Katalog

I :UMHURİYET/8 HABERLER 26 HAZİRAN 1983 mtiteahhitlere "lojistik destek" sağlayacak rosu) İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi yaz okulu resmen açıldı. Müdürlüğe Prof. Dr. Necati Mumcu getirildi. Yaz okulunun bu yılki proğamı 18 temmuz30 ağustos tarihleri arasında uygulanacak. Daha çok ArapDünyası'ndan gelecek olan üniversite oğrencileri ve araştırmacılanna açık olan okulun bu yılki proğram konusu, "Entegrasyon ve gelişme" başlığını taşıyor. Dersler İngilizce olarak verilecek. 390 dolarhk kurs programına evii olarak katılacak öğrencilere ayrı bir yurt sağlandı. Mezunlara bir sertifika verilecek Türkiye'deki ilk yaz ckulunun amacı hakkında Cumhuriyet'e bilgi veren müdür Prol. Dr. Nerati Mumcu "Amacımız yurtdışında hizmet veren ihracatçı ve muteahhitlere bu yoldan lojis<ik destek saglamaktır." dedi. POUT1KA VE OTES1 MEHMED KEMAL Dinde Reform Katolikliğin merkezi Vatikan, gerek din kurallannda, gerek kilise mallannın kullanım ve değerlendirilmesinde her türlu reformu yapmıştır. Vatikan, Papa aracılığıyla dünyanın dört bucağında politika yapmadan geri durmuyor. Buna karşılık İslamlık. yoğun bağnaz çevrelerin gudümunde her türlü retorma ve çağdaşlığa direniyor. Suudi Arabistan Kralı Fahd'ın, "islami kuralların artık değişme sırası geldiğini" söylernesi, butun Islam aleminde iigiyle karşılandı. Kimilerine göre, İslami kurallar dondurulmuştur. Her türtü "tebdilve tağyir" din dışı ilan edilmiştir. Reform özleminin petrol krailığından gelmesi, dünyaya açıklanması bazı bağnaz kesimleri urkütse bile ustünde durulmaya ve duşünmeve değer. İslamlığın özü şeriat düzenidir. Şeriata göre, Kuran'da metinleşen Tann buyrukları ve yasakları vardır. Toplum, buyruklara ve yasaklara göre yönetilir. Amentü'de formulünü bulan beş koşulun dışında, kişi ilişkileri, toplum yönetimi ile ilgili yasa niteliğindeki kuralların iki yüz kadar olduğu söylenirse de, doğrudan doğruya hukîım koyan ayetlerin sayısı elliyi geçmez. EHİ ayetle de teknolojinin bunca geliştiği, bilimin bunca çözumlediği dünyamızı yönetmek hayli zordur. Kuran, kesin inanışa göre gökten inmiştir. Ancak kitaplaştırılmak istendiğinde, yazılı kayıtlardan çok sözlü olanlara önem verilmiştir. Kitaplaştırmak isteyenler halkın belleğine başvurmuşlardır Kitap, bilinenlerin yanında halkın belleğinden toplananlarta oluşturulmuştur. Bilimsel tarih olguyu böyle gösteriyor. Elli ayetin buyruğu içinde şunlar vardır. Evlenme. boşanma, miras, tanıklık, adam öldürme, hırsızlık, içki, zina, ittira... Günün gereksinmeleri o dönemde bu kadardı. Bugun öyle mi, toplum ilişkileri çok daha geniş ve ayrıntılıdır. Mecelle ile şeriat onanlmak istenmiştir. Meçelle daha geçerti kurallar koymaya çalışmıştır: "Ezmanın tegayyürü ile ahkâmın tegayyurCı inkâr olunamaz." Demek ister ki, "Zamanın değişimi ile hukümlerin değişimi de bir gerçektir." Böylece toplumla ilgili konuların zamanla değişeceği kabul edilmiştir. Ardından fıkıh gelmiştir Yargılara fıkıh kuralları destek olmuştur. Hazreti Peygamber, olaylar karşısında arkadaşlarını yargıda bulunmaya huküm vermeye çağınyordu. Peygamber, bir gün Amr b. As'a şöyle dedi: "Şunlann işine bir huküm ver bakalım." Çok şaşıran Amr b. As, davalı ve davacıyı göstererek: "Sizin yanınızda bu nasıl olabilir? Ben nasıl hüküm verebilirim?" diye sordu: "Evet, huküm vereceksin!" "Neye göre hükum vereyim?" "Kendi içtihadına göre, eğer doğru hüküm verirsen on iyilik, yanılırsan bir iyilik kazanmış olursun." Hazreti Muhammed, bir din adamı olduğu kadar, elinde kılıç, fütühat yapan bir devlet adamıydı. İslamlığın Hiristiyanlıktan ayrımı buradadır. Oevlet adamları din kuralları gibi, devlet kurailart getirme zorundaydılar. İslamda gelişme ve ilerleme Kuran'ın yorumuyla olduğu gibi, donma ve dondurulma da gene aynı bağnazlıktan türemiştir. Din, islamçı devletlerin çoğunda bir siyaset sömürusü olarak kullanılmışür. Böyle olduğunda imparatortuklann yıkılmaya yuz tuttuğunu görüyoruz. Bugün din sömürüsünden yana olanlar, "Kıyamete değin din kurallarının değişemeyeceğini" söylüyorlar. Peki, kıyamet ne zaman? 0 gelmediği sürece hiçbir şey değişmeyecek mi? Bereket, değişiklik ve retorm Suudi Arabistan Kralı Fahd'dan gelmektedir. Islamlığı, elindeki petrol zenginliğinden yararlanarak politikada en çok kullanan sömüren demtyoruz Fahd olduğuna göre, acaba kıyamete değin değişmemesi gereken kurallarda niçin reform tstiyor? Dinsizliğe mi özendiriyor? Bağnazlıkları yüzünden toprak, eğitim, sosyal retormlar yapamayan ülkelerde din retormu yapılması hayli güçtür, biliyoruz. Vaktiyle dinde reform doğrultusunda Ataturk'ün açtığı bir çığırın Suudi Arabistan Kralınca benimsenmesi ve önerilmesi gene bir gelişimdir. Oin uzman ve bilginlerinin konu üzerinde düşüncelerini ve görüşlerini açıklıkla söylemeleri gunü gelmiştir. Bu öneriyi de bağnazlara ve din sömürücülerine bırakmasınlar! tşletme iktisadi Enstitüsü 175 mezun verdi tstar.b'il Haber Servisi İşletme Fakühesi İktisadi Enstitüsü'nden me/un olan 175 öğrenci dün geleneksel pilav günlerinde sertifikalannıaldılar. 26. dönem gündüz bölümünden 105, 8. dönem gece bölümünden 70 öğrenciye diplomalannın verilmesi nedeniyle düzenlenen törende konusan Devlet Bakanı İlhan Öztrak ülkemizde yetişmiş yöneücilere olan gereksinimin her geçen gün biraz daha arttığını söyledi. Enstitünün geleneksel pilav günü gidclerini karşılayan Sifas'ın Gentl Müdürü Nezih Tunçslper de onuşmasında "Özel kesim vurguncu değildir" dedikten sonra geleceğin yöneticilerine bir dizi Önerilerde bulundu. Törenden sonra Enstitü Müdürü Prof. Dr. Kemal Tosun'un daveti üzerine pilav yenmeye gidildi. Dönem birinciliğini payla.şan Uğur Yıldırım, Cevdet Ozdogan, Ümit Doğan ve Gökhan Özbek'e sertifîkalan DevletBakanı Nimet Özdeş ve İstanbul Valisi Nevzat Ayaz tarafından verildi. SF.FF.RLKR AZALTILDl Anadolu utogan naan yurdun çeşitlt kesimlerine yolcu taşıyan IIK> iırma ouıunurken son gunlerde yolcu sayısında görülen azalma sonucu birçok otobüs seferden kaldınldı. Firma yetkilileri Anadolu'nun iç kesimlerine sefer yapan otobüslerdeki yolcu sayısında büyiik azalma görülürken mevsim dolayısıyla Ege ve Akdenîz sahillerine olan talebin arttığını söylediler. (Fotograf: Kadir CAN) Yolcu azhğından otobüs firmalarırekabette Bazı firmalar, 1100 liralık İstanbulAnkara arasını 600 liraya, 1800 liralık İstanbulAdana arasın» da 1000 liraya indirdıler. İstanbul'dan Ankara'ya 600, Adana'ya 1000 liraya yolcu taşınıyor. Haber Merkezi Şehirlerarasında çalışan otobüs firmalaıı arasında müşteri azhğından >oğun bir rekabeı başladı. Bazı hatlarda büyük ölcüde fiyat indirimi yapılıyor. A.na merkezler arusmdaki yolcu azlığından öuırü bazı seferler iptal edilivor. Buna karşılık sahil kesimIsınmayı önkyen. özel taban v« omuz dcsenli. Taş tutmaz. Naylon takviyelı; gpvde. Karnyonlann. otobüslerin önde giden lasâgı... lerine sefer yapan otobüslerin yolculannda belirli bir artış var. Nevşehir'den tstanbul ve Ankara'ya yapılan otobüs seferlerinde rekabet sürüyor. Rekabetten daha önce 300 liraya düşürülen Nevşehirİstanbul 600 İiradan 500 liraya, Nevşehir Konya 400'den 250 liraya, NevşehirAdana 650' den 500 liraya, Nevşehirİzmir, 1300'den 1050 liraya düşürüldü. Nev$ehir Seyahat, Lâle Seyahat ve Göreme Seyahat firmalan, rekabetin bu şartlar altında devam edeceğini belirterek. "gerekirse halkı ücretsiz olarak taşınra" diyorlar. İstanbul'dan Lüleburgaz ve Şarköy'e sefer yapan fırmalar da kıyasıya rekabetteler. İstanbulLüleburgaz arasında yeni bir firmanın sefere girmesiyle bilet fiyatları 300 İiradan 200'e indi. Şarköy seferleri de vine rekabetten 350'den 250 li raya düşürüldü. İstanbul Ankara bağlantıh olarak yurdun iç kesimlerine sefer yapan otobüs yolculannda görülen büyük düşüş bu hatlarda da bilet fiyatlannı düşürdü. Bazı firmalar İstanbulAnkara arasında 1100 liraya yolcu taşırken, bazı firmalar da fiyatları 600 liraya kadar düşürdü. Adana'ya 1500, Malatya'ya 1800 liraya yolcu taşıyan bazı otobüs şirketi tlgilileri yolcu bulamadıklannı belirterek "Bu hatlarda 1000 liraya bile yolcu taşırız çünkü boş gîdip boş geliyoruz. Yolcu sayısındaki anormal düşüşün sebebi iş sizlik ve hayat pahalılığıdır" demektedirler. Anadolu Otogan Müdürü Sadi Önay ise konuyla ilgili olarak; "Bakanlık otobüs fiyatlannı serbest bıraktı, fiyat düşürme halkın lehinedir kimse kanşamaz. Anadolu Otogar'ından 105 firmanın otobüsleri yurdun hemen her yerine sefer yapmaktadır. Mevsim nedeniyle Ege ve Akdeniz sahillerine sefer yapan otobüslerde yer bulunmazken, diğer şehirlere sefer yapan otobüs yolculannın sayısında önemli bir düşüş oldu. Bu düşüş mevsimin yanı sıra hayal pahalılığından da olmaktadır. "tncediş" Yurt dışında lisans öğrenimj. yapacaklar 1 temmuzdan itibaren bakanlığa başvuracaklar ANKARA, (ANKA) Yurt dtşında lisans ve lisansüstü öğrenim yapmak isteyenler 1 temmuz 1983 ile 30 nisan 1984 tarihleri arasında Milli Eğilim Bakanlığı'na oaşvuracaklar. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, lise ve dengi meslek okulu mezunlarına üniversiteler arası 2. basamak seçme sınavlanndan almış ol, duklan puanlara göre döviz tahsis edilecek. Bu sınavda kaç puan alanlara döviz tahsis edilece| i sınav sonuçlannın açıklanmasından sonra ilan edilecek. Buna göre döviz müracaatında bulunan ve puanları tutanların ikinci basamak seçme sınavı sonuç kanlarmı bakanlığa göndermeleri gerekir. Aynca, üniversite. dört yıllık yüksek okul ve akademi mezunlarına da diploma derecelerine göre döviz tahsis edileceği belirtildi. Açıklamada, iki yıllık yüksek okul mezunlarından yurt dışında üçuncü sınıfa, üç yıllık yüksek okul mezunlarından da dördüncü sınıfa kabul edildiklerini bakanlığa belgelendirenlere diploma derecelerine göre döviz tahsis edileceği bildırildi. UNIROYAL \ İNCEDİS UNIROYAL KAZAYAGI #1 "Kazayağı" A|»r )ük lasüğt.. Yola sağlam basar. aşınmaz. tiuemez, ses yapmaz. taş tutmaz. Çekiş gücü. soğutma yeteneğı ve fren giivenliği yüksek. Kavmaz. Sa\TiJmaz. " 1 " numaralı lastik üreticisinden*... ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ §İPAL Istifa ve Kıdem Tazminatı: SORt: İktisadi devlet kuruluşlanndan sayılan bir işyerinde çaiı^inaktayım. 10 yıldan beri aynı teşekkülde görev yapıyorum. İşçi statüsüne tabi ve sigortalıyım. Gördüğum Ittzuma istinaden, bu kuruluştan istifa etmek için bir ya/ı yazıp, daire makamına takdim ettim. Dilekçeme atdığım cevapta, sosyal hak ve tazminat ödenemiyeceği, tazminat verilebilmesi için ilgili bir yasa kararı mevcut olmadığından bahsedilmektedir. Ancak istifaıun tazminatsız kabul edilebilecegine yer veriliyor ahnan cevapta. Halbuki. Vargıtay'ın bu gibi konularda tazminat ödeneceğinden bahseden bir kararı vardı. Bu aşamada istifa durumlartnda tazminat ödenip. ödenmeyeceği konusuna açıklık getiren yanıtınızı beklerim. S.K. ANKARA Y ANIT: 17 ekim 1980 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan ve İş Yasası'mn 14. maddesinin de|iştirilmesine ilişkin 2320 sayılı yasa, kıdem tazminatına bazı kısıtlamalar geürtniş ve buna aykırı olarak kıdem tazminatı ödeyen işverenlerle işveren vekillerine "(..) kıdem tazminatsr.ın öngörülen esaslar dışında veya saptanan miktar veya tavan aşılarak ödenmesi için emir veya talimat veren veya bu yolda hareket eden özel ve kamu kurumu veya kuruluşların yönetim kurulu üyeleri, genel müdür, müessese müdürü. muhasebe müdürü gibi yetkili sorumluları hakkında, fiil daha ağır cezayı gerektiren bir suç teşkil etmediği takdirde altı aydan iki seneye kadar hapis ve yirmi bin iiradan elli bin liraya kadar ağır para cezasına" çarptınlmasını da öngörmüştür. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 26.5.1982 tarih, 4047 esas ve 5207 sayılı kararı da "(..) Öbür yandan iş yasalarında kıdem tazminatınt gerektiren aynlış halleri sayılmış ancak bunlar arasında istifa hali sayılmamıştır. Fakat yasada açıkça da yasaklayıcı hükum bulunmadığından toplu iş sözleşmesinde uygun düzenleme getirilmesi halinde davacının bu düzenlemeye ve uygulamaya dayanarak ve güvenerek istifa etmiş olması halinde, kıdem tazminatı hakkı tanınmaması M.K. 2. maddesindeki objekıif iyi niyet kuralları ile bağdaşmayaca|ından olumlu karşılanması mümkün ise de: İş Yasası'nın kıdem tazminatına ilişkin 14. madde esaslanna aykırı ödemeleri kamu düzeni düşüncesiyle açıkça yasaklanan ve yasaya aykmhğı cezai yspUrıma ba|layan 2320 sayılı yasa 23.10.1980 tarihinde yürürlüğe girdikten sonra iyi niyet kurallarının uygulanmasına da olanak bulunmamaktadır. Bu itibarla mahkemenin kıdem tazminatına hükmetmesi isabetsiz görülmüştür. (..)" /# ASKARA, (CumhuriyetBürosu) Yargıtay Ceza Gcncl Kurulu, altın bulduğu söylencn kişilere işkence yaparaK üç ki^inin ölümünc neden oldukları savıyla yargılanan bir iandarnıu yü/.başısı, bir jandarma astsubayı ve hükümeı dokıorunun, öldürülen üç kisi için ayrı ayrı hapis cezalanna çarptırılmaları gerektiğine karar verdi. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 4 Nisan 1983 ve 1983/864 esas, 1983/156 karar numaralı kararında işkence sonucu adam öldürdükleri gcrekçesiyle üç sanığın, Türk Ceza Yasası'nın 243/12, 452/1 ve 448'nci maddeleri gereğincc her ölenden dolayı ayrı ayrı ıvgulanarak cezalandırmalan gerekııgi belirtildi. TCK'nun 243 u.ıcü maddesi beş yıia kadar hapis, 452/1'inci maddesi 15 yıldan aşağı olmamak u/ere hapis, 448'inci maddesi ise 24 yıldan 30 yıla dcyin Yargıtay işkenceci 3 kişi için ayrı ayrı ceza verümesine karar verdi Bu lastiklerin isim babaları bilen şoförler"dir! Bilen şoför, lastikten çok şey ister... Yola sağlam bassın ister. Sarsmasın, ses yapmasın, direksiyon hakimiyeti sağlasın ister. Frene uysun, sıkı dursun, çabuk aşınmasın, taş tutmasın, randımanh çabşsın, yolda bırakmasın, işten alıkoymasın ister. Bilen şoför, istedikİerini Uniroyal'de bulur. Uniroyal'i seçer; Uniroyalie donatır, kamyonunu, otobüsünü... "İncediş" der, "Kazayağı" den kendi ad koyar lasti^ne... Çahşkan, yolayüke dayanan, kazandıran lastiğine. ANKARA BİRA FABRİKASI MÜDİİRLL'CLNDEN 1 Fabrikamız ihtiyac; i<in bir adet Oıomotik REAKTtF üÜÇ kampansazyon lesisi yapnnlacakıır. 2 Muhammen bedeli (2.500.000) lıra olup geçici leminatı C55OO0) livaUır. Bu işe ait pazaılık 8.T.1983 günü saaı 15.00'de Fabrika Saıınalma K\>misyonunca >apılacakıır. î Idari ve Teknik şartnamelerî Fabıika ile İstanbul Tekel BasmudürlüJUnden lemın edilır. 4 Uteklilerin belirülen gün ve saauc Komisyona milracaaılar) ilan ulunııt. (B»sm. 2O043) *Uniroyal Fabrikası, ülkemizdc yüda 1 milyondan fazla lastik üreten tek kuruluştur. 1982'de 1.0B.021 adctlik ürettmiyk bu başânyı 4. kez tekrarlamıştır. "bilen şoförün lastiği" UNIROYAL