14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 KÜLTÜR YAŞAM 13 KASIM 1984 TELEVIZYON 09.59 Açılış ve Program 10.00 Hanımlar Sizin İçin Konuklar: Gonül Akkor, Nükhet Duru ve Ümit Tokcart. Ailenin yeni evine taşmması ve eşyaların çiçeklerin nerelere yerleştirileceğı anlatüıyor. Yemek tarifı bölümünde ise; Tamburi Ercument Batanay Duğün Eti Yemeğinin tarifıni anlatıyor. Programın müzik bölümünde, Yuksel Uzel "Mani oluyor halimi takrire hıcabım" adlı Leyia Saz'ın bu şarkısınm hikâyesini anlatıyor ve bu şarkıyı seslendiriyor. TV'de Sinema TRTNIN ICCNDEN MAHMUT X OIS'GOREN Ustün yapun türünün üginç bir örneği Dr. Jivago / Yönetmen: Davîd Lean / Oyuncular: Ömer Şerif, Julie Christie, Rod Steiger, Alec Guinness, Rita Tushingham, Ralph Richardson, Tom Courtenay, Klaus Kinski, Geraldine Chaplin, Geoffrey Keen, Adrienne Corri / 1965 yapımı / 3 saat. Ünlü Sovyet ozanı Boris Pasternak'ın 1959 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü almasına yol açan romanı "Dr. Jivago", yayımlandtğı donemde buyuk gurültüler koparmıştı. Bu romandan uyarlanan film Rusya tarıhinin en kritik donem'crmden birini anlatır. Birinci Dunya Savaşa başlamıştır. Cephede ordu savaşırken, cephe gerisinde de siyasal gerginlik artmakta, Bolşevik Devrimi dev adımlarla yaklaşmaktadır. Bu ortamda yaşayan ve şiirleri nedeniyle surgüne gonderilmiş olan Dr. Yuri Jivago (Ömer Şerif) evlidir. Ancak gittiği bir davette, Lara (J.Christie) adlı guzel bir kızın Komarovski (R.Steiger) adlı önemli birini yaralamasına tanık olur. O sıra kızı kurtaran Strelnikoff (Tom Courtena>) ise daha sonra devrimin başta gelen kişilerinden olacak ve Lara ile evlenecektir. Cepheye giden Dr. Jivago orada Lara'yla yeniden karşılaşır. Karısına (G.Chaplin) olan bağlılığıyla Lara'ya beslediği büyuk tutku arasmda çaresizdir. O sırada Bolşevik Devrimi patlak vermiştir. Ancak Moskova'ya donen Jivago yeni yönetimle uyum sağlayamadığı için başkentten uzaklaşmak zorunda kalacaktvr... • Edeb : >atsinema ilişkilerinin ve iısıun yapım denen türün ilgınç örneklerinden biri. Uginç olması kuşkusuz başanlı olduğu anlamına gelmiyor. Nitekim film gerek sinema, gerekse edebiyat eleştirmenleri tarafından romanla ilişkisi açısından genelde beğenilmemiş ve Pasternak'ın yapıtına ihanet sayılmıştı. Gerçek ten de Pasternak'ın Sovyet Devrimi fonu üzerine çizdiği ve birçok ilginç kişilikle karmaşık ilişkiyi anlatan dev yapıtından beyazperdede, hemen yalnızca olağanüstü görüntüler önünde geçen bir aşk hikayesi kalıyor. Fondaki as\l olay, yani tüm sosyoekonomik koşullarıyla Sovyet Devrimi pek ortalarda yok. Şu anda İstanbul sahnelerinde "Yalnız Adam" adlı oyunu oynanan Robert Bolt'un senaryosu, romanın ozelliklerini korumada pek basanlı değil. Geçenlerde Sir unvanı alan ve sine Televizyonda 10 Kasım... Radyolarımız ve televızyonumuzla yine bir 10 Kasım'ı geride bıraktık. Konuşmalar, söylevler, törenler, yapay coşkular ve özlemler birbirini izledi. TRT'de konuşanlar ya ağır ağır söyleyeceklerini söylediler ya da ciddi gorünümlerini korumak için ellerınden geleni esirgemediler. Radyolarda yine eski bantlar arşıvlerden çıkarılarak yayına surüldü. Televizyon ise birbtri arkasına eski görüntüleri (aralarında ilginç olanlar ve belge değeri taşıyanlar elbette vardı.) sıralayıp durdu. Ne bıraz sevgi belirtisi, ne de azıcık içtenhk... Hep merak edip durmuşumdur, Atatürk'ün sevdiği şarkılar bilinmeseydi yayınlar nasil doldurulacaktı diye. Hoş bu şarkılann Atatürk tarafından gerçekten sevildığide kesinlikle bilinrniyor. Biri çıkıp şunlan severdı deyince, yıllardan beri radyolarda ve televizyonda izlediğimiz bır izlence oluşuverdı. Hadi diyelim ki, bu izlencedeki tüm şarkılar gerçekten de Ataturk'ün beğendikleridir. Ne işi var böyle bir izlencenin, akşamın en iyi saatlerınde? Gerçek Atatürkçülük çoksesli müzik yayınlanntn yapılmasını da gerektirmez mi 10 Kasımlarda? Ha, o da vardı geçen 10 Kasım'da. Ama cumartesiye raslayan 10 Kasım'ın çok erken saatlerinde, herkesin sokakta olduğu bir zamanda çoksesli müziğe de yer verilmişti. Ya 10 Kasım 1984 günkü TV yayıncilığındaki kanşıklığa ne demeli? Bir kez, hiçbir izlence ya da film önceden açıklanan saatte yayınlanmadı. Arkasından da, saat 19.00'da televizyonda yer alacağı günlerce önce basına açıklanan ve 10 Kasım günü de tüm gazetelerde ve TV dergilerınde kamuoyuna bildırilen "Do/maba/jçe ve Atatürk" adlı belgeselin yerine, 19 Mayıs 1983 günü yayınlanan, Marc Mopty adlı bir yönetmenin fılmi gösterildı. (Bu film hakkındaki düşüncelerimi 31 Mayıs 1983 gunü burada belırttığim için, aynı konuyu yinelemek ıstemiyorum.) Gerçi, Suha Arın'ın hazırladığı "Doimabahçe ve Atatürk"6e daha önce televizyonda yayınlanmıştı. Ama 10 Kasım 1984 günü ikinci kez gösterıleceği niçin önce kamuoyuna açıklandı da, sonra son dakıkada bir degışıklık yapılarak yine daha önce yayınlanmış olan bir başka filme yer venldi? TV yönetiminin hiç olmazsa bir 10 Kasım'da böyle bir dengesizlikten kendını kurtarması gerekmez miydi 7 AmaTV bununla da yetinmedi ve Mopty'nin filminden sonra gelen tüm izlencelerin saatlerı değiştirildi ve örneğin saat 20.00'de yayınlanacağı önceden bildirilen "Marş/ar" adlı izlencenin yerine, saat 22.30'da yayınlanacak olan "Atatürk'ün Konukları" gelip yerleştiler. Ve bu böyle sürüp gitti. "Marş/ar"a ne oldu diyeceksiniz. Kendılerine daha sonra hiç raslamadık. Ne var ki, 10 Kasım 1984 akşamı TRT Televizyonu'nda gordügümüz gevşeklık, savurganlık, vurdumduymazlık ve kendıni bilmezlik salt örneklenni verdiğım bu yayıncılık kargaşasından kaynaklanmıyordu. Hani, ortada böyle bir kargaşa olur, ama gösterilen filmlerin ve izlencelerin ıçeriğı güçlüdür. Ne gezer? Geçen 10 Kasım'da tüm TV ızlencelerinin ve fılmlerinin sanki bır amacı vardı: Atatürk'ü dığer ülkelerın önemli adamları da tanıyoriardı, seviyoıiardı ve sayıyorlardı. Evet, bu görüş doğrudur. Ama yabancı ülkelerdeki önemli kişilerin Atatürk hakkındaki sözlerını O'nun cenazesının Ankara'ya getirilişini gösteren bir fılmin eşlığınde anlattınız mı, çok ciddı ve önemli bir konu gülünç olup çıkar. Örneğin sunucu, "Şımcfı cenaze Vavuz zırhlısina getınldi. Şimdi ben Avrupa 'da bılmem hangi devlet başkanının Atatürk hakkındaki sözlerini nakletmeye devam edeceğim" dedi mi, gülmenızı engellemeye olanak kalmaz. TV yönetiminin de buna hakkı olmasa gerektir. 10 Kasım 1984 akşamının son izlencesi olan "açıkoturum"öa da Atütürk'e duyulan yabancı hayranlığı üzerinde duruldu. Ama izlencenin en gülünç yanı, bır konuşmacının ağzından "devrim" sözcüğü tam kaçarken, kendini toplayıp hemen "inkılap" demesi ve konuşmalara katılan yabancı uzmanın İngilizce konuşurken sık sık Atatürk'ten "revolutionary" (devrımci) diye söz ettiğinde, çeviride inatla "reformcu" sözcüğünün kullanılmasıydı. Buna karşın "açıkoturum"a katılan eski büyükelçı Hamit Batu'nun konuşması 10 Kasım akşamının tek olumlu yanıydı. Elbette bir gün gelir ve TV yayınlarında Atatürk'le ilgili doğru dürüst ızlenceler de hazırlanır. O zaman, salt yabancı hayranlığını değil, Atatürk'ün ve Atatürk'ün ülkesınde yaşayan ınsanların gerçek görüşlerinı de televizyonumuzdan öğrenmemiz mümkün olacaktır. 12.00 19.24 19.25 19.55 Kapanış Açılış ve Program Uzun Çoraplı Kız Tanm ve Köy Bağlarda sonbahar bakımı ve kışa hazırlık çalışmaları, ayrıca, Antalya Kumluca Ilçesi Kavak Köyü Kalkındırma Kooperatifi çalışmalart işlenmektedir. 20.20 20.30 21.00 21.10 Uykudan Önce Haberler Hava Durumu TV'de Sinema: Dr. Jivago (Ayrıntılı b'ılgi yandaki sütunlarda.) 00.10 Haberler 00.15 Kapanış RADYO TRTI 06.00 ErzuromDiyarbalurTrabzon. 06.30 AnkaraAntal>aÇukurova. 07.00 lstanbullzmır. 07.3O Haberler. 07.40 Gunun içinden. 10.00 Arkası yarın. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler 11.05 Okul radyosu. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 Öğle uzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.08 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Bölgesel yayın \e reklamlar. 14.45 Atatürk Haftası 15.00 Kısa haberler. 15.05 Öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Kısa haberler 17.05 Koyumuz köylumüz. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 ErkekleT Fasıl He>etınden Muhayyer Faslı. 18.50 Hafıf müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 Beraber \e solo şarkılar. 20.30 Turkıüer. 20.45 Turkçe sözlu hafıt muzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Turk halk müziği dinleyici ıs«ekleri. 22.00 Sevilen eserler. 22.30 Solistlerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Gunün haberlennden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yayıru. 07.00 Açılsş ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 Turkuler ve oyun havalan 08.00 Sabah içın müzik. 09.00 Şarkılar. 09.15 Bin Yıllardır Anadolu. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Şarkılar. 10.20 Turkuler. 10.40 Nobel. 11.00 Küçük koro. 11.30 Turkuler. 11.45 Hafıf müzik. 12.00 Yurtlan sesler kadınlar tcpluluğu. 12.30 Beraber ve soloşarkılar. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Turkuler geçidi. 14.00 Şarkılar. 14.15 Haîif muzik. 14.30 Yabancı dil öğrenehm. 15.30 Barok muzik. 16.00 Halk muzi|ı dünyamız. 16.20 Arkası yann. 16.40 Şarkılar. 17.00 Saz eserleri. 17.10 Türkçe sözlu hafıf müzik. 17.30 Çaglar boyunca çoksesli müzik. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Din ve ahlak. 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 Dunden bugune tango. 20.30 Yabancı dil öğrenelım. 21.30 Küçuk konser. 22.00 Solıslierden birer şarkı. 22.30 Bır roman / Bir yazardan hıkâyeler. 22.45 Turkçe sozıu hafıf muzik. 23.00 Haberler. 23.15 Solistler geçidi. 23.40 Hafıf müzik. 23.55 Çağlar boyu ode müziği. 00.55 Program ve kapanış. LARA VE JİVAGO Boris Pasternak 'm ünlü romanından uyarlanan "Dr Jivago"da başrolleri Julıe Christie (Lara) ile Ömer Şerif (Jivago) paylastyor. Film ilk kez Tfırkiye'de normaluzunluğuyla (3 saat) gosterilecek. ma yaşamına 1940'larda başla meyen müzi|iyle de değerleniyan İngilız yönetmen David Le yor. Çevrildiği yıl, en iyi film, an, 1957'de bir kaç Oscar odü yönetmen, yardımcı oyuncu (Tom Courtenay) dallarında Oslunü birden alan "Kwai car'a aday olan "Dr. Jivago", Köprüsü" filminden beri yalnızbuna karşılık senaryo, göruntü ca gostenşli, pahalı ustün yapıtve muzik dallarında uç Oscar lar ımzalamıştı. "Dr. Jivago" oduluyle yetinmişti. Sinema Tadan sonra yaptığı "Irlandalı rihi'nin en çok para getiren fılmKız" da bu ay TV'de gösterilelerinden biri olan "Dr. Jivago" cek. "Dr. Jivago", zengin oyunnun yapımcılığını da Carlo cu kadrosunun yanı sıra, Frederick Young'ın olağanustu görün Ponti ustlenmişti. Yıllar önce ulkemizde hayli kısaltılarak gostetuleri ve Fransız besteci Mauririlen fılmin alt yazılarında da ce Jarre'ın yıllarca dillerden duş"komttnisUer" sözcuğunün kullanılmasına sansur izin verme ^ ^ mis, yerıne "düşmanlar" sozcü• ^ | ğü kullamlarak fılm bır anlam( da döneminden ve tarihten sanki soyutlanmıştı. Yıllar sonra tum uzunluğuyla " D r . Jivago"yu izlemek buyuk bir sinema olayı sayılmasa da, ilgi çekici olabilir. m t' TRT III 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Turkçe haberler. 09.03 Mike CMdfield'in Cnses Albümü. 09.30 Barok müzik. 10.00 Caz müziği. 10.30 Her hafıa sizlerle. 11.00 Öğleye doğru. 12.00 Haberler. 12.12 Diskoteğımızden. 13.00 Konser saati. 14.30 Caz müziği. 15.00 Muzikli dakikalar. 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Pop dünyasından. 19.00 Haberler. 19.12 Muzik dünyasından. 20.00 Melodiler geçidi. 20.30 TRT lstanbul Hafıf Müzik Caz Orkestrası. 21.00 Salı konseri. 22.00 Haberler. 22.12 Gecenin getirdıklen. 23.00 Dört mevsimden. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. Türkler de Berlin'in 750. yıldönümünü kutlayncak BERLİN (Cumhuriyet) Berlin'deki Akademi der Künste'nin (Güzel Sanatlar Akademisi), 29 ekim tarihinde yapılan resmi açılışında "Berlin'de Türkler" projesi basına ve konuklara tanıtıldı. Akademınin başkanlığmı yapan unlu Alman romancısı Günler Grass'ın açılış konuşmasının ve projeyi sunuşunun ardından, Yabancılar SoTumlusu Barbara John, Kültur Senatöru Volker Hassemer, Okul Işleri Senatöru Hanna Renate Laurien, FDP'den, SPD'den, Alternatif Liste'den politikacıların yanı sıra Berlin'deki çeşitli kuruluşların temsilcisi Türklerin ve yazar Yuksel Pazarkaya'mn katıldığı toplantıda konuşmacüar Türk kultüru, kültur politikası, yabancılar, çocukların ve sanatçıların sorunlanna değindiler. Alman politikacıların konuşmalarına yanıtlar veren Türk konuşmacılar, Berlin'in kendileri için bir vatan olduğunu da belirttiler. 1987 yılında kutlanacak olan Berlin'in kuruluşunun 750. yılında "Berlin'de Turkler" projesi; Türklerin Berlin'e gelişlerinin tarihini, Berlin'debıraktıklanizleri, iki toplum arasında süregelen ekonomik, politik, kulıürel ilişkileri, Hitler döneminde Türkiye'de çalışan Alman aydınlannın konumunu belgelerken, Turk ve Alman sanatçıların resimleri ve yomulan da sergılenecek. Müzik ve tiyatrolar programlar hazırlayacaklar. Serginin kapsamlı bir kataloğu yayımlanacak, bunun yanı sıra Türklerin Berlin'e geİişlerini anlatan bir şiir ve oykü antolojisı, sosyal bilim dalmdakı araştırmaları içeren başka bir antoloji de aynı zamanda vavımlanacak. TRT II UYGULAMALlDERS Piyanist Arın Karamursel, Japonya'mn Hiroşima kentinde müıik oğrencilerine iki saat süren bir de uygulamalı ders verdi. Sanatçı bu ders sırasında, yettnekli genç öğrencUerle birlikte piyano da çaldı. BULMACA Piyanist Arın Karamursel Japonya'da büyiik ilgi gördü 1018 ekim tarihleri arasında Japonya'mn Tajimi, Hiroşima, Kyoto ve Tokyo kentlerinde 6 konser veren Arın Karamursel için Japon müzik otoriteleri, "Bu düzeyde Rachmaninoff ve Prokofieff yorumlayan bir kadın piyanistimiz yok" diyorlar. Küllur Servisi Geçtiğimiz ekim ayı içinde Japonya'mn çeşitli kentlerinde konserler veren piyanist Ann Karamursel, gerek ızleyicilerden, gerekse basından buyuk ilgi gördu. Ilk olarak 10 ekim günü Tajimi Kültür Merkezi'nde bin kadar izleyici önünde çalan Karamursel, yaklaşık 1,5 saat suren bu konserinde Schumann ve Ractımaninoff'un vapıtlarına ağırlık verdi. Konser sonrasında izleyicilerin coşkulu alkışlan arasında uç kez sahneye çağnlan sanatçı, görduğu bu buyuk ilgiye uç kısa parçayla karşılık verdi. Japonya'mn geleneksel çini ve seramik merkezindeki bu konserden sonra, sanatçı onuruna gecenin ileri saatlerine dek suren bir eğlence duzenlendi. Ikinci konserini 12 ekim akşamı Hiroşima'da, üçüncü konserini ise 13 ekımde Kyoto'da veren ve buyük ilgi gören sanatçı, 15 ekimde Japon başkentındeki ilk konserinde büyük alkış almayı başardı. Tokyo'nun Koto Kultur Merkezi'ndeki konseri Meclis Başkan Vekili, yoneticiler, Dışişleri Bakanlığı görevlileri ve miızik adamlarının da aralarında bulunduğu 400 kadar dinleyici izledi. Karamursel burada ilk konserindeki programı uygulayarak, Bach, Schumann, Adnan Savgun, Rachmaninoff un yapıtlarını seslendirdi. Dört kez sahneye çağnlan sanatçı, alkışlara Prokofieff, Debussj, Chopin ve Mozart'ın yapıtlanyla karşılık \erdi. Konser sonrası onuruna bir yemek verilen Karamursel'ı oven muzik eleştirmenleri, Japonya'da Rachmaninoff ve Prokofieff'i bu duzeyde çalan ve yorumlayan bir kadın piyanist bulunmadığında birleştiler. Ann Karamursel, 16 ekim akşamı da gala konserini Türkiye'nin Japonya Buyukelçiliği'nde seçkin bir konuk topluluğu önünde verdi. Aralarında Parlamento ile tlişkilerle Görevli Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın da onur konuğu olarak bulunduğu izleyicilere yine bir piyano şöleni veren Karamursel, konserin bitiminde dinleyicilerin alkışlarına iki parçayla karşılık verdi, daha sonra da Japon opera sanatçısı, tenor Masayuki Kurata'ya söylediği klasik bir Japon şarkısıyla Donizelti'den bır opera aryasmda eşlik etti. Karamursel, Tokyo'daki son konserini yine Turkiye Buyukelçiliği'nde 18 ekim akşamı verdi. Bu konserinin sonunda da tenor Masayuki Kurata'ya eşlik eden piyano sanatçımız, izleyicılerden elde edilen 300 bin yen geliri UNESCO tarafından Nevv York'taki Citibank'ta oluşturulan fona hibe etti. Bu fonda toplanan paralar, İstanbul ve Göreme'deki tarihi yerlerin korunmasına harcanacak. Kurgu Kısa Film ŞenliğVnde birincilik Ahmet Sipahioğlu ve Ruhi TekHn ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) "Kurgu 1. Kısa Film Şenligi", 311 kasım gunleri arasında yapıldı. Şenliğin düzenleyicilerinden Sevinç Çor, amaçlanran şenliği geleneksel bir niteliğe kavuşturmak olduğunu söyledi. Böyle bir şenliğin Türkiye'de ilk kez yapıldığına dikkati çeken Çor, "Kısa film alamnda ulkemizde belli bir birikim var, ancak kısa film çeken bu kişiler fılmlerinin gösteriminde zorluklaria karşılaşıyorlar. Bö>le bir şenlik en azından bu olanağı sağladı" dedi. Şenliğin son gunu, kısa film ve senaryo dallannda ödul dağıtımı yapıldı. Seçici kurulu Vecdi Sayar, Mahmut T.Öngören, Oguz Onaran, Oguz Makal ve Vedat Türkali'den oluşan kısa film dalında ilk üç ödule değer film bulunamadı. Ozendirme ödullerine değer görulen fılmler ise şöyle belirlendi: Ahmet Sipahioglu'nun "Baya'", Vural Çavuşoğlu'nun "Örumcek Ağı" ve Ümit Ünal'ın "Atsız" adlı filmleri. Seçici kurul üyeliklerini Bilgesu Erenus, Turgut Ötakrnan, Işıl Özgentürk \e Çetin Öner'in yaptıklan senaryo dalındaysa, birincilik ödulu "Palto" adlı yapıtıyla Ruhi Tek'e, ikincilik odülü "Yolculuk" ile Kıvanç tşcan'a, uçunculuk odulü de "Haberkf ve Hava Durumu" adlı yapıtıyla Sevgi Saygı'ya verildi. ON LtRALIK CEZA Devlet tarafından desteklenmeyen kısa filmin Türkiye'de yerleşmediğini söyleyen EgeÜniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Bolumü öğretim üyesi Ahmet Sipahioğlu, Tıp Fakultesi'nin kadavralara otopsi yapılan bölümünden bir yetkiliyle meyhanede ilişkiye geçip iki tane de otopsi filmi izledikten sonra, buzluğa konulmuş yirmiyirmi beş yıllık bayat filmler aldıklarını belirtti. Şenlikte ödul alan bazı filmlerin "sağlanan bu olanak" ile gerçekleştirildiğini vurgulayan Sipahioğlu şunlan soyledi: "Biz bu filmleri Kodak fırmasına gonderdiğimizde, bize şu yanıt geldi: 'Bu filmler yıllar önce piyasadan kaldırıldı." Şu anda Belediyeler Vonetmeliğinde şöyle bir hükum var: Her sinema, gösterdiği uzun metrajh filmden önce bir de kısa metrajh film göstermek zorunda. Ancak buna uymayanlara verilen ceza o kadar komik ki haliyle kimse buna uymuyor. Verilen ceza on lira! Son olarak bir şey daha eklemek isterim: Eğer iilkemizde kısa film olayı yerleştirilmek isteniyorsa, kooperatifle^me gibi ekonomik bir orgütknme gereklidir." ö t e yandan, Kısa Film Şenliği, dizi konferanslarla katılacak kimi konuşmacıların gerekçesiz olarak katılmalan nedeniyle aksadı. Bu arada, senlik bunyesindeki etkinliklerin dört salonda birden yapılması da özellikle filmlerin gösteriminde aksamalara yol açtı. SOLDANSAGA 1/ Soprano sesi bozulmasın diye gençliğınde hadım edilmiş erkek şarkıcı. V Güzel kokulu çiçeği kurutularak çay gibi ıçilen bir golge agacı. 3/ Güney Yemen'ın başkenti... Bir renk. 4/ Zatiirree... Eskrimde bir karşılaşma. 5/ Ortodokslarda, tahta pano üzerine yapılmış her turlu dinsel resme verilen ad...lki tarla arasındakı sınır. 6/ 1925'de Fuhrer'i ve parti polisini korumak uzere kurulmuş Nazi kıtalarının kısa yazılışı... Kerestesi sert vekokulu bır ağaç. 7/ Guç, derman... ABD Cumhurbaşkanı Eisenhower'ın takma adı. 8/ Iskambılde koz... Araba hayvamnın kayış takımı. 9/ Izmır'in bir semtı. YUKARIDAN AŞAĞIVA 1/ Yugoslavya'yı oluşturan federe cumhuriyetlerden bıri. 2/ Sevinç belirten bir ünlem... Alışveriş. 3/ Yayla... Yabancı paralann ulusal para cinsinden değeri. 4/ Yelkenlere açılan deliklere ve halat ilmiklerine geçmlen metal halka. 5/ Çeşitli ot ve bitki kabuklanyla kokulandırılmış acımurak bir içki... Ekin demetlerini yukseğe atmaya yarar yaba. 6/Arap abeceande bir harf... Zihin... Ateş. 7/ tran'ın plaka isareti... Tasa, kaygj. 8/ Bir ABD haber ajansının kısa yazılışı... Kuduz. 9/ Saz ozanlan arasında yapılan deyiş yarışı. GALERILER •İULÜSURARASİİ • • K İ T A P MERKE2İİ 528 66 29 526 10 00/412 RASIN 30. Yıl Sergisi 2 Kasım • 21 Kasım Husrev Gerede Cad 126 Teşvıkıye Meydanı IST Tel 141 27 11 I 1985 YILI DERGİ ABONELERİ BAŞLAMIŞTIR. ŞANAT MİMARUK MOBİLYA DEKORASYON GRAFİK FOTOĞRAF MODA SERAMİK TEKSTİL URART SANAT GALERİSİ Motal Saııat Galerisi KARMA SERGI 9 Kasım • 6 Aralık AÜ AVNİ ÇELEBI CIHAT BURAK FERİHA BÛYUKNAL HABIB GEREZ HÜSEYIN B1LİŞİK LEVLA ŞAHSUVAROĞLU MAİDE AREL NAILE AKINCI NECDET KALAY NECMİYE GÖNENLİ RUZİN GERÇİN YASEM1N ERGUN ZEKI KIRAL Rumelı Cad Matbaacı Osmanbey Sok (Şaır Nıgaı Sok Osmanbey gınşı soldan ikinci) 35/2 Erkut Ap Osmanhey Tet 146 05 47 Haluk Tezonar Heykel Serçisi 829 Kasun 1984 Aysel Çırpanlı resim sergisi 117 Kasım 1984 Adres Valıkonağı cad. No. 43 Nişantaşı Tel: 140 35 88 HAVA DURUMU İSTANBUL ANKARA iâ EN YÜKSEK 9° 7" 19° 19" 6° 16° 9° EN DÜŞÜK 7° 3° 13° 11° 2° 7" 2° DESTEK SANAT GJkLERİSİ T . p'' İZMİR ^jÜ HALİL PAŞA (18521939) Resim Sergisi 328 Kasım AD* Ipekcı Cad ' 5 Macka 1460354 KATALOGLA ULKE ÇAPINDA HİZMETINİ2DEYİZ. BİNLERCE KİTAP VE NAZMİ YILMAZ RESİM SERGİSİ ATÖLYE GAMSIZ T *»W», Anl Aıtat, MnW tayaı, U«ü Ukaı, M M * tum, Mh Tta», TM N ATÖLYE GAMSIZa davet edıymuz BeyoClu Tunel. BMyoz Sok 25/2 Tel 145 73 53 SEVtMCE Tefekn ı SANAT GALERISIDEKORASYON fFLATuN SOKAK NO 5/2 KAÖIKCY 3 24KASM1984 ADANA ERZURUM TRABZON KONYA T {* T T f BELCE SANAT EVİ 519 Kasm 1984 ŞADAN BEZEYIŞ SAVAŞ ÇEVIK J HABIB GEREZ BERÇ TOROSER RAMADAN TUZCUOĞLU (RAMO) "r• Tit T KARMA SERGİ GENELDE Marmara nın doğusu. Karadeniz, Iç Anadolu, Ooğu Anadolu ve Güney Anadolu bölgeleri yağmurlu, yuksek kesimler ise kar yağışlı geçecek. Yağış alan bo/gelerde hava sıcaklığı düşecek. KADRÎ ÖZAYTEN 72 7 kasım84 Tezhip ve Minyatür MUALLA BALIKÇIOĞLU 1024 Kasım p Sanat Galerisi MOM SİNEMASI KULTUR MERKEZI CAĞATAY KA'RAÇIZMELI Emiisuyonda Yuzler Fotoğraf Sergisi 120 Kasım Kadıköy Halk Eğitım Yanı Tel 337 01 28 YJy Enerji tasarrufunda yarın geç olabilir en 2alerı galeri ilanian her gün bu kösede •MMİRHZBC Asmalımescıt Sotvalı S Mo 20 TünellST 143 24 04 145 25 34
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle