14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
:UMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Elde edilen paylar. siyasi parti avınmı >apılmaksızın, en buyükten en küçüğe doğru sıralanır. Belediye ve il genel meclisi üye tam sayısı kadar üyelikler, bu payların sahibi olan siyasi partilere ve bagımsız adavlara sa>ıların büyüklük sırasına gore tahsis olunur. Son kalan asıl üyelikler için birbirine eşit rakamlar bulunduğu takdirde bunlar aralarında ad çekmek suretiyjetahsis yapılır." Bu uzun madde ılk bakışta gorulduğü gibi, partilerin seçim çevrelerinde geçerli oyların ond a birinden fazla oy alma barajını getirmemekte, oyları yok sayma uygulamasına olanak sağlamaktadtr. Bu haliyle ikinci maddedeki " o n d a birlik b a r a j " ilkesiyle de çelismektedir. Bu durum yasanın kendi içindeki tutarsızlıklarından biridir. BtR ÖRNEK: Bunun dı$ında en önemKsi oy çoğunluğunu toplayan parti adına eşitlik ve durustluk ilkelerini, zedelemenin de oıesinde, yok etmektedir. Bunu bir örnekle aydınlığa çıkaralım. Yasanın 3. maddesine göre, " i l genel meclisi uyeleri seçimi için her ilçe bir seçim çevresi"'dir, 5. maddesine göre de " n ü t u s u 100.000'den yukarı olan ilçelerde her 100.000 nufus için bir asıl, bir y e d e k " il genel meclisi uyesi seçilir. Bu maddelerden yola çıkarak diyelim ki buyuk kentlerimizden birinin merkez ilçesinin 1.800.000 nüfusu vardır. Yasaya göre bu ilçe 18 il genel meclis üyesi çıkaracaktır. Bu seçim çevresinde seçime altı parti kaıılmış, toplam 700.000 geçerli oy toplanmıştır. Bu 700.000 geçerli oy partiler arasında şöyle dağılmıştır. A partisi 25O.OOC Doğuştan Sakat Bir Yasa 2972 sayılı Yerel Yönetiınler Yasasınm, hukukun temel ilkelerine, yasalann eşitlik, dürüstlük kurallanna aykmlığı, verdiğitniz örneklerle ortadadır. Prof. Dr. SUNA KİLİ Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yerel yönetim seçımlemk ilgili 2972 sayılı yasa, gelecekte "doğuştan sakat bir yasa" olarak daima anımsanacak, benzeri görülmedik bir örnek olarak gosterikcektir. Yasanm doğuştan sakathğı hem siyasal ongörü, hem hukuk. hem de demokratik anlayış yönünden geçerlidir. * Siyasal öngörü yönünden sakaıtır. Çunkü bir siyasal iküdar, varsayılan beş yıllık hizmet doneminin ilk ayında devlet başkanvyla, yüksek yargı organlannın başkanlarıyla çelişkiye duşmemeli, tartışmaya girmemelidir. Hukuk yönünden sakattır. Çünku "onda birlik baraj" gorüntüsü seçmen oyunu yok saymakta, Milletvekili Seçim Yasası'ndaki baraj yöntemiyle çatışmaktadır. Demokratik anlayış yonunden sakattır. Çunku demokrasilerde iküdarlar kadar muhajefetlerin varlığı da gereklidir, zorunludur, önkoşuldur. Yerel Yönetim Yasası'nda yer alan ve tartışmalara yol açan maddelerin hepsine dfeğinmeye, bunlan hukuk, demokratik ilkeler yönünden irdelemeye gerek yok. Çunkü bunlardan sadece biri, "seçim sistemi veusulü"nü tanımlayan 2. maddede ve bu maddeden kaynaklanan "il genel meclisi \e belediye meclisi üyeliklerine seçilenlerin tespiti''nin ayrıntısını veren 23. maddede yer alan "onda birlik baraj" uygulaması bile yasanın sakat yapısını ortaya koymaktadır. Akarsular uzerinde kurulan su dereceü, genel oy, açık sayım ve barajıyla nispi temsil sistemin dökum esasUrma gore, yargı yoden yararlanabilmek için ongö netım ve denetimi altında yapırulen belirli yuzdelı oy barajı hr. arasında sözcuk olarak bir fark Ü genel meclisi ve belediye yoktur. Biri mühendislik, obü meclisi uyelikleri için yapılan serü hukuk konusudur, fakat her çimlerde, onda birlik baraj uyiki anlamda da belli ölçüdeki su gulamah nispı temsil sistemi, beyu ya da oyu toplama amaçlan lediye başkanlığı seciminde ise mıştır. Su barajınm sözcük an çoğunluk sistemi uygulanır." lammı bilmek için muhendis olM a d d e " o n d a birlik bamak gerekmediği gibi, oy bara r a j " d a n soz ettiğine gore. doğal jının ne olduğunu bilmmek için olarak herhangı bir partinin bir de hukukçu olmak gerekmez. seçim çevresinden il genel mecBu açıdan 2972 sayılı yasanm getirdijŞi "onda birlik baraj" gerçek anlamdaki baraj değil. seçmenin geçerli oyunu silip atmı, yok saymadır. Seçmenin gerçekleşmiş istencinin sonucu olan oy toplamından onda bir kadarmı silip atmanın hiçbir adaletli ve demokratik seçim sisteminde orneğı yoktur. Bu yok saymada "tüm partilerin oylarından onda bir kadarı çıkarılıyor" gerekçesiyle "eşitlik"in k o runduğu varsayılmak istenmektedir, fakat gerçekıe yasalann eşitlik, genellik ve durüstlük ilkeleri temelinden sarsılmaktadır. Bu da, bırakalım Anayasa'ya aykırılığı en sade hukuk anlayıştyla bile bağdaştırabilecek bir savunma değildir. Örneği yasadan alarak konuyu açıklığa kavuşturalım. 2972 sayılı yasanm "seçim sistemi ve usuliT'nü tanımlayaıııkinci maddesi diyor ki, "Madde 2 Mahalli idareler seçimleri serbest, esit, gizli, tek lisi ya da belediye meclisi uyesi çıkarabilmesi için o seçim çev resindeki geçerli oyların onda birinden faıla oy alması gerekti|i akla gelmektedir. Fakat yasa bunun t a m tersi bir uygulamayı maddeleştirmiştir. Bakınız nasıl: " M a d d e 2 3 a) Siyasi partilerin ve bagımsız adayların elde ettikkri il genel meclisi ve belediye meclisi asıl üye savısı aşağıdaki şekilde hesaplanır: Bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oy toplamının onda birine tekabul eden sa\ı, bütün partilerin ve bagımsız adayların o\ sayısından ayrı a > n çıkarılır. Bu çıkarmadan sonra geriye oyu kalmayan siyasi partiler ve bagımsız adaylar üye tahsisinde hesaba katılmaz. Yapılan çıkarmadan sonra geriye oyu kalan siyasi partikrin ve bagımsız adayların isimleri alt alta, kalan o\ları da hizalarına yazılır. Bu sayılar önce bire, sonra ikiye. sonra Uçc... şeklinde devam edilmek suretiyle o seçim çevrcsinin çıkaracagı asıl üye sayısı«a ulaşıncgya kadar bolünür. Şimdı aynı ilçe için 2972 sayılı yasanın 23. maddesindeki "onda birlik" baraj değil oy çıkarmalı, oy silmeli vöntemine göre üye bolüşumünu hesaplayalım. Bunun için her partinin geçerli oylarından, tüm geçerli oy toplamının onda biri olan v 70.000' i çıkarmamız gerekiyor. A partisi t 35.71 B partisi "0 21.42 Partilere kalan oylar şöyle olaC partisi İ9 11.71 caktır: Ç partisi "» 10.71 A partisi 180.000 K D partisi o 10.28 B partisi 80.000 E partisi H 10.14 C partisi 12.000 Bu seçim çevresinde seçime al Ç partisi 5.000 tı parti katılmış, toplam 700.000 D partisi 2.000 geçerli oy toplamış. Bu seçimde E partisi 1.000 gerçek anlamda "onda birlik baraj" yöntemi uygulanmış olsayYasaya göre üye bolüşümü bu dı, 700.000'in onda biri tutann sayılar üzerinden yapılacak ve daki 70.000 oy baraj olarak ka sonuç da şoyle ortaya çıkacakbul edilecek ve tüm partiler bu tır: saymın üstünde oy topladığı için A partisi 13 üye üye bölüşumünden nispi temsil B partisi 5 üye kuralına göre aldıkları oy oraBöylece A partisi ° > 35.71'lik M nıyla tutarlı üyelik kazanacakbir oyla uyeliklerin % 72.22'sini, lardır. Oy hesaplanmasmın sonucun B partisi de % 27.72'sini alacakda ise genel meclis üyelerinin da tır. Öbur dört parti oyların % 42.84'ünü toplamış olmalarına ğüımı şöyle olacaktı: A partisi 7 üye karşın bir üyeyle bile il genel B partisi 4 uye meclisinde temsil hakkına ka\uC partisi 2 üye şamayacaktır. Ç partisi 2 üye SONUÇ D partisi 2 üye Bu örnek ve hesaplamalardan E partisi 1 uye sonra 2972 sayılı Yerel YönetimBu durumda partilerin uye sa ler Yasası'nın Anayasa'nın huyısı oranları şöyle sıralanacaktı: kukun temel ilkeleri, yasaların eşitlik, dürüstlük kuralları yonA partisi »7o 38.88 lerinden savunulamayacak siyaB partisi % 22.22 sal, hukuksal bir "sakatlık örneC partisi 1* 11.11 ği" olduğu ortaya çıkmaktadır. partisi 150.00C 82.000 partisi 75.000 partisi partisi 72.000 71.000 partisi Buna gore partilerin oy oranlan da şöşle gerçekleşmiş olmaktadif. B C Ç D E Ç partisi D partisi E partisi ^0 11.11 w » 11.11 ^o 5.55 PENCERE 2 ŞUBAT 1984 Üç İstanbul'da Üç Şapka Doğan Avcıoğlu, "Türklerin Tarthi'nde (birinci cilt, sayfa 12) Mevlâna'nın bir sözünü aktarır. Her yıl adına düzenlenen törenlere devlet büyükleri de katılan "Hazreti Mevlana" demiş ki: ' Tann, Türkleri yıkmak için yarattı." "Hazret"] bu inanctndan ötürü suçlamak bilmem ki ne ölçüde doğrudur? Türklük bilinci o dönemde yoktu; Osmanlı ve Selçuklu'da Türk sözcüğü göçebe anlamına kullanılırdı. Atatürk, Cumhuriyeti kuruncaya değin tarihsiz bir toplumduk; tarihimizin olmayışından değil, ulusal bilincimiz geçmişimize eğilecek kadar ışımadığından. Osmanlı okullarında söylencelerden oluşan islam tarihi okutulurdu. Türkçülük akımı başladığında İkinci Abdülhamit ürkmüş, ilkokullardan tarih dersinı kaldırmış, Şeyhütislam başkanlığından bir kurul oluşturarak ögretimde denetimi ağıriaştırmıştt. İkinci Abdülhamit Türkçülüğün bilinçli düşmanıydı; Harbiye ve Mülkiye'den gelişen Türkçülük akımlarını baskı altına almış, ulusal uyanışı durdurmak istemiştir. Atatürk, Türk ulusunun tarihini cumhuriyet devletini kurduktan sonra yazdırmıştır. Hilafeti ve saltanatı yıkan Mustafa Kemal'e karşi kinlerini kusmak isteyenler de çok partili rejimden yararlanarak dört elle Abdülhamit'e sarılmışlar; ne yazık ki devletin içinden destek de görmüşlerdir. Bunlar arasında Necip Fazıl Kısakürek'in 19501960 arasında Adnan Menderes'e dayandığını Babıâli1 de herkes bilirdi. Gericilerin Abdülhamit'e tutunmaya çalışmalarının nedeni açıktı: Spn Padişah Vahdettin İngiliz zırhlısına binerek yurttan kaçmıştı; ondan önceki Sultan Mehmet Reşat İttihat ve Terakki'nin oyuncağıydı, geriye otuz üç yıllık istibdadıyla Sultan Hamit kalıyordu. Babıâli'de Necip Fazıl'ı "süper mürşit" olarak benimseyen bir gazetede Abdülhamit'in sürekli biçimde göklere çıkarılması raslantı değildir. * Osmanlı devletinin sömürgeleşme ivmesi 19'uncu yüzyılın ikinci yarısmda hızlanmıştır. Bu dönemde padişah, Abdülhamit'ti. İçe dönük yüzünde karanlık baskı rejimi kuran "komprador (Arkası 6. Sayfada) Görülmektedir ki oy oranlarıyla uye oranlan arasında da bir adalet ve tuıarlıhk «.ardır. Bu, gerçek anlamda " o n d a birlik baraj " l ı nispi temsil sisteminin "eşitlik", " d ü r ü s t l ü k " kurallanyla tutarlı sonucudur. Anavatan Partisi iktidarı, varsayılan 5 yıllık hizmet döneminin başlangıcında, meclisteki çoğunluğurva dayanarak büyük bir hata işlemiş, "doğuştan sakat" bir yasayla parlamenter sistemimiz için çok kötu bir örnek yaratmıştır. Bu örnek, onun demokratik anlayışının bir ölçutü olarak daima anımsanacaktır. EVET/HAYIR OKTAY AKBAL B. Kapalı Cezaevi'nden K.G. yazıyor: "Size yemin ederek söyleyeyim, hiçbir suçum olmadan yirmi ytf cezaya mahkum eöUdim. Bir hâkimin günde otuz davaya baktığı, yirmi ay süren yargılanma döneminde 13 kez hâkim değişikiiği olmuş bir mahkemede yargılandım. İçeride b&nirn durumumda olan yuzlerce insanı gördükten sonra da mücadeleden vazgeçip kadere razı oldum. Yıne gördüm ki, 7ş çokiuğu' yüzünden yalnız bizim ulkemizde uygulanmakta olan 'ekspres sistem', her zaman santğın aieyhine islemektedir. Hâkimtenn ve savalann katı davranışları, acelecitiği ve 'peşiri kararları yüzünden bildiğini de unutuyor veya söylemeye cesaret butamıyor sanıklar... Ben Italya ve Aimanya'da da yargılandım. Bizdeki yargılarna usulü birçok ülkeden çok daha kesin ve aceleddir. Yargı.landığım mahkeme başkanı. avukata 'kı$a kesin, ben sabır küpü değilim' diyerek ima yoluyia ön yargısını bildirmiştir. Hukmü tefhimden sonra ise, 'Muhterem Başkan, siz buna adalet mi diyorsunuz?' dediğimde, 'Ne yapahm işimiz başımızdan aşkın. Biz boy/e karar verdik. Temyiz orda, biz de burdayız' diyerek yanıtlamışttr" 20 yılltk cezasını çekmekie olan K.G. şöyle bitiriyor mektubunu: "Son nefesime kadar mücadele etmek karanndayım. Ancak gezdiğim cezaevlerinde durumu benden de kötü arkadaşlan gördükten sonra vazgeçtimm'ışikaderin akısına bıraktım. Kanunda yeri olmayan, yargıcın bile bılmediği birtakım cezalan da çekmeye razı oldum. Hapisanelerde benim gibi sayısız suçsuz insan var. Biz ancak bu haksızlıklan sizfer gibi cezaevi görmüş dost ve kardeşlerimize anlatabiliyoruz." Cezaevlerinden aldığım mektuptarda önemli bir somn sık sık dile getirilır, o da kitap bulamamak, kitap okuyamamak... S. Kapalı Cezaevi'nden A.K. da bu konuda dıyor ki: "Cezaevlerinin sorunlannı biliyorsunuz. Ûç eksik, beş fazla hemen bütun cezaevleri aynı durumda. Ben birçok sorundan yalnız birine değinmek istıyorum. Bir yazınrzda islediğiniz konu: Oku, Oku, Oku. Ama neyi, nasıl okuyacağız, orası belirsız. Değil kitap, birçok derginin bile sakıncalt olduğunu düşünüyor cezaevlerimizin yönetidleri." Şiiıier de var cezaevlerinden ya da mahkum yakınlanndan geien... Işte Ankara'dan Ü. Aîayman'm bir dörtlüğü: "Gurbet acıdır, düşeni ezer I Mahpusa düşen bir günde çöker I "iakan dertler zamanla geçer I Olümü gözlerinden dağlamak gerek." A. Oogan aa, S. Gezaevınden yazaığı uzun bir şıırını şoyle brtırmiş: "Felekten yedim köteğı I Voktur elimin tutanı I Dediler aslan yatağı I Vtran olsun hapishane I Karavana içtiması I Te/ ve parmaklık arkası I Zalim gardiyan sopası I Lanet olsun hapishane / Konforuna çok meraklı I Ranzaları katlı katlı I Hücrelerde adam saklı I Lanet olsun hapishane." L. Peremeci de, "Kapanmasm Kapılar Üstume" şiirinde şöyte yazmış: "Gece/eri kalktp dolaşmak isterim sonsuzca I Gündüzteri dolaşttğım gibi / Bir şeyleri özlerim kendimce I Ben engeller duvariar, kapılar I Kapalı kapılar ardında gunü beklerim I Derdimi duvarlara söyleyip yankısını dinlerim I Bir tahta ranzada sanki büyürüm / Dar gelir hücre I Beni dost mu sayar, bilmem I Düşünceterimi kemirir bir fare I işte o zaman bir fırtına kopar içimde I Seslenmek isterim derinden derine I Bırakın özgür bildiğimce uçaytm geceye I Kapanmasm kapılar hüzünle ustume," Şair Osman Bolutu da, "İçerideki" başlıklı güzel bir şiir göndermişti bir süre önce. Son dörtlüğünü sunmak istıyorum okurlanma: "Iğne deliğine sığdınlmış pencereden I Kıtalar aşımı resimleri süsleyen I Henüz kopanlmış gibi dereden I Çiçeksi yüzu dört duvara uygun düşmeyen I Serj misin, sen misin gülum karanhğa yakışmayan?" M. Cezaevi'nden gelen imzasız bir mektuptan da bir parça sunayım: "Bu cezaevinde haftada dört gün 40 dakika havalanduma haklan vardtr tutuklulann. Cumartesi, pazar ve ziyaret günleri havalandırma yoktur. Tutuklular sık sık havalandırmadan yoksun kalma cezasına çarptırılırlar. Bütün cezaevlen talimatnamelerinde hasta tutuklulara gerekli tedavinin uygulanacağı yazılıdtr. Hastanelere sevk başlı başına bir konudur Buradaki tutuklular size dertlerini yazamazlar, çunkü kâğıt ve kalemleri toplatılmıştır. Tutuklular aileleri ıle bile mektuplaşamazlar. Lutfen cezaevlerinde incelemeler yaparak suçluluklan kanıtlanmamış insanlann durumunu görün, sorunlara köşenızde yer verin." Bu kadarcık alıntı bile yetmez mi? Daha neler var bize yazıyla, sözie bildirilen.anlatılan!... Bunlan yetkililer.sorumlular da biliyor. Yeni Adalet Bakanı'nın dikkatini çekmeyi bir görev biliyorum. VEFATLAR İÇİN Yurtis~i, şurtdışı, cenaze nakledılir. Cena^e ılâ»;lama. malzeme. labut, buıun ıslemler hassasiyeı ve suraıle \apılır. Cezaevleri ve Mahkumlar «lOyıldır mutfağımdan Priii eksik •'V> Tel.: 147 20 06 140 68 86 işletmede avrıca 18 ambulans mevcuttur. Cena?e ilânhınnd'in hızmcl bedtli aiınmaz, acı gunlerınui paylaşır, gunun her saatmde emrınizdeyız. İSL\M CENAZt İijLtRİ DERS VERİLİR Az bir ucretle temelden Almanca 161 26 98 Çünkü denedim Bence bulaşıkta eniyisi Limonlu Pril» Bn. Ömür Boz SOYLEV (NUTUK) MİLLİ EGlTIM BAKANUlCl Tebliğler Dergisi'nin 6.7.1982 gun ve 2090 sayılı nushasında okullara kaynak kitap olarak tavsiye edılmişıir. GAZİ M. KEMAL ATATÜRK Cih 1 ve 2 bir arada 13. Bası. Eden: 500 lıra. Turkçeleştiren: Ord. Prof. H. V. VELİDEDEOĞLU tsteme Adresi: Çağdaş Yayınları, Türkocağı Cad. 39/41 CagalogluIstanbul KAYIP ARANIYOR Kocam CEVAT POLAT sekiz aydır ka>ıp. Bılenlerın, tamyanların aşağıdaki adresime bildırmelerini rica edi>orum. EMİNE POLAT Bağlarbaşı, Çıfılik ustu me\kıi Bakkal ZekeriyaKarademir karşısı no: 282 Gebze İST. SLLH HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN %0/205 (Mulga 16.S.H.) Fransız Lape Hastanesi'nde tedavi altında bulunan mahcur Mehmeı Fenl Tepeciğe vasi tayin edilen Ferid« Can'ın vasilik gorevınden affına ve >erine, halen Teşvikiye lhlamuT volu No: 31 '6'da ıkâmet eder mahcurun veğenı Rezzak Y\lmaz 31.1.1984 larihinde vasi tayin edildiği üan olunur. 31.1.1984 ILAN Turvjag İSTANBUL 6. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN İLAN 1983'278 Davacı Çeıın Aksu tarafından davalı Hunve Şenay Aksu a!ev hme açılarv boşanma davasında: Siirt'in Batmatı kazasında kaldığı bildirilen davalı Hunve Şenav Aksu adına çıkarılan dave ııve kendısine tebliğ edılemedi ğınden ve adresi aravtırıldığı hal de bulunamadığından \e adres lesbiı edılemediğinden kendısın ilanen lebligat >apılmasma kara verıldiğinden davalı Hurıye. Ş < na> Aksu'nun duruşma gun oUu ?>>.2.1984 gunu saat 10'd < J .i jda hazır bulunması, bı l .ı. .ıJığı lakdirdc leniMİe ye k . bvv vckıl gondermenİ7 husı su davd dıleks'esi ve davetıye y rine kainı olmak uzere ılan ol nur. 26.1 1984 Bulaşıklarınız 10 yıldır Pril'le pırıl pırıl. Pril, bir "TURYAĞ A.Ş" hnir, ürünüdür. Doltior Dr. Masume Çöl Dahiliye Mütehassısı Mua.: HalasWârga^ı Cad. 182 Kat: 1 üsmanbey İST. (Pangallı Akbank >anı) Tel.: 147 47 93 Ev. Poiatlı A/t Blok Daire: 6 Yeşılkoy l e l . . 573 91 06 GÜRSEL TÜMERDEM DAHtLİYE MÜTEHASS1SI Elektrokardiografî muayenehanesini açmış hastalannı kabute baslamıstır. AORES: Kadıköy Üsı Geçit Migros arkası Tekiner U Hanı No: H Kat4 Giriş yandan BİR DENİZİN İKİ KIYISI MAHMUT ALPTEKİN öyküler YAZKO • Sağlık fışimı kaybettim. Hukümsuzdur. MEVLİDE SERtN ASUMAN ÇEVİK ile KUBİLAY DOŞEYEN evlendiler. \ Şubat 1984 ANKARA İngilizce öğretmenleri aranıyor FullTime ve PortTime çalıştınlmak üzere tercihan deneyimli İngilizce öğretmenleri aranıyor. Tel: 572 63 53
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle