19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Bush'n saldırı ARD Başkan Yardımcısı Ceorge Bıısh'ıın fiafi Avrupa gezisi dün olaylı başladı. Bıısh'ıın ziyareti sırasında önce Krefeld kentinde polislt bin gösterici arasıııda çıkan çatısmada 6 polis yaralandı. Yaklaştk yüz kişi lutııklandı. Daha sonra Bush'un konvoyıt 200300 kişilik birgrup tarafından taşlandı. Pakistan 'ın Başkenti İslamabad'da bir kol saatinin kime ait oldıığu konusunda çıkan tartışmanın kabilelerarası silahlı çatışmaya dönüsmesi sonucu 34 kîşi öldürüldü, çok sayıda kişi de yaralandı. halkın sesine kulak versin SANTİAGO, (AP) Şili'de iki gün önce kamyoncuların önayak olduğu genel grev sürerken, Katolik Kilisesi, Devlet Başkanı General Augusto Pinochet'yi sansürü kaldırmaya, grevdeki işçilerin haklanna saygı gösterme ve "Malkın sesine kulak verme>e" çağırdı. Katolik Kilişesi'nin yayınladığı bildiride, "Ülkenin olaylardan haberi olmalıdır. En kötü haberler bile, gerçek olduğu takdirde, «öylentilere lercih edilmelidir. Gerçeğin kaynağına ulaşılamadığı zaman, sorumsuz, yaJan ve fesal söylentilerin dolaşması kaçınılmazdır," dedi. Halkın yüzde 80'inin katolik olduğu Şili'de kilisenin başına ılımlı olan Santiago Başpiskoposu Francisco Fresno getirildiğinden bu yana ilk defa kilise rejimi eleştiren bir bildiri yayınlıyor. Daha önceki kilise lideri Kardinal Raul Silva Henriquez. Pinochet'ye sık sık sert eleştirilerde bulunurdu. Kilisenin bildirisinde gösteri ler sırasında çatışmaların çıkması kınandı, ancak hükümet olumlu bir karşılık vermediği sürece şiddetin tırmanmaya devam edeceği belirtildi. Kamyoncuların önayak olduğu genel grevin hükümetin sansürü ve sıkı askeri önlemler nedeniyle fazla yayılamadığı bildiriliyor. Karayolları Taşımacılığı Sendikası Başkanı Adolfo Quinteros, 210 bin üyeli sendikanın diğer kesimlerden katılma olabilmesi için sürdürüleceğini açıkladı. Grevin ikinci gününde grevci kamyoncuların, taksi ve otobüs şoförlerinin sayısı azalırken, bakır madenlerinde ve kömür madenlerinde grevin fazla yayılamadığı bildiriliyor. Şili'nin tüm günlük gazeteleri hükümetin emrine uyarak ge serı ÇIKII: nnocrıeı ALİ SİRMEN IJjUINlAUA j Pakistan nel greve ilişkin tek satır bile yazmadılar. Sendikacılar, Sosyalist lider Allende'nin devrilmesinden bu yana girişilen ilk genel grevde katılma oranının yüksek olmamasını, haberlere konan ağır sansüre bağlıyor. Şili'nin en büyük limanı Concepcion'un grev dolayısıyla dış bağlantısı kesilerken, başkent Santiago'da greve katılma oranının büyük ölçüde azaldığı belirtiliyor. Sizler için çocuklar.. Marmara denizinin İzmit Körfezi bölümünün, İzmit'ten Bayramoğluna kadar olan şeridinde, denize girmekyasaklandı. Buralardaki deniz kirtiliğinin, insan sağlığını ciddi biçimde tehdit eder boyutlara varması üzerine yetkililer bu karan almak zorunkığunu duydular. Gerçekte, Marmara denizinin ve özellikle İstanbul kıyılarının tehlikeli kirlilik bölgesinin yalnız bunlarla sınırlı olduğunu sanmayalım. Her yıl Marmara'yı ve özellikle İstanbul'un kıyılarını gözle görülür elle tutulur biçimde, daha da fazla kirletiyoruz. Her yıl, endüstri artıkları ile kanalizasyonlar daha fazla kanşıyor deniz sularına. Bundan dört yıl kadar önce İstanbul'un plaj bölgelerinden olan İdealtepe'de, bazı evlerin kanalizasyonlannı denize verdiklerini Kuçükyalı Belediyesi'ne bildirdiğimizde, aldığımız tuyler ürpertici yanıt aynen şuydu: Biiiyoruz. Biz bağladık kanalizasyonu denize. Yoksa sokaklarda akacaktı.. Sorunlarımızı kolay yoldan çözme alışkanlığı, bizi ayıplanmız da denizie örtmeye itti. Küçük Marmara'nın ayıbımızı ve pisliği mizi örtme gücü sınırlıydı. Ve zamanla Marmara'da sular o denli kirlenmeye başladı ki. önce Yaşar Kemal'in deyimiyle "deniz küstü", şimdi ise can çekişiyor. Bu vurdumduymazlığımız, bu aldırmazlığımız. büyük bir çağdaş sorunu çevre sorununu anlamamaktan kaynaklanıyor. Gerçekten bugün çağımızda insanlığın karşı karşıya bulunduğu en büyük 3 sorun, insanoğlunun varolma ve yokolma sorunları, nükleer savaş tehlikesi, çevre kirliliğidir. Nükleer savaş bizi, belki de hepimizi, yarattığımız uygarlığı, y;ışamı bir anda yokedebilecek bir tehlike. Çevre kirliliği ise, evimız olan dünyayı ve onun doğasını, üzerinde oturulmayaca^, giderek yaşanmayacak hale getirebilecek büyük bir tehlike. Kısacası çevre sorunu nükleer savaş gibi yaşamsal bir sorun. İkisi arasındaki fark birinin yokolmayı bir anda getirmesine karşın, öbürünün bunu önce yavaş yavaş, sonra hızla, ama zaman içinde getirmesi. Bu sorunlara hep ilgisiz kaldık. İlgisiz kalmak bir yana bunlarla uğraşanlara hep tuhaf baktık. Nükleer savaştan sözedenleri, "barış" diyenleri bozguncu olarak gördük. Doğa kirlenmesiyle ilgilenenleri, romantik, eksantrik, biraz eski kafalı, hatta "çatlak" diye niteledik. Sonuç, önce çevre kirliliğinde gösterdi kendini. Şimdi her yaz İstanbul'da çöp içinde gezip, kazurat içinde yüzüyoruz, aynı fütursuzlukla. Yeryüzündeki bu akımları yeterince izlemedik. Duyup gördüğümüz örneklere de yeterince eğilemedik. Örneğin F. Almanya'daki "Yeşilleri", hırpani gençler olarak gördük çoğumuz. Oysa aynı ülkenin sağ kanadında yer alan politikacılar, örneğin, kendisiyle bir konuşma yaptığımız, CDU'lu Helmut Sauer, çevre sorununun gerçek bir sorun olduğunu, kendilerinin savaş sonrası yıllarında kalkınmaya verdikleri öncelik yüzünden bu konuya eğilemediklerini, ama artık bu alanda da programlar geliştireceklerini ve sorunun kendileri tarafından, Yeşiller'e gerek olmadan çözüleceğini söylüyordu. Biz bu gibi sorunlara hep uzak kaldık. Bir ay kadar önce Büyükada'ya gitmiştim. Adalar deyince, akla Sait Faik geliyor. Adalar'a. denize, balıkçılara. insanlara, doğa'ya düşkün, tutkun olan Sait Faik. Hani o "Nereden gelirse gelsin, dağlardan, kuşlardan, denizden, insandan, hayvandan, ottan, böcekten, çiçekten. Gelsin de nereden gelirse gelsin. Bir hişt sesi gelmedi mi fena. Geldiktensonra, yaşasın çiçekler, böcekler. insan oğulları... Hişt hişt. Hişt hişt. Hişt hişt" diyen Sait Faik. Ve oradadeniziyle karasıyla. ağacıyla kırrylaSait Faik'in adalarının nasıl kirlendiğini görmüştüm. 0 gün düşündüm. Ben 30 yıl öncesini, 20 yıl öncesini de, Adalarıyla Modalarıyla, istanbul sularının billur gibi temiz olduğu zamanı da görmüştüm. Ama ya çocuklarımız? Yine Sait Faik'e dönelim. dakın "SonKuşlar'adlı hikâyesinde Burgaz'da kuşlan öldurüp, çimenleri yolanlara nasıl sesleniyor Sait Faik: "Kuşlan boğdular, çimenleri söktüler. yollar çamur içinde kaldı. Dünya değişiyor dostlarım. Günün birinde gökyüzünde güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarında toprak anamızın koyu yeşil saçlarını göremeyeceksiniz, Bizim için değil ama çocuklar, sizin için kötü olacak. Biz kuşian ve yeşillikleri çok gördük. Benden hikâyesi." Evet öyle! Ondan daha genç olan bizler de, geçmiş temiz dönemleri, billur suları, özgürce nefes alınıp, kulaç atılan günleri ve doğayı çok gördük. Ama sizin için yazık olacak çocuklar. Bizden söylemesi. Somali Pengagon kaynaklanna göre, bir hafta süren ziyaretten sonra çarşamba günü Washigton 'dan ayrılan Somali Savunma Bakam Muhammed Ali Samantar, Pentagon 'a 1.6 milyar Dolarlık bir askeri yardım listesi bırakmış butunuyor. DAVLLLU PROTESTO Şili'de Pinochet muhalifleri son günlerde yoğun ve değişik gösteriler düzenliyorlar. Küçük partilerin karlı çıkması bekleniyor NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA Italya'da bugün başlayacak \e yarın da sürecek olan seçimlerde 44.5 milyon seenıen sandık başına gidiyor. Seçimlere katılma oranının geleneksel olarak yuksek olduğu İtalya'da bu kez seçmenlerin büyük bir kayıtsızlık içinde olduğu görülüyor. Katılma onnın cenellikle yüzde 90 dolayında oldügıı üîkede, >><.'çrnenlerin yaklasık yii7.de 20"sinin oy kulİanrıyîcagıyy da "be>az oy" kullararak mevcut Sııııdi Arabistan seçeneklerin lümünü yazdığinı Suudi Arabistan Dtşişleri Ba göstermeye çalışacağı belirtilikanı Prens Suud El Faysal, İJr yor. "La Republica" gazetesidiın h'ralı Hüseyin 7 zjyaret ede nin yaptığı bir kamuoyu araşttrrek, Kral Fahd'ın bir mektubu ması sonuçları, 2. dünya savanu sundu. Kral Fahdmektubun sindan sonra kurulmuş her hüda, Filistin Kurtuluş Örgütü için kiimette yer alan hıristiyan dedeki ayrılıklara son verilmesi mokratların yüzde 12 oy kaybıiçin. Kral Hüseyin 'den katkıda na uğrayacağını gösteriyor. Yibulunmasını istiyor. ne aynı gazeteye göre, muhalefet partisi özelliğini sürekli koVergilio I^evi rıımuş olan ülkenin ikinci büyük partisi Komünist Parti de benKatolik Klisesi'nin merkezi zer bir oy kayuına uğrayacak. Y'atikan'ın yayın organı L'OsserKamuoyu yoklamaları, sevatore Romane'nin Yazı tsleri • Müdür Yardımcısı Vergilio Levi, çimlerden merkez ve merkez soldaki cumhuriyetçiler ve sosyaPapa 'nın Polonya gezisi konulistler gibi "laik partilerin" kasunda bir anlaşmazlıktan dolazançlı çıkacağını ortaya koyuyı istifa etti. Levigazeteyeyazdığı yor. Aşırı uçlarda olmayan bu basyazıda, Polonyaiı Dayanışma partiler arasmda gerçekleşmesi fşçi Hareketi'nin lideri Lech Wabeklenen o> dağılımı şöyle: Soslesa'nın sahneden ayrılmak üzere yalistler yüzde 1213; Cumolduğunu. "Savaşı kaybeıtiğini" huri\etcilcr yüzde 55.2: savunmuştu. Sosyal Demokratlar yüzde 3.3; Libareller yüzde 3 ve Radikal Parti yüzde 1.8 böyiece irili ufaklı bu partilerin oy taplamları oyların yüzde 28'ini alması beklenen konünistlere yaklaşıyor. Komünistlerin oy kaybetmesinin nedenlerinin başında, Hıristiyan Demokratlar'a karşı bir alternatif yaratamamış olmaları geliyor. Ülkede son zamanlarda en çok adı geçen liderler Sosyalisı Lider Bettino Craxi, Hıristiyan Demokrat Lider Ciriacco de Mita ve küçük Cumhuriyetçi Parti'nin başkanı olmasına rağmen. çok popüler biri olan Giovanni Spadolini. Hatta Spadolini'nin en çok sevilen lider olduğu belirtiliyor. Skandallara adı karışmamış, ve partisinin seçim sloganlarında belirttiği gibi "diğer italyan politikacılardından farkh" olan Spadolini aynı zamanda prestij sahibi eski bir gazeteci. Yıllarca "Corriere Delle Sera" gazetesinin yayın müdürlüğünü yapan 57 yaşındaki lider, basınla iyi ilişkiler içinde. Floransa Cnüversitesinde bir dönem tarih profesörlüğü yapmış olan Spadolini, zamanının büyük bir bölümünü 40 bin kitaplı kütüphanesinde geçiriyor. Spadolini ayrıca iyi yemekleri seven, hoş sohbet ve çok yönlü bir lider. Terörün önüne geçilmesinde sağladığı başarılar, Spadoli'nin sevilmesinin nedenlerinden birini oluşturuyor. Ekonomik alanda da lutarlı ve cidde bir istikrar politikası ulgulayabilecek biri olarak tanınması, Cumhuriyetçi Parti Başkanı'nın, desteklenmesine de yol açıyor. ttalya'nın yine en çok sevilen ve sayılan liderlerinden biri de, Cumhurbaşkanı Sandro Pertini. 86 yaşındaki Pertini, ülkede faşizme karşı mücadele eden önemli isimlerden biri. Pertini sosyalist olmasına rağmen, cumhurbaşkanlığı konumunu, hiçbir ' zaman partisini desteklemek ya da dostlarını kayırmak için kullanmamış. Pertini, Craxi'nin, Avrupa'da Sosyalizmin son yıllarda güçlenmesi karşısında erken seçime gidilmesi çağrılanna da sürekli karşı çıkmış bir lider. Pertini'nin bu kararlı tutumu giderek daha çok sevilmesine yol açıyor. 35 yıldır iktidarda bulunan Hıristiyan Demokratların yozlaşmış yönetiminden usanan İtalyanlar kendilerini kolayca Pertini ile özdeşleştirebiliyorlar. Ne \ar ki, Cumhurbaşkanının yetkilerinin çok kısıtlı olduğu İtalya'da umutlar yine sandıktan çıkacak sonuçların belirleyeceği Başbakana bağlanıyor. Italyan seçimleri Berlin'de Ttirkleri dönüşe özendirme cemiyeti kuruluyor ATIL GELEN BERLİN Işsizliğin sürekli artması karşısında Batı Berlin1 de yabancı işçilerin ülkelerine geri dönmesini teşvik için alınacak önlemler bir bir açıklanıyor. Bu doğrultudaki önlemlerden biri de bugünlerde eyalet meclisine sunulacak. Batı Berlin eyalet hükümeti, meclise TürkAlman ekonomik işbirliğini teşvik etmek için bir cemiyet kurulması tasarısını sunmaya hazırlanıyor. Tasarıda, kurulacak cemiyete Berlin Endüstri ve Ticaret Odası'nın ön ayak olması öngörülüyor. Tasarıyı hazırlayanlar arasında yer alan hükümet yetkilisi Stronk, bu cemiyetin amacının Berlin'deki Türklerin ve Almanların Türkiye'de özel girişimler kurması için bir danışma ve koordinasyon işlevi yüklenmesi olduğunu açıkladı. tasarıda küçük ve orta büyüklükteki endüstri işletmelerinde çalışacaklar için eğitim yerlerinin de kurulması öngörülüyor. Ayrıca Berlin'deki işsiz Türklerin bu sayede çalışacakları alanda kalifıye işçi olarak yetişmeleri ve Türkiye'de kendilerine işyeri bulabilmeleri amaçlanıyor. Cemiyetin kurulması için hükümet 30 bin mark yardım yapacak. Endüstri ve Ticaret Odası ve Esnaf Birliği de 10'ar bin markla katkıda bulunacaklar. Cemiyetin anaparasına hükümetin yılhk mali desteği de 800 bin mark olacak. Frankfurler Allgemeine"den Her dönemde... Her koşulda... görevlendirilmek üzere • Konusunda yüksekokul mezunu, • Çok iyi İngilizce bilen, • En az 5 yıllık yöneticilik tecrübesine sahip, • 40yaşını aşmamış. MALİ ve İDARİ İŞLER MÜDÜRÜ aranmaktadır. İsteklilerin fotoğraflı özgeçmişlerini, en geç 4 Temmuz 1983 tarihine kadar göndermeleri veya bizzat gefirmeleri rica olunur. Müracaatlar gizli tutulacaktır. TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI İDARE MERKEZİNDEN Bankamız 1211 Sayıh Kanunun verdiği yetkiye dayanarak, 1 Temmuz 1983 tarihinden itibaren, tedavüle peyderpey ve yeterli miktarda yeni tip 500 liralık banknot çıkarmayı kararlaştırmış bulunmaktadır. Tedavüle çıkarılacak olan yeni tip 500 liralık banknotların başlıca özellikleri kısaca şöyledir. Boyutları: 7x140 mnı.dir. Rengi: Ön ve arka yüzün hakim rengi mavi olup diğer renk karışımları da mevcuttur. Ön yüzü: Banknotun filigranı hariç tamamını kaplıyan değişik renklerde giyoş bir zemin üzerinde, sağ tarafta Atatürk'ün bir portresi, solda giyoş bir çerçeve içindeki filigran boşluğunda Atatürk filigranı, filigranın üstünde ve ponrenın altında seri ve sıra numaraları, üstte etrafında bir kenar suyu bulunan çerçeve içinde ••TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI" ibaresi, ortada bir rozet üzerinde iki satır halinde "BEŞYÜZ TÜRK LİRASI" yazısı ile altında gene iki satır halinde ve küçük puntolarla "14 OCAK 1970 TARİH VE 1211 SAYILI KANUNA GÖRE ÇIKAR1LM1ŞT I R " ibaresi, daha altta BAŞKAN "Osman Şıklar ve BAŞKAN YARDIMCISI "Ruhi Haseski"nin imzaları, altında giyoş bir kenar suyu, sağ üst ve sol alt köşelerde değişik motifİer üzerinde, üstteki beyaz alttaki kahverengi olmak üzere değişik boyut ve karakterde birer "500" rakamı bulunmaktadır. Arkası: Banknotun arkasında giyoş bir zemin üzerinde, üstte "TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI" ibaresi. ortada İzmir Saat Kulesi'nin resmi ile sol altında " İ Z MİR SAAT KULESİ" ibaresi, sağ alt yanında iki satır halinde "BEŞYÜZ TÜRK LİRASI" yazısı sağ üst ve sol alt koşelerde üstteki kahverengi, alttaki mavi olmak üzere değişik boyut ve karakterde birer " 5 0 0 " rakamı bulunmakîadır. Ayrıca baknotun ortasında bir emniyet çizgisi vardır. Anılan banknotlann örnekleri Bankamız ve diğer Bankalann gişelerinde görülebilir. 1 Eylül 1971 ve 9 Eylül 1974 tarihlerinde tedavüle çıkarılmış bulanan eski tip 500 liralık banknotlar da bu yeni tip banknotlarla birlikte tedavül edecektir. (Basın: 20284) SEZAİ TÜRKEŞ FEYZI AKKAYA Grup Merkezi Altunizade/ Çamlıca • İSTANBUL Telefon: 339 43 00 (20 Hat) İLAN İstanbul Asliye 4. Ticaret Mahkemesi Başkanlığından Dosya No: I981/727 Davacı Hisarbank A.Ş. Umum MüdUrlüğu'nün 26.11.]982 larihli dava dileUesiyle Taksim İnönii Cad. 22/7'de mukim daıalı SEYRAM ULLSLARARASI NAKLIYAT VE PAZARLAMA A.Ş. ile Maçka, Silahıarağa Cad. No: 19 Ersoy Apt. A Blok da mukim diğer davalı DİLLK ŞEREN aleyhlerine açılmış bulunan ıflas daıasınm duruşması sırasında: Davalılara cıkartılan lebligal evrakının bila lebliğ iade edildi Ji ve adresi tespiı cdilemediği anlaşıidığından dava dilekçesi ve daveıiyenin ilanen lebliğine, dava H.U.M.K.'nun 507, 509 ve 510. maddeleri gereğince basil usule tabi olduğunuur, ihraz etmek istedikleri, aksi halde duruşmanın gıyabında devam olup dava netkelendirileceği hususunun ilan olunmasına ve durusmanın 14.9 983 saat 16'ya bırakılmasına karar verildi. jlan olunur. 26.6.1983 (Basın:727O) İLAN T.Ç. ÜSKÜDAR ASLİYE 2. HLKUK HAKİMLİĞİNDEN Dosya No: 1982487 Davacı : Ali Altıntas Vekili : Av. Nuran Kırmacıoğlu Davalı : Gülhanım AUınlaş (Adresi mevhul) Dava : Boşanma Davacı tarafından davalı aleyhine açılmış bulunan Bosanma davasının yapılan duruşması sonunda: Siva ili. Imranlı ilv'csi Boğanak Mahallesi cilt: 027/01. Sayta: 62 ve küliık: 30'da nufusa kayıılı bulunan davacı ile davalımn bosanmalarına. müsterek çocukları Hasan'ın velâyet hakkımn davacı babaya verilrr.eMne 2.6.1983 gun ve I982'487 Esas, 1983'355 sayıla karar verilmiştir. Davalımn adresi mechul oldugundan isbu hüküm özeıinin gazcıedc ilanından iıibaren onbei gün sonra lebliğ edilmis sa>ılaca|ı ve süresinde lemyi/ vaki olmadığı (akdirde hukmün kesinleseceği ilâm yerine kâim olmak U?ere ılanen leblîg olunur. 22.6.1983 (BaMn:7273) Tasarrufiın yeri İş Bankası dır. Türk bankacılığında, ekonominin gereklerine göre, faiz oranları değişebilir... Değişmeyen, İş Bankası'nın TI*IDI#K#C < T DAMI/ACI tasanufa sağladığı güvenliktir. Her koşulda. T U R K I Y E J) B A N K A S I "Paranızın, istikbalinizin emniyeti.' 3. ŞAHISLARA Mayıs I974ıarihnıdc kendime \ekil layin etliğim MAKBL'LL C 1:1 gorülen lu,:um ü/erınc vekaletıen a/lctıim. REFIK (."ALIŞKAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle