, benzıne kan geleceğıne, gıderek sararıp solmaktadır Padışahın Cuma Selâmlığına gıttığı camılere bıraz ıtına edılmekte, oburlennın kubbelerınde dallı budaklı ıncır ağaçlan çıkmaktadır Suleymanı>e, \enı Camı, Valıde Camıı gıbı koca yapılann bıle ıçlerı haraptır, halılar perışandır, gorunumlerı kasvetlıdır Gerçı Abdülhamit Han, mekteptı, muze>dı, fabrıkaydı, çeşmeydı epeyce eser serpıştırmıştır şehrın orasına burasına Rıdvan Paşa da, Yıldız'a çıkan yolları onartmıştır, parkeler döşevıp genışletmıştır, ış merkezlerı ve çarşılan bıraz daha elı yuzu duzgun hale getırmıştır, herkesı kendı mulkunun onunu kaldırım doşemeye zorlamıştır a>nı zorlama doksan yıl sonra bugunku Istanbul'da da pembe kaldınmlar kampanyasında tekrarlanmıştır ama, Istanbul, bu yuzyıhn başın da da pek bir şeye benzememıştır Artık beledıye orgutu guvâ tamamlanmış gıbıdır Yaklasık 1400 kişi, 30 kuruşla 30 lira arasmda ucretler alarak, kent hizmetleri gormektedir. Gel gor kı, ışının başında adam bulana aşkolsun' Balık baştan kokar der Suçsuzhığunu ispatlamak için iki parmağını kesü M E H M E T ALTAN PARİS "Adaletin kestiği parmak acımaz" derler Bır cınayet suçundan 15 yıla mahkum olan Roland Agret ıse "Adaletin yanlış parmak kestigini" gostermek ıçın bu kez de ıkıncı parmağını kestı 1973 yüında hukum gıyen Roland Agret, devamlı suçsuz olduğunu yıneleynp, bır sonuç alama>ınca, 1976 yılında Fransa'da raslanmadık ölçude uzun suren bır açlık grevrne gırıştı Açlık grevı sonunda, sağlık durumunun artık mahkumıyeteelvermeyecek hale gelmesı nedenıj le cezası hafıfletılmış ve bır sure sonra salıverılmıştı Ama Roland Agret bununla vetınmedı, bu kez de davasının yenıden goruşulmesını talep etmeye başladı Olumlu bır sonuç alamayınca, sol elmın ışaret parmağını keserek, Adalet Bakanlığı'na yolladı Işaret parmağını, 15 mavıs 1983'de kesen eski Fransız mahkum, eylemlerıne ara vermedı, bırçok kez gırışımlerde bulundu Ama "Suçsuzum, davam yinelensin" ısteklerını duyan olmadı O da, 21 şubat gunu butun gazetecılen toplayıp, varın ıkıncı parmağını da kesıp, oğleden sonra Adalet Bakanlığı'na goturup vereceğını açıkladı Gerçek ten de ıkıncı parmağını da kesıp, soyledığtsaatte, Vendome meydanındakı Adalet Bakaniığı'na goturup bıraktı Bu arada, tam on dort vıldır, Adalet Bakanlığı'nda dosvalar Orman Haftası nedenı ıle. arasında dolanıp duran bır mahkeme sonuçlanmış, davanın yenıden gorulmesıne karar verılmıştı Roland Agret'ı davasının vınelenmesı ıçın yargıtaya yenıden başvurulmasını sağla>acak onemlı bır gelışmeydı Nıtekım Adalet Bakanı Robert Badinter, prensıp olarak mahkemenın yınelenmesının kabul edıldığını sovledı Ancak Roland Agret'nın, burokrasının ağır dönen çarklarını beklemeye tahammulu yok Işlemın çabuklaştınlmaması halınde, yenıden açlık grevıne başla> acağını soyluyor Butun bunları ozgür olduğu halde, neden yaptığını soran televızyon muhabırıne ıse Roland Agret oğlunu gostererek "onun için" dıye cevaplıyor Dolmabahçe'nin agacları Ondokuzuncu yuzyıl Padışahları Dolmabahçe, Çırağan, Beylerbeyı, Yıldız derken ıyıce Boğazıçı'ne yerleşırler Istanbul'da bugun Dolmabahçe'den Beşıktaş'a ve Yıldız'a uzanan yollar gıbı sılme çınarlı caddelerın bulunmayışına şaşanlar, şunu hatırlamalıdırlar Sultan Abdulmecıt'ten berı, her donemde ışbaşına getınlen Şehremınıler'ın ılk gayrelı, bu yolları onarmak ve ağaçlamakta gorulmuştur Saraylara gıden yollar ve Sarayların çevrelerı, çağdaş kentleşme çalışmalarımızın ılk uygulama alanlandır Peki, oradan başlasa da, etrafa yayılsa ya! Hayır, gelen giden Dolmabahçe, NişantasıBeşiktaş uçgeninin içinde doner durur. Hurriyet de var artık, halk ağzına gelenı soyluyor, 1910'lu yıllann başında Suphı Bey, Şehremini olur olmaz ışe Dolmabahçe cıvarını ağaçiandırmakla başlayınca kıyamet kopar. "Vay, sokakları bok gotururken adam hâlâ Hunkân duşunuvor, Dolmabahçe'yı susluyor!" derler Suphı Bev de, anlaşılan ağzı laf yapan adammış, bugunku polıtıkacılara taş çıkartan bır cevap verıyor "Elbette once Hunkârın yaşadığı çevreyi guzelleştirecegız, devleti temsil eden o değil mi?" O olmasına o da, Nasrettın Hoca'nın soyledığı gıbı, Bahara kımın ne dedığı var, şovle hepımız bırden tatlı, duzenlı, huzurlu bır toplu yaşama kavuşsak, fe Turk Havayollan'nın yaptığı açıklamaya göre, Dalaman ve Antalya'dan Londra'yadirektseferler 25 mart pazar gununden itibaren başlayacak. Yaz tarifesı 27 ekim tarihinde sona erecek. ı İstanbul Haber Semsı Turk Hava>olları'nın vaz tanfe sının 25 martta Sofya ve Belgrad 7 yenı hatları ıle başlavacağı ve 2 ekını 1984 tarihinde sona ereceğı belırtıldı THY'ndan yapılan açıklama da, yaz tarıfesının 1983 yaz donemıne oranla toplam ışletme ta lebınde uçuş saatı, koltuk, kılo metre kapasıtesınde buvume ıle planlandığı, Şam, Sof\a, Belgrad ve Dubaı'ye venı seferlerın konulduğu, Antaha'dan Lond ra'ya Dalaman bağlantılı sefer lerın açıldığı bıldırıldı Açıkla mada ıç, dış, ışçı seferleri, kargo ve Kıbrıs seferlenne ılışkın de şoyle denıldı lerın DC10 tıpı 343 kışılık buvuk gövdelı uçaklarla yapılma sına devam edılecektır İzmır Istanbul arasında seter sayısı arttırılarak gunde karşılıklı olarak 5 6 sefer planlanmıştır Istanbul'dan her gun doğrudan Adana'ya karşılıklı 2, Antalya'va hartada 8, Gazıantep'e 2, Dıyar bakır'a 1 sefer planlanmıştır Istanbul Dalaman seferleri hattada 3"ten 4'e çıkartılmış, ayrı ca hazıran evlul donemınde Antalya'ya 3 yenı sefer daha pianlanmıştır Istanbul bağlantılı ola rak hazıran evlul donemınde mevcut seterlere ek olarak Trab zon'a hattada 3, Samsun ve Iz mır'e 1, Trabzon'a 2, Malatya' va hattada 3, Antalva c Dala man'a haftada 1 sefer planlanmıştır Istanbul bağlantılı olarak haftada 3 kere yapılan AnkaraVan seferlenne ılaveten pazartesı ve perşembe gunlerı \ anDıvar bakır karşılıklı sek'rlerı ıle Van hattı uçuşu hattada ^'e çıkartıl mış, pazar gunlerı IzmırAntal >a, pazartesı gunlerı DalamanAntalva arasında seferler duzenlenmıstır Dış hatlar tarifesiyle birlikte iç hatlarda seferleri arttırıyor tır Dış hat sektorumuzde yaz tarıfemız kapasıte ve yolcu savısında artış ongorulerek planlanmıştır İşçikargo Kıbrıs \e seferleri Tarıfeh dış hatlarımızda Şam, Sofya, Dubaı ve Belgrad sefer lerı venı yaz tarıfemızde ver almış, Dalaman ve Antalva'dan Londra'ya dırekt seferler duzen lenmıştır Roma, Vlılano, Amman, Kuvvaıt, Trablu», karaçhı hatlarına yapılan uçuşlar l'er venı seferle arttırılmıştır Avrupa hatlarında geçmıs tarıfe donemı nın utuşları genelde muhafaza edılmış IstanbulLondra, Roma, Mılano uçuşları l'er venı seferle arttırılmıştır Bırcok sektore daha buyuk koltuk kapasıtelı uçaklar tahsıs edılmıştır Ortadoğu hatlarında Dubaı've haftada 1, Şam'a hattada 2 seter duzenlenmıştır Buna ılaveten bır oncekı vaz donemıne gore tarı lelı dış hat şebekemızın Kıbrıs, Avrupa, Ortadoğu karşılıklı bağlantılarında artış sağlanmış Dusseldorf. Hamburg, Hannover, Koln, Nurnberg, Stuttgart noktalarına vapılan ışçı charter seferleri avnen muhafaza edılmış, cuma gunlerı Istanbul'dan Dusseldorf, cumartesı gunlerı İzmır Stuttgart seferlerının uygulama perıyodları genışletılmıştır Y olcu uçaklanmızda sunulan hızmete ılaveten 40 tonluk kargo uçaklarımız ıle haftanın salı gunlerı Frankfurt ve Cıdde'ye tarıfeh seterler duzenlenmıştır TH\ ve KTH\ ıle Lefkoşe' den Istanbul Adana, Ankara ve İzmır e seferler yapılması planlanmış olup, Istanbul'dan Er can'a hattada 9, Ankara'dan Er can'a haftada 1, Izmır'den Er can'a haftada 3, Adana'dan Ercan'a haftada 2 sefer planlanmış olup çarşamba ve cuma gunlerı ErtanlzmırLondra seferleri duzenlenmıştır NATO Nükleer Planlama Grubu toplantısı Çeşme'de yapılacak ANKARA, (ANKA) NATO Nukleer Planlama Grubunun savunma bakanları duzeyındekı 35'ıncı toplantısı 34 nısan tarıhlerınde Çeşme'de yapılacak Dışışlerı Bakanlığı'ndan vapılan açıklamada, toplantı>a NATO Genel Sekreterı Joseph Luns'un baskanlık edeceğı belırtıldı Nukleer Planlama Grubu toplantısında, nukleer alandakı son gehşmeler gozden geçırılecek Iç hatlar IstanbulAnkara arasında se fer savıları arttırılarak gunde karşılıklı 8 ıla 9 sefer planlanmıştır Istanbul'dan Ankara'va 08.00 ve 17.45 saatlerınde Ankara'dan Istanbul'a 11.00 ve 19.30 saatlerınde yapılacak olan sefer Yann: Kargaşa içinde bir kent