15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıh,: ( umhumel Maıbajcılık ve Ciazetecılık Turk Anonım Şırkeli adına retmıluler ANKARA: Yalçın Doğan. I/MIR Hikmet Çrtinkava. ADANA Burolar • Ankara: Konur Sokak No 24/4 Yeni>ehir, Tcl: 175825175866, Nadir \adi. • Genel ^ a\ın MuJırıı llaan C'emal. \lucsese Muduru Mehmet Mercan. # Servıs Şeflerı. Istdnbul Haberlerr Selahallin (iuler. l)ısIdare: 183335, • Jzmir: Halıi Zıya Bulvarı No 65/3. Tel 254709131230 Kmınr l^aklıgıl, >a/ı l>lerı Muıhıru Oka> (•onensin. • Va/ı Islerı Mudur Haberlcr Lrgun Balcı, Ekonomı Osman l'lagav, kulıur A>dın Kmeç, Ma • Adana: Atalurk Caddesı, T H K Işhanı Kat 2/13. Tel: 1455019731 Yardımusr Ahmel Korulsan. Haber Merke/ı Muduru \alcin Ba\er, Savfa ga/ın \al<,ın Pekşen, Spor Danı^manı Abdulkadir Vucelman, Du/elınıe • Basan ve Yavan. Cuınhurivel Maıbaacılık veOazeıecılık T A.Ş. Turk OcağıCad 39/41, Cağaloğlu, Isı PK 246lsl Tel 5209703 Tele\'22246 Kelik Durbaş. Ara^tırma: Şahin Alpa\. Du/enı \ oneınıenı \li Acar. TAKVIM 16 Aralık 1983 Imsak. 6 33 Guneş:8.17 Oğle: 13.09 İkındi: 15.29 Akşam: P.42 Yatsı: 19.20 TürkIş: YHK yasa ile tanınan yetkileri kötüye kullandı lirlenirken, işçi ailesi ile biıiikte düşunülmeli, tüm çalışanlann bekar olduğu varsayımından toplu iş sözleşmelehnde kendi ilke kararla vazgeçilmelidir. oranı gozöYıllık enflasyon rının altında ücret zammı îayin etmiştir. nünde bulundunılmalı ve her yıl asgari ucret ulusal düzeyde beYüksek Hakem Kurulu kendi içinde tutarh olama lirlenmelidir." mış, kendi almış olduğu kararlarla ters düşmüştür. Dar ve sabit gelırlilerin bugünku piyasa şartlannda kira öde16 bin 200 lira brüt aylık anayasanın tammıyla ça dıkten sonra sağlıklı bir yaşam lışanın insanca yaşamasını sağlamaktan uzaktır. sürdurmelerinin olanaksız olduğunu belirten raporda, 16 bin • işçilehn alım gücü 1982'deyüzde 7.7 oramnda aşm 200 lira brut aylığın, Anayasa'nın tammıyla çalışanın insanca mıştır Bu aşınma oranı 1983 yılında yüzde 10 civa yaşamasını sağlamaktan uzak rına çıkmışîır. olduğu kaydedildi. ÜCRETLERDEKİ AŞINMA ANKARA (THA) Yüksek zaman kurul yiizbinlerce işçiyi ilHakem Kurulu'nun 2364 sayılı gilendiren toplu iş sozleşmelerin KAYGILAR YARATIYOR yasa ile kendine tanınan hakları de kendi ilke karariannın altınOte yandan, 21 aralıkta yapıkötuye kullandığı belirtildi. da ücret zammı tavin etmiştir. lacak Turklş Genel Kongresi 21 aralıkta yapılacak olan Birieşmiş Milktler Lluslararaiçın hazırlanan raporda, işçi ücTürkİş Genel Kurulu'na sunul sı Çalışma Örgutu (İLÜ)>a göretlerindeki aşınmanın, yarınki mak uzere hazırlanan "Çalışma re, 2364 sayılı kanunla Turkiye sosyal huzurumuz açısından RaponT'nda YHK'nın oy çok tarafından onavlanmış bulunan kaygılar yarattığı ifade edildi. luğu ile toplu iş sozleşmelerini 98 sayılı tLO sozleşmesinin te1982 yılında işçilerin alım guyenilediği ve iş güvencesi sağla mel ilkeleri çignenmiştir. cunün yüzde 7.7 oranında aşınmayı amaçlayan hukümlerinin dığı vurgulanarr raporda, 1983 ayıklandığı kaydedildi. Yüksek Hakem Kurulu uyguyılında beklenen alım gucü aşınlaması ile ortaya çıkan sorunlamasının yüzde 10 civannda olÇalışmaları ile derin kaygıla rın 2822 sayılı yasa çerçevesinde duğu bildirildi. ra yol açtığı öne sürülen Yüksek çözümu önumuzdeki donemin Raporda daha sonra şu göruşHakem Kurulu'nun, 4 nisan temel hedefidir." lere yer verildi: 1983 5 ağustos 1983 tarihleri "Fiyat artışlannın artış sebeBu arada çalışmalannı bir süarasında 24 bin 260 işyerini ve 1 re önce tamamlayan çeşitli sen bi olarak, işçi ücretlerinin artışı milyon 878 bin 243 işçiyi kapsagösterilemez. Avnca, işçi ücretyan 4 bin 333 toplu iş sözleşme dikalann genel kurullanna sunulerinin sınırtanmasıyla elde edilan çalışma raporlarında, ucretsini yenilediği bildirildi. len tasarruf, vatırıma yönelmefıyat dengesinin adil bir şekilde diği ve yeni istihdam yaratmadıg Raporda, YHK'nın çalışmala korunacağı bir politika izlenmesi için ücret artışlannın işsiziiğe yol rı ile Ugili olarak şu görüşlere yer istendi. açtığı iddiası da geçersizdir." verildi: TÜRKİS RAPORUNDAN »EVKKT YILMAZ UYARDI ANKARA (ANKA) Turkİ> Genel Başkanı îjevkel Vılma/, "YHK uzlaşmaz tulumuna devam eder»e, çalışma barışı bo/ulur ve grevler ile lokavıların nnu alınmaz" dedi. Sevkef Vılmaz, ANKA Ajansı'na verdiğı demeçte, işveren ile işçi arasında pazarlık yoluyla yapılacak sozleşmelerin ulke>e "zarar değil, >arar getireceğini" belirterek, "Yeni dönemde YHK'nın kaldırılması için uğraşacağı/" şeklinde konustu. Yılma/, lı>aı jrtıslan\la ılgıli resmı ıstatıstiklerin "çelişkilerle" dolu olduğunu, bu verılenn dikkate alınarak 1984 >ılı ısçılerin so/leşme /amlarının saptanmasına karşı olduklarını bildirerek. şovle dedı: "Kğer VHK, doğru verilere dayanmavan istalistik rakamlarına gore ucret artışlarını tespil ederse. bu son derece vanlış olur. YHK u>eleri çarşıpazar doiaşıp, fi>alları görsünler. ondan sonra artışı belirlesinler" "Bazı işverenterin YHK'>a güvenerek bazı talsız >ollara başvurabilecegini" hclırtcn TurkIş Genel BAşkanı Yılına/. şovle konuşlu: "Yeni donemde YHK u/laşmaılık halinde. toplu sozle>meleri karara baglavacak. Bunu hangi esaslara gore >apacak? Sonuçta. işverenin isteğine gore /am vaparsa, bu lıır başvurular artacak. İşverenler Y HK'na fazla guvenmesinler. K.ğer bu >ola başvurulur. YHK da e\ki lulumunu surdurmeve doam ederse. çalışma harı>ı ho/ulur ve ile lokavilar anar." "YHK uzlaşmaz tutumunıı sürdürürse çalışma barışı bozulur" Reagan, Beyaz Saray'dan basına haber sızdıranlara savaş açtı ABD Başkanı Beyaz Saray'dan haber sızdırılma den çok bir polis devletine uysını önlemek için bakanlar dahil, tüm devlet çalı gundur," diye yazdı. "USA Toşanlarını "yalan makinesi" testinden geçirebileceğiday" ise "Bunlar, ABD'den çok Rusya'daki siyasal uygulamalaşeklinde bir kararname çıkardı. n andınyor," diyerek Reagan USA Today: Bunlar ABD'den çok Rusya'daki si yöneümini can duşmanı Sovyetlerle karşılaştırdı. yasal uygulamalan andırıyor. Başkan Reagan'ın tüm bu sert Washington Post: Bu sindirme tekniği özgür kararlarına ve çok sayıda görevlinin yalan makinesiyle sınanmabir ülkeden çok bir polis devletine uygundur. sına rağmen, haber delikleri bir Telefon dinleme uyguiamasının yaygınlaştığı da söyleniyor. Aynca gizli belgelerle uğrasan tüm hukümet görevlileri ömurleri boyunca, yayınlanacak tum yazılarını önceden hükümete gösterip onaylatmakla yükumlu tutuluyor. "Der Spiegel" dergisinin haberine göre Washington'daki hükümet görevlileri şimdiden gazetecilerle ne zaman, nasıl biraraya geldikleri ve neler konuşulduğu hakkında defter tutuyor. Yalan makinesi testleri Amerikan basınında sert tepkilere yol açtı. "Washington Post", "Bu sindirme tekniği ozgur bir ülketürlü tıkanamıyor. örneğin bir süre önce Ulusal Guvenlik Konseyi "çok gizli" bir toplantıda Suriye mevzilerini bombalama kararı almıştı. Ertesi akşam NBC televizyonu Beyaz Saray'ı arayarak "Reagan'ın Suriye mevzilerini bombalama emri verdiği yolundaki haberi doğrulayabilir misiniz?" diye soruyordu. Bir gün sonra da "VVashington Post", aynı toplantıda Reagan',n Lubnan'daki Amerikan kuvvetlerine, Lübnanlı Dürzilere ve Şii'lere karşı hava saldınlannda bulunma yetkisi verdiğini yazdı. BAŞK.DKMKDİ Ba^kan Reagan. nt zaman "gi/li emir" verte, sojledikleri hemen basın da ver ulıvor. Reagan. kendisinden onceki 39; başkandan daha %erl onlemler aldı. ama vınuç farklı olmadı. > "YHK'nın çalışmaları ile ortaya çıkan tablo, salt yenilenen toplu iş sözleşmelerinin ve kapsadığı işcUerin sayısı ile değeriendirilemez. Önemli olan bu sure içinde ucret artışlartndaki oransizlık bir >ana, toplu iş sozkşmesi duzeninde vapılan vahim tahribattır. Yüksek Hakem Kurulu kendi içinde de tutaıiı olmamıştır. Tespit etmiş oldugu ilke ve kararlarla yani, kendi almış olduğu kararlarla ters diişmuştur. Zaman ÇALIŞANLARIN UMUDU Raporda, asgari ucretin insan onuru kadar devlet onurunu da temsil ettiği hatırlatılarak çshşanlann ümidinin yeni belirlenecek olan asgari ücretin gercekten ınsanlık onuruna yaraşır bir yaşam duzeyi sağlaması olduğu belirtildi.. Sendikaların asgari ücret üzerindeki talepleri ise şoyle: "Besin içi ve besin dışı harcamalar daha gerçekçi bir bazda ele alınmalıdır. Asgari ücret be Durunıu yasaya uygun olan bütün öğrencilere kredi verilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kredi almak için başvuran 61 bin oğrenciden durumları yasa ve yonetmeliğe uygun olanların hepsine kredi verilecek. Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, 19831984 öğretim yılında kredi almak için 61 bin 211 oğrenci başvurdu. Açıklamada, Açık Öğretim Fakultesi öğrencılerinin de aralarında bulunduğu bu öğrencilerden yasa ve yonetmeliğe uygun olanların hepsine kredi verileceği belirtildi. Kredi almaya hak kazanan oğrencilerin kredileri, Ziraat Bankası şubelerinde 3 ocak 1984 tarihinden sonra ödenmeye başlanacağı bildirildi. Açıklamada, Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun 165 bin oğrenciye kredi verebilecek duruma geİdiği belirtilerek, oğrencilerin başvuru formlannın ilk kez bilgi işlem ve kontrol unitesinde değerlendirildiği kaydedildi. Açıklamada ayrıca, Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmelik değişikliğıyle kırtasiyeciliğin kaldırıldığı bildirildi. TISK: İşçiler devlet memurlarına oranla daha avantajlı ANKARA (THA) Türkiye tşveren Sendikaları yayınladığı bir raporda, işçi kesiminin devlet memurlarına oranla daha himayeli ve avantajlı olduğunu öne sürdü. Ücret konusunda başvurulan SSK istatistiklerinin duşuk rakamlar verdiği hatırlatılan raporda, konfederasyon araştırTnasmdaki işçi ücretlerinin SSK istatistiklerindeki işçi ücretlerinden yuzde 130 oranında yüksek olduğu bildirildi. Sosyal yardımların ucret dengesini bozduğu kaydedilen raporda, şu göruşlere yer verildi: "Konfederasyon araştırmasında, 1981 gunlük ortalama ucreti teşkil eden bin 251 lira, YHK ölçülerine gore arttırıldığında, ortalama günlük ücret 1982 yılı içinde bin S63 lira, 1983 Yılı için ise bin 954 lira olmaktadır. Bu rakamlar, 1983 yılında ortalama aylık brüt işçi ücretinin yan odemeler dahil 58 bin 640 lira seviyesine ulaştığını, dolayısıvla işçi kesiminin devlet memurlarına oranla daha himayeli ve avantajlı bir durumda olduğunu göstermektedir." Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Ronald Reagan, Beyaz Saray'daki geleneğe uygun olarak, istenmeyen haberleri basına sızdıran haber kaynaklanyla sıkı bir mucadeleye girişti. Ancak yine Beyaz Saray geleneğine uygun olarak "iyi haber alan kaynuklar"la mücadelede sürekli yenık Jiışüyor. Başkan Reagan kendisinden önceki 39 başkandan farklı olarak, haber sızdırmalan onlemek için bakanlar dahil, tum devlet çahşajüarının "Yalu Makinesi" testinden geçirilebileceği biçiminde bir kararname çıkardı. Ertesi gün Reagan'ın güvenlil danışmanı William öfke içinde Beyaz Saray'a daldı ve "başbaşa bir gönişme sırasında" başkana bu haberin sızmasıyla ABD yönetiminin Ortadoğu temsilcisi Robert Mc Farlane'ın hayatının tehlikeye girmiş olduğunu söyledi. Bu nedenle de bu işin "suçlusunun" bulunmasını ıstedi. Başkan Reagan derhal, "gizli" bir soruşturma açılmasını emretti. Ertesi gün de milyonlarca Amenkalı, başkanlarının "gizfi" kaygılarını paylaşıyordu. Soruşturma sırasında Savunma Bakanı Caspar VVeinberger, Dışişleri Bakanı George Shultz, CIA Mudüru William Casey, bile sıkı sıkıya sorguya çekildi. Sonuç sıradan da kötü oldu: Sözkonusu haberi uçuran kaynak ortaya çıkarılamadı, dahası soruşturma hakkındaki bilgiler bilinmeyen bir kaynak tarafından basına sızdırıldı. Nadir NadVye Basın Hizmet Ödülü verilecek İstanbul Haber Servisi 1983 Burhan Felek Basın Hizmet Ödulu'ne Gazetemiz Başyazan Nadir Nadi ve Hikmet Feridun Es'in layık göruldükleri açıklandı. Gazeteciler Cemiyeti'nin 70 yaşını aşkın ve meslek kıdemi 50 yıldan fazla olan, basın mesleğine seçkin hizmetler vermiş üyelerini onurlandırmayı amaçlayan öduller, bugün Burhan Felek Konferans Salonu'nda saat P.30'dadüzenlenen bir torenJe sahiplerine verilecek. Bu akşam Mevlid Kandili ANKARA, (ANKA) Dıvanet Işleri Başkanı Tavyar Altıkulaç, M,'\lid Kandili nedeniyle ıncvaj ..ıvınladı. Mesajında bu akşamın Mevlid Kandili olduğuna değinen Altıkulaç, "Mevlid Kandili'nin birlik \e davanışmavı pekiştirmesi. ilerive doğru yapılacak atılımların hız ve guç kazanmasinda vesile olmasını" dıiedı. Allıkulaç, şoyle dedi. "Daha ivi.df>ha cahşkan,dıha \atanperver ir <anlar olmak <,»cuklarımızı daha kalkınmış bir ulkeve, daha mamur bir Tiırki>e'\e varis kılmak K'in büliın ivi niyel ve kararlılıklarımızı orlava ko>acağımız. bu volda Allaha soz vereceğimiz, giınahlarımızdan tovbe edeceğimiz manevi iklimlerdir kandiller." TURK GOZUYLE ATEVA İki toplum arasındaki soğukluk yıllar boyn sürecek CENGİZ CANDAR ATİNA Yunanistan'ın başkenti Atina'da îstanbul'un aksine tarihle içiçe yaşamıyorsunuz. Eğer kentin dışındaki yüksek çevre yollanndan geçerken Atina'ya kuşbakışı goz attığınızda gordüğünuz ya da şehir merkezini oluşturan Syntagma (Anayasa) meydanı yakınlannda farkettiğiniz Akropol bir yana bırakılacak olursa, Yunanistan başkenti modern bir Avrupa kentı. Bu bakuiiudn sanki bir özelliği yok gibi. Atina'yı Atina yapan herhalde yaşam biçimi ve ritmi olmalı. Atinalılar sabah saat 7.30'da ya da 8'de güne başlıyorlar. Saat 14.30'da dükkânlar kapamyor. 17.30'adek Siesta vakti. 17.3020.30 arası hayat yine canlanıyor. Saat 21 'e doğru İstanbul'un köpru trafiğine rahmet okutturacak yoğunlukta bir trafikten sonra Atinalılar evlerine koşuyor. Evde saat 21 haberleri genellikle dınleniyor Saat 22.30'a doğru ver elini tavernalar. Gece yarışına gelinince hem karınlar biraz doymuş oluyor, hem de Atinalılar piste fırlamak ;çin. YAŞAM ÜSLUBU Yunan müziğinin okşayıcı melodileriyle yeterince kışkırtılmjş oluyorlar. Saat 02'de tavernalar kapanıyor. Herkes 5 saatlik bir uyku için evlere donüyor. Elbette ki 5 milyonu her gece boyle yaşamıyor ama genel yasam üslubu bu. Boylesine bir atmosferde yaşayan Atina'da sıyasi gerilimi duymak da mumkun değil. Bu ülke nazi işgali ve hayli kanlı bir iç savaş ve 7 senelık kara bir askeri diktatörluk, zaman zaman da sıyasi karışıkbkları kuşkusuz yaşadı. Ancak en azından cuntanın yıkılışından ve özellikle sağın darmadağın olduğu, PASOK'un iktidara geldiği 1981'den bu yana bu ulkede bir iç siyasi gerginliğe tanık olunmamış. Kuzey Kıbrıs Turk Cumhuriyeti'nin ilanından bu yana da böyle bir atmosferin hukum surmediğini biz farkedıyoruz. Başbakan Papandreu'nun ateşli demeçlerı daha çok Yunan ulusal gururunu okşamak hedefine yonelik. Yoksa Turkiye ile bir çatışmayı goze alabileceğinin işaretı değil. Yunanlı meslektaslarımızın bazılarının da paylaştığını gorduğumuz bu saptama, Yunan halkının her soze inanan, kolay gudulebilen bir halk olduğu anlamına da gelmemeli. Yunanistan, kı tap, tiyatro ve sinema merakının ne yazık ki Tüıkiye ile kıyaslanamaz boyutlara ulaştığı bir ülke. Devlet sinema sanayiine 400 milyon Drahmi (yaklaşık 1 milyar Turk Lirası) yatırıyor. Keza solcu olsun, sağcı olsun yayınevleri de devletin mali desteğinden yararlanıyorlar. GENEL KANI VE FOBİ Bu okuryazar ve bilimci toplum, iş TürkYunan ilişkilerine gelince belli ortak değerlendirme ve yaklaşımlara sahıp. Ta Nea ve To Vima gazetelerinin dış yorumcusu Giannis Kartalis: "TürkYunan ilişkilerinin tam bir çıkmaz içinde bulunduğunu" soylerken, bunun Kıbrıs'taki tek taraflı bağımsızlık ilanı nedeniyle olduğunu soyluyor ve şunlan anlatıyordu: "Buradaki genel kanı Ankara'nın ve Evren'in kendisinin tek taraflı bağımsızlık ilamnın ardında olduğudur. Türkmen, bunun bir sürpriz olduğunu bildirdiğinde kimse inanmadı. Çünku YunanUar, Denktaş'ın askeri ve iktisadi olarak Ankara'ya bağımlı olduğuna biçimde, bir gün Türkiye'nin 12 adayı almak uzere harekete geçmekten endişe ettiğini bildirdi. Kıbrıs'taki gelişmeleri bu nedenle biraz da 12 adaya ilişkin endışelerle bağlantıh olarak izlediğını nakletti. Demek oluyor ki, Atina'nın yumuşak gunlük yaşamı içinde bir savaş psikozu yok ama Türkiye'nın bir askeri harekâtı ile karşı karşıya kalacaktan fobisi var. YENİ BİR YALTA MI? Kuzey Kıbns Turk Cumhuriyeti'nin ilanına ilişkin olarak Kartalis'in bize özetlediği Yunan toplumundaki genel havanın daha da ötesine geçen iddialı değerlendirmelere de raslanıyor. Resmi Yunan haber ajansının genel muduru ve daha önemlisi Pasok Yonetim Kurulu uyesi, kuruculardan Andreas Hristodulides, Denktaş'ın bağımsızlık hamlesı ile Sovyetler arasında yeni bir "Yalta" için Amerikan planlarından söz ettiği bir doneme denk geldiğinı ileri sürüyor. Kıbrıs Rum kökenli olan ğil, buna ek olarak bir bağımsız devlet ilanını, Demokles'in kıîıcı gibi sallayabilerek oturacaktır. Bu kez, sadece bir tehdit savuran değil, dediklerini gereğinde yerine getiren bir lider göruntüsuyle masada yerini alacaktır. 3. Son olarak, Kıbrıs Turk devletinin ilanının Lefkoşe'den çok Atina'ya yönelik olduğuna ilişkin de bir göriış bulunuyor. Çünkü Yunanistan hukümeti bağımsız bir tavra sahiptir ve çeşitli NATO kararlannda farklı tutum takınmaktadır. ABD bu tavn "provokasyon" olarak nitelemektedir. Bu gorüşu ortaya atanlara göre, yeni Kıbns bunalımı Yunanistan hukümetini baskı altına almak ve Kıbrıs sorununa batı yanlısı bir çözüm bulmak amacıyla yaratılmıştır. Boylece tarafsız bir ülke NATO çerçevesi içine sokulabilecektir. Andreas Hristodulides, sozünu ettiği üç senaryoyu şu saptamayla noktalıyor: "Senarjo ve amacı bunlardan hangisi olursa olsun, Başbakan Andreas Papandreu ve Kıbrıs Başkanı Spiros Kipriyanu'nun tanımlamış olduklan yoldan başka, Yunan tarafı için izlenecek hiçbir yol yoktur: Bu da tüm cepbekrde militan bir varlık göstermektir." TÜRKYUNAN İLİŞKtLERİ Hristodulides, son sözleriyle aktif bir Yunan ve Kıbrıs Rum diplomatik faaliyetini kastediyor. Kartalis'in sözleriyle Hristodulides1 in değerlendirmesi bırbirine bağlandığında, TürkYunan ilişkilerinin yakın geleceği için fazla iyımserlik bekiemek gerçekçi ölmayacak. Kartalis'in bıze söylediğine bakılırsa, "Kıla sahanlığı, hava kontrol şahası gibi sorunları çozmek iş değil. Çunku biz İtalyanlarla kıta sahanlığı sorunumuzu teknik görüşmelerle çozduk. İş, Turklere gelince, iki ulkenin arkasındaki tarih bir engel olarak dikiliyor. Her iki ulke de diğeri karşısında uzlaşmış görünmeyi bir prestij sorunu vapıyor. Bu nedenle TurkY unan ilişkilerini çozmek çok guç. Eğer aradaki mesele sadece Ege'de olsaydı, yine bir derece iyimser olunabilirdi ama Kıbns sorunu yok mu? İşte işleri daha da içinden çıkılmaz yapan ve uzun yıllar çözümsüz bırakacak olan Kıbns." Atına izlenimlerımizı şoyle bağlayabilırız: Birbirine çok yakın olan iki ulke ve ıkı toplum arasındaki soğukluk herhalde yıllar boyu surup gıdecek. Dileyelım kı, ışler Türklerin Atina'yı. Yunanlıların lstanbul'u gormekten mahrum bırakılacakları siyasi adımlan atma noktasma gelmesin. Milli Piyango yıl sonunda 24 nıilyar lira gelir bekliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Piyango Genel Mudürluğu'nün yıl sonunda 24 milyar 677 milyon lira gelir elde etmesi bekleniyor. Milli Piyango 1983 yılı çalışma bütçesinde genel müdurlüğün giderınin 18 milyar 867 milyon 250 bin lira olması ongörüldu. Yıl sonunda 24 milyar 677 milyon lira gelir sağlanması beklenen genel mudürluğun net hasılatı 5 milyar 809 milyon 750 bin lira olarak açıklandı. Ayrıca bütçede 1983'te bilet satışlanndan 24 milyar lira net hasılat sağlanacağı bildirildi. Çalışma bütçesinde, 1983 yılı sonuna değin sağlanması beklenen 24 milyar 667 milyon liralık gelirin kaynakları da şoyle açıklandı: "Piyango satışından: 24 milyar lira, Alınan faizlerden: 250 milyon lira, Zaman aşımına uğrayan ikramiyelerden: 300 milyon lira, İkramiye ödeme farklarından: 7 0 milyon lira, Diger gelirler: 57 milyon lira." Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu raporlarında Milli Piyango Mudurluğu'nce odenen ikramıyelerin son yıllarda artış gosterdiğı bildirildi. Denetler Kurulu raporlarına göre dağ. lan ikramiyelerin yıllara gore dağılımı soyle: 1979: 2 milyar 235 milvon 700 bin lira, 1980: 3 milyar 795 milyon 100 bin lira, 1981: 8 milyar 968 milyon 800 bin lira, 1982: 13 milyar 720 milyon 3(M bin lira." San basın kartlarının süresi, 6 ay uzatıldı ANKARA (Cumhurivel Buro>u) San basın kartlannın aev'erlilik ^uresı, 6 a> daha uzatıldı. Ba^bakanlık Basın Yayın Genel Mudurluğu'nce Turk uyruklu basın mensuplarına \erilmekte olan san basın karılarının 30 haziran 1984 tarihine kadar geçerlı olacağı av'iklandı. L/atma kararı, Basın Kariları Yonetmeliği'nin Genel Mudurluğe verdiği yelkıye davanılarak alındı. Basın Yayın Genel Mudurkığu'nden verılen bilgi\egore. basın şerel karıı ile sureklı nitelikıcki san basın kariları da. a>nı sıırette geçerlı olacak. Yabaneı ga/etecılere BasınYavın Cîcııel Mudurluğu'nce NCrilınekıe olan nidvı basin karıı ise, 1 ocak 1984 tarıhı ıtibarıvla \onileneı.ek. Ta Nea ve To Vima gazetelerinin dış yorumcusu Kartalis şunlan söylüyor: "İki ülkenin arkasındaki tarih, bir engel olarak dikiliyor. Her iki ülke de diğeri karşısında uzlaşmış gibi görünmeyi bir prestij sorunu yapıyor. Bu nedenle Türk Yunan ilişkilerini çözmek çok güç." liyoriar. Denktaş böyle bir kararı Ankara'nın >eşil ışığı olmadan alamazdı. Doğru ya da yanlış ama Yunan toplumu, hangi siyasi eğilimde olursa olsun böyle düşunuyor. Kıbnslı Rumlar da Y unanistan'a dayanryor. Bu bir gerçek, ama Kıbns Turklerinin Turkiye'ye bağımlılığı ölçusünde değil, bir kere, Yunanistan'ın Kıbns'ta askeri birlikleri yok. İkincisi Kıbns ekonomisi Yunanistan'dan çok daha iyi durumda. Burada enflasyon oranı vuzde 20, Kıbns'ta yüzde 10'un altında. Kıbns'ta ekonomik patlama yaşanıvor. Uolayısıyla, Kıbns Rum tarafının Yunanistan'a bağımlılığı siyasidir." Yunanlı meslekıa$ımu,TurkYunanilişkilerinin duzelebılmesi içın, her iki tarafın da duygusal olarak angaje olduğu Kıbrıs sorununda bir ilerlemenın gereklıliğinı belirtiyordu. Ama Kartalis bu konuda yakın vade açısından umutsuz. "Şimdi gizli ve sessiz diplomasi zamanı. Başka lurlü mesafe alamayız" diye sık sık ekhvordu. Kartalis ayrıca, Yunan toplumunda yaygın biHristodulides, bağımsızlık ilanı ile ilgili üç senar; yoıhtimali üzerınde duruyor. Bunları şoyle 'aiımlıyor: 1. Denktaş, sahte devletin ilanında ısrar edecek. Ve bir iyi nıyet gösterisi olarak toplumlararası goruşmelere başlanılabilmesi için Magosa'yı devredecek. Böylece, Kipriyanu ile eşit statu ile bir Cumhurbaşkanı olarak masaya otururken uzlaşma yanlısı olduğu gorüntusunu verecek. Bu durumda Kıbrıs Rum tarafı ayrı bir Kıbrıs Türk devletını zimnen tanımış olacak. Eğer göruşmeler sonuç vermezse, bu kez artık Rumların da zimnen tanımış olduğu ayn Türk devleti konumuna geri dönebilecek. 2. Denktaş, bağımsızlık ilanında ısrar edemez \e batılı baskılar karşısında uzlaşmak zorunda kalır. Bu şartlar altında da esnek gözukecek olan Denktaş'tır. Bu durumda batı unsuru güçlenmış ve Yunan halkı nezdinde prestijını yeniden kazanmış olacaktır. Denktaş ise bu kez goruşme masasına 1974 harekâtının ordulanna davanarak de
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle