23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 Dr. Rauf Nasuhoğlu «Ünlversitede Yeni Düzen> başlığı ile bir yazı yayımlamıştır. Bu yazı maalesef pekçok gerçek dışı iddia ve bilgi ihtiva etmekte olup. Dekanhğımızca aşağıdaki açıklamanm yapılması gerekli görülmüştür. Bu açıklamamızın yayımım gazeteciliğin «iki yönlü kontrol prensibinin» de gereği ola rak görmekte ve sayın gazetenizden rica etmekteyiz. Sayın Profesör Nasuhoğlu, Fakültemiz yöneticilerinin «aşın bir tutumla ve taşkın bir öfkeyle işe başladıklannı» ve «Profesöründen odacısına dek herkesi te dirgin ettiklerini» iddia etmektedir. Gönül sayın öğretim üyesinin bu sübjektif iddia ve iftiralannı objektif delillerle örneklemesini ve gazeteden önce Üniversite organlarına duyurmasını arzu ederdi. Ancak bu iftiraya kendisi de inanmamış olmahki yansında kimlerin neden tedirgin olduğunu açıklayamamıştır. Gerçekte bugünkü Fakülte yönetiml akademlk çalışmalar için şimdiye kadar görülmemlş imkanlan yaratmış, dershane ve la boratuvar kapasitelerini büyuk oranda genisletmiş, Fakültede Devlet otoritesinl ve disiplini herkese eşit muamele yapacak şekilde sağlamış ve bu hususların pek çoğu bizzat sayın Nasuhoğlu tarafından özel konuşmalarında takdlrle karşılanmıştır. Fakültemizde elemanlanmızın de vam durumları ve çalışmaları en ciddl anlamda kontrol edilmekte ve bundan görevine bağlı elemanlarımız büyuk memnuniyet duymaktadırlar. Bu gerekli tedbirler alınırken elemanlarımızdan yeni düzene uyum gösteremeyenler çoğu kez hoşgörü ile karşılanmış ve bu ciddi düzene zamanla uymaları sağlanmıştır. Bunun en güzel örneklerinden birisi sayın Nasuhoğlu'nun bizzat kendisldir. tzin siz olarak görev yerini dcfalarca terk eden bu elemanımızın «tedlrgin» olmama sı için kendisi çoğu kere yalnızca sözlü olarak ikaz edilmlş ve bir kereslnde uzun süre ile izinsiz olarak göreve gelmedigi tesbit edildiği halde kendisine mevcut ce zaların en hafifi verilmiştir. Sayın Profe sör Nasuhoğlu, bazı rakamlar vererek ül OLAYLAR VE GÖRÜŞLER olup, diğer tüm arkadaşlarınıız üniversitelerimizin çatısı altındadır ve kendilerinin gerek Fakültemizde ve gerekse bulundukları müesseselerde arastırma yapma imkânları vardır. Sayın yazarın uluslararası düzeydeki öğretim elemanlarının yeni açılan eğitim müesseselerinde görev almasını bir üzülme değil sevinme vesilesi sayması gerekirdi. Kaldı ki. çoğu geçici olarak Fakültemizden aynlan elemanlanmızın yeni açılan Üniversitelerimize gitmesi ile hiçbir laboratuvarımız kapatılmamış. aksine bu arkadaşlarımızın koordinasyonu ile yeni açılan Üniversitelerimizin pekçok elemanı da laboratuvarlanmızı kullanmak imkânını bulmuşlardır. Sayın Profesör Nasuhoğlu. yönetimimizin «öğrenimini güçlükle bitirmis orta dereceli arastırma görevlileri atayarak> laboratuvarlan canlandırmaya çalıştığını iddia etmektedir. Ancak bu iddiası da gerçek dışıdır. Zira bugüne kadar yönetimimizce hiçbir arastırma görevlisi atanmadığı gibi, Üniversitemizce geçen ay kabul edilen yönetmelikle arastırma görevli lerinin en az iyi derece ile mezun olmaları sartı getirilmiştir. Yani. Ankara Üniversitesine orta dereceli arastırma görev lisi alınması hukuken mümkün değüdlr. Son olarak şunu belirtmek isteriz: şu anda yöneticilik görevi üstlenmiş arkadaşlanmı uluorta ifttralarla karalamaya çalışan ve bilim adına Uzüldüğü şeklinde bir etki yaratmayı amaçlayan Sayın Profesör Nasuhoğlu. çok önem verdiğini vurguladığı bilimsel yayınlardan kendisine ait olan son İki tanesini 1960 ve 1968 yıllarında yaptıktan sonra Fakültemizdeki arastırma faaliyetlerinden kopmamış olsaydı veya son yirml yıldır bir tek doktora veya yüksek lisans çalışmasını bizzat yönetmiş olsaydı belki de en azından bu konularda daha gerçekçi iddialar ileri sürebillrdi. Içerlsinde bulunduğumuz şartlar ve büyük Türk milleti bizden fedakârca çalışma ve doğru yolda hizmet bekliyor, çirkln iftira ve karalamalann hiç kimseye faydası yoktur. Saygılanmla, DEKAN Prof. Dr. Sevinç KAROL 8 HAZİRAN 1983 Cumhuriyet Gazetesi Yazı İŞLERİ MÜDÜELÜĞÜ'NE İSTANBUL 18 MART 1983 TARİH. Lİ CUMHURİYET GAZETESİ'NİN 2. SAHİFESİNDE FAKÜLTE. MİZ FİZİK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYELERINDEN SAYIN PROF. kemizin arastırmacılara olan ihtiyacını belirtmekte ve Dekanlığımızın «yönetime yakm olmayan> onblr elemanının işine son verdiğini iddia etmektedir. Yönetime yakın olmak veya olmamak tamamen sübjektif bir iddiadır. öğretim elemanı sayısı 200'ü aşan Fakültemizde 11 elemanın yönetime yakın olmadığı için uzaklaştmldığını söylemek. gruplagma yaratmaya yöneliktir ve Devletimize faydası olmayan zarariı bir bölücülük çaba sıdır. Her ne pahasına olursa olsun arastırmacı sayısını artırmalıyız diyen sayın yazara son yirmi yılda kaç öğrenclsine tez çalı»ması yaptırdığını sormak gerekir. Profesör Nasuhoğlu'nun bn sürede bizzat yaptırdığı doktora ve yüksek lisans çalışması sayısı maalesef sıfırdır. Sayın yazarın Fakültemiz Fizik Bölfl mü ile ilgili olarak verdiği rakamlar da tamamen yanlıştır. Yazara göre, Fizik Bölumünden 9 öğretim elemanı rotasyon ile Bölümden ayrılmış, ikl eleman da istifa etmlştir. Gerçekte, «ad çekme* işlemi ile Fizik Bölümümüzden biri doçent. diğer lklsi yardımcı doçent olmak üzere üç elemanımız yeni açılan Üniversiteler de görev almış, bir Profesörde kendl arzusu ile blr yılhğına yine yeni açılan bir üniversitemize yardımcı olmak üzere gitmistir. Rotasyon görevine gitmesi gereken yardımcı doçentlerinıizden birisi istifa etmiştir. baska istifa yoktur. Sayın yazarın verdiği rakamlar gerçeğe uymamaktadır. Fizik Bölümümüz için yönetimlmizden önce ve sonraki öğretim üyesi sayısını karşılaştınrsak çıkan sonuç şudur: daha önceki yönetimde, bu bölümümüzde 5'i profesör, 6'sı doçent ve 10'u dok toralı ögretim elemanı olmak üzere toplam 21 arkadaşımız görev yapıyordu. şu anda yeni yetişen elemanlarımızla birlik te 5 profesörümüz, 4 doçentimiz ve 8 dok toralı elemanımız vardır. yani toplam sa yı 17 olmaktadır. Bu sayıdaki azalmanın esas sebebi; 2 doçentimiz profesörlüğe, 1 doktoralı elemanımız da docentliğe yük selmiş ve yeni açılan üniversitelerde görev almışlardır. Böylece öğretim elemanı sayımız 21'den 17'ye düşerek mevcut arkadaşlarımızm eğitim yükünü küçük bir oranda artırmış, ancak Fakültemizden yetişerek öğretim elemanı sıkıntısı çeken yeni üniversitelerimize giden elemanlarımız da bizlere bu yükümüzü hisset tinneyecek bir haz vermistir. Sayın Nasuhoğlu, «İki öğrencinin çalışması gereken bir deney düzeneginin başına dört öğrenci konulduğunu» ve buna öğretim elemanı sayısındakl azalmanın sebep olduğunu da iddia etmektedir. Gerçekte Sayın Profesörün belirli laboratuvarlarımızda ortaya çıkan bu duruma, ögretim elemanı azlığımn değil, yeterli araçgereç bulunamamasının sebep olduğunu bilmesi gerekirdi. Fakültemize alınan öğrenci sayısı her sene büyük bir oranda artmakla birlikte bu seneye kadar laboratuvar hacımları maalesef aynı oranda artırılamamıştır. Eylül 1982'de görevi devir aldığımızdan beri bu konuda da çok önemli mesafe katetmlş durumdayız. Sayın Profesör Nasuhoğlu, aynlan öğretim elemanlarımız arasuıda «Uluslararası ölçülerde arastırmalar yayımlayanların» bulunduğunu belirterek. bunlann Fakültemizden ayrılmalan ile bu imkânlarının ortadan kaldmldığını İddia etmektedir. Gerçekte yalnız bir elemanımız istifa ederek Üniversite'den ayrılmış İZMİR'DE İMZA GÜNÜ Nadir Nadi bugün AYDIN KİTABEVİ inde (Kemeraltı. Şan Pasajı) saat 17.0019.00 arasında kitaplannı imzalayacaktır. ÖĞRETMENLERİ İ ARİF BOLAT KlTABEVl'NlN yayınladığı ve tebliğler dergisinde yer alan Kemal Çıdık ve Kenan Armağan'ın Sayın HAYAT BİLGİSİ Halim Erkerin KOLAY MATEMATİK Kcrynak Kitaplannı Seçiniz ^Yıllardır ARİF BOLAT KİTABEVİ öğrencilerinizd* arzu «tri§i liz başarıyı sağlamanıza yordtm edecek kitapian yayırtltyor ADRES: ARİF BOLAT KİTABEVİ Ankara caddesi Saadet İşhanı No: 1 1 2 1 1 4 Tel: 22 17 85 İSTANBUL Tapulama Ilanı TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Diyarbakır ili Dicle ilçesinin Belediye hudutlan dışında kalan bütün bucaklar ve köylerdeki taşınmaz mallann 766 sayılı Tapulama Kanununa göre tapulamalarının yapılacagı ilân olunur. CVCT Hfivın OKTAY AKBAL Şiîrlerde Antalya.. ^ögretmenin, öğrencinin Ç soruları»sorunları Şu anda 19 yaçmdayım. Demek ki ilkokulu bitireli 78 yıl olmus Ama hâlâ mü fettişlerin geldigi günler san ki bugünmüş gibi aklımdadır. Nasıl olduğunu bir türlü çozemem, tefüş yapılaca ğı bir iki gün önceden haber alınır. okulda bir koşuş tunnacadır başlardı. Hademeter her tarafı temizler, unutulmuş köşeler bile tertemiz olurdu. öğretmenimiz bızi uyanr, guvvndiği çalışkan ögrencileri sorulara karşı hazırlardı. Bir önlem olarak, müfettişin okulda olacagı günlere denk gelen derslerin sorulannı önceden defterlerimize yazdınp çalıştınrdı. Tabii, değişik sorular soruldu mu vay halimize. Bılirsek sonin yoktu, ama bilemezsek sonraki günler çekeceğimiz vardı. Tam zevkle ders işlenirken, dersin ortasında müfet tişin bitişikteki sınıfta oldu ğu bildirilir. hareketlerimizi ona göre ayarlamamız tenbih edilirdi. Sayın müfettiş sırufa öyle bir yüz ifadesi ile gırerdi ki, çoğumuz kor kudan yerimizde büzülüp kalırdık. Ögretmenlerimiz bile müfettiş beyin karşısın MuammerTUNCER (Basın: 16902) nköğretim teftîşi: Bîr öğrencinîn îzlenimî da kekeler ve ler dökerse, biz ögrencileri düşünün... O anda içimizden neler mi geçerdi? Orasını Tanrı bilir. Usumda kaldığınca. benim içimden geçen şu olurdu: Insallah bana bir S«T sorul maz da öğretmenlmin ve arkadaşlanmın önunde küçük düsmem. Sınıf içerisinde oluşan karşılıklı yapay tutumlar beni düşündürürdü çoğu kez. Sadece beni mi? Sanmıyorum. Yaşımızm küçüklüğüne karşm eğitimimiz deki boşluklan. bozukluklan duyabiliyorduk. Kısaca belirtmek gerekir se, ögretmenlerimiz, özellıkle de öğrenciler bugün bile teftiş^ olayınj tam olarak an layabilmiş değüler. Onlara göre teftiş kusurların yakalanması. iyi yönlerin değil, yalnızca eksik, yetersiz yön lerin gönilmey e çahşılmasıdır. Fatma Ates Büyükada Tapulama Ilanı TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Mardin ili Gerçüş, Midyat, Savur llçelerinin Belediye hudutlan dışında kalan bütün bucaklar •• köylerdeki tasmmaz mallann 766 sayılı Tapulama Kanununa göre tapulamalarının yapılacagı ilan olunur. (Basın: 18900) •Beyaz ellere uzanmış Otları nergis yapıyor zaman Topraklan ışıl ışıl yakut feaya Limon bahçelerinden sarhof olmuf 'Antalya' şairleri deyince biz Baki Suha ile Hamit Macit Selekler'i tanırdık. İkisi de Antalya'hydı. bir çok dizelerinde Antalya'yı anlatmışlardı Baki Süha'nın 'Karanlıkta Geçen Gemil«ri»nde, en guzel, en unutulmaz şiirler, Antalya üzerineydi. 'Ben yalnız kalmayı sevmem Akdeniz şarkı şarkı ajfe tnsan insan tuz kohar Yanıp sönen feüçüfe yıldıt Bin senelik dostumuz.Antalya'daki Akdeniz kitabevinin yeni yayınladığı bir seçki: 'Antalyadan Şürler' Selekler'den 14 yaşındaki Ongüç'e kadar Antalya'lı şairler bir arada .. Hepsı Antalya'yı yazmışlat, Antalya izlenimlerini, özlemlerini, arulannı, Antalya'nın kişiliklerindeki etkisini... Bahçeler meltemlerle konuşuyor Üç bin yıl evvele dair Masal cennetlerinin kapısı açılmış Ağır ağır geçiyor taf kapılardan Omuz başlan kopmuş genç heykeüer Yarım kalmış rüyalar içinde Portakal bahçelerinin ıjıfe denizinde' diyen Baki Suha'yla birlikte bizler de Antalya'yı yaşıyoruz, duyuyoruz. Antalya'ya iki kez gittim. Uzun aralarla!... tlkl 1057 eylulundeydi, sonuncusu 1977 temmuzunda yirmi yıl... Unutulmaz anılar, izlenimler. Doymak zor böyle bir yöreye. Denizi, havası, herşeyi kişiyi yenileştiriyor, gençlik veriyor. Tüm yaşamını nerde geçirmek istersin derlerse, İstanbul ve Ayvalık dışında Antalya derim doğrusu Ama nerde! Koşuşmak, yazmak telâşı, birşeyler yetiştirmek, birşeylere yetişmek, yazgımız olmus Dostum Özdemir Asafm dizelerinl gel de anımsama 'Bir şey değil Beni Bu telaş öldürecek.» 'Antalya'dan Şürler. de genç Antalya'lı şairleri n dizelerini okuyorum. •Uyamr uyanmaz günübirlik gökyüzüne bak yalnızlığın büyülu bofluğuna uzah bir geçmifi arumsa ve umutla iliftir uçsuz maviliğe çıplak gözlerini diyen 18 yasındaki Semra Kaya şu dizelerle bitiriyor şiirini <Al ifte Akdeniz bir çağnm ötende yuhanda çığUk çığlığa martilar gökkubbeyi çmlata dursunlar adımla sevgiyle uyanan sonsuzluğu gün ifiğvnm kutsanmif izınde • 17 yaşındaki Kamile Çağlayan Antalya'yı yoksun çocuklann 'düş bahçesi' sayıyor 'Antalya ağrıh kent Doyumsuz düş bahçesi yokml çocuklann İlk sevgiler çağından beri İletır durur meltemini portakal çiçeklerine Vegöveren ekinine Toros insanınm Uzak dağlar doruğunda Ismlmış bir portakal gibi. En genç Antalya'lı şair A. Kemal Öngüç. 'Mavi Yüreküm' şiirinde "mavi yurekli bir ana Göğsünü güneşe açar' diyerelc başlamış. şöyle bitirmis: 'Altm pullannda bir bahğın tnsanların billur kahhahalan Yeşilden kollannda binlerce güneş Binlerce tarih Aspendos'ta bitimsiz bir tragedya Mavi yürekli bir ana Hâlâ seslenir orda Antalya Antalya." Halikarnas Balıkçısı şöyle dermiş: Anadolu'nun Akdeniz kıyılannda, ya da Akdeniz kıtasının Anadolu kıyılanndayız... Yüzyıllar geçse, yüzlerce şair yetişse, yine de bitmez Antalya... Behramoğlu'nun yazdığı gibi 'Belki hüzünler getirecek olan fakat hiç bir zaman umutsuz olmayan Bir sçnbahara hazırlanıyor Yurdum Akdeniz Antalya.» Antalya deyince, Metin Demirtaş'ı anmamak olur mu? Antalya'lı şair Demirtaş Kaleiçi Sokaklan'ndan şöyle söz ediyof. 'Kaleiçi sokakları Basma perde Çiçek kokulan Geçerdim hep Koltuğumda şiir kitapian Yine geçiyurum Koltuğumda koltuk değnekleri.'Antalya'dan Şiirler' size Akdeniz kıyılannı ge tirecek. Kişi, yaşadığım sandt yupıtlaıında dahtt derinden duyar. Görüp geçtiğiniz. j'erler bir dizede bir romanda, biı uıüloda kar^ımza «,'kınca onun güzelliğini daha içten anlarsınız. Antalya'yı anlatan şürle:ı okurken bu geı^gı bi: jy^ Jv,ha btiLnnsc dim. Branşımla ilgili dersler # İzmir E^itim Ensütüsü, Resimİş Bl. mezunuyum. Dört yıldır Sandıkh tmam Hatip Lisesi'nde görev yapıyorum. S Kız Meslek Lisesi'nde iki yıldan beri resimiş ögretmeni yok Bu nedenle orta kısırun derslerini maaş karşılıgı ben okutuyorum. Okul müdürü lise bölümünün derslerini vermiyor. İlçe nıilli eğitim müdür lugune başvurdum. Yanıtla n şu oldu: «Kız Meslek LJsesl'nln lise îriKpnnrfa okutulan reslm dersi kendi larında teknik resim oldugun dan diieginiz yerlne geürilemenüşttr.» Yine birinci dö. nemde Afyon Milli Eğitim Müdürlüğüne basvurdum hiç bir yanıt «İgrry'^fm g u durumda size başvurmak zo runda kaldım. Aynca şunu da belirteyim. Sandıkh Kız Meslek Lisesi, lise bölümünün resim dersleri ücretli olarak bu branşla ilgisi olmayanlara okutuluyor Bu işlem yasal mıdır? Mehmet Turan Öcal İmamHatip Lisesi Resimİs Ög. Sandıklı • Sandıkh Kız Meslek Usesi Müdürlügü'nün tutumu gerek yasa ve yönetmelikler le, gerekse Milli Eğitim Bakanlıgı'mn bu konuda yayın ladığı genelgelerle bagdaşnuyor. Lisede asil öğretmen bulunmadıgma göre. sizin branşınızla ilgili derslerin öncelikle size verilmesi gerekir. Afyon Milli Eğitim Müdürlügü'nün konuya neden duyarlık göstermediğini anlayamadık. TEK SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAGlTIM MÜESSESESİ İSTANBUL İL MERKEZİ ELEKTRİK ŞEBEKE İŞLETMESİNDEN 1 15 adet 16 haneli, 28 adet 14 haneli hesap makinesi satın alınacaktır. 2 Bu ise ait şartname ve teklifler Taksim Abdülhakhamit Caddesinde bulunan TEK İL MERKEZİ binasmın 4'ncü katındaki tl Ticaret MüdürIüğünden bedelsiz olarak alınabilir. 3 Teklif mektuplan 2O.6.ı983 günü saat 14.00e kadar İl Ticaret Müdürlüğü'ne elden verilecektir. 4 Kurumumuz 2490 sayılı kanuna tabi değildir. (Basın: 1944) Bir üst derece hakkından yararlanmam mümkün mu? * Glresun'da blr ortaokulda matematik öğretmenl olarak görev yapmaktayım. Asagıda açıklamaya çaüsacagım blr sorunuma yanıt vereceglnizi ümlt ederün. 5.3.197» tarlhinde göreve bafladım. Benden bir hafta kadar önce görev» baslamif olanlar «tüm n e nrarlara blr dafay» mıhtiM olmak ttıere verilen derece UerİHnesU hakkından yararlandüar. Ben bes gün geç göreve başladıgım İçin bu hakkın kapsamına alınmadım Giresun Mubasebe Müdürlüğü'ne basvurup durumuma lliskln bllgi Istedlm. «Blr âst derece hakkından yararlanman olanak su> dediler. Bir ay kadar önce de bu haktan yararlanamayanlar için bazı açıklamalar oldu, ama tam olarak bir çey anlayamadım. Bu konuda beni aydınlatmanızı diliyorum. Cengia KonalMat. öfret. GtEESUN iözetle; Anadolu Üniversitesi Rektörünün açıklaması Köşenizde Bilecik Meslek Yüksek Okulumuzla ilgüi olarak soru yönelten öğrencilerimizin aydınlatılmasına yardımcı olmak amacıyla, aşağıdaki hususlar bilgüeriniz e sunulur: 1 Birinci soruda sözü edilen öğrenci 2 yülık olduğundan Yönetmeliğin geçici 1. ve 2 maddel4erine göre kaldığı dersler için yeni yönetmeliğe tâbi değildir ve % 30 kuralı da bu nedenle bu dersler için kendisine uy guianamaz. Öğrenci Rektörlüğümüze başvurarak kendisine uygulanan işleme itiraz etnüş; durum incelenarek haiüı olduğu anlaşılmıştır. Anılan öğrenci, % 30 kuralına tâbi olmadığmdan, bütünleme sınavlanna alınmıştır. 2 Ikinci soruya konu teş kil eden olay şudur: Soruların teksir halinde ögrencilere sunulduğu bir sınavdan çıkan bazı öğrenciler, soru kağıtlarının arkasında yer alan son soruyu göremedik lerinden bu nedenle de cevaplamadıkleınnı bildirmiş, bunun üzerine de anılan okulun yetkili kurulu sınavı iptal ederek yeni bir sınav yapılmasuu karar altına almışlar. Bu kez de bazı öğrenciler Üniversitemiz Yonetim Kuruluna başvurarak bu karara itiraz etmişlerdir. Yönetim Kurulu da, 6A 1983 günlü toplantısında, öğrencilerin mağduriyetlerinin önlenmesi bakımından, her iki sınavın birlikte değerlendirilmesini kararlaştır mıştır. Prof. Dr. Yılmaz BUYÜKERSEN •k E. Koşar'a, tsUnbnl: Orta dereceU okuUarda öfreünen, yılUk ders planına aldıgı halde, isleme olanağı bulamadıgı konulan ve planını neden tam olarak uygulayamadıgını, ögretim yılı sonunda bir raporla okul mUdurlUgUne bildirmek zorundadır. * M.TeUk'e, Trabıon: Okul mudürUnun doldurdugu ders tef tiş raporlannın birer önıegi okulda «gi*U dosyuda bulunmakla birlikte, sicil rapprlan tek ömek olarak doldurulup Bakanlıga gönderilir. *• N. A.'ya, Izmir: Bakanhk müfetüşi gerekirse ögretmenin basansını saptamak amacıyla ögrencilere sözlü ve yazüı yoklama uygulamaya yetkilidir. • A/yon'dan bir sosy«J bil. ötretmeuine: 17 Eylül cuma günü görevde olduğunuza göre, 1819 Eylül cumartesi, pazar gUnleri devamsız sayüıp «müstafilik» işlemi yapüması yanlıştır. Bölge tdare Mahkemesi'ne başvurunuz. MÎLLt EGÎTÎM BAKANLIGI AÇIKLAMASI Okurlannızdan llhamı Duranlar'm durumu incelendi. Edirne Eğitim Enstitüsu Matematik BölümU mezunu tlhami Duranlar'in ataması, yapılan inceleme sonucunda 657 sayılı DMK • nun 48. maddesinde belirtllen şartlan tjşiTnaıiıgı anlaşüdığmdan yapılmamıstır. MEB Genel SekreterUği it 12 Eylul'den önce, Akdagmaderu, Buzluk köyünde görev yapmalctayken görev yerimi terketmek zorunda bırakıldım. 6 ay sonra yeniden atanmam için başvuruda bulundum. 12 Eylul'den sonra atamalar durduruldu. tki yıl üst uste yeniden atanma isteginde bulundum. Bekleyin dediler. Bekledim, ama sonuç yok. «Mecburi hizmet»imi bitirmeden aynldıgım için mahkemeve verildim. Ekonomik durumum iyi olmadığmdan ne borcumu ödeyebüdim, ne de mahkezneye gidebildim. Faiz üstüne faiz bindi. Sonunda 1 Mart 1982 1982 gunü Bakanlıktan bir yazı aldım. «Mecburl hizmet» borcumu ve fazini ödeyip makbuzlan llköğretım Genel Müdürlüğü'ne gönderirsem atamamın yapılacagı bildirili •k 2182 sayılı yasa ile tüm yordu. Faizle para bulup borcumu iki taksitte ödedim. Makbuzlan da Bakanlıga gönderdım. Fakat atamam yapılmadı. Ne yapabilimemurlar blr üst dereceye rim? Yasal yollar nelerdir? terfl ettirildi. Ancak bu yaIbrahim ERKAN/ADANA sa taOkumleri 1.3.1979 güir Milli Eğitim Bakanlıgı'nın size gönderdigi 1.3.1982 gün ve nünden önce görevde olan4301 Tay. llköğ. (66119 23708) sayılı yazıda, «borcunuz ile bu borları kapsamaktadır. Bu ne cunuzuD 0/05 ninmi faiztnl ödediğinize dsir alııutoak makbuzla denle sizin bir üst derece llkötrcUm Genel Mudürlüğü yolu ile bildirilmesi hallnde atanm»hakkından yararlanmanız nu yaınlacaktır» denilmektedir. Yazının altındaki imza Bakan aolanaksız. Şimdilerde ise dına Genel Müdür V. Mehmet Atalay'a aittir. Bu dunıma göre, şimdiye dek atanmanız gerekirdi. Umanz bu yanuşlık sayın Bayeni blr hak İçin herhangl kanın ilgisiyle düzeHilecektır. bir çalışma olduğunu sanmıyoruz. tLANEN TEBÜGAT T.C. ANKARA ÜÇÜNCÜ İCRA MEMURLUĞUNDAN 1981/3122 Alacaklı Kemal Şeker vekili avukat Recep özcan'a masraflarla birlikte 1.292.783.00 Ura ödemeye borçlu Ankara Hükümet Caddesi No: 5/30'da mukim ERDOĞAN YELMEN'in işbu borcundan dolayı borçlunun Nazilli tapusunda kayıtlı bulunan tapunun cilt 1, sahife 64, ada 445, parsel 28 pafta 13 de kayıtlı Ege Apartmanındaki zemin kat sağ dairesinin 120/1800 arasa payh borçlu hissesine isabet eden 120/1800 hissesine 2.250.000.00 lira kıymet tak dir edildiği ve bu gayrimenkule bilirkişi marifetiyle 2.250.000.00 lira kıymet takdir edilmiş ve biürklşi tahkikatı yapılmış olduğundan, borçlunun adresinin meçhul olması sebebiyle yukarda yazüı ve nacizli bulunan gayrimenkulün kıymet takdinnin borçluya ilanen tebliğine karar verilmiştir. İşbu kıymet takdinnin ilanının tebliğinden ittbaren 7 günü takiben müteakip 10 gün içinde kıymet takdir raporuna itirazınız varsa uu müddet içinde itirazın yapılması aksi halde gayrimenkulün satışı cihetine gidileceği kıymet takdiri raporu yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 27.5.1983 (Basın: 19379) KİRALIK Büyuludada yaaiık yalı ksTel: 666382 / 516402 Eleman Aranıyor Gazete tecrübesi olan fotomekanikte oda) çahşacak elemaniar aranıyor MÜRACAAT: 20 97 03 / 21 (karanlık BURSA BİRİNCİ İCRA MEMURLUĞUNDAN DERECE KARARININ İLANEN TEBÜĞİ 980/2183 Borçlu Deniz Tüzün Varlık'ın mahçuz gayri menkulun satılarak paraya çevrilmiş gayri menkuller üzerinde muhtelif icra memurluklannca hacız tatbik edilmiş ve yapılan derece karan üzerine üçüncü sırada bulunan îstanbul 13 İcra Memurluğu'nun 981/1066 sayılı dosya alacaklısı Küya Cahide Baykal'a gönderilen muhtelif tebligatlar ve yaptınlan zabıta tahkikatı neticesinde adresi tesbit edilemediğinden ilanen tebligatın yapılmış olmasına karar verilmiş olmakla, alacaklıîun tstanbul'da bulunması nedeni ile üanın İstanbul gazetelerinin birinde ilan ettirilmesine ilan tarihinden itibaren otuz gün içersinde bir itiraz vuku bulduğu taivdirüe icra hakimliğinde dava açması ve dosyamıza bildirilmesi, aksi takdirde bu müddet içeriinde itiraz vuk^^ bauaadıgı lakdirde karann kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 11 3.1983. (Basın: 19338)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle