12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER özenli bir seçim yapılamadığı; bunun nitelik düşmesine yol açtığı; boşalma oranında görev başındakilerin işlerinin çoğaldığı ve altından kalkılamayacak boyutlara ulaştığı; yargıçların bu ağır yük altında bezginleştiği ve bunaldığı; bilimsel araştırmaya ve bilgi arttırımına olanak bulamadığı; üst bölgelere ve üst görev lere yükselmelerde kesin verilere dayandığı kuşkulu, öznel yöntemlerin uygulanması yüzünden yargıçlann güvensizlik, isteksizlik içine düştükleri; aynı yerde ve bölgede uzun süre görev yapanların etkinliklerini yitirdikleri; bunların ve benzeri etmenlerin etkisiyle yargı hizmetlerinin yavaşladığı, sağlıklı ve doğru karar verilmesinin zorlaştığı, işler sürüncemede kaldıkça da giderlerin arttığı gözlenmektedir. Yargıcın, yargı hizmetini doğru, ucuz, yansız ve çabuk görebilmesi için bunun üstesinden gelebilecek güç, nitelik ve durumda bulundunılması zorunludur. SAĞLIKLI ÇÖZÜM ÖNERİLERI Tüm bunlar gözetilerek, sağlıklı çözümlere gidilebilmesi için: 1 Mesleğe isteksizliğin nedeni kesinlikle saptanmalı ve önlem buna göre düşünülmelidir. 2 Yargıçlık mesleğine alınacaklar titizlikle seçilmelidir. 3 Adaylara, akademik bilgilerini yaşama uygulayabilme bilgi, beceri ve deneyimi, kurulması düşünülen adalet akademisindeki uygulamaya yönelik eğitimle kazandırılmahdır. 4 Adalet akademisi, üst düzey yöneticileri yetiştirmek üzere görev yapan benzer akademilerin statüsüne kavuşturulmalı ve adaylara üst düzey yöneticilerinin yetenekleri ve temsil formasyonu kazandırılmahdır. Her yargıç, ülkenin çağdas bir aydınıdır. Atatürk'ün dediği gibi, uygar ve aydın olduklarını, düşünceleri, davranışları, giyim ve kuşamları ile göstermek zorundadırlar. Bu nedenle adaylar bu yönleriyle de örnek olacak biçimde yetiştirilmelidirler. 5 Yargıç, değişen koşullara ve zamana uyarak kendisini sürekli yenilemek zorundadır. Bunu kendi olanaklanyla sağlaması zordur. Düzenli olarak yapılacak merkezi ve bölgesel meslek içi eğitimler, seminerler yoluyla çağa uyumlan ve gelişimleri sağlanmahdır. 6 Çağımız sayısal ifade çağıdır. Yargıçlann gösterdiği başarı, çıkardığı iş, aldığı ceza ve ödül (ödül bölümü olmayan tek personel yasası, Hâkimler ve Savcılar Yasası'dır. Ödülün cezadan daha yönlendirici ve düzeltici olduğu bilimsel gerçeği gözetilerek bu eksiğin en kısa sürede giderilmesi beklenir), hal ve davranış, giyim ve kusam, çevre etkinliği ve uyumu, görev süresi, hizmet bölgeleri vs. sayısal ifadeye dönüştürülmeli, böylece bilgisayar aracılığıyla her yargıcın durumu, hak ettiği, görev yeri ve bölgesi, somut biçimde, kuşkuya yer bırakmadan, belirlenmelidir. 7 Görev bölgelerindeki hizmet süreleri hizmetin en az 25 yıl süreceği gözetilerek düzenlenmelidir. Bölgeden bölgeye geçişlerde ve üst göreve atamalarda sayısal değerler tek gösterge olmahdır. 8 Birinci sınıfa ayrılanlara belirli süre alt bölgede yeniden hizmet zorunluluğu getirilerek bu bölgelerde deneyimli yargıçlann çahşması sağlanmalıdır. Tetkik hâkimliği, başsavcı yardımcılığı, müfettişlik görevlerine atanma ve Yargıtay üyeliğine seçilme de bu görevi yapma koşuluna bağlanmalıdır. 9 Kendi dünyasına kapanarak bir yıl boyunca toplumun kara işiyle uğraşan yargıcın gerilimini atabilmesi, çocuklanrun eğitim ve aile bireylerinin sağlık sorunlarının çözümlenebilmesi için dinlenme yerleri, öğrenci yurtları ya da yurt konıenjanı, sağlıkevleri ve konukevleri sağlanmalıdır. 10 Meslek sonrasında, eşinin ve kendisinin, yargıçlık onuruna yaraşır bir yaşam sürebilmeleri için, huzurevleri ve bakımevleri açılmahdır. "Türkiye'de yargıçlar vardır" diyebilmek için, "çağdaş Türk yargıcı" yaratılmalı ve yaşatılmalıdır. 17 ARALIK 1984 Yargıcın önemi, yargıç olduğundan değil, yaptığı işten dolayıdır. Çünkü yargıcın gücü, çıkarılan işlerin niteliği ve niceliğiyle ölçülür. Bu ise, yargıcın niteliği ve niceliğiyle doğrudan bağlantılıdır: Güçlü yargı, güçlü yargıçtan geçer. Yargıda Y eıti Diizenlemeler v e Yargıcın Koııuımı de aynı ölçüler içinde yerine getirilebilmesi demektir. Yargının bu amaca ulaşabilmesi, kendisini oluşturan mevzuat, örgüt, araçgereç ve personel öğelerinin bir büîün olarak ele alınıp amaç doğrultusunda ve yeter düzeyde düzenlenmesi ve yönlendirilmesi ile olanaklıdır. Bugüne dek yargının iyileştirilmesi, hızlandınlması doğrultusunda çok şey yapılmışsa da, konu böyle bir bütünlük içinde ele alınamadığından, beklenen yarar sağlanamamıştır. Yargının iyileştirilmesi ve düzeltilmesi konu edilince, yargıyı oluşturan bu dört öğe önemsenerek ele alınmalı ve sonuca bu yolla gidilmelidir. Bu yapılmadığında yapılan değişikliklerin başanya ulaşmayacağı kesindir. YARGIYI OLUŞTURAN AĞIRLDCLI ÖGE Yargıyı oluşturan öğelerin içinde en ağırlıklısı personel; personel içinde de en önemli kesim yargıç ve c. savcılarıdır. Bu yazıda yalnızca yargıç ve savcılann durumuna değinilecek ve yargıç ile savcılann yasal eşitlikleri gözetilerek yazıda ikisi yerine yalnız "yargıç" terimi kullanılacaktır.Hemen belirtmek gerekir ki, yargıcın önemi, yargıç olduğundan değiJ, yaptıği işten dolayıdır. Çünkü yargının gücü çıkarılan işlerin niteliği ve niceliği ile ölçülür. Bu ise, yargıcın niteliği ve niceliği ile doğrudan bağlantılıdır. Kısacası, güçlü yargı, güçlü yargıçtan geçer. Dolayısıyla yargıç gözardı edilerek alınmaya çalışılan her önlem ve uygulamaya konulmak istenen her yeniliğin başanya ulaşması zor, hatta olanaksızdır. Çünkü,öbür öğelerin katkısı ne olursa olsun, sonuç yargıcın inanç, düşünce ve vicdanına göre biçimlenip somutlaşacaktır. Son yıllarda, yargıçlık mesleğine girme isteğinin giderek azaldığj, bu nedenle yargıçlık kadrolarının da giderek boşaldığı, boş yerleri doldurabilme çabasıyla CUMHURIYETV^n OKÜRLARA... OKAY GÖNEJSSİN Yeni Yıl a Eski Kriz CAHİT YAHŞİ Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Yargının düzeltilmesi ve hızlandırılrnası yolunda çalışmalar yapıldığını, staj akademisi ve meslek okulu açılacağını, üst mahkemelerin (bölge idare mahkeraelerine koşut bölge adliye mahkemeleri) kurulacağını ve yöntem yasalarında değişiklikler getirileceğini basjndan öğrenmiş bulunuyoruz. Bunlar sevindiricidir. Ancak yeterli değildir ve olamayacaktır. En mükemmele ulaşmak hiçbir zaman olanakh değildir. Özlenen, yapılabileceklerin zorlanmaşı ve yapılmasıdır. Ülkenin bunca sorunu varken neden boyuna yargı gündeme getirilmektedir? Once bunun yanıtlanması gerekir. "Adalet mülkün temelidir" özdeyişinde vurgulandığı gibi, güçlü yargı, güçlü devletin göstergesidir. Devletin güçlü kalabilmesi, yargının güçlü durumda bulundurulmasına bağlıdır. Yargının güçlü olması.doğru, ucıız, yansız ve çabuk hüküm verilebilmesi ve hüküm gereğinin B C K OKTAY AKBAL EVET/HAYIR Kadıköy\ unııtııluyor mu? Kadıköy Belediye Başkanı Saym Osman Hızlan; "Kadıköy güzelleşecek" dedi. Bu habere, sevincimiz sonsuz oldu.. Başarı dileklerimizi candan diliyoruz. Ancak, Kadıköy merkezi ile ilgili hiçbir ışık göremedik. Eski ve yeni iskele alanı, kültür merkezi ve çevresi, Migros arkalan, rıhtım boyu, duraklar, seyyar satıcılardan geçit vermeyen yerler, boyaları görünmeyen yaya geçitleri ve daha neler neler... Sayın Başkan, bu sorun ve konulara nedense hiç değinmemiş... Devamh şikâyetli olan bu odaklar için neler düsünülüyor? Gerek görünüm, gerekse intizam ve düzeni açısından, buralarla da ilgilenmenin zaman gelmiş ve sanırız geçmekledir de... ,BÜLEXT IŞ1KMAN Y OKURLARDAN Vapur gibi duman çıkarıyvr Egzoz borulanndan yoğun duman saçarak İsıanbut'un havasım zehirleyen otobüslerle ilgilenmek zamanı gelmiştir. Uygar ülkelerde trafiğe çıkmasma kesinlikle izin verilmeyen bu gibi taşıtlar yüzünden sokaklarda yürüyemez olduk. Aslında işe gidip gelirken, kalabalık saaüerde Taksim Şişli Mecidiyeköy yolunu yürümeyi tercih ediyoruz, ancak özellikle Mecidiyeköy'de sabah akşam bu zehirli havayı teneffüs etmek dayanıhr gibi değil. Şişli Zincirlikuyu arasmdaki yolda yürümeyi sevimsiz kılan ikinci neden de yağışlı havalarda kaldırım ve yollarda beliren çamur gölleridir. Insanın mühendis okullarında şehir, yol ve kaldırımlarının nasıl yapılması gerektiğinin öğretilmediğine inanası geliyor. Ülkemizdeki şehirlerarası yollar ne kadar güzelse, şehir içi yollar da o kadar çirkin. Ûstümüze çamur sıçratan her otomobil geçtikçe bu yol ve kaldınmları yapan mühendislerin kulaklarım çınlatıyoruz. Uygar kentlerde günleree yollarda yürürüz de ne üstümüz ne ayakkabılanmız çamurlanmaz. tstanbul gibi deniz kıyısmdaki bir şehirde belediyenin bu konuyu artık bir çözüme kavuşturması gerekir. E. CEYLAN ESENTEPE/tSTASBUL üzerine hem işletmeye hem de TEK Genel Müdürlüğü'ne dilekçe verdim. TEK Giresun tl tşletme Müdürlüğü 'nden verilen yanıtta "Sınavt kazanan elemanların tayinlerinin yapılabilmesi için yazılı ve sözlü sınav netkeleri, gerekli tayin evrakları, müdürlüğe iletilmiş olup, henüz netice almmamıştır" denirken, TEK Genel Müdürlüğü'nden gelen yazıda ise hiçbir gerekçe gösterilmeden, sadece sınavın iptal edildiği belirtildi. Sınav neden iptal edilmiştir? Sorumluları kimlerdir? Neden başından iptal bize açıklanmayıp, bunca zaman bizleri oyalamışlardır? Bizler. evraklarımızm TEK'te oluşu ve TEK'e girmiş olduğumuzu varsayarak bu ana kadarki iş fırsatlannı da geri tepmek zorunda kaldık. Yetkililerden bu sorulara yanıt bekliyorum. HALİL SAMSUNLU GtRESUS asın eski sorunlarını çözememiş ama klasik lotarya yöntemleriyle satışlarda artış sağlamış olarak yeni yıla yöneliyor. Toplu sözleşmelerie çalışanların sağladığı yeni hakların yanı sıra kapıdaki kâğıt zammı da Katma Değer Vergisi'nin getireceği yüke eklenince 1985'in de basın için 1984'ten daha rahat bir yıl olmayacağı ortaya çıkıyor. Ancak gazete satışlarındaki son hareketlenmeler de lotaryanın yeni alıcı kazanmakta etkisini sürdürdüğünü de gösteriyor. umhuriyet yeni yılla biriikte öncelikle gençliğe yönelik bir yayın programı uygulayacak. Geçen yıl verdiğimiz Gençlik Ekleri'nin hem gençler hem yetişkinler tarafından gördüğü ilgi üzerine daha nitelikli bir ek dizisi hazırlıyoruz. Gençlik Yılı olan 1985'te gençlerin sorunlarına, ilgi alanlanna dönük yayınlan arttırmak istiyoruz. Geçen yılbaşında, klasik yılbaşı eklerinin dışında bir 'Bindokuzyüzseksendert" eki hazırlamıştik. Bu yıl da yine değişik bir ek vermek amacındayız. Yeni yılda hem okurlanmızı daha iyi tanımak, hem gazeteyi çeşitli yönleriyle nasıl gördüklerini öğrenebilmek için kapsamlı bir okur anketi yapacağız. Araştırma Servisimiz bu anket için hazırlıklarını tamamlamak üzere. asım ayı, gazetelerin çoğu için tiraj açısından olumlu aylardan biri oldu. Cumhuriyet'in oran olarak yüzde 12'yi aşan günlük net satış artışı, Uğur Mumcu'nun yazı dizisinin, Yılmaz Şipal'in memur ve emekli maaşları tablolannın ve Kitap 84 eklerinin gördüğü ilgiyi kanıtlıyor. Kasım 1984'te 10 büyük gazetenin günlük net ortalama satışları, bir ay önceye göre farklan ve piyasa payları şöyle oldu: Cumhuriyet Milliyet Tercüman Günaydın Guneş Bulvar 200.939 158.763 210.033 129.665 76.849 29.931 729.361 693.598 2.419.589 106.348 Sıfırları Atsak mı? Prof. Gülten Kazgan şu kanıda: "Yüksek enftasyon hızı uzun süredir devam ediyor, bunun sonucunda, Türk LJrası'nın küçük para birimi olan 'kuruş' devre dışı kalmıştır. Bugün ise, lira ile ifade edilen fiyatlar o kadar çok sıfırlı olmaya başlamıştır ki, hem ifade, hem hesap güçlüğü yaratmaktadır. Bu bakımdan lirayı eski kuruş gibi kabul edip, lira yerine yeni bir para birimi (örneğin yeni lira veya akçe) yaratmakta fayda vardır. 100 liraya eşit yeni para birimi kabul edilebilir, lira ise bozuk para birimi haline gelir... Böyle bir işlemin psikolojik etkisinden çekiniliyorsa, tabii, böyle bir bağlantı bir diğer yoldan kurulabilir: 100 lira dahil olmak üzere bozuk para, madeni paraya dönüştürülür. Bugün en büyüğü 10 bin lira olan kupürlere ek olarak 50 bin ve 100 bin liralık kâğıt para çıkanlabilirf' Eski konudur bu... Ben bile bir iki kez anımsatmıştım: sıfırları atmak gerek... Nasıl, Fransa'da General de Gaulle 1959'da bunu yaptı, biz niye yapmayalım, orada da iki sıfır birden eksilmiş, 100 Frank 1 Frank oluvermişti, ilk yıllarda 'Yeni Frank'tı adı, sonra bu ad unutuldu, eski ile yeni sözcükleri ortadan kalktı, şimdi herkes frank diyor iki sıfın atılmış franka. 'Ekonomide Diyalog'da bir çizelge var, birçok ülkede böyle bir işlem yapılmış. Örneğin Güney Kore 196İ2'de tek sıfın atmış, Güyan 1972 de, Arnavutluk 1965'te tek sıfın silmişler paralarından... İki sıfır atanlar da şunlar: Fas, Arjantin, Uruguay, Fransa, Finlandiya, Yugoslavya.. Üç sıfır birden atanlar da var: Endonezya 1000 Rupiah'ı 1 Rupiah yapmış. Tunus, Zaire, Şili (hem iki kez), Bolivya, Brezilya, Yunanistan... Kimi ülkeler de sıfır atmadan yeni bir para birimini benimsemiş... Bizde de 'akça'yi ileri sürüyor Sayın Kazgan. 'Kaç paralık adamsın?' sözünü 'Kaç akçalık adamsın, kaç akça edersin'e mi çevireceğiz bu gidişle?.. Her şeye alışılır, lira yerine akça demeyi de öğreniriz, olur biter! Yeni lira, eski lira yerine 'akça'yı benimsettin mi halka, sorun kalmaz! Bugünün elli bin lirası bu operasyon sonucunda 500 akça oldu mu, sosyal düzen, ekonomik sistem kurtukJu gitti. Bütün işler sıfırları azaltmakta, liranın adını degiştirmekte!.. 'Ekonomide Diyalog' dergisinde bu konuda yayımlanan bir yazıda şöyle deniliyor: "Acaba bugün Türk Lirası için benzer bir operasyonun zamanı gelmiş midir? Gelmişse, sıfır atmanın boyutu ne olacaktır? Daha açık bir deyişle liradan iki mi, yoksa tek sıfır mı atılmalıdır? Milli gelirin, bütçenin trilyonlarla, mütevazi firma bilançolarının milyarlarla ifade edildiği bir döneme gelmiş bulunuyoruz. Hızlı bir enflasyonun çok kısa sürede yaratmış okjuğu bu sonucun kolayca alışılabilecek bir durum olmadığı açıktır. Artık, değil liraların, on liraların, yirmi liraların bir anlamı kalmamış gibidir. . Günümüzde çok haneli rakamlar hesap makinelerine sığmaz hale gelmiştir. Bilançolar, kârzarar hesapları, enine uzayıp gitmekte, döviz fiyatları basdöndürücü bir hızla artış göstermektedir. Şu halde, psikolojik etkisi bir yana. sağlayacağı birçok pratik yarar açısından Türk Lirası'ndan çifl sıfır atma operasyonu gündeme gelmiştir. Böylece eski 100 lira, yeni 1 lira olacak, eski lıralar da kuruş olacaktır... Artık 50 milyonluk apartıman dairelerine ıslık çalınmayacak, 500 bin liralık evlerden söz edilecektir. Doların 420 lira değil 420 kuruş olduğu, 20 bin liraya otomobil alındığı bir dönemin özlemini çekmiyor musunuz? Ama işçi ücretleri, memur maaşları da 300500 lira olmuş, ne gam!" Sıfırlan atmalı gerçekten!.. Boşuna göz dolduruyor, kafaları karıştırıyor! Vaktiyle Menderes 'Her mahallede bir milyoner yetiştireceğiz" demişti. Gerçekten de oldu bütün bunlar. Her mahallede bir değil, birçok milyoner yetiştirdik. Hatta milyarderier! Üç odalı dairelere bugün 7080 bin lira kira isteniyor. Az daha iyiceler 100 binin üstünde.. Her gün bu fiyatlar daha artıyor. "Yüksel ki yerin bu yer değildir" diyen Ziya Paşa'yı anımsamamak olası mı? Yetişmek güç bu sıfırlara.. Beş yıl önce beş bin liraya oturulan yere bugün yetmiş bin lira istiyorlar; at iki sıfın olsun 7 yüz!.. Hiç değilse sayıların ürkütücülüğünden kurtuluruz. Hepsi o kadar! Yoksa, aç yine aç, yoksul yine yoksul, zengin yine zengin kalacaktır. Hiçbir şey değişmez, olan sıfırlara olur... Prof. Akın İlkin şöyle söylüyor: "Halk tarafından mal fiatlannın ucuzlamış olduğu zannedilebilir". Bir aldatmacadır, bir yalanlar dizisidir gidiyor, varsın iki sıfır atılsın, ucuzluk yapamıyoruz, hiç değilse az sıfırlı bir ortamda yaşayalım, kendimizi biraz da böyle oyalayalım!.. Posta 24 Saat Tan Hürriyet 94.102 + 11.221 1.201 + 6.929 + 5.841 + 4.438 + 577 6.394 2.701 + 13.973 20.387 % 4.4 %8.3 % 6.6 % 8.7 % 5.3 % 3.9 % 3.2 % 1.2 % 30.1 % 28.3 + 12.230 Yanıt bekleyvn sorıılar TEK Giresun II tşletme Müdürlüğü'nce açık bulunan kadrolann istihdamı için 28.8.1984 tarihinde bir sınav yapıldı ve kazananların listesi ilanen açıklandı. Ancak Giresun tl tşletme Müdürlüğü 'nce göreve başlamamız için hiçbir açıklama yapılmadı. Bunun DYPDE IKI BAŞKAN ADAYı Hüsamettin Cindoruk Nazif Kocayusufpaşaoğlu İSTANBUL/KADIKÖ iktisat ve bankacılık üzerine .• ersondi çok okn bir bankada size gereken uzman personel mırriaka vardır. Doğru Ahmet Nusret Tuna ve Cezmi Kartay SODEPDYP işbirliğinı tartıştı Süleyman Demirel adalar sorununu Nokta'ya anlattı 70. yaşgününde küçük dev a d a m A z i z Nesin Türkiye'den bir prens geçti: Suudi Prensi Faysal Nokta'nın sorularını yanıtladı. noKta Haftalık Haber Dergisi Gelişim Yayınlan "Güvenilir Yayıncılık' KATILMA KOŞULLARI: İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Halen resmi okul veyaAnadolu Liselerinde Türk veyayabancıuyruklu İngilizce öğret menlerindenyeni kanundan yararlanarakMETyabancı dil kurslarında akşam yada hafta sonu ders vermek isteyenlerin lütfen 160 22 61 no'ya telefonları RAKS Uluslararası pazarlarda ustün kalitesiyle tanınan RAKS, ürünlerinde kullanmak üzere bir amblem yanşması düzenlemiştir, Bu yanşma için son katılma tarihı 1.Şubat.1985 dir. 1 Tüm amatör ve profesyonel sanatçılar yanşmaya karılabilir. 2 Her sancrtçı en çok uç eserte yanşmaya katılacaktır 3 Her yaprî 21X30 cm ebadında kuşe kartona 10X10 cm bir adet siyah beyaz;2X2 cm bir adet siyah beyaz,bir adet renkli şeklinde hazırtanacaktır. 4 Yarışmacılar eserlerinin sağ alt köşesine beş rakamlı rümuzlannı koyacaklar ve aynı rümuzu taşryan kimlik zarftannı eserleriyle biriikte aşağıda belirrilen adrese iadeli taahhutlü veya kendileri gelerek teslim edeceklerdir. VEFAT Değerli meslektaşımız, üstadımız, ağabeyimiz ve şeref üyemiz İSMET SOMER Beyefendinin vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Muhterem naaşı 18 aralık salı günü öğle namazından sonra Şişli Camii'nden kaldırılarak Feriköy aile mezarlığına defnedilecektir. Kendisine tanrıdan rahmet ve kederli ailesine başsağlığı dileriz. TÜRKİYE İLAÇ VE KİMYA ENDÜSTRİSİ YÖNETİM KURULU SEÇİCİ KURUL: YurdaerALTINTAŞ Grafik sanatçısı. Mimar Sinan Ûniversitesi Grafik Sanatlar Birimi Oğretim görevlisi. MehmetEREM Marmara Ûniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yard. Mengü ERTEL Grafik Sanatçısı. Sanat Yönetmenl Grafikerler Meslek Kuruluşu Yönetim Kurulu Başkanı Dr.AdemGENÇ 9 Eylül Ûniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Uygulamalı Sanatlar Bölümü Öğretim Görevlisi OktayKUTLU 9 Eylül Ûniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema TV. Fotoğrafçılık Ana Sanat Dalı Başkanı TEKPA DIŞ TİCARET A.Ş'ni femsilen üç kişi Adres: TEKPA DIŞ TİCARET A.Ş Cumhuriyet Bulvan No:69/4 Konak İZMİR TeM22210(8Hat) ÖDÜLLER: Birinciye: 600.000.TL Üçüncüye: 200.000. TL Aynca uç kişiye toptam 90.000 TL mansiyon veritecektir. İkinciye: 400.000.TL İLAN ŞİLE TAPULAMA HÂKİMLİĞİNDEN 1975/13 Esas Tapulama tesbiti sırasında İmrendere köyünde kain 134 parsel sayılı taşınmaz davalı ölü Kömüreü Mustafa vereseleri adına tesbit edilmiş vaki tesbite davacı hazine itirazı üzerine mahkemece yapılan açık yargılanması sonunda ölü Kömüreü Mustafa'nın mirasçıları tesbit edilmediğinden aynen tesbiti tesciline karar verilmiş hüküm davacı hazinece temyiz edilmiştir. Ölü davalının mirasçıları tesbit edilmediğinden karar ve temyiz dilekçesi kendilerine tebliğ edilmemiştir. Bu nedenle ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Ölü Kömüreü Muslafa mirasçıları bu ilanın yaymlandığı tarihten itibaren karar ve temyiz dilekçesine karşı kanun yoluna başvurabileceğiniz karar ve temyiz dilekçesinin davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 30764 II MAÇKA KARİKATÜR SERGİSİ Taksim Sanat Galerisi 18 Aralık 198420 Ocak 1985 Not Sanatçı, sergı suresince karuatur Kartlarım ve albumunu ırrealıyor. SANAT GALERİSİ Heykel Sergisi 20 Kasım22 Aralık Galeo PazarP Tesı d s 11 0019 00 a'as açıki Tel 140 SO 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle