Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÖŞLER Kemal düzenden yana olabilîr ml? Daha Cumhuriyetin ilanına sekîr ay varken TBMM'do «MiÜetln irade ve bmeii ne uymayanlann talilıi hüsrandır, i?mihlâldir» (1 Mart 1923) diyen Mustafa Kemal düzenden yana oiabihr mi? 1 Kasım 1932'dö «Milletirniz her türîü gÜçliik vo zorluk karşısında dvırıt adan iJorlemekte ve yükselmrktcdir» diyen Mus tafa Kemal, 9 Mart JfiJ.Vde CHP Dördüncü Kuruît.ayfru acarken s\n.iları söyîüyordu: «Uçurum kenarında yıkık bir ülke.. Türlü düşmaniarîa kan!: boJ'u.îr.alar.. YıIIarca süron sava";.. OnrUm sonra içerde v« dışar dr. saygı iie tan;nan v^p.i vatan, yrni sosyete, yeni devirt vo bunjarı başavınak için arasız dcvrimirr.. İştc Türk genel devriminin bir kısa diyemi..» (Atafürk'ün bu konuşmasınin pîağı da vr.rdır. Meraklıları güzel sec.inden dinîeyobiürler.) Atatürk «Türk Dcvri.B.i» diye adlandırdığımız kasırgantn önderi idi. Ancak temel ÎÎÜÇ, Osmanîı topium dü/cnine karşı olan; bu düzeıü iyiye. dntrrııya ve güzeîo yönelik dçği.jtirınok isteyon ayJın'ar ve bunlar arasmda ö'CÜiKle «miu» HÎJ. Atatürk bunu şcyî^ dnğorlendirmöktedir: «Arkadaflar! Bütün tarih bize gösteriyor ki. mületlpr yüksek lıedcvflK"rine vasıl olmak istodikleri zaman. bu i'cv«.'ranlur: karşısmda üniformah çocııUIarını buJmtışJardır. Tarihin bu umumiyeti içînde yüksrk bı r isiisna bizim tarihimizdo. Türk tarihirde frorü lür. Bi'irshiiz ki. Tihk Millrtj. no vakit yükselmek için adırn atmak istfiaişsc: bu adımbrin önür.'Irî dai'T'P pişvn olarak. daloıa yüksek mi'li ideafı tahakkuk eitrren harelittlerin pisdarı cyrak îendi kahraman çocuklarından mürpkkcp ordusunu görmüştür ... Bur.dan sonra i a Türk miüctinin ul vi Idealinin husulü içîn kahraman asker evlâtları hep önde çidncektir,.» f22 Şubat 1931) Ve günümüz Türkiye'sindo Atatürk neredeyse «düzenden ycrsa» sayılacak Ata türkçülük «düzeni korumak» olnrak değorlendiriîecek.. Umsnj Saym Aldılraçtı' nın bu demeci, öbiir bazı demcvlöri gibi «Yanhş yansıtıimıs» o'sun. V fîügo'nurj do diği gibi; «Geçecek şey geçer, esecpk riizgar eser. Ebedi hu?ı;r bu poyrazl'ırdan müteessir ohnaz. İhti!<''îıerin üzerinno gerçek ve odalet: fırtmal;ırın ü/erînde!ü yıldızlı gökler gibi sürüp gider.» (93 s. 241) 16 MART 1983 aym Orhan Aldıkaçtı'nın Anayasa hu« kuku profesörü olarak değil, Danışma Mecîisi Anayasa Komisyonu Başkam olarak, Yavuz Donat'la yaptığı ve 4 Şubat 1983 tarihli Tercüman gazetesinde «Kurulu düzen tarai'tarları, biriigı korurlarsa kazamrlar» süpermanşot.i aîiında birinci sayfada yaymlanan söyicşido iieri sürdüğü hususlar; cidrii bir saptırma öraeği clarak, üze rinde önemle durulması gereken hususlardır. Bu söyleşinin başlangıcında Sayın Aldıkaçtı aynen şunları söylemektedir: «Osmanlı İmparatorîuğu'nda da toplum, ıslahat taraftarları isîer.seniz buniara 'hareket taraftarları' diyelim ile kurulu düzen taraftarları olarak ikiye aynlmıştır. Islahat hareketlerine karşı çıkmak Isteyen, kuruîu düzenden yana oîanların sağ tarafı dinin katı ve dogmatik yaolarına ve dokuzuncu asırda donduruîan şcriat lcuralİanna başVIı kaîdıkları, faaliyctleri ile kuruîu düzenin tümünü etkileriikleri için, kurulu düzen taraftarlan uzun süre; Kericilerle karıştınlmıştır. Genç Osman, Üçüncü Seltm, Sultan Mahmul'ım reform barcketlerine. Gülhane Hattı Hürnayunu ile başlayan Tanzimat Devrl Hderlerine !<arşı çıîcanlar, ikinci hürriyetin üanmdan smra <rörülcn 31 Mart olayı ve Atatürk üa ink Iâplarmı lnkâr eden ler hep bu genciîer olmuşîardır. Fakat yukarıda da beJirttiğim gibî bunların da kurulu düzenin içinde yer almaları, bir toplumda korunması gereken değerler ne varsa onlan koruyarak toplumu ilerletraek isteyen kurulu düzen taraftarlannın yanlış anlaşîîmasına yol açm?ştu*,.» S Siyaset hllhninde «Toplranda korunması gereken ne varsa onlan koruyarak îoplumu ilerletmek isteyen kurulu düzen taraftarları» diye bir ayınm yoktur. Kapalı Otıırumlar.. Aydmlar arasmda kapalı oturum çeşltll yerlerde olubilir; Kumkapı ya da Boğaz meyhanesinde; konuksever bir bayaııın saionunda; lüks bir oteîin bannda; orta halli bir «resfcoran»ın masasmda beşaitı kişi toplandı mı tartışma başlar. • Kiml zaman boyle kapalı oturtıralarm bir «cfe»si vardır; dedigi dedik, öttürdüğü düdüktür. îki kadeh sonra gozîcrı çakmaklaşır. sözleri saldırganlaşır, çcvresindekiler durumu «idare ctıneye» çahşırlar. Danışıklı bir çember oluşur «efe»nin çevresinde ve içten içe kaygı başlar: Aman yine bir kavga çıkmasm.. Dargmlık başlamasm.. Toplantmm tadı Kaçmasın.. • Kiml zaman kapalı oturumım bir «nüktedan»ı bulunur. Bu kişinin görevi her söylenene buzlu bir espri yetiştirmektir. Kavçaktakl trafik memuru gibi eiini. ko'iunu. piposunu, sigarasırn da işin Içine katarak sıksık pppri yapmaya kalkışır. Bu duruma çevresindeki'ev uymaya çabalarlar. Oturumun tadını kagirmamak için zorakl sululuk başlar: Ha ha lia.. Hi M.. Deme yahıı? î?,ı büsbütün düşer. Birisi çıkıp da dobra dobra konuşsa: Yahu kardegim, sen her söylenen söze karşılık bir espri yapmak ^orunda mısın? Kapalı oturumun zaten ekşimîş tadı büsbütün kaçacak; iki kadeh rakı zıkkını olacaktır, ie Klmi kf.pah oturumun da bir «g'evpze»?;! vard:r. Yüz yıldan beri konuşınamış Ribidir bu geVCZQ; susnıak nedir bileme/: birbiriyle ılişkisi bulunmayan ve ancak çaftnşım hri!k;:!any!a v.mcirlenen bir konuşma türünü tuttarur; yüreğinuekl bencillikten kaynaklanıp anaforlaşan bu gevezelik sarmalın! monoio;iunun ekseni yapar. Hayatta azçoi< insan T.anımış. herkes gevezelerin hep aynı şey'eri yinelediklerini biiir. Aynı konuyu temcit pilavı gibi kırk kez sofraya süren geveze. gevresindekılere illallalı dedirtir Adamı susturup iki üç laî" söyiomek isteyen bir başkası çıktı mı gevc/e çevresln^ boş gö;^îer!e bakınarak otuzkırk snniye ^ustuiîtan sonra en küçük boşkıktan yararlanarak yine lafa daiar Çevredekiler «ya sann> çekip adam'. diuieı gibi gözükür'er; içten îrc de sbylenirler: Topiantınm içir.e et.tı. • Kiml kapalı oturumun da bir «kahraman»» vardır; afrasından tafrnsından geçiimez. Gerçi ödleğin ta kendisi olduğıı geçmiştek! deneyîerle saptanmıştır; ama. sofralarda afi kesmeye, baylara tepcden bakmaya. bayanlara da sulanıp saldırganlaçmaya bayılır kahramanımız; pümbür gümbiir konu.şur; herkesin kafasına dank dank vurmaktan ho.^lanır Kahramanı tanıyanlar içten içe gülerler, tanımayanlar etkilenebilirler. • Bîzim toplumda kapalı oturiîmlann kurallan böyle oluşmuştur; acık oturum geîeneği ve göreneği yerleşmeden böyicce sürüp gidecektir. Zamanı bol olan. vaktinl yitirmek isteyen varsa. buyursun kapalı oturuma... Prof. Dr, Toktamsş ATES tÜ tktisat Fakültesi Öğretira Üycsl mak isteyenler vardır. Ve genç Osman'a, Üçüncü Selim'e. Sultan Mahmut'a karşı çıkanlar, yani «kurulu düzen yandoşlannın» uzantılan önce Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında. sonra da yapılan devrimler sırasında Atatürk'e karşı çıkmışîardır. Birinci Mec lis içindeki «ikinci Grup», «Terakkiperver Fırka», «Serbest Fırka» ashnda, kurulu düzeni değiştirmek isteyen ve değiştiren «Kemalistlere», «Atatürkçüîere» duyulan tepkiden başka bir şey midir? Daha sonraları Demokrat Parti ve Millet Partisi de aynı temellere dayanmamışîar ırndır? Kinı yadsıyabilir bunları? Ali Kemal'i. Daraad Ferit'i. Refik Halit'i, Refet Paşa'yı, Adnan Adıvar'ı, Rauf Orbay'ı. Ahmet Ağaoğlu'nu, Fethi Okyar'i; «dincigerici» saymak mümkün müdür? Ama bütün bu adîar §u, ya da bu biçimde Mustafa Kemal'e karşı çıkmaktan geri durmamışlardır. Unuttuk mu yakm tarihimizi? Sayın Aldıkaçtı'nm demecî oldukça muğlak. Atatürk'ü «kurulu düzeni değiştirmek isteyenler» arasmda mı, »kurulu düzenden yana olanîar» arasmda mı gördüğü pek anlaşılamıyor. Ya da ben anlayamadım. Biraz aşağıda örnekleyeceğim üzere, Atatürk'ü «kurulu düztmden. yana» clanlar arasmda görmeye olanak yoktur. Siyaset biliminin temel kavramları istenildiği kadar saptmlmaya çahşıîsın. Atatürk «kunjlu düzeno karşı» olanlar arasmdadır. Ancak Atatürk'çü bir yönetimin Danışma Meclisi nin Anayasa Komisyonu'nun Başkanmm açıkça «kurulu düzenden yana olanlar» arasmda yer alması ve kurulu düzen yandaşlanna akıl öğretmek istemesi; hazindir ve beîki de «tarihin acı bir cilvesi»dir. Ve Süleyman Nazif'in îstanbul'un ^şgali scnrasmda yazdığı ünlü «Kara Gün» makalesini bitirdi&j gibi: «Her hal mütchawiî»dir. Tarih boyunca toplumlarda kurulu düzenl ileriye götürmek isteyenler ile bu düzeni korıımak, ya da geriye gö^Jrmek isteyenler olmuştur. Birinci gruba genel o'arak «ilerici, inkılâpçj, oevrimci»; ikinci gruba «gerici, muhafazakâr. tutucu* adı verilir. Kuşkusuz bu kavramlar göreli kavramlardır ve çağdan Çağa değişmişlerdir. Ancak her ne olursa olsun, Atatürk birinci gruptandır. Yani, ilerici. lnkı'apçı, devrimcidir. Sayın Aldıkaçtı'nm dodikleri çok lyi niyetle yorumlanırsa; elbette baz> şt>Ien koruyarak toplumu ileri götürmeK roümkündür. Ancak bunun adına «kuruîu düzenden yana olmak» denmez. «1110111 devrimcüik» denir. Kaldı ki Atatürk «ılunh» değil. «köktenci»dir. Osmanhdan. kaIö.M ne varsa değiştirmekle Kalmamış. Osmanlı «anlayışına» bile sava« açmıştır. Osıuanh düşünce yapısı yerine, çağdaş «Batılı» kafası yerleştirmeye çataJamiştır, ö/gürlükçü. hoş görülü. araştırıcı ve bilimsel. . Toplumda hangi degerler konırarak ilerleme sağlanabilir? Tann egemenli^ine dayanan Saltanat dururken, haîk egcmenliğine dayanan Cumi«urlyet'e ulaşabilinir mıydi? Peygamber vekil< Halife dururken. laik toplum düzenine geçiîebilinir miydi? Medrese kafası ve ar.layışı korımurken. Batı zihniyetine uîaşmak mümkün müydü? Faîih Rıfkı'nm deyişi ile. söz Mustafa I'vemal'den eçıhnca, «Gerçek bir 'htilalci karşısmdayız.» (Çankaya s. 377; Kon.ınması gereken değerleri» kim ve hangi yetkiye dayanarak saptavacaltjr? Nedir korunması gereken de.fier^ Kangi degerler korunmaya dcğmez? Bunîan örneklemek mümkün müdür? •Yerinde duran bir şey geriye gidiyor demektir» Ekim 1922) diyen Mustafa Atatürk Köktenciydi Saptsrma Yukanya aldığımız dört paragrafm Uk üçüne genel çizgiler içinde katılmak olanaklı. Ancak dördüncü vo son paragraf, açık bir saptırma ömeğidir. Siyaset bilimi literatüründe, «Toplumda korunması gereken deçerlor ne varsa, onlan koruyarak toplumu ileıİGtmek isteyen kurulu düzen tarafturları* diye bir aynm yoktur. Bu aynmı sosyal bilim dünyasına aranağan etme onuru Sayın Aldıkaçtı'nın olmuştur. Gerçekten Osmanlı împaıatorlugu'ndan beri gelrrıekte olan bir ayrıma göre toplumumuzda Sayın Aldıkaçtı'nm deyirai ile ıslahat (hareket) taraıtarlanyla, kurulu düzen taraftarlan vardır. Yani kurulu düzenl deijiş'irmek isteyonier'e, bu düzeni koru OKTAY AKBAL jiillük'te Bir OkuL ETİBANK Emet KoSemanit Isletmesi Müessesesi MiüdürlüğündGn !MLiesseseınizce; , + 25 toleransh 290.000 ton kolemanit cevherinin 1933 yıh Içerisinde, a) 200.000 tonunun Hîsarcık stok sahalarmda Emirler'e, b) 40.000 tonunu Hisarcık stok sahalarından Bandırmaya, c) Ö . Ü tonunu da yüklenıe müesseseye ve O O O boşaltma müteahhide ait olmak üzere, Espey bölgest stok sahalarmdan Hisarcık stok sahalarma nakletitrilecektir. Gazeieci Büleııt Dikmener "Haber Ödülü,, Koşulları Duyurusu Gazetecl Büîent Dikraener'in anısmı yaşatmak ve Türk gazeteciliğine olan katkılarım manevi yönden sürdürmeyi sağlamak amacıyla adına 1980 yıhnda başlamak üzero konulan «Haber Ödülü» 1983 yıhnda da sürdürülmektedir. Ödül koşulları şöyledir: 1 Ödüle her Türk gazetedsl aday oîabilir. 2 Adaylık gazetecinin kendi önerisi veya ödül komitesinin önerisi ile gerçekleşir. 3 Ödüle aday gösterilecek haberlerin 1 Nlsan 1982 ile 31 Mart 1983 günleri arasmda günlük gazetelsrden birinde yaymlanmış olması gereklidir. 4 Ödüİ9 aday olabilmek için nitelikleri 3. mad dede belirtilen haberlerin yayınlandiğı gazetelerin bir sayısmın 10 Nisan 19P3 «ünü akşamına kadar BÜLENT DÎKMENER HABER ÖDÜLÜ P.K. S^6 İSTANBIJL «dresine uiaşacak biçimde taahhütlü olarak gönderllmesi zorunludur. 5 Seçici Kuruî'un de&erlendirrnesi sonunda birinciliği kazanan haberin yazanna 20 bin lira ödül ve bir plaket veriür. Haberin bir ekip tarafından oluşturulması haHnde ödül tutan yazarlar arasında eşit olarak paylaştınlır. Kişisel başvurularda. imzasız yaymlanan haberler için yazann kimliğinin, Sorumlu Yazıişleri Müdüru tarafından onaylanmış olması zorunludur. 6 Seçici Kuruî, Orhan Apaydın, Müfit Alaçaiı. Erdal Atabek, Yalçm Bayer. Soner Girgin. Çetln Özbayrak ve Yılma? Tunçkol'dan oluîjmuştur, ödül sonucu Bülent Dikmener'in ölüm yıldönümö olan 27 Nisan 1983 günü düzenlenocek törende açıklanacaktır. Saygı ile duyururuz. ÖDÜL KOMİTESt Yazar dostum Tank Dursun K.'dan kısa bir mektup aldım. Daha önce bir gün gazeteye gelip konuyu anlatmıştı. Güllük'te bir okulun durumunu... Biîenier bilir. Tank Dursun K. yapıtlarında Ega'yl, Akdeniz'i şürli bir dille anlatır. Hele Bodrum yörelerini işleyen «Denizin Kanı» romanı özeUikle TV cîoki diziden öfüru geniş bir ün kazanmıştır. Tank. bu kısa yazısmda Güllük'le ilgllj bir durumu saptamış, ilgiülerin, özellikle Miîli Eğitim Bakanlıgı'nın dikkatini bu konu üstüne çekmek istiyor. Yaz dıklanna katılmamak olanaksız. Tank'ın önerisinin bir an önce gerçekleşmesini düeverek sözü yazar dostuma birakıyorum: «Ziyadesiyle» ünlü Bodrum'a yolunuz düştu mü, mutlaka Milas'tan da geçersiniz. Milas sapağından bir kcç kilometre sonra yol ikiye ayrıhr; hiri Bodrum'a glder. sağa döneni de Cüllük'e. Güllüh. adım da taşıynn bir küçük körfezin kıyıcıgında kurulu bir merkez köydür. Turizm. Ege'nin ohür kıyı kerdlp.rindeki gibi pclişmiş değildir. Halkı balıkçıhkla, hir da uJak tefek. tannı işleriyln geçirnini sağlar. Mvrkez köy olmcsı nedeniyle çevredeki onu a?kın kövün çocuhlan. bu Cüllük'e gclirler. Güllük' te hir tone ortaol>ul vardır: Denizin kenarında denizin her türlü «kışmı»na uğraya uğraya, gidereh olundmaz ve «okunulnmz» hir duruma gelmişür. Daniz. temelinden oymuştur yapıyi; deniz, etküeye etkileye olcınca rutuhetiyle duvarlannı kabartmış, çocukların ders nördühleri sınıfları dayamlmaz bir küf kolmsuna hüründürrnüştür. Çocuklar bu rutub?tli, bu sağlıksız srrvllnrda dirzek çürütüp ders yaoarlar, vine bu sınıflarda saphklarını yavaş yavaş yiürirlpr Güllük'ün merkez köy mııhtarı akh başında, gerçekçi ve savaşımcı biridir Durumu görür, durumu bilir va cocukian sağlıhh bir ckula kavuşturmayı kf>ndiriG *ülfcu* edinir. Nedir bir okul yapmamn ya da yaptırmanın yolu yordamı? Başia devle.l babaya gitmek, ona durumu onlatmnk, nndnn yardım ve dsstek almak mıdır? Ama Milli Eğitim Bukanı Saçılam'ın bir sözü Oülliık merkez muhtnrı Ekrem Eskişar'ın kulağında küpp.dir: «Kendi okulunu kendin yapl» Uihts Milli Eğitim Müdürl'.igü de öyle der •Yal~ nız* der: 'Bir yolu daha vardır bunun. Hele, bir su sevivtfst'No çıknrın îşi, ondart sonrasında Milli Eaitim Bukanlıt'i yardım elini uzatır, ödenek çıkartüır. » Muhtar Eskişar kollan sıvar. Güllük'u ayağa kaldınr, baveogı açnr Bir varsıl yurttaş qüneşlî ve *havadar» bir yenieki arscısını okul yapımı için bağışiar. GüVuh'te Etibank'ın boksit kuruhışu vardır. *Ben de», der. •Taşını, kumunu çeker getiririm herfavasmdan. Ama hele sir bir 'su sevivesi'ne pelin, kolav sonrafi • Su .s'ev'ivft.îî" için oara gereklidir Güllük yoksııl" dur, ourası vnktur. MuhU:r, Utcın'oul'daki adı ünJüye çık>m$ 'lostîdnnz spîerber eder. Bunhırdan biri de iş adiıvr bıjrıa.: cevrasindaki vardımsever insanlar)a yühsoltmc dp.rnoh.ıp.riyie. li.onsla.rla, rotarylerle üioiıi kurar; d'lin'.n dönri'üpünce anlatır. bir tv.r yardım 'ülpnir » Oncfleri hepsi de Isteklt aörünürler: ama sonra sonra iş. gidereh *Yönetim Kuru1u»na, «YöncMm Kurulu Ba$kanı»na ve «Komisyon»a «havaîe» edilmeye haşlar En sonımda. vc sıkıştınldıMcnnda da «voü olur bu. bizi bafiışla» derler. Ne demektir *yol ohnak?» ne demektir «bir başlarsa bu. önünü alarnavız. vol olur sonra?»lar... Peki ama o srjğb.hsız okulda. sağhksız koşuUar altında efıitim aörmeye çahşan. nlmyun adam olma çabasındaki aelecec/in «ürr.idi vntnnAnrı ne olacaktır? Peki ama o saâhksızhk içinde sağhksız yetişmelerinin hembını kim verecektir onlara? Yıküıverer.eh raddeye gelmiş bir bina, bir gün bir ikinci «Hicret Apartmam» olayına kendiliğinden yol açıverirse, sorumlu kim olacüktır? 'Su seviyesi'ne çıhmasına, yardım elini uzatmaktan kaçnnlar mı, işi vokusa mrüp *sonra yol olursa ne vaparız?» diye sözde haygılanıp yol çizenler 9 mi? Kim Kim? Kim? Bir izez de «yol» olsun. ne çıkar! îyiliöe, sağhğa, aüzel eğitime varan bir «yo?» olsun, kötü mü bu? Sonradan dövünüp türlu ağıtlar vakacağımıza. her 23 Nisanlar •Çncuklar aziz vatan malıdır yardım görmeli, bnkümahdır» diye öylevler atucağımıza ve «yoZ» yakmken bunu bir kezcik «yoZ» yapsalz, kötü mü ederiz acaba?» 2 îhale, 1.4.1983 günü saat 14.30'da Müessesemlzin Emet'tekl idare binasinda toplanacak Satmalma ve îhale Komisyonu huzurunda, kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. 3 Bu lşe ait Îhale evrakı: Ankara'da Etibank Genei Müdürlüğü Satmalma Dairesi Başkanlığı'ndan, İstanbul'da Etibank Alım Satım Müdürlüğü'nden, I/mir'de Etibank Alım Saıım Müdürlüğü'nden, Bursa'da Etibank Uludağ Voilram Madeni îşletrnesi Müdürlüğü'nden, Bandırma'da Etibank Boraks ve Aslt Fabrilîalan îçlctmesi Müsssese5î Müdürlüğü'nden. Emet'te Müessesemizln Ticaret servislnden temln edilir. 4 Müessesemlz 2490 sayılı kanuna tabl değildir. (Basın 14840) Maüye Hesap Uzman Muavinliği ı Malîye Bakanlıgı Hesap Uztnanları Kuruîunca 18 nisan 1933 pazartesi Künü saat 9.30"da Ankara, îstanbul ve îzmir'de Hesap Uzman Muavinliğl girlş sınavı açılacaktır. Sınava kat?labilmek için: a) Devîet Memurları Kanununun 48'incl raaddesinde yazıh niteliklere sahip oîmak. b) 1.1.1983 tarihinde 35 j^aşmı doîdurmaınıç bulunmak, c) Siyasal Biîgüer, îktisat, Hukuk, Îşletme ve îdari îlimler Faküiteleri ile îktisadi ve Tîcari îllmler Fakülte, Akademi ve Yüksek Okulları veya bunlara eşitliği Milli Eğitim Bakanhğı'nca kabul olunan benzeri Yabancı Fakülte veya Yüksek Oktıllarm birinden mezun olmak gereklr. Smavlara girlş şartlarını ve sınav bonulannı gösteren broştir, yukarıda islmîeri geçen Öğretira Kurumlarmdan ve He?ap Uzmanîarı kuruîu Başkanlığı ile Ankara, îstanbul ve îzmir Grup Başkanîıklarmdan saftlanabilir. îsteklllerln 1 nisan 1983 günü akşamına kadar Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanîarı Kuruîu Başkanîığı ANKARA adresine belgeleri İle blrllkte yazılı olarak başvurmaiarı gerekir. (Basm: 12978) 1115 TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Yarüuiîcısı Alınacak tSTEKLtLrüîtN: 1 Siyasal Bilgiler, Hukuk. îktisat. îşletme Faküiteleri ile Orta Doğu Teknik, Hacettepe, Boğaziçi, Ege ve Atatürk üniversitelerinin ve îktisadi Ticari İllmler Akademilerinin: Ekonorai, Maliye, îşletme, Muhasebe ve İdari İlimler Bölüm veya Faküîtelerini veya Milli Eğitim Bakanhğı'nca bunlara denkligi tanınmiş Yabancı Üikelerdekl Fakülte veya Yüksek Okullardan bîrini bitlrmiş olması. 2 Yazılı sınavın acıldjgı gün (16.4.1983) itlbariyle 31 yaşmdan gün almamış o'.ması. 3 Askeıiik görevinl yaprnış veya erteletmiş olınası şarttır. 4 Sınav konulan vc dlğer çartlar, Kurumun Ankara'da Ga::i Mustafa Kemal Bulvarı No: 106 Kat: 2 MALTEPE'deki Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan, tstanburda Millet CaddesS Fmdıkzade No: 85 Aksaray'daki TEK Bogaziçi Elektrik Dağıtıra Müessese Müdürlüğü'nden, îzmir'de Cumhuriyet Buîvarı No: 79/401'deki TEK İzmir Ticaret Müdürlüğü'nden, sınava giriş şartnamesi almak suretiyle ö.L'renilebilir. 5 Ya"ilı sınnvlar Ankara'da Necatibey Cad de?l No: 36'da CSıhhiyc'cie) Kurumun Genel Mttdürlük binasında. îstanbul'da Millet Caddesl No: 86'da (Fmdıkzade, Aksaray'da) TEK Boğaziçi Elektrik Dağıtım Müessese Müdürlüğü'nde, îzmlr' de Eski Bornova yolu TEK Trafo Merkezinde (Bor nova'da) TEK Ege Elektrik Da^ıtırn Müessese Müdürlüö;ü'nde 16.4.1983 günü başlayacak ve 2 gün sürecektir. 6 Yazıh sınava gîrebilmek İçin yııkanda belirtJîen adrenlerden saglanacak şartnamedeki belgelerin bir difekcey? ekli olarak en geç, 1.4.1983 tarihine kadar Kurumun Teftiş Kuruîu Başkanîığı na ulaşacak çekilde taahhütlü olarak gönderilmesi veya elden tesümi gereklidir. Postadaki gecikmeier kabul edilraez. BURSA BİRtNCt SULH HUIÇUK MAIÎKElMESİÎvTDEN 982/486 Davacı Resmiye Kurubaş vekili avukat Şenay öz«ray tarafmdan Davalılar Necdet Kurubaş ve arkadaşlan aleyhlerine açmış oldugu îzale'i Şuyu'u davasının yapılan muhakemesinde1. 1 Bursa Yeni Yalova yolu Bahar Rokak No. ll'de lkâmst ettiği biidirilen Ramanan Arslan, 2 Bursa Kuruçeşme Mah. KöyÜ Sokak No. 33'de HÜseyin Açıkyurt, 3 Bursa Pmarbaşı Bayır Sokak No. 6'da Ali Ay. doğdu, 4 Bursa Çirişhane Mah. Sazlı Sokak No. 21'de N©dlm Sata, 5 Bursa Beledlye Temizlik îşlerinde temizlik lşçl* si Bilal Bayram, 6 Fursa Papazçeşme Oluklu Sokak No. 46'da DÜrtlye Knınç, 7 Bursa KUplilpınar Mah. Aykut Sokakta Hakkl Küçüknizam, 8 Bursa Çirişhane Mah. Tuna Sokak No. 3'de Necdet Kumhsş'm adreslerlne çıkartıîan tebîîgatîann tebliğ edilmediği, Zabıta tahkikatı ile de adreslerinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili dilekçesinde; Bursa rnerfcez Soğanlı KöyÜ Çirişhane mevkiinde kain tapunun 1 Pafta. 163 parselde ka>ıtlı taşmmazın 243/5712 payına navacmm sa. hip bulundugumı, satış yolu ile ortaklığm giderllmeslnl İstemiştir. Yukarıda isimlerî ynzıh davaiılann veya tut3caklan bir vekille duruşmamn bırnkıldığı 7/4/98:1 günü saot 9'da Mahkemeye gelerek beyanda buiımmalfin, ^ArnerVAüevi takdirde, davamn yokluklannda bit'.rücrpk. S3tîş yolu ile ortaklığm giderilmesine karsr vpril^ceA'i meşruhatlı davetiye yerine kaim olmak üzere ü a i oîunur. 21/1/933 (Basın: 14363) tZMtR ÂSTİYE 2. TÎCARET MAHKEMESt BAŞKANLlftTNDAN Dosya No: «83/35. E. Davacı îsa Ünal, vekiii tarafından malıliRmemizde ikarne oîunan konkordatornın tastiki davasının yapılan duruşmnsı sırasmda: Davacı îsa Ünal taral'ır.cîgn teklif srliJen korıkordatonun tasfikine itiraz edenîer buîr.ndu^ıı takdirde du. nışma günü olarak tayin edilen 39. Nisan 19H3 günU saat 10.00'da îzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde hazır bulunnîalan hususu ilanen teblig olunur. 10.3.19P>3 (Basın: î . 7820 14860) Aşağıda cins ve nıik{an beürtilen malzeme iç ve dış piyasadan teknik ve ticari sartnamesine göre kapah zarfîa teklif almak suretiyie satınalınacaktjr. 1 İstekliier, bu alıma ait teknik ve ticari şart nameleri Ankara'da Devîet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü Satınalma Dairesi Başkanlığı İç Sattn alma Şubesi'nden veya îstanbul ve İzmir Bölge Müdürlüklerinden temin edebilirler. 2 Tekliflor en geç 6.4 1983 günü mesai saatî sonuna kadar Devîet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü iı No'lu Merkez Satınalma Komisyonu Başkanlığı'nda bulundurulacaktır. Bu tarihten sonra gönderüecek teklif vo postadaki gecikmeîer dikkate alramayacaktır. 3 İhale konusu malzemenin tamamı İçin teklifte bulunulabileceği gibi. bir kısmı için de teklif verilebilecektir. 4 Ofis satınalma konusu malzemeleri !hal« edip etmemekte kısmen ihale etmekte veya dilediği Istekliye vermekte serbesttir. MALZEMENİN CİNSİ: MÎKTAR1: îspirtolu teksir karbonu fPaksti 100 tabaka) Sınıf: 2 Tip: A Renk: Mor Teknik şartname No: P13/20.11.1980 6.000 Paket CEasm: 1418lü Bevlet Malzeme Ofisi Genel rıogu'ncien