Katalog

(Rastarafı 1. sayfada) mdınlmış radar sistemleriin yetersizliği üzerine havaan erken uyan sistemine geilmesi gerekli görülmüştü. Yer radarlannm ufuk çizgijun altından yaklaşan uçakis ı gözlemede yetersiz fcaiarnlr elli bir yakınlığa kadar tesit edememesi, NATO*yu ufuk izgisinin altından yaklaşan çaklan tespit edebılecek özel ir ihbar sistem igeliştirme yo ma itti. ve Awacs projesi oriya çıktı. «E3A» uçaklar aslında ABD in iınal ettiği ve sıvil havaollarınca kullanüan «Boeing n320 B» tıpi uçakların gozane ve istihbarat amaçlanna önük son derece hassas elekronik radar aygıtlan ile dona ılmış ve gövde içi bu göreve öre düzenlenmiş bir şekli. O&ğın üstünde daire biçımjnde assı dev bir anten bulunuyor. lu antenin aldığı rialgniar uça m içindeki radarda kompüîrlerle degerlendirilıyor ve ö91 bir sistemie yerdeki «Nade» radar istasyonlanna aktaılıyor. E3ATar bu haliyle kaıdaki • Nadge» ihbar sistemıe entegre bir şekilde çalışıorlar. Awacs sistemi NATO ;inde özel bir komuta zuıcıiyle Mons'taki NATO askeri arargâhına (Shape Saceur) aglı olarak gelişıyor. «E3A» uçakJannın başlıca zelligi, beUi bir yüksekliğe ıktıktan sonra yer radarlanın ulaşamayacaklan kadar ge iş bir alanı tarayabilmeıeri e bu sekliyle ufuk çizgisıin altından gelen uçaklan raatlıkla tespit edebilmeleri. leşif halindeyken yaklaşık 40 ilometrelik bir yançap içine kalan geniş bir alam gerek fuk çizgisinin altında, gerekB üstünde tarayabfen Awacs çaklan, uzaktan yaklaşan bir çağı, karadaki Nadge istasyon ırına kıyasla 68 dakika kaar önceden haber verebiliyor. Bu konudaki planlara göre, fATO bölgesinin hava korun Bulgar (Baştarafı 1. Sayfsda) İr banşa yönelik önerilerl des. sklediklerini, Kıbru Cumhari. eti'nin bağımsudıgmı, egemen tini, topıak bütünlügüna ve skerden anndınlması yolunda i her türlü öneri ve çahalan eateklediklerini ve destekleye eklerini ifade etti.» TUrk heyeti ise kuvvet denesizligine, genel ve böl^e.el itikrarsızlıga yol açmıyacak e «deneilenebilir nitellkteki ai ıhsıılanına önerUeriniri sonua, dek savunulacagını» belirti. Görüşmelerde Bulgaristan eyetinin Kıbns konusu uzsrin a görüş açıklamasına karşın, lirk heyeünin Afganistan sounu tizerinde bir degerlendirae yapmadığını belirten bir hşişleri Bakanlığı yetküisi, IU konuya Cutnhurbaşkanı Cenan Evren'in önceki akşam onuk Devlet Başkanı onurula Çankaya Köşkünde verüen emekte yaptığı konuşmada de inilmiş oldufunu söyledi. Cum lurbaşkanı Evren bu konuşnasında 4 milyon Afganlı mül ecinln yurtlarına dönmeleri olunda Cenevre'de baş ıyacak ılan görüşmelerin olumlu soIUÇ doğurmasını diledığıni ve bağımsızlıklanna bağlı bu aert insanlann anayurtlarma lönmeleri ve yabancı güçlerin ilkeyl terk etmeleri rerektifiliı ifade etmişti. Denktas (Baştarafı 1. sayfadu) arihli Federe Meclis karannın lefişürümesiyle ilgili karar Usansının, cutna gününe rastlaTin gelecek Meclis birieşiminde, rtecüs'e sunmak düşüncesinde )lduklannı» söyledi. Çalışmalann hızla tamamlaıarak hazırlanacak karar tasaisuun, parti ve tüm ilgililerle [örüşüleceğüıi de belirten Atacol, «CTP Genel Başkanı özker )zgür'ün, BM Genel Sekreteri 'ereı De Cuellar'a gönderdiği elgrafı yadırgadıkfannı» açıkadı. De Cuellar'a, «Toplumlararası [örüşmelerin erken bir geleceke taraflarca kabul edilmiş teneller uzerlnde başlayacağı yölündeki umudunu paylaştığı» ronunde telgraf gönderen Ozfür ise «Partisinln kendlne özjü bir banş politikası yürttüjünü ve yetkili organlaruıca »aptanaa bu politikayı yürütürken hökümetle istişarede bulun duğunu» anımsattı. Ancak hukii metle istisare sürer ve partilerin değerlendirme çabalan surerken, hıikümetin, «MecHs'e danışmadan gizli kararlar alarak bu istişareyi bozduğunu, asıl bu tutumun yad<rçanması gerektiğini» söyledi. MUH.4LEFET HÜKÜMET DtYALOGSlZLUGU TKP G«nel Başkanı Durduran da, «1979'dan bu yana partiler arasında diyalog kurulması ve birlikte çaüsüması eerekliliğine işaret ettiklerini, ancak bö>le bir diyalogun kurulamadığını. Kıbrıs Türk poUtikasının saptanamadığuu» söyledi, «Bir yandan görüşme yapanlar, öte vandan gizli kararlar alabiliyorr» dedi. «Bu koşullar altın* diyaloga olanak bulunmadıfinı» belirten Durduran, «Kendilerinin bir a r ~ olarak görüimelerine asla müsanıaha etmeyeceklerini, Kıbns Türk poUtikasının saptanması için saraüni görüşmeler yapılması gerektiğini» vurguladı. ması Awacs uçakJannın devre ye girmeleri ile güçlendirilmiş olacak. «Erken uyan ve kontrol sistemi» projesi 1985 yüı sonuna kadar 18 Awacs uçağının çeşitli NATO ülkelerinde üslenmesmi öngörüyor. «Erken uyan sistemi», geçen yıl Pederal Almanya'ya gelen dört Awacs uçağı ile birlikte resrnen işlemeye başladı. Sözkonusu proje NATO içinde göriişüldüğünde Türkiye İS uçaktan 4*ünü kendi topraklannda konuşlandırmayı kabul elti. Türkiye'nin de onayıyla gerçekleşen proje uyannca Almanya ve Norveç'te üslenecek olanlar dışmda Awacs uçakları îtalya'ya ve Yunanistan'a da yerleştirilecek. Proje 1985 yılında tamamlandığında Türkiye'de bulunacak Awacs uçaklannın sayısı 4'e çıkacak. HAZIRLIKLAR BİTİRtLİYOR NATO yetkilılennin verdikleri bilgilere göre, sözkonusu Yunanistan ve İtalya'da yapılan altyapı hazırlıklan şimdilık uçakların konaklamaları içın agır bir tempoda seyrediyor ve «E3A»lar bu ülkelere önümüzdeki yıldan önce inemeyecekler. Buna karşılık Awacs uçaklannın Türkiye'ae yapaeaklan görev içın merkez olarak seçilen Konya Askeri Havaalanın daki hazırlıklar büyük ölçude sonuçlaRdınldı. Verilen bilgiye göre, havaalanının pisti Awacs uçaklannın inebilecegı şekilde genişletüdi. Aynca bu uçaklar için özel yak laşım ve iniş sistemleri kurulurken personelin konaklayacağı lojmanlar inşa edildi. Bu tempoda seyretmesi halinde Konya Askeri Havalanmda Awacs uçaklan için yapılan hazırlıklann agustos ayında bitirilmesi bekleniyor. NATO planuıa göre, Türkiye' de 1965 yılından itibaren dört Awacs uçağı bulunacak. Buna karşılık Askeri Kavaalanındaki hazırlıklar gerektiğinde 6 uçağm konaklayabilecefi şekilde yapıldı. AwacsTar devriye uçu suna çıktıklannda havada 64t saat kadar kalabüiyorlar Dört uçağm görev yapması halinde, zincirleme uçuşlarla TUrk hava sahasında erken uyan sistemi 24 saat kesintisiz bir şe kilde işletilebilecek. Ancak Awacs uçaklannın Türkiye'ye gelmesi bunlanıı Türk hava sahasında sürekli hir şekilde devriye görevi yapaeaklan anlamına gelmıyor. Bir NATO yetküisi, AwacsTann yalnızca kriz anlarında KUIlanılacağını belirtirken, «A«racslann sürekli ola.rmk kullanılması NATO'ya çok pahalıya malolur. Bu nedenle daimi bir seldkle uçmalan sözkonusu defil» dedi. Awacs projesinin Türkiye bölümünde pilotluk hizmetleri de dahil olmak uzere Türk askeri personeli de aktif bir şekilde rol alacak. Bir Türk yetküisi, «Bu bir NATO projesidir. Ortak bir çaJUşma olacak» derken, TUrk Hava Kuvvetlerinden 34 kişilik bir grubun Awacslann NATO'daki ana harekat karargâhı olan Federal Almanya'nın Gelsen kirchen üssünde halen egitün gormekte olduklan bildirildi. Bu iik gruptan sonra önümüzdekı dönemde başka gruplar da Almanya'daki karargâha giderek egitün programları na katüacaklar. Türkıye'nin Avvacs sistemine katkısı NATO yukümlülükleri çerçevesüıde olacak. Bu uçaklar gcrev yaptüüan diğer NATO Ülkelerinde oldufu gibi NATO'ya ait olacaklar. Uçaklann uzerınde «NATO» yazacak ve aynca ittifakın bir amble mi bulunacak Awacs projesi NATO'nun altyapı bütçesi dışında özel bır bütçe ile yürütülüyor. Projenin toplam malıyetüun bu gunkü hesaplarla 2 milyar dolara yaklasacağı tahmin edilıyor .Turkive'nın projeye katkısmda, NATO altyapı bütçesine katuma payı olan yüzde 0.83 oranı korunacak. Başka bir deyişle, Türkiy©"nın parasal katkısı projenin toplam malıyetüun yüzde binni bile bulmayacak. Amaç aemoKraıiK (Başlarafı 1. sayfada) rtıek ister çiinkii demokrasinin. toplumsal yaşaniın her aşamasınıia uygulanabileceğine inanır. Ekonomik anlamda halkçıdır. Çunkü dar ve sabit celirlilerin. küçük üreticilerin, kısaca ekonomik açıdan zayıf olanlann güçlendirilmesini öngörnr. Bu anlamda aynca sosyal adaleU,i dir. MHliyetçilikle özdeşleşmiş anlamda bağımsızlık ilkesini savnnur. Çünkü, bağunsızlıktan fedakârlık etme pahasına bir milliyetçilik anlayışını kesinlikle red eder. ÜRETİCİLİK Bütfin bu ilkelerin temel tası sayılabilecek anlamda üreticilik ten yanadır. Çünk üretici olmayı, Türkiye'nin bütün hedeflerini gercekleştirecek kuvvetin asıl kaynağı sayar. Böyle bir toplumsal düzen. ekonomik açıdan, hukuki yapı açısından ve sivil kesimler açısmdan örgütlenirken: Mümkiin olduğunca bol olan üretim, özfür v e adil tfiketimle biitünlestirilmelidir. Mülkiyet ve miras hakları, Anayasamızdaki hukümler doğrultusunda korunmahdır. Piyasa mekanizması. tam rekabetr mümkiin olduğunca açık tutnlmalı fakat. bu yiizden bel li kesimler aleyhine olusan ekonomik aksaklıklarla celir bolüşümündeki adaletsizlikler giderilmelidir. Bu amacı eerçekleştirebilmek ve herkese iş saelamavı, üretimi arttırmayı. refahın sürekli olarak yükselmesini ve sosyal füvenliğin yaygınlastınlmasını Kerçeklestirmek maksadıyla, kamu sektörü için zorunlu, özel sektör için yol eösterici nitelikte bir ulusal planlam» yoluna cidilmelidir. EKONOMİK ÖRGÜTLENME Ekonomik örgütlenmenin temelinde «kamu» sektörü ile «özel» sektörün birbirine karşı değil, birbirini bütünleyıci olduklan inancı yatar. SODEP için, ekonominin bu «karma» niteliği «devamlı»dır. Bu ilke ışığında kamu sektörü de ekonomik faaliyrtlere doğrudan doğruya girmelidir. Ancak bunlar: özel sektörün ilgi göstermediği konular. Stratejik niteliği ağır basan sektörler, Kârlılıktan çok toplumsal amaçlı projeler ve Tekelleşme eğilimlerini kır ma aınaetna dönük alanlarda ohnalıdır.» Erdal İnonü, hukuksal yaı>ı açısından devletin örgütlenmesi konusunda SODEP'in ılkeleri ni şöyle açikladı: «Ulusal, demokratik, sosyal, lalk olma nitellğine sahip hukuk devlet i. ülkenin ve milletio iç eüvenUğini ve bolünraezliğini, balkın refahını. toplumun kalkmmasını sağlamak amacıy. la, yaşamij. yürütme ve yarRi işlevlerini RÖrecek bicimde öreütlenmelidir. Devletin demokratikliği onu özgürlüklerin koru yucusu kılar. Devletin hukuk devletı niteliği onu insan hakUruıa saygılı olmaya zorlrs. SODEP. buna aykırı uygulamalar karsısında devleti sorumJu sayar, kısaca hukukun üstünlüğünü gerçek jaşama sokarj OZGURLUK «In.sanın kişlliğinin, yeteneklerinin ve yaratıcüığıııın sürekli genşmesi için gereken bir ön koşul»dur. Bu nedenle «ilkı ve «son» amaç, ınsanların yeterince ozgürleşmesine ünkan venneyen engellerden onu kur. tarmaktır. Bununla birlikte SODEP, «Ozüne dokunmamak» kaydıyla ozgürlUklerüı sınırlandırabileceğı inancındadır. SODEP, insanlar arasında «esitlik» ilkesıne dayalı bir ortam oluştunnayı da gerekli gör mektedir. Çüniü SODEP'e göre, «özgünlük, ancak «eşitlifc» ortamında kullamldığı zaman kardeşligın ve dayanışmanın ka>Tiagı olur. «Ekonomik açıdan yaşayıbilirliğini kaybetmiş bankalan devlet banka sistemiyle bütünIrştirme» ve «ihüsas bankaclığmı teşvik etme», SODEP'in Ukelerıne uygun politikalardır. Dagımsız naiKçı ve tilen SODEP proçramında. şu görüslere yer verilivor: «Parti işsizlik sorununa vr ekonomik bunalıma çare otacağına inandıgı İçin hem devletin, hrm de özendirüecek özel kesimin üretici gücünün birlikte lurekete geçirilmesini amaclar.» NATO VE AET Proeramda. Türkiye'nin, dünyanm dış politik dengeler bakımından en hassas bölgelerden birinde bulunduğu kaydedilerek «Parti. bu temel özelliği sürekli olarak gözönünde tutarak. ortak savunma örgütü olan Kuzev Atlantik İtlifakının güvenlİRİmizi artırmadaki rolünü sürdürmesinin gerekliliğini benimser. Parti. Türkiye'nin ekonomik relişmpsini Fngellemeyecek koşullarla AET"ye katılmaktan yanadır» denilivor. SODEP'in proKramında. tanm alanında ileri tanm teknolojisınin uyffulanacağı. Toprak Reformu yapılmasmın Rerekli görüldüğü. stratejik madenlerin devlet eliyle isletilmesinin öngö riildügü kaydediliyor. İsçi işveren ilişkileri konusunda su görüslere yer verilivor: «Parti. çalısanlann sendikalasmasını önleyici. orRÜtsüzlüğü özendirici kurum ve kurallann kaldırılması gerektiğine inanır. Aynca toplu iş sözleşmesi, düzenini işçilerin yaşam ve çalışma koşullannm iyileştirilmesi yönünde kullamlacak temel bir arac sayar. Parti erevi çalışanlann vazjtecilmez temel haklanndan biri olarak görür.» PARTİ ÖRGtlTLENMESl Erdal İnönü. proEramı açık ladığı basın toplantısında ü ör Rütlenmesine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, şunlan söyledi: «Merkez teşkilatımız henüz tamamivle kurulmadı. Partimiz tüzel kişilik kaxandı. llk aşamada il öırütlenmpsini nasıl Kercekleştireceğimiz konusunda nazı ilkeleri saptamak durumun dayız. Şüpheslz il örgütlenmesi süratle Rerçeklestirilmesi R«rtken bir konudur. Bunu gpreken hızla öte yandan yine gereken dikkatle önümüzdeki günlerde yapacağız. Bugünden İtibaren il öiYÜtlenmesi Ue İİRİU konulan ele alacağız.» Programda serbest rekabete dayanan duzende tüketıcinin ko runacaguıa ilişkin bir bölüm bulunduğunu ve Sosyal Demokrat Parti olarak bu konuda nasıl denge kurulacağına dikkat çeken bir gazeteciye ise Erdal tnönü şu yanıtı verdi: «Bu konuda datıa fazla açıkfeama. yapma olanağım şimdi yok. Dedifim gibi prognunm ana llkelerini ancak soyleyebildim. Bundan sonraki aynntuan görmek için beklemek cerekiyor.» Sosyal demokrat bir parti olan Halkçı Parti ile birleşip birleşilmeyeceğı yolundaki bir so ruya da Inönu. «temel görüşlerfmlzin benzer olması bu konuda ihtimalleri gözönüne almanuzı gerektiriyor. önümüzdeki gelişmeleri hirlikte ^öreceğiz. Bundan daha llerj bir şey söylemek istemiyorum» karşılığını verdi. Erdal tnönü'nün randevu dunımlannın ayarlanabilmesi halinde dığer partilerin genel başkanları ile görüşmesi olasılığı bulunuyor. SODEPİN TÜZÜfiÜ Sosyal Demokrasi Partisi'nin tüzüğü açıklandı. Tuzügün birinci maddesinde. «SODEP'in insan hakianna saygılı, Cumhuriyetçiuk, milUyeteUik, halkçıUk, devletcilik. laiklik ve devrimcUikie beUrlenen Atatürk Ukelerinin tam bilinci içinde bir siyasl kuruluş olduğu» belirtildi. Tüzuğün amaç maddesinde de şu Röruslere yer verildi: «Türk ulusunun kayıtsn şartsız egemenliğine ımn SODEP'in temel amacı, özgürlükÇ ve çoğulcu demokratik düzen Ü içinde sosyal hukuk devleti anlayışıyla. Türk toplumunun çağdaş uygarük duzeyine erişmesini sağlamaktır. Bu aJnaca ulasmada, toplum huzurunu, ulusal dayanışmayı, insan değerini, onurunu ve saygınlığını, temel hak v e özgürlüklerini konımayı geliştirmeyi ve savunmayı, din, dil, ırk, renk. cins, aüe ve mezhep ayrunıjıa, sınıf ve zümre egemenliğine yönelik tutum ve davranışlara ve her türlü sömürüye karsı çıkmayı görev bUir.» Tam Tersi. (Baştarafı 1. Sayfada) bu yüksek faiz politikası nedeniyle ağır eleştirilere uğramaktadır. Birleşik Amerika. 1930 bunalımından sonra ilk kez büyük bir işsizlik dalgası ile karşıkarşıya gelmiştir. Hep bilinir: Faiz politikası iki yönde geiîşir. Birinci yön. «nıevduat sahibi.nin çıkarlannı ilgilendirir. Faiz ne kadar yüksek ohırsa. mevduat sahibi. bu politikadan o kadar yararlanır. Paiz politikasının ikinci yönü, bankalar ve banker kuruluşlarından yüksek faiz ile kredi alan yatırımcılarla ilgilidir. Bankalardan ve banker kuruluşlarından yüksek faiz ile para alan işadamı, yatırım yapar, üretimi artırır ve yurt dışmda dışsatım olanakları yaratırsa. teorik olarak, faiz politikası başarıya ulaşır. tşadamı, yatırım yapamaz, üretimi artıramaz ve dışsatım olanakları bulamazsa. ekonomide durgunluk başgösterir, önce küçük işletmeler. sonra büyük kuruluşlar batar. Bankerlerle bankaların dramı da bu noktadan kaynaklamr. Yatınmcı zarar ettiği için yüksek faiz ile ahnan krediler, geri ödenemez; ödenemeyince. önce banker kuraluşlan ve bünyelert zayıf bankalar «mevdnat sahibine» faiz ödeyemez. daha sonra devlet araya girer. Ve o anda «liberal ekonomi» yürürlUkten kalkar. devlet müdahaleciliği başlar. YUksek faiz politikasının doruk noktasına tırmandığı günlerde. basmda sıksık «bu politıkanın alternatifi var mı?» gibi satırlara tanık olunurdu. Kafaoğlu'nun açıklamalarından anlaşılacağı üzere demek ki. bu politikanın karşı seçeneği de varmış. Ve bu karşı seçenek, 24 Ocak kararlarının bagnaz savunucularının ileri sürdükleri gibi «Marksizm»de değilmiş. tlkokul çocuklarına anlatümasında güçlük çekilmeyecek şu gerçek, bu 24 Ocak demogoglanna bir türlü anlatılamadı. Eğer. yurttaşın alım gücü djşükse, iç piyasayı canlandırmanın oianağı yoktur. Sen. bankalardan yüksek faiz ile Kredi ahp, söz gelişi, buzdolabı yapıyorsun. Ancak, yurttaş. artık buzdolabı alacak gelir düzeyinde değildir tç istemin artırılabilmesi için «orta sınıf» dedığimiz çalışan keslmin gelirlerinde artış sağlanmalı ki, bu yurttaşlar, buzdolabı gibi, çamaşır makinası gibi gereksinmeleri alabilsinler. Orta sırufların gelir düzeylerini. alım güçlerini düşürerek iç piyasayı canlandırmış ve kalkınmış tek ülke yoktur... Gazetelerde okuyorsunuz, tstanbul'da iki katlı bir evin yıllık kirası iki buçuk milyon liraya. Eili mılyona, yüz milyona satılan apartman katları kolayca müşteri buluyor. Ancak, üç oda, bir salonlu yüz metrekareden küçük ikiüç milyonluk katlar bin bir güçlükle satılıyor. Bu da bir başka gösterge değil nıidir? Türk ekonomisi, yıllardır, lüks tüketime göre pompalamyor ve geliştiriliyor. Bizim, «çarpık gelişme» dediğimiz ve karşı çıktıgımız ekonumi politikası da budur işte.. Bu çarpık gelişme sürecinde, orta sınıfların bın bir emekle bıriktirdiği paralar, yasal çerçevesi çizilmemiş bankerlik düzeni içinde kurdakuşa kaptınlmış ve orta sınıf halkın parası, bankerler eliyle başarısız işadamlarına aktarılmıştır. Bu da tam anlamıyla bir «kaynak transferi» değil de nedir Allahaşkına?. Evet duymayan duysun: Bankalardaki batık kredılerin tutarı, şimdiden. banka kartlarmm iki katını aşmıştır. Bu da serbest faiz düzeninin bir başka faturasmı göstermektedir.. Şimdi diyeceğiz ki, «biraz da Keynes'i inceleyin».. Keynes'i de «kökü dışanda yabancı îdeoloji» sayarlar. Beylere göre, yalnızca Prof. Friedman, Sümerbank basması gibi yerlidir! Sanki, Şarkikaraağaçlıdır, Eceabatlıdır, Hopalıdır, EynesiUidir, Koçhisarhdır. Mübarek!. Aklın da faizi var. ama ne yapalım, akılda serbest faiz düzeni geçerli değil ki, isteyene verilsin! Faiz oranlarmı düşürmek doğru bir kararsa, aynı oranları yüksek tutmak yanhştı. Evet hangisi doğru şimdi? Ve nedir bu yüksek faiz politikasının Türk toplumuna «sosyal maliyeti?.» BASIN TOPLANTISINDA SODEF Genel Başkanı Erdal İnönü dünkü basın toplantısında. partisinin programını açikladı. Bu arada yeni amblemi de basın mensuplarına gösterdi. (Fotograf: a.a.) İç ve dış ticaret alanındaki örgütlenmenin temel ılkesi «kendi üreticimizin maJının de ğer pahasını bulması, kendi tüketicimizin ise, gereksinünle. rini (ihtiyaçlanm) dmha ncusa karşılayabilmesi»dır. Dış salımın geliştirilmesi zonmludur. tthalatın, özel kesim eliyle gerçekleştiriunesi temel kuraldır. Kamu sektörü eliyle ithalat ancak, aşırı lcârlann yaratıldıgı veya kıtlığı çekilen temel mallarla kamu sektörü içinde yapılmalıdır. İç ticarette örgütlenmenin te mel ilkesi, rekabete olabildipince imkan açarken. etkin bir denetim düzenini kurup işletebilmektir. SODEP ekonomik örgütlenme yapısının ortamli bir unsuru olarak, kooperatifçiliği özen dîrir ve destekler. DEVLETİN ÖRGtİTLEMVîESİ Hukuki yapı açısından yeni devle.jı örgütlenmesi konusunda SODEP'in ilkeleri şunlardır: Ulusal, demokratik, sosyal, laık olma niteliğine sahip hukuiç devleti: Ülkenin ve milletin iç güvenligini ve bölünmezligini, Hal*\ın refahını, Toplumun kalkınmasını sağlamak amacıyla, yasama, yü riıtme ve yargı işlevlerini görecek biçımde örgütlenmelidir. Devletin «Hukuk devleti» niteliği onu «insan haklaruu saygılı ounaya» zorlar. SODEP, buna aykın uygulamalar kar şısında devleti sorumlu sayar Kısaca «hukukun üstünlüğünüı gerçek yasama sokar. Devletin «laik»liği cumhuriyetünizin temel taşıdır. Devletüı «sosyal »liği devlete çağdaş bır devlet olma onuru kazandırır. Çünkü devlet ancak bu niteliğiyle vatandaşının «insan onuruna» yaraşır bir yaşam duzeyine kavuşmasuu sağlar. DEVLETtN YAPISI SODEP'm bu ilkeler dogrultusunda işlemesi gerektigine inandıgı devlet: tnsan'ın düşüncesmi, kisiliğini, yeteneklerini geliştinnesine imkan veren bir egitün sistemiyle, Çağdaş düşUnce, bUim ve teknolojiyı izleyen, yenilerini üretebilen özerk üniversiteler eliyle, Ve etkin bir yerel yönetim düzeniyle gerçekleştirilebilir. ' Ancak bu yeterli değüdir. Çünkü sivil toplumun örgütlen mesi, örneğin siyasi partilerin özgürlükçü demokratik sistemin gereklerine göre kurulup işlemesi sağlanmadıkça, emeS ile sermaye arasındaki güç den Sesini sağlayacak olan sendikalara işlevlerine uygun olanaklsr sağlamadıkça, toplumun idğer lenmeler oluşmadıkça, maksadın gerçeklesebileceği göylene. mez. YABANCI SERMAYE SODEP: sanayünizüı, uluslar arası pazarlardaki rekabete dar yanabilmesi için, hala korunma ya muhtaç olduğu inmncmdadır. Uîusal çdcarlarunıza da uygun alanlarda ve doğrultuda faaliyet gösterecek yabancı sermaye'den: Iteri teknoloji getirmesiı Sınai gelişmemizi hızlandırması, Ihracatımızı artınnası, ödemeler dengemize olum lu katkıda bulunması gibi öneriler gozönune alarak yararlanmaktan yanadır. ENERJt Enerji pohtikasını, «fis kaynaklanmıza dayah», «yeterli», «sürekli» ve «cüvenillr> olma ilkeleri üzerine oturtmuştur. Elektrik enerjisi Uretüni ve dağıtımı, jlke olarak kamu sek torünün uğrasıdır. Köylerin ve küçUk yerleşim birlmlennin kendi yörelerinde ki kaynaklan değerlendirerek elektrik enerjisi üretmelerine yardımcı olmak, SODEP"üı ükelerine uygundur. SODEP'in programında, parti nin toplumdaki eşitsizliklerüı giderihnesi amacına, ekonomik, toplumsal, siyasal ve bölgesel bütün boyutları içeren bir açıdan yaklaştığı belirtilerek, «Parti, ekonomik büyümetün ounadığı, issizliğin sürekli arttığı bir ortmnda demokrasiyi yasatmanın zor olduğunu kabul eder» denüiyor. Ekonomik bunaüma ve işsizlık sorununa karşı «Yeniden inşa> planınm uygulanacajı belir DevSol2 davasmda 12 sanık tahliye oldu GUNLÜK YASAM }EVveAİLEANSİKLOPEDİSİ.r»Renk.dnecek yaşammız b u n d a r böyle... Okuyunca "Gunlük Yaşam ı" her gun •.•enı bir g ü n olacak bilgiye. doğruya ve guzele doğru... . Bilgidir mutlu yaşamın sırrı.. ^ CILT1 : Yü2 GOzellıSi. Vücut Bakımı CILT 2 : Cinsel Kultür, Bebek Bakımı CİLT 3 : llk Yardım, Çocuk Hastalıklan CİLT4 : Bahçeve Bitkılet, Sağlıklı Baslenms CILT 5 : Dıkiş Nakış, Orgü CİLT 6 : El Sanaiları, Onarım İlkfasikülcıktı ALDINIZMI? KİRALIK Büyükadada yazlık yalı ka tı. Tel: 656382 / 516402 kemesinde görülen âavanın Haber Merkezi 2 Numaralı Askeri Mahkeme'de göriılen 437 dunkü duruşmasında savunma yapan sanık avukatları, avusanıklı DevSol 2 davasında dün katmüvekkil görüşmesinm giz 12 sanık tahliye edildi. Baştabya liliğinin saglanmasını bir yargı duruşma salonunda dün yapıorganı kararı ile ortaya konullan duruşmada TCK'nın 1463 maddesinden yargılanan sanık masuu istediler. Avukat Çelenk de konuşmasında «Salann eylemlenyle Ugüi tanıklann dinlenmesi sona erdi. Mah vıınma hakkı bir tertibe kurban edUmemeli» dedi. Askeri keme duruşma sonunda Recep Savcı, davada yargılanan üç Konsol, Mustata Tümen, Bahri eük, Hayriye Gamze Aydemir, sanıgın da beraatini istedi. % 1 Numaralı Askeri MahkeMustafa Bilge, Levcnt Ozer, Ali me, «Türkler kalleştir» dedigi Karadeniz, Metin Çengel, Ferit beUrlenen Hasan Abau Maruss Eliuygun, Ali Naztm Altınkas, adındaki Filistinliyi «Türklüğe Ferda Aydın, Ersan Çetin'in hakaret» suçundan 1 yıl hapis Tüzükte partiye üye olabü tahlıyelerine karar verdi. Böycezasına mahkum etti. mek için öngöriılen aidat ayda lece tutuklu yargılanan sanık MHP DAVASI 120, yılda 1200 lıra olarak belir sayısı 330'a düştü. Duruşma 16 lendı. • Kapatılan VHP ve yan Hazırana ertelendi. İNONU, PARTILERI • Şair ve çevırmen A. Kadir kuruluşîan davasına dün devam edildi. 1 Numaralı Askeri ZtYARET EDECEK Meriçboyu ile çevirmen yazar Mahkeme'deki dünkü duruşmaAsım BezJrci'nin halkı kin ve Erdal İnönü bugün saat 09'da da 1975 yüında iki kişinin öl1 düşmanlığa teşvik ettikleri saMEP, 10'da HP ll'de de Anavıyla yargılanmalanna 3 Numa mesiyle sonuçlanan Diyarbakır vatan Fartilerını ziyaret edeolaylan ile Ugüi belgeler okuncek. SODEP Genel Sekreter ralı Mahkeme'de başlandı. Medu. Alpaslan Türkeş'in katümaYardımcısı Oktay Ekşi, «ziya riçboyu ve Bezirci hakkında dığı duruşma ileri bir tarihe erretlerin amacının yeni bü au1S32 vılında YAZKO tarafmdan telendı. layışla, uygar bir anlayışla M yayınlanan ve Bertold Brecbfin yaset yapmanın mümkün oldu«Halkın Ekmeği» ısimli şiir kiğu inancını ortaya koymak oltabı nedeniyle açılan davada saduğunu» söyledi. mkların 6 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası isteniyor. ANKARA Ankara Cumhuriye Satvcı Yardımcısı Doğan (Baştarafı 1. sayfadav Öz'u oldürdükleri savıyia yarmunun çok ıyı olduğunu, angılanan İbrahim Çiftçi ve Hücak geçırdığı kazanın şokunu seyin Kocabaş'ın savunmalan î.tamaması yuzunden, kendisine tamamlandı. 1 nolu mahkeme İstanbul Haber Servisi Geverilen müsekkınlerle sürekli mudahıl avukatların istemini çen cuma günü kimliği beliruyuduğunu bıldirdı. Koç'un, kabul ederek saruşturmanın lenemeyen bir sapık tarafmdan kendısıne çarpan otomobılm genişletılmesine karar verdi. tecavüz edildürten sonra öl«Murat» marka olduğunu öğre• Mamak Özel Askeri Ce dürülen 5 yaşındaki Özlem Tünınce. surucüsunden şıkâyetçı za ve Tutukevi'nde tutuk fekçioğlu, düıı toprağa verildi. olmaktan vazgeçtığı ve onarülu bulunan müvekkilleriyle aAksaray Valide Camii'ndeki masına yardım için talimat vukatlann gönişmesüıi en cenaza törenine, Özlem'jı aileverdığı bı • • ıliyor gellemekten sanık iki ceza sı, yaKiiiiaıı ve kaıabaıı^. "jir Vehbı Koç a dostlan, iş çevevı gorevlisi assubayla mü halk toplulugu katıldı. Özlem'. releri çf.hsma rkadaşlan, pervekkıllerıni gdrevlilere kar in annesı Emiııe ile tö.bası soneli ile çok sayıdakı kı^i ve ?ı mukavemete teşvik et Dündar TüTekçioğ'u, sinir krizi kuruluşlar geçmış olsun rr.esamekten sanık avukat Halit geçirirlerken, cuıayet ınasası v jıy: Miktk .;', CÎÎ C. '«""k'r yar?"!and!ğı dava dede"".ıfleri de çerrtce gen;1 dıleı. Koç'un aılesının hayır karara kaldı. güvenlik önl^nleri aldı Ozlem, kurumlanna kurban kestirdigi Ankara Sıkıyönetim Komu Topkapı Mezarlığı'nda toprafa Vehbi Koç Sapığın öldürdüğü Küçük Özlem toprağa verildi