Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 ŞUBAT 1984 EKONOMİ CUMHURİYET/9 EKONOMIDE DIYALOG OSMAN ÖZBEK 1923 'de doğdu. Küçük yaşta babasının yanında çiftçilik öğrenen Osman Özbek Perievniyal Lisesi'ni ve 1945'de de İsıanbu! Yüksek tktisat ve Ticaret Okulu'nu bitirdi. Bu arada beden eğitimi öğretmenliği de yapan Özbek 1950 yılında koyüne muhtar seçildi. 1966 yılında tstanbul GUngören belediyesini kuran ve 11 yıl belediye başkanlığı vapan Özbek 1980 yılında Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi. 1982 yılında bu göreve yeniden seçilen Osman Özbek halen Trakya'da süt üreticiliği yapıyor. O zaman biz de bu urünleri borç alınan paralarla ithal etmek durumunda kalınz ve Türkiye üzücü bir noktaya gelir. Bunn yalnız ayçiçegi için mi söyliiyorsunuz, gend olarak mı? ÖZBEK Genel olarak soylüyorum. Ben bu topraklarda bugünkü şartlar içinde bile bazı tedbirlerle bugünkünün iki misli üretim yapılabilecefcine inanıyorum. Altyapıda gerekli geliştirmeler yapılırsa bu dörtbeş misline, b a a ürünlerde on misline kadar çıkabilir. Mesela Türkiye 40 milyon ton buğday üretebilir. Bugün Türkiye'de sulanabilir tanm alanlannın ancak üçte biri sulanıyor ve üstelik sulama ücretleri de çok pahalı. Tanmın, çiftçinin buna tahammülü yoktur. Sayın Özbek, bu noktada izin verirseniz fiyatlarla ilgili bir sonım olacak. Fiyat endeksleri son aylarda tanm ve gıda maddeleri fiyatlannın diğer mal ve hizmetlerin fiyatlanndan daha hızlı arttığını gösteriyor. Bu, neden kaynaklanıyor sizce; üretim yetersizliginden mi, girdi fiyatlarındaki artıştan mı, başka nedvnlerden mi? ÖZBEK Çok çeşitli tanm ürünü var ve bu, üründen ürüne değişir tabii. Bence bu fiyat artışlan üretimle olduğu kadar girdilerle de ilgilidir. Sayın Özal hükümetinin göreve başladığından bu yana girdi fiyatlannda artışlara şahit oluyoruz. Petrolde bunlar devTevi olarak devam ediyor, elektrikte var. Faizler yüzde 2022'den yüzde 2830'a yükselmiştir, vadesinde ödenmezse yüzde 35'e kadar çıkmaktadır. Gübrede ortalama yüzde 60 artış obnuştur. Girdi fiyatlanndaki bu anışlar daha çok yeni ürünlerin fiyatlarına etki yapacaktır ama bugun elinde tanm ürünü olan tüccar ve sanayici önümüzdeki sezonda daha pahalı bir mala muhatap olacağı için şimdiden elindeki tanm ürünlerinin fiyatlarım arttırmaktadır. Demek ki bu fiyat artışları üreticiden kaynaklanmıyor, serbest pazar ekonomisinin getirdiği bir şekilden kaynaklanıyor. Geçen hafta Cumhuriyet altını 29 bin liraya bir ons altın 400 dolara çıktı Altın piyasaları geçen hafta aniden hareketlendi. Dünya borsalannda bir ons altın bu yıl ilk kez 400 doların üstüne çıktı. Turkiye'de de Cumhuriyet altını 29 bin liraya tırmandı. Doların değer kaybı ve Iran'ın Körfezi kapatacağı haberleri dunya borsalannda altını ayağa ka'dırdı. Hafta basında 385 dolardan işlem gören bir ons altın 3 gunde 15 dolar değer kazandı ve perşembe günü birçok borsada 400 dolar sınırını geçti. Bununla birlikte altın fiyatlannın cuma gunü biraz gerilediği ve bir ons altının 3% dolara indiği gözlendi. Dunyadaki gelişmeler Türkiye'ye de yansıyınca Cumhuriyet altını hafta içinde 1100 lira değer kazandı ve perşembe günu 28.80029.000 liradan işlem gordü. 24 ayar altının gramı da aynı süre içinde 4.1804190 liradan 4.3404360 liraya yükseldı. Ancak, Türkiye'de de altın 28.800 28.250 28.000 27.900 ! | Cumhuriyet altını ı 20 21 Şubat 22 23 24 Osman Özbek (solda), Osman Ulagay'ın soıulanm yanıtlarken.. Ulagay sordu, Ozbek ynnıtladı: Çiftçi ıııaliyetbıe satışa zorlamrsa Türkiye gıda ithal eden ülke olıır "Ekonomide Diyalog"un bu haftaki konuğu Türkiye Ziraat Odalan Birliği Başkanı Osman özbek. özbek'le Turkiye'de tanm ve hayvancılığın bugünü, yarını ve sorunlarmı konuştuk. Sayın Özbek; Toprak Mahsulleri Ofısi arpa ve bugday ithal etmek için girişime geçmiş bulunuyor. Buna neden gerek görüldü. üretim mi yetersiz kaldı, TMO yeterli alım mı yapamadı, ya da başka nedenler mi var? Önce bunu sormak istiyonım size. ÖZBEK Efendim, Türkiyemizde hububat üretimi, tarımda altyapının yetersiz olması nedeniyle genellikle tabiat şartlarına bağlı kaİmaktadır. Dolayısıyla hava şartlannın iyi olmadığı yıllarda bu gibi durumlar ortaya çıkmaktadır. Yani başlıca neden ürelim yetersizligi mi? ÖZBEK Evet, bilhassa 1983 hasat döneminde elde ettiğimiz buğday ve arpada eksiklikler var. Buğdayda yanm milyon tondan fazla, arpada bir milyon tondan fazla bir rekolte noksanlığına şahit olduk. Bunun başlıca nedeni 1982 sonbaharında havanın kurak gitmesi, ekilişlerin az olması, 1983'te de mayıs ayına kadar ilkbahar yağmurlarının yağmayışıdır. Özellikle erken hasat edilen arpa bundan çok etkilendi. Mayıs başında başlayan yağışlar ise buğdaydaki açığın büyük rakamlara çıkmasını önledi. Ne gibi tedbir? ÖZBEK Mesela buğdayda 19 çeşit, arpada 6 çeşit tohum devlet tarafından çiftçiye verilmektedir. Bunun dışında çitfçinin kendi üretip de attığı tohum çeşidi 7080'i buluyor. Bu kadar çok tohum çeşidiyle Turkiye'de hububat rekoltesini artırmak mümkün değildir. Aynca bu farkh çeşitte buğdaylar stoklama ve ihracatta da problem yaratmaktadır. Bence her yöre için uygun tohumluklar seçilmeli, çeşit azalırken miktar artınlmalıdır. Aynca 2830 liraya buğdayını satan çiftçinin 46 liraya tohumluk alması mümkün değildir. Çiftçi nakliyesiyle, faiziyle 5055 liraya malolan bir tohumluğu almaz, kendi arttırdığı tohumluğu kullanır, dolayısıyla verim de düşer. Girdi fiyatlarındaki artıslar daha çok yeni ürünlerin fiyatlarına etki yapacaktır ama bugün elinde tanm ürünü olan tüccar ve sanayici önümüzdeki sezonda daha pahalı bir mala muhatap olacağı için şimdiden elindeki tanm ürünlerinin fiyatlarım arttırmaktadır. Tanm ürünlerinde 1984 rnahsulü için fiyat ve rekolte beklentilerinlz nasıl? ÖZBEK Hububat geçen ekimde ucuz gübreyle, nisbeten ucuz faizle ekilmiştir, ama çiftçi bu sene hasada kadar yeni girdi fiyatı artışlanna muhatap olacaktır. Devletin bütün bunlan hesaba katarak ve ziraat odalanna, bizlere danışarak destekleme fıyatlannı belırlemesını istiyoruz. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde çiftçiye maliyetinin altında fiyatla üretim yap ve sat diye zorlama yapılamaz. Bu demokrasiye de uymaz, ekonomiye ise hiç uymaz. Ege'de TEKEL'in aldığı tütün yer yer 100 liraya, 60 liraya kadar düşmüştür. 15 balya tütün üretebilen küçük üreticinin eline geçen para bu durumda 6070 bin lira. Bunun çoğu masrafa gider ve maüyeti bile karşılamaz. Üretim tahmininiz nasıl? ÖZBEK Dönem kurak gitmektedir. Endişem toprakta yeterli su birikimi olmamasıdır. Ekilişler normal. Ancak mart kışı ve nisan yağmurları gelmediği takdirde bazı tedbirler almak, özellikle hubu bat stoğu için tedbir almak gerekebilir. Bugünkü durumda ben yağışlann üretici lehinde olmadığına inanıyorum. Bütün bunlar yağışlara bağımlı kalmayacak bir tanm yapısına kavuşmamızı sağlayacak altyapı yatırımlarına başlama zamanının geldiğini göstermektedir. Hayvancılığa ve hayvan üriinlerine hiç deginmedik Sayın Özbek. O cephede durum nasıl? ÖZBEK Bakın, Sayın Ulugay, 1983'te 500 milyon dolarlık hayvan ve hayvancılık ürünü dışsatımı yapıldı diye övünüyor yetkililerimiz. Bu gerçekten de iftihar edilecek bir rakam ama acaba biz neyi sattık? Mevcudu sattık. Peki bunun arkası nasıl gelecek? Turkiye'de yem açığı büyümektedir ve hayvan yemi üretimine eğilmek gerekmektedir. Bunun için soya Üretimi ve ithaline eğilmek gerek, bütün Balkanlar bunu yapıyor. Aynca süt üretiminin gerilemesi de hayvancılık açısından tehlike işareti.. Ne bakımdan teblike işareti? ÖZBEK Süt olmayınca yavm olmaz, ihraç edecek besi hayvanı olmaz. Bugün bütün Avrupa sübvansyonla hayvancılık yapmaktadır biz ise Ayrupa'nın sübvansyonlu Ürünlerini ithal ederek Tür fiyatlarının cuma günü biraz gerilediği dikkati çekti. Bu gelişme sonucunda Cumhuriyet altınının satış fiyatı 28.600, külçe altın da 4.300 liraya düştu. Piyasa ilgililerine göre, altın talebi oldukça duşüktü ve fiyat artışı yalnızca dunya borsalarındaki artıştan kaynaklandı. Dolarııı düşüşü müzminleşti Dolar, dünya döviz piyasalarında geçen hafta surekli bir düşüş gösterdi. Türk Lirasına karşı da değer yitiren dolar 309.60 liradan 308.70 liraya indi. Doların değer kaybı artık iyice müzminleşti. Ocak ortasından beri hafif gerileyen dolar geçen hafta da kendini toparlayamadı. Hafta başını 2.68 mark, 2.20 Isviçre Frangı ve 8.27 Fransız Frangı değerlerinden açan dolar, hafta sonunda 2.63 mark, 2.18 Isviçre Frangı, 8.10 Fransız Frangı değerlerinden işlem gördu. Son haftaların gözde parası sterlin doların düşüşünden yararlandı ve 1.45 dolardan 1.48 dolara yükseldi. Doların sert paralar karşısındaki değer kaybı Turk lirasına da yansıdı. Pazartesi gunü, Merkez Bankası'nda 309.60 lira olan dolar alış kuru, çarşamba günü 311.55 .75 309.60 1980 yılından beri hükümetlerin sıkı para politikasıyla enflasyonu aşağı çekme politikasından ilk müteessir olan tanm sektörüdür. Enflasron asağı çekildi ama üreticiler, çiftçiler maliyet seviyesindeki fiyatlarla iirünlerini pazarlama noktasmda bırakddılar. Efendim, uygulanan destekleme fiyatı ve TMO'nun alım politikaiannın da bunda bir etkisi oldu mu? ÖZBEK Bu dediğıniz yalnızca arpada, buğdayda ve 1983 yılında olan bir olay değil. 1980 yılından beri hükümetlerin sıkı para politikasıyla enflasyonu aşağı çekme hareketinden ilk müteessir olan tanm sektöründe bunu hep gördük, yaşadık. Enflasyon aşağı çekildi ama daima üreticiler, çiftçiler maliyet seviyesindeki fiyatlarla ürünlerini pazarlama noktasmda bırakıldılar. Bu bazı ürünlerde üretimin azalmasına da yol açtı. Mesela pamukta ve pancarda 1983. sezonundaki ekilişler ve hasatta bir düşme vardır. Bu, pamukta pancara verilen fıyatlardan ve ödemelerin gecikmesinden kaynaklanmaktadır. Fiyat zaten kurtarmıyor, üstelik alacağı, taksitlerle ödeniyor Biliyorsunuz çiftçinin ekonomik gücü yoktur ve devamlı krediyle çalışır. Ziraat Bankası kredileri yetmediği zaman da tefeciye duşer. Dolayısıyla bu şartlar altında çiftçi yatırıma imkân bulamamakta ve üretim de az olmaktadır. Türkiye böylece gıda ithal eden ülkeler arasına itilmektedir.. Arpa ve buğdayda kaliteli tohum konusunda da sorun var mı, ithalat gerekh mi? ÖZBEK Tohum konusu Türk çiftçisinin hakikaten en önemli meselelerinden birid : :. Kaliteli tohum olmadan dekar başına verimi ve üretimi artınıiak mümkün değildir. Turkiye'de yalnız buğdayda yıloa 300 bin ton kaliteli tohuma ihtiyaç varken üretim 1983'te ancak 200 bin tona ulaştı. Ayrıca tohumun pahalı oluşu, zamanında çiftçiye ulaştınlamayışı, kredinin yetmeyişi gibi nedenlerle çitfçi geçen yıl ancak 147 bin ton tohum alabildi. Diğer urünleri de hesaba katarsak yıida 500 bin ton tohuma ihtiyacımız var. Hükümet bunu sağlamak için tedbir almak zorunda. Devletin, ziraat odalarma, bislere danışarak destekleme fiyatlarım belirlemesini istiyoruz. Çünkü diinyanm hiçbir yerinde çiftçiye maliyetinin altında üretim yap ve sat diye zorlama yapılamaz. Bu demokrasiye de uymaz, ekonomiye ise hiç ıtymaz. Bu tohumluk geliştirilmesi konusunda yabancı sennayeden yararlanılması tartışmasına ne diyorsunuz? ÖZBEK Ben buna muhalefet etmiyorum. Türkiye'nin tohumluk açığı, özellikle de anaç tohumluk açığı vardır. Bu konuda yabancı teknolojiden ve yerli muteşebbisle işbirliği yapacak yabancı sermayeden yararlanmak yararlı olabilir.. Türkiye için uygun ve yarariı tohumluk türterini kim belirleyecek? ÖZBEK Bunu tabii Tanm Bakanlığı yapacak, yabancılar da her halde Turkiye'de iyi netice almak için bizim şartlarımıza uyan tohumlukları geliştirmeye çalışacaklar. Üretim yetersizliğinir. söz konusu otdugu başka tanmsal ürünler var mı Sayın Özbek? ÖZBEK Biliyorsunuz her yıl 120145 bin ton arasında değişen bir ham yağ açığımız var. Bunu kapatmak için ayçiçeğine konıyucu bir fiyat vererek bunun üretimini teşvik etmek zorundayız. Oysa ne oldu geçen yıl? Hükümet ayçiçeğine 6162 lira taban fiyat verdi, devlet adına alım yapan Trakya Birlik 300 bin ton alım hedeflerken 205 bin tonda kaldı. Tüccar ise 115 liraya kadar fiyat vererek alım yaptı ve malını tüccara vermeyip Trakya Birlik'e satan çiftçi mağdur oldu. Trakya Birlik daha sonra vaat ettiği 10 lira farkı bile hâlâ ödemedi. Çiftçiyi biz biriki sene daha böyle götürürsek yağ açığını daha çok artırmış olacağız. Çiftçi maliyetine çahştınlabilir belki ama neticede kendi ihtiyacı kadar üretim yapar, pazara bir şey getirmez. 311.55 liraya yükseldi. Ancak daha sonra hızla düşerek dun 308.70 liradan işlem gördu. Doların bankaiardaki satış kuru da 315 lira dolayından 312 lira düzeyine geriledi. KIM NE DEDİ? Turgul Ozal (Başbakan) Türkfş sanıyorum ki taban olarak yuzde 43 ü koymak istiyor. Bundaki gerekçe doğru değildir. Geçen yıl ek zam aldılar. O yılın rakamına göre aldılar. Biz, bu yılın rakamına bakıyor ve yuzde 25 diyoruz. Hüsnü Dogan (Tanm Orman ve Köyişleri Bakant) Yaptığınıız butun çalışmalara rağmen iç piyasada buğday fiyatlannın artışını onleyemedik. Mehdi Kerbesiyan (Iran Ulaştırma Bakan Yardımcısı) Türk hükümetinin taahhütlerini yerine getirmeyen bazı firmalan denetlemesi ile iki ülke arasındaki ilişkiler daha da gelişecektir. Ekrem Pakdemirli (Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı) İhracatta vergi iadelerini daraltıyoruz. Bir hesaplama tarzı var, ona dokunmadan daraltıyoruz. thracatçımız daha dar elbise giymeye alışacaktır. Süt olmayınca yavru olmaz. ihraç edecek besi hayvanı olmaz. Bugün bütün Avrupa sübvansiyonla hayvancılık yapmaktadır. biz ise Avrupa'nun sübvansiyonlu ürünlerini ithal ederek, Türkiye\le hayvancılığı tehlikeye atıyoruz. kiye'deki hayvancılığı tehlikeye atıyoruz. Bu gidişle hayvanlar kasaba gidecek ve et fiyatları daha da artacaktır. Halk zaten eti artık eczaneden ilaç alır gibi alıyor, hiç alamayacak, aynca bu durum ihracatı da olumsuz etkileyecektir.. Hayvancılık konusunda oldukça karamsar bir tablo çiziyorsunuz... Lastik fiyatları yüzde ÖZBEK Bakın, hayvancılık bir kere durakladı mı, rayından çıktı mı ancak üçdört yılda yeniden raya oturabilir. Bugünkü durumda Lastik fiyatlarına yüzde 69 ben hayvancılıkta kullanılan Ziraat Bankası kredilerinin geri dönoranlarında zam yapıldı. Lastik meyeceğinden endişe ediyorum. Yükek yem fiyatları, yüksek faiz, ureticileri aralarında anlaşarak yetersiz alımlar üreticinin belini büktü. Oysa hayvancılıkta bu ka yeni zammı 27 şubat tarihinden dar kâr yok. Bu gidişle pek çok işletmenin, ahırın Ziraat Bankası'itibaren yurürlüğe koymayı kana kalacağından endişe ediyorum. rarlaştırdılar. Bu zamla Anadol Sevket Yılmaz (Türktş Genel Başkanı) Ben yüzde 43'ten başka rakam okumam. YHK ücret zammını açıkladıktan sonra işçiye faydam olmadığını görürsem Başkanlar Kurulu'nu toplantıya çağmp istifamı önereceğim. NELER OLDU? 9 arttı lastiği 6860 liraya, Renault ve Murat 131 lastikleri 10920 liraya, kamyon lastikleri 54 bin liraya, otobüs lastikleri 67 bin liraya, traktör lastikleri de 70 bin liraya yükseldi. da yüzde 3.2 net faiz getiriyor. Tasarrufçu, parasını her ay sonunda aynı hesaba faiziyle birlikte yatırması durumunda yıl sonunda yüzde 46.2 net faiz elde edebilecek. >'ük besin pazarıdır. Anadolu'da besin ve tanm alanlanna dönük sanayi yatınmlan yabancı sermaye için büyük yarartar saglayacaktır. Turizm de bir başka yatınm alamdır" şeklinde seslenen Nejat Eczacıbaşı ayrıca "dünya pazarlannda rekabet edebilen bir ekonomik yapıya ulaşmanın Türk halkının kesin karan olduğunu" vurguladı. Eczacıbaşı "Türkiye 2 bin yılına kadar en hızlı gelişen 7 ülkeden biri olacaktır" dedi. Ozel finans kurumlarının işlev alanı genişletitiyor özel finans kurumlarının ödenmiş sermayeleri 5 milyar liradan az olmayacak. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Yurtdışından gelecek olan Arap bankalan için çıkarılmış bulunan, ancak daha sonra zor durumdaki şirketler için yeni bir kurtarma arcı olarak geliştirilen '"Özel Finans Kurumlan " kararnamesinin kapsamı genişletildi. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nm Resmi Gazete'de yayımlanan tebliği uyarınca Özel Finans Kurumlarının yapacağı işler şöyle belirlendi: • Üretim desteği sağlar. Bu amaçla istediği kuruluşa vadeli satış yapar. • Kiralama yoluna gider. Uluslararası piyasalarda satınaldığı makine ve gereçleri istediği kuruluşlara kiralar. • Kasa kiraya verir. • Ticari amaçla mülk alıp satar. • Tanmsal sanayı dalında işletme kurar ve işletir. Söz konusu kapsamda lurkiye'ye getirilecek fonlara ait kâr transferi, yabana sermaye uygulamasından farkh bir yöntemle değerlendirilecek. Buna göre, yurtdışından getirilen sermaye Türk asıllı bir yurttaş tarafından getirilse bile, "payına isabet eden net kârlar" aynen yurtdtşına transfer edilebilecek. Ancak sermayenin 5 milyar lira olması öngorülüyor. Aynca, yabancı ortaklann sahip oldukları sermaye payını Türkiye'de yaşayan kişilere devretmeleri halinde, elde ettikleri hasılat, ticari kur üzerinden dövize çevrilerek 5 yıl süreyle bloke edilecek. Yüzde 43 net faiz Devlet ilgi gören tahvilini tazeliyor Ekonomi Servisi Hazine tarafından daha önce çıkarılan yüzde 43 net faizli devlet tahvillerinin büyük ilgi görmesi üzerine, 10 milyar lira tutarında yeni devlet tahvili çıkarılmasına karar verildi. Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'nca yapılan açıklamada, 10 milyar lira itibari değerde 1 yıl vadeli ve dönem sonu yüzde 43 net faiz ödemeli devlet iç borçlanma tahvillerinin 27 şubatta satışa sunulacağı belirtildi. Tahviller, Merkez Bankası ve Ziraat Bankası'nın tum şubelerinde 2 marta kadar satışta tutulacak. Bilindiği gibi, kamunun fon ihtiyacının karşılanması amacıyla 10 şubatta satışa çıkarılan 5 milyar lira tutarındaki yüzde 43 net faizli devlet tahvilleri kısa sürede tukenmisti. Banhalaruı Merkez Rankası'ndan cdacakları da senede bağlanıyor Faiz farkı iadesi adı altında bankaların çeşitli kre bir suredir ödenemiyordu. di türleri için aldığı iadeler kaynak kıtlığı nedeniy Bu konuda Başbakan ÖzaPın verdiği talimat üzerine geliştirile uzun süredir ödenemiyordu. len formul bu alacakların özel ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) Bankaların Merkez Bankası'ndan olan alacakları da senet sistemine bağlanarak odenecek. Bu konuda surdürülen çalışmanın önümüzdeki günlerde tamamlanarak yürürlüğe konulması bekleniyor. Çıkanlacak olan tahvilin uç yıl vadeli olması kararlaştırılırken, faiz henüz belirlenmedi. Kıdem tazminatları ile başlayan devlet tahvili yoluyla borç odeme yöntemi, daha sonra Özal hükümeti tarafından tanm ureticileri ve muteahhitlik alacakları na yayılmasından sonra bankaların da Merkez Bankası'ndan olan t'aiz farkı iadesi alacaklannın senet sistemine bağlanması ongorüldü. Faiz farkı iadesi adı altında bankaların çeşitli kredi türleri için aldığı iadeler kaynak kıtlığı nedeniyle uzun bir devlet tahvili ile odenmesi oldu. Alınan bilgiye gore, bankalara söz konusu odeme, ihraç edilecek olan özel bir devlet tahvili ile gerçekleştirilecek. Bu tahvilin üç yıl vadeli olacağı ve faizinin yuzde 43'ün altında olacağı oğrenildi. Bu arada "müstakriz" olarak nitelenen ve yatırımcıların bankalara başvurmadan dırekt olarak Merkez Bankası'ndan alacağı faiz farkı iadelerinin ise peyderpey ödeneceği oğrenildi. Alınan bilgiye gore, faiz farkı iadesi yoluyla doğan borcun en buyuk kısmı bankalara ait bulunuyor. Bu nedenle bu alacakların tahvil sistemine bağlanarak tasviye edilmesi sonrası, Merkez Bankası'ndan direkt olarak farkını tahsil edecek olan yatırımcılara bir özel odeme planı yapılarak odemeleri yapılacak. Aylık faiz geri geldi Bankalar yeniden aylık faiz uygulamasını başlatıyorlar. 1 mart tarihinden itibaren isteyen, bankalarda " 1 ay ihbarlı vadesiz mevduat" hesabı açabilecek. 1 ay ihbarlı vadesiz mevduat ayEczacıbaşı Topluluğu Başkanı Dr. Nejat Eczacıbaşı, ABD'deki konferans turunu geçen hafta tamamladı. Öğretim üyeleri, işadamları.senatör ve aydınlara 8 ayrı konferans veren Eczacıbaşı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ve 60 yılda gerçekleştirdiği ekonomik gelişmeyi anlatarak Türkiye'nin gelişimini demokrasi içinde sağlamak istediğini söyledi. Amerikalı iş alemine "Ortadoğu ülkeleri bu Eczacıbaşı, ABD'de Türkiye'yi tanıttı TimSe yeni rayiçleri eleştirdi Pakdemirli, bir aylık sefere çıktı Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Prof. Ekrem Pakdemirli, Libya, S.Arabistan, Irak ve Romanya'yı kapsayan bir aylık gezisine çıktı. İlk durak olan Libya'da muteahhitlik alacakları ve f.5 milyon ton ek petrol bağlantısı konuları görüşülecek S.Arabistan'da Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından imzalanan ekonomik çerçeve anlaşmasının ayrıntıları, Irak'ta da dışsatımın 700 milyon dolara çıkarılması konuları ele alınacak. Daha sonra Romanya'ya geçecek olan Pakdemirli bu ülke yetkilileriyle ortak yatırımlarla ilgili görüş alışverişinde bulunacak. Sarı: Ifotırınılar yatacak, müteahhitler batacak ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Kısa adı TimSe olan Türkiye İnşaat Müteahhitleri İşveren Sendikası Başkanı Sami Sarı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'nca belirlenen rayiç fiyat ve birim fiyatları eleştirerek, 1984 yılında hiçbir kamu yatırımının gerçekleşemeyeceğini, "orta direğin bel verecegini ve yatmmların yatacağını," söyledi. TimSe Genel Başkanı Sarı, 1984 birim fiyatları ve rayiçlerle müteahhitlerin "balacağını" kaydederek şöyle dedi: "Son yıllarda bakanlıkça saptanan rayiçlerle gerçek rayiçler arasında surekli bir açılma meydana gelmektedir. 1984 yılı rayiçleriyle bu fark daha da biiyıimüştür. Bu yılki rayiçler bir bir beigeye dayanmadan, katsayı sistemi uygulanarak ortalama yüzde 25 oranında arttınlmıştır. Oysa sedikamızın yaptığı araştırmayla artış oranının yuzde 64 ol' dugu belgeleıie ortadadır. Bu durumda yalırımlar gerçeklesmeyeceği gibi, müteahhit firmalar iflas edecek, beraberinde çalışanlan, inşaat malzemesi ureten kuruluşlan kendi akibetlerine sürükleyecektir." TimSe Genel Başkanı sendika yayın organında yazdığı başmakalede inşaat imalat tutarı artışının bir yılda yüzde 70, sıhhi tesisat artışının yuzde 78, orta tesisat artışının yüzde 75, kalorifer tesisatı anışının ise yuzde 64 olduğunu kaydedetti ve "1983 yılı basında ABD doları 190 TL. iken bugün 300 TL'yi aşmıştır. Oysa ithal yoluyla giren iş makinelerinin fiyatında yüzde 25 artış olduğu varsayılmakladır," dedi. ENKA Holding 100 müyon dolarlık dış kredi sağladı Ekonomi Servisi ENKA Holding 150 milyon dolarlık dış kredi paketine ait 100 milyon dolarlık ikinci dilimin ön anlaşmasını dün İstanbul'da imzaladı. ENKA Holding garantisi altında, American Express Bank öncülüğünde Türk ve Arap bankalan tarafından sağlanan kredi, Ortadoğu'da alınacak inşaat işlerinin teminat ve finansmanında kullanılacak. 50 milyon dolan teminat mektubu olarak, 30 milyon doları akreditif ve akreditif finansmanında, 20 milyon doları kısa vadeli nakit finansmanı için kullanılacak kredi ENKA İnşaat ve Sanayi A.Ş., ENKA Arabia ve ENKA Pazarlama İhracat A.Ş. tarafından kullanılabilecek. Kredinin vade ve faizini açıklamayan ENKA Holding yöneticileri, 100 milyon dolarlık dilimle paketin tamamlanmış olduğunu, ancak ilerde benzeri krediler alınabileceğini belirttiler. Krediyi, Amerikan Exspress Bank önculuğunde şu kuruluşlar sağlıyor: T.C. Ziraat Bankası, Türkiye İş Bankası, Middle East Bank, SaudiAmerican Bank, Gulf Riyad Bank, SaudiLebanese Bank, Al Baab ArabAfrican Bank, Bank of Oman. Piyasajdan 27 milyar daha çekildi AMvARA, (ANKA) Mer kez Bankası 1017 Şubat tarihleri arasında piyasadan 27.1 milyar lira daha çekti. Böylece son iki haftada piyasadan çekilen para miktarı 46.2 milyar liraya ulaştı. 17 Şubat tarihi itibariyle 686.9 milyar lira olarak belirlenen emisyon hacmi yılbaşından bu yana yüzde 6 oranında 43.6 milyar lira daralmış bulunuyor. GAZİANTEP (Cumhuriyet) Kesilmiş ve canlı koyun ihracatı hızlandıkça iç piyasada et fiyatı artıyor. Gaziantep'te son günlerde hızlı bir tırmanışa geçen et fiyatı bin liraya kadar ulaştı. Şu günlerde Gaziantep'te kemikli koyun eti kilosıı 850, kemiksiz parça ve kıvmanın kilosu 900, kebaphk ve çiğ köftelik etin kilosu da 1000 liradan satılıyor. Bu yüksek fiyatlara karşın, kentte hissedilir ölçude bir et sıkıntısının da çekilmekte olduğu gozleniyor. Gaziantep'te et 1000 lira Hazine Müsteşarlığı ceza dağıttı Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, yanlış beyanda bulunan, tahsis dışı alım yapan ya da başka firmalan haksız yere ihbar eden kuruluşlara ceza yiğdırmaya başladı. Hazine Müsteşarhğı geçen hafta iki günde 4 kuruluşu cezalandırdı Grasso şirketi bir yıl dışalım yapmama, Dümer Hububat ve Bakliyat Şirketi bir yıl dışsatım yapmama, Yümsan Elektrik Motorları A.Ş. ve Oryanlal Pazarlama A.Ş. de bir yıl dışalım ve dışsatım yapmama cezası aldı. Ln dışsatım dosynsı kapandı Un dışsatımında önce vergi iadesinin kaldırılması ve sonra da dışsatımın izne bağlanması, Irak'a 4 firma tarafından yapılacak 200 bin tonluk dışsatım bağlantısım tehlikeye düşürmuştu. Ancak, geçen hafta Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının aldığı karar un dışsatımına son darbeyi vurdu ve dosya kapandı. Kararda, fiyat kırmalarının önüne geçebilmek için bağlantının en azından 240 dolardan yapılması öngöruldu. Oysa ki, 4 şirket bağlantılarını 166 üzerinden yapmıştı.