15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURtYET/4 KÜLTÜR YAŞAM TV'de Sinema 6 KASIM 1984 TELEVIZYON 09.59 10.00 12.00 19.24 19.25 Açılış ve Program Hanımlar Sizin İçin Kapanış Açüış ve Program Uzun Çoraplı Kız Rahat izlenen potitik taşlama Başkanın İncelentnesi (The TEK ÜNLÜ "Başkan'ın tncelenmesi"nde başrolü James Coburn oynuyor. Coburn, bu az bilinen filmin tek ünlü adı. ABD'li yazar öldüServisi ABD'li yaKültür TRTNIN IÇINDEN MAHMUT T. ONGOREN "Karpuz" Kim Acaba?.. Görevi, eğitici ve öğreticı radyoTV yapımtarı ve filmleri üretmek olan bir kuruluşa günün birinde çok önemli bir yetkili gelse ve orada çalışanlara, "Kolay anlaşılabilir yapımlar haztrlayın! Bızim insanımız kolay anlamaz, karpuz gibidir" dese, ne beklerdiniz böyle bir durumla karşılaşanlardan? "Bizim insanımız karpuz olamaz" demelerini mi? Yoksa önce, "Bırakın işimizi yapalım. Rahat çalışmamızı sağlayın. Sonra biz size insanımızın karpuz otup olmadığını gösteririz" diye yanıt vermelerini mi? Eğer Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı FRTM (Film Radyo TV ile Eğitim Merkezi) görevlisi iseniz, ikinci yanrtı yeğlemekten başka çareniz olmazdı. Çünkü 1952 yılında Amerikalılar tarafından kurulduğu günden başlayarak FRTM gerek bağlı olduğu bakanlıktaki ağır bürokrasi ve gerek diğer kurumlarm baskısı yüzünden bir türlü gerçek tşlevini yerine getirecek düzeye çıkarılamamıştır. Önce Amerikalıların propaganda amacıyla FRTM'yi kendi etkileri attında tutmaya çalışmaları, sonra da Bakanlığın anlayışsızhğı bu kurumu gerçek amacından saptırmıştı. Bugün de FRTM, Ankara Radyosu'nda yayımlanan radyo eğitim ızlencelerinin dışında, birtakım törenlerin ve toplantıların filmlerinı ve afişlerini hazıriamaktan öteye gidemeyen propaganda etkinlikleriyle boşu boşuna meşgul ediliyor. Oysa FRTM'de çok yetenekli bir üretici kadro ve bu kadrcnun elinde de oldukça yeterli bir teknik donatım var. Hem sonra, 19761978 arasındaki acıklı sonuçlar veren YayKur uygulamasının dışında, TRT Televizyonu'ndan yayınlanan "Çocuk Haklan", "Atatürk", "Sınava Doğru", "OkumaYazma TVOkulu", "Sınava Hazırlık" gibi eğitici ve öğretici dizileri de FRTM elemanları hazırlamış ve kendilerine daha iyi fırsat verildiğinde daha iyi eğitim izlenceleri ve filmleri hazırlayabileceklerini de göstermişlerdi. Bu elemanlardan kimileri FRTM'de ürettikleri filmlerle yurt içinde ve dışında ödüller de kazanmışlardı. TRT Televizyonu'nun ilk kurulduğu yıllarda ilk TV eğitim izlencelerini yine FRTM elemanları oluşturmadı mı? 19631964'te Ankara Radyosu'nda başlatılan ve günümüzde de tüm zoriuklara karşın sürdürülen radyo eğitim izlenceleri de aynı elemanların ürünleri değil mi? Gerçi bu gibi yapıtlarda çeşitli yetersizliklerle karşılaştık ve kimilerini burada da sergiledik Ama YayKur deneğinde de gördüğümüz gibi, olumsuz yöneticiler olmasa, FRTM elemanlarının kendi yetersizliklerini de ortadan kaldırabilecekleri düşünülebilir. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler'in ilk ziyaret ettiği bakanhk kuruluşları arasında FRTM'nin bulunması herhalde orada çalışanlan umutlandırmış ve hepsi sonunda iyi bir yönetime kavuşacaklarını sanmışlardı. Ama gazeteci arkadaşlanmıza bakılırsa, Sayın Dinçerler oraya sık sık basından kaçmak için gidiyor ve gidince de FRTM'yi denetleyerek huzursuzluk yaratıyor. En sonunda da kuruluşu eskiden beri bağlı olduğu Eğitim Dairesi Başkanlığı'ndan ayırıp, İşletmeler Dairesi'ne bağlayarak oraya kuru bir "işletme" gözüyle baktığını belli edince, Dinçerler'in de amacı ortaya çıktı. Sayın Bakan, bir de 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne yetiştirilmeye çalışılan filmde oynayacak iki profesyonel tiyatro oyuncusu, Ali Ragıp İpin'i ve Metin Coşkun'u, "Ben öğretmen filminde oyuncu istemem. Gerçek öğretmen oynatın" diye oradan uzaklaştırınca, işin rengı daha açıklık kazandı. TRT'ye ve hatta "Açık Öğretim" için, Anadolu Üniversitesi'ne eğitim yapımları bakımından yardımcılık edebilecek olan FRTM'yi denetlerken, Sayın Dinçerler, boş odalarla karşılaştığında hiç şaşırmamalıdır. Yazdan beri film üretilmesi engellenen (film laboratuvarındaki onanm bir özür olarak ileri sürülemez) FRTM'nin üretici elemanlannda çalışma hevesi hiç kalmamıştır çünkü. Yoksa, insanımızdan önce, FRTM'deki yaratıcı güç mü "karpuz" sanılıyor? President's Analyst) / Yönetmen: Theodore IFlicker / Oyuncular Annika ve Tommy yeni bir sirkin açıldığını duyunca Pippi'yi de alıp James Coburn, Godfrey sirke giderler. Dünyanm en kuvvetli adamı Avgust ve yılaniı kadının gösterilerini izierler. Atlı karıncada Klıng ve Klang'ı görünceCambridge, Severn Darden, gözlerine inanamaziar. Joan Delaney, Pat Harrington, Wül Geer / 19.55 Tanm ve Köy 1967 yapımı / 700 dakika. Elma içkurdu mücadelesi ve tanımı anlatılıyor. Elma ihracatı ko ABD Başkanı'nın rahatsızlannusu ifleniyor. Ayrıca, ureticiler ve Ziraat Mühendisleri ile röpor uzerine ünlü bir ruh dokması tajlara yer veriliyor. toru onu tedavi için çağnlır. Ancak bu durumun tüm casusluk 20.20 Uykudan Önce örgütlerinin ilgisini çekmesi kaçınılmazdır. Bu nedenle dokto20.30 Haberler run peşine bir sürü insan düşer ve başına birçok olay gelir... 21.00 Hava Durumu Ancak ve ancak Amerikahla21.15 Yanşma 16 nn yapabileceği türden bir poliGenel kültür yartşması programında, yanşmacılar, amatör, merakh taşlama... Başkanlık kurutik ve utman kategorilerinde yarışmaya katılıyorlar. mu, başkanın çevresindeki bir sürü örgüt, kişi, koruma ve pro21.45 TV'de Sinema: Başkanın İncelenmesi pagandaya dönük kurumlar... Uluslararası casusluk örgütleri(Aynntıh bilgi yandaki sütunlarda) nin (Amerika'nın kendi örgütü CIA dahil) amansız, sık sık da 23.50 Haberler anlamsız ve saçma çekişmeleri.. 24.00 Kapanış Tüm bunlar, bufilminmalzemesini oluşturuyor ve insam en azından gülümsetirken, düşündürüyorda... 1929 doğumlu yöHafıf müzik. 12.00 Yurttan sesler netmen Theodore Flicker adını TRTI RADYO \ 06.00 ErzurumDiyarbakırTrabzon. 06.30 AnkaraAntalyaÇukurova. 07.00 tstanbultzmir. 07.30 Haberler. 07.40 Günun ıçinden. 10.00 Arkası yann. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Okul radyosu. 11.00 Kısa haberier. 12.05 Reklamlar. 11.10 Ögle uzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Hukuk ve sorunlarırmz 15.00 Kısa haberler. 15.05 Öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümüz köylumüz. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 Erkekler fasıl heyetinden hüzzam faslı.18.50 Hafif müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Beraber ve solo şarkılar. 20.30 Turkuler. 20.45 Turkçe sözlü hafıf müzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Türk halk müziği dinleyici istekleri. 22.00 Sevilen eserler. 22.30 Solisllerden seçmeler. 23.00Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günun haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.054)5.00 Gece yayını. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 Türküler ve oyun havalan 08.00 Sabah için müzik. 09.00 Şarkılar. 09.15 Bin Yıllardır Anadolu. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Şarkılar. 10.20 Turkuler. 10.40 Nobel. 11.00 Küçuk koro. 11.30 Türküler. 11.45 kadınlar topluluğu. 12.30 Beraber ve solo şarkılar. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Türküler geçidi. 14.00 Şarkılar. 14.15 Hafif müzik. 14.30 Yabancı dil öğrenelim. 15.30 Barok müzik. 16.00 Halk muziği dünyamız. 16.20 Arkası yann. 16.40 Şarkılar. 17.00 Saz eserleri. 17.10 Türkçe sözlü hafıf müzik. 17.30 Çağdaş Türk sanat muziği. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Din ve ahlâk. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Dünden bugüne tango. 20.30 Yabancı dil öğrenelim. 21.30 Küçük konser. 22.00 Solistlerden birer şarkı. 22.30 Bir roman / Bir yazardan hikâyelet. 22.45 Türkçe sozlu hafif müzîk. 23.00 Haberler. 23.15 Solisıler geçidi. 23.40 Hafıf müzik. 23.55 Çağlar boyu oda muziği. 00.55 Program ve kapanış. hiç duymadıysanız şaşırmayın.. New Yorklu bir mizah yazarı olan Flicker, kendi romanlarından üç film uyarlamıştı. Bu uç filmden hiçbiri önemli bir yankı yapmadı. "Başkanın İncelenmesi", yine de bunların en ilginci sayılabilir. Ülkemizde daha önce gösterilmemiş olan filmde, James Coburn'un dışında Broadvvay tiyatrolanndan gelme tanınmamış oyuncular var. Coburn ise ruh doktoru rolünde rahat, sevimli bir kompozisyon çiziyor. Belli düzeye ulaşabilmiş bir eğlencelik sayılabilir... 12. FIAP Renkü tizeıine düsünceler SEYtT ALİ AK FIAP (Fotoğraf Sanatı Uluslararası Federasyonu) 12. Renkli Baskı Bienali bu yıl İFSAK tarafından Türkiye'de düzenlendi. Bienal iki yılda bir ayrı dalda (renkli baskı, siyahbeyaz, diapozitif, doğa fotoğraflan) ve değişik ülkelerde yapılmaktadır. Ulkeler ön elemeyle takım belirleyerek en az on sanatçının yirmi eseriyle katılabilirler. Peşpeşe duzenlenen üç bienal sonucunda ülkelerin aldığı puan toplamına göre bir değerlendirme daha yapılmaktadır. Bu değerlendirmeye göre 19801983 birincisi Arjantin olmuştur. FlAP'a 70 ülkenin fotoğraf federasyonu Uyedir. Kuruluşun etkinlikleri arasmda "Fotografçı, Çağının Tanıgı" adlı uluslararası sergi, görselişitsel konuda çalışanlar için Belçika'da duzenlenen bir gösteri ile kendi bünyesinde oluşturduğu teknik ve teorik sorunlarla ilgili komisyonunun dünya çapında çalışmaları bulunmaktadır. Son olarak elimize geçen "Renkli Fotoğrafı Tanımlayan FİAP Yönetmeliği" bu komisyonun bir ürunüdur. zar Richard Brautigan, 25 ekim günü Kaliforniya'nın Bolinas kasabasındaki evinde öldü. Brautigan 49 yaşındaydı. Washington eyaletinde doğan ve "knşagımn Jack Kerouac"ı olarak nitelenen Brautigan, biı bakıma "hippi"nin yerini alan "beatnik"ti. 1960'lann başlannda fantastik öğelerle yüklü öyküleri genç kuşağı etkiledi. Bir hırsız gibi her türe dalan, vvestern, polisiye, aşk romanı gibi birbiriyle ilgisiz görülen türlerin hepsinde yapıt veren Brautigan'ın en büyük saplantısı ölumdü. Şöyle derdi Brautigan: "Yaşamı severim, tüm yaşamı, yemeyi, içmeyi, oalık tutmayı. kadınlaria sevişme>i severim. Bütun bunlan da kitaplanmda söylerim." Ne var ki, Amerika Brautigan'a hak ettiği yeri vermedi. Ama o dünyanm her köşesinde kendisine körü körüne bağlı, yediden yetmişe okur buldu. Dilimize bir tek "Şatodaki CanavarTbe Hawkline Monster" adlı kitabı çevrilen bu ilginç yazar, Melville'in beyaz balinası, HemİDgway'in kılıç balığıyla cennette buluşan bir başka efsane balık yaratmıştı: Güzel alabahk... Çatalhöyük'ten günümüze Anadolu motifleri ANKARA (ANKA) Ankara Alman Kültür Merkezi'yle Türk Tanıtma Vakfı'nın ortaklasa düzenledikleri "Çatalhöyuk'ten Günümüze Anadolu Motifleri" sergisi bugun Alman Kültür Merkezi salonlannda açılıyor. Çankaya Belediyesi Kültür Danışmanı Güran Erbek başkanhğında, "Anadolu El Sanatlan Araştırma Grubu"nu oluşturan değişik mesleklerden 12 gönüllü araştırmacının 20 yıllık çalışma sonucu derledikleri 60 bin motif arasından seçilen 481 örnek sergide yer alacak. Sergi için Avşar Gömülgen Boyu'na ait ikisi Malatya Pötürge, ikisi Kahramanmaraş, ikisi Kayseri, biri Sivas ve biri Çankın yoresinden 29 kiüm üzerindeki 29 motif ele alındı ve bu motiflerin Çataihöyuk'ten günümüze geçirdikleri evreler ve çağdaş kullanımları gösterilmek istendi. TRT III 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Genesis topluluğu. 09.30 Barok müzik. 10.00 Caz muziği. 10.30 Her hafta sizlerle. 11.00 öğleye dogru. 12.00 Haberler. 12.12 Diskoteğimızden. 13.00 Konser saati. 14.30 Caz müziği. 15.00 Müzikli dakikalar. 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Pop dünyasından. 19.00 Haberler 19.12 Müzik dünyasından. 20.00 Melodiler geçidi. 20.30 Caz dunyasından. 21.00 Salı konseri. 22.00 Haberler. 22.12 Gecenin getirdikleri. 23.00 Dort mevsimden. 24.00 Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapanış. TRT II BULMACA 19 ttlkeden 361 eser 12. FIAP Renkli Baskı Bienaline 19 ulkenin 271 sanatçısı toplam 361 eserle katıldı. Turkiye takımı 86 fotoğraf arasından seçildi. Yoğun katılım sağlamak amacıyla genel duyurunun yanı sıra 30 profesyonel fotoğrafçımıza çağrı mektubu yazıldı. Çağrı mektubuna 4 sanatçı yanıt verdi. Baha Gelenbevi, Mehmet Bayhan, tsa Çeük, Cengiz Akduman, Cengiz Kartıova ve İbrahim Akyürek'ten oluşan seçici kurulu 1416 eylül tarihleri arasında bir araya gelerek eserlerin değerlendirmesini yaptı. Sonuçta dünya kupasını ttalya, altın madalyayı Danimarka, gümuş madalyayı Batı Almanya, bronz madalyayı da Fransa aldı. Türkiye 6., lsviçre 10. ilan edildi. 1980 yıhnda Arjantin'de duzenlenen Bienalde Arjantin 1., 1982'de Singapur'da Singapur 1. olmuştu. 1983 diapozitif Bienalinde Italya ikisine tepki olarak takımmı derecelendirmeye sokmadı. Fransa 1. oldu. Türkiye'nin değerlendirme biçimiyse yansız ve en sağlıkh olanıydı. Gülten Dayıoğlu'nun "Dünya ARJAHTİ.\DES Ltanbul'daki 12. FIAP Renkli Baskı BienaÇocukların Ofsa" li'nde ödülaian sanatçılardan biride,ArjantinliPedroLuisRaoia'y~ du Raota, yukandaki fotoğrafıyla Milliyet gazetesi ödülünu aldı. adlı romanı yeceğimiz renkler düz veya deği N. Nurdan Eren FIAP gümüş Almanyu'da madalyası, tzzet Keribar Belçişik anlatım teknikleriyle gözler önune serilmişti. Turk fotoğrat ka kral madalyası, Cengiz Ak yayımlandı çüarmın bu olaydaki payı bazı ozel ödullerle değerlendirildi. Nusret Nurdan Eren'in 1977 yıhnda "Color Foto" adlı derginin açtığı yarışmada bir yapıtı 23.400 diapozitif arasında 17. olmuştu. O gunlerde tüm fotoğraf dostlan kıvançla bu olayı konuşuyordu. Aradan kısa bir sure geçmiş olmasına rağmen, Türk fotoğrafçılannın uluslararası yanşmalarda aldığı iyi derecelere gazetelerimizin sanat haberleri arasında sık sık rastlar olduk. Bugün hangi birinden söz edelim ki? Son olarak, 31 ülke arasında takım halinde 7. olduğumuz 13. FIAP Dia Pozitif Bienali'nde duman da FIAP mansiyonu aldılar. Şu anda ondört A FIAP bir de HON E FIAP unvanlı fotoğrafçımız var. Bu unvanlardan birini almaya hak kazanmış üç fotoğrafçımtz da onay bekliyor. FIAP'tan çok söz ettik. tster PSA (Photographic Society of America), ister RPS (Royal Photographic Society) üyesi olalım, değişmezdi. Sadece, arkasında fotoğraf derneklerinden başka moral desteği bulunmayan bir avuç yürekli fotoğrafçı uluslararası alana bir çıkış noktası arıyor. Sesimizi duymak isteyene sivrisinek saz, istemeyene davul zurna az. Kültür Servisi Gülten Dayıoglu'nun "Dünya Çocuklann CMsa" adlı, evrensel barışı, dostluğu ve kardeşliği işleyen bilimkurgu romanı Federal Almanya'da yayımlandı. Feridun Altuna'nın Almancaya çevirdiği kitap, İKOO Yayınevi tarafından "Operation Heisser Regen" adıyla çıkarıldı. Dayıoglu'nun "Geride Kalanlar" adlı öykü kitabmda yer alan "Ebemkuşagı" öyküsü de, 1984 Ekimi'nde Hamburg'ta yayımlanan "16 Türk Kadın Öykücü" adlı antolojide yer aldı. Gülriz SunıriEjıgin Cezzar 8 kasımda "Filıunena'' adlı oyıınla mevsinıi açıyor Kültür Servisi Gülriz SumriEngin Cezzar topluluğu, yeni tiyatro mevsimini 8 kasım günu İtalyan oyun yazarı Eduardo de Filippo'nun "Filumena" adlı oyunuyla açıyor. Eduardo de Filippo ise, oyunu Türkiye'de ilk kez sahnelenmeden önce 1 kasım gunü öldü. Tiyatrocu bir aileden gelen, erkek kardeşi ve ablasıyla 1932'de kurduğu tiyatro topluluğuyla doğİlk kez 1946 yılında sahnele duğu kent Napoli'de tiyatro olanen "FUumena"yı Engin Cezzar yı yaratan De Filippo, 84 yaşınsahneye koydu, başrolleri Gül daydı. Ünlu yazarın "Komedi riz Sururi ile Engin Cezzar pay Sanatı" adlı oyunu da, şu sıralaştılar. Oyunun öteki rollerin lar istanbul Devlet Tiyatrosu tade Alev Sururi, Orhan Çağman, rafından AKM Oda fiyatrosu'nTiraje Sayılgan, Kula> Kokturk, da oynanıyor. Gülriz SururiErol Durak, Murat Urialı ile Sel Engin Cezzar topluluğu, geçen ma ve Yaman Tarcan var. Dilı yıl olduğu gibi bu yıl da Devemize Ülkü Tamer'in çevirdiği kuşu Kabare Tiyatrosu salonun"Fılumena"mn çe%re duzeni Re da çarşamba günleri 16.00'da, fik Eren'in, giysiler Hale Eren' perşembe ve cuma günleri 20.30'da, cumartesi ve pazar ise in. 15.00 ve 18.00'de çahşmalarını Gülriz SururiEngin Cezzar surdürecek. topluluğunun 22 yıllık süre içinde sahnelediği 30. oyun olan "Filumena", 25 yıl evlenmeden yaşa>an bir çiftin öykusü. Bu acıklı güldürünun yazarı olan SOLDAN SAĞA: 1/ Ahmel Adnan Saygun'un tarunmış bir oratoryosu. 2/ Ilenme, beddua... Uğur... Genişlik. 3/ Orta Arabistan'da büyük bir çöl... Bir bilgjyi gosteren simgeler dizgesi. 4/ Şarkı, türkü... Kır flütü ve obuaya verilen ad. 5/ Uzun tüylü bir süs köpeği... Mahsul. 6/ "Ne ....'im nedivane / Gel gör beni aşk neyledi"... Bir nota. 7/ Sunma... Yapısına girdıgi sözcüğe "yeni" anlamı katan yabancı bir önek. 8/ Kuzu sesi... Bir haber ajansının kısa yazılışı... Küçük körfez. 9/ Bir dize ya da beyitte ünlü bir olayı, bir atasözünü haııvlalma sanatı: telmih. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yanlış algılama ya da duyu yarulması; illüzyon. 2/ Afrika'nın en yüksek lepesi Kilimanjaro'nun, yerli dillerde "Özgurluk" anlamına gelen yeni adı... Evcil bir geyik. 3/ Trabzon'un doğusunda oturan halka verilen ad. 4/ Tembel, gevşek... Yemek. 5/ Sindirimi kolaylaştırmak, iç kileri sulandırmak için kullanılan sodyum karbonatlı su... Ayak direme. 6/ llaç... Su akan musluksuz boru. 7/ 1yi bakım ve ilaç tedavisi... Aşı boyası. 8/ Erimekte bulunan buzun sıcaküğı ile kaynar suyun buhar sıcaklığı arası seksene bölünerek derecelenmiş olan termometre... Kemiklerin toparlak ucu. 9/ Asya'da bir ülke. Bir avuç yürekli fotografçı 23 ekim günu açılan, 10 Kasım 1984 tarihine kadar açık kalacak olan 12. FIAP Renkli Baskı Bienali Sergisi, fotoğrafta renk unsurunun yoruma katkısının esnekliğini göstermesi açısından çok ilginçti. Düşleyeme Tıyatro bir dosüuk köprüsüdür NECATİ ZEKERİYA Bu yıl MES (Deneysel Yugoslav Tiyatrolan) Şenliği seçici kurul üyesi olarak uzun sure Sarajevo'da kaldım ve orada, TürkYugoslav tiyatrolan arasındaki karşılıklı ilişki olanaklan uzerine tiyatrocularla konuştum. Bunların en ünlülerinden biri de Radoslav Zlatanoviç'ti. Radoslav Zlatanoviç, 2530 yıl kadar süreyle Tuzla, Banya Luka gibi kentlerin tiyatrolarında genel müdürlük yapmış, yaşh ve deneyimli bir tiyatrocu. Bugün ise BosnaHersek Pıofesyonel Tiyatrolan Kurumu'nun yöneticilerinden. Kendisiyle konuşurken, MES yönetmeni ve seçicisi Miro Lasiç ile Sarajevo Halk Tiyatrosu dramaturgu Zdravko Ostojiç de hazır bulundular, zaman zaman konuşmamıza katıldı lar. Türk tiyatrolannın Yugoslavya'da sergiledikleri ovunlan izleme fırsatını buldunuz mu? R.Z. Cumhuriyetimizde Turk tiyatro topluluklarına gösterilen ilgi büyüktür. Yanılmıyorsam, Yugoslavya'yı ilk ziyaret eden topluluk, İstanbul'un Kent Oyuncuları olmuştur. Onlar Üsküp'e, Sırp Hırvatçaya çevrilen şiir kitabıyla tanıdığımız Melih Cevdet Anday'ın "Mikado'nun Çöpleri" oyunuyla gelmişlerdi. İki kişilik bir oyundu bu. Rastlantıyla o sırada Üsküp'teydim, seyrettim. İki kardeş olağanustü oynuyorlardı. Sonra aynı oyunu, Manastırlı R.Z. Biz Sarajevo Halk Tiyatrosu olarak, tiyatro, opera ve balemizle seve seve Ankara Devlet Tiyatrosu'nun konuğu olabiliriz. Ankara Devlet Tiyatrosu da, yerli bir oyun, ikiüç opera, birkaç bale sanatçısıyla pekala tiyatromuz tarafından konuk edilebilir. Ayrıca, Sarajevo'dan başka Mostar, Tuzla, Banya Luka, Zeniça ve öteki kentlerde; ardından örneğin Türklerin çok olduğu Üsküp, Priştine, Prizren, Gostivar, Ohri, Resne, Manastır gibi kentlerde gösteriler yapabilirler. Türk tiyatrolarıyla daha başka ilişki kurma olanaklan var mı sizce? R.Z. Elbette var. Orneğin Türkiye'den deneysel bir gençlik topluluğu, gelecek yılki MES Festivali'ne gelebilir. Ayrıca, Necati Zekeriya ile birlikte görülen Radoslav Zlatanoviç (sağda), Ankara Devlet ve İstanbul Şehir Tiyatrolan dışında, Türkiye'deki 2530 yıl süreyle Tktia ve Banya Luka gibikentlerin tiyatrolarında Gekimi nel Müdürlük yapmış, deneyimli bir tiyatro adamı, Özeüikle de, Türk özel tiyatroların, orneğin Kent Oyuncuları'mn, Dostlar've Yugoslav tiyatrolan arasında işbirliğinin yaranna inanıyor. ın, AST ve benzerlerinin yüksek oyunculardan TV'de Makedon nan kültür anlaşması dışında da, bir estetiksanat çizgisinde olduca seyrettim. İki kez de Ankara bu tur kültür ve sanat alışveriş ğunu duyuyoruz. Türk tiyatroDevlet tiyatrosu, "IV. Henri", lerine olanak sağlanabilir. Yal lanndan biri Belgrad UluslaraS. Kudret Aksal'ın "Kahvede nız Türklerin yaşadığı Makedon rası Tiyatro Gösterilerine, yani Şenlik Var" ve Refik Erduran' ya Cumhuriyeti ile Ozerk Koso BİTEF'e katılabilir. Bu sorunu ın "Cengiz Han'ın Bısikleti" ad va bölgesinde değil, Bosna BİTEF'in yönetmeni Mira Tralı oyunlan sergiledi. Yine aynı Hersek Cumhuriyetimizde de iloviç'le ya da yardımcısı Çivritopluluk, bir Almanya dönüşü Türk tiyatrolarına karşı ilgi bu lov'la yazışarak çözmek gerek. "Bağdat Hatun'u oynadı. Bu yüktür ve inanıyorum ki, kurdu Yıldız Kenter, Kerim Afşar, na karşılık da, bizim Üsküp ğumuz dostluk köprülerini tiyat Miişfik Kenter, Genco Erkal gibi Turk sanatçılan, YugoslavHalklar Tiyatrosu'nun Türk sarolar arasındaki değiş tokuşlar ya'daki şenliklere katılabilirler. natçılan iki kez Türkiye'de oy daha da güçlendirir, halklanmızı Diyeceğim, her türlü fırsattan nadılar. daha yakınlaştırabilir. Buna oyun ve yönetmen yararlanmak gerek. Çünkü bunKanımca bu kadan yeterli dedeğiş tokuşunu da katabilir mi lar çok önemli, yararı buyük ğildir. Bu tür ziyaretler devamlı olan baelaıdır. ve karşılıklı olmalıdır. İmzala yiz? Yugoslavytfnuı ünlü tiyatro adamlarından Zlatanoviç: Sinema fiyntları yvniden belirlendi Simone de Beauvoirhn "Kadın Nedir"i TV dizisi oldu EN YÜKSEK EN DÜŞÜK 13° 0 HAVA DURUMU İSTANBUL ANKARA İZMİR ADANA ERZURUM TRABZON ^jÜ 7 T ^ 1 1B° 17° 19° 23° 10° 17° 13° «4t» T T T <*§ 4* 14 0 14° 2° 13° 7° KONYA 7* GENELDE Güney ve Batı bölgeleri buluttu, Marmara, Ege. Akdeniz, İç Anadolu'nun güney ve batısı ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin batısı yer yer yağışlı olacak. Enerji tasarrufunda yann geç oiabilir PARİS, (THA) Fransız kadın yazar Simone de Beauvoir'ın, yazıldığı yıllarda büyük ilgi gören kitabı "Kadın NedirLe Deuxierae Sexe" Fransız TV'si için dizi program haline getirildi. Programın tanıtımı için bir basın konferansı düzenleyen Simone de Beauvoir, "Kadın Nedir"in bugün de yayım tarihi olan 1949'daki kadar güncelliğini koruduğunu, yeniden yazmaya kalksa p«k az şey değiştireceğini belirtti. 19 dile çevrilen kitabın yazan, Margareth Thatcher ve İndira Gandi hakkındaki göruşlerini de şöyle dile getirdi: "İktidardaki kadınlar erkeklerin davranışlarını taklit ediyorlar, kadınsal va da feminist bir değerleri yok." Tümu kadın olan bir ekibin hazırladığı program, 35'er dakikalık dört bölümden oluşuyor ve 14 kasımdan başlayarak yayımlanacak. Kültür Servisi Sinema fiyatları sinemacılarla Belediye arasında vanlan anlaşmaya göre yeniden belirlendi. Belediye, sinemaalan ilke olarak bilet fiyatlarını saptamada serbest bıraktı. Yalnız haftadaki yaklaşık 35 seansm yarısı, bu saptanan fiyatın yarısına gövterilecek. Bu ucuz seanslar, her gün normal olarak 5 seans yapan sinemalarda 12 ve 6.45 seajıslar; olarak belirlendi. Diğer s'ianslann bilet fiyatı sözgelimi 300 lira olduğunda, bu seanslar a seyirci 150 liraya girebilecek. Ancak sinemalar 6.45 yerine su.areyi ucuz seans yapabilecekler. Suarelerde müşterisi azalan Be.yoğlu sinemalannın bunu yeğleyecekleri sanılıyor. Diğer yandan şlmdiye dek her seansta yapılan C.ğrenci indirimi tümüyle kaldırıldı. Ucuza film izlemek isteyen öğrenciler sabah seansına veya 6.45'e gitmek zorunda kalacaklar. Ayrıca haftanın bir günü tüm seanslann yine yarı fiya'o olacağı bir 'halk günü' yapılacak. Sinemalar, bu ucuz seanf.iı günün hangisi olacağını seçmekte serbest olacaklar. Sinernaaların kaçınılmaz fıyat arttuımı isteğiyle halkın ucuz eğlence gereksinimini birleştirmeye çalışan bu karardan sinemacılar şimdilik memnun gözüküyor. SATILIK Aksaray'da 145 m2 telefonlu tam konforlu daire 15 milyon 523 55 81
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle