15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ŞUBA T 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 "Police" toplulıığunun konserinde polisle çatışma çıktı ROMA (THA) İtalya'nın başkenti Roma'da bir konser veren Ingiliz Rock topluluğu "Police"in konserini izleyebilmek amacıyla kapıları kırmaya çalışan gostericilerle polis arasında çatışma çıktı. Çatışmada onbeş genç ile beş polis yaralandı. Roma polisinin yaptığı açıklamaya göre, başkentin Spor Sarayı'nda verilen konser sırasında meydana gelen olayda yirmi genç gözaltına alındı ve sorguları tamamlandıktan sonra salıverildi. Polis yetkilileri, kapıları kırmaya çalışan gençlerin giriş kapısım tutan gıivenlik görevlilerine taş ve yangın bombası attıklarını, polisin de buna gözyaşartıcı bombayla karşıhk verdiğini söyledi. Öte yandan, İtalya'da "Police" Rock topluluğunun konserinde meydana gelen olaylar dolayısıyla birçok müzik topluluğu ttalya'yı protesto ettiğini açıkladı. GORDUK KONUgTUK Yalçın Pekşen Beş yaşında iken Ankara Devlet Tiyatrosu 'nda başrol oynamıştım. Oyunun adı "Karaböcek"ti. Çok tutuldu., Sayın Ismet Inönü geldiler, seyrettiler, çok beğendiler.. Madem bu kadar muvaffak oldun, bundan sonra senin adın Karaböcek olsun dediler. Tiyatrocu baba ile oğul Türk müsiği şarkıem Neşe Karaböcek Türk müziğine "biraz" karşı... "9 yaşındayken şarkıcı oldum" yıllar sonra bir arada Kültiir Servisi Kadıköy Enis Fosforoğlu Sanat Merkezi'nde Enis Fosforoğlu yeni yılın ılk oyununun hazırlıklannı yapıyor. Ancak bu oyunun diğerlerinden bir farkhlığı var: Enis Fosforoğlu yaşamımn 40 yılını tiyatro sahnelerine vermiş babası Renan Fosforoğlu ile birlikte sahneye çıkmanın heyecanı içinde bu kez. Cevat Fehmi Başkut'un "Buzlar Çözülmeden" adlı oyununun yönetmenliğini Yılmaz Gruda ile beraber yuruten Enis Fosforoğlu oyunda kaymakamı, baba Renan Fosforoğlu ise deli çavuşu canlandırıyor. Oğul Fosforoğlu, "Babamla ben üç yaşındayken birbirimizden aynldık, 30 yıl sonra satanede buluştuk" diyerek mutluluğunu dile getirirken, yıllar once oğlunun tiyatrocu olmasına karşı çıkan baba Fosforoğlu da hem saygılı bir yönetmen, hem de başarılı bir oyuncu olan oğluyla birlikte oynamanın gururunu yaşıyor. 27 Mayıs 1960 sonrası DoğuL da bir kasabada geçiyor oyun. Kasabaya gelen kaymakamın kırtasiyeciliği yok etme çabalannın ve bürokrasiye karşı açtığı amansız savaşın anlatıldığı oyunda oteki rolleri, Atilla Ertüs, Kemal Çapraz, Volkan Saraçoğlu, Suna Keskin, Fıisun Erbulak, Yılmaz Gruda ve Enis Fosforoğlu Tiyatro Okulu'nun öğrencileri paylaşıyor. Sayın Neşe Karaböcek, once soyadınızla ilgili bir şey sormak istiyorum. Bir şarkıcı olarak "bocek"li bir soyadı taşımanu bana biraz garip geliyor. Tabii soyadınızı kendiniz secmediniz ama isteseydiniz değiştirebilirdiniz.. Aslında değiştirdim zaten.. Benim soyadım "Göktürk"tü, Karaböcek oldu.. Yani bu soyadım isteyerek mi aldınız, neden? Ben beş yaşında iken Ankara Devlet Tiyatrosu'nda başrol oynamıştım. Oyunun adı "Karaböcek"ti. Ormanlar kraliçesi karaböcek'i oynuyordum. Altı ay oynadık. Çok tutuldu. Sayın Ismet tnönü geldiler, seyrettiler... Çok beğendiler.. "Madem bu kadar muvaffak oldun, bundan sonra senin adın Karaböcek olsun" dediler. Resmen değiştirdiniz mi? Değiştirdim evet.. Nufus kâğıdımda yazılı. Zaten o kadar meşhur olmuştum ki... Yolda görenler "karaböcek geldi", "karaböcek gitti" falan.. Benim soyadım olup çıkmıştı. Yani beş yaşında meşhur olmuştunuz.. Evet ama tiyatroda.. Dokuz yaşımda ilk defa Ankara Dörtyol Aile Gazinosu'nda şarkı söylemek için sahneye çıktım. Neşe hanım.. Şakayla kanşık şunu söylemek istiyorum. Bizde bazı hanım şarkıcılar neredeyse kundakta iken şarkı söylemeye başlad>klannı söylerler.. Siz daha insaflı çıktınız.. Dokuz yaşında diyorsunuz. Sakın hanunlann özelligi olan yaş küçultme huyundan kaynaklanmasın bu.. BİR ARADA Enis Fosforoğlu, 40 yılını tiyatroya veren babası Renan Fosforoğlu ile birlikte Cevat Fehmi Başkut'un "Buzlar Çözülmeden" adlı o>ununda rol alı>or. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ) NEŞE KARABÖCEK "Türk müziğini yozlaşlırmadan dinlenebilecek duruma getirmek istiyorum" diyor (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) V1DEO KULUPLERINDE NE VAR, NE YOK? çısının ailesiyle olan ılışkilerini anlatan aşk, macera turü bir film. • ICE CASTLES (Buz Kale • SPASM (Kasümalar) Oyuncular: Oliver Reed, Peter si) Fonda Oyuncular: Robbv Benson, ColKonu: Afrika'da vahşi bir kabile leen Denhurst, Tom Skerrıtt. bir yılana tapmaktadır. IngilteKonu: Şampıyon bir buz patenre'den gelen bir avcı grubunun cisi kızın geçirdiği bir kaza sonubu yılanı kaçırması etrafında gecu gözlerinın kör olması, görme lişen olaylar ışleniyor. diği halde uzun bir çahşma sonucu tekrar kaymaya başlayarak BEBEK VİDEOTHEQUE şampıyon olması anlatılıvor. • A LONG RETURNtNG (Toplam 800 kaset) (Uzun Dönüş) • LÎLt MARLEN Oyuncular: Mark Burns, Dynne Yönetmen: R. W. Fassbinder Frederick. Oyuncular: Hanna Schygulla, Konu: Nedeni bir tiirlü anlaşıl Giancarlo Giannini, Mell Fermayan bir beyin hastalığına tu rer. tulan bir genç kadının kocası ta Konu: //. Dünya Savaşı sırasınrafmdan hastaltğın nedeni ve te da Lili Marlen şarkısımn ortaya davisi bulunana kadar dondu çıkışını konu alan bir film. rulmasını konu edinen filmde • ANDJUSTICE FOR ALL dramatik bir örgu var. (Herkes İçin Adalet) • BEFORE AND AFTER Oyuncular: Alpacıno Jack War(Önce ve Sonra) den. Oyuncular: Patty Duke Askin, Konu: Hykuk diizeninm eleşti., Bradford Dıllman. rilmesı t^ifgift bir film. (Türks Konu: Üç kadının erkekler tara çe ve Ingılızce alt yazüı). fından terkedilmemek, beğenıl• THE HUNGER (Açlık) mek kaygıstyla verdikleri sava Oyuncular: Catherine Deneuve, şım ışleniyor. David Bowie. Konu: Modern bir vampirlik hiBOSTANCI VİDEO NET kâyesi. (Tıirkçe alt yazılı). (Toplam 300 kaset) • MERCANAIRES (Paralı ŞİŞLİ ULUSAL VİDEO (Yaklaşık 550 kaset/progAskerler) ram). Oyuncular: Jim Brown, Peter KADIKÖY VİDEO NECO (Toplgm 2500 kaset) Carsten. Konu: Güney Afrika ülkelerinden birınde bir darbe olur. Bu ulkeye dışardan gönderilen paralı askerlerin başmdan geçen olaylar ele alınır. • BETSY Oyuncular: Laurence Oliver, Robert Duval, Lesley Anne Dovte. Konu: Detroit 'te bir oto imalat• KANLI PARA Oyuncular: Ekrem Bora, Kadir tnanır. (1972yılı yapımı) Macera turunde bir film. • PLEASE DON'T EAT THE DAISIES (Eğlenceli Günler) Oyuncular: Doris Day, David Niven. Güldürü türü bir film. • LİZA MÎNELLt ŞOV Mükerrem Berk Kültiir ve Turizm Bakanhğı özel müşaviri oldu Kültiir Servisi L'zun yıllar Cumhurbaşkanhğı Senfoni, lstanbul Devlet Senfoni ve lzmir Devlet Senfoni orkestralarıyla Devlet Konservatuvarı Müdürlüğu, Kültür Bakanhğı Başmuşavirliği görevlerinde bulunan, Ankara Devlet Konser Salonu'nun yapımı, Cumhurbaşkanhğı Senfoni Orkestrası'nın sanatsal reor'ganizasyonu ile yurt içi ve yurt dışı turnelerinin düzenleyiciliğini yöneten flutçü Mukerrem Berk, Kültür ve Turizm Bakanı',nın özel müşavirliğine atandı. • 1917 yılında tstanbul'da doğan İBerk, ilk flut derslerini Istanbul İBelediye Konservatuvarı'nda ;Carl Ernst'ten aldı. 1942'de • Cumhurbaşkanhğı Senfoni OrJcestrası'na girdi. ABD'de John |Wummer'den aldığı derslerle flut •İekniğini geliştirdi. Beş yıl Bağ'Jdat Akademisi'nde oğretmenlik Devlet Klasik Türk Müziği Korosu yarın konser veriyor Kültür Servisi Dr. Nevzad Atlığ yönetimindeki Devlet Klasik Turk Muziği Korosu yann saat 11.30'da Istanbul Ataturk Kultur Merkezi'nde bir konser verecek. Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu'ndaki konsere solist olarak Hasan Gülsever katılacak. Devlet Klasik Türk Muziği Korosu konserde Dede Efendi, Abdulkadir Meragi, Nazim Efendi, Tanburi Cemil Bey, Şevki Bey ve Hacı Arif Bey'in eserlerini seslendirecek. Ben ne söylesem arabesk deniyor. Bir Alman şarkısı vardı. Orijinal adı "Tranen Lügen Nicht" gözyaşları Almanca ve arabesk yalan söylemez Arabesk degil mi? demek. Ben bunu Şimdi ben ne söylesem "arabesk" deniyor. Bir Alman şarkısı plağa okudum. vardı. Orijinal adı "Tranen lügen nicht".. Gözyaşlan yalan söyleDediler ki "Arabesk mez demek. Ben bunu plağa okudum. Dediler ki "arabesk degil mi?" Şartlanmışlar. Alman şarkısını okuyorum arabesk diyorlar. değil mi?" Sonra şöyle şeyler var bizim müzikte. Güfteci güfteyi belli bir yere Şartlanmışlar. kadar yazıp sonra "tennenni, terenenni.. terenen.." diye gidiyor. Ama o zatnan adı arabesk değildi. Orhan Gencebay'ın ki gibi de değildi. Ben Ankara Radyosu'nda beş sene Latin Amerika müziği yaptım. Bu arayış içinde iken değişik tınılar çalıştık. Onlan Türk müziğine yerleştirmeye çalıştık. Bizim tınılanmız yetraiyor muydu? Turk muziği çok değerli ama kısıtlı kalıyor. Kulağa hitap etmeniz lazım. Bunları gençlik dinlemiyordu ve yüzyıllarca hep aynı şarkılar hiç değişmeden çalınıyor. Yüzydlardır kaldığına göre beğeniliyor olmalı.. Tamam güzel ama genç nesil de dinlesin.. Siz dinliyor musunuz mesela? Hayır dinlemiyorum.. Işte bu değerli besteleri yani Klasik Türk Müziğini de aranje edebilir miyim diye yola çıktım. Fakat yolda kaldınız galiba.. Evet pek yol alamadık. Otoriteler karşı çıkıyorlar. Ne diyorlar? Türk müziğini yozlaştınyormuşum.. Ben yozlaştırmak taraftan değilim ama can sıkmadan dinlenebilecek duruma getirmek istiyordum. Onlar "aynen kalsın" diyorlardı.. Ben de artık vazgeçtim. Kendi yoluma gore besteler seçmeye başladım. Halk çok tuttu. Kadercilik, karamsarlık, ölüm vesaire diyorlar ama benim yaptığım müziğin içinde tabut yoktur. Öyleyse sizi neden suçluyorlar? Biraz değişiklik yapmaya mecbur kahyorum. Mesela bir notayı elime aldığım zaman notaya yerleşen güfteler o kadar yerli yersiz yerleşmiş ki.. Mesela müziğin uzatılacağı yerde " a " veya " o " gibi uzatılabüecek harfler yerine .. uzatılmayacak mesela "t"... uzun yere gelmişse ben haliyle değiştiriyorum.. O zaman değişiklik ortaya çıkmış oluyor. Kabul etmiyorlar.. "Aynı notadaki gibi okuyun" diyorlar. Arabesk diyorlar. Mimar Sinan Sergisi Bizim Tepe'ye taşındı Kültur Servisi Italya'nın Udine kentındeki Burelli ve Gennaro Mimarlık Atölyesi tarafından, Turk mimar ve sanat tarihçilerinin de yardımlarıyla gerçekleştirilen Mimar Sinan sergisi, Resim ve Heykel Muzesi'nden sonra Arnavutkoy'deki Bizim Tepe'de açılacak. Bugün saat 18.00'de verilecek bir kokteylle açılışı yapılacak olan sergi, 15 şubat gunüne kadar gezilebilecek. Ben kanıtlayabilirim.. (Neşe Karaböcek sözün burasında 78 yaşında iken sahnede şarkı söylerken çekilmiş fotograflannı getirdi. Bazı dergilerde kendisi hakkında yayınlanmış yazılan gösterdi.) Ne demek bu. Ben anlamıyorum. Siz anlıyor musunuz? Hayır ben de anlamıyorum. Bilmiyorum.. Bana saçma geliyor.. Ne yapıyorsunuz o zaman? O şarkıyı okumuyorum. Değiştirilmesi taraftarıyım. Bu tür değişiklikler yapılabihneli. Bazı şarkılar neredeyse Arapça, Farsça.. Mesela "Tutii mucize guyem, ne desem laf değil.." Bu bugün Ingilizce gibi.. Ben Farsça lugata baktım. "Papağan gibi tatlı dillisin, senin diline karşı bir şey söyleyemiyorum" demekmiş.. Bunu gençlik anlar mı?. Anlamıyor ve dinlemiyor.. Mtizeye konmalı Sizce ne yapılmalı? Bunlar muzeye konmalı artık veya bıraksınlar yorumu değişsin. Gençlik de anlasın, sevsin.. Biz Turk müziğini kurtaralım derken Türk muziği gençlikten giderek uzaklaşıyor. Anlıyorum.. Neşe hanım, şarkıcınktan memnun musunuz? Memnunum ama artık bence içkili gazino düzeni bitmiştir. Halk rağbet etmiyor. İçkili gazino yerine halkın rahatça girebileceği spor salonlarında muzikaller yapılmalı. Ancak bu yolla eğlence hayatı düzene girer. Ama o zaman yüksek kazançlar olmaz. Ben zaten yüksek paralar hiç almadım. Yani şöhretimin icap ettirdiği kadar yüksek Ucret almadım. tyi kazanamıyorsonuz yani... Kazanıyorum ama sadece gazinodan değil.. Sinema var. Plak var.. Tabii korsan kasetçiler olmasa kazanacağız ama biz uğraşıyonız, onlar kazanıyor. Ne yapıyorlar? Biz plak çıkarıyoruz, ertesi gün korsan kasetçiler piyasaya sürüyorlar. Biz dörtbeş bin zor satarken, onlar eminim kırkelli bin satıyorlar. Bir plaktan ne kadar kazanıyorsunuz? Masrafını kurtarsa kâr oluyor. O kadar uğraşma, besteciye, telif haklarına uç milyon yatınyorum, ya geri geliyor, ya gelmiyor.. Neden yapıyorsunuz öyleyse? Sanatçıların yaşaması için plak şart.. Şöhretimin konınması için bir unsur oluyor. Siz bir de film çeviriyorsunuz Neşe hanım.. Ben birkaçını seyrettim. Hep köyden kente gelip meşhur şarkıcı oluyorsunuz. Evet hemen hemen aynı konudur. Filmciler öyle istiyor. Bu sizi rahatsız etmiyor mu? Ediyor ama ne yapalım. Kural bu.. 4 Şubat Ük plak Arapya Evet inanıyomm.. Ama dokuz yaşında profesyonel şarkıcı olmak bugün biraz tuhaf geliyor da.. Şimdi yine inanmayacaksınız ama ben yedi yaşında da ilk plağımı doldurdum. Hangi şarkıydı bu?.. Alloma.. Havai şarkısı galiba.. Hayır Arap şarkısı. Plağın akrası da "tin tin tini mini hanım'Mı. Arapça şarkı nereden çıkmıştı? Adana'da bulunuyorduk. Çay bahçelerinde şarkı söylüyordum. Bilirsiniz o bölgede Arapça çok konuşulur. Arap şarkıcılar gelmişti bizim bahçeye. Bu şarkıyı onlar söylüyorlardı. Ben de ezberlemiştim. Bir gün şarkıcılan rahatsızlandı, gelemedi. Halk da istiyordu.. "Ben biliyorum" dedim Arap sözleriyle şarkıyn söyledim. Demek o zaman arabesk yerine resmen Arap şarkılan söyleniyordu.. Zaten arabesk diye bir şey yok.. Bu arabesk lafına ben kızıyorum. Bir şarkı ya Arap şarkısıdır, ya Turk.. Arabesk ne demek?.. "Arap müziği gibi" demek herhalde ama.. Böyle şey olmaz müzikte.. Valla bizde yapılıyor ve oluyor gördüğümiiz kadanyla.. Siz de karşı mısınız arabesk müzige? Oysa sizin de arabeskçi oldugunuz söyleniyor.. Ben lafma karşıyım.. Doğru.. Arap müziğindeki enstrümanları ilk ben kullandım. Benden önce bunlar bilinmiyordu.. Bizim müziğe bunları koyunca Arap muziği gibi oldu. Işte siz de söylüyorsunuz.. "Arap müziği gibi" diyorsunuz. Galiba arabeski ilk siz çıkarmışsınız. Biz de boşuna Orhan Gencebay'ın günahını alıyorduk. 5GALERILER GALERI BARAZ EDİP HAKKI KOSEOĞLU 17 Şubat 29 Şubat 1984 528 66 29 522 89 97 RMMGALTI SANATGALERÎSİ So* 4t Pwıgaltı Mübeccel Siber Resim Sergisi 24 Ocak 15 Şubat 1984 Moda Cad 264MODA Tel 337 15 31 HASAN HÜSEYİN Resim Sergisi Katksıyta 129 Şubat 2 Mart 28 Mart 1984 İBRAHİM ÖRS JALE ERZEN ERENKÖY İŞ SANAT GALERİSİ TARIHTE BUGUN Mümtaz Arıkan 3.KEZBASK0MUTAN Anadolu Medenıyetlerı CAĞIAR BOYU TAKI SERGİSİ Muzelerdeki eserlerden imitasyon örnekleri 1322 'DE BUGlİN, TÜ8KİYE BÜYÜK AtfLJ.ETMEO.iSt, GA2İ UUS TAPA KEMAL PAÇA'NtN ŞÖ MUTASLIK YETKİI.ERİNİÜÇÜH CM KEZ UZATıyOftOU.İLK KEZ SAKARYA SAVAŞINDAN ÖNCE VERILEN, RCIRK OKOULAKı BA$KCMUV*MLl£l yETKİSİ,KEN. £ İİ Dİ Î£TEĞI Ü2ERİNE ÇOK 6&4İŞ KAPSAMLI TUTUUUU$rü HERBceĞI EHAİIZLER KAHUH SAYI. LACAK FAKAT BU YETKİ3AY IÇİM &EÇERLI OUICAKTt.. SASuSTOS laH'DE İ44SArtu TB.M.M KANUNUVLA 30 Mart 25 Nisan 1984 27 Nisan 31 Mayıs 1984 Kurtuluş Cad 191 KurtuluşIST Tel 140 47 83 ÖZDEMİR ALTAN Hatice (Aslan) Odabası Basri Erdem Resim Grafik Sergisi 23 Ocak 1 0 Sataat f f SEYHSAMİUÎNOLÛMÜ \ UZUNÖMER 18?f'OEBUGÜN,UMLU KAFKAS KAHRAAMNIfEYv\ 1960'TA, İSTAMBUL 'UN C A â Âii AS~ i'f /â I S? M > f  i A r^A Ö A **<^jt A IS\A t \ *~ ? m ** ' t* . M ** ?* . f* a* ŞAMİL ı f HAC İÇJN&İJTI&I AfZABlSTANM, ll&IMÇ TİPLBRİNÛEM ı ÖLDÛ.G£NÇLİĞİ, ÜLKESlNİN BA ~~~~ SİRİ OLAN UZUN ÖMERİ ĞIMSIZLIĞI ÎÇIH RUSLARLA ' ÖLOÜ.Z.ZSm OLAN\ SAVAŞJHAKLA GEÇMİŞ,ieiS BOYU İLE HERKESİN \ UDERLSRİ OLÜNCE OHUKJ TANIYIP SEI/OİĞI YERIME "İMAM"OLMU$ru.. ÖMER., 6O A/UMARA J . RUS ÇARI UgR YIL OAILARI OLAN AYAKKABILAIALTEDEBİLMEK İÇİN KAFKASRINI ISMARLAM4 YA'YA BİNLERCE ASKER YOLMPTIRIRPI. GALATA . LUYOR PAKAT BA$AR/ SA6LIKÖPRÜSÜHÜNALTIN \ , YAMiyo#Ç>Ll.ŞAMİflA/ YILLAZ OAKİ KÜÇÜK OUK. ŞÜREH MÜCADELESİ •fOO KİŞİ " KAMINOA RÎYAM\ İLE SAVUN&UĞU &UHİB KALEGo BİLET/SA'İ SİNDE AÇJ.IK YÜ2ÛNOEN SOU • TAAJ OMESt, BULOU RuSLARA ESlRDuŞTU, KALPTEN . LER. (fBSS) GAL IPÇARR.NIÖLÛÜSÜN.t KOLA 0NASAY6I İLEOAVRAN. Dİ. 187O'TE HAC İÇİN YOLA ÇIKTI, ISTAN&İJCA ÛA Uğ&IO/. 15 GÜN UZATILDI Istıklâı Cad Postacılar S Nc 12 Tel 149 23 64 GÜNER ENER "Ağıtlardan Yorulan" Resim Sergisi 16 Ocak 8 Şubat OKTAY RİFAT B&M URART SANAT GALERİSt GALATA SANAT GALERİSİ 'â •4$ RESIM SEHGISI 27 ocak 9subat £64 Balkan Naci İslimyeli RESİM SERGİSİ 5 OCAK6 ŞUBAT SELMA GÜRBÜZ MITHAT ŞEN Resim Sergisi 26 Ocak 13 Şubat YÜRÜRLÜ6E &İREN BAÇKOMU. TANLIK. Y£TKİ£İ,DAH4SONIZ4 LARl OLA&ANÜSTÜ HAi MEDe'. NtYLE 4 KEZ UZATILDI. K4~ 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Balkan misaki bugün parafe ediliyor Belgrat 3 (a.a.) Yıınan Harıcıye Sazın M. Maksımos bu sabah buraya gelmiştır. Saat 10.30 da Harıcıye Vekılı Te\fık Ruştıı Bey, muteakıben Yıınan Harıcıye \azırı M. Maksımos, saraya giderek defterı ınahsusa ısımlerını yazdılar Tevfık Ruştıı Bey ve M. Maksımos, saat II de fugoslavya Harıcıye \ezaretmde M. Yevtiç'ı zıyaret ettıkıen sonra her uç Harıcıye hazırı rahatsızlığından dolayı dışarı çıkamıyan Romanya Harıcıye Vazırı M. Tıtuleskonun ikaınet ettiği Romanya sefarethanesıne gıüıler ve orada dort Harıcıye nazırı ınukarrer ıçtımalarını yaptdar. Muzakerenm nıhayerine doğru Tevfik Ruşlii Bey, saraya gitlı ve Yugoslavya Kralı Aleksandr larafından kabul edıldı. Saaı 13.30 da Yugoslavya Harıcıye nezuıelınde ıiitoujtrler şerejıne 4 Şubat J934 verilen oğle yemeğıne ıcabet edıldi. Öğleden sonra saaı 4.30 da Kral Hz. Yunan Harıcıye Sazırmt kabul buvurdular. Dığer uç Hariciye Vaztrı, Yunan Harıcıye \azmnın gelınesıne ıniızaren Romanya sefaretınde sabahkı ıçlıınalarına devaın eılılcr. Hıısusı istıhbaraıtntızu nazaran Balkan mısakı bu akşaıtı purafe edılecekıır. Hariciye \azırları yarın akşam Aiınaya harekeı edeceklerdır. 1934.1984 vaMtnağcad pakıze tarzı klnığı sokaöı , f Sanat Galerısı "adlandırılmayanlar" RESİM SER6İSİ 28 0ok 24 %+# 19M Bartaros Bulvarı Barbaros Apt 74/4 Nobel yanı Tel 161 80 72 TABAR LUTFU J h i M S A N A T GALERİSİ AEM* Resim Sergisi 27 Ocak24 Şatat » Valı Konağı Cad Pasaı 85 Tel 146 72 81 HAYATİ MİSMAN Hüsrev Gerede Cad 126 Teşvıkıye Meydanı 141 65 10 11 12 13 GALERI OZEL KOLLEKSİYONUNU Sunar 28 Ocak13 Subat GALERİ İLANLARI HER GÜN BU KÖŞEDE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle