Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet S.ıhıhı (ıımhuri.tel Maıtuanlık K Oa/eteLilık Turk Anonım Şırkeıı adına Nadir \adı, • Cıene! \a\ın MuJuru Ha'an Cemal. Mue^e^e Muduru hmine l >akhgil. Vazı hlerı Muduru: Oka.t (.onensin. • >a?ı Işlerı Mudur ^ardımcısı <\hmef Korulsan. Haber Merke/ı Muduru \alçın Ba»er. Savta Du/enı VomMineni \li \car. 1984 insak. 6 44 Guneş: 8.13 renıvkıler \NkARA \alvın i)oğan. I/MIR Hihmel (,elinku\a. ADANA Mehmel Mercan. • Sen ı<, Şeflerr Istanbul Haberlerı Selahaltin duler. Dıs Haberkr. hrgun Balcı. tkonomı. Osman liaga). Kullur A\dın Kntev, MJ gazır: \alcın Pekşen, Spor Danışmanı \bdulkadir \ ucelman. Dıı/cllme Refik Durba?. \raMirma >ahin \lpa>. Burolar • Ankara: Konıır Sokak No: 24'4 Yenışehır, Tel 175825175866. Idare 183335,» Izmir: Halıl Zıya Bulvarı No: 65/3. Tel: 254709131230 • Adana: Ataturk Caddesı, T H.K Işhanı Kal 2/13. Te! 1455019731 • Basan ve Yavan (umburiyrl Malbaacılık ve Gazetecılık T.A.Ş. Turk OcağıCad 3941, Ca|aloğlu. Ist. PK 246Ul Tel: 5209703 Telei: 22246 Oğle 13 2i Ikmdı 15 Akşam 18 19 Yatsr 19 42 Afrikalda gıda fiyatlarına zaııı yönetrmlerin başına dert açıyor Önce Tiınus'ta patlak veren kanlı protesto gösterileri, daha sonra Siera Leone'ye, en son olarak da Fas'a sıçradı. Gösterilerin patlak verdiği ülke yönetimleri bazı zam kararlarını geri almak zorunda kaldılar. Son olaylarda 200'e yakın göstericinin öldüğü 22 milyonluk Fasta nüfusun yarısı sefalet koşullarında yaşıyor. Batı Sahra savaşı,son 3 yıldır görülen kuraklık vefosfat fiyaîlarınm dünya piyasalarında düşmesi ülkeyi ekonomik çöküntüye götürdü. Dış Haberler Servisi Son 10 yıhn en bu\uk açlık tehlikesiyle karşi karsıva olan Afrika'da besın maddesı fiyatlarına dokunan hukumetin elını yakıyor. Once Tunus'ta patlak \eren kanlı protesto gösterileri daha sonra Sıerra Leone'ye, onun ardından da Fas'a yayıldı. Fas'ın Kazablanka kentinde Dışışlerı Bakanları \ e devlet başkanlan duzeyinde yapılan İslam Zirvesi nedeniyle golgede kalan protesto gösterileri haberlerı Zirve'nin sonunun yaklaşmasıyla birlikte dunya basınına ulaşmaya başladı. Ancak Fas hukumetinin gösterilerin yaygınlaştığı kentlere yabancı gazetecilerin girmesini yasaklaması \e ulke basınına sansür koyması nedeniyle gösterilerin boyutları hakkında kesin bir bilgi alınamadı. Nitekım, gösterilerde ordu birliklerinin açtığı ateş sonucu olenierın savısı her kaynağa gore değişebilıyor. lspanyol Haber Ajansı EFE, ölu sayısını 100 olarak bildirirken, İnternational Herald Tribune gazetesi 240, çeşitli lspanyol gazeteleri ise 200 diye veriyor. OLAYLAR LİSELİLERİ.N BOV KOTLI İLE BAŞLADI Ulkenin bir çok kentıne yayılan gösterileri patlatan kıvılcım için 5 ocağa geri gitmek gerekiyor. Sınav harçlarının arttırıldığı ve>a arttırılacağı söylentısi üzerine ulkedeki toplam 36 lisenin 17'sı kısa sıireli bir boykota gitti. Eğitım Bakanlığı bu zam haberinı yalanladı, ancak oğrencileıi "sakinleştiremedi". 5 ocağı izleyen gunlerde oğrenciler gösterilerine devam ederek okul harçlarını ve zorunlu ihtiyaç maddeleri fiyatlarını protesto ettiler. Bu gösteriler kısa zamanda oğrencilerin gösterisi olmaktan çıkarak hayat pahalılığını protesto gosterilerine dönuştü. Kuzeyde Nador, Uca, Berkane, El Hoseyma ve Tetuan, orta bolgede Rabat ve Mekn, guneyde Marakes, Safı ve Agadir kentleri gosterılerle çalkalandı. Barikatlar kuruldu, dukkânlar yağma edildi, arabalar yakıldı. Polıs bırliklerinin onemli bir bolumu Islam Zırvesı'ne katılan lıderlerı korumak için Kazablanka'ya sevkedılmıştı. Fas ordusu Kral 2. Hasan'ın emrı ile gosterıcılere mudahale etti. AP ajansına gore, ne pahasına olursa olsun gostericileri durdurması istenen ordu, zırhlı araçlar, makineli tufekli helikopterler kullanarak gösterıcılerı dağıtmak uzere harekete geçti. Bilanço 200'den fazla olu. Yaralı savısı bilinmiyor. lspanyol basınına gore bu oluler Tetuan yakınlarında toplu bir mezara eömulduler. ZAM KARARI GERİ ALINDI Ordu duruma egemen olduktan sonra Kral Hasan olaylarda, "Komunistlerin, İsrail Gizli Servi&i'nin ve İran yonetiminin" parmağı olduğunu soyleyerek zam kararını geri aldı. Muhalefet, zamlar geri alınmasına rağmen Nador kentinde genel grev duzenlendi. lspanyol basını genel greve kent halkınııı yuzde 90'ının katıldığını belirtiyor. EKONOMİK ÇÖKÜNTÜ Besın nıaddesi fiyatları sorununun bu denli buyuk boyutlara ulaşmasını anlayabilmek için ülkeye şoyle bir göz atmak yeterli. 22 milyonluk nufusun yarıya yakını sefalet koşuliarında yaşıyor. Geçtiğımiz yıl ağustos ayında açıklanan yuksek zamların ardından ocak başında daha sonra da aynı ayın ortasında yapılan zamlarla Fas'ta fiyatlar aşırı yukseldi. Aslında Fas ekonomisi buyuk bir kriz içinde. Bu kriz Batı Sahra'da Polisario gerillalarına karşı sürdurülen savaş nedeniyle daha da derinleşiyor. Bazı kaynaklara göre bu savaş Fas'a günde 1.5 milyon dolara maloluyor. Bunlara 1979, 1981 ve geçtiğimiz yıl görulen kuraklık, en onemli ihraç urunu olan fosfatın fiyatının dünya pazarında uçte bir oranında duşmesiyle ortava çıkan kayıp ve AET'nın meyve ve tekstil urunlerine koyduğu kısıtlamalartn yol açtığı zararlar eklenince Fas ekonomisi buyuk bir bunalıma girdi. 11 MİLYAR DOLAR BORÇ IMF'nin ısteklerine uymak zorunda kalan Fas yonetimi kamu harcamalarında buyuk kısıntılara gitti, Dirhem'i devalue etti. Fas hukumeti bu onlemlerın ardından, uluslararası kuruluştan dış borçların ertelenmesini istedı. 1983 yıiı borcu 11 milyar dolara ulaşıyor. Bu rakam durumun vahimlığini net bir şekılde gosteriyor. Çünku 11 milyar dolarlık dış borç yurt ıçi mıili hasılanın yuzde 90'ına eşit. Oysa 1972'de dış borç 900 milyon (yurtiçi milli hasılanın sadece yuzde 17'si) dolardı MLHALEFET ETKİSİZ Ülke ekonomisinin çokmesinın yanında çarpık kentleşme (koyden kente goç) önemli bir sorun oluşturuyor. Buyuk kentleri cevreleyen dev gecekondu mahallelerı her zaman patlamaya hazır yerler olarak bekliyorlar. Zirve nedeniyle alınan çok sıkı guvenlik önlemleri son gosterilerin Kazablanka'ya ulaşmasını engellediyse de 1981 yılında burada patlak veren çatışmalar akıllardan çıkmıyor. Gıda maddeleri fiyatlarının yuzde 30 oranında arttırılması uzerıne ortaya çıkan olaylarda 66 kışi olmuş, 110 kışi yaralanmıştı. Fas'ta resmi muhalefet de etkisiz. Mısır ve Tunus gibı diğer bazı İslam ülkelerinde olduğu gibi en önemli muhalefeti lslamcı hareket oluşturuyor. Bılindiğı gibi Tunus'taki olaylarda da gostericiler İran devrimi ile canlanan lslamcı hareketın sloganlarını benimsemiş, Batılı isimler PAPA 6. PAUL Ha>ırsever Flick şirketine yardımlan için teşekkür mektubu göndermişti. KARL FLİCK Hem 8 milvon markı vergiden diiştii, hem Tann'nınbereketini elde etti. VON BRAUCHITSCH Flick holdingi yonetirken ı üş vet verdi şimdi h<f«ap veriyor. Ihtikart'da naylon fatura skandah D er Spiegel dergisine göre Vatikan'a bağlı bir hayır kuruluşu olan Kolping, 4.3 milyon mark karşılığında Almanya'nın en büyük kuruluşlanndan olan Flick Holding'e 12.3 milyon marklık naylon fatura vermiş. Dış Habeıier Servisi Her gun bir yenisi ortaya çıkan yolsuzluklar zinciri Federal Almanya'yı sarsmaya başladı. Bonn'daki savcıların yuruttuğu soruşturmaya göre ülkenin en büyük kuruluşlanndan biri ola/ı "Flick Holding"in Ekonomi Bakanı Lambsdorfftan başka Vatikan'a da rüşvet verdiği ortaya çıktı. "Der Spiegel" dergısınde yer alan habere göre, Flick Holding Vatikan'a bağlı bir hayır kuruluşu olan Kolping'e 4.3 milyon mark verip, karşılığında 12.3 milyon marklık naylon fatura almış. İLK MARİFET DEĞİL Vatikan'a bağlı hayır kuruluşu, Kolpujg'in yeni ortaya çıkan tek marifeti bu değil. Kolpingwerk, 19731982 yılları arasında en azından bir milyon markı (100 milyon lira) yasadışı yollardan FederalAlmanya'daki iktidarın "kardeş partisi" Hıristiyan Sosyal Birlik (CSL')'e aktarmış. Boylece Alman işadamları hem sadece Bavyera eyaletinde faaliyet gosteren CSU'ya ve onun lideri Bavyera Başbakanı FranzJosef Slrauss'a yardım etmış oluyordu hem de bu bağışları bir "hayır kuruluşu"na bağışlamış gorunerek, vergiden düşüyorlardı. Vatikan'a bağlı Kolpingvverk'in Federal Almanya'daki Başkanı Heinrich Fesling ve Genel Sekreteri Hans Schottenhammer hakkında vergı kaçakçılığına aracılık etmekten soruşturma açılmış durumda. Halen Ekonomi Bakanı Lambsdorff'a 139 bin mark rüşvet vermekten ve 1 milyar marklık bir vergi indirimi konusunda yanlış bilgi vermekten yargılanmayı bekleyen Flick Holding eskı Genel Muduru Eberhard von Brauchitseh hakkında da bu defa naylon faturayla vergi kaçakçılığı soruşturması açılması bekleniyor. PAPA TEŞEKKÜR ETMtŞTİ Flick şirketinin naylon fatura sorunu Papalık Kuruınu'na da dokunuyor. 1965 yılında Papa 6. Paul, Flick şirketinin, "Bu Hıristiyanca yardtmseverliğini " odullendirmek için ozel kâtibine bir teşekkür mektubu yazdırmışve altına bir guze! de imza atmış. Şırketin sahibı KarlFriedrich Flick adına yazılan mektupta kendisine ve çalışanlarına "Tanrının bereketi ve Tannnın yüreginin hepsini koruması" dileniyor. Vatikan daha once de bir milyar dolarlık bir açıkla batan Italya'nın Ambrosiano Bankası'nın Latin Amerika'ya yasadışı olarak para kaçırması skandalına karışmıştı. Vatikan Bankası'nın apaçık sermaye kaçakçıhğına alet olmuş olması, İtalyan hükumetiyle Vatikan arasında önemli surtuşmelere >ol açmıstı. CEZAYta Eski sömürge Fas, yeni sömürgeler peşinde Yaklaşık iki yüzyıl önce tspanya 'mn, sonra Fransa 'nın sömürgesi olan Fas, 1976'da kendisi sömürge savaşına gırişti. 19111933yıl larında yoğun kabile ayaklanmalarına sahne olduktan sonra 1956'o Fas'a bağımsızlık tanınmıştı. 1976yılında bu sefer Ispanya'mn bir sömurgesine bağımsızlık verilirken, Fas bu sömürgenin kendisine aiı olduğunu ilerı surerek, tspanyol Sahrası adıyla anılan bölgeyi işgal etti. Ancak halkın direnmesini kıramadı. Polisario Kurtuüış Cephesi, 1976 yılından bu yana Fas birlıklerine karşı savasıyor. Polisario, tspanyol Sahrası 'nın üçte birini elinde tutuyor. Krallık rejimiyle yönetılen Fas 'ın 22 milyonluk nüfusunun yüzde 65 'ini Araplar, yuzde 33'unü Berberiler oluşturuyor. Halkın yüzde 24'ü okuma yazma bilmiyor. Kral 2. Hasan 1961 'de iktidara geldi. Giyim eşyaları üretimi, derı eşyalar, turizm, ülkenin en önemli gelir kaynakları. Kobalt, manganez, fosfat, ülkenin önde gelen ihraç maddeleri. kullanan dukkânlar, işyerleri yağmacıların hedefı olmuştu. İSLAMCILAR VE MARKSİSTLER Fas'ta İslamcı hareket varlığını Suudi Arabistan'daki Mekke Camii saldırısı ile duyurmuştu. Suudi Arabistan Kralı, 1979 yılında meydana gelen bu olaydan sonra Fas Kralı 2. Hasan'a olaya kanşan Faslı Islamcıların listesini vermişti. Bu olayın ardından Fas'ta geniş bir tutuklama kampanyası başlamıştı. Özellikle üniversite çevresinde ve gençler arasında İran ve Libya'dan gelen "Kur'anı Kerim" kasetleri elden ele dolaşıyor,"başörtülü ve çember sakallılann," sayıları üniversite ve gençlik çevresinde son yıllarda artıyor. Marksistlere gelince, şu anda " İ l e r i " adlı örgüt altında toplanan Marksistler ulkede etkin değiller. Daha çok üniversite ve gençlik çevresinde bir olçude tutunabiliyorlar. Özellikle " F a s Ulusal Oğrenci Birliği" üniversite çevresinin etkin bir örgütu olarak değerlendiriliyor. lfedeksubay olmayana da 8 ay erlik yasalaştı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Yedek subaylık hakkını yitirenlerin de 8 ay askerlik yapmalarını ongören yasa tasarısı Mıllet Meclisi'nde dün kabul edildi. Tasarı, askerlik görevlerinı yedek subay olarak yapmak ıstedikleri halde, kura ya da seçme sınavı sonunda er olarak yapanlara 4 aylık ek surenin uygulanmamasını.bu kişilerin de 8 ay süreyle erlik yapmalarını öngöruyor. Tasarıda yer alan geçıcı madde ile halen silah altına alınmış olanların da yasadan yararlandırılmaları hukme bağlanıyor. Yasa, Cumhurbaşkanınca onaylandıktan sonra Resmı Gazete'de yayınlanarak yürurluğe girecek. w serbest ithalatın ilk ürünu Muz!.. Avcı: Avrupa Konseyi'nin Türkiye'yi incitecek her hareketine karşıyız ANKARA (Cumhuriyet Biırosu) DYP Genel Başkanı Dr. Yıldınm Avcı "Turkiye'nin demokrasiyi Avrupa Konseyi'ni hoşnut etmek için değil kendisi için hayat t a m olarak seçtiğini «öyledi. Yıldınm Avcı: Bizim Türkiye'yi incitecek, Türkiye'nin gururunu kıracak her hadise karşısında olacağımız tabiidir" dedi. SORU Partiniz Avrupa Konseyi ve Türkiye'nin bu kuruluş ile ilişkilerine nasıl bakıyor? YAMT Türkiye Avrupa Konseyi'nin uyesidir. Bılindiğı gibi Avrupa Konseyi, hürriyetçı demokrasi ile idare edılen ulkelerin uye olduğu bir topluluktur. Bir mukavelesi, bir ana şartı vardır. Üyeler bu belgede hurriyetçi demokrasinin icaplarını taahhüt etmişlerdir. Bu icapların en önemlilerınden biri insan hakları beyannamesı, diğeri Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonudur. Konvansiyonun 1. protokolunun 3. maddesinde jynen şövle denilmektedir"Yuksek akid taraflarıki Turkiye de bunların içerisındedir belirli <<ureıer kcrisinde. gizli oyla hur seçinı >apmayı laahhut ederler. Hiır secimin, halkın kendisini idare edecekleri seçmede fikirlerini serbestçe beyan edebilmesini \e boylece iradesini serbestçe ortaya kovmasını sağlayacak ortamın şartlarını hasıl elmesi gerekir." Bu şart İnsan Hakları Bevannamesinin 21. maddesinde ifade edilen " H e r kişinin kendi ülkesinin idaresinc iştirak hakkı"dır. LMkevi idare edenlerın bu yetkıyı, vatandaşların serbestçe tecellı edecek ıradelerinden almaları gerekır. Bu iradenin serbestçe te AVCIDAN Her ülke Avrupa Konseyi'ne üye olmak mecburiyetınde değildir. Hem şartlara uymamak, hem üye olmak, diğer uyelerce bağdaştırılamıyorsa bu hususa gayet soğukkanlı ve akılcı bakmak gerekir. A vrupa Konseyi Türkiye'nin nasıl idare edileceğini dikte etmez. O Türkiye'nin iç işidir. Olsa olsa Avrupa Konseyi, üyelerinden herhang' birine yuksek akit taraf olarak taahhu tIerine uymadığını söyler. celli edebılmesinın şartı, gizli oyla, guvenlik ıçerisinde yapılmış hür seçımlerdır. Avrupa Konsevi'nın etrafında toplandığı ana fikır budur. Eğer uyeler bu temel fikrin icaplarını yerıne getırıvorsa, sadece üyelik şartını >erine getirmiş olurlar. Bu olmuyorsa, şart ıhlal olur. Bu durumda dığerlerinin kuralları sovlemeleri, birbirlerinın ıçişlerine karışmak oimaz. Nihayet her ulke Avrupa Konseyı'ne u>e olmak mecburiyetınde değıldir. Hem şartlara uymamak, hem uye olmak, diğer uyelerce bağdaştırılamıyorsa, bu hususa ga>et soğukkanlı ve akılcı bakmak gerekır Soylediklerim Turki>e ıçın değil. her uve için geçerlıdır. Nıtekim Avrupa Konseyi uyeleri içerisinde demokrasi dışı bir rejımle ıdare edılen bir ulke voktur. Birleşmiş Milletler herkese açık olduğu halde. Avrupa Konseyi sadece demokrasi ile idare edilen ülkelere açıktır. SORU Türkiye ile Avrupa Konseyi arasındaki ilişkilerin geçtiğimiz son üç yıl içindeki seyrini nasıl değerlendirivorsunuz? YAN1T Avrupa Konseyi Türkiye'nin nasıl idare edileceğıni dıkte etmez. O Türkiye'nin iç işidir. Olsa ol>a Avrupa Konse\i, uyelerinden herhangi birine, yuksek akıd tarafı olarak, taahhutlerıne uymadığını soyler. O taahhutlere uyup uymamak, o topluluk içinde kalıp kalmamak, o ulkenin kendi bileceği bir iştir. Bir zorlama olacağını sanmıyoruz. Türkiye demokrasiyi, Avrupa Konsevı'nı hoşnut etmek \eya onun üvesi olmak için değil, ve ilk sonuçlar... kendisi için idare ve hayat tarzı olarak seçmiştir. SORU Ay sonunda Strasbourg'ta yapılacak Avrupa Konseyi Parlamenter Assamblesi toplantısına gidecek TBMM heyetinin yetki belgelerine itiraz edileceği anlaşılmaktadır. Bu eğilimi nasıl karşılıyorsunuz? YANIT Bizim Turkiye'yi incitecek, Türkiye'nin gururunu kıracak her hadise karşısında olacağımız tabiidir. DIŞARIDA MÜCADELEMİZ YOK SORU Avrupa Konseyi'nin gerek hükümetler gerekse parlamenterler katında sürmekte olan eleştiriler buyuk olçude DYP ve SODEP'in genel secimlere katılmalanna izin verilmemesinden kaynaklanıyor, bu konudaki görüşleriniz nedir? YANIT Bizim dışarıda bir mucadelemiz söz konusu değildir. Biz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve kanunlarının gereğınce vanz. Türkiye Cumhuriyeti Anavasası'nın ilgili maddesince vanz. Bu husustaki düşuncelerimizi daha önce Yuksek Seçim Kurulu'na bildirdik. Yuksek Seçim Kurulu da bizi seçime sokmadı. Bizim başka yorumumuz olmaz. Bizim Türkiye dışına taşan hiçbir zeminde davranışımız olmaz. Hakhukuk aramasını burada yaparız. SORU Avrupa Konseyi'nden gelen karşı tepkilere rağmen Türkiye'nin ocak toplantısına heyet göndermesi kararlaştırıldı. Bu karar sizce isabetli midir? YANIT Bunun şartlarını bilmiyoruz, yorum yapmamız mumkun değil. Resmı bılgilere sahıp değilız. Tekel, 20 çeşit sigaranın ithalini planlıyor Haber Merkezi Yabancı sigara ithalinin nasıl olacağı ve i hal edilecek sigaraların markalarının belirlenmesi yolunda uzun zamandır sürdurülen çalışmaların sonuçlandırıldığı ve çalışmalarla ilgili olarak Tekel Genel Mudürluğu'nun hazırladığı raporu MaJiye ve Gumruk Bakanı Vural Ankan'a gönderdiği bildirildi. Tekel Genel Mudürlüğü çevrelerinden alınan bılgiye eöre, başta ABD olmak üzere, fngiltere, Hollanda, F.Almanya ve diğer bazı Avrupa ulkelerinden şubat ayı içerisinde veya mart ayının ilk haftasında Türkiye'ye yabancı sigara ithal edilecek. Bu konuda, Gümrük ve Maliye Bakanlığı'na gönderilen Tekel Genel Mudürlüğü ön hazırlık calışmaları raporunda, yaklaşık 20 ayrı tıp sigaranın ithalinin uygun olabileceğinin bdirtildiği öğrenildi. Sergilenen malların bir kısmı kadınların işlerini daha da kolaylaştırmak amacını taşıyor; sabunu süngere sürme zahmetinden kurtaran sabunlu sünger ve diş macunu tüpünü kendi kendine sıkan aletler içat edilmiş. YALÇIN PEKŞEN EtapMarmara Oteli'nin alt katında başlayan "Tüm Kadın İhliyaçlan" Fuan'nın açılış torenininde, kadınlardan çok erkekler vardı. Bu erkeklerin fuara, kadınların ihtiyaç duyduğu bir " m a d d e " olarak mı katıldıkIarı, yoksa kadınların ihtiyaç duyduğu maddeleri oğrenmeye mi çalıştıkları bir turlü anlaşılamadı. Belki de kendilerinin açıklayamadıkları bir "ihtiyaçlan" vardı. Otelin iki katına yayılan bolümlerde aşağı yukan lum kadın ihtiyaçlan bir araya getirilmişti. Çamaşır makinesi, gecelik, giysi, kazak, çiçek, yıyecekiçecek, çatalkaşık gibı alışılmış malların dışında alışılmamış ihtiyaç maddelerıne de rastlanıyordu. Bunların buyuk çoğunluğu kadınların işlerini daha da kolaylaştırmak için icat edilmişe bcnziyordu. örneğin sabunu ıçınde "Kadın ihtiyaçlan Fuarı'nda en çok "erkekler" vardı olan banyo sungen, hanımları. sabunu süngere surme zorluğundan kurtarıyordu. Dış macunu tupunu kendı kendine sıkan bir alet de aynı amaca hizmet ediyordu. Bu alet sayesinde hanınılarımız diş macunu tupunu sıkma zahmetinden buyuk olçude kurtulacaklar gibı gorunuyor. Çunku tupu sıkmak yerıne şunlar yapılıyor: Alet duvara dikkatle monte edılıyor, tup ustune yerleştiriliyor, bir duğmeye basılıvor. Bu sırada fırça tupun tam altına tutuluyor. Boylece macun sop. derece duzgun bir sekilde lırçanın uzerıne yavılıyor. Ne kola> değil mı?.. Keçiboynuzunun oğutulmesi ile elde edılen '•Harnup" unu pasta ve kek yapımında kullanılıyor. Duvarlarda asılı va/ılata ve broşurlere göre keçiboynuzu unu enerjı \enyor, E vitaınini sağlıyor ve sındırimi kolaylaştırıyor. Bu son özellığı çok ışe >arayacak gibi gorunuyuı. 99 Harnup ununun 200 gr'lık paketı 200 lira. Bu rakanı belki biraz hazımsızlık yaratabilır. Fakat onemli değil. Harnup unu lie sındirim yeniden kola>laşiırılabiliyor. Fuar nedeniyle bir de dergı hazırlanmış. Içinde fuara katılan tum fırınaların adları ve sattıkları mallar (kadın ihtiyaçlan) yazılı. Derginin ıç kapağında yuzu gozu da>aktan şişmiş, her yanı plasterlerle kaplı bir kadın fotoğrafı goruluyor. Bu fotoğrafı gorunce iri!,an ilk bakışta "acaba dayak da bir kadın ihtiyacı mı?" dı\e duşunuyor, ama bıraz sonra yanıldığını anlno' Çunku fotoğraf fuarı hazırlaşan Kadınca dergısinin şubat sausının ilanından başka bir şe> değil. Kapak konusu "da>ağa ha>ır" olduğu için bo\le bir totoğral kullanılmış. Verılen bılgıye gore 29 ocağa kadar surecek olan fuarda unlu sanatçılar imza gunu \apacaklar. A>nı «.alonlarda yapılan kitap fuarından esınlenen bu bııluşun aksayan bir tek >onu \ar: \\Aa Pekkan, Nukhel Duru. Mujde Ar, Necla Nazır, En»l F.vgin ve Gönul \ a/ar. ne>i iınzalayacaklar? Şımdilık bu sorun çozulıneye çalışılışor. TRTde açık öğretim programları ynyınlanacak ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Mesat Yılmaz, TRT'de açık öğretim programlarının yayınlanmasına ılışkin isteklerin kabul edildiğini söyledi. Yeni Başbakanlık binasında dün Başbakanlık Müsteşan J3. san Celal Güzel başkanlığınu TRT Genel Muduru Macit Akman, TRT Hukuk Müşaviri Ahmet İşeri, PTT Genel Mudürü Servet Bilgi, TEK Genel Müdüru Kamil Toktaş'tan oluşan bir komısyon, açık öğretim programlarının yayınlanmasına ilişkın isteklerı ınceledı. Toplantı sonucunda açık öğretim programlarının TRT'de yayınlanmasının kabul edıldiğı oğrenildi. Toplantıda, Bakaniar Kuruluna katıldığı için Devlet Bakanı Mesut Yılmaz bulunmadı. Önümüzdekı gunlerde yenıden toplanacak oian komisyon, açık öğretim programlarının yayın sttresini, yayın saatıni saptayacak. Amerikah diplomatın köpeğini döven Somali Büyükelçisi Coşkun 1 gün hapse mahkum oldu 1ŞIK KANSU ANKARA Bir Ameıikalı dıplomdtın kopeğı yu?undeıı kavga eden Somali Buvukelçisi Sıtkı Coşkun ile Somali Buvukelcılığı eskı ataşelerınden İbrahim Turudu'nun davaları dıın sona erdı. Somali Buvukelçısı Sıtkı Coşkun Ankara 3'uncu Sulh Ceza Mahkemesi'nce "bir" gun hapıs cezasına çarptırıldı Ancak mahkeme yargıcı, Buvukelçi Coşkun'un cezasını "bir daha suç i^lemeyeceği kanaati hasıl oldugundan" erteledı Turkıve'nın Somali Buşukelçılığı'nde 26 şubal 1982 gunu bir kopek vuzunden çıkan olavdan sonra Sornalı Buyukelçılığı eskı ataşelerindcn İbrahim Türüdu, Somali Buvukelçısı Sıtkı Coşkun hakkında dava açtı. İbrahim Turudü, bir Amerıkalı diplomauan " ö d u n ç " aldığı 5 aylık vavru bir kopeâın Buvukelçi Sıtkı Coşkun lardluıdan " 8 kere" dovulnıesı u/erınecıktığını ileri suıduğu olavda. Coşkun'un kendisine " 5 sanlimlik bir İsviçre çakısı" çektiğını ıddıa etmişti. Turudu, ayrıca, Buyukelçi'nin kopek vuzunden çıkan kavgada kendisini ısırdığını, bunun uzerıne kendısinin de Bııyukelcı'nin saçını çektiğıııi, mahkenıeve belgelerle sıımnııstu. Buyukelçı Sıtkı Coşkun ıse nıuhkemede verdiği ıtadede ( iıkusı II. suyfadal