27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sultanahmet'te işhanı yapmak için 200'e yakın antik sütun tümüyle kmlıpyok edildi. Yerebatan Sarayı'nın karşısmdaki İl Genel Müdürlüğü, yeni yapılmakta olan Özel İdare Binası'nın temel kazısı sırasında eski sarnıçlar tahrip edildi. ATİLLA DORSAV Yerebatan sarnıcındaki su yükselme olayı, gerek müze sorumlulannın, gerekse Müzeler Müdürlüğü yetkililerinin bize bildirdiklerine göre, çevredeki inşaatların temellerinin tahrip ettiğj eski sarnıçlardan ve su depolarından gelen sulann sarnıca sızmasıyla ohışmuş. Bu konuda zaten aylar önce bazı ihbarlar altnıştık. Yakınlardaki 2 inşaatın, gerek devlete ait olan Özel İdare Binası kompleksinin, gerekse bunun hemen arkasındaki bir iş hanının temel kazısı sırasında, eski bazı sarnıçların harap edildiğine dair söylentiler bize ulaşmıştı. Bu kez olayı gidip yerinde görüyoruz. İş hanının bodrum katına indiğimizde, bir metreyi aşkın, kalın ve tipik Bizans mimarisi bir duvarın üstüne betonarme dev bir dizi sütunun ve sütun baslığının taşıdığı kemerli bu eski yapının içinde buluyoruz. Sütunların bazıları eski, olduğu gibi korunmuş, bazılan ise betonla takviye edilmiş. Ancak eski bir sarnıcm bir böliimü içinde olduğumuza kuşku yok. Kimbilir aslı ne kadarmış bunun ve ne yazık ki şimdi tümüyle bir işham binasının altında kalmış... 200'E YAKIN SÜTUN YIKILDI Bu arada civar sakinlerinden biri yaklaşıyor bize... Sultanahmet'li bir vatandaş, çevrede işyeri var. Çok iyi tanıyor bu yöreyi. Isminin verilmesini istemiyor ve bize inanılmaz şeyler anlatıyor. Söz konusu işhanının yapılması için 200'e yakın antik sütunun tümüyle kırılıp yok edildiğini söylüyor. Bina MSP'ye yakın Fazilet Yayınlan'nın sahibine aitmiş, uzun zaman insaat izni alınamamış, ancak Milliyetçi Cephe koalisyonu döneminde ruhsat alıvermişler. Sultanah Salv.bi C umhuri>el Maibaacılık ıc (.'•a/ctccılik Turk Anoninı Şırkcli adıııa Sadir Nadi. • (."lonel Yavııı Muduru: Hasan l emal. Muo^eso Müdürıı: t'.mim. l >akliKİl. > a/ı Ulcri Mııdurıı: (>ka> (rfinensin. • Ya/ı İ>leri Mıidıır > jı JIIIKIM: Ahıııel KııruKan. Hahcr NkTkc/i Mııdurıı: \aK'in Ba>er. Sa\la Dıı/ci'.ı YoiAvır.ıoıır. \li V a r . TAKVİM 1 Ocak 1984 İrasak: 6.50 Giines: 8.22 Öğle: 13.1 Temsikıler: ANKARA: Yakm IH>ğan, I/.MIK: llikıml C elinka>a. \I>AN V Mehmvl Mcrcan. • Vrvı\ yf/ırı: Isumhııl HaKrlcıi: Stlahallin (.iikr. l)ıs Hjbcrlor: Krgun Balcı. Lkononıı: Osman l laj;a>. Kuliııı \>dın kmrv. \1aaa/iıı: YaKın Pek>cn, Spor DaniMrum Vbdülkadir Vucvlman. D.ı/cl nıc: Relik Dıırhas. Araıımuı: >ahin \lpa>. İkindi: 15.32 Akşam: 17.53 Yalsı: 19.19 Hurolar • Ankara: Konıır Sokak No: 24/4 Ycnışehir, Tel:175825175866, ldare: 183335. • İzmir: Halu Ziya Bulvarı No: 65/3. Tel: 254709131230 • Adana: Aıaturk Caddesı. T.H.K. lşhanı Kaı 2/13. Tel: 145501^731 • Basan ve Yjvan: C'umhuri\el Matbaacılık ve Gazelecilık T.A.Ş. Turk O e a i ı t a d 39 41. Cağaioğlu.Kl. PK: 246İsl Tel: 5209703 Telev. 22246 Devlet ve özel kişiler tarihi yok ediyor AEVnin dönem başkanlığı Fransa'ya geçiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun dönem başkanlığı yarından itibaren Fransa'ya geçiyor. Fransa, yeni yılla birlikte 6 aylık bir süre için AET Bakanlar Konseyi'ne dönem başkanlığını yürütecek. Bakanlar Konseyi AET'ye üye ülkelerin Dışışleri Bakanlarından oluşuyor ve bu haliyle "Siyasi karar organı" olarak hareket ediyor. Siyasi karar mekanizması bazen de üye ülkelerin devlet başkan ya da başbakanlarının bir araya geldiği zirve toplantıları şekiinde işliyor. AET'nin her kararı siyasi kanadın onayından geçmek zorunda. Yarından itibaren dönem başkanlığını Yunanistan'dan devralacak olan sosyalist Mitterrand hükümetinin önündeki dosyalardan biri de, üç yıldır tam bir çozümsüzlüğe sürüklenmiş olan TürkiyeAET ilişkileri olacak. Bir rastlantı olarak, Türkiye'de seçimler sonrasında göreve gelen Turgut Özal hükümetinin TürkiyeAET dosyasına el atmaya hazırlandığı bir sırada, topluİuğun dönem başkanlığı Türkiye ile ilişkileri en soğuk düzeyde seyreden Fransa'ya geçiyor. Dinçer Çekmez, Celile Toyon Ünsal ve İsmet Ay dizinin bir sahnesinde.. En uzun yerli dizi "f/ç IstanbuV bu ahşam ekranlara geliyor 1978 haziranında ısrnarlanan film, Şaban Karaıaş, Doğan Erdem, Cengiz Taşer, Doğan Kasaroğlu ve Macit Akman'ın Genel Müdürlüklerıni yaşayarak 1983 martında lamarnlandı ve 83 milyon liraya mal oldu Kültür Servisi Televizyonun hazırladığı en uzun dizi "İJç İstanbul", Yıkılan Vatan başlığını taşıyan ilk bolümüyle bu akşam ekranlara geliyor. Yapımcıİığını Ankara Televizyonu Tiyatro Şubesinden Oskav Alptürk'ün üstlendiği, senaryosunu Bülent Oran'ın yazdığı \e Feyzi Tuna'nın yönettiği "İ)ç İslanbul" tümüyle renkli yayımlanacak. Toplam 500 dakikayı bulan dizi, 45'er dakikalık 11 bölümden oluşuyor. Görüniü yönetmenliğıni Muzaffer Turan'ın yaptığı "Üç lstanbul"da Timur Selçukun hazırladığı müzikleri İstanbul Oda Orkestrası seslendirdi. 100 ayn yerde çekilen dizide 180 konuşmalı rol var ve 3000'i aşkın figüran rol aldı. 1978 HAZtRANlNDA ISMARLANDI Çekimi yaklaşık bir yıl süren "Üç İstanbul"un senaryosunu TRT Yöneıım kurulu 1978 haziranında ısmarladı. Ancak, on çalışmalar tamamlandıktan sonra, TRT yönetiminin "Üç İstanbul"un "Aşkı Memnu" ve "Kiralık Konak" ile aynı dönemleri işlediğini, benzer konulan içerdiğini ileri sürmesi üzerine, dizinin yapımı iki yıl sonraya ertelendi. Oysa bu arada TRT. yine tarihsel bir konuyu işleyen "Yorgun Savaşçı"nın (ileride sinema tarihimizde yakılan ilk film olma talihsizli.âine uğrayacaktır) çekimine girişti. Çekimine 1982 martmda başlanılan "Üç İstanbul". sanatçılardan L'luer Süer'in ayağının kırılması nedeniyle 1983 martında tamamlanabildi. 35 milimetre renkli çekilen filmin bütun laboratuvar işlemleri Mimar Sinan Üniversitesi SinemaTV Birimi' \\P1M VK OYl'M l KADROSl Mithat Cetnal Kunıay Oskay AIptürk Feyzi Tuna Bülcnt Oran Muzaffer Turan Timur Selçuk İşhanının baa bölümleri, eski Bizans duvarlannın üstüne yapılmış. Resimda kalın, kunl bir duvarın üstüne atılan beton bir kiriş görülüyor. (Fotoğraf: E\DER ERKEK) metTı işadamı, Yerebatan" m aslmda tek bir sarnıç olmayıp, asağıyukan aynı büyüklükte 78 sarnıçtan oluşan bir büyük sarnıçlar kompleksinin bir parçası olduğunu söylüyor. Çevredeki birçok inşaat, yalnız eski MSP'linin işhanı değil, aynı zamanda Yerebatan'ın karşısındaki tl Genel Müdürlüğü, yeni yapılmakta olan Özel ldare Binası, vs., hepsi eski Bizans sarnıçları üstüne yapılmış. Nitekim Özel tdare Binası'nın temel kazısı yapılırken çekilmiş bazı resimler var, bize gösteriyor.. Bunlarda bu binanın da altında kalan kemerler. sütunlar açık biçimde gözüküyor. Ve böylece Yerebatan'daki su yükselmesinin nedeni de anlaşıİıyor. Birbirine bitişik olarak yapılmış bu sarnıçlar, hepsinde diğerine geçit var. Birinde veya birkaçında yapılan tahribat, tüm su dengesini bozuyor. sarnıçtan sarnıca su sızmaya başlıyor. Ve böylece Yerebatan'ın yuzyıllardır korunmuş olan doğal dengesi bozulup gidiyor. İşte böyle... Korunup onarılıp turizme açılması gereken benzersiz bir hazineyi, 1445 yüzyıllık bir Bizans yeraltı sarnıçları kompleksini insafsızca, acımasızca, barbarca yıkıp yok ediyoruz. Üstelik yalnızca özel sektör elivle değil, devlet eliyie, devletin kendi yaptırdığı binalarla... FRANSA NE V APABİLİR7 Fransa dönem başkanı olarak üstlendiği sorumluluğu Türkiye karşısında nasıl değerlendirecek? Zaman zaman "hasmane" bir çizgiye varan Türkiye politikasını, dönem başkanlığı sırasında AET içine de yansıtacak mı? Fransa'nın dönem başkanlığı TürkiyeAET ilişkilerinin normalleşmesi çabalarını engelleyebilir mi? Bu sorulara şimdiden yanıt verebilmek güç. Ancak geçmiş deneylerin dönem başkanlığı açısından ortaya çıkardığı sonuçlar Fransa'nın ne yapıp ne yapmayacağının sınırlarını göstermesi açısından bazı ipuçları da veriyor. Bir kere dönem başkanlığını üstlenen ülke, her şeyden önce topluluğun diğer üyelerinin eğilimlerini de dikkate almak ve dengeli bir şekilde davranmak durumunda. Bu açıdan Fransa'nın diğer 9 AET üyesine istediği kararları zorla benimsetmesi mümkün değil. Bu çerçevede, dönem başkanlığı bu sorumluluğu üstlenen ülkeye objektif davranmak yükümlülüğünü de getiriyor. Nitekim başkentteki siyasi çevreler de bu noktayı vurguluyorlar ve dönem başkanlığının şahsi konulardan anndırnması görüşünü ifade ediyorlar. Yazan: Yapımc»: Yöıteımen: Senaryo: Görüntü yönettnenl: ff üzik: j Oynayanlar tdnaıı: Burçin Oraloğlu Süheyla: .... Nilgün Akçaoğlu Belkıs: Ayda Aksel yiehmet Ralf: Erol Keskin Hidayet: Yalçın Boratap floiz: Savaş Dinçel Teffik Hoca: Engin ) 'örü koğlu Dağıstanl* Hoca: Sadret.'in Kılıç Filareti: Feride Karaca Cön Turk Süleyman: Hadı Çanıarı Dilaver: ... Ulvi A lacakaptan Cemalifer: Seriman Köksal Prenses Bahire: Suna Selen Vekilharç Salih: Orçun Sonat Ç'illt Hahmul: Ercan Yazgan yialiye Vatırı Sttkt Paşa: Ali Yalaz Tekirdağlı Cemile: Gül Güleun Tapu ytüdürü Senih Efendi: İsnıet Ay y i d .Celile Toyon Ünsal nde gerçekleştırıldı. Hlmın Oazı sahneleri, Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterüği'nin özel izniyle Beylerbe\i Köşkü, Şale Klöşku ve Küçüksu Kasrı'nda çekıldi. DORT GENEL MÜDÜR ESKİTTİ 19821983 yıllan itibariyle 83 milvon liraya mal olan " î ! ç İstanbul" dizisinin bir özelliği de, beş değişik TRT Gend Müdurü'nün dönemlerini kapsayan bir film olması. 1976 yılınm sonunda o zamanki TRT Genel Müdürü Şaban karataş döneminde Yönetim Kurulu'nca kabul edilen film. yönetim değişiklikleri nedeniyle Doğan Erdem, Cengiz Taşer. Doğan Kasaroğlu ve Macit Akman'ın genel müdürlüklerini içeren bir süre içinde bitirildi. KLASİK AŞK ÜÇGENİ ÇEYRESİNDE Yapıtın kahramanı Adnan. 93 OsmanlıRus Savaşı'nda şehit düşen Miralay Salim B«y'in oğludur. Verem olan annesı Naciye'yle sekiz yaşındayken İstanbul'a göç etmişlerdir. Aksarayda yoksul bir yaşam sürerler. Darüşşafaka'yı bitirip hukuka giden Adnan, edebiyaıa düşkündür. Yakın dostu Hidayet aracılığıyla Maliye Nazırı Sıtkı Paşa'nın kızı Süheyla'ya edebiyat dersleri verirken kızı beğenir. Ancak, yeni öğrencisi Erkanı Haıp Müşiri Kerim Paşa'nın kibar, modern kızı Belkıs'ı tanıyınca Süheyla'yla evlenmekten cayar. Oysa Belkıs. Hüsrev adh bir miralayla evlidir. Adnan Selanik'de kurulan gizli İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdiği için tutuklanıp Trablus'a sürgüne gönderilir. 1908'de Meşruıiyet'in ilanından sonra İstanbul'a döner ve avukatlığa başlar. Paraya ve üne kavuşur. Kocasından ayrılan Belkıs, parası için Adnan'laevlenir. Telefon arızaları 6 saatte onarılacak ANKARA, (ANKA) Kab lolardaki kopmalar ve delinmeler nedeniyle son günlerde artan telefon arızalarının en geç 6 saat içinde onanlması sağlayacak. PTT Genel Müdürü Servet Bilgi telefon arızalarının kaynağı olan eski kabloların değiştirilmesi ve yerine yeni kabloların yerleştirilmesi ihalesinin sonuçİandığını söyiedi. "İkinci uydu yer terminali"nin gerçekleşmesiyle Avrupa ülkeleriyle telefon bağlantılarının çok daha kısa sürede yapılacağını belirten Bilgi şöyle konuştu: "Yeraltı kablo ve ek malzemclerinin en son teknolojiye uygun bir biçime sokulması için gerekli ihaleyi bu konuda uzman Japon NC I. firması kazanmıştır. Lygulamasına 1984'te başlanacak olan yeni sistemle telefon anzaları en geç 6 saat içerisinde onarılmış olacaktır. Eski kablolar yerine yeni ve duyarlı kablolar kullanılması suretiyle, kablolarda mevdana gelecek arızalann anında alarm vermesi neticesinde arızalı yer belirlenecek, getirtilecek yeni aletlerle de bunlann kısa sürede onarımı sağlanacak. 2. uydu yer terminalinin faaliyete geçmesiyle de Avrupa ile olan bağlantılar kısa sürede yapılacak, görüşmeler eskisinden daha sağlıklı olarak sağlanabilecektir." Ancak çok farklı çevrelerde yetişmişlerdir. İttihat ve Terakki'nin gerilemesiyle birlikte Adnan'ın da yıldızı sönmeye başlar. Adnan'ın yoksu! düşmesinden sonra bir Rus Prensine aşık olan Belkıs kocasını bırakır. Mütaıe ke günlerinde sakianan Adna İngilizlerin elinden kurtulur. Yeniden avukathğa dönerse de iş bulamaz. Hâlâ kendisini seven ve yıllardır bekleyen Süheyla ile evlenir. Artık ezik, dağılmış, onanlmaz bir yıkım içinde, zavallı bir adamdır. İşyeri kirasını bile karısı ödemektedir. Acı bir sona doğru hızla gitmektedir. Asıl kor.u SüheylaAdnanBelkıs üçlüsu arasında geçmekle birlikte, Mithat Cemal Kuntay'ın "Üç İstanbul" romanı, II. Abdülhamid'in son dönemi, İttihat ve Terakki dönemi, Kurtuluş Savaşı ve sonrası gibi üç ayn evrede İ 5 ıanbul'u anlatır. Bu üç kişi çevresinde yoğunlaştırdığı olaylar ve kişiler yoluyla İstanbul'un üç döneminin toplumsal yapısım çizer. Henüz filmi izleme olanağı bulamadığımıza göre, bakalım edebiyat eleştirmenlerimiz romanı nasıl değerlendiriyor: Rauf Mutluay. "Üç İstanbul" 'a yazdığı onsözde şöyle dıyor: "Mithat Ceraal'in Üç İstanbul'u da Abdülhamit İstanbul'undan yola çıkar. Meşrutiyet particiliğini, Harbi Lmumi kargaşasını, Mütareke işgalini, Milli Mücadele uzağındaki bekleven payitahtı gösterdikten sonra, cumhuriyetin onuncu yıl affına dokunarak kahramanının ölümüyle sonuçlanır. Gerçekten güçlü bir roman kahramanını kendi yaşamı içinde izlemek belki de en doğru yöntemdir." ÇÜRÜYEN İSTANBLL'UN YOZLAŞM1Ş İNSANLARI Fethi Naei, "Üç İstanbul" değerlendirnıesine şu sözlerle ba,s lıyor: " Ü ç jstanbul değil. gerçekte, tek İstanbul: Çürüyen, yozlaşan İstanbul... Çürüyen, yozlaşan İstanbul ve bu İstanbul'un çürümüş. yozlaşmış insanları. Mithat Cemal Kuntay'ın romanından sürekli olarak bir leş kokusu gelir burnunuza. İstanbul' un birbirini izteyen üç donemini bütünüyle yansıtmak isteyen yazar, gozlerini hep bu kokuşmuşluga dikmiştir..." Atilla Ozkırımlı ise romana ilişkin görüşünü şöyle özetliyor: " Ü ç istanbul, Abdülhamit. Meşrutivet ve Mütareke donemlerinin İstanbul'unu ve insanlarını konu alır. Kuruluşunun ve tekniğinin zayıflığına karşın, toplumsal yapının basarüı bir biçimde yansıtıldığı gorülür." ANDRE LAURENS Le Monde'un yönetmnine göre: "Frans« okurları politika ve ideoloji kavgasından bıklı." Fransız basınında Başta ünlü "Le Monde" olmak üzere belli başlı büyük gazeteler sürekli tiraj kaybediyor. Dış Haberler Servisi Dünyanın en önemli gazetelerinden Fransız Le Monde gazetesinin güçdurumda olduğu bildiriliyor. Nitekim gazete aralık ayının başında bu gerçeği okurlarına açıkİamıştı. Le Monde'un tirajı iki yıl içinde ^o 14 düşerken, gazete 1982'de 2.4 milyon dolar zarar etti. Time dergisinin bildirdiğine göre Le Monde'un, 1983 yılındaki zararının da 2.7 milyon dolın bulması bekleniyor. Gazett bu durumda 1984 yılında HOişçisine yol vermeyi düşünüyor. Ancak gazetenin bu karanna, Fransız Demokratik Çalışma Koıfederasyonu şiddetle karşı çıkyor. Gazetenin Genel Yayın Midürü Andre Laurens (49), Le Mcnde'un güç duruma düşen teVgazete olmadığını, l.iberation gazetesinin dışında, tüm Fraısız gazetelerinin bunalım içiıde bulunduklarını belirtiyor. Geçekten de 10 yıl önce çıkmayabaşlayan Liberation gazetesiniı dışında, Fransa'nın tüm büyüt gazetelerinde tiraj düşüşü göJeniyor. Tirae dergisine göre so\ 10 yılda, Fransız gazeteleriniı tirajında 3 milyonluk bir düşü oldu. Paris'te çıkan gazetelern tirajı ise Vo 25 oranında dıştü. 3u tiraj düşüşü çeşitli nedenlec bağlanıyor. Giderlerin artrmsı nedeniyle gazeie fiyatlarınn yükselmesi bu nedenlerden brini oluşturuyor. Ayrıca, yerel bsının gelişmesi de, büyük ga7f<"lprin satK'"ı haltaltvnr Ve son olarak televizyon, gazeteler için büyük bir rakip oluşturuyor. Liberation gazetesinin Genel Yayın Müdürüne göre, günümüzde Fransız gençlerinin büyük çoğunluğu okumuyor. Le Monde'un Genel Yayın Müdürü Andre Laurens'un görüşü ise değişik. Laurens'e göre, Paris basını uzun süredir siyaset kavgasına fazla bulaşmış durumda ve gözü kapalı biçimde taraf tutuyor. Halk dabu olgudan bıkmış. Laurens şöyle diyor: "Kransız'lar günümüzde politikaya güven dınmuyorlar. Üstelik ideololjilerden büyük düş kınklığına uğramış durumdalar. Bu yüzden Le Monde gibi siyasal gazeteler zarara uğruyor." Fransa'da Le Monde'dan başka tiraj kaybeden tanınmış gazeteler şunlar: • L'Humanite: Fransız Ko münisl Partisi'nin resmı organı. gazete son zamanlarda personel sayısını azahmak zorunda kaldı. • Le Matin: Sol eeilimli gazete, 1981'den beri 18 bin okur kaybederek satışı 160 bine düştü. • L'Aurore: Sağ eğilimli gazetenin saıışı 1978'de 300 binden 1982"de 50 bine düştü. • FranceSoir: Sağ eğilimli olan ve sansas\on gazeteciliği yapan FranceSoir gazetesi de büyük tiraj kaybına uğramış durumda. Öte yandan Le Monde'un tiraj kaybetmesinin bir nedeni de. okurların sosyali^t Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın icraatından düş kırıklığına uğramaları, zira, Le Monde, 1981 seçimlerinde sosyalistleri ateşli biçimde desteklemişıi. Andre Laurens'e göre, Le Monde'un tiraj kaybetmesinin bir nedeni de gazetenin çok ağır olması. telaş Filmde anlatılanlar bugtine dek uzanıyor ATİLLA DORSAY Feyzi Tuna, sinemamıza "Kızgın Toprak", "Seni Kalbime Gömdüm" gibi ilginç filmler armağan etmiş bir yönetmen... İlk kez TV için çalışan Tuna, TV'nin şimdiye dek yaptırdığı en uzun. en iddialı filnıine de imzasını atmış bulunuyor. Bu film üstüne Tuna'ya sorular yönelttik. LNİON FRANÇAİSE YANMASAYDI Filmin oluşum serüvenini özetler misin? 1977 yılında TV için bir film yapmam söz konusu olduğunda, " 3 İstanbuT'u ben önerdim. Aslında bir üçleme yapmak isîiyordum. "3 İstanbul", Nahit Sırrı Örik'in "Abdiilhamit Düserken" ve Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Sahnenin Dışındakiler". Bu gerçekleşebilir mi. bilmem. O dönemin yönetim kurulu. senaryoyu okudukıan sonra karar vernıek istedi. Bülent Oran'a 150 bin lira ödenerek 8 ay çalışması sonucu bir senaryo orıaya çıkıı. Projenin o zamanki maliyeti 9,5 miKon liraydı. Yüksek buldular, 'şimdilik kalsın' dediler. Tasarı iki yıldan lazla bekledi. 1981 yılında, yine aynı yapımcı, Oskay Alptürk, projeyi yeni yönetim kuruluna sundu. Olumlu yanıt alınca beni aradı (Ben, o aralar dışarda çalışıyordum). Geri döndüm, yeni bir hazırlık dönemine eirdik. 20 nisan 1982'de çekime başladık. 8 ay boyunca çalıştık. Son çekimler, Tepebaşı'ndaki Union Française'de olacaktı. Çekime 4 gün kala bu bina yandı. Yeni bir yer aradık, bulamadık. Bunun üzerine dekor olarak AFM sıüdyolarında mahkemenin geçeceği dekoru kurduk. Ama sözgelimi, Union Française'deki ağır kadife perdeler gibi romancının anlattığı görkemli havayı yaratacak elemanları bulup kullanamadık. TY FİLMİ ÇEKTİĞİMİ HİÇ L'NLTMADIM Film üstüne bazı sayılar verir misin? Filmin fiilen çekimi 183 gün sürdü. Son çekimler. önemli bir rol oynayan Uluer Süer'in ayağını kırması sonucu 2 ay kadar gecikmeye uğradı. Onun iyileşmesini beklemek zorunda kaldık. Cenaze sahnesinde alçılı ayağıyla çekim yaptık. Ortalama bir Turk filminde 500 600 plan vardır. Bu filmde yaklaşık 4000 plan var. Aşağı yukarı 8 film ölçüsünde... Bu arada şunu ekleyeyim: Bir TV tllmi çektiğimi hıç unutmadım. Kısa planlarla, uzun planlardar veya plansekanslardan kaçınarak seyirci ilgisini ayakta lutmaya çalıştım. Yakın planlara öncelik tanıdım. 175 konuşmalı rol, 3200 figüran rolu var. Her figüran, değişik kalabalık >ahnelerde rol almak için sete en az 8 kez geldi. Yok(Arkası 6. Savfadai Yönetmeni Feyzi Tuna '"'Üç istanbuVu anlatıyryr Kim kimdir? "Uçhtanbur Kııntayhn tek romanı Feyzi Tuna 'mn televizyona uyarladığı "Üç İstanbul" adh romanın yazan Mithat Cemal Kunıay. l8S5'de İstanbul'da doğdu. likodra eşrafırıdan Seliın Sırrı Bey'in oğludur. Mithat Ceınc Vefa İdadisi'ni, Mektebi H kuk'u bitirdikten sonra Adau Bakanlığı'na bağlı görevlerde çalıştt. Beyoğlu 4. \oteri oldu. İlk kez. l90R'den sonra yazdığı ıılusal içerikli epiklirik şiirleriyle tanındı. İlk $iiri Resimli Kitap'ta yayımlanan Mithaı Cemal'in tek şiı'r kitabı "Türki'm Şehnamesinden" adıyla 1945 'de çıktı. Şair olarak, aruzla yazmasına karşın Milli Edebiyat akımının üyesi sayılan sanatçı, tiyatro. roman ve monogratl alanlarında da yazdı. İlk kez 1938'deyayımlanan "Üç İstanbul" Mıthat Cemal'in tek romanı. Mehınet Akif, Saırıık Keınal ve Ali Sııavi mografileri bulunan Mithat Ceına!, l°56'da İstanhul'da öldü. Hachette imparatorluğu Kııltur Servisi Fransa'da yeni Basın Yasası'nın yol açtığı tartışmalar sürerken, en büyük yayın ve dağıtım kuruluşu Hachette'in günlük "Le Parisien Libere'nin ve yeryuzünün en önemli spor gazetelerinden "L'Equipe"in hisselerinin yüzde 36.4'ünü ele gecirerek grubuna katması, bu ülketıin basın dünyasında yeni huzurMizluklara yol açn. Fransa'nın gazete ve kitap dağıtımındaki en büyük kuvuluşunu eHnde mtan Haohette. hnnıın dışında birçok gazete, dergi ve yayınevinin de sahibi durumunda. Hachette'in sahibi olduğu dergiler arasında, "'Lui" ve "Playboy". "Photo". "Guitare Magazine", "ParisMatch", •Pariseope", "Jazz Magazine", 'PhotoRevue". " G i r l s " , •PodiumHit", "Tele 7 Jours". "France Dimanclıe", "Elle", Le Journal dıı Dimanche", C'onfidances", "(iuidr Cııisine", "Le Journal de Mickey Hachettc'ın, çeşitli şirketleri arflıilıâıvla cocunluk hissclerini büyüyor elde ettiği belli başlı gazeteler arasında da, "L'F.cho Republicain". "Liberation Champagne", "Le Parisien Libere", "L'F.quipe", "Le Maine Libre", "Le Courrier de l'Ouest" gibi çoğu taşrada yayımlanan basın organlan \ar. Aynı zamanda Racing Club de Paris futbol takımınm da baskanlığını yapan JeanLuc Lagardere'nin yönetıiği Hachette'in, bu son girişimiyle ülkede yeni bir basın tekeli yarattığı öne sürülü Vevzi Tuna Bu hazırlık dönemi umduğumuzdan kısa sürdü. Bir anlamda gereği gibi hazırlanamadık. Sözgelimi 300'e yakın kostüm diktirmek gerekiyordu. 70'i aşkın mekân bulmak gerekiyordu. Hazırlık ve çekim aşamasında. bir mesleğin bizde yok okiıığı: nıı farkettim. Batı c.iierinde "production de signer" diye«eçen bir dal vardır. Bu adanı. hele bizimki gibi \»zun çekimlerde. çalışma programını, mekânların hazırlanmasını, gidişgelişleri vs. ayarlar. Bizde olmayan bir dal. Bunun yokluğunıı çok hissettik.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle