15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 ŞUBAT 1984 EKONOMİ EKONOMDE ŞEVKET YILMAZ 1929'da doğdu. 1944'de Zonguldak'ta maden işçüiğine başlayan Yılmaz, daha sonra Bursa Merinos fabrikasında tekstil işçisi olarak çalıştı. 19S2'de sendikacılığa başlayan Yılmaz, 1965 yılında TEKSİF Genel Başkanı oldu. 1969 73 döneminde AP Adana milletvekili olarak parlamentoda yer alan Şevket Yılmaz, 1982 yılında Türklş Genel Başkanlığı görevine seçildi. 1983 aralık ayında yapılan Türklş Genel Kurulu 'nda Yılmaz yeniden bu göreve getirildi. bi maddeler maalesef kabul edilmiştir. Şimdi biz diyoruz ki 1980'den önceki 19 yıllık tatbikatta işçinin iş teminatı bakımından olsun, iş disiplini bakımından olsun, çalışma banşı açısından olsun iyi netice vermiş olan maddelerin geri getirilmesi gereklidir. Mesela 140 macidelik toplu sözleşmede 70 madde değişmiştir ve bu değişikliklerin her biri işçinin aleyhinedir. Şimdi biz 1 ocak 1984'te sona ermiş toplu sözleşmeleri yenilerken bu maddeleri sıraya koyarak halletmeye mecburuz ve halledeceğiz. Çok sayıda işkolunun grev yasaklan içine sokulmuş olması ise bir yasa konusudur ve düzeltilmesi için yasa değişikliği gerekmektedir. Bu konuda Meclis'teki sendikacı arkadaşlarla yaptığımız toplantıda verdiğimiz karara göre bu arkadaşlann da yardımıyla bu yasal değişikliklerin gerçekleştirilmesi yoluna gideceğiz. CUMHURtYET/9 Dolar 1.5 lira değer yitirdi Dolann yıldızı yavaş yavaş sönüyor. Geçen hafta sert paralar karşısında son ayların en düşük düzeyinden işlem gören dolar, Türk Lirası karşısında da değer yitirdi. Son haftalarda dünya döviz piyasalannda gerilemeye başlayan dolann geri adımları geçen hafta iyice hızlandı. Cuma gününe kadar sürekli bir duşüş gösteren dolar, son aylarda ilk kez 2.7 mark, 2.2 İsviçre Frangı ve 8.3 Fransız Frangı sınırlannın altına indi. Geçen haftanın en "kazançh" parası İngiliz Sterlini de son dönemde ilk kez 1.45 dolara çıktı. Dolann haftanın son günü biraz toparlandığı ancak yine de hafta başındaki değerlerinin çok altında işlem gördüğü dikkati çekti. Dolar, Türk Lirası karşısında da bir haftada 1.5 lira değer yitirdi. Merkez Bankası'nın alış Gecen hafta Mevcut yasaları,ILO tarafından belirlenen hür sendikacılık ilkeleriyle uyumlu hale getirmek için parlamentodaki sendikacı arkadaşlarımızın desteğine güveniyoruz. Sendikalann grev silahını kullanması konusunda... YILMAZ Yasal çerçeveyi zorlamadığımız takdirde 2822 sayılı yasayla yapılacak olan grev, işverenin stoklarını eritmekten başka bir işe yaramaz. Hammadde girecek, mamul madde çıkacak, bunca gözcü bir şey demeyecek, gözcüden başka kimse bulunmayacak, gözcünün çadın olmayacak, pankart asılmayacak, ne yapacağız yani? Bu, biz grev yaptık, işveren de stoklannı eritsin demekten başka bir şey değildir... Bu açüardan sizin bu geçiş dönemindeki yaklaşımınız nasıl olacak? YILMAZ Şimdi 1982 Anayasası ve bu anayasanın ışığı altında cıkartılmış olan yasalann o günün şartlannda belli rahatsızlıklan gidermek için çıkanldığı söylenmişti bize. Eğer bu rahatsızlıklar gerçekten ortadan kaldınlmışsa Uluslararası Çalışma örgütü (ILO) kararları istikametinde hür sendikacılığa dönüşü beklemek elbette ki hakkımızdır. Üyesi bulunduğumuz ILO'nun almış olduğu kararlann büyük bir kısmı geçmiş 19 yıllık tatbikatımızda toplu sözleşmelere dercedildi ama bilahare bunlar kaldınldı. TUrkiye'de hür sendikacılık olacak dedikten sonra bu kararlara uyum sağlanamaması hali sürerse bu, Türkiye'nin İLO üyeliğinin normal olmadığı yolundaki endişeleri ortaya koyar... 309.60 30&85 Dolar (TL) 13 14 Subat 15 16 1? 18 Şevket Yılmaz (sağda), Osman Llagay'ın sorulannı yanıtlarken... kurlarına göre, pazartesi gününü 311 liranın üstunde açan dolar, hafta sonunu 309 lira 60 kuruştan kapadı. Ulagay sordu, Ythnaz yanüladı: "Ekonomide Diyalog"un bu haftaki konuğu Türktş Genel Başkanı Şevket Yılmaz Şevket Yılmaz. Türkiye'de serbest toplu pazarlık düzenine yeniden geçiş öncesinde işçi kesiminin vesendikal hareketin son dört yıldaki durumu ve geleceği konusundaki sorularımızı yanıtladı. Bugünkü yasal çerçeveyi zorlamadan hür sendikacıhktan söz etmek çok zor Cumhuriyet altını 28 bin lira sınırında dolanıyor Dünyada ve Türkiye'de altın piyasalan hafta ortasında biraz çalkalandı, ancak daha sonraki günler yine normal seyrine döndü. Türkiye'de altın fiyatlan salı günü aniden düştü, haftayı 27.900 28.000 liradan açan Cumhuriyet altını bir günde 300 lira değer yitirerek 27.600 27.700 liraya geriledi. Aynı şekilde bir günde 35 lira birden düşen külçe altın da salı günu 4.150 4.175 liradan işlem gördu. Bununla birlikte, hemen ertesi gün altın fiyatlannın yeniden yükseldiği dikkati çekti. Cumhuriyet altını 27.850 27.950 liraya ulaşırken külçe altın da 4.180 4.190 liraya çıktı. Altın fiyatlan bu değerleri hafta sonuna kadar korudular. Türkiye'de altın fiyatlanndaki bu ani zigzag, dünya borsalanndaki gelişmeleri yansıttı. Dünya altın fiyatlan, dolann çar Sayın Yılmaz; son dört yıl içinde işadamlanmızuı, işverenlerimizin dertlerini, sorunlannı, tartışmalannı çok duyduk; yüksek faizden, talep yetersizliginden, maliyet artışlanndan yakmmalannı çok dinledik. ışçi kesiminin sesi ise, dönemin özel koşullannın da etkitiyle çok daha az duytıldu; dertleri, sorunlan çok fazla tartışılmadı. Sizce işçi kesimi nasıl geçirdi bu dört yılı? YILMAZ 12 Eylül 1980 sonrasının hür sendikacılık hareketi, geçiş döneminin bilinci içinde büyük ölçüde sıkıntılara katlanarak geçirmiştir. özellikle hür sendikacılığın şahdaman olan serbest toplu pazarlık düzeni yerini, ilk çıkışta çok kısa vadeli olarak düşünülen 2364 sayılı yasaya bırakmıştır. 2364 sayüı yasa gereği toplanan kurul bildiğiniz gibi 9 kişi ve bunun içinde sendikacı kesimi 2 kişi temsil ediyor... sında biziın geçmiş dönemin zararlannı da hesaba katarak toplu sözleşme bağıtlama önerünizi Yüksek Hakem Kurulu kabul etmemiştir. Yılbaşında tesbit edilen enflasyonun üzerinde bir enflasyonla karşı karşıya kalınmış olmasına rağmen Yüksek Hakem Kurulu hep yılbaşlarında tesbit edilen enflasyonu esas almış ve bunda ısrar etmiştir... Geçmiş yıllardaki bu zararlar hesaba katılmadığı için mutfak elbette ki büyük ölçüde zarar görmüştür. Enflasyon yüzde 20 olarak tahmin edilip yıl sonunda yüzde 45 olunca işçinin mutfağı yüzde 25 zarar görmüştür. Peki Sayın Yılmaz, şimdi seçimle gelmiş bir hükümet işbaşında ve şartlar biraz farklı. Ancak bu hükümetin ekonomi poliükası da 1980'den bu yana uygulanan politikalarla temelde önemli benzerlikler, yaklaşım benzerlfltleri gösteriyor. Şimdi bu ortam içinde 28.000 Ağırlığın özel sektöre verildiği hükümet programında hep isçiden, dar gelirliden fedakârlık istenmektedir. Yalnızca bordroyu imza edenden fedakârlık beklemek, demokrasinin sağlıkh yaşaması açısından da yanlış bir iş. Şimdi bu konuda, yani hür sendikacılık koşullannın sağlanması konusunda somut olarak neler yapmayı düşünüyorsunuz ? YILMAZ Evvela parti farkı gözetmeksizin hür sendikacılığa hizmet etmiş, Türklş yöneticiliğinde, Türktş genel kurullannda bulunmuş 14 sendikacı arkadaşı toplantıya çağırdım. Bu 14 arkadaşm yardımıyla diğer milletvekilleriyle de diyaloğumuzu geliştirmeye çahşacağız. özellikle hür sendikacılık çerçevesinde hazırladığımız taleplerin bu arkadaşlann yardımıyla Meclis'te neticeye ulaştırılması konusunu takip edeceğiz. Aynca çeşitli illerimizde seri halinde devam eden seminerlerimizde yönetici arkadaşlanmıza çalışma hayatımn daha sağlıkh gelişmesini sağlamak ve hür sendikacılığın müdahale edilmez durumunu tahakkuk ettirmek için gerekli bilgileri vermeye çalışıyoruz. Bunun dışında sosyal ve ekonomik konulardaki görüşlerimizi çeşitli yollarla kamuoyuna duyurmaya devam edeceğiz. Şimdi ekonomik ve sosyal konulardaki görüşler derken ben demin tam yanıtını alamadıgım sonına dönerek size şunu sorayım: Bugünkü hükümetin ekonomik ve sosyal poliükası belli olduğuna göre siz bu politika çerçevesinde işçi kesiminin durumunu düzeltebilecegine, geçmiş yıllardaki kayıplanm giderebilecegine inanıyor musunuz? YILMAZ Evvela 6 kasım seçimlerinden sonra iktidar olan partinin hükümet programından başlamak lazım gelir. Bize göre hükümet programı ağırlığını daha ziyade özel kesime vermiştir. Burada karma ekonomi amacından biraz saptınlmış ve özel sektöre kaydınlmış vaziyettedir. Biz 45 milyonu düşünmek mecburiyetindeyiz. Ancak mevcut kârlılıktan ya da mevcut tasarruftan herkes kendine düşen hisse kadar sorumlu olmalı, kendine düşen hisse kadar katkıda bulunmalıdır. Burada çok kazanan her halde işçi değildir. Oysa hükümet programına göre hep işçiden, hep dar gelirliden fedakârlık istenmektedir. Fedakârlık adil ise anlam taşır. Yoksa yalnızca bordroya imza edenden fedakârlık beklemek, bilhassa demokrasinin daha sağlıkh yaşayabilmesini temin etmek açısından, akıl işi olmasa gerek... Hükümet işçi kesimini de "orta direk" tammı içine alıyor ve aldıgı önlemlerle orta diregin durumunu düzeltecegini söylüyor. YILMAZ Ben bu orta direk lafını hiç sevmiyorum ama bana göre orta direk mutfağında alması gerekli kaloriyi alabilendir. Türkiye'de işsizler vardır. Bu işsizleri temel kabul edip de asgari ücretle çalışanlan orta direk kabul etmek doğru değildir. Bize göre orta direk daha ziyade bordroya imza atmayan kişidir. Bordroyu imza eden ise temeldir. Hükümet bu temele ne veriyor, ona bakmamız lazım... Hükümetin bir iddiası da faizlerin yükselmesinin dar gelirüler de dahil olmak üzere her kesime yarar sağlayacağı.. Cumhuriyet altını 13 14 Subat 15 16 17 Yüksek Hakem Kurulu, işverenlerin vertniş olduğu bilançolara, kârsarar rakamlarına göre toplu sözleşmeleri sonuçlandırmış, 19 yıl içinde kazanmış olduğumuz haklardan pek çoğu ortadan kaldırılmıştır. Yüksek Hakem Kurulu yani... YILMAZ Evet, Yüksek Hakem Kurulu. Bu Yüksek Hakem Kurulu 12 Eylül sonrası üç yıl müddetle hükümetin aldığı kararlar istikametinde ve her yılın başında tesbit edilen enflasyon oranına göre toplu sözleşmeleri bitirmiştir. Yüksek Hakem KuruJu kendi aldığı ilke karan istikametinde, her işyerinin özelliğini göz önünde tutarak sözleşmeleri bitirmiştir. Burada daha ziyade işverenlerin getirmiş olduğu bilançolar, vermiş olduğu kârzarar rakamlanna göre toplu iş sözleşmeleri sonuçlandınlmıştır. Bize göre sağlıkh verilmeyen bu bilgilere itibar edilmiş ve 12 eylül öncesi 19 yıllık dönemde yapılmış bulunan toplu sözleşmelerde sağlanmış olan temel hak ve özgürlüklerle işçi çaİıştınlması disipline edilmesi konularındaki 19 yıllık tatbikat maalesef tamamen geri alınmış, ortadan kaldırılmıştır... Bu dört yıllık dönem boyunca işçi kesiminin gerçek geliri nasıl etkilendi, Sayın Yümaz? YILMAZ Evvela bu dönemde, yılbaşlarında tesbit edilen enflasyonun üstünde bir enflasyon gerçekleşmiştir. Bu dunım karsı Bugünkü yasal çerçeveyi zorlamadığımız takdirde, 2822 sayılı yasaya göre yapılacak olan grev, işverenin stoklarını eritmekten başka hiçbir ise yaramayacak tır. şamba günkü düşüşünü tırsat bilerek 5 dolar yükseldi. Londra borsasında bir ons altın 383 dolara çıktı. Altının bu değeri daha sonraki günler değişmedi, KIM NE DEDI? siz işçi kesüninin son dört yıl içinde kaybettifi haklan ve uğradıgı gelir kayıplannı geri alabilecegi göruşünde misiniz? YILMAZ 2364 sayılı yasanın tatbikata konduğu tarihten bu yana işverenler kendi menfaatleri doğrultusundaki isteklerini yetkililerin marifetiyle Yüksek Hakem Kurulu'na bildirip kabul ettirmişlerdir. Işyerinde disiplin, verimli, sağlıkh çalışma konulanyla ilgili pek çok madde işverenlerin iki dudağı arasında belirlenmiştir. Buna göre işveren yarın gelme derse işçi ise gelmeyecek, işveren yüksek ücretli işçiyi çıkartıp yerine asgari ücretli işçi alabilecek. Bu gi Bağbankhn tasflyesi zaman alacak Tasfiyeyi yürüten Vakıflar Bankası yetkilileri, kendilerine yalnızca ara bilanço çıkarma yetkisinin verildiğini ve banka kayıtlarının son derece karmaşık olması nedeniyle geri ödemenin gecikeceğini belirtiyorlar. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Bağcılar Bankası'nın tasfıye işlemlerinin ne zaman biteceği ve mevduat sahiplerine paralarının ne zaman ödeneceği konusundaki belirsizlik sürüyor. Tasfiyeyi yürütmekle görevlendirilen Vakıflar Bankası'nın sadece ara bilanço yapmakla yükumlu kılınması nedeniyle geri şık 6 milyar liralık bir mevduat bulunduğu saptandı. Mevduat Sigorta Fonu'na göre, 3 milyon liraya kadar mevduatı bulunanlar otomatikman parasını alabilecek. Ancak banka kayıtlannın son derece karışık olması nedeödemenin zaman alacağı belirti niyle bu £deme yapılamadığı giliyor. Gazetelerde çıkan ve öde • bi, banka tarafından düzenlenen menin 15 gün içinde yapılacağı çeklerin de tahsilatı yapılamıyor. na ilişkin haberler ise Vakıflar Konuya ilişkin olarak bilgisine Bankası yetkilileri tarafından yabaşvurduğumuz bir Vakıflar lanlandı. Bankası yetkilisi şunları söyledi: Geçtiğimiz ay bankacılık işlemleri durdurulan Bağcılar "Bize verilen görev sadece an» Bankası'nda (Bağbank), yaklabilançoyu hazıriamaktır. Bu aşa Bağbank'ın 15 gün içinde ödeme yapacağı haberi doğrulanmadı madan sonra eger tasfiyeye karar verilirse, bu işlem yapılacak ve 3 milyon liraya kadar olan paralar ödenecektir. Ancak bunun için Mevduat Sigortası Fonu'nda para bulunması gerekir. İşlemler büyük bir süratle yiiriitülmekle birlikte, zaman vermek doğru olmaz." Konunun vardığı boyut nedeniyle Bağbank'ın tasfiyesine ilişkin olarak ya Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in ya da bankalardan sorumlu Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın bir açıklama yapması bekleniyor. Gwyn Morgan (AET Türkiye Temsilcisi) Türk hukümeti için yapılacak seçimin önemi, THY'yi Avrupa yapısı Airbus ile takviye etmek ya da THY'nin Amerikan yapımı Boeing uçaklarına giderek artan bağımhlığını sürdürmek konusunda olacaktır. Halit Narin (TİSK Başkanı) Ortak Pazar Türkiye'yi yok sayamaz. Türkiye AET'den, sattığından fazlasını almaktadır. Güngör Yener (ATO Meclis Başkanı) Ceza Kanunu'nun döviz suçlanyla ilgili maddeleri, Türk Parası Kıymetini Koruma Kanunu'nda yapılan düzenlemelerin ışığında yeniden değerlendirilmelidir. Vural Arıkan (Maliye ve Gümriik Bakanı) Konut Fonu'na kaynak, zamlarla değil, belirli maddeler için ödenecek istihsal vergilerinden aktanlacaktır. Naci Variık (YHK Başkanı) İşçi bana " b a b a " diyor. Bu hitapla yazılmış yuzlerce mektup alıyorum. Bu beni mutlu ediyor. Bunun yanında, tehdit mektupları da gelmiyor değil. Ancak, bunların Türklş'le ilişkilerinin bulunmadığına inamyorum. NELER OLDU? Ege tütün piyasası tartışmalı açıldı Ege ekici tütün piyasası bu yıl oldukça tartışmalı bir biçimde açıldı. Tartışmalara Egetütününe 465 lira baş fiyat verilmesi neden oldu. Üreticiler ve üretici kuruluş temsilcileri, başfiyatı çok yetersiz bulduklarını ve en aşağı 600 liranın Ustünde bir baş fiyat beklediklerini söylediler. Tütün tüccarlarıyla dışsatımcılannın ise verilen başfiyattan memnun kaldıklan gözlendi. Piyasayı açan Maliye ve Gümrük Bakanı Vural Ankan, tütün başfiyaünın üretim, iç tüketim, ihracat ve stok dengeleri kollanarak belirlendiğini söyledi ve "içim rahat" dedi. Geçiş döneminin sıkıntılarının bitmediğini varsaysak dahi kemiğe dayanmış olan kemeri daha çok sıknıak akıl kârı değil, çünkü Türkiye'de kemik hastalıklarının tedavisi zor. Biz yüzde 43 oranıyla sadece işçinin 1983 başındaki alım gücünü korumayı amaçhyoruz. YTLMAZ^ Bana göre faizlerin yükselmesi demek elinde para olanın yatırıma gitmemesi demektir. Biz bir yandan işsizliğe çare bulmaya çalışırken bir yandan da faizleri arttıracak olursak işyeri açacak kişi bulamayız. Ne olur? Faizin yüksek olması topladığı parayı kredi olarak verecek bankanın daha da yüksek faizle kredi açması sonucunu doğurur. İşyeri açmanın maliyeti artar, yüksek maliyetle iş yapmak durumu ortaya çıkar. Bugün Türkiye genelinde yüksek faizle bankadan kredi alan müesseseler uzun boylu yaşamamaktadır. Yüzde 80 faizle yatınm yapan, iş yapan müessesenin yüzde 100 kazanması gerekir ki bunun için de yüzde 100 zam yapması lazım Peki bu zamlı malı kim tüketecek? Bu durumda fiyat artışlannın önü alınamaz. Peki faizlerdeki yüksehnenin işçiye ek gelir sağlama açısından bir yararı olabilir mi sizce? YILMAZ Bankaya parası olan yatıracak değil mi? Pek zor geçinen, mutfağını bile besleyemeyen bir işçinin bankaya para yatırması mümkün müdür? Değildir... Yani bugünkü şartlarda işçinin tasarruf yapma imkânı yok diyorsunuz.. YILMAZ Tabii bu vaziyette tasarruf imkânı elbette azalmıştır. Çünkü işçi önce mutfağını düşünecek, çocuğunun hiç değilse okula gidecek kadar kalori almasını düşünecek. Bunları düşündüğü taktirde ise tabii ki bir tasarruf yapması mümkün değildir. Son olarak günderadeki 1984 zammı konusunda size bir soru sormak istiyonım: Türklş olarak yüzde 43 oranını beliriediniz ve bunun altında bir oranı kabul etmeyeceğinizi söylediniz. Yüksek Hakem Kurulu bu oranı kabul etmezse ne yapacaksımz ? YILMAZ^ Şimdi biz tabii maşa varken ateşi elimizle almayacağız. Ancak geçiş döneminin sıkıntılannın henüz bitmediğini varsayarsak dahi kemiğe dayanmış olan kemeri daha çok sıkmak akıl kân değildir. Çünkü kemik hastalıklannın tedavisi Türkiye'de biraz zor. O halde biz hiç olmazsa 1 ocak 1983'de söylediklerimizi tahakkuk ettirmeye, işçinin 1983 yılı başındaki alış gücünü korumaya çalışıyoruz bu yüzde 43 oranıyla. Başka bir amacımız yok. Eğer rakamla pazarlık edeceksek rakam budur. Bundan taviz vermek 1981 ve 1982'lerde olduğu gibi işçinin mutfağını daha da müşkül duruma sokmak anlamına gelir... Yüksek Hakem Kurulu farklı göriişte ısrar eder örnegin yüzde 25'lik bir taban oranı belirlerse ne olacak? YILMAZ Mevcut yasalar çerçevesinde çahşanlann hak ettiklerini alma yolunda işverenlerle yapacağımız toplu iş sözleşmelerinde bu durumu tashih etmek için gayret göstereceğiz. Işyerlerinin daha sağlıkh calışmasını temin etmeyi düşünen, Türk ekonomisini, Türkiye çalışanlannı düşünen işverenler umarım ki bizim bu sözümüze uyacaklardır. O uyum sağlandıktan sonradır ki Yüksek Hakem Kurulu da her halde meseleyi tekrarda tezekkür edecek ve bu yola gitme istikametinde karar alacak tır. Vadesinde ödenmeyen vergi için haciz Maliye ve Gümrük Bakanı Vural Arıkan imzasıyla defterdarhklara gonderilen teleks emrinde vadesinde ödenmeyen vergilerin haciz yoluyla tahsil edilmesi istendi. Dünya gazetesinde yeralan habere göre, teleks emrinde, vergi dairelerinin tahsilat konusunda yeterli çabayı göstermedikleri görüşüne yer verildi ve vadesinde ödenmediği tespit edilen kamu alacakları için mükelleflerle derhal temasa geçilmesi istendi. Bu temaslar sonucunda, ödenmeyen borçlann tahsilini sağlamak için haciz ve benzeri uygulamaların bir ay içinde tamamlanması, haczedilen mallann satış işlemlerinin de iki ay içinde sonuçlandırılması talep edildi. Ayrıca, uygulamaların merkez denetim elemanlarınca sürekli inceleneceği konusuna da yer verildi. Fiyat tescîli konunca un dışsatımı yattı Türkiye'de f rak'a satılacak 200 bin ton un önce vergi iadesi, şimdi de tescil barajına takıldı. tulması, Türk fırmalannca Irakta kazanılan 200 bin tonluk ihalenin gerçekleşmesini imkânsız hale getirebilecek bir gelişme olarak niteleniyor. Irak'ta toplam değeri 33 milyon dolar dolayında olan 200 bin tonluk ihale, dört Türk fırması tarafından kazanılmıştı. İhalede Yunanistan, Hollanda, Yugoslav ve Federal Alman firmalannın ton başına 172176 dolarlık tekliflerine karşı, Türk fırmalannca 166 dolar dolayında teklif verilmişti. Türk firmalannın teklifi, ulaşım yolunun kısalığının yarattığı navlun avantajı nedeniyle duşük tutulabilmişti. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, ihalenin Türk firmaları tarafından kazanılmasından sonra, bu ihalenin gereksiz yere fiyat kırılmasına konu olduğunu, ton başına 180190 dolarla işin bağlanabileceğini öne sürerek, ihracatçı firmaları cezalandırmak üzere un ihracatında uygulanmakta olan yüzde 5'lik vergi iadesini kaldırmıştı. İhracatçı firmalar ise, kendilerine yabancı fırmalarla rekabet gucü kazandıran fiyatın vergi iadesi olanağı dikkate alınarak saptandığına dikkat çekerek, vergi iadesinin sözleşmesi yapılmış ve akreditifi açılmış bağlantılar için müktesep hak olarak uygulanması gerektiğini savunmuşlardı. Şimdi ise, sözleşmesi yapılmış bulunmasına karşın, un ihracatının tescile tabi tutulması, ihracatın hiç yapılmaması tehlikesini yaratmış bulunuyor. Un ihracatının serbest ve vergi iadesine tabi olduğu sırada, ihaleye girerek Irak pazarını tümüyle ele geçiren Türk firmaları şunlar: Selek Ticaret (100 bin ton), Tekfen (25 bin ton), Anadolu Özdoyuranlar (25 bin ton), Çukurova (50 bin ton). ANKARA, (ANKA) Buğday unu ihracatı tescile tabi tutuldu. Bu konudaki Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı tebliği Resmi Gazete'de yayınlandı. Un ihracatının tescile tabi tu TZDK'nm gübre dağıtım tekeli kaldırılıyvr ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Zirai Donatım Kurumu tarafından yürütülen gubre dağıtım tekelinin kaldırılması için görüş belirdi. ParaKredi Kurulu'nun bu konuda kesin karar alması halinde Türkiye içinde gübre dağıtım ve satışı bayiler aracıhğıyla gerçekJeştirilecek. ParaKredi Kurulu'nun önceki gün yaptığı toplantıda gübre alımlarının geçtiğimiz yılki dilimi için uretici şirketlere ne kadar fiyat ödeneceği konusu ele alındı. Bu arada bu konuda herhangi bir kesin karar alınmaması bu konudaki fiyat belirleme yetkisinin Başbakan Turgut Özal'a bırakılması kararlaştırıldı. Kurulun gündeminde bulunan gübre dağıtımı konusunda Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Prof. Dr. Ekrem Pakdemirti bir yeni öneri getirdi. Pakdemirli, gübre dağıtımının kamu eliyle yapılması nedeniyle hazine sübvansiyonunun büyüdüğünü, bu nedenle dağıtımın piyasa bayilerince gerçekleştirilmesini istedi. Kurulda sözalan diğer üyeler de bu konuya olumlu yaklaştılar. tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Otomotiv sanayiine yeni bir yatırım daha yapılarak hidrolikli ve dönerli çöp kamyonlannın Türkiye'de üretileceği bildirildi. 1983 yılı içinde yaklaşık 8 milyon dolarlık dışsatım da gerçekleştirilen Efe Tarım Makineleri A.Ş. tarafından bir açıklama yapılarak, Avrupa'nın konusunda en büyük yaünmlanndan biri olan ve çeşitli otomotiv üriinlerinin yanısıra her türlii belediye hizmet araç ve gereçleri, Volvo, Iveco ve Fiat gibi çeşitli otomotiv grubuna hizmet veren ttalyan Calabresse firması ile lisans anlaşması yapıldığı, belirtildi. Açıklamada, 1984 yılı içinde biri hidrolikli, diğeri de dönerli tip olmak üzere iki tip çöp kamyonu ile "semi trayler" üretileceği belirtildi. çop kamyonu üretilecek 1984 ücret zammı henüz belli olmadı konuda "ücretler enflasyon esas alınarak tespit edilmeli. Yüzde 25 zam taban olmalı. Bu yüzde 25'e yüzde 6 vergi indirimi. yüzde 8 fatura indirimi eklenirse, eder yüzde 40" şeklinde konuştu. YHK'daki işveren temsilcileri de zam önerilerinin yüzde 25 olduğunu açıkladılar. İşçi ücretlerine 1984 yılı için yapılacak zam konusunda geçen hafta da bir sonuca ulaşılamadı. Türklş'in en az yüzde 43 artış isteğinde kararlı olduğu açığa çıkarken alt tabanı yüzde 25 olarak belirleyen hükümetin yüzde 43 oranını çok bulduğu dikkati çekti. Başbakan Turgut Özal bu Dış ticaret yetki tasarısı yasalaştı Dış ticareti düzenleme konusunda Bakanlar Kurulu'na yetki veren yasa tasarısı Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından onaylandı ve yasa Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Y'asa uyarınca, Bakanlar Kurulu, dışalımın yani sıra dışsatım ve diğer dış ticaret işlemleri üzerine de fonlar oluşturabilecek. Iran ve Hollanda heyetleri geldi Ulaşım sorunlannı görüşmek ve bu konudaki işbirliğini geliştirmek amacıyla bir tran heyeti Türkiye'ye geldi. Türkiye'de 10 gün kalacak ve bazı transit limanlarında da incelemeler yapacak olan İran heyetine Ulaştırma Bakan Yardımcısı Karbesiyan başkanhk ediyor. Öte yandan, Hollanda'daki Dış Ticareti TeşIslam Kalkınma Bankası, Türkiye'ye motor dışalımında kullanılmak üzere 13.8 milyon dolar kredi vereceğini açıkladı. Merkezi Cidde'de bulunan banvik Ajansı ile Türkiye Inşaat Müteahhitleri Derneği'nin ortaklaşa düzenledikleri program çerçevesinde' Türkiye'ye gelen Hollandah işadamları önce Ankara'da Türkiye Odalar Birliği yetkilileriyle görüştüler sonra da Istanbul'a geçerek OTlM'i ziyaret ettiler. kanın yetkilileri imzalanan anlaşma konusunda ayrıntılı bir bilgi vermediler, ancak ekim ayından bu yana Türkiye'ye toplam 68.8 milyon dolarlık kredi verildiğini söylediler. S.Arabistan'la 9 0 Türk firmasının anlaşması var RİVAD (a.a.) Türkiye'nin Suudi Arabistan Büyükelçisi Umut Ank, TürkSuudi Arap ticari ilişkilerinin tatminkâr olduğunu ve bu ilişkilerin daha da artacağını umit ettiğini söyledi. TürkSuudi Arap Ortak Eİtonomik Komitesi'nin, iki ülke arasındaki ticaretin güçlenmesmi sağladığına değinen'Arık "Halen Suudi Arabistan'da 90 Türk firmasının iş anlaşması vardır" dedi. lkili ticari dengenin geçen yıla kadar Suudi Arabistan lehine olduğunu kaydeden A n k , 1983'de ticaretin dengeye girdiğini, 1 milyar dolar a ulaşan ticaret hacminin iki ülke arasında eşit bölüşüldüğünü söyledi. DUZELTME Yabancı Sermaye Koordinasyon Derneği tarafından Ankara'da düzenlenen "Dış ülkelerdeki yabancı sermaye tecrübesi," konulu seminerde Başbakanlık Başmüşaviri Adnan Kahveci tarafından yapılan konuşma, yanlışhkla Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakdemirli'ye atfen verilmiştir, düzeltir özür dileriz. Islam Kalkjnma Bankası'nın kredisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle