Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 MAKT 1983 •••* HABERLERİN DEVAMI Cumhuriyet 11 Uludagda 3 katlı bir otel yandizikisiöldü BURSA, (Cumlrarljret) D. ludağ'da üç katlı bir otel tamamen yandı, olayda otel personelinden btri hayatmı kaybetti. Oteller bölgesfne yaklaş* 800 metre uzaklıkta bulunan ve Beden Terbiyesi Genel Müdürlü. ğu'nce S yılhğına kiralanan «Prenses» Oteli'ndekl yangın, kalorifer dairesinden cıktı. Sabah saat 06 sıralannda otel personelinden Cumhur Candan kalorifer kazamnı yakmak isterken parlama oldu. Alevler kısa zamanda ttim oteli sardı. Cumhur Candan, kalorifer dairesinden dışan çıkamıyarak dutnandan boguldu. Otelde bulunan 14 kişi ile • personel çevredekl kayakçılar tarafından kurtanldılar. Yoğun tipl nedeniyle itfaiye olay yerine ulaşamadı ve otel tamamen yandı Olaya el koyan Cumhuriyet Savcılığı yangmdan kıırtulanlarm ifadelerini aldı. Kış turizminin lokomotifüğini yapan Uludağ'm yangına karşı korumasız olduğu ve söz konusu yangımn yerlesim ünitelerinden uzakta olmasınırı bir şans olarak degerlendirilmesi grerektiği belirtildi. İşciler: Emnîyetciler tam görev (Baştarafı 1. Sayfada) tınlmıyor.) 08.00 16.00 vardiyasmda yitksek oranda grizu saptandı ğ', bunun pano şefi Yaşar Çe tin'e iletildiğl, Çetin'in buna rağmen çalışmaya devam edilmesi komutunu verdiği yine iş pilerin iddiası. Pano sef yardımcısı Muatsfa Yılmaz'ın ocakta işçilere, «tâğım (Dinamit) atmayın, grizu var,» dediğı, Yaşar Çetin'in ge lerek «Yok, çalıştn» diye yarduncısına çıkıştığı, bunun üzerine Çetin ile Yılmaz'ın ocakta kavga ettiği, işçilerin arasında dolaşan söylentilerden. Buna benzer başka iddialar da var. Patlamanın meydana geldiğı vardiyada, şimdi hayatta olmayan Nazım Zengin'in ocaktan yukanyı telefonla aradığı, Yaşar Çstin ile görüştügü. grizu'nun bulunduğunu söy lemesine karşılık, «çalışmaya devam» yar.ıtını aldığı öne sürülüyor. ÜçüncU bir anlatımda, aşağıdan telefon edenin Nazım Zen .ırin değil, yıne kazada ölenier den Nazım Yavuz olduğu söyleniyor. EKÎ ocaklanndaki çalışma kurallarına göre sadece gündüz vardiyssma katılan, öteki vardlyalarda ocak dışında bu lunan, ancak önemli bir sorun çıktığında kendisine bildirilen pano şefi. doğal olaıak büyük sorumluluk taşıyor. Pacianın p odağında y' r aian 12003 nolu panonun şefi Yaşar Çetin'in Kandilli'deki Başçavuşlar loka linde bulunduğu sırada kendisine ocakta grizu haberi veriidiği, onun «çalışmaya devam» rtedigini lokaldekilerin duymuş olması (rerektiği. yine bir iddia ve söylenti. Bazı işçller telrfondaki konaşmalan EKİ santralinin duymuş olabileceğinl söylüyorlur. GRtZU OLÇÜMt) «BEN KUŞ İMLYUM?» işçilerin en çük yakındıği ko nu emniyvîtçılerin görev yapma tan'yia ılgıli. Maden ışçıleri kendılerinden önce ocakla ra inerek );er tarafta grizu ölçumii yapması gereken emniyetçilerin bunu yapmadıklannı, kimintn sadece birkaç yere bakıp geri döndllğUnU, kitn:nin lıiç ocağa gelmediğinı ıleri süıüyor. iddialara göre, emniyetçiler, yanlarına alıp ay rıcalıkh kıldıkları bir iŞÇiys ülçüm aletiıu vererek, onu ocak içinde sağa sola yoiluyorlar. Emniyetçiliğin bellj bir uzmanlık gerektirmesine rağmen, buna sahip olmayan ışçı nin pek güvenilemiyecek ölçlimüne göre grizu var ya da yok deniyor. 15 yıllık bir emniyetçi, «Bir kişi bir vardiyada en çok iki panoyu doğru dfirflst kontrol cdebilir. Mesela gece vardiyasında topu topu iki emniyetçi var. Nereye yetişeceksin?» dedi. Emniyet çavuşu bu görevi yapan eleman sayısının, bir emniyetçiye en çok iki pano dlişecek şekilde ayarlanmas) gerektigini söyledl. «Bizim yctişemediğimiz taraHar ds kont rol edilebllsin diye, bir Işçtye aleti verip oralsrı ölçtürüyorur.» diye konuştu. Bu emniyetçı ile konuştugumuz kahvede, emniyetçi kursu gttrmediği halde ölçüm aleti ile grizu kontrolü yapan, aslında kazmacı olan bir işçi de vardı. Hem ona, hem de 13 yıllık emniyetçiye, ölçümün ha.jsaslığı konusunda soruîar sorduk. ^unları anlattılar: «Detektör. uçuç» iki siRara paketi kadar bir alet. Üstüne iki mntrelik lastik bnrn takılır. Borunun çapı bir santimden az. Lastigi bir tahtaya bafe layıp uzatılırsa, 41,5 metre yüksekliğe kadar erişebilir, ölçüm için.» Birçok madenci havadan ha fif olan grizunun sakia yerlerı «sevdlğlni» tavanda, oyuklarda biriktiğini, detektörün ucu en kilçük girintilere ya da tam tavana kadar uzatılamazsa, ha tın sayılır bir oranda bulunsa bile grizunun farkedilemeyecegini söylerii. ölçümün gprçpkten her türiü oyukkovuk denetlenerek yapıldıgını peK soy leyebilen çıkmadı. Emniyetçi yerine ölçüm yapan kazmacı ile, kahvedaki öbür işçiler arasında .*u konuçma gpçti: KAZMACI EHmlzle tutup. tavana uzatıyonız hortumu. ölçüyoruz. BtR tŞÇl Sizin panoda yüksekligi 15 metreve bile varan yerler var? KAZMACI () kadar vok. Ama ? metre. 10 metre vnr. BtR tŞÇt Peki nasTİ ölçlivorsun oralarda tavandaki grlzuyu? KAZMACI Aletln yetiştiği kadar. BtR tŞÇt Ya daha yukarı. da gaz varsa? KAZMACI E, kus ımıyum ben. nasıl çıkayım 10 metreve? EMNtYETÇt NEDEN YOKTU? Emniyetçilerin Körevlerini vapmadığına, işçiler nedense katı bir şekilde inanmış. Hep aynı şeyi söylediler. «ülenlerin arasında bir tek emniyet çavuşu yoktu. Olmaz tabl. Aşağı Keldikleri büe yok vogunun. Biz şimdivc kadar *eliı> her (a rafı kolaçan eılin erizu rilçiiınünii lavıkıyla yapar bir emniyetçiye rastlaınadık. (ielirlcrsc. yanlarına bir İşçi alırlar. o artık onun 'Adamı' olur. onlars tavuk mavuk Retlrir. onlar da onu kollar. aleti de verir. eit ölc ?el derler...» ölenler arasında Rerçekten de emniyet çavuşu yok. Ama bu. işçilerin dedigi cibi emniyetçilerin fröret'lerini hiçbir 7Ü man yapmadıklarına kamt olamaz. Yanlannda «adam gezdirdlk. leri» iddiasına emniyet çilerden biri şöyle yanıt verdi: «Brn. daha ocağa ilk a('ımımı atarken, bir miihendis arkadaş, Sa kın yalnız gezme asağıda' dedi. «Düşersin, ayagm takılır, başın döner. bir hal olur, Rerektiginde sana yardım edecek birini mutlaka yanma al» Biz emnlyetçilpr ocak içinde sürekli dolaşınz. Ne zaman ne rede nlduğumnz belli dcğil. Ya. mmızda birinin olması jrerck.» tşçilerin iddialan. emniyetçilerin yanıtları bir yana, ortada ki önemli merak konvılarından biri, bazı yetkililerin neden ölenler arasında emniyetçi bulunmadıgını, ısrarla öne siirdük. leri. Ölen işçilerden Nazım Ya. voz ile Mehmet Kılıc emniyetçi olarak gösteriliyor. Ama knnuştugrımuz pek çok isçi, bu iki işçinin emnivetçi degil. nak liyat ça\Tiçu olduklarmı, pano6a. değil anayolda görpv vaptıklannı söylediler. Haıta işçiler. den bir ikisi Nazım Yavuz için, «Bizim nakliyat çavuşutnuz nimuştu» dpdiler. TUMBA MESELESt İşçilerin uzerinde dıırduğu noktalardan biri de 12003 nolu panoda 1,5 aydır «Tıımba yapılmamış» olması. (Tıımba. bel lî bir noktada kömür çıkanldıkça büyüycn boşluğun, o kısmın göçertilmesiyle ortadan kaldırılması işlemı. Dolayısiyle belli aralıklarla tumba yapıl. mazsa, panoda alan genişliyor. tavan yükseliyoı ve çeşitli oyuklar doguyor. Bunlar, grizunun birikmesine elverişli odak lar oluyor.) Emniyetçi gibi grı?.u ölçümü yapan kaamacı, panoda 10 metreyi aşkın yUksek. likte bölümler oldugunu söylerken, bir süredir tumba yapılmadıgını dogruluyordu. Tehlikeyi arttırma pahasına tumba işleminin seciktirilmesi, bu ışlemle vakit vitirmemek, üre'imi silrdürmek için vapılmış bir tercih. İşçilerin iddiası bu vönde. BAŞÇAVUŞLAR LOKALtNDE... EKİ Armutçuk Bölge MUdürıügü bahçesinde ve kabvelerde işçllerin dile getirdigi bu iddiaların, en başta 30 işçisi ölen pano şefi Yaşar Çetin. tarafından yanıtlanması gerekiyordu. Cetin'i bulmak için Kandilli'nin Başçavuşlar Lokali'ne git. tik. 1201)3 nolu pano şefi Yaşar Çetin, lokalde yoktu. Ona sora cağımız şeylsri başçavuşun arkadaşlarına sormaya çahştık. 99 işçinin hayatını kaybettiği faciadan kurtulmus bir çavuş ile kaza yerine ilk varan «Tahlisiyeci»lerden birinin, yanyana oturduğu masava. cnmarte. si günkü, «Şirin Erejsli» gazetesini koyup, gazetede yer alan birçok iddia hakkmda görüş sorduk. Masa çevresindeki baş ça.vuşlar, «Şirln ErefeH» de ya. zılanları «Kasıtlı» diye niteiediler. Ama ısrarla bundan baş ka herhangi birşey sövleyemeveceklerini belirttiler. Sonra Cevat Kalarat gelip, masamızm yakınına oturdu. KALAFAT'LAR... Cevat Kalarat, bir madenci ailesinin en büyük oglu. 40 yas. larında. Kır saçlı. O Kün Uzerinde açık renk, şık bir takım elbise vardı. Çevresindekilerden saygı gfirüyordu. Cevat Kalafat'ın kücük kardeşi Cilıad Kalafat, EKİ Armutçuk böl^esinde sendika tem silcisı. Ortanca kardeş Yekta Kalafat, Zonguldak ve Havalisı Maden İşçilari Sendikası Teş. kilatlandırma Sekreteri. Ağabey Cevat Kalafat da EKÎ Armutçuk bölgesı Kandilli Oölümilnde emniyet basçavuşu. Grizu faciası sırasında görevli oian emniyet başçavuşu, Cevat Kalafat. «LtTKEN»... Patlama gecesinin emniyet başçavuşu Cevat Kalafat'ın, o. layın aydmlığa kavuşturulmasma büyük yararı olabilirdi. Ama ona birşey soramadık. Ma samızın yakınında oturduğu sü re boyunca birkaç kez söze karıştı çevredekilerden birlne ya da ötekıne, «tamam. kesiıı. konuşma.vm» dedi. Kalafat'a. «Bakın lütfen» dedik. «Ortiida bir çok iddia dolaşıyor. Biz. 99 insaaın dldligâ bir olayı merak crien okurları ınıza bilgi aktarmab zonında. yız ve stalcrden ö^reneceflmis şeyleri yaznıak istiyoruz.» Cevat Kalafat, bafifçe doğruldu. «Beyler», dedi. «Liitfen burayı torkedin.» Yaklaşık 3 saat sonra, bilirkişilerle birükte ocakta inceleme yapan Ereğli Cumhuriyet Savcısı Yüksel Sıdal'dan bilgi almak anıacıyla yeniden Kandilli'deydik. Sokakta bir ma. denci, yanındaki arkadaşına, «Duydun mu?» diyordu. «G«zetecilerl kovmuşlar. Başçavuşlar Lokalinden.» (Baştarafı 1. Sayfada) ka'nm Ortadoğu politikası için düşünülmüş ve Körfez ülkelerine herhangi bir kritik anda gönderilmesi öngörülen askerler ile gerekli araç ve gereçten oluşan Çe vıfe Kuvvet» şimdi NATO'da veniden tartışıimaya baş!andı. «Çevife güç' ile Amerika. Ortadoğu'ya herhangi bir anda asker kaydırmak durumunda kaldığında ve askerlerin kaydınlacağı bölfte NATO ülkeleri alanında yer alırsa. o zaman Amerika asKer kaydırma konusunda nnco NATO'ya danısmak zorunda kalacaktır. Bu ilko aynı zamanda NATO'nun 1981 ve 1982 yıllannda yantıgı hemen her toplantıda bir kez daha vurgulanmıs ve daha sonra da açıklanan bildirilere geçmiştir. Örneğin. 1982 Bonn ve 1082 Brüksel toplantılannda yayınlanan bildirilerde çevik kuvvet konusuna da yer verilmiş ve cevik kuvveîin kul İRnılmasından önce iiye ülkelere Amerika tarafından danifjilması gerektiği özetle şu biçimde vurgulanmıştır: 'NATO bölgesi dışındaki gelitmelerin hayati çikarlanmızı tehdit edebileceğini gözönüne alarak ortak değerlendirmeler yapabilmek ve ortak hedefler saptayabilmek amacıyla danışmalarda bulunma ihtiyacını teyicl ediyoruz. Bu danısmalardc söz konusu gelişmelerin NA TO güvenhği ve savunma yeteneği üzerindeki etkisi ve ülkelerin ulusal çıkarlan tam bir biçimde gözönüne alınacaktır. Bu alanda ülkelerin benimseyecefcleri politikalann uhısal karar konusu olduğunu. üye ülkelerin NATO bölgesi titşına kuvvet sevfe etmeleri. nedeniyle NATO bölgesini savuıı ınası bakımından ortaya çıkabilecek ihtiyaçlarla ilgili NATO organlannda miiştereken incelemeyi kabul eüiyoruz.* NATO'nun son iki yıl için de tüm bildirilerinde yer alan Çevife kuvvetin hullamlmadan önce NATO ülkelerine danışılması ilkesi* Ö7etlendiği biçimde ye.r almasma rağmen, son aylarda Amerika'nın NATO katmda bazı girişimlerde bulundugu ögrenildi. Bu girişimler Washington'un bell; bir eğilimini yansıtıyor. Özellikle Ortadoğu bölgesinde Amerika'nın kullanmasına yönelik çevik kuvveîin ancak öngörülen alana kaydınldıktan sonra NATO'ya danısmak i.stediği belirtiliyor. NATO' daki uzmanlar Amerika'nın bu eğiliminin NATO kararlanna açıkça aykm olduğu nu bildiriyorlar. Bu nedenle de Amerika'nın tüm NATO ülkeleri ile yeni bir d:yaloga başlamasınm arifesinde bulunduğu öne sürülüyor. Çevik kuvvetin kullamlması için öngörülen alan Ortadoğu olduğu için, bu kuvvetlerin NATO bölgesi dahilinde kaydınlmak isten diğinde akla gelebilecek ülkeler arasında Türkiyenin de bulunduğu değişik ?amanlarda dile getirildi. Ancak Amerika'nın bu eğilimi hiçbir zaman kağıda dökülmedi. Sağlanan bilgilere göre zaman zaman sohbetlerde konu oldu. Ancak. çevik kuvvet konusu ne zaman gündeme gelirse gelsin gerek Türkiye Dısişleri Bakanhğı yetkilileri, gerekse ilgili diğer yetkililerce her sefer çevik kuvvet konusunun sürekli bir biçimde, *NATO kararlan dahilinde bulunduğu' vurgulandı. Hat ta Brüksel'deki bir basm top lantısmda çevik kuvvet konusunda kendisine yöneltiien bir soruya Milli Savunma Bakanı Haluk Bayülken aynen şu karşıhgı verdi: ABD Evren: Eski partilerin (Baştarafı 1. Sayfada) yen temas halindRdirler. Oııla ra gerekli emirjeri \ermekledirler. Ana.va.sa'nm halk oyuna sunulmasınd.in önce de bu teş kilal ınpnsup'an vasıtasıylu anayasa'va red oyu rrrdirıııek i^in çnk raba sarfstliler. Nasıl o kaınpanyalarında muvatfak olaınayıp, hüsrana uğramış isc lcr, bu oyunlarında da iıüsra na usrayacaklardır.» ÜÇL'NCÜ YIIMRI'GU YEMEMELERİ İÇİN Evren konuşmasını şöyle sür dürdii: r Nasıl 12 Kvlül'den ev\ el hıı kişileri ikaz etti!;. dinlrmcdiler. Ijaç'arına 1> Eylül yumr:ı: 1 ğu indivsı . nasıl 7 kasım dan evvel yapilan ikazları dinlrmc düer. 7 kasım nylamasında Türk lıalkıı.ın yıımruğunu ypdi ier ise. şinuli yine ikaz cdiyn rum: tçüncü bir j'umruicn >e memeleri için. bu pirişimleıdcn razgeçsinier. Onlara yardakçılık edenler de bu yardak (,ılıktan vazReçsinlcr. Cuırhurbaşkanı Evren, sıyasi partilerin kapatılması kararı alındığında yapt.ığı radyo.televizyon konıışmasını haurlattı ve o komışmasından bir bölümü okudıı. Bundan sonra Ev re;ı yıı:ttaş!ara «Eski parti yöıifticileri yine selsinler ve o tarihte olduğu gibi >aııi birblrlcriyle vekişmclcre. kavga etmeye başlasınlar. anarşi ve terörü hortlatsınlar, göz yıımacak mısınız?» sorusunu sordu. Evıen şu sözlerle konıışmasma dpvam ctti: «Ştınu cınin olun ki. nc siz, ne de biz. cski partilerin hemen hemen avni kişi. lerle yalnız ik; isim değiştirerrk veniden hnrilamalarma nıü saade edemrylz. E'ier Imnu müsaade etmiş olsak. bu znmana kadar yap'.ıklarıınıznı lıepsi Iıoşa gkier. hıı kadar alınan nıcsafe heba olur. E^er buna razı isrniz biz gidcliın onlar gelsin. ler» YEPYENÎ l'ARTİLER VE LtDERLER Oımh'.'.rbaşkanı Kenan Evren kon'.ısnıasının bunrian sonraki böHimünde \iırtt!işları denenmiş liderlerin peşinden pitniHmeye çağırdı ve Türk milletinin yeni kurulacak oavtilerin ve bulacagı yeni liderlerin peşinden yürümeye kararlı oldu. ğunu söyledi. Evren söyle konuşttı: «Artık Türk millcti önündc ıızanai! yolda cski liderlerin. taraftarlarının fencrlerlvle fleğ;I. yeni kurulacak yepyrııl partilcrin ve lcişllrrin nııriu projrktörlerîyle vüriimeve kararlı. dır. Siyast raaliyptlere müsnade odtldİRİnde evvelce dencnmlş ve nc vaplıkları ortada olanla» rın arkasmdun dr£ti. Eİisılii va(an ve ınillot sevRİsivir carpan, menfaat ppşfndp koçmayart. dürüst, namnslu. şrpceüini pündiî7Üne katarak çalışan. milletinin refalı vo muüıılugıı uğ. rnna herscyinl feda edebilcn kişileri tnıTacak ve onlnrın arkasından r'decektlr. Slz sevsill vstandaslarıın, siz fstprspniz hn liderlerî hnhırsunar.. BuidııMnnnı? s'7İprl parla mrnioda fomsil pderrktir.» gireeek Evrpıı, miUetvekillerinin mnmleket 1 çin büyük önem tasıyacağuu üclirterek, bunlan yurttaşlann serbest bırakmamalan ve «ne yaparlarsa yapsmlar» dememeteri gerektigini kaydetti. Yurttaşlann seçecekleri parlamenterleri tievamlı olarait ta kip etmelemü de istiyen Evren, ancak bu şekilde Cumhuriyet rejiminin iyi işloyeceğini belirtti. Cumhurbaşkam Evren, Türk Silahlı Kuvvetlerinin demokrasiye her saman saygılı olduğunu, bunun da Atatürk'e bağlı sdgıunı yapısınciaıı ıta//ıait.a.idıguıı belirterrk, «ancak, herzaman hizler gibj dcmokrasiyc bağlı olan klşiler gelenıeyebilir. Demokrasive her zaman sahip olmak istiyor fsek, bunlara dlkkat etmemiz gerekir* dedi. SKRBEST BÖLGELER KON'USIJ Evren, konuşmasının daha sonraki bölümünde uyuşturucu nıaddeler sorununa da değinerek, bu konuda jönetic:l.sre ve ailelere büyük görevler düş tüğünü, bunlarm büyük çaba sarfetmeleri gerektigini söyiedi. Evren ayrıca, serbest bölge konusuna da kısaca değindı. Evren, Uzakdoğu gezısi sırasında bu konularda ayrıntılı incelemeler yaptığını söyleyerek «sizlere söz verfyorum, ama Mersin'in bu konuds önplanda olduğunu kuvvetle tahmin ediyorum» şekltnde konuştu. ANTAKYA KONTJSMASI Cumhurbaşkam Evren daha önce Antakya'da konuştu. îskenderun'dan sabah Antakyaya geçen Evren, Atatürk Ala. nı'nda toplanan halkın sevgi gösteıileri üzerine program dışı yaptığı konuşmada, Antakya'nın Aııayasaya yüzde 94,5 oramnda bir oyla evet demesinden dolayı teşekkür etti. Konuşmasmda Asi Nehri'nin ya, ğışlı dönemlerde taşmasına karşı çalışmalar yapıldıgını, uzun yıllardanberi çözümlenmemiş toprak meselestai kendi dönemlerinde mutlaka haîledecegini belirten Evren. mezhep aynhgı konusu üzerine şunla. n söyledi: «Bir buçuk sene evvel arahk lSSl'de buraya eeidiğlmde yaptıpım konıişmada bulunanlar hatırlarlar: o zaman bir noktaya temas etmîstün. Aynı noktaya bir defa daha temas eimek Istlyorum; o da bîzi her ziifnan en ufak sebeuler altın. ds dalıî bölmek, psrçauımsk isteycn. ayirmak iııteyen bu mtl letin biilünmesfnln. parçalanmasmın kcndllerine bttyfik f»y d» sağtayacafını umanlar, yine bazı tetRâhlar peşlnde kofuvorlar. Vatandaslar sranına ylne Aievillk • Sünnlllk lokmaya çalışmaktadırlAr. Bunu »ureH katlyede men ederimO zaman d« demijtim M, dinimizde AleviUk Sünnlllk diye bir »yınm yoktor. MÖııiOmsnlık vardır. Aynı dtne Inanan, aynı peyKamberl V»bul » drn, nvnı Allahın evlatlan ol*> rsk, blrblrimlzi Alevi • Sünnl' dlr diye ayınm yapamay». Bu ayınmı yapan Mmler v«rsm. & rekll cenytt ÇftTptınlntftİBnnı hekliyorum. tdare •mlrlerinden bekiiyortun. Bnrads kıymetll fitretmenle* rlmlze ve dln »d«ml»nm«z» büyük ıtörfvler düsüvor. Okuld»n Hibarrn kardeg olduğumuzu. aynı dlne menmıp insanlar oldujhımuzu a$Uarsak. o çocuk lar büyüdükleri zaman bu ayı. nmı yapmazlar. Din adamlanmız da camilerde bunun doğru bir hareket olmadıSını vatandaşlara aniatmalıdırlar. Oinimizde Sünnilik. AlevVik, Bekta silik. Nakşibendiiik. Nurruluk «ibl ayınmlar yoktur. E£er bunu yapanlar nnuı ıfüııâh işliyorlar. Sevgili Antakyalı kardeşlerim. Bu roiUeti torih boyunca ele (feçlremlyenler tsrih bo* yunca bu milletle bas edemeyeceğini anlayanlar daims ken. di içinde blzi yıkmaya çalışmışlardır. Bunu tarih Htaplarım iyi tetkik ettlğinlz nman görürsünüz. Bizi bîrblrlmize kırdırmak suretiyle emellerîne muvaffak olmay» calışırlar. Buna alet olmayalun.» çerazesi ün f Baştarafı t. Sayfada ı goslavya Dısişleri ve İçişle ri Bakanhğı'ndan yüksek düzeyde yetkililer de eşlik ediyor. Şehit Eüyükelçi Galip Balkar, yarın Ankara'da î yapılacak Devlet Töreni'n. j den sonra topraSa verilecek. TEHDİT EDİLMİŞ a.a.'nın Yusfosiavya'daki yayınlanan PcUt.ika gazete sine dayanarak verdiği bir habere göre Ermeni teröristlerre çehit edilen Galip Balkar 1982 eylül ayında Ermeni kaynaklarından tehdit Tiektupiarı aldı. Politika gazetesi. tehdit mektupları aldiğını Büyük elçi Baikut'ın açıklamış olduğu iddtasına da haberinde jsr verdi. Bailoır dediler? (Bastsran l. Sayfada) dım. Çekingen durur. gö y.e çarpmaınaya gösterdiği özen ile dikkat çekerdi. Zekâsı. çahşkanlığı ve ahlakı ile kısa zamanda çevresino kendisi ni sevdirmiş ve saydırnuştır. Çok kişınin hırsla üstüne gittigi şoylore istemeden kavuşması, dengell ve tok gözlü davranışlarıyla gerçekleşmiştir. Yeteneklerinden başka kayıncısı yok tıı. Türk dip'tomasisi yeri kolaylıkla doldurulamayacak kıy/nntü bir ev ladını kaybetmişt.ir. Üzüntüm daha çok konuş may.'t imkan vermiyor. Allahtan rahmet diliyorum.» Pano sefi (Baştarafı I. Sayfada) dışarı pek çıkmıyor, kimse ile görüşmüyor. Ancak Ereğlı Cumhunyet Savcısı. bilirkişiler. EKl ilgiliieri ve öğret.im rnühondislerinin kazanın sorusfııcmasıyla ilgili olarak yaptıklan îoplantıiara cağnlıyor. Yakm çevresinin verdigi bilgiye göre Yaşar Çetin. paf. lamarnn meydana geldiği pa nonun kendi panosu olup o!madıfc'mn kesinlik kazanmadığını söylüyor. Kaza gü nü ksnrii panosunda emniyefçilar tarafından tehlikeli olabılecek orar.da grizu sap 'tanm(is;jıin sözkonusu olrrnı dığmı belirtiyor. Yasar Çetin. Üretim zorlamasıyls ügili görüşlere. •Uretinı artışı zorlanarak meydana gelmedi» diye yanıt venyor. • Üretim artışı buldi'ş'îumu/ bir damarı n özolliğinden ileri gcliyor. O kadar elverişli ki. nerede isc kazma bilc vurmadan kömür akıyor.» Hasan Esat Işık «Büyükelçi Balkaı'ı Dısişleri Bakanlığına giriş sınavlarından beri ta nınm Dönemin birincisi olmuştu. Birinci olmak, belki o kadar önemîi değildir. 'Bakan olmak değil, Bekanlığa layık kişilikte olmak önemlidir1 denirdi. Hükümetler ülkelerin yönetiminde gerçekten etken oldukiarı dönemlerde. Balkar. böy le bir birinciydi. Tevazudan kaçmak gereğini duymazdı. Kendini göstermeye ihtiyacı yoktu. Karakteri. yetenekleri onu yeterince yüceltirdi. Yüksdmeyi düşünmezdi de.. Ihtirası. hizmet idi. İhtiraslannın en iddialısı ve zoru da bu olmahdır. Şimdi gö/.lerimin önüne geliyor. Yeni bir Başbakana dış politika ve güvenlik konularmda ilk izahatı veren heyet içinde ittifak içi tesanüd gerekleri ile uluslann kendilerine özgü vazgeçiimez hsıklannın korunma zorunluluğunu bağdaştıran bir zihniyeti ne kadar açık ve sade bir şekildo gözler örıüne sermişti. O zaman onu yalnız Dışişlerine bi rinciLkle girmiş bir mes Iektaş olarak değil, ulusuna büyük hizmetlerde bulurmcak bir değer olarak seiamlamıştım içimden. Dışişlerimizin ötesinde. Balkar'm şahsında ulusumuz, kıymetli bir evladmı kaybetmiş bulunmaktadır.» SeçimSerde (Baştarafı 1. Sayfada) ra) uyguianması halinde şu anda kapatılnns bulunan si yas} parti'erin parlamentoya hangi sayıda parlamenter so kabilecekieri çalışmasının komisyonda değerlendirileceği beiırtiliyor. Öte yandan, Seçim Yasasının. Siyasi Partiler Yasasıyla yakından ilgilj olduğu ve DM'de ön seçim iJe hazine yardınvma ilişkin konulann Seçiro Yasa Tasansında ele alınn.ası kararlaşt.ırıldığı gerçoğınden hareketle. MGK' nı n Siyasi Partiler Yasasını açıklamasımn beklendiği ifade ediliyor. Biiyük bir olasıiıkla. MGK'nın Siyasi Partiler Yasasını bu hafta içinde Körüşerek açıklayacagı belir tiliyor. Kendısiyle görüştüğümüz Anayasa Komisyonu üyelerinden Lazıları beçim sisterr.ine i/içkin kişisel görüşlerini açıklftdılar. Bu görüşler şöyle: ŞENElt AKYOL Türkiye gerıehnde yüzde 10. il düzeyinde yüzde 10 baraj.. ABBAS GÖKÇE Fransa1 daki dar bclge sistemini sa vunuyorum. Bu sistem halk iradesinin yansımaşına en ııygun sistemdir. Ön seçim olmamah çarşaf listeyle seçimlere girilmelidir.. AKİF ERGINAY Nisbi bir dar bötge sistemine taraftarım. 3 veya 5.er milletvekili çıkabilecek dar bölgeler olmalıdır.. tSA VARDAL Bünyemize en uygun seçim sistenij nisbi temsil sistemidir. Ancak nisbi temsil sisteminin çeşitli uygulamalan var dır. Bıınlardan en uygunu bir siyasi partiyi tek başına iktidara getirebilecek, karsısında kuvvetli bir muhalei'et partisî oluşturacak ve Anayasanin çizdiği sınırlar içinde her görtişün TBMM" do temsilini snğlayacak bir seçim sistemidir. FEHIDUN ŞAKİB ÖĞÜNÇ Seçim sistemi için simdi birşey söyleyemeyeceğim. Daha elJmize gelmiş birşey yok. ama çifte baraf sistemine kesinlikle karşıyım. Bi zim sosyal yapımıza uymayacak bir sistemdir. MÜMIN KAVALALI Nisbi temsil sisteminin benimsenmesi gerektiği görüşündeyim. BEKIP, SAMI DAÇE Nis bl temsil sisteım yararlıdır. Turkiye genelinde yüzde 10. il dözeyinde yüzde 8 baraja taraftanm. Çarşaf listeye işlerlik kazandıracak bir şekil bulunabilir mi? Ön seçimsiz milletin karsısma ctkılmasınm doğru olacağinı düşünü yorum. Notiar (Baştarafl 1. SayfadA) Evren, çocuk yurtlannı gezme gelencğini Antakya' da du sürdürdü. Konuşmasın dan sonra Milli Eğıtim Bakanhğına ba^lı Çocuk Bakım Yurdunda incelemeler yapan Evren. beş gün öncp camide bulunarak yurda ge tirilen bir crkek çocuğuna Hayrcttin» adını verdi. Baş. bakan Bülend Ulusu da, ayrettin'e «Uluçınar» soyadını koydu. (Baştarafı 1. Sayfada) latan ve ükUmillatörle çalışan lambalar var. Azık torbalarını yan duvarlarda bir yerlere asıp başhyorlar yeraltmda karıncalar gibl çalışmaya. Kimisı en ön sai'ta kazıcı. Bir günde 10 tona yakın kömür ka zabiliyor. Yani bir kamyon. Kımisı bu kömürü nakletmek ıçin, kimisi dinamit atmak içm (Dinamit atmaya, lağım atmak di yorlar. dinamit atana da barııtçıı) uğras veriyor. Kimisi çıkar, kömürü naklediyor. Bu arada duvara asıverdikleri azık torb» lanna dadanan fareler de çalış mays başlıyor. îşçiler calışırken fareler besleniyor. Ocağı 6yi« sine sarmış ki bu hayvnnlar, son patlamada yüzlerce fare ö. lüsü temizlemişler. Yeraltmda su yok. Tuvalet de yok, tuvale tı gelen bir kenara yapıyor vn bunu da genellıkle fareler temizliyor. Anayol Uzerinde raylarla taşınan kömür vagonlaruun ba şmda gidip gelerek çalışan işçilerin azık yemeleri bir baçka. Gittiği koridorun bir başına a/; ğın bir bölümü, öbür başına dı diger bölümünü yerleştiriyor iş çi. Vagonla bir uca geldiğinde bir lokma ısınyor, öbür uca Kidene kadar bunu çiğneyip yıı tuyor. Orada yine bir îokma ısırıyor. BÖylece işini aksatmadan «Yemek işini»de çözümle miş oluyor. Vardiya bitttğinde ocaktan çıkılıyor. Her tarailan simsıyah kömür tozu. Yıkunıp puklanıyorlar önce. Sonra çıkardık lan kömürleri Ereğli'ye göttire!1. ve kendilerini işe taşıyan kara t>'ene doluşuyorlar, evlerıne gitmek üzere. Dag köylerinde u turanları kamyondan bozm» «30*4 Merüpdeü» adını tnktıklorı işçl servisleri taşıyor. Tren ve servislerle döntiş yolculugu da yaklaşık 2 saat sürüyor. Örneğin saat 16.00'da başlr.yan 1. vardiyanın treni. Erefiil" den 14.20'de kalkıyor. Üç istas yonda durup işçileri toplayarak saat lâ.on'de Armutçuk istasyo nunn vanyor. Bu trenle gelen bir işçi, saat. 14.00'de çıkıyor Pvınden, 16.00'da ocağa iniyor. G? CP. evine dönmesi saat 02.00. Bu saatte karısının ocak üzenıı cta hazır bıraktığı aşuıı yiyor, cv halkıru ııyandırmadan,. Son ra yatıp u>myor' Oğlene doğru uyanıp, biraz eyleşiyor çoluğuçocuğuyla. Sonra yola çıkıyor ye niden ocağa gitmek üzere. Bazı günler ocağa ınmeden işçi lokaline veya ocağın yakımndaki işçi kahvelerme uğrayıp Diraz laflıyor arkadaşlarıyla. Yeralt<n da çp.lışırken de işin durumıına göre konuşmalarım sUrdilrıi yorlar. Ya çocuğunun okul so runu, ya karısının ameliyatı, ya da bir gün önce gündüz vardiyisınd.ı çalışıp, akşam televi:> yon seyretmişlerse gördüklerinı anlatıyorlar birbirlerine. Örnegin Dallos dizisinde SueEllen'in ç'Oktiği acıyı tartışıyorlar araı; rında. YerUstü dünyasmm T\' yıldızlan, yeraltı ocaklarında. grikyUzündeki yıldızlan bile %') remeden çalışanlara konu oluyor böylece. YERALTINDAKI YALNIZLIK (Bastararı 1. Sayfada) yapayalnızlıgınızla başbaşa kalabileceğinizl de düşündünüz mü? Üstüne bastıgınız demir çanak durdugunda, artık karanlık, sesslzllk ve yalnızlık alabildlğlne slzlndlr. Üstünüzde klmi zaman denizin, kiml zaman toprağın ölçülmeyen agırlığı da slzlndlr. Başınızdakl baretteki önünüzü gösteren ufak fener ve derinlerden gelen yazgıdaşlarınızın ayak seslerl bundan böyle karanlığınıza ve yalnızlıgmıza arkadaslık edecektlr. Yürüyecek. yürüyecek ve bir oyuğa girerek elinlzdek! kazma İle her an Ustünüze yıkılacak glbi duran bir dağı kazmaya baglayacaksınız. Kazdığınız kömür dağının üzerinize abanacağını ve stzl yutablleceğinl düşünmeyecekslniz. Çevrenize. ya nınıza yörenize sinsl sinsl yaklaşan grizu denen karabasam kafanızdan slleceksinlz. tşlnlz ne yalnızlığınızı. ne karanlığı, ne denizin delinlp demlr kapılarm kapanıp, iki kapı arastndakl dar bir odada tek ba$ınıza kalabileceğinizl, ne bir alev dağının ardmdan gelen atesln İçinde olablleceğinizl ve ne de biraz önce üstünde yasadıgınız yerkabuğunun ustünüze acımasızca abanıp slzl yutablleceğinl düşünmektir. Işiniz bütün bunlara karsın kömürü yerkabuğunun üstüne çıkarmaktır. îş saatinlzin bitiminde, geldiğlnlz yollar gene karanlık, sesstzllk ve yal nızlık doludur. Demlr çanak sizl geri götürmeye hazirdır. Glderek hızlanır, bir bakarsmız toplu lğne bası aydınlık slzl bıraktıgınız yerde beklemektedlr. I?ık yaklaştıkça yaklasır ve büyür: ısık büyüdükçe yalnızlıgımz da küçüldükçe ktiçülür. Yarın herseye yeniden, bıraktığmız yerden başlamayı düşünmetnelislnlz. Ya rın ylnelenecektlr. Ta kl bir alev dağı slzl yutuncaya dek. Yazgı sizi adını adım izlemektedir. Belirsiz bir gün slzl ya da yazgıdaşlarmızı yakalayana dek izleyecektir. Beylerbeyi'nde Evren çocuklara çeşitli ho diyeler ^7er•di, onlnn sevjnciirdi. Dünkü gezıde, MGK üyesi ve Kura. Kuvvetleri Komutanı Orgoneral Nurettin Ersin, Ankaa'ya döndüjiünderı bulımmadı. AnUtk ya'da kcntin sorıınları hakkmda bilgi alan Evren'e. Vali Sami Oylun, bir plaket sundu. BOTAüi'TA Cumhurbaşknnı, Antakya' d a n sonra helikopterle gittiği Yumurtahk'ta Botaş tesislerinde incelomeler y«ıptı. Ceyhan'ii, 30 kilometro uzakhktaki «otas tesislerindo Ev rcn'i Aclfma Valisi Hayri kuvvet konusu NA KozakçK^lu, ıi. Koiordu ve TO'nun son yıllardaki bildiSıkıyönotim KonniKinı Korrilerinde sürekli yer nldığı peneral Btilont Türker, Ceygibi, üye ülkelere danışılhan Beiediye Başkanı Bıfat madan karara varılamaz. Atik. Bc'.r.ş Genel Müdürü Konunun mutlaka ittifafc Yavuz Lzman, Botaş Bölge içinde danışılması ve NANîüdürü Sadık Arıkan, öteki TO'ya geiirilmesi gerelzir. ilgililer ve işçi'er karşıladıÜye ülkelerin çevik kuvveti lar. kullanmadan önce onaylaIdare binasında ağırlamalan gerekir.» nan Evren'ö daha sonra Bota^ Gene! Müdürü Yavuz NATO kararlanna ve Tür Botaş'ı fciye'nin eğilimine rağmen Uzman tarafından. simgeleyen bir plaket verildi. Amerika'nın son aylardaki Sirişimleri Brüksel'de ilgi Yumurtahk'tan Mersm'e ile îzleniyor. gelişinde Vuli Nazif Demir ö/. ve Çıkartma Filosu Komııtfinı Tuğanıiral Vural Ata Ifiy tararindi.ni karşıltındı. Va li Demiröz, Evren'e. hcmşelı (Baştarafı 1. Sayfada) rilik beratı ve kentin anahran.l» deniz itfaiyesi de katıltannı sundu. dı. Alevler, bilahare «İsmail Saat lfi.SO'da ge/iKinin son Hakkı Efendi» yalısımn bitişidurağı olan Adana'ya gelen ğindeki diğer bir yalıya siraEvren, çoculc balvim yurdu yet ettl. ve kreş gündüz bakım evi«İsmail Hakkı Efendi» yalıııi. Hacı Snbaıuı Kır. Ög sının restore edilditi ve içinrenci Yurdu ile Hficı Ömer de kimsenin bulunmadığı öğre Sabancı Adana Teknik Öğnlldi. İtfaiyenin çabası sonurenci Yurdunu gezdi. Evren, cu İsmail Hakkı Efendi yalıAdana'nın Gazipaşa, Bulvası tamamen yanarken,, yanınnnda bulunan Yüksek Kim daki diğer yalı kısmen yandı. ya mühendisi kızı Gülay Yangın îstanbul'un Boğaz çev Alpaslan'ın evine gitti. Geresindeki yüksek kesimlerinceyi Adana'da geçiren Evden de izlendi. Yörede büyük korku yaratan yangmda can ren, bu sabah Ankara'ya kaybı olmadığı bildiriliyor. dönecek. Türk (Baştarafı H, SayfadA) nçüncülfik «ırasın» göre verl len oylar ağirhklı olarak dnğrrlendirildiğinde, «Atlantis» yüzde 41 lle ilk sırayı, «Heyamoia» da vttrde 40 ile ikiiicl sırayı abyor. ÜçUncülttk için «Opera» vc «Dön Bana» yüzde 5.3 gibî çok küçtik bir oıaıı çevresinde çekiştl.» Büyükelçi Osman Olcay «Dışişleri Bakanlığınm tereddütsüz en parlak memuru idi. Bunda en ufak bir tereddüt yok. Kendisi Bakanlığm gcleceğinde doldurulması gerekebilecek bütün bütü n boşluğu doldurabilecek, kendisine verilebilecek her türiü sorum luluğu en iyi bir şekilde yerine getirebilecek bir diplomattı. Tam bir çahşkanlık abidesiydi, mü kemmel bir diplomattı. Her an, yaşı ne olursa olsun bulunduğu her toplumda, herkesin saygısını uzerinde toplamıştı. Bunu kendi gözlemim olarak söylemiyorum. Vurulduğu tarihten yaşama gözlerini ka padığı iki buçuk gün zar fmda NATO'da bana te lefon eden, mektup yazan ya da yolumu çevirip üzüntülerini bildiren herkes bunu söyledi. Herkes için bir şok oldu. Birlikte çahştığımız sü re içinde amiri olarak ben kendimi ona beğen dirmeye çalışırdım. Bütün kibarhğı ve inceligi ile amirine dahi gerektiğinde bir konuyu daha ciddi bir şekilde ele almasuıı. rencide etmeden ihta r etmekten kaçmmayan bir kişiliği vardı.» Fenerbahçe (Baştarafı. Spor da) futbolcuda, ne moral kondlsyon, ne de fizik kondisyon kalmamış. Kammızca Mustaia'nın bu kötü haline en çok savinen de antrenör olmuştur. Böylece neden oynatmadığma bir kılıl bulunuverdi. Ancak anlamadığımız bir nok ta daha var Antrenör. Arif'in her yerde oynayabilecek bir teknige sahip olduğunu söylüyordu. Ancak neden Mustafa'. yı sağ açık, Arif'i de sol açık, oynatmayı düşünmüyordu. Fenerbahçe sampiyonluğa çok yakm bir ekip. Ancak yapılan teknik hatalar yüzünden bocalamaya baaladı. Dun, Samsunspor karşısmda, koskoca Penerbahçe'de, parmakla gösterilebilecek tek oyuncu; Alpaslan'dı. Samsunspor futbol anlayısı bakımından Fenerbahçe'den daha iyi gözüküyordu. Mevsim başında Alpaslan'a Ihtlyar di. yerek, Begoviç ve Zeynoloviç gibi birtakım yabancılara gö. nül baglayanlar, aeaba şimdi neler düsünüyorlar?