25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞL£R 27 EYLÜL 1982 lrçok yönlerden tarumlanan fizgflrlük, lnsanın olanaklanyla, başka lnsanların isteklerini de var kabul ederek ve onlara saygı göstererek, kendi lstek inanç düşüncelerini gerçekleştlnne hakkıdır. îlk bakışta, çağımızm bu dönemlnde, ftzgürlüğe dlnsel açıdan bakmak çok ters görünebilir; ama, dinin gerek dolaylı biçimde ve gerekse doğnıdan etklnllğinl sür dürdüğünü görüyoruz. Milyonlarca dlnsel yapıt ve kuruluş belirgln kanıttır. Kaldı ki, «kitlelerin kanaatlerinln her zaman kazandığı dinsel biçim hakkında bir fikir edinilmedikçe, baa tarih olayları, bunların en önemlileri iylce anlaşümaz> (1). Hemen belirtelim ki. amacımız, Tann emriyle Anayasa yapılmayacağını anlatmaktır; çünkü biz lnsanız, kendi yasamızı kendimiz yapanz; Tann bize birçok nimetler venniştir; bunların en güzeli ve geneli «yaşam ömür>dür. Yaşam, çocukluk gençlik olgunluk ihtiyarlık dönemlerl olarak yüz yılın içine sığmaktadır. İslama göre insan, dünyanın en üstün yetenekll ve becerili varlığıdır (2). Bu nedenle hiçbir varhğın kabul etmeye yanaşmadığı yetki ve sorumluluğu üstlenmiştir (3). Allah, insana yaşamı boyunca doğru davranışlarda (salih amellerde) bulunmasını Kuran'ın 360 âyetinde yineliyerek buyurmuştur. Kuran'ın açıkladıgına göre, İnsan, temlz doğar, onu çevresi bozar; erginllk dönemine kadar bir hazırhk döneminden geçer; bu hazırlık döneminde yaptıklarından dolayı Allah onu sorumlu tutmaz; ancak, erginliğe ulaştığı saniyeden son nefesine (ölümttne) vanncaya kadar olan döneminden yükümlü tutar. Bu dönemde yaptıklan Tann tarafmdan saptanır. Her İnsan gücü oranında Tann tarafmdan doğruyu uygulamakla sorumlu tutulur (4). Tann, insanın aklını ve verilen öteki olanaklan kullanmasım, Tanrısal yol göstericüerl (peygamberlerl) ve kltaplan lzlemesinl buyunır. Islamda İnsan özgürlüğü, lnsanlar arasında peşinen kabul edilmesl zorunlu olduğundan dolayı, Tann karşısında ele alınmıştır. Denebilir ki, İslamda özgürlük, insanlık sınınnı aşmış, Tann karşısında cesaretle tartışılmış; başka dlnl savunarak Allah'ı kabul etmeyenlerin özgürlüklerlne müdahale yasaklanmıştır. Tann'nın insana verdiğl nimetler arasında en üstünü <ÖZGÜRLÜĞÜ>dür. Hattâ, özgürlüğün, yeryüzünü düzenleme açısından Insanı, «Tann'nın Vekili» durumuna B Islam'da Özgurlük Anlayısı ÎSLÂM, ÎNSAN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KORUMAK İÇİN ZORA BAŞVURMAYI REDDETTİĞİ GİBİ, ART NİYETLİ HAREKET EDİLMESÎNİ DE REDDETMİŞTİR. Dr. Osman ZÜMRÜT Ankara Merkez Vâlzi getirdiğl Kuran'da açıkça bellrtllnüştir (5). Çok ilginç biçimde, Cebriyeci'lerin savunduğu gibi, lnsanın Tanndan buyruk alan blr robot olamıyacağı, islamda açıkça vurgulanmıştır (6). Gerçekten Kuran'da lnsanın İnsana itaati değil, işbirliği yapması yinelenerek işlenmlştir. İslamda insanın hak ve görevlerinin den gell biçimde yaygınlaştınlması hedef alınmıştır. Tann'nın her insanı ayn ayn ele alarak inanmaya çağırması, onu blrey olarak değerli görüp karşısına alması bu yargımızı kanıtlar. Ayrıca, peygamberlmiz de hak ve görevlerin Insanlara hattâ aile bireylerine ulaşacak biçimde yaygınlaştırılmasını şöyle vurgular: <Hepinlz güdücüsünüz, yönettiklerinlzden sorumlusunuz. tktidarda olan da koruyucudur ve yönetimle (rejimle) birlikte yönetebildiklerinden sorumludur. Erkek yuvanm tüm üyelerinden sorumludur. Kadın, yuvanın tüm üyelerinin konıyucusu ve sorumlusudur. Kısacası her insan yönetlcidlr. Yöneteblldiklerlnden sorumludur a ) . Görülüyor kl, Hz. Muhammet bu sözleriyle «yö netimin yaygınlaştınlmasını istiyor ve yönetlmln bir sınıfa veya gruba verilmeslnl şiddetle reddedlyor>. Egemenllğm kayıtsız şartsız Türk Ulusunun bireylerine dağıtılmasınm tslama ne kadar uygun olduğu, sanırım ilk bakışta anlaçılır. Tann, insanlann eylem güçlerlni özgürlüklerinl koruyarak kullanabileceklerlni belirterek, onlan özgürce işbirliğine çağırmaktadır (8). îslam'da «dlnde zorlama yoktur> denirken özgurlük ve inancın zorla blçimlendirllemiyeceğl açıkça blldlrilmektedir (9). Islam tarlhlnde, özgürlüge yapüan baskının ve düşünceyl kısıtlamanın insanlığı acılara (ıstıraba) götüren bfr yöntem olduğu gözlenmiş. dalma insan özgürlüğü savunulmuştur. îslam aydınlan özgürlüğe karşı yapılan baskı ve kısıtlamanm, kişiyl yasal davranışlara ve doğru yola götürmek yerine, yasa dışı yollara düşüreceğine dikkat çekmiştir. Bu nedenle Allah, Kuran'da, lnanmıyanlara karşı ilişkilerimizde amaç ve yöntemlerlmizin yasal olmasını açıkça buyurmuştur (10). tslam, İnsan özgürlüğünü korumak için, zora başvurmayı reddettiği glbi, art niyetle hareket edilmesini de reddetmiştir. Örneğin, Tann doğru davrananlann Cennet'e, yanlış hareket edenlerln Cehennem'e gideceği ilkesini koymuş; ama, herkese Cennet'e gidecek gözüyle baknuş, hiç bir insanı ölmeden önce «Cehennemllktir> diye mahküm etmemiş, onun yaşama özgürlüğünü koşula bağlamamış veya kısmamış, <yanlış hareket edersen özgürlüğünü elinden alınm> gibl tehdlt de etmemlştir. özgürlüğü kötüye kullananlar var diye onu budamak kötü niyet olarak nitelendirilmiştir. Gerçekten, özgürlüğün kötüye kullanılma olasılığı var diye, onu smırlamak, vaktiyle Mısır'da erkek çocuk doğup saltanatı yıkılmasın diye doğrudan kadınlan denetim altına alan ya da eslerinin erkeklik uzuvlannı kestiren krala benzemek olmaz mı? Ya da testiyl kırmadan, çocuğu tokatlamaktan daha gülünç olmaz mı? Tüm bunlan Ise tslam reddeder. öyleyse îslam'da lnsanın Özgürlüğünü kötü niyetlilerin saldınsından korumak için ne yapılmıştır?. Îslam, özgürlüğü korumak için Ceza Hukukunu (Ukubat) koymanın daha yararlı olacağını savunmuş ve uygulamıstır (11). Ilglli ve yetkililerin bildiğl gibi, eylül 1980 önceslne düşmemek için, «12 öz gOrlOğü kısmak ya da koşula bağlamak gerekir> düşüncesini savunanlar vardır. Oysa, Îslam'da özgürlüğün. lyl kullanılmadığı zamanlarda blle, kısıtlandınlması ve koşula bağlanması yasaklanmıştır. Çünkü, özgürlüge müdahale, Allah'ın koyduğu ilkelere, doğa düzenine, toplumsal yasalara ve insan yaradılışına (evrenlne) aykındır. Bu nedenle yüce Allah, kendisini inkâr eden insanın özgürlüğünü kısmamış, koşula bağlamamış, ölünceye kadar o lnsanın yaşama özgürlüğüne karışmamıştır (12). Tann'nın kendlsini inkâr edenlere karşı kısmadığı ve koşula bağlamadığı özgürlüğümüzü, başka yerlerdeki başansızlıklanmız ve hatalarımız nedeniyle kısmamız, İslam'a, egemenliği ulusun tüm bireylerine uzatan Atatürkçü düşünceye, insan haklanna, doğa düzenine (evrene) ve insan yaradılışına aykındır. Devlet ve toplumu yönetmede «Kuvvetler Dengesini Kurma»nnı birçok yollan vardır, aranınca daha iyileri de bulunabilir. Sayın Devlet Başkanımız Kenan EVREN'in 12 eylül 1980 tarlhinde televizyonda yaptığı ilk konuşmasında, cözgürlükçü demokratik yönetimden» sapma olmayacağını müjdelemesi umudumuzu ilk anda artırmıştı. ümutluyuz, lnanıyor ve güveniyoruz. Düşüncelerimizl açıkça söylemenln oluştuğu bu mutlu aşamada, kinleri gelecek kişisel hesaplan Allah için ve Türk ulusunun çağdaş uluslar düzeytnin üstüne çıkması için ve de kendimiz İçin lütfen bir kenara bırakarak, Allah'ın <sorunlannızı tartışarak çözümleyinlz> (13) buyruğunu yerine getinnenin tam zamanıdır. Katkıda bulunabileceğimiz kadanyla hepimiz görevimlzin başına... Sorumluluğumuzun bilinci ile hareket etmeye... Bugün Kurban Bayramını kutlarken, dileğimiz budur. (1) Gustave Le Bon, Kltleler Psikolojisi, Çev: Selahattin Demirkan, 2. Bas., îst. 1974, s. 81. (2) Knran: Tîn. 4. (3) Kuran: Haşr, 2122. (4) Knran: Bakara, 286. (5) Kuran: Bakara, 30. (6) Şehristâiî, alMilel ve '1Nihal, C. I, s. 9091. (7) MuhyiddinÎ Nevevi, Eiyaz alSalihin, C. I, s. 337. (8) Kuran: Ali Imran, 159; Şura, 38. (S) Kuran: Bakara, 256. (10) Knran: Enam, 108. (11) Sabri Şakir Ansay, Hukuk Tarlhinde tslam Hukuko, 3. Bas., 1958, s. 280. (1) Kuran: Kâflrun, 1e. (13) Kuran: Ali Imran, 159; Şura, (38). Mahpushanecilere Bayram Merhabası.«. Bu köşede 3 temmuz ve 13 ağustos günlerl yayınlanan (cezaevlerine ilişkm) yazılardan sonra yurdun her yanından mektuplar aldım. Buca kapah cezaevinden blr mahkum (adını saklı tutuyorum) yazıyor: « Tani biz suç işlediysek ölmemiz mi lâzım? Suç işleyen herkes canavar mı oluyor? Bir daha topluma hiç mi yararı olmayacak? öyleyse ceza ve ıslah evleri niçin yapıldı? Mahkumlar akıllansın, çocuklar ıslah olsun diye değil mi? Ama bu mahkümlara öyle kem gözle bakılırsa, insan yerine konmazlarsa, tabii ki o insanlar daha da asileşir, içleri kin ve nefretle dolar. Onlara iyi darranıürsa, eğitici bir tavırla konuşnlursa. o zaman da işledikleri suçtan ötürü pişmanhk duygusuna kapıhrlar. Mahkumu topluma kazanmak için daha iyi bir şekilde hareket edilmesi lâzım. Yani insanca muamele yapılması lâzım. Mahkumlar ne lüks hayat, ne de konforlu yatak istiyor. Bu insanlar zaten dışarda da böyle bir hayata alışkm değUdirj Buca cezaevinden yazan mahkumun mektubundan bir parçayı çok az düzelterek yayınladım. Bu mantığı ve açıklamayı üniversite bitirip toplumda üst düzeye tırmanmış çoğu kişide bulamazsınız. Bursa cezaevinden bir mahkum da şunlan yazıyor: • Mahkumu canavar glbl gOrenler yambyorlar. Ben 24 yaşmdayım, kendime yetecek kadar tahsillm var. Mahkum arkadaşlanm adına sesleniyonım: Bizleri canavar sayarak her türlü eıiyete lâyık görenlerin düşünceleri ortaçağlarda geçerliydij» Kahramanmaraş'tan yazan mahkumlar, bölgedekl uygulamalardan yakmıyorlar. Seyltgazl kapalıcezaevi'nde olan bitenlere de yetkililerin tltizlikle eğihneleri gereklyor. Mahkumun başında «Demokles'in kılıc» kasap satırı gibi sallanmaktadır. Onlara denlr ki: « Uslu durun, infazınız yanmasın^s Bu sözün Türkçesi nedlr? Mahkumun, savcı, cezaevi müdürü, gardiyan ile İyi geçinmesl gerekir. Kuşkusuz kanun adamlarına saygı doğaldır. Ama bir cezaevinde haksızlık ve zulüm geçerliyse, mahkum da buna karşı koyarsa. hemen bir kulp uydurup hükümlünün başına yeni bir ceza sarmak isteyen yetkiliye karşı ne yapılabilir? Bunun içindir ki bana mektup yazan mahpushanecilerin adlarını açıklamıyorum. Ancak adım gibi biliyorum ki yazılanlar doğrudur ve cezaevlerimizin düzenl bozuktur. Adalet Bakanı da öteki yetkililer de bunu billyorlar. Pekl, düzeltmek İçin ne bekliyoruz? Açhk, plsUk ve baskının yanısıra otuz kişilik koğuşa yüz klgiyl neden dolduruyoruz? Dışarda bunca «Ifiks yaşam» ve «savurganlü» yadırganmıyor, lçerde bunca kötü koşul ve yoksulluk yadırganmıyor? Blr cezaevlnin duvanna şu yazı yazılabiliyor: « Bir kisinin ekmeğiyle üç kişi de doyabülrjı Nerede bu yazı? diye boşuna sorulmasın. özel suçlama ve sorgulan^alar bir yana bırakılsm tüm cezaevlerlrie İnsanca bir yakiasımla el atılsın. Bu devletin olanaklan hapishaneleri düzeltmek İçin yeterlidlr. Elblstan'dan Edirne'ye değln lçten lça yara glbi lsleyen bu sorun lvedllik kazanmıştır. Çünkü Türklye'de cezaevleri arttıkça artıyor, mahpushanecl sayısı büyfldükçe büyüyor. Klmflerl diyeblllr B: Her lşimiz bitti de haplshanelere ml geldik? Hem ne yapalım efendim, onlar da suç lslemeselerdl... Sayısı az da olsa böyle mektuplar da alıyorum. Ama blr bakarsın böyle mektup yazan klst de olmadık bir belayla karşılaşıp bir gün içlnde cezaevine düşebülr. Hiç belll olmaz, Türklye'de içerisi İle dışanaı arasındaki sınır çok oynaktır. Bayram günü ülkemizin tüm mahpushanecllerlne merhaba der, sabır dilerim. CVCT OKTAY AKBAL anavasa icin. Bayram Armağanı! Eşitlik ilkesi Batı demokrasllerinde Anayasalar insan topluluklanmn ekonomik politlk ve sosyal yaşamlarım hukuki yönden düzenleyen bir kurallar bütünüdür. Anayasalarda en önemli unsur eşitlik ilkesidir. Bu ilke gözardı edilerek hazırlanrmş tüm Anayasalar bulundugu toplunut yarar saglamamıs. akslno bu toplumlann •orunlannı daha karmasık v* çözulmez blr hale getirHaznianan yeni Anayasa taalagı İle ulkemizdeki esnaim, memurun, lşçinin, köylünün hatta or ta duzeydekl işletmecilerin temel hak ve özgürlükleri, ekonomik ve politlk çıkarlan çok ufak bir azmlık için rafa kaldınlmak istenmektedir. Azem TÜRKOĞLU . İSTANBUL yerine halkımıza uygun demokratik blr Anayjısa hazırlamr. Çetln DİKMEN • İSTANBUL . . • Laiklik ortadan kaldırılıyor Bugun bayram. Size blr bayram armaganı vermek istiyonım. Yaşam boyu saklayabileceginiz bir armagan. Gerçi benim yaratögım, kurdugum blr yar pıt değil. ama toparlayan benim. Bir gazete parçası olarak kesip bir yere koyarsınız. Gelecek yülarda açar bakarsınız, slzden sonra da çoluk çocuğunuz okur; neler de olmuş, ne yerlerden de geçilmiş, ne adamlar da varnnş, gelecekten, tarihten, kendi çocuklanndan çekinmeden neler neler »öylemişler diye ibretle duşünurler... Anayasa Taslagı, Danışma Mecllsi'nde onaylandı. 120 üye kabul, 7 uye red, 12 üye çekimser oyu vermiş, 17 üye ise. hiç katılmamış. Bu kişilerin adlan unutulmayacaktır, tarih yapraklanna daha şimdiden geçmişlerdir. Aylardır görüşülen, tarüşılan bu taslak konusunda düşüncelerimi blldiginiz için yeni bir şey söylemek istemiyorum, umudum, bu taslağın Güvenlik Konseyi'nce geri çevrilmesindedir. Yeni bir Kurucu Meclis seçimine gitmek ten ve yeni bir taslak hazırlatmaktan başka çıkar yol görmüyorum. Şimdi size 23 eylül 1982 perşembe günkü oturum ve oylama scnunda yapılan konuşmalardan parçalar almak istiyorum. Hiç bir yoruma gerek yoK. Konuşmacılann sözleri yorumu kendi özlerinde taşıyorlar, gelecek yıllarda da bu özü götürecekler. Bir zamanlann Çalışma Bakanı, uzun yülann milletvekili, 'Ataturkçü' bir hekim. iki üç ay süreyle Başbakan, Danışma Meclisi Başkanı Prof. Dr. Sadi Irmak bakm yeni Anayasa Taslağını nasıl coşkuyla övuyor: «Meclis Türk milletiniıı arzularma uygun ve eşi emsali görülmemis bir çalışma ile tasan>T göruşüp kabul etmistir. Bu Anayasa demokrasinin zaferidir. Atatürkün ve Ataturkçulüğün zaferidir. Yeniden özgür ve demokratik ortama kavugmanın morali dalga dalga yurdumuza dağümaktar dır. Bu Anayasa'yı kabul ederek beşeriyete ve dünyaya da büyük hizmet verdiniz.» DM Başkan vekili Vefik Kitapçıgil'in sözleri: «Uy gulamaya başlayınca memleket gerçeklerine ne kadar uygun bir Anayasa olduğu görülecektir. Bunun milletimize has bir eser olduğu zamanla anlaşılacak ve tarih yüce Meclisimize layık olduğu yeri ve değeri verecektir.» Anayasa Komisyonu Başkanı, Anayasa Profesörü Dr. Orhan Aldıkaçtı'nm gelecek kuşaklara sesleoişi de şöyle: «Bu Anayasa Atatürk'ün bize hedef gösterdiği yere ulaşabilmek için yine onun inkilaplan üzerine oturmuştur. İnsanlann insanca yaşaması felsefesini temel alan bir Anayasadır. Bu Anayasa inançh bir Meclis tarafmdan hazırlanmış ve Atatürk ilke ve inkilaplan üzerine oturtulmustur.» Hukuk Profesörü Şener Akyol'dan tarihe verilen mesaj ise şudur; «Model değişmemiştir. Siyasai sosyal ve an a çizgiler bozulmamıştır. Bazı düzenlemeler yapılmıştır, ama tasarının felsefesi ve ans ekseni olduğu gibi kalmıştır. Biz bu Anayasayı mlllet için yapnk.» Anayasa taslağına red oyu verenler iae, bakm ne diyorlar? Tunceli üyesi Kamer Genç: «Bu Anayasa ile kahhmcı demokrasiden geniş bir surette vazgeçümi*tir. Dernek, sendika kurmak, meslekl kuruluslara üye olmak hak ve özgürlükleri, getirilen sınırlamalarla anlamsız kılınmıştır. Bakanlar. Bajjbakan'ın her icraanna evet demek durumunda bırakümıs, muhalefetteki partilerin iktidar partisini eleştirme olanağı ortadan kaldınlmıştır. Kanun hükmünde kararnamelerle özgürlükler kısılacaktır. Yargı bağımsızlığı ria geniş öiçüde zedelenmiştir. Dili, çağdışı bir dil olmuştur. 1961 Anayasası'nın getirdigi hak ve özgürlükler ortammdan sonra böyle bir Anayasa İle karşılaşmak benim için sürpriz olmamıştır. Bundan böyle siyasi parti kurmak sadece £enginlerin tekeline bırakılmıştu*.» Danışma Meclisi'nin sendikacı üç üyest Vahap Güvenç. Feridun Şakir övünç ve M. Alpdündar ise şöyle diyorlar: •Tasan ile güçlüler korunmuş güçsüzler korun(Arkan 11. sayfada) Kimin yararına bir Anayasa Aldıkaçb Komisyonu, ulusumu za özgürlukçü ve ilerici bir Anayasa hazırlayacagı yerde, tamamıyle zengin azınlığın isteklerini yerine getirecek bir taslak ortaya çıkardı. Bu taslakta grev ve toplu sözleşme hakkj büyük öiçüde kısıtlanmıştır. Bunun sonucunda işveren tüm isteklerini işçilere kolaylıkla kabul ettirecek, işçileri istedigi biçimde çalıştırabilecektir. Böylece bu Ana yasa taslağının kimin çıkarlanm koruduğu açıkça belli olmaktadır. Ayrıca bu taslakla düşünce ve basm özgürlüğü kısıtlanmıştu. Hal buki serbestçe düşünemeyen, düşündüğünü açıkça söyleyip yazama yan toplum ileriye değil, geriye gidecektir. Bu taslağın eleştirilecek daha bir çok antidemokratik yönle ri vardır. Yapılan kucük değişiklik ler taslaktaki antidemokratikliği ortadan kaldıracak nitelikte değil dir. Umanm bu taslak geri alınır. Yeni Anayasa Tasansı «koylüden, işçiden ve memurdan» çok «büyük işvereni ve zenginleri» düşünmekta, onların çıkarlanm gö/eıt mektedir. Bu yanlış bir şeydir yf^ * düzeltilmesi gerekmektedtr. • ' ' Üzerlnde durulacak blr konu da «iaiMitetir. Yeni Anayasa Tasa nsıyla bu kavram ortadan kaldınlmaktadır. Ortadan kaldınlan bir başka şey ise 'basın özgürlüğü ve kişi hak ve özgürlüğüdür.* Fakat bütün bunlar Atatürk Cumhuriyetinin temel ilkelerinden olup. asla gözardı edilmemelldir. Sonuç olarak şunu soylemek lsterim: Bu Anayasa tasansı baştan s o na değiştirihneli, günümüz çağdaş anlayışına ve Türk ulusunun özellLklerine uygun olarak hazrrlanmalıdır... Ali Şakir ARSAN Öğrend KARS yıflatarak sağlanır. Özgurlüklerde sınırlama, kazamlmış haklan geri alma kitlelerin yönetime katılmalannı ve yönetimde etkili ounalanm önler. Bu durum demokrasiye aykındır. DM'nin seçkin üyeleri Türk ulu sunu çağdaş uygaruk düzeyine çıkarmaya yönelik bir anayasal yapının oluşmasına katkıda bulunmakla sorumludur. DM bu yukümialk v^ Jnsan4«», yana özenle yerine getirmelidir. Osman HAC1ÖMEROĞLU İSTANBUL Kısa... Kısa... • Anayasa taslagı çalışma bansı açısındtın huzursuzluk yaratar caknr. Sendikal faaliyetlere ve çalışma hayatına geürdiği sınırlamalar bu konudaki görüşleri haklı çıkaracak niteliktedir. Avni DEMtRCt ANKARA • Tasan sadece demokratih kisi hak ve özgürluklerini hısıtlamakla kalmıyor, onu tamamen ortadan kaldınyor. Bununla beraber örgütlenme haklan da yokedüiyor. Böyle bir yasa tasansı çağdaş uygarlık görüşüne ters düşmektedir. Canan KARANFİL İSTANBUL • Danışma Meclisi, Türk toplu munun yönetilmesine esas teşkil edecek olan Anayasa'nın hazırlanmasuıı üstlenmiş bulunuyor. Anayasa hazırlanırken toplumun bütün kesimlerinin üzerinde anlaşabildiği ortak bir metin çıkanhnası gerekir. Ancak görünen odur ki, DM'de hazulanmakta olan Anayasa, toplumun sadece işveren kesimince eleştirilmemektedir. İlter GÜNEY GEBZE • Tasan, tamamen yasaklar zincirinden oluşmaktadır. Böylesi bir Anayasa ile demokratik bir top lumun oluşacağına inanarrayorum. Erkan ÇULAN İSTANBUL Tasarı neyi amaçlıyor Günümüz toplumunda yasalar Anayasa'dan kaynaklanır. Devletin bağımsızhğı, ulusun egemenliği ve doğal insan haklan gibi ilkeler ise Anayasa'nın üstünde olup onun çatısuıı oluştururlar. Anayasa özgürlüge, toplumsal banşa, gelişimcillğe açık olduğu öiçüde saygınlık ka zanır. Bu kavramlar uygulamaya konulmazsa kişilerin eşitliği anlamını yitirir. Bu da ülkede belirli çevrelerin egemen olması demektir. Tasanda amaçlanan da budur. Böyle bir düzen, düşünce anlatımı ve basm özgürluklerini kısarak, işçi kuruluşlarını ve dernekleri za Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik. T.A.Ş. adına NADİR NADİ Cenel Yayın Müdürü Müessese Müdürü Yazı İşleri Müdürü • Yazı işleri Müdür Yardımcısı HaberMerkezi Müdürü M i z a n p a j Yönetmeni TEMSİLCJLER .ANKARA : • İZM|R : • ADANA : SERVlS ŞEFLERİ HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGIL OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİACAR ••••••••••••••»••••••••••••»••••••••••»•• MAARIF DU VAR SAATLİ Mentesoğlu Kardesler Şirketler Topluluğu • YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMET MERCAN © w Utanbtıl Haberlerı: Selahattin GÜLER Dış Haberler : Ergun BALCl Ekonomı. Osman ULAGAY >urt Haberlerı Barbaros GENÇAK Küitür: Aydm EMEÇ . Magazın : Yalçın PEKSEN Düzeltme: Konur ERTOP Araştırma: Şahin ALPAY BÜROLAR • Konur Sokak No. 24/4 Yenişehir ANKARA Tel 17 58 2517 58 66 lclare. 13 33 35 Halit Ziya Bulvarı No: 65/3 İZMİR Tel 25 47 0 9 1 3 1 2 30 Atstürk Caddesi, T.H K IşhanıKat2/13ADANA Tel: 14 55019 731 Basan ve Yayan: CUMHURİYET Matbaacılık ve GaretecilikT.A.Ş. Türkocaöı Cad. 39/41, CağaloğluİSTANBUL P.K.: 246lsfanbul, Tel: 20 97 O'î !5h=t) TAKVİMİ Azîz ve Muhterem Okuyucularınm Kurban Bayramını tebrik eder", saadetler diler. İSTANBUL MAARİF KİTAPHANESl ve MATBAASI A.Ş. Cağaloğlu Yokuşu No. 38İST. Telefon : 22 00 49 Dostlannın, i; Yakınlannın ve Bütün l Milletimizin Kurban Bayramını Kutlar TAKVtM 2? £ Y L Ü L ıe82 İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI 5.08 6.50 13.05 16.27 19.00 20.30
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle