Katalog

Cumhuriyet TAKVİM: Sahibi: Cumhnriyet Matbaacüık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Müdürü: Hasan Cemal, Müessese Müdürü: Emine Uşaklıgiı, Yazı Işlerl Müdürü: Okay Gönensin, • Yazı îşleri Müdür Yardımcısı: Ahmet Korulsan, Haber Merkezi Müdürü: Yalçın Bayer, Sayfa Düzeni Yönetmeni: All Acar 27 Mayıs: 1983 tmsak: 3.24 Güneş: 5.32 Temsflcllen ANKARA: Yalçın Doğan, Î2MÎR: Hflanet Çetinkay», ADANA: Mehmet Mercan, • Servis Şefleri: lsta.nbul Haberleri: Selahattin Giüer, Dış Haberler: Ergun Bslcı, Ekonomi: Osman ülagay, Yurt Haberleri: Barbaros Gençak, Kültür: Aydın Emeç, Magazin: Yalçın Fekşen, DUzeltme: Konur Ertop, Araştırma: Şahin Alpay Ikindi: 17.10 Akşam: 20.30 Yatsı: 22.27 BOroIar: • Ankara: Konur Sokak No: 24/4 Yenişehir, Ttel: 17 58 3517 58 66, İdare: 18 33 35 • Izmir: Halit Zıya Bulvan No: 65/3. Tel: 25 47 0913 12 30 • Adana: Atatürk Caddesi, TJLK. îşhanı Kat 2/13, Tel: 14 55019 731 • Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik TA.Ş. TUrkocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu. PK: 246lstanbul, Tel: 20 97 03 (5 Hat), Telex: 22246 öğle: 13.11 De Cuellar: Kıbrıs'ta görüşmeler yakında başlayabilîr LEFKOŞE, (Cnmmıriyet Bürosu) Birleşmiş Milletlsr Genel Sekreteri Perez de Cuellar, «Toplumlararası Rörü'smeleri, varolan ve karşılıklı oiarak kabul edilen temeOer üzerinde» başlatma kaTinnda. Nitekım de Cu<»l'ar'ın, «Toplum lararası fröriişmeleri, varolan v e karşılıklı olarak kabul cdiIen temeller üzerinde erken Mr zamanda başlıyacağını umduğu» açıklsndı. Bu yöndekl açıklamayı EM Genel Sekreteri adma açıklayan BM Stfzci'sü GuÜsnf, »Oenel Sekreter'ln, Kıbris sorıımı na karsddth olarak kabul « f >H lebilecek, adll ve kalırı ÇSZÜTI bulunmasmın arastmlmasında en lyi yöntem olduğuna inan. dıSını» da sflvledi. «Türk farsfınm, 31 mavreta yapılması kararlaştırılan eörüş melere katthnama karan karşı. sında, Genel Sekreter'in flzüntü belirtîp beiirtmediğînin» so rusu üzerine sözcü, Guliani, «Genel Sekreter'in. hu karardan baberdar edildlgini söylemekle yetindiğini» açıkladı. Bu arada, Rıımca «A^on» ve «Apoyevmatlnî» ga7etel"ri, «Rnm tçislerl ve Savunma Bakatiı Hristodulos Benjamin'in, Atina'va giderek Yunanistan Uiusal Savıınma Bakanlığı yetkililprl ile Kibns'ın savunması yönünde görüşme yapacağım» bildiriyor. Denktas ve muhalefet, ilkede beraber, yöniemde ise ayrı Denkteş «Bagımsızhk için referandum toplumun * ^S^SS^SL gelecektekı siyasal hayatıyla ilgili bir halk oyla. re karşı şimdıki durumu korumasıdır. Anayasa deği§tirrnek, rejim degi Ş tir. ^AjS^jS^ mek ıçın yapılan bir referandum degıldır» dedi. için konulmuş bir madde olduİzzet Rıza YALIN LEFKOŞE KTPD Bakanlar Kurulu, 25 Mayıs Çarşaır.ba günü oğleden sonra, 5 Kasım 1976 tarihli Meclıs kararım gozden geçirmeğe ve yapılmasını öngorduğu değişiklıkleri saptamağa başladı. «5 Kasım kararının gcçerliliğini yitirdiğine» i n a n a n Bakanlar Kurulu, oncelikle, kararda, «toplum ve toplumlar» olarak ifadesinı bulan «kavramlar»ın, «halk ve halk'ar» olması üzerinde durdu. Kaldınlmıyacağı, fakat değışikliğe uğrayacağı kesinleşen kararın yeni bıçıminm, «Kıbns Türk halkımn selfdeterminasyon (kendi yazgısım saptama) hakkı bulunduğunu» beliıten bır tümceyle sonuçlandırılması da uygun bulundu Böylece bu kararın. Türk halkmın selfdeterminasyon hakkı. nı salkı tuttuğu, ençellemedıği belirlenirken, bugune uygu duruma getirilmesi uğraşı veriliyor. «Anayasada bulunan bir madde nedeniyle, referandum yapılaımyacağı» yönundekı bir göruş uzerme, Denktaş, «Bu konuda bu referandum için Anayasa değişikliği gerekiyor. Bu referandum toplumun gelecekteki siyasal hayatıyla ilgilî bir halk oylamasıdır. Anayasa değıştirmek, rejim değiştirmek için yapılan bir referaııdum değıldir.» dedi. Dsnktaş bu konudakı madîlemn Federasyonu bosüresini uzatmayı görüsüyor. Bu goruşmede, Eumları destekleysn, TUrk hak ve hukukıınu engelleyen yeni bir karar alınmaması ve dengeli bir karar çıkarılması durumunda, Denktaş'la De Cuellar görüşmesi gerçekleğunu söyledı. şecek. Olumsuz bir karar çıkması ise, BM Banş Gücü asDenktaş. De Cuellar kerlerının kuzeyde gorev vapagörüşmesi maması gibı bır sorun ortaya KTFD Başkanı Denktaş, BM çıkaracak. Guvenlık Konseyı'nîn dengelı Denktaş, De Cuellar'la GUven bir karar alması halinde, 15 lık Konseyi karan ve BM yetHazıran'dan sonra, BM Genel kılilerı, özellıkle Genel SekreSekreteri Perez De Cuellar'la ço ter'ın Kıbrıs Özel Temsılcısi ruşme âüsünceslnde Güvenhk Hugo Gobbi'yle yapılacak teKonseyi hazıranın 15'inde BM maslarda, genel sekreterm ne Barış Gucu'nun altı aylık gorev auşundugünü oğrendıkten sonra gorüşmeyi tasarlıyor. Güney Amerika da c Askerler kışlaya dönüyor Güney Amerika'da askeri rejimler yerlerini seçimîe geleu iktidarlara bırakmakta. Ekvador 1979'da, Peru 1980'de, Bolivya 1982'de demokratik düzene geçti. Geçiş sürecinin Arjantin'de 1984, Brezilya ve Uruguay'da 1985 yılında tamamlanması bekleniyor Son yıllarda dünyamızın siyasal rejimler harıtasına baitıldığında goze çarpan bir eğıhm, genel olarak Latın Amerika, ve özel olarak Gü ney Amerika'da askeri yone tımlerın yerlerini seçımle gelen iktidarlara bırakıyor oluşu Eğılimm özellıkle be lırgın olduğu Guney Amerika'da Ekvador 1979'da, Peru 19P0'de, Bolivya 1982'de demokratik düzene geçtiBaşlatıîmış olan demokrasiye geçış sürecinin Arjantin'de 1984, Brezilya ve Uruguay'da 1985 başlannda tamamlanması bekleniyor. 1950'lerin sonundan bu yana seçimle gelen iktidarlarca yonetilmekte olan Kolom biya ve Venezuela dışanda bırakıîdığında, Güney Amerika'da otorıter askeri rejimlerin egemen olduğu yal nızca iki bağımsız ülke kalıyor: Şili ve Par.iguay. Bun lardan ilkindR Ceneral Pinochet dıktatörluğu, son ge len haberlere bakılırsa çatır damakta.. EKVADOR 1979 Toplumlararası görüşmelerin durumu Kıbns Türk halkımn statüsünü belirleyecek, Türk halkmı BM karan göl°;esinden uzaklaştıracak, Riîmlarm görüşme masasmda cidcüyetle oturmasım sağlayacaiî bir tutum ıcine gırılmesı halinde, De Cuellar'la görüşecek olan Denktaş, bu görüşmede, toplumlararası gorüşmelerde ne yapılacağını kararlaştıracak, aksı halde görüşmeler başlayamayacak. Buna karşm görüşmeler, olsa da olmasa da, referandum planını etkılemeyecek. Denktaş, bu konuda şoyle diyor: « Madem ki BM ve Dünya, Rum propagandasına kanarak bizi Kıbrıs'ta bir azınlık olarak görmüştür, azmlık olmadığımızı göstermenin yolu, her an bu referandumda yatmaktadır.» Tüm partiler birleşiyor Kıbns'taki tüm siyasi partiler, «Türk halkınm selfdeterminasyon bakkımn bulunduğu» nokta<'nrîa kesinlikle birleşiyor. Tiinrjnün de, KTPD Başkanı Denktaş'la yaptıkları «değerlendirme görüşmeleri»nde, TürK halkınm selfdeterminasyon hakkırun varlığmı vurguladıkları öğrenıldi. Denktaş'la partılerm ayrıldıklan nokta, yontem ve zamanlamada belırıyor. Denktaş, bu aynlmlarm da, konusularak, ıkna edılerek, toplumun en çok sayıda, en Ust düzeyde oyunu kazanan bır duruma getirilccegini, bu duruma getirmenin gorev olduğunu söylüyor. > tzu demokratik yonetıro 1983 Demokrastye donus tarihi •>:•:•:• Demokrasive ^, !•:•:•:•: rionus surecındö Güney Amerika'nm siyasi rejimler haritasında askeri rejimlerin bir bir yerlerini seçimle gelmiş yönetimlere bıra. kışını izlemek olanaklı.. Bu gece Berat Kandili ANKARA (a.a.) Bu gece mübarek Barat Kandili Dıyanet tşlert Başkanı Tayyar Altıkulaç, Berat Kandili dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Altıkulaç mesajında, bu gecenin müminler tarafından iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Ahşap ev sahipleri, evlerinin eski eser kapsamına alınmasını isüyorlar tstanbul Haber Servlsl Eskiden ahşap ev sahip leri binalannın eskl eser sayılıp koruma kapsamına alınmasından korkarlar dı. Böyle bir durumda ahşap evlerlnl müteahhide ve rip üç dört daire karşılığında apartman yaptırma olanakları kalmıyordu. Son 20 yıl içinde de eski Is tanbul evleri birbiri ardına yıkılıp yerlerine beton blok lar dıklldl ve ortaya bugün kü İstanbul çıktı... Şimdilerde «katliam»dan kurtulan eski evlerin korun ması için îstanbul Belediyesi, ÜNESCO İle bile işbirliği yapıyor. Uluslararası projeler hazırlanıyor, dış yardımlar sağlanıyor. Ama tüm bunlann dışında ahşap ev sahipleri kendl olanaklan İle evlerini korumaya çahşıyorlar. Hem de «eski» ile ilgisi ol mayan' ev sahipleri bile İlgili yerlere başvurup «Benim evim eski eserdir, bunu tescil ettirmek Istiyorum.» dlyorlar.. Şu günlerde, evinin eski eser kapsamına alınması için günde ortalama 30 40 kişi, Anıtlar Yüksek Ku rulu'na ya da Rölöve ve Anıtlar Teknik Müdürlüğü'ne başvuruyor. Halkın bu ilgisi. ilgiliieri de şaşırtmış durumda... Işln aslı ise, eskl evlerini koruyan Avrupa ülkelerinm yıllardır uyguladıkları bir yöntemin ülkemizde de işlerlik kazanması Üstelık 11 yıldır yürürlükte olduğu hal de... Emlak Vergisi Yasası'nm 30. maddesine dayanılarak 14 eylül 1972'de çıkartılan yönetmeliğin 5. maddesi koruma kapsamına alman yapılara bazı ayncalıklar getiriyordu: «tmar veya yol istikamet planlannda tarihi veya sanat degeri veya gösterdiği karakteristik yerleşme düzeni yönünden yeniden inşasına, ek ve değişikliklerine izin verilmeyen veya ek ve dcğişikliklerine belirli koşullarla izin verilen veya Eski Eserler ve Anıtlar Yük sek Kurulu'nca eski eser olarak tespit edflen bina, ar sa ve arazinin tasarrufu kı sıt'anmış sayılır.» Bugtlne kadar bir anlamı olmayan bu madde, Maliye Bakanlığı'nın «tasarrufu kısıtlanımş» bina. arsa ve arazilere emlak vergisinde yüzde 90 indirim getirmesi lla bir anda olaganüstü 11gl gördü. Bu lndlrimden haberi olanlar eskl eser olsun olmasın evlerinin «koruma kapsamı»na alınması için başvuruyorlar... Yıllardır eski ahşap evlerin korunması için çaba gösterilen Türkiye Tarihi Ev leri Koruma Derneği Başkanı Perihan Balcı bu konuda «Ahşap evin bakımı külfetli olduğu için çok kimse doğup, büyüdüğü baba evini yıktırıp yerine apartman yaptırmak zorunda kaldı. Oysa, Avrupa'nm birçok ülkesi eski evlerin korunması için özendi rici birçok tedbir alıyor. Kar şılıksız yardun yapıyor, uzun vadeli kredi veriyor, hlç vergi almıyorlar.» dedl. Balcı, dört katlı ahşap bir evin sadece dış boyasının 1 mil yon liraya malolduğunu be lirterek «Herşeyl devletten beklemek yanlış olur. Ama devlet özel sektör mal sahibi işbirliğ! ile eski erlerimizi çok daha iyi koruyabiliriz.» dedi. Emlak vergisinde yüzde 9 0 indirim yapılınca "Kıbrıs Sorununun Cözümünde BM,, sempozyumu düzenlendi ANKARA (a.a.) Birleşmlş Milletler Türk Derneği, «Kıbns sorununun cözümünde Birleşmiş Milletler» konulu bir sempozyum düzenledi. Türk Dil Kurumu salonunda 28 mayıs cumartesi glinU saat 15.00'de başlayacak bilimsel top lantıda, dernek yöneticilerinin açış konuşmalanndan sonra, Prof. Dr. Haluk Ülman ve Prof. MUmtaz Soysal konu ile ilgili görüşlerini açıklayacaklar. Sempozyuma, Kıbns TUrk Federe Devleti eski Başkanı ve Kıbns BM Türk Cemiyeti üyesi Osman örek de katılacak. örek, sempozyumda bir konuşması da yapacak. Politikacılar sivilleşiyor Latin Amerika uzmanı slyasal bilimciler ve gazeteciler hu ülkelerde demokrasıye geçiş eğilimi üzerine çe sitli incelemeler yayımlıyor. Yakm zamanlarda yayımlanan kitaplar arasmda Fransa Cumhurbaşkanı F. Mitter rand'm danışmam Alain Rou quie'nin Latin Amreika'da Askeri Devlet (1983) ve ABD'li siyasal bilimciler Han delman ve Sanders'in Güney Amerika'da Askeri Yönetim ve Demokrasiye Yöneliş C1981) adh çahşmalan var. (Bu kitaplarin ilkinin yazan ile Le Mondo muhabirinin yaptığı gorüşme 15.5 1983 tarihli Cumhuriyet'te kısaltı larak yayımlandı.) Öte yan dan ABD'nin tanınmış dış politika dergilerinden Current History 1082 ve 1983'te Latin Amerika'ya ayırdığı sayılannda «demokrasiye dö nüş» eğilimi üzerinde durdu. Son olarak İngiltere'nin The Economist dergisi 13. 3. 1983 tarihli sayısında Latin Amerika'da rejimlerın sivılleşmesi konusunu işliyordu. Coğrafi, kültürel ve daha birçok bakımlardan bize hay li uzak olmasına karşm, Gü ney Amerika ülkelertndeki olaylar Türk kamuoyunda eskiden beri yakm bir ilgi uyandırıyor. Bu yazı dizisinde Güney Amerika'nm «De mokrasiye geçiş süreci» için. de bulunan uç önemli ülkesi, Brezilya, Arjantin ve Uruguay'daki gelişmelerl ABD'li ve Batı Avrupalı uzmanlarin inceleme, haber va yorumlarma dayanarak ele alacağız. Aksaraylı Kelison, "yüzde iki milyar garantili,, kellik ilacı imal etti Cihan Kelison firmasının sahibi ve saç dökülme. sini önleyen formülün mucidi İbrahim Coşkun parasızhk yüzünden ilacuıı İstanbul'daki evinde çamaşır leğeninde ve kol gücüyle «yaratıyor». Devletten izin alamadığı için şimdilik «izinsiz» olarak vatandaşların hizmetinde. Yalçın PEKŞEN «SAÇLARINIZ DÖKÜLÜYOR MU? Cihan Kelison mamüUerl ile bu sorumınuza kesin çözüm getirdik. IDDIALIYIM. Uzun araştırmalar sonucu saç dökülme si, yağlanması, kepeklenmesi, yüzüııüzdeki sivilcilerinizi, saç kıran hastalığmı salonumuzda kesin ve garantili tedavi ediyoruz.» Çızer ve totoğrafçı Beysun Gökçm'le gazetelerde yayınlanan bu ılanın altında yazılı adrese gıderken, içerde saçlan dokülmüş bır iş adamı ile kar şılaşmanm eğlenceli olacağım konuşuyoruz. Fakat Gökçin boy le bir şey olabileceğıne ınanmıyor. «O kadar da olmaz artık» diyor. Ben olabileceğini söylüyorum ve bir zamanlar yine gazete ılanıyla boy uzattığuu ılerı süren bır fırmaya gittiğimde, roportajı firmanm sahibi olan 155 cm boyundakı «müteşebbis» bir iş adamı ile yapmak zorunda kaldıgımı anlatıyorum. davi yeterli olmadı» düşüncesiyle yineleniyor. Yani Cihan Kelison firmasına girenin bir daha kurtuluşu yok. 10 haftahk tedavinin ücreti ilaç ve bakım masraflan ile birlikte 10. 000 lira tutuyor. Brezilya, üçüncü dünyanın en sanayileşmiş ülkesi Sekiz buçuk milyon kilometre kare yüzölçümü ve 125 mllyonu aşkın nüfusu ile dünyanın en geniş ve kalabalık ülke lerinden blri olan Brezllya, aynı zamanda üçüncü dünyanın en sanayileşmiş ülkesi. Mekslka ve Arjantin'in yanısıra Latin Ame rlka'nm üç dev ülkesinden biri. 1970'lerde yılda % 6 dolayında bir büyüme hızını gerçekleştlren Brezilya, 1970'lerin sonlann da başlayarak, tiç rakamlı enflasyon oranları, sa nayi üretiminde önemli gerllemeler ve dev bir dış borç yükünde ifadesi ni bulan bir iktisadi bunalımı yaşıyor. Brezilya'nm toplam dış borcu 90 milyar dolara yaklaşıyor ve her yıl 20 milyar kadar dış borç ödemek zorunda. Bu borçlarmı top lam 60 milyar dolarlık bir yatırımla yılda 18 milyar dolar ihracat yapmasına olanak sağlayacak dev Ca racas madenleri projesl ile ödeyebileceğini umuyor. 1964'te askerlerin iktidara gelmesinden sonra ithal ikamest stratejisine bağlı bir sanayileşme politikası uygulayan ülke son yıllarda ihracatı geliştirmek için çeşitli önlemler alıyor. 1980'lerin başında Brezilya Orta Do ğu'ya en büyük pillç ihracatçısı olduğu gibl, ABD'ye çelik, uçak, ayak kabı, portakal suyu dahil yüzlerce kalem mal ihraç ediyordu. ABD yö netimi bir ara, alıcılara kredi açarak haksı^ rekabet yaptığı gerckçesiyle Brezilya'nm ihraç ettiği 500'ü aşkm kalem malın ABD'ye girişini engelle dl. olan yönlerinden biri de, ülkenin zengin doğal kaynaklarımn denetlenmesi ve kendi kendine yeterli bir sanayinin kurulması amacıyla 1930'lardan bu yana giderek genişletilmiş olan kamu sektörü. 1981'de Brezilya' daki 9000 büyük işletmenin 600'ü (blzim KÎT' lerin karşılığı olan) Estatal kısaltmasıyla anılan kamu iktisadi kuruluşlarıydı. Aynı yıl ülkenin en büyük 200 firmasının yatınlmış sermayesinin dörtte üçü, toplam satış ve istihdamınm yarısı 84 Brezilya'nm resmi iktidar . resmi muhalefet partileri Brezilya, seçimle gelen son başkan GOULART'm bir darbeyle devrildiği 1964'ten beri askerler tarafından yönetiliyor. Bu darbeden sonra siyasal özgürlükler geniş ölçüde kısıtlandı. Siyasal partilerin tümü feshedildi. Bunlar yerine bir resmi iktidar partisi (Milli Yenilenme Birliği ARENA) ve bir de resmi muhalefet partisi (Brezilya Demokratik Ha reketi MDB) kuruldu. Başkanın doğrudan genel oyla seçümesi yerine par lamento tarafından seçilmesi esası benimsendi ve ülkenin iki kamaralı parlamentosuna ARENA partisinin hakim olması nı sağlamak amacıyla se çim kanununda bir dizi önlem almdı. «Yüzde iki milyar» garanti MUessesenin kurucusu ve ılaç ların mucidi ibrahim Coşkun ile konuşurken insan Türk mılletinın yeteneklerine şaşmadan edemiyor. Coşkun «haddizatında» bır kadın erkek kuafoni. Fakat Saçları dokülmüş ınsanları gördükçe «içi içini yiyen, kendi kendini bitirircesine üzülen» bir kuaför. 20 25 yaşlarmda iken, 12 tür kimyasal madde ile iki doğa maddesini birbirine kanştınyor. Ve sonuçta anlıyor ki, bulduğu ilaç «yüzde iki milyar etki yapan, dünyada eşi bulunnıayan bir ilaçtır. İşte şimdi bunu herkese haykırmak istemektedir.» Haykırmak istemektedir ama, ılacın formülünü de kimseye soylememektedir. Hatta formül 10 haftahk tedavi kımsenin eline geçmesin diye Fakat bu sefer öyle olmuyor. saç dökülmesini önleyen macuCihan Kelison firmasında ça nu ailecek üretiyorlar. Formülışan herkes aşagı yukan saçlı. lünü evde bırakmaya bile Yine de içerde garip bir man korktuğu için işe gidip gelirzara var. Saçlarmın yerinde mor ken çantasında taşıyor, ile kırmızı kanşımı renkte bir madde sıvanmış genç erkekler İzin yok ve yaşh kadmlar idam mahîbrahim Coşkun cşereöyle kumları gıbi oturmuş bekhyor söylüyor ki» bu işi para kazanlar. mak veya maddl menfaat için Daha sonra bu maddenin mü değil «sırf vatanına faydalı olessesenin kurucusu ve saç dö mak ve Türldye'den de bir mukülmesi ılacının «mucidi» ibra cid çıktığım dünya duysun, vahim Coşkun'un «Kendi elleriy tana bir döviz kaynağı olsun» le yarattığı» krem olduğunu diye yapıyor. Fakat, yarattığı öğreniyoruz. Anlattığına göre ilacı bir türlü dünyaya «haykı. saç dokülmesinden yakınanla ramıyor». Çünkü elinde ne rın başlarına bu madde sürülü bir patent, ne de Sağlık ve yor. Bir saat kadar bekletili Sosyal Yardun Bakanlığı'nın yor. Daha sonra soguk suyla yı bir izni var. îzin olmayınca, kanıyor. Bu işlem her hafta Coşkun bu işi «izinsiz» yürütüyıneleniyor ve tüm tedavi 10 yor ve Cihan Kelison firmasına başvuranlann saçlannı «iyi hafta sürüyor. 10 haftanm sonunda saç dö ediyor». Oysa, bir patent olsa, BAŞA SURULÜP BİR SAAT BEKLETILİYOR Formülu külmesi durmuşsa «demek ki, bir de elinden tutan biri olsa, çofe gizli tutulan ilâç saçları dokulenlenn başlarına sürü iyi geldi» düşüncesiyle tedavi Türkiye*ye dünyanjn dövizi gilüyor. Bir saat bekletiliyor. Daha sonra tsoğuh au il» y^ ylneleniyor. Eğer dökülme dur recek ama, bundan kimsenin (Arkan U. Sayfada) kamyor. mamıssa bu kez «demek M te Brezilya'da askerler 1964'de iktidara geldiler. Siyasal partîlerin tümü feshedildi. Bunların yerine bir resmi iktidar, bir de resmı muhalefet partîsi kuruldu. Estatale aiti. Estatallerde çalışan bir buçuk mıl yon işçi hayat boyu ış garantisine sahip bulunuyor. Dönüşün başlangıcı Ocak 1985'te Brezilya'nm yeni Başkanı'nm seçilmesiyle tamamlanması beklenen «demokrasiye dönüş» sürecinin 1974'te başkanlığa getiri len General GEİSEL'in distensao adıyla anılan siyasal baskıyı «azaltma» polıtikası ile girildiği söylenebilir. 1979'da GEL SEL'in desteğiyle seçilen şimdiki başkan FIGUEIREDO'nun abertura (açılış) politikası uyarınca ilan edilen siyasi af ile tu'ukluların tümü Ekim 1980 e kadar serbest bıraksldı. «Demokratik sis teme bağlıl'k yemini» eden partilere yasallık ta nındı. Lağvedi en resmi iktidar partısl ARENA Sosyal Demokrat Partl (PSD) adı altında: lağvedi len resmı muhalefet partisi MDP ise Brezilya Demokratik Hareketi Par tisi fPMDB) adı altında yeniden örgütlendl, KİT'lerden herkes nıemnun Özel işletmelere nazaran yarı yarıya verlm11 olan Estatallerln 140 tanesi son yıllarda satışa çıkarıldıysa da alan olma dı. Özel sektörün orta ve küçük boy firmalara iş alanı yarattığı için Estatallere karşı bir tutumu yok Solcu parti ve akımlarm büyük bir bölümü de Estatallerln yaygmlaşmasını ekonominin «sosyalistleşmesi» olarak değerlendirdiğinden, Esta tallerden memnun olmayan yok gibi. Brezilya ekonomisinin ilginç yönleri Brezilya ekonomisinin bizlm için hayli ilginç SÜRECEK