Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 MART 1983 KÜLTÜR YAŞAM Cumhuriyet 5 Kırk yslını şiire veren Ümit Yaşar Oöuzcan: "Şür, kıskanç bir kadına benzer, ortak kabul etmez, Şenay KALKAN Üınit Yaşar O&uzcan'ın kırk yılda yazdıgı büttiıi Biiıler dört ciîtte toplanıyor. 1911'de 11 yaşındayken yayınhınan Ilk şiirinden bu yana yaklaşık 40 şiir ki tabı çıkan. sayısız şiiri bes telenen ki bunlar arasında «tspanyoî Meylıaııesi», «Ağla Gitar», Bir Gece An sizın Gelebilirim», «Böyledir Akşatnları İstanbul'ıın», «Beyaz Giivercin» ve «Aynlanlar tçin»i sayabilim sair Ümit Yaşar Oğuzcan, neden şiiri seçtiniz sorumuzu şöyle yanıthyor: «Sjiiri ben secnıcdim, şür beni seçti. Yaııi bence şair »lutuııaz, şair do&iılur. Şair lik bir yetenek işicür.» Bu tıözlerini açmasmı. sa£ lamak için şairlik salt yete nek ii)i midir sorusunu soruyoruz. «Tabii ki defcil. Yetenek rorunlu anıa yeter'i değildir. Bu yetenegi sağlam bir edebi kültürîe. çok çalışmay !a, araştırnmyla ve sevgiyle geliştirnıek, lier şeyden üuce sjiiri sevmek gerekir. Şiir kıskanç bir tcadına ben zer, ortak kalıul elmez. tlı maî ediHrse ihanct eder. Sa îrlerin âo yeteneklerinî ön planda tutmatan şarltır. Çüııkii şiir ikinci plana itilirse fciiser ve ypşennez.» «Kanıtncu en güc sanat dalı şiir.» diyerck şiir anla yıçjnı unlatmaya baslayan O'/'JLYI şöy'e devam Pdiyor: «En büyiik siiçlii^ii de kolay oluşımdan ya da ko!ay sanılmasından kaynaklanıyor. Çiinkiî hammadde si kagıt ve kaîem... Bu ncdenle ç'.ık kişî ilk gençlik yıllarının coşkusuyla bir şeyler karahyor. Oysa o ka dar giiç bir şey ki kcihııı:lcre raıı vermek. Dnvausnl nlnıak şaîr olmoya yetmez. însanın lıaval dünvasında şiîrin Kiü'prini sak!:ıyan odalar vavdır. Bu oda'arııı da kapıUırı ve kaj.ibrın anahtarları vardır. Anahtarlar yalnız vc y;ılni7 sair'ere veriînıiştir. OnUır dîlpdiktp ri zam?n ar.nrfar lvı '5T>ıİ!i n , şii>in srSziMnM pÜ7e!lik'i'rîvlp M''»"»!! ol'ir'ür VP bu gfızclüklori de şnrlerîylc in Adı unutulmus değer: Ressam Üsküdarh Cevat KiiÜür Sunisi İstanoul'da pek a z kişinin farkiîiaa oldugu bir olay yaşiinıyor. bir tarih sergilejiyoı Asker ressamlardan tlskiidar'lı Cevat'ın ÜskiUiar vfi Bngaziçi'ni konu iilfin saluboya ve yaglıboya tabJolannın bir bcüünıü Erenköy İş Sanat. Galsrisinde görülebilir. Sergideki resiır.lor ressamın kızının lrolt î:siyoııundan .seçildl rsküdar'lı Cevat olarak büinen Cevat Öztcngiz, 1(170 yılınctu Üsküdar'da dogdu." 1C92 yılmcîa Harboki'.luau bitirdi. Artıa dahu ögrenciük yıllarmıia «Kıılclı'nin Ressamı» olarslc ün yaprrnştı. SubayHlt yaşaırr.na Edirne'de başlayaıi, Tiirk Yunan Savaşına (18S7) katılan tsUüdavb Cevat, İzmir'de ve Seîaııik'lö bulundu, Yemen Çöilcrinde yaşadı. O dönemöen kalnıa resiırılerinde Saiat r,örünü!nleri önenıli bir yer tutmaktadır. Ona yol gösteren resim öğretmeni Hoca Ali R»za oldu ama. asıl hocasınuı doi>a olclu^tınu Qok erken anİadı. Binbaşıhktan emekü ol i duktan sonra, Maltepe ve | Kuleli Askeri Lisslcrinde, j İstanbul ve Çaml'Ca, Kıa j Liselerinde resim ogretmen ! Jiği yaptı. 1932 yılının ara i hk ayır.da Taksim'deki Yil i dız (o 7amr.nki adıyla Etoile) sinomasıuda açtığı seıgi büyüK ilgi gördü. 1933 yıimda Ankara Halkevi'ade ki sergisiyle de, sanatsever leıin ve ülke yör.eticilerinin Değenisini kazandı. l:<39 jnlında ölen Üsküdar. lı Cevat, Koracaahmet Mezarlığı'uda yatıyor. 1913 yıimda Viyaııa'da ser^üpn>:n «Büyiikada» tablOLiuyla yabancıların da övgülyrini alan Üsküdarh Cevaf.'ın birçck yîtpıtı ÎISSTO vs Hey'sel Müzesi'yle Milli Kütliphane'de bulunuyor. 23 marta kadar açık kaiacak olan tlrenköy iş Sanat Galsrisindeici sergide, reswımin üçü yağlıboya, 33 tanes: sııUıboya 36 resmi yer aîıyor. Yüzyılın önemli gazetecisi Rebecca West öidü Kültiir Servisi Röportajları, romanlan, denemeleri, siyaset ye tarih yazılanyla tanınan, lngiliz yazan Danıe Rebecca West geçtigimi/i salı gunü Londrr/daki evinde öidü. Üniü ya?ar doksan yaşındaydı. Rehocca West. tkinci Diinya Savaşı'ndan .«onraki Nürnberg Dıtruşınalan'na ilişkin röporfaj lan ve savaş hainleriyle iteili ynzılanyla cağımızıi) en öne:nli îra^etocilerinrten b?ri snvıl'yordu. West'e en büyük ünü kazandirati kitabı. 1941'de ABD'de yaymlanan. «1\ara Kuzu ve Boz Şahin» adlı rapıtı oldu. West. bu kita'omda. Reçmisi, bugü. nü, arkeolo.iisi. tarihi. sanatı, halkı ve politikasıvla Yugos lavya*yı nynııh;ı bir biçimde iureliyordu. l»P2'da İrlanda'da dogan Rehecca West. tüm yasamı boyun ca feminizm ve toplıımsal reforn: sorunlannı islecii. Zaten Rebecca adını du tbsen'in «Uos mcrsholm» adiı ovunundaki püclü bir ircdeye sabip geny kadından almışM. 40. yıimda Mücap Ofluoğlu "Geeimim sadece 'odan olmadı99 Mücap Ofluoğlu «sanatlarin birincisi. nıesloklerin sonuncusu» dcdiği tiyatro'du 40. yılını ^1 mart, pazartcsi günü dolduruyor. Şan Tiyatrosu'nda yapılscak kutlama gecesinin ?;9İiri, lıer yıl gosteri sanatları dalında verüecek bir bur.s için kuilanılacak. Goçen hafta içinde kutlama töreninm hazırlık lan içindo bulunan Ofluoğlu ile «tiyatrodaki 40 yılını» konuştuk. Mücap Bey. kırk yıl nasıl gcçti? İyi gecti sayılır. «Kırk yılık» derlerdi.. In san yaşamaymca anlaya nııyor. Biz de «kırk yılIık» olduk yani.. Bindokuzyüzkırküç' te rni başlamıştınız tiyatro'ya? Aslında daha önce si viı... Kırküç1, para aldığım tarih... Amatör olarak onyedi yaşmda lıaşhyor bu iş. Cağaloğlu'nda lisede okurken bir temsil verdik. O tem silo kadar aktörlüğü dü şünmemiştim. Fakat ede biyat hocamız «aen aktör olacaksın» deyince i!k kez aklıma takıldı. Sonra hcp takıiı kaldı. Başladig:mz tarihtc tiyatroculuk iyi bir iş miydi? Degiîdi. Mâlâ iyi bir is degıl. Ivi bir iş mi? O zumanlar ayıplanırmıs? tiyatroda oyna ınak. Onu soruyorum. Helki si/dcıı biraz dılia önce bu... Şimdi ayıplamıyorlar arkadan konuyuyorlar. Eskiden «başka iş bulanı;\riı tnı?» derlerdi. Adanı oiamadı aktör ol du» dci'lercii. Şimdi adanun yüziıne «Bravo. aferin ne kadar ıyiydini/.* oiyorlar. Arkndan 'l:ı «ZavHlı bir balüıya sap oiamadı. aktör oldu» dı yorlar. Yine bugün bir akıör evlenmoye kalktıAi zaman, kazara t'jtucu bir triienin kızına aşık ol ma babtsızlığınn ugrarsa dıımat olarak kabul edilir mi'.' Ama bu Batı1 da da, boyle... Ünlü tiyat ro adamı Jcan Mayer tî yatro için «Sanalların bi rincisi, ınesleklerin sonuncusu t'.emiij. Bu sö/c ben öc kutılmakla birlik lo. kırk yıl ivinde yaşadı gıın bu mesiugi hor gör ıııck i&temiyorum. Güç bir iştir sıma zovklidir. Kırk yıl boyunca sadtiie tiyatro; uluktan mı gerindiniz? Hyyır. Hatta sadeıe tiyai.rodan hiç geçinuifdim diyubilirim. liyatroculuktan önce ve birlikte ınuh«t.ebeciliğim vîir. Uzun yıHar ceşitli sirketlcrdo muhaseber.ilik yaptun. Bu kadar ınuhascbe yapıp da hnsabını bihneyen adamla ru: dtı ba^ında geliıim. Tiyatroya prol'esyonA olarak başlama öykünii/ü anlat.sar.iz.. BPII tiyatroya sınav la giremedim. Bir kez Ankara Devlei Konserva t.uvanna, iki kere du İs tanbul Şslıir Tiyatrosu'nda smava girdim. Kazaııaniiridım. Tiyatroya bu yolla giremedim yuni. Bindokuzyüzkırküç'to ıtc.ilum 1'an.ık Genç"in «Dcrtli Pınar» filminde oynadım. O zuman sinema işleri tiyatrocularm elindeydi. Bu yolla tiyat roya girebilecegimi düşünüyordum. Gerçekten ^İHU&ftİ SARSILARDA Şiirlerî bestecilerin iigisiııi c;ıımı Oğnzcan, «Bir çok şiiriınin bestetendikten sonra ünJentiiğini iııkâr cdemem anıa, yiğiıli öldürüp hakkmı vermıyorlar.» tiiyor. sanlara aktarıılar. Onun icin ber zanıan deriın ki, şiir ögretilnıez fakat yetenek varsa bu kapılar bir bir aeılır ve öğrenilir.» Bütün şiirlevini dört cilt te toplayucak olan şairin. duysiusallirik şiirleriyle, ru bai ve dörtîüklerini kapsayan iik ikî kitabı cıktı. Öniimüzdeki günlerdu çıkacak olan öbür iki ciîdinin bivi uzun ve soluklu Şfiirlerini. öteki de tiim taşlamalarını kap.'.ıyor. «Rubai bilindigi gibi dört satırlık bir şiir birimidir. i\ruı'un 32 adet özel vezinIerinden biristyle yazılına • M gerekir. Ve dört satır Hindo. 1. 2. 3. satırlar birbiriyle kafiyeü olur. Ben rdcbiya.tıınızın tiim şiir tiir îcriııi araştırdını, öçrendinı ve den^dim. Kııba.ilere ayrı hir atîirhk. buna ayncabk da diyeb'lmm vermeıniıı en önpmli nedeni güçliitrii i'Imııştiır. Sırasında sayfalar dolusıı düz yazıvla ya drı mısraîar boyu şiirlerle anlatılabilecck bir duygu bir düşiinreyi dört satıra, dört başı rnamur sığdırabilmek kolay değil. Diişünsel şiirlcrimin pek çoğunu rııbailer olıışturur.» Özellikle bestecilerin ilgisini çeken şiirleri Için şöy :e diyor Ümit Yaşar: «Hiçbir şiirimi bestelensin diye yaznıadıın. Çünkti ben kesinlikle şarkt snz>i yazarı değilim. Ceşitli yapıt lanmda çıkan şiirlerirai çe sitli besteciler bc«;enip çogu kez de benden habersi/ be.steliyorlar. Aralarında iyileri olduşu gibi köliilcri. hatta berbat oianları d:ı var. Yasalar açısından bun lara engel olma oianaeım da yok. C'ünkii Fikir ve Sanat Eserleri Kanununutı '•'. nıaddcsi, yayuulanınış her yapıtın bestelenebileceğini süyler. Ancak p!ak oîarsa ticari bir içerik kazanır. böy lote söz yaıarına da bir üc ret ödenir. Bu da 10.000 15ra gibi gülünc bir Dtıradır. Hir çok şiirimin besteîennıek yoluyla ön!end ? s:ini. tanındı^ınt ink'.r ec'enıeni ama, yiftîdi öldürüp Iıakkını vermiyorlar.» Madaralı Roman Ödülü'nü yaşatmak amacıvia vakîf kuruldu ANKARA (a.a> Madaralı Roman Ödülü'nü geliştirmek ve yaşatmak amacıyla «Madaralı Vakfı» kuruldu. Tcvfik Fikret Madaralı tarafmdan Yalova'da kurulan vak. fın ınal varhgı 40ü bin llra olarak bplirlendi. Bir mütevelli beyet taratından yönetilec.;k olan vakıf ile, Yalova'ya bnçlı Çiftlikköy İlkokulu'nu birincilikle bitiren öğ Tenciiere ya du Ciltlikköy'de başka ortaokııl ve lise agılması dunımunda bu oki'.Uan ber yıl birinciHVle Mtirenlere b'dül vere»k, 1S73 v''nri "i h« '"a. ra süref^îlen Madaralı Roman Ödülü'nün süresi/ yaçatılnıası amaçianıyor. MÜHASEBECÎLIK YAPTÎM Mücap OMuoğiu, «Tiyatroculukla birlikte urun yillar mubascbecilik yaptun. Bu kadar muhasebe yapıp da hesabıuı bilmeyen adamların da basında gelirinı» diyor. öyle oldu. îlk oyunumda da. dckor oldum. Ne demek dekor ol roak? Yani dekor rolü yaptım. Heykel rolündeydim. Şimdi herkes ti yatroya *Hamlet»le baslıyoı:. Ben «heykel»le baş ladıın diyorum. Jül Sezar oyununda sahnede bulunan heykeilerden bi ri olmuştum. tlk rolüni bu oldu. •Heykel» diyor !ai" gıdip orada duruyor dum. Böyle başladım tiyatroya. Beninı heykelligirni çok beğenmiş cla caklar I". ikinci oyunda. •Gök Korsan» adlı mansum bir piyeste korsan rolünn çıktım. lik kez piyesto konuştum. lilik yürümez.. Muhsin Ertugrul rahmetli.. «Bir aktöı* çok çalışıyorsa be l«ar yaşamalıdır» dordi.. Galiba s>iz bu tavsi yeye pek uymadmız.. Lvet uymadım.. Üç kere evlendim.. Onu de ıtıek ibtiyorsunuz herhalde.. Cstelik iki evliligimde eşlerim de tiyatroCTi idi. Ama iki oyun ru da, bir arada yaşayamıyor Sonunda iyi bir rastlantı sonucu edobiyatı seven, kafüina uy(Tun birini buîdum.. Ralıatfi erdik kırk yaşından tionra.. Tiyatrocunun e%ı hoşgorülü olacak. Hangi konuda? İçki miV Hanım hayranlar r.ıı? Yolı içki değil, çali:?ma konu.sunda. Çok cah^ması lâüim tiyatro•;unuu.. tçkiyle p.ram iyi tiir ama ^ikâyet konusu olacak kadar degil. Kont rolîü bir adamınıdır. Ka dehi elime almasını da. bırakmasını da bilirim Alkollü salıneye Çikraarn. Hatta suhneden sonra büe her ak^im ÎÇ mem. Hul'tadı bir gıin «İyi l>ir iş mi? İstanbu! Uluslararası Fotoğraf Yarışmasrnm koşulları beürlendi Kültür Senisi İstanbul Fo • oRraf ve .Sinema AmaJörleri perneği IFSAK'uı «üzenlediği Üçüncü İsianbııl iriuslavarası FotOjîraf Yarışm.ısı'na katılm» koşuilar; vn yarışmanın seçınenler kurulu NIli oldu. Hio'oir Konu sınırlaması ge(irilmeyen yanşma siyah beyiiz baskı, renkli baskı ve saydam olarak üc; bölümden oluşuyor. Bir îcişi her bölüme en çok döıder yapıtla katılabilecek. Yapıtların en geg 16 Mayıs 1983 tarihine kadar «3. thıslararası Ya rışma, İFSAK, P.K. Î72, BcyOÛ.İU, İstanbul» adresine Rönderiltnesi gerekiyor. Şakir Eczacıbaşi, Nusret Nur «lan Ereu, Baha Gelenbıvl, Onat Kutlar ve Mehınet Bayhan'dan oluşHtı segnıenler kuru'un;ın â? gcriendirecegı yapıtlava. ceşitli ödüUerin yanı sıra KUltür ve TurİMiı Bakaulığı ödülleri w L'NESCO Türkiye Müîi Komisyonu ödülleri de verilecek. 13u yılki : arışmanın giderleri ilk kez dört yüz totoğrefssverın fcmer lîra katkıda bulunmasıyla karşılaruyor. Yüzü geçmistir Kaç oyunda oynadımz bugüne kadar? Yüzü geçmistir. Kır ka yakın oyunu da balı neye koydum. Daba çok komedyen olarak ün kazandınız galiba.. Hayır. Komedi oynadığım kadar dram da ovnadım. Ünlü kla&ikle Fstanbuî'un görülmenıiş bir ki?, geçirdiği ijubat sonlarmdu bir gun Yeşilköyden havaianabilen sa yılı uçaklardan biri olan Pan Amerikan'a kapağı attıgunı/da vo betnbeyaz bir piîjtı urkada bırakarak hciv'ilandıgımı^da, bir «oh» cektik. Bir gün önce PanAnı yine kalkmıştı, ama 4. Levenfden taksi Ualkmadısindan biz uçag kaçırmıştık. Eiraz sonra görkemli bir «PanAnı» külıvaltısı geldi. Anitrikan usülü: Önce bir mey/e tabagı ve meyvo suyu (ki Amerika'da yalnsz bununla yetinenlerin sayır.ı gitgide artıyordu), ardından boğazına düşkünler için asıl kahvaltı. Plastik kap'arda pirzola vu kızarmif? patates (evct, sabah suboiı piri.ola). koca bir onılet, lereyagj. ret/i\. peynir vo bir dilim çikolatah kek. Pirzolanm çok yumuşak olduğur\x lanıkhk edebilccek ku dar taltım ama sabah sabah et yfimosı do.frrusu miz pek kalduinadı. PanAm'Ia dönü^rp iso orttt halli bir yemek ycdik. Yornek. kahvaltı den li iyi degildi. ama buııun nçıklfimasını (ve teseilisini) şöyle bulduk: Burdan kalkışlarda yenenlcr Türkîye'den sa^lanıyordu, oysa dıs kalkışlarda bcyle doğildi. PanAm yöneticilerinin, erzagın turnün.ü Türkiye'den saglatnayı düşündükkjrini de bu arada haber vereyim. Ve, lîerlin.. Sinema Şen agıztadıyla Berlin Lokantaları: Değişik Mutfaklar ve Şenlik Sarayında Türk yemekleri ligi dciayısıyla (dördünuu kezJ geiip 10 küsur gün geçirdigimiz Berlin.. Vo Berlin'in sık. yarif IokantaJan.. Yıllar önco (uO'larin başnıda) Almanyaya i!k geidiğimde. le:dz sosisierin v e haşlanÎTIIŞ patatesuı dış.nda iyi birşeyler yenebildiğini anımsamıyorum. Ama, ekoncmik kalkınma, kuykusu/. yemeiçtnede de kendini gö.stermişti. Beriin'de çok değışik mutfak Irruı en güze! ürirnierini de bulmak artık kabiidi. I2'yi aşkın değişik lokantada yeme olanağını bi/e veren lokanta kuponl.ırımız vardi, ama dogtusunu söylemek gereKirse filnıden filme koşnıaktan vakit bulup bunj.ınn çoğuııa şndemedik büe. yakm olan, .sevtligiıniz, benimsediginîiz birkaçıyla yetmdik, mez. Amerika'da uzurı yıl lar yasamıs olraaktaıı olsa şerek, «dogaya yakm» yemek merakhsıdır. ö n o salatasını söylef. Sonunda hiçbirşoyi beğenmedi. ne olduğunu pek anlamadığınıi2 birşey ısmarladı. Gelen sanınm horoz kszartmasıydt, aniîi taUız gibi bh şü:k, «Boheni» bir hava&'i olan vo şpnfikçiler tarafındrın pek tutulan «Ter•o Mondo> isinıli Yunan / meyhanesınde, Alman. A.»•ap ve Jtalyanlafin da k:*tıldı.ijı ilginc bir guce ^eçirdik. Ahtapot salatam ılaıı raemnuıı kaltnadım (nerde Kuşadası'nmki?). ama «musakka» deneıs (ve bızdekiyle hiç ilgisi olmayani tipili Yunan yemegi (bir tür bol kıymaJı hamurl lezizdi. Ama Berlin'de en çok. Şenlik Sarayı olan Kurtzhsılleiîin Türk'ler tarai'ından işletilen büfesindo yedik. Hem kolay ve pratik. fcem ucuz. hem de <;ok Jt/izdi bu vemekler.. Yıîlardır burtvyı isîetiin Soner Bey vo o:;i Sçmra Hiiaım, çsvrelerindu '>uıı uet'cce sempa'ik ve kibar bir avuc Türklo (Nfetin. T'ansr, vestiyerde çaiışan Oülçin, vs) burayı gerek yemek, gerek servis açısından çok iyi cahşan, btZIÎ de büyük propaganda saplıyan bir yer halino setirmişlerdi. Ceçen yıla dek buiunsın döner. bu yıl kckıı yapıyor» gerokçesiylo kaldınlnuşti. Ama ne gam. Nef'is köfteler. biber ve yaprak dolmalan . patates, çoban salataları, Fnmkfurt sosisleri. soguk balık. jambonlu sanslviç, ceşitli peynirler. baklnva, pastalar, Türk şaraplurı ve kahve ile desifckıenen bu büfc. bir Türk yeıneklori» sergilemesiydî ve cok ügj görüvordıı. «Herkes tiyatroya «HamlcMn başhyor, Ben «Heykel»le başladım. Jül Sezar oyununda salınede bulunan heykeilerden biri olmuştum. İlk rolüm bu oldu.» rin hetnen bernen hepsinde oynadım. Ama son zamanlardn. «Kaktüs Çi teği», «Pepsi» gibi oyun lara ağırîık verince... Öyle bir izlenim doğdu.. Bu oyunları oynar ken ınuhasebecjlik sürii yop nıuydu? Muhasebeciliği ewey yaptım anıa sonra btraktım. Ama dedığim jîibi sadece tiyatro gecin dinniyordu. Dublaj yapı yordum... Hadyo temsillen.. radyo eğleuce prog ramlarındLt sunuculuk.. Uunun gibi işler.. Son /amanlarda reklamlarda da oynadık geçiıımek icin... Ama bcn bunu normal buluyorum. Laurence Olivier bile.. tngiltore Kraliçesi'nin Lor du.. Reklamlarda oynadı.. Bir aktörün aiie ya santihi nasıl oluyor Mücap Bey. Hanınılar tiyatro oyuncusu olan kocayı nasıl karşılıyorlar? Evet.. Aile.. Bir ak törün eşi tiyatroyu sevmiyorsa eğer. o meslegi sevmiyorsa.. O aktör ya samıyor demektir. O ev tali'.im var. O püü biraz ıçorım. Dogan Nadi'oin bir esnrisj vardır... Çok gü/eldır... Hahmetli ile Park Oîel'de. Divan'da sık s'k bulu?ui'duk. F n kut daha beni suhnec'e görnfmişti. Bar omori k'indn oturuyonız. iciyoruz.. Ama bon dedırrim gibi fazla içmiyorum H f unuiınn:n söyle demışt.ı. «Mücap s*»nin sahnede nasıl oynadığım biJnıiyorum aroa bar amer:\p.n't!a iyi oynuyorsuıı» Sayîiı Mücap Ofliioglu va^edıg'iıız kır!« yıl icinde tiyatronıvz neredcn ncreyp gp!;îi. Euııu da özell^r misini/? Tiyiitronrjy en parInk yıJlannı elliycimi^ yılları arasında yınnı yıl yaşadı. Sonradan bir t'jk olayların clkit.;nde geriledı. Batıda bir so/ vardır. Bir ülkenin uy t;arlık ölçüsü. o ülkecip ki tiyatro sajısı ile ni çülür. rierler. Durumu sizin takdirinite bırakıyorıım.. Bir diger akşam, bir Danünarka lokantasında yedik. Burda özelliklt» •Tiyatro Mezesi» denen bir yemek iJginçti. Matlotıi bir sehpaya oturtulmuş küçük kaplarda sunulan degifjik soguk yemeklerden oluşuyordn bu: Karides, siyah havyar. jambon. birkaç çeşit i'üme veya soguk balık. çoşitli turşular, vs. 2 kişiye rahat yetecek denli do boldu. Dubro\nik isimli bir Balkan yemekleri lokaiîtasmda (Yugoslavlar Bunlardan bir Aîman işletiyordu burasını) ız^nlokcintasında birgün çok ra etlere. özellikle köfteleziz, mantarh \o beyaz lere diyecek yokta. Gulaşı toslu bir tavuk yedim. ve Borç çorbası da cok Leyla Umar dostum ise •ı.»f yemek secer. et sev iyiydi buranm.. Buna kar Güher ve Süher Pekine! kardeş!erin konseri 2526 marfta İSTANBIL cni.\ Sanat Ser> isi) Güher ve Süher Pekinel kardeşler, 2a mart cuına, günü saat 18.00'de ve 26 marc cumar tesi günü saat 11.00'de İstanbul Devlet Scnfoni Orkebtrası eşliginde iki konser verecek. Pekinel kardeşleri, Atatürk Kültür Mtrkezi'ndeki konserlo rintie, Mircıa Basarab yöneti. nıüıde Mtndelssohn'mı piyaııo konçerlosunu seslendirecekler. Mircea Casarab yönetiınindeki İstaubul Devlet Senfoni Orkes'rası avrıca Bruckner'in 2. senfonisini yorumlayacak. «Heykel» rolündc 5Q 19 MART 193» Tanıdığımıa mıüıterem bir zat bize şu şikâyette bulundu. Geçen gün Galata'dan otomobılle Oefterdar'a Kadar gittim. Avdet ederken şoför Çemberlitaş'ta benzininin bitfcğım soyieysrek bızi bıraktı. Halbuki yolda bir ÇOK beıiı'in satan dükkânlarm onünden geçmıştıb. Lahavleyi basıp. Beiediye binasuutı önünde duran otomobiilerden birirıü blrmrek Galata'ya gitmek istedim. Bu otomctmirj sotörü de, bir dakika gittikten sonra, daha Cağaloğlu'nda benanmin olmaöiKim soyienıesin mi? Gene indım. Bir üçüncü otnmobıle bindim; fakat binnıedsn ew=] bu deıa benzinı 19 MART Mümîcz ARIKÂN JLKMECLİSAÇiLOL Î8??'O£, İLK OSMANU MECLİSİ AOLOt. TAHTA Ç>KAKK£Nfaifi MK| Ü&İH KURUI.MAZI İÇİN, MİTHAT PA$A,^.İYA PA$A VE NAMIKKBlUAi. £/B> PEi/RİN ILEBİ SELENFI Kİj< APAMUİR/NA SÖ2 VEREN II. ASDÜLHAMir^ D/>H4 8U ££R[>E çaşirLi Yt teÜŞTÜ. SPÇIML£.I< SONUNDA OLUŞ.4N MECLİSİM ÖMRÜDCPEK KI&A OLDU. 13 SU&4T 1878 '£»iF, AÇ t/.. /ŞıAJZtâAt t f A / SONRA, A3DÜL/~'AMİT £üSY,4 İLE SAWA$ DUKUMUNU S/>~ j ^ HANE BOiPMEOJSİ kAPATTl! \ ^ 1813'TE,KÂ$fc OAVIb L STONE İSKOÇYA'OA Benzinsiz taksiler olup olmadığım sordum ve yan yolda benzini bıtersB on para vermiyeceğimi söyiedim. Balıkçılık mütehassısı M. Simson balı!: çıhşımız ve süngerciliğimız hakkında İktisat Vekâletine bir rapor vermiştir. Mütetıassı>iilıiiler:mizde çok zengin sünger tarıalaıı nklu^ıınu biıhas&a kaydettikten sonra işlen mesi için almması icap eden tedbüleri sıyv1 ıiii^f.r. M. sımson bu ışto hültümetin madö ı . ı luzumlu görnıektedir. Balık t;e.misinin rnutat tetkiit seisrlerir.ı tekrrsr bh$:.anacaktır. Balık enstitüsü ve süngerlerimiz İ YAPTt. 6£N£L ÜKL£ EKVATORUN GÜNE YINDEKİ SİLİNMİrEN VEJl. '; VICTORYA ÇAVLAN(. HtjZAMBEZİ' MEHRıNl\NYA eÖLÜ ve Ç£VG££ÎNİ 2AMACU VAGPt.ESİRTİCARETf^LE MÜCADELE VS ML. NEHRİNİH KA YNAÖtNt BUL MAK. BİRİNCJSİNİ YAPTt AMA İKİNCİYE GMRCİ YETMEPİ...