19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 12 1 OCAK 1983 Içki içenler, ağız ve boğaz kanserine daha kolay yakalanıyorlar Dış Haberler Servisi Az da alınsa, çok da alınsa, dünyadakı en yaygın keyif maddelerinden biri olan alkol, oldukça tehlike yaratıyor. Insan vücudunun b'j maddeyle nasıl başa çıktıgı hakkmda fazla birşey btlınmiyor. Araştırmalar, aym ko şullar altmdaki iki insandan birinin alkolik olurken. öbürünün olmamasının nedenleri üzerinde yoğunlaşıyor. Devamh alman alkol, 'nroza, iktidarsızlığa, dölutterdeki bozukluklara ve kışilik değişmelerîne oeden olabiliyor. Son yapılan araştırmalara göre, içki içenlerde ağız v 0 boğaz kanserine daha fazla rastlaruyor. Alkol vücuda nasıl zarar veriyor? vucuda girince neler yapıyor? ve beyinde ne sibi değişikliklere yol açıyor? Muayenede, alkoliklerin be y.nlerinin ufalmış olduğu gözleniyor. olduğu Amerikalı bitim adamları alkolün beyindeki etküen ni denevlerlp saptama yolu na gidiyorlar Beyindek' faallyetleri saptamak için e lektrollar ve bilgisayarlar kullanılıvor Bu deneyde \r> şiden yalmz oldukça basü bir karar vermesi isteniyor Beney altmdaki kisiye altı kısa tnflzik parçast dinletillyor VP bunlann icinden han Kİsinın dı^erlerinden daha kısa olduftuns karar vermr> st i=teniyor Kişi bir müzik pirçasınn karar verdi&inde hpvrdn elektriksei fsalivetinde bir değisme görülüyor Bu elektnksei faaüveti yaratan dflsanın adı P3 akımı. Bu dalga çaniyenin onda üçü kadar bir 7amanda oiuşuyor. Bilim adamlan P3 daigalanndaki aiko! yogunluğunu ve alkolik allelerden gelenlerle alkolik aüe geçmişi olmayanlar arasında bir fark olup olmadığını inceliyorlar. Başbakanlık genelgesi: "Kamuya ait sosyal tesislerden yararlananlar kılskkıyafete özen göstersin,, ANKARA. (Cumluırivet Bürosu) tîasbakar>lık bamuya ait sosval tesıslerden varaUaram konuklann kılık kıyatMlerıne rükkat etmeleri <*erekH*jn<? ılıskm bir aeno'se vavuv ladı. Ulusi' nun ımiiasıyla vayınlanan °enrl<rede ozeıle şoyle dc,ıHı «Mesai saıtlcri içindc k<ı mu ıjersonelinin uymak zo rundı bulunduklan clısi^ilin, düzen ve inttaamın snsyal hizmet tcsislerinde de takip ediunesi, kamu hizmetlerinde mevcut cid dijet ve disiplinin bir gereğidir. Bu itibaria kamu kıırum ve !>ı:nıluşlanna ait lo.jman misafirhane gibi sos yal tesisîerde sürekll veya sreçici olarak ikamet eden kamu personelinin binaya gtris VP çıkışlarda tııtum, davraru?, kılık ve kıyafct lerlne gereken Szerd göstermeleri gereklîdir.» Orta öğretim tarih ve coğrafya derslerinde Türkiye'ye ağırlık verilmesi kararlaştırıldı ANKARA, (Cumhuriyet Bfirosu) Uselerde okutulan tarih, coğrafya ve uygarlık tarihi derslerinde Türkiye ile ilgili konulara ağırlık verılmesı, ayrıntılara girilmemesi ve eztıerden kaçırulması kararlaştırıldı. Talim Terbıye Dairesince hazırlanan ve Mtlli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam tarafından imzalanan bir genelge ile, liselerde okutulan tarih ve coğrafya derslerinde Türkiye ile ilgili konulara ağırlık veren yeni bir program hazırlanarak, Valilikler kanalıyla tüm okullara gönderilmeye başlandı. Talün ve Terbive Dairesi Başkanlıgınca alman karar şoyie: «Ortaöğretim kurumlaSBF'deki runızda uveulanmakta olan tarih ve coğrafya programlarıgörevine son mn, öğrencllere kendJ tsrlhitnizi, ülkemizi daha h i tanıtverilmisti mak ve daha cok sevdirmek amacryla Tiirk tarihlne, coğralyasına ve uygarlık tarihine ağırlık verilmek snretiyle yenıden düzenlenmis şeklinia bağlı örncğine göre kabulü Ue programların uygulanmasına ve eğitim vılında okullarımıza ulaştığı andan itibaren başlamak hususunun hakanhk ınakamının onayına sunulması kararANKARA, (Cumhuriyet laştırıldı.» Bürosu) Ankara ÜniÎ.Îİ11İ Eğitim Bakanı Hasan versitesi Siyasal Bilgıler Sağlam imzasıyla Valiliklere Fakültesi öğretim üyesi gonderilen Renelge ise şöyle: Dr. TüJin HoşRör, görevi«Öğrencilerimize kendi tane son verilmesi konusunrıhimızı, Ulkemızi daha ıvi tada Yüksek Öğretim Kurunıtmak ve daha çofe sevdırlu'na başvurdu. Dr. Hoşmek amacıyla Orta Öğretim gör, görevine son verilmeKurumlarında uygulanan tarih sıne ilişkin işlemin kaldıve coğrafya programlan, TUrk nlmasını istedi. tarihine, Türkiye cografyasma Dr. Hoşgör, YÖK'e yapve uygarlık tarihine agırhk veÖğı başvuruda, görevine rilmek suretiyle yeniden düzenson verilmesine kadar olan lenmiştir. akademik yaşammı anlattı. Programların uygulanmasına Görevine son verilmesine bu eğitim yılında okullara ulaşilişkin işlemin yasal dayatığı andan itibaren baslanacaknaktan yoksun olduğunu tır. savunan Dr. Hoşeör, işleUygulanıada blrllk ve bera» me dayanak olarak gösteberlik sağlamak amacıyla: rilen yasa maddelerinia a) Zümre öğretmenleri der» kendisiyle ilgisi olmadığmı hal toplanarak programların söyledi. Dr. Hoşgör, başvuuygulanacagı tarihten eğitim rusunda özetle su görüşleyıh sonuna kadar olan zaman re yer verdi: için yeni programlara göre «Benim yarduncı doçentve okutulmamıs konulan kapliğe bu ttnvanla çörcvlensayan yıllık ders planlarmı vedlrilmem, yukanda değinniden hazırlavacaklardır. diğim gibi, sadece bir süb) Programlarda mevcut olup renin geçmesinden oiuşan ders kitaplarında bulunmayan bir ayrıntınm kaldığı huünite ve konularla ilgiîi ders susunda 28 eylfil 1982 tanotlan, öğretmenler tarafından rihlnde gerçekleştiği açıkbakanhğımızca kabul edilip teb tır. Hal böyle iken, süre liğler dergisinde yavımlanmış yönünden de tekamül etolan kitap, ansiklopedi, dergi mtş bulunan yardımcı dove broşür gibi kaynak eserlerçentliğim gözardı çdilerek, den yararlanılarak hazırlanaya da bu konuâaki başvu* cak ve ögrencilere verUecekrularım ele alınmamak yotir. luyla engellenmek suretiyKonulann içlenmesînde: le (sen yardımcı doçent 1. sınıfta gene] coğrafya yü»olamadın) geçicl 15. madde 40, Türkive cografyası yüzdenin (a) paraerafındakl de 60, lise 2. sınıfta ülkeler son tümce hükmüne göre coğrafyasj yüzde 30. Türkiye iiniversitc fle İDslrisini kes cografvası vüzde 70. Hse 3. sıtim diyebilmenin herşeymfta üîkeler coğrafvasj yüzde den önce inssf ve adalet 10, TUrkiye coŞraîyası vüzde 90 Ukeleri ile ba£daşmadığı agırhklı olacaktır. açıktır. Kendisine düşen Bu programlar ftecici olarak hüküm ve görevlnl yerine ujrstulamaiya konulmus oluo ge« getirmeyen Idarenin bîreyllştirme çalışmalan sürdürtilIer için bak yoksunlnğu vamektedir. Uvgulama sırasındaratması açık haksızliktır kl deüerlendirmeleTin •prosramve benîmle İlgili bu yoldalann geliştirilmesinde önemll k! işlem bn nedenie açıkca katkısı olacaktır. Bu bakımdan tnaksat Sgesi acısından da zümre egretmenlerine «vgvflasakattır. ttiraf edilen lsnan rjroBTam hakkmda raporlemle kamıı yaran ve ünllar düzenlettlrilecek, bu raporverstte ile kamnsal yarar lartn sonuciatma davanan gögözetilmemiş açıkca yasaya rüşler en gec şubat 1983 sonuaykın davranılmıstır.» na kadar bakanhgımıza büdirilecektir.» Boğaziçi'nln en çüzel evlerinden biri çarşamba ge resl yandı kül oldu. Anıa bu tarihi yapının yanmasından da acıstevde kiracı oturanlardan «Kuş ressamı» Salih Acar'ın varı yoğu tlürt yüzden Cazla taUcsu yok oldu. Yakııi dostları, Acar'ın resimlerinden avrılmakta ne kırîar zorluk çektiğini bildirdiklerinden bu olayjn ressam için büyük bir yıkım olduğunu belirttiler. Birsüre önce blen annesinin lleşiktaş'taki evinde bulduğumuz Salih Acar, kimsevle konıışaeak hali olmidığını belirterek şöjle dc.*li:«Ti'b]olnrım aıttı Sok geçırıyorum. Bir şey dıyecek durumda de ğîlırn» Ve kapadı telefonu J927 yıîında Bulgaristan'ın Filibc kentintle dogan Salih Acar, ilk \e ovta öğretimini bu ülkede tamamla» dıktan sonra Türkiye'ye eeldi. öüzel Sanatlar Akademisi reslm bclümünu btlirdı, iki yıl Zühtü ıviuridoğlu atölyesinde heykel çalıştı 1955'ten bu vana kendinı tümüyle resme verdi. Başta Paris ve Roma clmak uzere, yurt dışsnJaki karma sergileıe katıidı. Türkiye' de de >irmiye yalan kişisel serçi açtı. Onceleri portreye yönelepAcar, avcılığiüdan gelen bir tutkujla kuş resimleri çizmeye başla dı ve kısa süredo «Kuş Ressam» olarak tanındı. Efes, Tarabja gibl büyük «tellerin dekarasyonu da Acar'ın elinden rıktı. Sofya Müzesinde, Milli Kütüphane'ds. Devlet Resim ve Heykel Müzcstnde ve özel koleksiyonUrda Acar'ın birçok yapıtı var. 'Kuş Ressama^nın yapıtianndan kalaei. 51. Banker Kararnamesi hazırlamyor Levent SANIN ANKARA ödeme güçlüğti içinde olan bankerlerin tasüye lşlemlerini düzenlemek amacıyla çıkartılan kararnamelerin sonuncusu üzerindeki çalışmalar sürdürülüyor. 51. numaralı olarak çıkması beklenen bu kararnarne ile «banker borç lannın devlet tarafından ödennıesinin üstlenilmeyeceği» öğrenildi. Bakanlar Kurulu'nun bankerlik olayı ile ilgili olarak yasa gücünde kararname çıkartraa yetkisi 13 ocak günü bitiyor. Yetki süresinin uzatılması için yasa teklifi hazırlamlması gerektiği, ancak bu yolda bir çalışmanın başlatılmadığı belirtiliyor. Bu arada 13 ocak'a kadar tastıye işlerlnde görülen yeni aksaklıklarm giderilmesi için son bir banker kararnamesi hazırlı ğı yürütülüyor. Bu amaçla Başbakanlık Bankerlik Koordinasyon Komitesl, Tas Dr. Hoşgör YÖK'e başvurdu Devlet, bankerlerin borçlarmı üstlenmiyor fiye Kurullan başkanlarm dan görüş bildlrmelerini istedl. Geçen hafta yapılan iki toplantıdan sonra Tasfıye Kurullarına yeni önerilerini 3 ocak'a kadar komiteye iletmelerl için süre tanınfdı. Hazırlanmakta olan kararnamenin bankerler ile ilgili olarak çıkartılacak son düzenleme olduğu belirtiliyor. Kararname çalışmalarında varılan son aşamaya göre banker borçlannm devlet tarafından üstlenilmesi söz konusu değil, banker borçlannm bir bölümünün devlet tarafından öden mesi için başvurular olmasına karşın yetkililer, «bu yola gidilmeyeceğini» bildlrdiler. Tasfiye Kurullannın görüşleri doğrultusunda kararname kapsamına alınması eğilimi beliren llkeler şunlar oldu: • Bankerlerin başka şirketlerde sahip oldukları hisselerin tasfiyeye girmesinin bolaylaştırılması ve bu tür hisselerin satımlarınm çabuklaştırılması. Hisselerin satışlannda, ban kerlerln taşınmaz mallannın satışındaki esasların uygulanması öngörülüyor. • Mahkeme ve Tasfiye Kurullan itirazlarınm yeniden düzenlenmesi. Bu tlke, tasfiye kurullarınca banker mallarının satışının iti razlar nedeniyle ertelenmesini önlemek amacıyla kararname kapsamına alınıyor: 50. banker kararnamesi ile mahkeme kararları kesin olmakla birllkte temyiz yolu açık tutulmuştu. Son kararname, «temyiz hakkına dokunmadan» tasfiye işlemlerinln ertelenmemesl için «hukuki d(l zenlemeler» getiriyor. • Bankerlertn, tasfiye kararmdan sonra hagkalarma devrettikleri mallarının da tasfiye kapsamma almması. Adalet Bakanlığı, mahkemelere bir genelge göndererek 2644 sayılı yasanın Işletilmesinl lstedl. Nisan aymda çıkarılan yasa bankerler ile ilgili cezai sorumlulukları Içeriyor, Buna göre borcu alacağmdan fazla olan bankerler ceza mahkemelerine durumlarını «izah» edecekler. Üygulamanın bankerlerin eksik beyanda bulunmalanm ya da mal kaçırmalarını önlemek üzere yapüdığı blldlrlliyor. Kafaoğlu: Güc durumdaki şirketlere Î983'de 12 milyar kredî verilecek ANKARA, (THA) Mali ye Bakanı Adnan Ba^er Ka faoğlu, zor durumdaki sana yı kuruluçlarmın kur farkları nedeniyle duştukleri sı luntıyı hafıfletmek amacıyla 1983'de 12 milyar lıralık du şuk faizli kredi tahsis edile ceğını bildirdi. Kafaoğlu THA'ya verdigi demeçte, 1983 yıh prograrmnin enflasycnla mucadeleyi devam ettirmek, ihracat artışında devamlılık sağ lamak ve aynı zamanda eko nomideki gelişmelere bağlı olarak son yıllarda daha da onem kazanmış olan istihdam sorununa çöztim aramak amacmda olduğunu soyledi. ANKARA, lCumhuriyet Bürosu) Türkiye'de meydana gelen iş kazalanndan her iki saatte bir işçi ölürken. her saat bir işçinin sakat kaldığı belirtildı. îş kaza ları nedeniyle yitirilen işgücü kaybmın grevlerin yoğun olduğu dönemlerdeki işgünü kaybmın 2 5 katı olduğu açıklandı. Sosyal politika uzmanı, !nşaat yüksek mühendisi Oktay Öğünç tarafından yapılan bir araştırroaya göre. Batıh ülkelerde gerekli mev zuatm uygulanması ve denetlenmesi için her 100 iijyerine bir müfettiş istihdam edllirken, Türkiye'de ancak 5 bin işyerine bir müfettiş düştüğü belirtildi. Araştırma sonuçlanna göre ortaya çıkan bulgular şu şekilde açıklandi: •Ülkemizde işkazaları konusu yeterli derecede incelenmediği gibi, çözüme ytfnelik somut adımlar da atılmamaktadır... Günümüzde yaldaşık her îki saatte bir îşçimiz ölmekte. her saat bir işçimiz ise sakat kalmaktadır. Yatırımlann ve kalkınmanm sürükleyicisî olan inşaat sektörü ise Işkazalarının başlıca doğurganıdır. Üretim sürecinde işçinin sağlığınjt ve bedensel bütünlüğünü olumsuz etkileyen is ka zaları v e meslek hastalıklan, işçinin tam iyiük halinden aynldığı her konumda etkisini göstermiştir. Örneğîn işçinin beslenmesi başlıbaşına bir disiplindir. Ortalama olarak günde 3 bin 500 kalori ile 100 gr. proteine gereksinim dııyan işçiIer yeterli beslcnemcyrrek ağırlıklanndan yüzde 15 oranmda yitirdiklerinden. calışma verimini de yüzde 50 orar.ında yitirirler. Bu durumda işgücünün yüzde lo'unıı kendilerinden tüketerek, sa^: Iadıklarından diger trüncel sorunların etkisi altında her an kaza olasıhğı icindedirler. İşyerinde fiziksel ve kimyasal koşullartn elverişsiz olduğu, yoterll önlem alınmadığınt da varsaysrsak, kaza açıkca tgeliyorum) demektedir.» Araştırmada işverenin <§çiyo karşı ücret borcu karşısmda özen borcu bulunduğu beürtilerek. buna ağırlık verilmediği de öne surüldü. Araştırma bulgulan şöyle suruyor: •İşgucünü satarak yaşamlarını sürdürmek zorunda kalanlar, enflasyonun ücret lerini kemirmesi karşısında özellikle kırsal kMİmde «ü* Türkiye'deki iş kazalarında her îki Mutte bir işçi ölüyör ier, daha çok bireyi çalışmaya göndermektedirler. Böylelikle artan sivil işgücü arzı, işsizler ordusuna katılmamak için elverişsiz koşul larla çalışmayı kabullenmek zorunda kalmaktadır. Kötü çalışma koşulları. işgücünün pazarlık gücünün düşmesi sonucu olmaktadır. Türkiye'de toplam işçi devri üçte bir oranındadır. Başka bir anlatımla, her yıl yaklaşık işçilerin üçte biri işsU kalmakta, bunlann yerine en düşük ücretten yeni işçi alınmaktadır. Kısarası çalışma koşulları giderek ağırlaş makta, bu elverişsiz koşullar iş kazalannı ve dolayısiyla sakatlar ordusunu yaratan hir kaynak olmaktadır.» öğünç. SSK kayıtlaruıa gore makinalann neden olduğu kazaların ilk sırada olduğunu işçilerin dikkatsiz hğinin kazalara yol açmasınm nedenleri arasında son sıralarda yer aldığım belirterek, «Çalışma saatlerine göre iş kazaları incelcndiğin de ilk 6 saatte kazaların en düşük, daha sonra ise yorgunluğa bağlı olarak yüksel me gösterdiği gözlenmektcdir» dedı Kazaların daha çok 2529 yaş arasmdakilerde görüldüğü de belirtilen araştırmada işçilerin sn verımli dönemmde sakatlan masınm uzucu olduğu kaydedildı. Meslek hastalıklarına baktıftımuda sılis ve kur şurı tozlarından yuzde 60, gurultu sonucu 5 3 yoğunluk ta meslek hastahğı kaydma rastlandığı belirtılen araştırmada ış kazaları ve mes Iek nastalıklan nedeniyle SSK'nin uğradıgı maddi lcaybın 198l'de 10 milyar Iıra olduğu ıleri süruldu. İş kazalannm en çok inşaat, metal ve madencilik sektörlerinde yoğunlaştığı, ulkemizın mşaat ve demir* olu sektörlerinde, Avrupa'da ış kazası çokluğu açısmdan binncı sırada bulunduğu da kavdedıldı. Günumüzde mevzuatlann uygulanması ve denetlenmeM için 5 bin işyerine bir mü fettışin düştüğu, Avrupa'da ise 100 işyerine bir mufettişin istihdam edildlği öne su rülerek, «Bunun sonucunda ancak yüzde 3 oranında de nelim yapılmakta ve geri ka lan 97 işyerinde sağlık ve gü vpnlJU önlemlcri vaz^ıya bırakılmaktadır.» denildi. Ara^tırmada ış kazalannm en çok ozel sektore bağlı iş yerlennde olduğu, en çok işkazasına uğrayanların ise nıteliksiz işçiler olarak saptandığı kaydedildı. Iş Bankası Genel Müdürü: Ekonomimiz bazı sorunlarını asamadı ANKARA, <THA) Türkiye tş Bankası Genel Müdürü Burhan Karagöz, «Bütün olumlu gelişmelere rağmen ekonomlmiz bazı sorunlarını henüz aşaınamıştır» dedi. Karagöz. yeni yıl nedeniyle yayınladığı mesajmda, faiz oranl&rıyla ilgili olarak alman on kararlarm bankalann kayr nak maliyettermi düsürmeyl amaçladıgını belirterek kredl faizlerinin de ucuzlatılmasına yönelik yeni önlemler alınacağıru söyledi. FKÖ Dısisleri Bakanı • > pazartesi Ankara'da ^ Filistin Kurtuluş Örgütü Siyasi Biiro Başkanı Faruk Kaddumi Lübnan olaylarından önce İlter Türkmen tarafından davet edilmisti. ANKARA, (Cumhuriyet Bu Kaddumı'yı furkiye'ye darosu) Filistin Kurtuluş Ör vet etmişti. gıitü Siyasi Buro Başkanı Faruk Kaddumi'nin Anka Faruk Kaddumi 3 ocak pa ra'da yapacağı temaslar sızartesi gunu Ankara'ya ge rasında, Ortadoğu sorunu lecek. konusunda Filistin Kurtuluş Örgütu'nıın göruşlerini açık Kaddumi'nin Türkiye'ye layacak ve ortaya atılan gelışi ile ilgili olarak Dışişle planlar ışığında lurkıye'nın rı Bakanlığı'nda yapılan a konuya ilişkin tutumu koçıklamada şoyle denildi nusunda bılgi verecek. Dışişleri Bakanlığı yetki«Dışi.şleri Bakanı İlter Türkmen'in daveti üzerine lileri, Kaddumi'nin ziyareti FKÖ Büro Başkanı Faruk oncesinde, Türkiye'nin Filis Kaddumi beraberindeki bir tin konusundaki tutumunda heyetle önümüzdelıi günler bir değişiklik olmadığını be de Türkiye'ye resmi bir zi lirterek, «Türkiye. Arap ülkelerinin taraftar oldukları yarette bulunacak.» Edinilen bilgiye gore, Kad ve Fiiistinlilerin vazgeçümez dumi Türkiye'ye geldıği ilk haklarınm iadesini öngören gun AnıtKabir'i ziyaret e ve kendilerini tatmin edici derek, Atatürk'un kabrine formüllerin destekçisidirler» çelenk koyacak. Aynı gun goruşünu savundular. Dışişleri Bakanı ilter TürkABD Başkanı Reagan ta men ile gorüşecek olan Kad rafından ortava atılan planı dumi, Başbakan Bülend Ulu •Realist ve müzakereleru su ile de bir görüşme yapa başlanabilmesine yol açabilc cak. Kaddumi, Ankara'daki cek unsurîar bulunan yapın temaslannı tamamladıktan bir öneri» olarak nitelendı sonra îstanbul'a geçecek. ren Dışişleri Bakanlığı yetki Dışişleri Bakanı İlter Turk lileri, Türklye'nin Filistin'in men Lübnan'da meydana ge müzakerelero katılmasını islea olaylardan önc* Faruk tediğini de kaydettller. Tüm Ankara'mn 1992 yıhnda merkezi sistem ile ısıfılması planlandı ANKARA, (L.uınuuriyet Bürosu) Ankara'da hava kırlilığınuı onlenmesi için merkezi ısıtmaya geçilmesi ile ilgili ola rak 4 proıe hazırlandıgı, projeler üzennde halen Enerjı Bakaahğı'nca çalışma vapılöığı, projelerden bırısı ya da bırlcaçı üzerinde alınacak kararın 1933 yılımn ilk 6 ayında belirlenecegı saptandı. Gerçekleştırılecek projelerin behrlenmesınden sonra, 1987 yı lırıda Ankara'mn bir bölumünde 1992 yılında ise tümunde merkezi ısıtmava eıdıleceği öğrenıldi. Ankara'da hava kırliligınin ke sın çozıimü için, merkezı ısıtma ıle ısıtmaya geçılmesı, ilgüi bakanlıklar ve kuruluşların tcmsılcılerınden olusan bir komisyon tarafından kabul edildi. Merkezi ısıtmayla ilgılı hazırlanan 2'si Romenler tarafından hazırlanan 4 proıe üzerinde karar almması ve incelenmesi için Enerıı ve Tabıi Kaynaklar Bakanhğı'na Könderildi. "Terlikci Yalçın,, yeni yılı görmeden öldü Seyyar satıcıydı. Terlık satıyordu. Herkes «Terlikçi Yalçın» diyordu ona. Kumkapı'da. Tıyatro Caddesindekı bir lıanda yatıp kalkıyordu. Öncekı akşam, meyhanedeydi Terlikçi Yalçm Yedı ıçtı, kalktı. oda&ma dönmek üze re çıktı. Kaldığı 70 nolu hanm onune geldiğmde, bîr adım daha atacak takatı kendinde bularhadı. Içkiyı bıraz tazla kaçırmıştı Ktpmın onıındo sınp kaldı Gecenın geç sa Ttıydi. onu pek k:mse gorınedi. Görenler de sarhoş dıye ılgilenmeden geçtıler gittiler. Ama sabah Kumkapı Tiyatro Caddesı'nden geçenler. Terlikçi Yalçını hâlâ han kapı&ının onunde serilı gorunce polıse haber verdıler. Cumhuriyet Savcısı Turgut Sami Arınır ile bir doktor gelıp durumu tes pıt ettiler. Ustunden kimlık çıkmadı Terlikçi Yalçın'm Ya şı 30 clvanndaydı. Soyadmı da kimse bilmiyordu. Otopsi ıçin morga kaldınldı. (Fotografs Şenol KONUKÇU) Güngör'ün kifabı toplatıldı ISTANBUL, (THA) Necatl G'Migör'un anlatı turünde yazdığı «Yeryüzünde İki Gölge» adlı yapıtı Istanbul Sıkıyönatım Komutanlığı Adlı MuşavırUğı'nin emn ıle toplatıldı. Yazko Yaymları arasında yayınlanan ve Gungor'un gozlemroportaj yaşam çizgılerini by kuculüğun verdıği kurguyla anlatan bu yapıtının, Sıkıyönetim Yasası'nm 3/C maddesine muhalefetten toplatıldığı toelirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle