Katalog

Dış ticaret işlemlerinde bilgiveilgi ESBANK «tedbirli ve kararlı" Bugiin Atatürk'ü anacağız. Nasıl anacağız? Sabah saat dokuzu beş geçe fabrika sirenlerini çalmakla, gün boyn tiyatro, sinema, gazino gibi yerleri kapalı tntmakla, her yerde içki yasağı aygulamakla mı? Atatürk öleli 46 yıl oldu. Artık biçimsel bir hal alan bu tiir anma törenleri gittikçe anlamını yitiriyor dersem yalan mı söylemiş olurum? Atatürk bizi cumhuriyetin hangi yıhnda bıraktı? O giinden bugüne biz Atatürk ilkelerini ne duruma getirdik? O ilkeleri ne ölçüde ileri götürdük, ya da ne ölçüde yozlaştırdık? Bu konalar üzerinde açık yürekle bir vicdan hesaplaşması yapsak daba iyi olur kanısındayım. Yirmi beş yıl kadar önce, bir gün, bir devlet sonımlusu ile göriişüyorduk. Topiantımız özeldi. Aramızda baska gazeteci arkadaşlar da vardı. Biz, adı demokrasi olan yönetimin basına uyguladığı baskıdan yakınıyorduk. Tartışmamız ıızun sürdü. Biz hükümetin davranışmın ne Atatürk ilkelerine ne le demokrasiye yakıştığı düşüncesini savunuyorduk. Bir anüık sinirlenen o devlet sonımlusu ünlü kişi bana dönerek: Sanki Atatürk zatnamnda bizde demokrasi var mıydı? gibilerinden bir çıkış yaptı. Böylece beni mat ettigini sanıyordu. Tek parti döneminde gerçekten ülkemizde çağdaş anlamıyla demokrasi yoktu. Kendisine kısaca: Atatürk, kendi döneminde demokrasinin önkoşullannı hazırlıyordu! dedim. Yanıt bnlamadı. Ben degil, o ünlü kişi mat olmuştu. Atatürk, Atatürk! Kırk yılı askın bir süredir, biz Atatürk devrimiyle oluşan Atatürk ilkelerini tartışıp dunıyoruz. Kimimiz şöyle diyor, kimimiz böyle diyor. Ara yerde ülkemizi çağdaş uygarlıga ulaştırmasını beklediğimiz ilkelerin yıldan yıla yozlaşmasından başka elimize ne geçiyor, düşünmüyoruz bile. Uzaktan bakarsanız sanki hepimiz anadan doğma Atatürkçüyüz. Atatürk'ün nasıl bir Türkiye uğruna çalıştığını birbirimize anlatmaya çahşıyoruz. Oysa Atatürk'ün özledigi çağdaş Türk toplumunu Atatürk'ten daha iyi kim anlatabilir? O, yaşamı boyunca yaptığı sayısız (hepsi basılmıştır) konuşmalarla özlediği uygar Türkiye'yi dile getirmiş, bu yolda uymamız gereken yöntemi de açıkça belirtmekten geri kalmamıştır. Ben, bugün burada Atatürk'ün Dumlupınar Zaferi'nden sadece iki yıl sonra, 30 Ağustos'un yüdönümünde (30 Ağustos 1924) söylediği söylevden birkaç parçayı aktarmakla yetineceğim. Günümüz Türkçesine çevrilen söylev, Çağdaş Yayınlan'nca bugünlerde piyasa çıkanlrnıştır. Bakın, Atatürk büyük zaferden hemen iki yıl sonra ne diyor: "Baylar, uygarhk yolunda başarı, yeniliğe bağlıdır. Toplumsal yaşarada, ekonomik yaşamda, bilim ve teknik alanında başanlı olmak için biricik gelişme ve ilerleme yolu budur. Yaşama ve geçinraeye egemen olan kurallarm zaman ile gelişmesi, değişmesi ve yenilesmesi zorunludur. Uygarlığın buluşlan, tekniğin olağanüstülükleri, cihanı değişmeden değişmeye uğrattığı bir dönemde yüzyıllık köhne zihniyetlerle, geçmişe bağhlıkla, varlığı korumak mümkün değildir. (...) Ulusumuzun vasıflanndan güçlü seciye, sarsılmaz irade, ateşli yurtseverlik, ekonomik başarılardan kaynaklanan verimliliklerle de layık olduğu derecede güçlendirilmek zorundadır. Yüzyılın yanşmasında ulusumuzu başarılı küacak bir ekonomik yaşam sağlanmasuu hedef alan genel ulusal eğitim sistemlerimiz, her gün daha temelleşecek ve elbette başarılı olacaktır." Cumhuriye 61. Yıl; Sayı: 21625 Kurucusu: Yunus Nadi Haber Merkezi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 46. yıhnda bugün tüm yurtta, Türkiye'nin dış temsilciliklerinde ve KKTC'de törenlerle anılacak. Atatürk'ün hayata gözlerini yumduğu saat olan 9.05'te bayraklar yarıya indirilirken, saygı duruşuna geçilecek. Ankara'da Cumhurbaşkanı Kenan Evren, TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeleri Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Nejat Tümer, Sedat Celasun, Başbakan Turgut Özal ile mülki ve askeri erkân Anıtkabir'i ziyaret ederek çelenk koyacak ve büyük önderin manevi huzurunda saygı duruşunda bulunacaklar. Başbakan Ozal yayınladığı mesajda, "O'nun fikir, üke ve direktifleri doğrultusunda hareket edip, ülkemizin müreffeh ülkeler seviyesine gelebilmesi yolunda çalışma azmimizi yenileyecegiz" dedi. Bugün başlayan "Atatürk Haftası" süresince Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu asli üyeleri de yurdun çeşitli yerlerinde düzenlenecek anma toplantılarına katılarak, "Çagdaşlaşma önderi olarak Atatürk ve milli devlet kurucusu önderi olarak Atatürk" konusunda konuşmalar yapacaklar. İstanbul'da Beşiktaş Kaymakamhğı'nda "Atatürk Reâmleri" ile Yüdız Üniversitesi Hünkâr Dairesi'nde "Atatiirk Heykel ve Fotograf" sergileri dün Vali Nevzal Ayaz tarafından açıldı. Sanatçı Atıf Örbilen'in dün Yapı ve Kredi Bankası Kâzım Taşkent Sanat Galerisi'nde açılan "Oymalarla Dile Gelen Atatürk" adlı sergisi ise 17 kasım gününe kadar açık olacak. Atatürk'ün 46. Ölüm yüdönümünde Televizyon, özel program yayımlayacak. Saat 16'da haberlerle başlayacak ve 23.15'e kadar sürecek yayın sürecince, Atatürk ile ilgili programlara yer verilecek. tzmir Karşıyaka Kaymakamhğı 10 Kasım nedeniyle kahvehanelerin de dün gece 24'ten pazar sabahına kadar kapah ohnasını kararlaştudı. Kahveciler Derneği Başkanı Kenan Gülenbaş, 46 yıldan beri ilk kez böyle bir karann ahndığını öne sürdü. ERKEZ LERİ nversiıe Hazırlık, Liselcr, Anadolu Liseleri İayıtlan Devatn Ediyor. Anarken aıuyoraz Isl.: 527 40 92 Edirne: 3159 Çanokkale: 2359 50 TL. 10 Kasım 1984 Cumartesi Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Atatürk'ün öldüğü saat olan 09.05'te bayraklar yarıya indirilirken, saygı duruşunda bulunulacak. Ankara'da Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeleri ve Başbakan Anıtkabir'i ziyaret edecekler. Atatürk Haftası" başladı Latife Hanım'ın kız kardeşi Vecihe îlmen anlatıyor ATATÜRK'ÜN ÖZEL YAŞAMI 4 Çankaya'da yaveran dairesinde kalıyordu. İsmet Paşa'yı masada kendi yanına oturttu, 'yaz' dedi 'Hanedanı Ali Osman mülgadır.' Ondan sonra yazmaya devam ettiler..* 4 Yunus Nadi Bey'e "Bu gazetenin isim babası ben olacağım" dedi. Kısa bir süre düşündü: Muvafık görür, tensip ederseniz Cumhuriyet olsun.« Bugün 7. Sayfada UGUR MUMCU GOZLEM Kurtuluş Savaşı Ustası ••• Ozan Ceyhun Atuf Kansu, bir zamanlar radyoda Kurtuluş Savaşı'nı anlatan konuşmalar yapardı. Kansu o konuşmalarında Atatürk'ü "Kurtuluş Savaşı Ustası Mustafa Kemal" diye tanımlardı. Kansu, ne kadar da hakltydı, çünkü Atatürk'ün ölümsüz kişiliği, Kurtuluş Savaşı kuram ve eyiemi ile bütünleşmişti. O, bir "Kurtuluş Savaşı Ustası'dır." Bir demecinde "Türkiye'nin bugünkü mücadelesi" diyor "Yalnız kendi nam ve hesabına olsaydı belki daha kısa, daha az kan/ı olur ve çabuk bitebilirdi.." Devam ediyor: Türkiye'nin müdafaa ettiği, bütün mazlum milletferin, bütün Sark'ın davasıdır. Türkiye şimdiye kadar mevcut tarih kitaplarınm icabatını değil, tarihin hakiki icabatını takip edecektir... Bir başka konuşmasında, "mazlum milletler" der "zalimleri bir gün mahv ve nabut (perişan) edecektir." Yine bir başka demecinde ulusal kurtuluşcu bilinci şöyle dile getirir: Sr'z Garp emperyalistlerine karşı yalnız halas ve istiklalimizi muhafaza etmekle iktifa etmiyoruz. Aynı zamanda Garp emperyaüstlerinin kuvvetleri ve malum olan her vasıtasıyla Türk milletini emperyalizme vasıta ittihaz etmek istemlerine mani oluyoruz. Bu surette bütün beşeriyete hizmet ettiğimize kaniiz.. HtÇ YA YIMLANMAMIŞAtatürk daha önce hiçbiryerdeyayımlanmamış bu fotoğrafım eşi Latife Hanıma vermişti. Fotoğrafm sol üst köşesmde eski yauyla "Latife Gazi Mustafa Kemal"' yazıyor ve altta imza Gazi M. KemaL Latife Hatnmın kızkardeşi Vecihe tlmen 'de bulunan bu fotoğraf Hk kez yayımlaıuyor. Eruhtaterörünvahşeti: 9 ölü Bomba atdan ve taranan iki evde ölenlerin 4'ü çocuk, 5 î hadın Teröristler saldırıyı evde erkeklerin olmadığı sırada gerçekieştirdiler. Bölgede bulunan güvenlik kuvvetlerinin takibi sonucu teröristlerden l'i ölü olarak ele geçirildi. Bölgede operasyonlar sürdürülüyor. ANKARA (Cumhuriyet BUrosu) Bir kısım terörist, Siirt'in Eruh üçesine bağlı Karageçit köyünde dördü çocuk, beşi kadın dokuz kişiyi bomba ile öldürdü. Genelkurmay Sıkıyönetim Koordinasyon Dairesi'nden yapılan açıklamaya göre güvenlik kuvvetleri teröristlerden birini ölü olarak ele geçirdi. Konuyla ilgili olarak Genelkurmay Sıkıyönetim Koordinasyon Dairesi Basm ve Halkla îlişkiler Şubesi'nden yapılan açıklama şöyle: "Bir kısım terörist 8 Kasım 1984 günü Siirt ili Eruh ilcesi Karageçit köyüne karanlıktan faydalanarak gelmişler, evlerinde erkekleri bulunmayan iki ailenin hiçbir müdafaa imkânı olmay an üç, beş yaşlarındaki dört masum çocuğunu ve beş kadın vatandaşımızı acımasızca bomba atarak ve silahla tarayarak hunharca katletmişlerdir. Bölgede bulunan güvenlik kuvvetlerimizce yapılan musademe ve takip sonucu eylemde bulunan teröristlerden biri ölü olarak ele geçirilmiştir. Teröristlerin yakalanması amacıyla ilgili hareket sürdürülmektedir." Güneydoğu'da teröristlerin saldırılan 15 ağustos gecesi Hakkâri'nin Şemdinli ilçesi ile Siirt'in Eruh üçesinde başlamış, 1 er şehit olmuştu. 2 ekimde de Şemdinli'de bir askeri araç yine teröristler tarafından taranmış, araçta bulunan 1 yüzbaşı, 1 başsavuş, 1 er şehit edilmişti. Aynlıkçı teröristlerin saldırıları bu tarihten sonra da devam etti. Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde 9 ekim tarihinde operasyon için giden askeri araç pusuya düşürüldü ve 8 jandarma erimiz şehit oldu. 10 ekim günü Hakkâri'nin Beytüşşebap ilçesinde bu kez tlçe Jandarma Bölük Komutanı Jandarma Önyüzbaşı Yalçın Aydın şehit edilirken, er Mustafa Özaslan yaralandı. 24 ekim tarihindeki çatışmada ise 3 erimiz şehit edilmişti. (Arkosı Sa.U, Sü.l'de) 5"Baru§" saniğı sahverildi tstanbul Haber Servisi Barış Derneği davasımn önceki günkü oturumunda tahliyelerine karar verilen sanıklardan Dernek Genel Başkanı Mahmut Dikerdem, tstanbul Barosu eski Başkanı Orhan Apaydın, Siya"Gençler, cesaretimizi güç sal Bilgiler Fakültesi eski Dekalendiren ve sürdürmemize yar nı Prof. Melih Tümer, THA esdım eden sizsiniz. Siz, al ki Genel Müdürü gazeteci Niyazi makta olduğunuz terbiye ve ir Dalyancı, ile yayımcı Gündoğan fan ile insanhk meziyetlerinin, Görsev dün salıverildiler. CHP eski Adana milletvekillerinden vatan sevgisinin, fikir özgürlütsmail Hakkı Öztorun ise Adaünün en değerli temsilcisi olana Kozan ilçesinden beklenen bir caksınız. Ey yükselen yeni ku yazı nedeniyle bırakılmadı. Prosşak! Gelecek sizlersiniz. Cum tat kanseri nedeniyle Cerrahpahuriyeti biz kurduk, onu yiicelşa Tıp Fakültesi Hastanesi Radtecek ve sürdürecek sizsiniz." (Arkası Sa.U, SüJ'de) Bu sözlere ben ne ekleyebiTÜRKİYE'YE YARDIM lirim? Gerektiğinde aynı konuya AET BÜTÇESİNDEN yine dönebiliriz. YÎNE ÇIKAR1LIYOR MEMURLARIN 1985 MAAŞLARI Salıya Cumhuriyet'te 46 katsayıyla, yeni ek göstergelerle SSK emeklileri 1985'te ne alacak? 6. Sayfada Tıp dünyasını \s A 1\TC1?1> uğraştiran hastalık JVrVl^l O A J J V Prof. MİJAT BİLGE YAKINLARIYLA Barış Derneği davasımn önceki günkü oturumunda tahliyelerine karar verilenlerden 57 Gayrettepe'deki 1. Şube Müıiürlüğü'nden salıverildiler. Salıverüenler esleri, yakmlan ve arkadaşlannca karşılandılar. (Soldan sağa) Gürsel ve Orhan Apaydın, Fatma Dalyancı, Prof. Melih Tümer, Niyazi Dalyancı, Gündoğan ve Nesrin Görsev. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) NADtR NADİ Haberi 3. Sayfada '•Kanserden kurtulmak için onu tanımak gerek" dedi ve yazuı. Bugün 12. sayfada.