19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 OCAK 1983 KÜLTÜRYASAM Cumhuriyet 5 Havyarîs, sampanyalı hayü de pahalı bir yer: Bebek Lokanîası Y geien kutlama kartlan arasında Bebek lokanlasının menüsünü ve Osman AyKen'in nazik kartuıı buldum. Osman beyi yıîlardır tanırım, bir aamanların Ankara Palasmda işje başlanuş, sonıa Karpiç'tt, Istanbul'cta Kervansaray'da ve 15 yı3 bojtmca Süreyya'ıîa çalışmış usta bir «maitred' hote!»dir. Mesleğinı ço's iyı bilen, dünyamn en sevimli, nazik insanlanndan biri. Bir süre Bebek'ta bir lokanfada çalıştıktan son ra Bebek Oteli'nin altındaki lokantayı Ciinsıı A.Ş. ile birMKte işletmeye başlamış. Listedeia çok değişik yemekler ttikî'atiıfii çefcti, yenilik olsun diye bir akşam kalkıp gittifc. ILBAŞINDA gazeteye ne de gazetemizin kolay öde yemeyeceğini «ihsas» ettim. Bunun üzerine biz, biraz fark h bir menu oluşturduk, bu ışten 2 idşi ? bin liraya k:ir fculdufc. Listetîe, Rus ve Fransız niuî feklurınm kanşıroı gözleniyor. Soğuk nıezelerdfi taze. siyah havyar, baijk yunıurtasi, somon turae, raer sin füma, kaz ciğeri, karides kokteyli, vs. var. Sıcak nıeîje'erde kandes szgara, karieiesli k a n e l o n i , ksrides güveçte, peyrıir sufle, liyor. Blini de, borç da kusursuz, yarnsıra buz tufmuş şişelernen servis edilen «san votka» surıuluyor... Bundan sonra, ashnda (bizu es seçilan) «sigara nıolası» var: bu, şampanya eşliğinde sunulan «sorbe» (k&ymaksı;:, hafif bir dondunna türüı ue geçiriliyor. Sonra da asıi ycmeğe geçiliyor... Bu bölümde lokantanın «spesîyaliteieri» arasınöa, Termidor tısulü Istakoz. Por tekiz usulü îevrek, Mudera soslu jambon, BöfStropo Şunu hemen söyliyeyirn. Bebek jtokantası, îstanbi'i* un en pâhalı yemefc yenon yerlerinden bîri olarak açılıraş, En idöialı, ama en pahalı... Surada bir yemek, kişi başı " Jlâ 9 bin liraya maloîuyor. Benim ziizcl Türkiyem! .. Asgari ücreto bir yemek yenen yerleri de var. Bu fiyatiara vo açılışımn bir kaç haftayı geçmemesine kar şın lokantanm hemen hemen dotu olduğunu söylesem saşnv.ız mtsınız? Gerçi çoğuniuk yabancjydı, bize mamlma.? gelen liyatlar, dövizle hesap. lanınca uluslararası standart Jarda belki cınaktıl» gözübebiliyordu. Osman beye bu fıyatta bir yemeği ne betsim. Q İstanbul'un en pahalı yemek yenen yerlerinden biri. Hemen hemen de dolu. Uaha çok is adamîarından ve dipîomatlardan ilgj görüyor. Ama bazı aksakhklan da yok değil. rieniz mahsulleri gratine ve lokant'aııın «medar'ı iftlhan» olan ünlü Bus yemeği Blini var. Büni. yuvarlak küçük pideleri anımsatan bir tür börek üstüne bol siyah îıavyarla şekersü; krema (buna «ymetana» âeniyor, şarkilterilerdo bulunuyor vo çeşitli «t/bahk soslannın temelirü oîuşturuyor) ve erimiş tereyağcian oiuşuyor. Biz, (fatura yj duşUrmek için) bıınun havyarlısını değil de sonîonlusuııu yiyoruz. Bunun ardi" tian bu «borç çorbası» vennov, elmalı domua pîrzolası, favuk kievski, steaktartlar, Vuberli steak, şatohriyan var. Isfcakozu ve diğcr bazı yemek leri, önceden ısmarlarsanız yi yebiliyorsunuz fzaten bun!ara yaklaşacak trücumüz yok.) Bız levrsk'le biberli steak'to karar küıyomz. Portekiz usu lü levrok, gerçekten de domatesli, biberii sosuyla bu jvözde balığa bambaşka bir tad. veren değışik bir yemek. Ama steak içın pek başarılı diyemiyeceğim. Biberliden çok şekerliye kaçan bir sos. biraz fazla pişmiş bir et, daha Önce kullanılrm.ş yağda kı zardığı için lezzeti kanşık ınce paf.ates ve yeten denlı tercyağ enunemiş, kıvammı bulmamış küçük Bfüksei lahanalan... Tatiılarda ise çesıtler de ğişiK. Anaııas, Kup Denmark, krepSüzet, Krem Karame', Peşmelba, Ale.vli meyveler gi bi AiTuoa tatlıları arasında biz bir limonlu sufieyle bir cukulataparfe yıyoruz. Tel îel bir şeker yumağı içinde gelen parfo neiis. Ama ıınu fazla kaçtığı için olsa gerek sğıriaşmış suîle jçin ayıiı şe yi söyleyEmayecegim... Bir haylı ağır bır servislo yecliğitnız yemekten sonra kahvemiz! içiyov, konyak vt.V»iro önerilei'iıü îecîdediytnuv Burda, nnlaşüdığ: gibi, çok lüks bir jeınegi, aperitıiindîiî. havyarh «antro»S!nden "şampanyiilı ınola»sındarı, kahvu. konyak, «digıistîf» ve pürosuna dek kornpie biçira de bulmak nıümkun.. Zaten Osman bey de özellikle komılclaruıa komple bir yemek j'edirmes isteyen işadanılarmdan, diplomatlardan ügi .srördüklerini söylüyor. Servis, yemek ve personel konulaniîda yakmmaîan var, \abancı bir aşçı bile getirmck istedığini, ama oöviz raevzuatınm buna izin vermediğini îöylüyor. Osmaıi beye sempatımi büyük, cteğişik şeyier veren ysrleri du yurmaJ!: ve tanıtmak da bu sü lunun göruvJeri arasında... Ama yine de bir eleştiri gefirmek ve bu denli yüksek fiyatlını böylesine iddial: olarak ortaya çıkan bır laınıluştakî sözünu eltiğinı ak:»klıklara ve eksiklere şaşınamak da elimizda değil.. nmHlım ki Osmsn beyin «çok yeni olmaya» bagîadıgı bu el: siklikler giclerüir. lükanta iddıasına (ve fiyaüanna) lâyık bir düzeyo geür... ADRES: Brjbek Lokantası. Bsbek Oteli altı. Btbefc. Te3.: 63 30 02 Afif olmasaydı, Istanbul huiâ orkestrasızdı... Nadir NADİ Cüler yüzlü, ruh yapısının iyüiği gözlerine yansumş, genç bir adarn. Afit Tektaş'ı yıllar önce böyle ianıdım. Olü müne kadar dı onu kep öy/e gördüm. Sanatçı yönü hanltacıhğından da. iş adamlığından da üstün gelirdi bana. Hem arnaiör olarak pıyano çalar. hcnı de (yine amatör olarak) karikaîür <" ,• ' serdi. Böylesine yetenekli bir kişinir. neden kendini büiün bütün ?anata vernıedigine zaman zartian şaşar, onıın Î'.Ş yaşanıında başarılı olabiieceğine inanntCLzdım. Oysa Afif Tektaş tuttuğu işlerde de çogu kez br.sanh olclu. Ama sanatı hıç bırakmadi. sanaitan kopmadı. Filarrnoni Derneği'nin kuruluşunda üstlcndiği ınaddi, manevı kntkıkın İstanbul sanaı i.everleri unutmayacaklardır, unutmamalıdırlar. Afif olmasaydı, döri buçuk mı'yonluk İstanbul bugün bir devlet orkes'rasından hdlâ yoksun kalahilirdi. Aziz msı önünde saygıyla eğilelim. Afif Tektaş İöreîîîe anıîıvor KüJtür Servisi Füarmoni Dıîrneği ve Filarmoni Vakfı'ruu kurucusu Afif Tektaş, bugün saat lC.OO'da Sıraselviler Caddesindeki iFlarmoni Derneiii'rue rir törerJe amlacak. Comal Rcşit Rey, Vedat :Nedim lirr vs Miikci'reın Bcrk in konuşmacı olaıv;k k?.nlacakları törenc"e. Sevim Cfrk harn sololan çalaeak. Iki konuk Türk sanatçısı: IS'ezih Seckin ile Ahmet Ediz Koral ÇALGAN 14 Ocaii 1983 cuma akşamı, 1956 Bandırma dogumlu 27 yaşında genç bir şefin, Nezib Seçkin'in konserinde buluştuk. Bu yetenekli genç, bir süre önce yitlrdiğimiz ünlü sanatçıınız Mithat Fenmen'in öğrencisi olarak Ankara Devlet Konservatuvarını 17 yaşında bitirmiş. Aym yıl Viyana Müzik Akademisl* nin piyano ve orkestra şef liği bölümlerinde öerenirnini sürdürmüş ve dört yıl içinde her tki bölümü de ta ınamlayarak yaşamım Avrupa'da sürdürmüş. Halen Hildesheim Operasında gö revli olup oeşilti opera. operet ve müzikaller yöneliyor. Nezih Seçkîn ile dinîeyenlerin tanışmaiarı niteliğindeki bu konserin ilk yapıtı, Mo/art'ın «Don Giovanni» Operası Uvertürü'y dü. Genç şef bu uvcrtürü abartmasız, savsıa, ama sevecen bir biçimde yönetti ve çaldırdi. Birinci yarmm son ve ikinci yapıtt olan Hoffnıeis ter'jn Re Majör Viyola Kon çertosunu, viyolacı Ahmet Ediz seslendirdl. Ahmet Ediz de, Nezih Seçkin gibi yaşamım dışurıda sürdüren. 1975 yıhnaan beri Zürîch Tonhalle Orkestrasmda viyolacı olarak çalışan bir sanatçı. Hoffmeister'in seslendirilîşinde Nczih Seçkin'in beraberüei sağlamada gösterdiği çaba ve dikkatii yönetimi. Ahmet Edi/'in ntımus lıı bir çalışma ürünü oia» rak sergiledigi yurnuşuk, te miz, güzel nalışıyla bütünleşince, sanatçılar haklı alkış ları derlediîer. Ahmet Ediü bu alkışîara yanıt olarak, Bach'ın viyolonsel için soio süitlerinden iiçüncüsündeki Bourree bir ve ikiyi çalarak konserini noktaladi. Sa nat niteliklerine yurtdıçında da bir şeyier eklerrıiş oidıığunu kanıtlamasından mutluluk duyduk. Konserin ikinci yansında yer alan Beethoven'in Op. 92 La Majör 7. Senfonisim dinlerken. şefier konusunda yılların biriktirdiği sorunları ve düşiinceleriml stözden geçlrme olanağmı buldum. 27 yaşında genç bir Türk şefinin konserini izleyebilmek için birkaç gün önceden nasıl sabîrsızlandığıtnı, tıe denli heyecanlandığımı bilemezsiniz.. Kolay rnı. bir elin parmakları kadar as sayıda oian şef'lerimize bir yenisinl daha katıp katamayacağımızı görmek İçin sabırla beklemek. Jşte bu nedenlerîe. blrinci bölüm şöyleydi, dördiincü bölüm şöyle çalmsaydı daha !ji olurdu, bilgiçliğinin ötesinde konserin tümünü kapsayan ve bu yetenekli genç hakkmda doğru yargılann verümesini gerektiren önemli bir başlangıç konseri izledik. Bu düşünceler bana Char les Munch'ün genç çefler hakkmda düşündüklerini anımsattî. Bakın ne diyor. «Belli bir yetişme diizeyine erişraiş her müzikçi, orkestra yönetmeyi başarabileceğinî sanıp öylece çıka bilir ortaya. Bunlardan pek azı. fförünürde çok basit. ashnda son derece çetin olan bu meslegin gizlerini eözebilecek güçtedir.» Ben Nezih Seçkin'i, Charles Munch'ün «pek azı» diye »itelediği bu smıfm içinde Sörmekten kıvanç, t.genç kuşak şefleri» dizislne bir yenisini daha ekleyebilmek 1:en de onurunu duydum. Kuşkusjuz daha önünde uzun yıllar ve müzik alanmda öğreneceği çok konular var. Tüm bu oîumlu yönlerine barşın konser boyunca dikkatimizi çeken, estetik yörıden eleştirilmesine neden olan viırma stiline değinmek istiyorum. Kollarını be îinin yanında ku§ kanatı gjbi açan. sürekll yaylanan. yaylanırken dizierint büken, her vuruşu dizlerinde de izlenen, her an uçmaya hanrlamyor gibi bir görünüş. Sürokli olduğu zgman güzel olmayan bu görünüşü kısa sürede düzeltecegi umuduyla, genç arkadaşımi ve konserin solistl viyoiarı Ahmet Ediz'i gelecek kez temelli dönmüş olarak aikışlamayi umarak candan kutluyomnı. Ve da!'a nioc başarılı konserîer üileşiylo hoşçakaîm diyorunî Münir Nurettin'in öime/ yapıtlarf uzunc Kültiir Scrvîsi Yapı Kredl BankP.sı, Üstad Miinir Nuretiin S^lçak'un ar.ssını yaşatmak amr.cyla. sanatçmm 1970 yıhııda doldurduğu bantlardan oîuşan bir uzunçaîar ç.ıkardı. Uzun çaiarda Misnir Nuretiin Se'çafc* un seslendirdigi scki^ yup;t >sr alıyor. Orlıan Telmen'Jl katkılanyîa hs.^rlanan uz.unQ.ilarda ayrıca Miinir NurettJn Solçuk'un 'oeş bestesi bulunuyor. TV reklanı stüdyolarınd* tioldunuar. plt.te, Yıp; Krcd:'nin Tunel ve Osmanbey şubalerindo satışa sunuldu. DUMBUMA $rr\an BehicAK Dünyanın en büyük suaitı arkeoioji müzesi Bodrum'da BODBUM (a.a> Bodrum Müzesi, Türk arkeologlarııııîi başanlı çalışmalan sonucunıia dünyamn en büyük suaît: arke oloji müzesi durumuna geldi. Geçan yıi 26 temmuz ? ağus tos tarihleri arasmda Bodrurn da düzenlenen Suaitı Yaz Okt: iu'na Katüan çcşiüi uluslardan arkeolog ve bilim adaır.lan Suaitı Müzesi'ni büyük bir hayranlıkla gezdiler. Paris Denız Müze&i Müdürü Jean Yves Biot ve Londra Müzesi Müdürü SaInt John, kendi ülkp.lerinin cleniz tarihi konusunda elde edilen bulgu v e bilgilerın iletilîtıc si için Bodram Müzesi'ne işbır liği önerdiler. Dünyanın önde gelen müzeieriyle Bodru.m Müzesi arasmda, özellikle suaitı arkeolojisi konusunda bilgi aîışverişi sağlar.dı. Bodrum Suaitı Müdürü Ofbız Alpözen, yalnızca müzelcr 1e değil, arkeoioji ve tarih dışmda araştırmalar yapan bilinı sel Ituruluşlarla da işbirliği yapılmakta olduğunu büdirdi. Türkiye'nin ilk sualtj arkeoioglan olar! Bodrum Müzesi Müdürü Oğuz Alpözen va arkadaşian i'aşar Yıldız ve Aşkîıi Cambazoğlu'nui'j çalıçmalan, UNESCO'nun yayımladığı «Musseuın» dergisinin 35. sayısmda da yer alıyor. Czeslaw MHesz yeni densrne kitabmda Arnerikan toplumunu efeştsrdi KüHür Servi^f 1980 yılında Nobei Edebiy.ıt Ödi.iiü';.ü *a 'z>nan Po'ony?U oz?.n Czeslaw IMilosz'urı, ilk kez 1969'da Po'on ya cıiimde yayımlaumış oian «San Crancisco'dan İzienimler» acUı denenıe kitobı bu kea İngü'zce olarak yayımJandı. Aym zarnanda, Penguin Vajın pvi'nden çıkan «Savaş Sonrasl Poionya Şiiri» adiı kitabın ediicrü vo çevirmem, 1953'te ya» yımTanarı anti • S'aiinist po!e» ınik kitabı <;Tutsak Düşüîire»rıin yazarı da olan Milosz'ıu» ABD'nin Kalılbrniya böigssina üişkin izleniınleri Ea*ıda büyük bir merak ve ilgi uyandırdı. 1951'de Folonya'dnn ajmldıstan sonra on yıl Paris'te kalan, daha sonra 1962'de Berkeley* deki Kaliiorniya Üniversitesi S!av Dilîeri Kürsüsü öğreîira üyeügıne atanan Czfslaw Milos/Aın ABD'yle ilgili izlenimleri dsrin bir düşkınkîığmı yaa sitıyor. înce bir ınizah duyarlıgı taşıyan, fclsefi çözümlemelerle bez^li, Bauılelaire'in düayazı şürlcrir,! nmmsatan kısa denemelerir.de iHrosz, ABD'ruı kimilerince sanı!d:§ı gibi bir oennet olınadıgını, büyük tfSnolojik ilerlemenin yanısıra toplumun : çrş'Tli kntlarmc'a temelderı b' r yozla^rm ve çüriiırıe sezildijîini vurguiuyor. feEEN BU KG10UUM 1954yîiındanberi * OrtaveLise z mezunlanna *» ilkokul mezunlanna bile Demîrtaş Ceyhun'un son romanı Yunancaya çevriliyor tSTANBUL (THA Sanat Sertrisî) Demlrtaş Ceyhun'ua YAZKO Yayınları arasında çı';an «Cadı Fırtınası» adlı s:on rom3nı, Atina'nın Sdohasdis Va yınevi'nce Yunanca olarak yayînılanacak. «Cadı Fırtınası^nı Yunancaya Panayot Abacı çeviriyor. Sdohasdıs Yayınevi'nln bir yetkilisi, önümüzdeki haftalarda İstanbul'a gelerefe Demirtaıj Ceyhun'la sözleşmc imzalayacak. Kent Oyuncuları «ölümü Yaşanıak»? Salih Âcar yaranna oynayacak Kültîu Servisi Kent Ojimcuları, evi, bütün tab:o ve ejyalan yanan ressam Salih iic&t yararma, 28 ocak cıuna günü saat 21.00'de t)rhan Asena'nın «Ölüınü Yaşamak» adîi yeni o yununu sergiieyccek. Oyunu Vıidız Kentcr sahneye koydu. Kent Oyuncuian ile Doga.yi Korıınıa Vaklı'nm biriikte dü ;''înledik!en gecenin büilüı gaîiri Salih Acar'a bırakılacak. Ayrıca, Kenter Tiyatrosu fuaya. sinde Saüh Acar'ın sanat galerilerinden sağiadığı kendi r.ablo lanyla İslanbul'daki ressaaı dostlanmn yapıtîarından o!u;şan bir sergi, oyundan sonıa verilecek bir kokteylle açiia(•ak. Geceye oytcı yazarı Orlıan Ascna da katılacak. ÖZEL DAKTİLO SEKRETER KURSLARI Merkezı: Beyazıt Moydanı, Mithat Pdşa Caddesı No. 14, Kat: 1 Beyoglu Şubesj: Istıkiâ! Caddası, Lâle Sineması yanında 87/7 Kadıkoy Şubesi: Kadıkoy, Altıyol Kuşdili Caddesi No: 8 Ka!: 4 Tel: 22 21 06 Te!: 44 90 i l Tol: 36 1150 Günün Kitapiarı Günün Kitaplan Günün Kltaplan Günün Kltapları Günün NECDET ÖKMEN HİKÂYELER Damşma Meclisi gündemindekî yeni Siyasi Partiler Yasası'na ışık tutacak ikl kaynak eser: cem yayınevi Crane Brinton John B. Chrîstopher Robert Lee wo!ff KISA ^ «Oiüşum» oc£k sayısını çağdaş romarıa ayırdı Kültiir Servisi Ankara'da yayınııanmakta oîan aylık "vinat, ve düşiin dergisı «Olusum», bu aykı sayısını çağoaş ronıana ayırdj. «uiu$um«<.ın «ÇsBCİa* lloman Özel Say:sı»nda, Türk romnnı ve çeşıf'u Avrupa ülkeiennm vomünJanrıa iIjşiun inceietneieı yer alıyor Dersinm üu sayısmda, Olcay i ÎJnerloy'un •<Cıuıılıuıivct Oı'icetııl ({»maııııifla 'i'opl'înını (VerCi'KVİ'ili»; (»ürsrj \\l;u;'ın «Stın On Vılria I iirfc iî^.înfiiıı»; Ncc<;ı .\vtiir'ün «Çağdaş Amcrıku<i îlonıaııi»; (ierlıiiîîe Ouruso.v'un «Ciüniimüı Avustıava Uomanı«; Vural l'ikü'iıin «Son Vılların Rpmokratik Alman Rnnıanı»; fiürsel Aytaç'ın «2U. Vüzyıl t'e(icrai Ainıan Edejîyatında Koman»; Kfmal Oziîien'ın «îîl. Vüzvı! Başlarınria Fransız Konıanı»; I'uğrul fnai'ın E<it'rçLkîi.stiicü S'Yunsız IJomanı»: 'i^;rcnı Aksoy'un «lîaijac RuıuaıniKİaıı Veni Roraana (îçer. kcn»; Tauja îna! ın «Veni fioman Yeni Yeni Ronıaıı»; Gerınıds Ourusoy'un «1045 Sonrası İsvîçre Hnmanı»; Necdet Adahaır'ın «Ça«d.aş tts!.vaii KoiTSanınti'in H'r KeüSt» tncelemeleri bulıtnuyor. K I S A B. N. İslimyeli sergisi ertelendî Siyasi Partiler Sosyal Bilimlere Giriş MAURİCE DUVERGER • Sîyaset Sosyolojisi bakımından Siyasal Partilerin çağdaş devletteki rolü ve önemi • öğrenciden bilim adamına, sade yurttaştan kanun yapıcısına dek herkesin okuması gereken kitapiar. Urart Sanat Galerisi'nde 3 mart 1983 tarihinde açüacağı iîan edilen Balkan Naci İslimyell sergisi 3 kasım 1983 tariiıme er tolendi. 3 mart 1983 tarihinde Balkan Naci tsltmyelî sergisi yeriiıe, Hamit Görele sergisi açılacak. Sanat Kurumu ödiilü Köpeğin Biri 2'nci Baskı 125, TL ; Bugüne i Sanat Kurumu yönetim kuruiu, plastik sanatlar dalmda da ödül verilmesinl kararlaştırdı. Sanat Kurumu BaşScanı Anü Çfr çen, yaptığı açıklamada, 1983'ten başlayarak o yıl içinde re.sim, heykel, afiş ve fotoğraf dallarmda sergi açan, kitap yayımiayan ya' da benzeri etkinüklerde bulunan sanatçılar arasmda yıînı sanatçısı seçilerek ödüllendiriieceğini belirtti. bilgi yay ıncvi Meşrutiyet Cad. 46/A ANKARA Telf: 31 81 22 31 18 65 DAĞITIM: İSTANBUL • Bilgi, GeDa Karatekin, Özgur ANKARA : Bilgî, Adcş, Ali Sipahi, GeDa IZMIR i AUay, Datle A.Ş. Şenturh ve çağtiaş uırgesrlek Türkçesi ve Turkiye Bölümü METE TUNCAV ^ «Carmen Suite» hazirlanıyor Ankara Devlet Opera ve Baîesl, şubat aya îçînde G. BîzetR. Schednn'in «Carmen Suite» balesini ve koreografisini Duygu Aykal'm yapacağı, dekor ve giysüerini Baber Kocamanoğlu'nun hazırlayacağı bir Türk balesini sahneleyecek. «Carmen Suiie» balesinin koreogrslisini Revaz Tsouloukidze yapacak Dekor ^ ? < lîiysiler gene Kocamanoğlu'nun. Mart ayı prograiTiındaysa G. Puccini'nin «Madame Butterflys operası var. SUMOT YAYIN1 3 Cilt Böyök boy,b!rlncîhamur kağıdaofset baskı. resîmii @ Ünlü balerin Hudova İznıir'de Finlandiyalı ünlü baienn îrirıa Hudova, Izmir Devîet Opera ve Baîesi'nin çağnhsı olarak tzmir'e geldi. îsanır Devîet Opera ve Baîesi'nin baîe sanstcsılarıyla çaiışmalsnnı sürdürecek olan İrina Hndova, iiç yı! Bolşoy Baîesi'nö.e ç2Îışn:ıştı Orada tanıştığı Rndolf Nureyev ve tVlargot fontaine'îe birlikte aünya tumesinc F. K. 14 . ÜSKÜDAR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle