Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EKtM 1983 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 Ozetle tlki gtftiğimiz yü düzenlenen 'stanbul Gitar Festivati'nin ikin•isi 1S21 kasım tarihleri arasınia yapılacak. Festivali düzenletcek olan Filarmoni Derneği'rin başkam Panayot Abacı'nm taptığı açıklamaya göre, Istan!>«/ Atatürk Külttir Merkezi'nde eapılacak festival kapsamında kasımda Ernesto Bitetti, 16 *stmda Seranito, 17 kasımda Costa Kotsiolis, 18 kasımda Pan o Pena, 21 kasımda Ruhı 4yangilMutlu Torun Ikilisi'nin 'esitafleri yer alacak. GORDUK KONUŞTUK Yalçın Peksen Yine boyacılık yapacağım. Çünkü "6u adam büyüdü de boyacılığı bıraktı" demesinler Paranın çıktığı gün hiçbir şey yapmadım. Eve geldim. Misafirler gelmişti. Baklava yedik; çay içtik 2. İstanbul ^itar Festivali 914 Haziran 1984 tarihleri ırasında Federal Almanya'mn Frankfurt kentinde yapılacak Mozart Opera Şenliği'nin tüm vönetimi tanmmıs orkestra şefi Sir Georg Solti'ye verildi. Haztrhklanna şimdiden girişüen şenUğin kapsamında, yalmzca Mozart'm yapıtlanna bağL kalınmayıp Joseph Haydn ve 18. yüzyum öteki ustalannın da yorumlanması tasarlanıyor. Mozart Opera Şenliği'nin solistleri arannda Kiri Te Kanava, Janet Baker, Geoffrey Parsons ve AnneSophie Mutter de yer ahyor. Mozart Şenliği'ni Georg Solti yönetecek D Grubu ellinci yıbnda yeniden bir sergi açıyor Kültür Servisi " D Grubu 50 Yıhnda", " D Grubıı Olayı" Hemen bütün Sanat dergilerinde bu başlıklarla yer alan " D Grubu" için, bu adla sergiler açan ilk altı kişiden ikisi Elif Nari ve Zühtu Müridoglu, " D grubu ne bir atüım, ne bir akım, ne de bir kuruluştur. Olsa olsa bir toplanış bir bir araya geliştir. Hiçbir şey yapmadı denemez ama her şeyi bu gruba mal etntek de yanİıştır" diyorlar. " D Gnıbu"yla ilgiti olarak yazılanlardan; grubun 1933 yıUnda kurulduğunu ve 15 yıl sonra 1947'de dağüdığuu, kurucularının Zeki Faik tzer, Cemal Tollu, Abidin Dino, Nurullah Berk, Elif Naci ve Zühtü Müridoglu olduğunu, adının plastik sanatlaı dalmda kurulan 4. topluluk olduğu için Latin Abece'sinin 4. harfinden geldiğini öğreniyoruz. Şiradi, yani 50 yıl sonra birkaç " D Grubu" böyle bir üzüntünün, boyle bir iyi niyetin iıriınüdiir. Şimdi aradan 50 yıl geçmiş, biz unutmuşuz bile. Amakadirbilir kişiler, bu loplulugun kuruluşunun 50. >ıl dönumunde bir gösteri yanşına girdi." Ünlu yontu ustası Zühtü Müridoglu da benzer bir yaklaşımla, " D Grubu" ne bir akım ne de bir atıhmdır. Bir akşam dort ahbap (Cemal Tollu'yla Abidin Dino sonradan katıldı) sergi açalım dedik ve açtık. Bir de isim koyalıro dediler, isim ' D ' oldu. 'Kuruluş' diyorlar, kuruluş degildik. Sergi açmak için her biri ayn sanat anlayışına, yöntemine sahip altı genç sanatçıydık ve birlikte sergi açıyorduk! '15 yıi sonra dagıldüar' deniyor. Bu da yanlış, dagılmadık. Sadece birlikte sergi açmadık. Bu nedenle olsa olsa bizimkinin adı kuruluş değil, toplanış, bir araya geliş olabilir" diye anlatıyor, grubun oluşumunu. İLK SERGİ D Grubu'nun Beyoglu'nda bir şapka magazasında açtıgı tlk sergisinden bir anı: Grubu oluşluranlar. on sırada soldan ikinci Cemal Tollu, iiçüncii Zühtü Müridoglu, dorduncu Nurullah Berk, altıncı Abidin Dino ve arka sırada soldan iiçüncii Elif Nari. Mehmet Bacıoğlu (sagda), arkadaşımıza zenginliginin ilk saatlerini anlatt; (Fotograflar: BEYSLN GÖKÇİN) 15 tnilyonun talihlisi ayakkabı boyacısı Mehmet Bacıoğlu düşüncem: Attah beni kurtardı Milli Pıyangonun talih kuşlarmdan bırı 29 eylül çeküişinde Mahmutpaşa camıstmn avlusunda ayakkabı boyacılığı yapan Mehmet Bacıoğlu 'nun başına kondu. Yanm bıletine 30 milyon lira vuran Bacıoğlu, eline 15 milyon lira geçeceğini öğrendikten sonra eski ışını bırakmayacağmı söyledı. Talıhlı boyacı ile "ansızın gelen zenginlik" üzerine konuştuk. Sayın Mehmet Bacıoğlu size Milli Piyangodan onbeş milyon lira çıktı. Siz hala boyacılık yapacağım diyorsunuz. Kaç para kazanıyordunuz boyacılıkta? Boyacılık kumar gibi bir şey... Bazen bin, bazen sekizyuz, bazen beşyuz. Belli olmuyor ki... Bu paralaria gecinebiliyor muydunu/? Çocuklar da çalışıyordu. Geçiniyorduk yani. Altı çocuğum var. İkisi kUçük. Dört tanesi çalışıyor. Oğlanın biri konfeksiyonda, bın kunduracı... îki kız, ikisi de çorapta çalışıyor. Hepsi paralarını bana verirler. Kaç para geçiyordu ayda elinize? Ayda bilmem.. Haftada yirmi beş otuz bin lira.. Benim kazandığımla birlikte... Kaç yıldan ben boyacılık yapıyorsunuz? Yetmişüçten beri yapıyorum, o tarihte buraya geldim. lstanbul'a... Daha önce Çorum'un Sungurhı kazasının Akpınar köyünde rençberdim esas. Yetmişüçte lstanbul'a gelince boyacılık yaptım hep. Neden boyacılık yaptınız? Ne yapayım, okumam yok benim. Boyacılıktan başka iş zor. Diploma aradılar. En sonunda bir sandık aldım, boyacılık. O gun cumartesı idi. Sabah bir şeyler hissettim. Kalktım "yarabbi sen beni şu tahta binadan kurtar" dedim. Sonra işe gittim. Mahmutpaşa camisinin orada çalışırım, yerleri temizlerim sabah gidince. Kağıt mağıt atarlar. Yerleri temizledim, "Yarabbi beni kurtar şu boyacıhktan" dedim. Sonra bir müşteri geldi, doksan lira verdi. Biri çıkardı yüz lira verdi.. O zaman kalbime damladı. Bakın "beni kurtar boyacılıktan" demissiniz. Şimdi, yine o işi yapacağım, diyorsunuz. N. Bilge Ceylan Çekoslovakya'da ödül aldı Çekoslovakya'da üniversiteier arasmda düzenlenen Uhıslararası Fotoğraf Yanşması'na saydam (DİA) dalı birincüik ve ikincilik ödullerini İFSAK ve BÜFOK (Boğaziçi Üniversitesi Fotoğraf Kulubü) üyesi N. Bilge Ceylan kazandı. Yine Boğaziçi Üniversitesi 'nden Sarkis Bahajğlu 'nun bir siyahbeyaz yapıtı da sergilenmeye değer bulundu. "Biz resmi, sergiler açarak, sesimizi duyurarak tanıtmaya çalıştık. Ama yaptıklanmu taklitti. Bir süru Matisse'ler, bir süriı Dufy'ler, bir süru Leger'ler, Picasso'lar urettik. Sergilerimize bir göz atın, oralarda bunlartn kötü kopyelerini bulacaksınız. Artık kendimize gelmemiz ve Batı etkisinden kurtulmamız gerekiyor. Ben bu grubun kuruculanndanım ve yıllar boyu da savunuculugunu yaptım. Ama şimdi elimdeki nalıncı keserini bir yana atmak geregini duyuyorum. Bizler grubun savunuculugunu yaparken surgit Batı taklitçiliğinde direnroemizin doğru olmayacagını bilmeliydik. Ama yannlardan umutluyum. Bizim kuşağın yapamadıklannı, onlar yapacak. Ve goreceksiniz ki, Türk resmi Alp'lerin ötesinden degil, Toroslar'ın eteklerinden dogacak. Ben " D Grubu"nun degil yannki Turk resim sanatının özlemini çeken biriyim." Büyüdü demesinler Yapacağım. Çunkü biraz da "Bu adam bak büyüdü de boyacılığı bıraktı" demesinler diye. Anlıyorum. Peki bilete bu paranın çıktıgını nasıl ögrendiniz? Orada Cemil diye bir arkadaş var. Baktım listeye bakıyor. Dedim "Al şu benim bilete de bakıver." Neden kendiniz... Ha okuyamıyorsunuz.... Aslında sayılan okuyorum ama zov oluyor. Sayıları okumam var. Aldı baktı. "Bilete ortak olalım nu?" dedi, "Niye ortak olalım" dedim. O zaman "bana ne verirsin" dedi. "Seni bir davet ederim" falan. "Beşbin verir misin", "Yok vermem", "On bin verirmisin?" "Bileti ver" dedim. Mınn kırın etti. Sonra bileti altnca söyledi. Sana otuz milyon çıkmış dedi. Kendisine para verdiniz mi, yoksa bir davet falan. Yok vermedim. Öyle söylemeseydi verecektim. Eve gidince ne oldu? Hiç onların haberi olmuş zaten ben eve gidince. Sonra bir hemşerim var burada. Onunla gittik parayı aldık. Milli Piyangodan?. Milli Piyango evet. Vardık "hayıriı olsun" dediler. Orada mudur mü, muavin mi ne, "Parayı burdan çıkarma" dedi. "Içerde kalsın" "Ev aldım,"dedim "sekizrailyon birden vermem lazım" dedim. O zaman sekiz milyonu al, gerisi kalsın dedi. Bu sefer "masrafımız oldu" dedim. "Para kalsın" diyorlar vermek istemiyorlar. Aldık bankaya yatırdık. Şimdi ne yapmak istiyorsunuz bu parayla. Sekiz on mılyona bir ev almak istiyorum. Kalanıyla da çoluk çocuğa bir şeyler... Peki dün ve bugün sizj bulamamışlar caminin avlusunda. Çalışmıyorsunuz galiba? Dun gittim, "sen gelme" dediler. Neden? 'Millet dedikodu yapıyor'falan...Mahşer yerı gibi oldu caminin orası.. Ne isüyoriar? D Grubu yanlış anlaşılmıştır, Yurtta bir plastik sanat kavası yaratmak için iyi niyetle bir araya gelen kişilerin girişimi bir akım, bir kuruluş sayılmış ve büyük yanlışa düşülmüştür. Michener'in son romant ABD'de gene liste başı yerde birden bu gruptaki sanatçılann yapıtlanndan oluşan sergılerin açüacağını, Güzel Sanatlar Akademisi'nin radyo ve televizyonda grubun 50. yılı için program hazırladıklannı da biîiyoruz. Bu ilk altı sanatçıdan sonra Esref Üren, Bedri Rahmi Eyüböğlu, Eren Eyuboglu, Sabri Berkel, Arif Kaptan, Salih Lrallı, Halil Dikmen, Zeki Kocamemi, A.Hakkı Anlı, Turgut Zaim, Fahriinnisa Zeid, Nusret Suraan ve Cemal Nadir de gruba katılmış, açılan sergilere resim vermişlerdi. Bize özgü olan nedir? Zühtü Müridoglu da bu 50 yılı bir Turk resminin, heykelinin yaratılıp, yaratılmadığını şöyle değerlendiriyor: "Bir Turk yontusu var. Yalnız heykel (zaman zaman heykel kelimesıni kullanmak istiyorum. Çunku yontu tam olarak karşılanuyor. Yontmadan çalışanlar da var. örneğin çamurla figur yapanlar, bronza dökenler vs.) hâlâ satılır meta degil, Yani resim gibi evlere giremedi. Malzemesinin pahalı oluşu, lüks bir ugraş oluşu. atohe gerektirmesi gibi guçlükleri var. Bu nedenle de anıtçılıga donüştu iş. Ama o da ısmariama oldugu için iyi olmuyor... Yine de kanımca heykelimiz resimden biraz daha ilerde. Anadolu Selçuklulannda var. Osmanlılarda fıgur yok ama mezar taşlan var. Zaten bize ozgü nedir, o büinmiyor ki. Bedri Rahmi, kilim desenleri yaptı, Turgut Zaim'in yaptıkları bizden bir şeyler taşıyordu, ama bir Türk resmi mi?.. Bilemiyorum. Çünkü, önce eserin evrensel olması gerek. Dışarda 'işte bir Türk resmi' denmesi gerek. Yani sanat once evrensel, uluslararası olur, sonra ulusal. Dışarda sergi açmadan (yeterince, iki, uç yılda bir tane değil) Turk resmini, heykelini tanıtmadan, onlar trafından 'Türk resmi', 'Türk heykeli' diye nitelendirilmeden olmaz, olmuyor da. Ben de yanna umutla bakıyomm. tçimizden büyük çaplı birisi, birileri çıkacak ve bunu gerçekleştirecek." I O sabah bir şeyler hissettim. Bir müşteri geldi. Doksan lira verdu Biri çıkardı yüz lira verdi. O zaman kalbime damladı ABD'de sergileniyor Türkiye'de "Hatvaii" ve "Süruklenenler" gibi romanlan yaymlanan, ABD'nin "bestseller" yazarlarmdan James A, MicheBir yanlış anlamanın ner'in son romant "Polonya", şu sıralar ABD'de gene en çok sa ttrttnti tan kitaplar Ustesinin basmda yer Bu bilgilerden sonra " D Gruahyor. Michener, 31. kitabı olan "Polonya"da, Polonya'mn çeşitli bu Otayını" bu"olay"ı yaratanuluslarca isgal dönemlerini, tkin ların ikisınden, yani ressam EMf ci Dünya Savaşı svasında Nazi Naci ve yontucu Zübtü Müridoglu'ndan ayrıntılı olarak öğlerce isgalini de içeren 700 yıllık renmek istedik. Söyleşimizin batarihini anlatıyor. şında Elif Naci, "İlk önce şunu belirtmek isterim" diye girdi söYörük kilimleri ze: "Bana öyle geliyor ki bu " D Grubu" olayı, yanlış anlaşılmış bir düşuncenin ürunudür. Abartdmış bir olay. Mesele şu: Memleketimizde resim sanatının "R"sinin bile soz konusu olmadıgı bir dönemde birkaç sanat yolcusu bu duruma üzülmektedir. Bir araya gelip bir şeyler yapmak isterter. Zeki Faik tzer, Cemal Tollu, Abidin Dino, Nurullah Berk, Zühtu Müridoglu ve ben. Işte bu altı kişi yurtta bir plastik sanat havası yaratmak iyi niyetiyk harekete geçmişlerdir. "Uğur geçsin" tlk ikramiye Milli piyango bileti alırmıydınız her zaman? Elli uçten bu yana hep alırım. Bir defa da çıktı. Onbin lira... Yanm bilettı. Beş bin aldık. Bu kez onbeş milyon lira aldınız. Neden boyacılık yapacağım diyorsunuz? Başka ne iş yapayım, okumuşluğum yok ki...Bana "çalışma" diyorlar,Atatürk bile çalışırdı, bu memleketi böyle yaptı. Çalışmadan olur mu? Ölduğum gune kadar çalışırım elim tuttuktan sonra.. Aileniz nasıl karşüadı bu olayı. Çevreden arkadaşlardan para isteyen oldu mu sizden? Benden para isteyen oknadı. Istese bile ben para verir miyim, çoluğum, çocuğum var benim. Ellerinı süruyorlar, uğur geçsin diye. Sandığı elliyorlar. "Sandığını bana sat" diyor, uğurlu gelsin.. Gideceğim de.. Biraz geçsin... Fotoğraflarımız çıktı ya gazetelerde.. Tanıyorlar Yine bilet aldınız mı? Daha almadım, o biletçi gelmedi. Gelsin, almak niyetim var. Ondan başka biletçiden bilet almam. Mehmet bey, onbeş milyon Hrası olan bir kişi olarak kendinizi zengin hissediyor musunuz? Ne zengin olacağım... Allah vücut sağlığı versin. Zenginlik ne ki... Fakat biraz istiyordunuz herhalde. Çünkü sabah kalkınca..O sabah... "Allah beni bu tahta evden kurtarsm diye dua etmişsiniz. Ettim ama, zenginlik para etmez. Hakkaten bir ev istiyordum. Kiradan kurtulmak için. Onbirbin lira kira veriyorum. Ev sahibimiz ileri geri konuşmuş falan. Bunlar söylenmez. Kurtulmak istiyordum gerçek.. En çok kiradan kurtulduğuma seviniyorum. Bir ev aldıktan sonra çocuklar çalışsınlar, yesinler. Zaten şimdi ev anyorum. Onun için de çalışnuyorum. Batı taklitçiliğinde direnmemeli Peki bu grup ne yaptı? Amaç salt sergi açmak mıydı? Bu sorumuzu her iki sanatçı da yanıüarken, sergi açmak için bir araya gelen bu genç sanatçılann 15 yılda birçok sergi açtığını, yazılar yazarak, konferanslar vererek resim sanatını tanıtıp, sevdirdiğini söylüyor. Yine iki sanatçı " D Grubu" hiçbir şey yapmadı denemez, ama bu alanda yapılan her şeyi de bu gruba mal etmek olmaz" diyorlar. Elif Naci, kendileriyle beraber (D Grubu) bir kuşağı, kusaklannı da eleştiriyor, hatta biraz da suçlu buluyor. Bir Türk resminin yaratılmadığını, taklitçilikten öteye gidemediklerini söylüyor. Bir başka deyişle bu 50 yılın günahlannı şöyle anlatıyor Elif Naci: Yörüklerin el emeklerinden olusan "Yayla Çiçekleri Toros Dağları Yöruklerinın Dokumaları" adü bir dokuma yapıtlar sergisi, ABD'nin baskenti Washington'daki TekstU MüzesVnde açüdu Sergi daha sonra bir yü iüreyle ABD'nin çeşitli bölgelerini gezecek. Sergilenen el dokumalanmn birçoğu, 19731982 arasmda Toroslar'da yörüklerin yasadığı yöreUre çeşitli geziler yapan Tekstil Müzesi Eski Müdürii Anthony N. Landreau ile müzenin Mütevelli Heyeti üyesi Ralph S. Yohe tarafından derlendL "Baklava çay yedik" Onbeş milyon lirayı aldıgınız gün ne yaptınız? Hiiç, ne yapacağım. Hiç bir şey yapmadım. Eve geldim, misaFırler gelmişti. Baklava çay yedik. Başka? Başka bir şey yok. Baklava, çay... Bu kadar paranız var, şöyle çıkıp eglenmek falan gelmedi mi içinizden ? Yok, öyle şeyde gözüm... Çocuklanmeğlensin. Gençkençıksaydı bu para.. Ne yapardınız gençken çıksaydı?.. Gençken çıksaydı duşunürdük. Gezerdik: Gezmedik değil ama zamanımız geçti. Peki bilete bu kadar çok para çtkacagını ümid ediyor muydunuz? "Katküt almam" Buldunuz mu? Nasıİ bir kat anyorsunuz? Yok ben öyle kat kut almam. Topraktan uç dort katlı bir ev almak istiyorum. Çayıralan'da. Sultanahmet'in arkasuıda bir ev bulduk. Altı marangoz, ustü iki kat bahçeli.. Sahibı onbeş milyon istedi. Biliyor muydu size para çıktıgını? Yok.. Bilmeden haberi var gibi para istiyor. Ben dedim acaba adam beni gazeteden tanıdı mı? Ama tanımadı... On beş milyonu kata yatınrsanız yine hiç paranız kalmayacak. Canım, istedi diye hemen onbeş milyonu verecek değiiim ya, pazarlık yok mu? Iner o iner.. Son olarak Mehmet bey, para çıktıgını ögrenince ilk düşünceniz ne oldu? tlk düşüncem... "Allah beni kurtardı" dedim. UNESCO Barış Eğitim Ödülü UNESCO Genel Yönetmeni \ Amadou MahtarM'Bow, Yiiritime Kurulu'nun geçtiğimiz hafta yaptığı toplantıda, UNESCO Banş Eğitim Ödülü'nün 11 ekim günü "Pax Christi tnternational" adlı katolik insan haklan grubuna verüeceğini açıkladu Öte yandan, UNESCO'nun Uluslararası Müzik Konseyi ödulleri de, 1 ekim günü Stokholm'de Şilili piyanist Claudio Arrau, Alman orkestra şefi Herbert von Karajan ve îsveç Kraliyet Müzik Akademisi'ne verildi. Büyük yazı kadrosu. Büyiikbir ansiklopedi. Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, toplumumuz uzerine inceleme ve araştırmalarn1 100'ü askın bılim adamı, sanatçı ve yazarırruzca gerçekleştirilmiş ortak bir çalışmanın ürünü. Ozgün ve büyük bir ansiklopedi. ~ Türkiye'yi öğrenmek için vazgeçilmez bir kaynak : Cumhuriyet Donemi Türkiye Ansiklopedisi. Önce, Türkiye'yi öğrenin! TARİHTE BUGÜ1N Mümtaz Ankan BALKAN SAVAŞIBASLIYORİ 1312'DB BUGÜN, BİHÎNCİBALKAHSAVAŞI BAÇlADI. OSHlANLILAR'lN TKABLUSGARP^m SAVAŞMASINI FOteAT BİLEH, BUL.GARİSTAN, YUNANİSTAN,SlRBİS TJW V£ KAfZADAĞ, KENOİ A&UABtNPA ANLAŞAOÛc OSMANLl /A4PAf&4TC/Zi.U£UWN AI/gUfM TOPKAKlARtNt P/MAŞMAYA KOYULMUÇLAROl. OSMANU B İ. S//ZPtj4£ MAKE. l.fasikül ftızarfesf'çıkjyor. 'mt Şoprano îsobel Baillie öldü Ünlü Ingiliz soprano tsobel Baıllıe, 88 yaşında Manchester kentinde öldü. Opera sanatçıbğına fazla yatkmlık duymayan Baillie, sanat yasamında daha çok bir solist olarak ve verdiği san konserleriyle ün kazandı. tlk kez I923'te Londra'da konser veren sanatçı, daha sonra 1933te ABD'de Sir Hamilton Narty'nin yönettiği orkestra eşttğinde "Carmen" "Figaro" gibi operalardan aryalar okuduğu bir konsere çıktu Îsobel Baillie, Londra'da Toscanini'yle birtikte de konserler verdL Ingiliz besteci Elgar'ın en sevdiği seslerden biri olan Baillie, Elgar'ın bir çok yapıtını seslendirerek de büyük ün yaptı. BUNtAROLU&CEHSAUCANLAg'ÛA YERfNİ NU KAYBSDBN TVBKLBR BÜYÜK KONVOYLAK MAl//Vüe IS7ANBUL 'A DOStÜJ SÖÇB 8A$IAM/ŞLAROI.ANCAK^UKUMETIN DU?M£Sl VE MMMİL PAŞA'NIN &ORA2AM OLMASfNOAN SONRA OSİ 50 YIL ONCE Cumhuriyet Af kanunu hazırlıkları Ankara 7 (Telefonla) Adliye Vekili Saracoğlu Şükrü Bey bugun Başvekil Paşayı makamlarında zıyaret ederek görüşmuştür. Saracoğlu Şükru Beyın bu göruşmede Adliyece hazırlanan af lâyihası hakkında Başvikıle ızahat verdiği tahmin olunmaktadır. Cumhuriyetin lO.uncu yıldönümü munasebetıle ilân edilecek umumi af hakkındaki kanun şehrimizde merak ve alöka ile beklenmektedir. Henuz kanunun nasıl olacağı hakkında Adliye mehafilinde malumat mevcut olmamakla beraber siyasî mahkum ve mevkuflann serbest bırakılacaklan muhakkak addedilmektedir. Tahliye olunacakların vaktmde çıkabılmelerini tem'm etmek uzere, kanun mer'iyete girmeden evvel Müddeiumumı tnuavinlerinden murekkep bir heyet teşkil edilecek ve kanundan kimlerin istifade edeceklerı süratle tesbıt olunacaktır. 19331983 Yeni ve müthiş bir silah Asya milletleri ittihadım vücude getırmek ıstiyen ve bu yüzden Avrupa ve Amerika ile harbetmeyi bile goze alan Japonya bir taraftan askeri bahrî ve havaî kuvvetlerini arınrmağa çalışırken diğer taraftan yeni yeni silâhlar da icat etmektedir. Bu süâhlardan biri, içinde gönullü bir fedayi bulunacak olan bir torpildir. Bu torpil gemideki kovandan atıldıktan sonra takip edeceği isükamet ıçınde bulunan pilot tarafından tanzim ve idare olunacaktır. CUMHURiYn l l l l #1111111 1UM0YE #1111111 AVCILARA ve fcoptk besltyenlere «ı kuvvtılı bctleyld v* fennl koptttlcre, mıh n BtSKUıTLERıNi l»akkjlne mafazala ındın ırayınız ATLAS <u< ımıl olunmus