Katalog

16 EYLÜL 1982 ••*• Cumhuriyet 11 <Baştarafı 1. Savfattaı loplantısında «Kamulaştırma» jaşlıklı 48. madde görüşülürcen, Azmi Eryılmaz'ın kamulaş •îrmalarda rayiç bedel yerine reıgi değeri üzerinden yapürna sun öngören önergesi komisyo lun katılmamasına rağmen Ge ıel Kurul'da benimsendi. Azmi Eıyümaz, Kamulaştırnaların vergi beyanı üzertnden rapüması, kamulaştırraa bedeıerinın 10 yılda taksitler halinie ödenmesiyle kamulaştınlaıı aşınmaz malların 5 yıi ıçınde jamu hizmetine tahsis edilmenesi halinde, taşınmazı kamuaştırılana mülkü geri isteme lakkınm doğacağına üişkin nadcienin son fıkrasının meicden çıkarılmasını önerdl. Er nimaz, daha önce benimsenen njalarcn korunmasına ilişkin »adde ile artık Kiyılanmızın aittiğini belirterek, ştmdı aynı jrolda bir hata daha yapılarak fRmnln.yr.ırnip]prf1ft rayiç bedeiin esas alınmaJî istendiğıni söyledi. Bu hüküTnlerle Tlirkıfe'de toprak reformu yapüama racağını büdiren Eryılmaz, kar.ulaştırma sırasında vergl dejerinin esas aîınmasını, vergı saçıranlann korunmaması gereKtiğıni söyledi. Eryılmaz söz.erine şöyle devam etti: «Keban Barajı için kamolaşiırmalar 300 milyon tira tahnin edilmişti. Ancak rayiç belelle islemler yapüdı. Sonuçta levlet Lki milyar lira ödemek Eorunda kaldı. Bn devleti soynak demektir.» Söz alan AMf Erginay, vergi îeyamnda eksiklikler bulunduîunu belirterek, vatandaşiarm sendl gayrimenkullennin deJerini tam olarak büemediklerini söyledi. Erginay. rayiç beJelin yerinde olduğımu da sözlerine ekledi. Tülay Oney, memleketimizde jayrimenkullerin kıymetlerini ?eşitli nedealerle düşük göster r.enin mümkiin olduğunu bıllirerek, yıllarca devlete düşüK oeyanda bulunarak, az vergı ırerenlerin önüne geçilmesı gerekriğım söyledi. Oney. rayıç oedel yerine vergi değerinin e sas alınmasını istedi. Anayasa Komısyonu sözcüsü Şener Akyol, devletin hakkı olan verginin karşısında olmalıklarmı belirterek, kamulaştır malarda rayiç bedelin uygulan ııasmı savunduklanm. vergi âeğeri ıle rayiç bedel srasında [ark olması halinde bunun yeai bir veri olarak alınmasından psna bıüunduklannı beiirtti. Komısyonun Katılmadığı Erpılmaz'ın önergesi Genel Kurul'da dikkate alındı. 48. madde dikkate alınan önerge tıe birlikte yeniden komlsyona getirildt Komisyon bu maddefl iklncl kez düzenleyerek Ge. oel Kunıl'a getireeek. KABUL EllILEN MADDELER Genel Kurul'da daha sonra ı\'eni Cnmburbaşkanının Seçimi» başüklı 117., Bakanlar Kurulu ile ılgili «Görev ve Siyasi SorumJuhık» başlıgını taşıyan 129., «Sıkıyönetim Savunma Hazırbği Seferberiik ve Savaş Haii» başlığını taşıyan 138., «Merke* Bankası» başlığını tajıyan 141., «Yönetmelikler» baş lıklı 151. maddeleri komisyon. dan geldiği biçimde oylanarak kabul edildi. «Milli Güvenllk Kuruln» başuklı 134. madde de bir protokol düzenlenmesinden sonra komisyonun getirdiği bıSimde oylanarak kabu] edüdi. Komisyonun Milli Güvenlik Kurulu'na, Jandarma Genel Ko tnutanı'nın da katümasını sağladığı görüldü. Genel Kurul'da görüşülmesi nrasında metinden çıkanlması yolundaki öneıgelerin dikkate alındığı «Merkez Bankası» baştıklı 141. madde komisyonda bazı degişikliklerle yeniden Ge nel Kurul'a getirildi. Cahit TuUım ile Ahmet Sanver Doğo maddenın tasarıdan çıkanlmasına ilişkin önergelerinin yenı duzenlemede dikkate »îmma. mış bulunduğunu büdirdiler. Evliya Parlak'm Merkez Banka Bi Başkanı'nın Bakanlar Kurulu'nun göstereceği adayın Cum hurbaşkanı'nca onaylanmasım bngören önergesi Genel Kurul'da reddedildi. Komisyon Başkanı Prof. Aldıkaçtı, dünyadaki bir çok ülkede Merkez Bankalan'mn enflasyonist politikalara karşı küfük bir tedbir olduğunu ve baş kanlannın da Cumhurbaşkanı tarafmdan atandığını söyledi. 141. madde komisyondan geldigl biçiml Ue oylanarak kabul edildi. Genel Kurul aynca, «Yargı Yolu» başlıkü 153, «Merkezi Idare> başlıklı 154. «MahallJ Idareler» başlıklı 155, kamu hiz metleriyle ilgüi genel ilkelerl belirleyen 156 ve «Drsiplin Kovuşturmasında Güvencc» başlıgını taşıyan 158. maddeleri de komisyondan geldiği biçimde kabul etti. PLANLAMA Genel Kurul'da «Planlama» baslığın] taşıyan ve komisyonca yeniden düzenlenerek getirl len 160. madde Uzerinde söz alan Tülay Öney, önergesinin ye ni duzenlemede dikkate alınmadığını belirterek, «madde sa kıncalı ve yanlıştır» dedi. Beşir HamitoğnUan da, Genel Kurulda benimsenen önergesinin dikkate alınmadığmı söyledi. Hamitoğulları, madde nin bu şekliyle ortaokullara ev Bdevi olarak bile verilemeyece ğini belirttL Komisyon Baskanı Orhan Al dıkaçtı, Hamitoğullannın sözle rine karşılık şöyle dedi: «Bizim kabiliyetimiz bu kadar, inşallah si2 birçün bo ma kama gelir, vüksek seıiyede is tesUğiniz şekilde plan yaparsınız. Planlamada memleketi ' öl felere bölmek anayasa soruııu değil, bir iktidar, bir siyasi parti sonınndnr. Onun için be nimsemedik. Anayasa içinde bu tur anlayışlara yer vennedik. tktidarlan serbest bıraktna çereğiue tnamyoruz.» Hamitoğullan, yeniden söz »larak, komisyon başkanımn İsndisini suçlayıa anlamlant açan sözler söyledlğinı, disinin Türkiye'yi bölgelere fcölmek değil, tam terslne bölP«ler arasındald dengesizliği gi r u'mek amacıyla önerge verdi KAMULASTIRMADA ğini hatırlattı. Tartışmalardan sonra 160. madde komisyonun getirdiğı bi çimde oylanarak benimsendi. TABİİ SER\rETLER Ta'oii servet kaynaklann aranması ve ışletilmesi başlıgını taşıyan 16.'nci madde de genel kurulda uzun tartışmalardan sonra ikinci kez geri gönderil di. Orhan BaysaJ, 69 arkadaşı ile birlikte verdigi önergesinin metinde dikkate almmadıgını büdirerek, «Tabii Servet ve kaynaklann aranması ve işletil mesi devlete aittir hiikmü mut laka maddeye konulmahdır» dedi. önergesinin dikkate alınmadı ğını beiirten Paşa Sanoğlu ise, bazı madenlerin devletin aıanıası ve işletmesinin maddeye konulması gerektigini söyledi. Komisyon sözcüsü Ş«ner Akyol, Baysal'm önergesinin büyük bölümüne metinde yer verildiğini bildirdi. Başkanvekili İsllmyeU, gö. rüşmelârden sonra komisyonun getirdigi metni oya sundu. Genel Kurulda madde metni reddedildi. Anayasa komisyonu üyelerl Mümln Kavalalı Ue Turgnt Tan d<ı redoyu verdiler. Bunun üzerine söz alan Orhan Aldıkaçtı, metni geri aldık lanm söyledi. Ancak, başkau veküi Islimyeli, böyle bir usu lün olamayacağuıı ve önergeıe ri teker teker oya sunacağını beiirtti. Ajiıan Fırat ve 15 ark3daşının önergeleri okundu. Bu önerge. komisyon üyeleri de dahil, genel kurulun oylanyla kabul edildi. Komisyonun getirdigi metın reddedildiği için Fırat ve arka daşlannın önergeleri 161'ncâ madde olarak tasanya girdi. «Tabü s e n t t l e r \e kaynaklar devletin hükünı ve tasarnı fu altındadır. Bunlann aranması VP işletilmesi devlete ait tir. Arama ve işletmenin devle 4 .in özel teşebbus ile ortak ve y;ı doğrudan doğruy* özel 1eşebbüs eliyle yapıbnası kanunun açık iznine bağlıdır. Bu dnrumda özel teşebbüsün uymalan çereken şartlar ve devletçe yapılacak denitim esasları ve müeyyldeler kanunda gös terilir.» «Ormanların kortuıması ve geliştirilmesi» başlıklı iça'nci madde üzennde Aydın Tug ta rafından «Orman suçları Jçin af çıkanlamayacağı» hükmünün maddeye konulmasma iliş kin önergesine komisyon kesin olarak katıldı ve önerge oylanarak kabul edildi. GENEL SAGLIK Eaglık hizmetleri başlıklı 63. madde üzennde söz alaa Siyamt Ersek, Sağlık Bakamnın büyük bir üzüntü içinde olduğunu, geneı saglık sigortasının nasıl uygulanacağını bilemedik lerini belirterek, şöyle dedi: «63 kişi önerge verdik, madde çeri ahndı. Genel Safhk Sl gortası çıkanldı. Sonrm yeniden madde komisyonda geri alınarak karşımna tamamen değlşik bir şekilde K»ldl T« yaz boz tahtasma döndü. Konüsyon, 62 imzah önerfeyl ehnin terslyle itmiştir. Bir devekuşn sivasetl (fütmtkicdlr. Cam iste diei zaman anayasa maddeBİ o lur, istemedi|i zaman olmaz demiştlr Bu uvgulama, devletin kasasmda bir knroş bırakmayacaktırj» Komisyon Başkanı Aldıkaçtı, genel sağlık sigortasmın tüm yurtta değil, yavas, yavas geliş tirilerek uygulamaya komü&cağını beiirtti. Aldıkaçtı. «Bis de vekusu pibi değil, sosyal devle tin amacına uygun hareket etti k» dedi. 63. madde komisyonun düzenledigi şekilde kabul edildi. Genel Kurul'da daha sonra «Bakanlar Kurulu'nun kuruluşu» (126), (TBMM seçtmlerinin yenilenmesi» (132), «Diyanet îşleri Başkanlığı» (169), «Anayasa Mahkemesi üyelerinin haklan ve yükümlülükleri» (181), «Anayasa Mahkemesinin çahşma ve yargılama usulü» (183), «Anayasa'ya aykınlığın diğer mahkemelerde ileri sürül mesi» (136), «Anayasa Mahkemesi'nin kararlan» (187), «Yüce Divan» (190), «Danıştay» (191), «Sayıştay» (192), «Askeri Yuksek îdare Mahkemesii) (194), başlıklı maddeler görüşüldü ve komisyondan geldiği şekilde oylanarak kabul edildi. Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Orhan Aldıkaçtı ör.celri gün düzenleyeceğini açıfcladıgı bastn toplantısını yapmaktan vazgeçti. Prof. Aldıkaçtı, önceki gün basın mensuplanna yaptıgı açjklamada geçici maddelerin dünkii komisyon toplantısmda düzenlenerek Dugün (dun) mec lis başkanlığına vereceklerinı ve kendısinin Oir basın toplantısı ile bunlan duyuracağını bildirmişti. Ancak Aldıkaçtı'nın bu konunun kendisine haöriatılması üzerine «vazgeçtün. Böyle bir toplantı yapmayacağun» dedigi öğrenildı. Temel hak ve özgürlükler oldubittiyle ortadan kalktı ANKARA (Cumhurivet BDro. su) Türk . İş'in bu ay yayınlanan derjçisinde Anayasa Tasansı ile ilEili yer alan Dir vorumda. «temel hak ve öıçür lükler, 20. yüz yılm sonlanna ge Ilnirken, çağdaş dfişfincenin ba yallne bUe sifnıavan bir mantıkla ve «fırsat bu fırsaftır» anlayısı ile hetnen hemen orta dan kaldınlmıstır» denildi. Yo rurnda tasannın oldu oıttı müzakere usulü ile Danısma Meclisi'nde benimsenmis o!ma smı anlemanın. Türk avdını, işçisi. basını ve tonlıımu icin zor oldugu savunuldu. Kabul edilen maddelerin savunmasının yapıldıgı yorumun radyo ve televizyonda okunma sının, Anayasa metnlrun tutarsızlıgı yolundakı genel kanıyı defiştiremeyecegl i£aae edııen ve Türk • Iş Dergısi"nde, «Vank Olnyor. Daşiığı altrnda yer alan yorumda su görüslere yer verildi: «Türkfve Cunnbnriveti'nm ku ralnsundan bn yana. dsima ge li$me çiqcisi rösteren temel hab ve özeürlökler. 2U. vüzyilın sonlanoa eelinirken. çağdaş döşöncenin havaline bile siftnayan bir mantıkla ve fırsat ba fırsattır anlayısı ile htmen hemen ortadan kaldınlmıstır. Saclam zemlnİFr üzerinde parlamenter demokratik düzene geçişin cabasııu rSsterenler, bu geçiste. rasama cörevini rüklenen Danışma MecHsi'Inin temel hak ve özRİirliikler karşısındaki anlaşılmaz tntamunu havret, ibret ve dehgetlr Göreviol nadece ve «Anayasa Tasansı» adı altında bir metln hazırlamah biciminde vorumlavan. Anavasa'dan eok bir vönetnıelik höviretinde esrr ortava eıkaran bir Komisyonun. basta ijverenler olmak özw belirli ke«<mlerln havillerini ferceklestlrme nahaüina. '924 Anavasası'nm da erHslnc cidi«)nî e ö ' ^ " ^ . •"• ta?"ının Ise. adeta oldn • bltti müzakere a«ulfi <» n»nı«m» l> M«!H)rts»He benimsenmis olmasım anlamsk, Türk aydmı. TBrk iscisl. ""ürk bssım ve töm kMİmİprlvle n M " •»nrdnr« MtrTLÜLl'ftf .»navasa Tasansi korıusunda s?dece isveren kesimirün tek k»'ime s«v'pmemp«inin. Anava sa'nın belirll bir cevrenin rmıtluİTiSu dofrmltusiırıda eereIrer) hor >Srıi"m< oMıPin'n ka Türk Iş Danışma Meclisini eleştirdi DM'den izlenimler Kitapeıgil: Sayın Genc, simdi uzun bir giriş yapmadan konusacak Betül UNCULAR ANKARA Anayasa tas&n8inın ilk tur görüşmeleri tamamlanmak üzere tasarrya, ıkinci tur görüşmelerinde izlenecek yöntem nedeniyle, kesin lik kazanmış güzuyle bakılı yor. Içtüzük uyarınca ıkınci tur görüşmelerde verilecek degışiklik önergelerinin kabuiu ıçin üye tam sayısının salt çogunlugu gerekiyor. Yanı 81 oy. Damşma Meclisi'nin Anayasa görüsmeleri sırasında sergıledı ği yapıdan hiçbir zaman, hıçbir konu için kısıtlamaları kaıdırıcı, haklan gerüşletici bir onerge için 81 oyun çıkmayacagı tartışılmaz bir geıçek aniK. Danışına Mecıisı uyeieri bir süre önce iç tuzugü kendi iradeleri ile ueğişürmişidrdl. Bun dan sonra kendı ıradeleriyle yaptıkları değişiklikler çerçevesinde Anayasa'mn ikinci tur goruşmelerini yapacaklar. Anayasa görüşmeleri sırasında yapılan önerge savaşı, sonu cu hernekadar değiştirmediyse de tutanaklaıa kimin ne yaptıgı kimi ne yapamadığını geçırıimesinı sağladı. Kimı önerge küçük bir sempati topladı, kiml yeni şaşkınlıklara neden oldu. Ama hiçbiri eonucu degiştirmedi. ANAYASA UYGULANMAYACAK MI? K i n m Ûstörk ile LüUullah Tosyalı'nın tasanya bir madde eklenmesi konusundaki önergeleri görüşülürken Anayasa Komisyonu Başkanı Hroı. Urmuı Aldıkaçtı, ilginç şeyler söyledi. Onergede, Türkiyede halen 10 bin yasa bulunduğu, buıüardan ancak 1000'inin uygulandıgı hatırLatılarak yasalan oluşturma komisyonu kurulması önenldi. Aldıkaçu Komisyon' un görüşlerini açıklarken şöyle dedi: «Esaaen böyle bir hökmfln Anajasaya koıunası, eğer o httkme inanan olmazsa hiçbir değer Uşunaz. Anayasayı uygu Ia>acak oUnlar iklidarlardır. Eğer iktidarlar Anayasanın hük müne inanmazsa hiçbir sey meydaıu gelmez» Bu arada, Halit Zarbun'un geçici maddelere ilişkin bir önerge hazırladığı ögrenildi. Zarbun, Anayasanın kabulü, seçim ve siyasi parüler yasaları nın çıkarümasmdan sonra siyasi partüerin Milli Guvenlik Konseyi'nin ızniyle kurulmalarını öneriyor. MECLtS Mt OKtX İML? Danışma Meclisi Başkaavekili Vefik Kitepçıgil üyeleri sık sık azarlıyor. Zaman zaman Ge nel Kurul'da Anayasa tasansı mı görüşülüyor, yoksa okulda dsr 8 mi yapılıyor ayırtedilmiyor. Ancak ögrenciler, pardon üyeler, kendUerini azarlayan ögretmene pardon, Kitapçıgü' e karşı nezaketlerini korumaya çaiışryorlar. İşte birkaç öracJi: Kitapçıgü: Sayın Hazer rica ediyorum. Yakınımzdaki mikrofon dururkea... (Mehmet Ha zer kürsüye yürüyor) çok teşekkar ederim, sayııı Hazer çok teşekkür ederim. Görüşme lerin biraz daha gecikmesi için ne rmimkünse onn yapma53 devam edelim. (Hazer kürsüye yaklaşıyor) efeudim orada iki adımlık yerde nikrofon varken sayın Hazer hiç farkeder mi burası ile orası... Mehmet Hazer: Sayın başkaa siz bu kadar konuşmasaydınız ben daha kısa kesecektirn, Kitapçıgıl: Evet, evet, hep öyle oluyor... Dündar Soyen Sayın Başkan hep o taraflara bakıyorsunuz. Biz de soru sormak için söz istâmiştik, bu taraflara da bakın lütfen... KitapçıgU: Devamlı suçlamadan lütfen biraz vazçeçiniz... Kamer Genç kürsüye gelıyor. Kitapçıgü: Sayın Genç, şimdi, konuşmasına usrun giriş yapmadan başlayacak... Kamer Genç: Onun takdirini bana bırakın lütfen... Kitapçıgü: Tabij size bırakıyorura, ama Genel Kurulun sabrını tüketmeyin... PAMAK ATLADI Tasannın radyo, TV ve haber ajansları başlıklı 167. maddesiride geçen «çağdaş» kelimesini metinden çıkart«rak büyük bir başarı kazanan Mehmet Pamak, 197. maddede atladı. Maddedski «Türk toplumunun çağdaş ur rhk seviyesi» ibaresi okunuiien tüm gözler Pamak'taydı. Ancak havret. bu konuda bir önerge vermemişti Pamak. Çağdaş keümesi bö\lelikle bir maddeden çıkartılırken 42. ve 197. maddelerde Pamak'ın gazabından kurtularak yerini korudu... Istanbui Teknik Universitesi ek sınav tarihlerini belirledi Istanbui Haber Senisi Eğiunı, ogretim büresıyie, sıuuv ve değerıenclirme csasiarına ılış kin \uksek Oğretim Kurulu ta raiından ııazırıanan «Çerveve Yö netmelik», Ankara'dan sonra Is tanbui'daki üııiversitelerde cie uygulanmaya başladı Haien güz dönemi sınavlarını sürdüren İs tanbul Teknik Üniversitesj «Ek sınav» tarihlerini belirledi. Faküite duvarlanna asılan Prof. İihan Kayan imzalı duyurulara göre ek sınav, 4 ekim 1982 tarihleri arasında yapılacak. Duyuruya göre, sınav hakkı alan veya hakkı alıp da sınavında basarı gösteremeyen tüm lisans üstü ogrenciier ek sınava girebilecekler. Yaz yarryılmda a lınan dersler için üçüncü sınav hakkı Ue kullamlmıs olacakKış sınav hakkı olan ögrenciler için; üçüncü sınav hakkı yerine geçecek. Ek smaviarda basanh olamayan veya bu sınavlara girmeyen ögrenciler. başaramadıkları dersleri bir defaya mahsus olmak üzere 198" 83 öğretim yılı içinde tekrarlayacaklar. Tek rarlanan dersler, Yüksek ögretim Kuru"nca belirlenen «yeni Ukeler» geregince ikinci kez alınan derslere İlişkin csalara göre islem görecek. Yine başarüamadığında öğrencinin üniversite ile ilişkisi kesilecek. nıtı oldufu belirtilen yorumda, d'ha sonra su eOrüsler savunul du: «Bir Knmisvon'nn hlr «AzrftsST'trn. n^ntsmi M H W flvelerii'n rörSne hs'r!» hsU^ f P r c ^ '•H tahrlf etmP'si. hunun da. TRT ekTamndı Türk tonıııOTiına van»rtT!ma«ı h«"'^ h^le. An» vnsa olusma Tnlıınd» riive ^navüM'nın kahn) edllen madrtp)''Hnin savnnmasımn vapıldıçt hir vnrumun her ırerp radvo vp tplpv^nnrta nkıınması. \na vş.ta metninin tutar^triıö! vniım daki crnel kanıvi deciştiremez. Ancak. $u unutıılmamalıdır ki. sendikal hak ve öreürlüklerin sona erdirildiğini zanneden Ipr. tonlumsal huzur vp barısın temelinl sarsar nitelikte hüküm ler getlrdiklerini tördüklerinde, sorumluluktan kacamavacaklar dır. Zira. Türk • ts'in Atatürk çü rp mlllivctçi tutuımı. bu hakiarın vok eriilmesinin fatıırasım vükİFnmesine srbep nlanıayaraktır. Ozalsndtnlmak Istenen Türk iscı harehpti rteeil. çağdaş özeiirlük kavramının ülkpmlzde nasıl vorumlandicının dfinya kamuovrına eösterllmpsivlp türo bir ulustur.» Yorumıın son bölümündp Anayasa Tasans''nın son seklınin Milli GUvenlik Konseri'nin incelpmesivle orfava cıkacaftı anıi'P'!<tı!ara.k sövle rtenildi: «tnancımn odur ki. savin Dev Irl Baskam ve Savin KOIISP» üTPjeri. TörkivpTi bir daha KAOS içine süriiklempmpk icin akıl ve mantıpn eerektlrdtei tfim Bnlemleri atma •ohmda ka rtrtidrrîar. Ba Ansvasm. özıcfirlüitlerm ve sahlp oldueu hskların ne pahasına olıırsa olsun konnunası için kararli olan Türk halkiTMn firlemlerme n»fiın WHmrte halUo%tına "a. nn'amlrtır. Ba«k* t"Hfi««ııii düsünmek mümkiin dejildir.» (Bastar&rı l. sayfadai dur. Olayın öteki yaniarı daha da üzücüdür. Yunanistan'da gösteri yapmate isteyen kendini bümezlerin bir insana saldırmaları ve canına kastetmeleri kimliklerinin ka nıtlanması anlamına getir. Bu kimlik. anarşi$t damgasını taşımaktadır: savunmasız bir insanı linç etmeye yönelik saldırganlığı simgelemektedir; bir davanın değil. terör ruhunun belirleyicisi olmaktadır; Türkiye'yi 11 eylüle sürükleyen bitinçsizliğin ve azgmlığın göstergesini vurgulamaktadır. Atina'da yaptıkları gösteriyi saldırganhğa ve cinayet girifimine dönüstürenlerin ellerine fırsat geçtiğinde ne kadar acımasız olduk ları da saptanrmstır. Bu tutum. demokrasi. insanlık. kardeşlik gibi kavramlann hiçbirine sığmayacak kadar belirgindir. Bugün serinkanlılık ve denge her zamankinden daha değerli bir erdem niteliğine dönüsmüştür. Bu erdemi dısarlarda arayacak değiliz. Yurt dışındaki tüm görevlüerimize yönelik saldmları kınarken halkımızın tarihsel olgunluğunun gelecegiınize dönük tek güvence kaynağı olduğunu bir kez daha yinelemek gereğini duyuyoruz **•*• Atina l. »ayladal ınasuıı ızıejen jumusama ruhu ııun etklienmemesi konuuuııua lurkLve ile aynj arzuvu javla» tıgını» açıklacu. Vaıbay Buyalar'ın sd^.ıgımn dtizeldiği, tehlikeli sayıiabuece^ nerhangı bıı oelırunın görülmedığı agıklandı. Boyalar ın kırılan DanıunoaKı kanamanm durduruidugu. yüzündekt şışkinlıKlerın ınmeye vucudundakı yara ve «dotal iyilesme seyhoe> «ırdıS\ belirtildi. HRstanede sıicı srü venlik önlemıerı alındı. Boyalar'ın odasmın Kapısında nolisler sürek» nbbet beklıyor. Yunanıstan'm Ankara Büyük elçisi YeorEios Papoulias. dün sabah Oışişleri Pakanı llter Türkmen'ı ziyaret ederek. rur kiye'nin Boyalar'a saldın olayınJan sonra vaptıfeı resmi •çıklamava hükümetinin yanıtını getirdi. Büyükelçi Papoulias, Yunan nükümetının saldırııun sorumlulannı yakalayıp adalet önüne cıkarma konusunda RÜvence verdigini bildirdi. Papoulias, bu konuda savcılara ve 11 gililere gereken talimaUn v»rildiginl söyledi. Yunanistan huküraet sözcüsü Oimitrios Marudas. saldıranlar hakkında yssal kovuştur ma vapıldıemı bildirdi. SözcU, «polisin universite özerlciigjnl savcıdan gerekli tallmatı almak sızın ihlâl ederek bahceye gırip durumun jrerektirdiîi müdahaleyi yantıftmı ve iki TUrk atase sirtl kurtardıgm» ileri sürdti. Askeri Atase Boval&r'm saldırjtanlar tarafından Universtta bahcesine sürüklenmeden Onc« bir süre sokakta kovalanmasm dan söz etrneven Marudas, olay la iİRilı olarak Röraltına alınsn olut) olmadıSma da acıklık ıteUrtnedi. Yunan hükümet söasüsü, TUrk Ataselerinln olav yerinde buhınmasımn. «Herhanci bir arnıc tasımadı^ına mandıklannı» beiirtti ve Ataselertn «^ı resml finlformalanvla. ra da Yanan makmmlanna ferHdl bil cryl verdlkten Mmrs stvfl fly KÖLNPARİS TRENİNDEBİR TÜRK TERÖRİSTI ELE GEÇTİ Ulya ÜÇER KÖLN înterpol tarafmdan aranmakta olan bir Türk terörist geçen pazartesi sabahı Aachen sınır polisince yakalan dı. Ancak teröristin kirnliği so ruşturmanın sürdüruîmesi nede niyle açıklanmadı. 2 5 yaşmdaki teröristin Köln < Paris eksprejinde yolculuk etmekte oldugu, smırdaki kontroı sırasında yakalanmadan ön ce Emniyet görevlilerine silah çektiği bildirildi. Alman sınır polisincs gözaltına alınan TürıC teröristle ilgili soruşturmanın Köln Başsavcılığı tarafmdan yü rütülüyor. Ahnan sınır polisinden verilen bilgiye göre, adı gizli tutulan Türk terörist İnterpol kayıtlarına göre 1977 yılında İstanbul'da bir bankayı soymak, soygun sırasında bir görevliyi öldürmek, trmir'de de bir jandarmajn öldürmek suçlarmdan araruyor. 19T7 ekim ayında yakalanıp cezaevine konan terödistin daha sonra cesaerinden arkadaşlan ile kaçtığı ve bu ı'i rar sırasında da polise ateş açarak bır görevliyi agır yarala dıgı belirtildi. Alman sınır polisinden verilen bu bilgilerin ışıgında Türk teröristin TİKKO mensubu Hü sevin Balkır oldugu ortaya çı (Bastarafı 1. Sayfada) yaptağını sanan lideri tarafından göz yumularak faaliyetine devam etmiştir. Anayasa'ya ra|men bunlar olmuştur.. Aldıkaçtı, bu sözleri ile «Milli Nizam Partisi» İle «MOli Selamet Partisi»ni suçlamaktadır. Anayasa Komisj'onu Başkanı. CHP eski Genel Başkanı sayın Ecevit'in de MSP'nln «faaliyetlerine e'âz yumduğunu» söylemektedir. Anayasa Komisyonu Başkanı. bu sözlerinden sonra kamuoyu önünde bir «anayasa dersi» almak zorundad'.r. Gereken dersi verelim: Aldıkaçtı'nın suçladığı MSP'nin yöneticilerl. şu anda Ankara Sıkıyönetim Komutanlıgı Askeri Mahkemesinde yargılanmaktadırlar. Yürürlükte bulunan 1961 Anayasası'mn 132'nci maddesine göre. Danışma Meclisi'nde «grörülmekte olan bir dara hakkında... herhangi bir beyanda» bulunmak yasaktır. Aldıkaçtı başkanlığmda hazırlanan şu yeni Anayasa taslağının 171'inci maddesinde de aynı yasak yinelenmiştir. Bu anayasal yasağa karşın. bu Anayasa Hukuku öğretim üyesi, konu &endikacılıksa. yargılanmakta olan DtSK için. konu siyasal partiler ise ylne yargılanmakta o'.an MSP için istedigi gibi «beyanda» bulunabilmektedir. Ve bu Anayasa profesörö, şu anda cezaevinde bulunan ve bu yüzden kendisini savunma olanağmdan yoksun bırakılan sayın Ecevit'i suçlamaktan büyük bir zevk du^Tnaktadır. MSP. yalnızca CHP ile depil, CHP ile koalisyon ortağı oldu&u sürenin birkaç katı fazlası ile AP. CGP ve MHP ile ortaklıklar kurmuştur. Eğer. «faaliyetlere göz yummak» partl Iiderleri için söz konusu olacaksa. Türkiye halkını silahlandırarak blrbirini öldürmeve kıskırtmak savı ile yareılanan başka partüerin «faaliyetleri» de bu partilerle ortak hükümetler kuran partilerin ve bunlann lider takımlannın sorumluîukları için de olmaz mı? Olur ama Aldıkaçtı'nın bu partüeri suçlamasına vekili oldugu ve her ay kendisinden seksen bin TL. ayhk ve oturum başma yedibin beşyüz lira aldığı Kemal Hıcak izin vermez! Anayasa Profesörü Aldıkactı. Atatürk llkelerlne aykırı saydığı partl «faaliyetlerine göz yummak» eyleminin Anayasa ve yasalarca öncelikle kimlerin görev alanı içinde olduğunu. herhalde. bilmiyordur. Ya da biliyordur. ama «siyasi polemlk> yapmak için. uluorta konuşmak için bu yolu seçiyordur. Derslmize devam edelim: Partilerin «İç çahsmalan» ve «faaliyetlerf» Anayasa Mahkemesince denetlenlr. Bu amacla özel bir yasa çıkarılır. Bu yasanm sayısı 648'dir. adı «Siyasi Partiler Kanunu»dur. Bu yasanm beşinci kısmı «Siyasi partilerin kapatılmasi)» başlıgını taşır. Bu bölümde yeralan 108'inci maddeye göre, siyasal partiler aleyhine kapatma davası ancak Cumhuriyet Başsavcılığınca açılabilir. Eğer böyle «faaliyetlere göz yumulmuşsa» bu öncelikle Cumhuriyet başsavcılarımn ve başsavcıya yeterli kanıt ve belge ulaştırmayan güvenlik birimlerinin sorumluluk alanına girer. Aynı Siyasi Partiler Yasasında TBMM blrleslk toplantısmda grubu olan siyasal partilerin ve hükümetlerin, Cumhuriyet Başsavcısma suçlanan partinin kapatılması için başvurma haklan da bulunmaktadır. MSP hakkında. en uzun süreli koalisyon ortagı AP basta olmak üzere hiçbir siyasal parti ve hükümet Cumhurtyet Başsavcüıgına basvurmuş değildir. Eğer bunlar «faaliyete göz yummak» ise, o zaman «kendJsinJri büyük jş yaptağını sanan 11deri» dlyerek neden yalnızca sayın Ecevit't suçlar? Aynı suçlamayı. AP'ye, CGP'ye, MHP'ye ve «re'sen dava açma yetklsi» bulunan Cumhuriyet Başsavcılanna neden yöneltmez? Kimlerin hangi suçlan kışkırttığı ve hangl «faaliyetlere *»« yumdagu» bellidlr. Şimdilik belU olmayan, Anayasa Komisyonu Başkanmm. hukuka ve Anayasa'ya olan saygı borcunun ölçüsüdür! Prof. Aldıkaçtı. dilinin kantanm, Tercüman GaMteslndekl seksen bin liralık bordrosunda yeniden tartmalıdır ve «Atatürk aleyhine» yazılan yanlan görmek lstlyorsa, Yönetim Kurulu Başkan Veklll oldugu gazetenin arşivine inip, geçmiş yazılara çöyle bir göz atmahdır. GÖZLEM Sosyal bilimler (Bastarafı 1. Sayfada) Ünlversiteleri llselere dö nüçtüren YÖK karan, bü tün dersleri tek sömestrde tamamlanacak şekilde düzenliyor, blllm alanına göre agırlıkü olması gereken dersleri kaldınyor. ilglsiz ban derslere ağırlık tanıyor. Yeni kararla bazı ders ler de tümü İle programlardan çıkanhyor, bazı yeni dersleri programa alıyor. YÖK"ün. yasadaki, «yatay ve dikey geçişlere ilişkin esaslan beürleme» yet kisini oldukça geniş yorum layarak 6 eylül tarihinde aldığı ve 10 eylül tarihl ile fakültelere tebliğ edilen tek tip ders programı kararı içln daha önce ilgill fakülte lerin görüsü alınmıstı. Fakültelerden gelen yamt olumsuzdu. îlglli tüm fakülte dekanlannın lmzasmı ta çıyan 30.3.982 tarihll tutanakta «Sosral, iktlsadl ve Idari bnimler alanlannda dgretim yapan fakültelerimlzln izlediklerl öğretim ve efitim programlannı tekdtl te (prototlp) programlar olarak yürütmek olanaksizdır. Aynca bilimsel açıdan T» fllke gereksinmeleri dikkate alındığında yararü da olamaz. Fakflltelertmtzin örelllklerine ve toplnmdakl Işlevlerine bakılmaması, ay nı adlı fakültelerde ve aynı adlı bölümlerde aynı anabilün ve bilim daüarmm aynen kahplaştmlması sakıncalıdır» denlliyordu. Aynı konuda Üniversitelerarası Kunıl Başkanlığmca kurulan alt komisyonun 17.5.982 tarihi ile hazırladığı tutanakta da tek tlp prog ramlara karşı çıkılıyor, özet le söyle denlliyordu: «Alt Komisyon her seyden önce sosyal, fktisadl ve siyasi bilimler alanlannda öfretfm Te egltlm yapan fa kfiltelerin programlannı tek dflao (prototip) olarak yürütmelerinin olanaksıs olda tmta oyblrlifi İle saptamıs tır. Buna ek olarak. Alt Ko misyon yapılan görüşmeler sonartında, TÖK'ün 25 mart 982 tarih ve 745 sayılı yazısı İle gönderilen çl«lgede yer alan bölümlere ve anabilim dallanna ilişkin düzenlemelerin de yeterli olmadıgı görüşüne varmıştır.» Ünlversitelerin başan İle uyguladıkları bir kısım prog ramlar iptal edilerek getlrilen tek tip öğrenim programını tepkiyle karşılayaıu uygulanmasmın çok güç ve sakmcalı olduğunu beiirten öğretim üyelerl sonuçlannı şöyle özetliyorlar: «YÖK degisik ünlversitelerin, toplumun degişlk gereksinmelerine cevap veren tüm programlarını tek bir programa indirgeyerek akademik yılm başlamasma 15 gün kala ilgili dekanlıklara tebliğ etmiştir. Değişik yüksek öğrenim kurumlan, toplumun değişik ihtiyaçlanna cevap verebllmek amacıyla degişik özellikleri geliştirmişlerdi. Öğrencilerin de kendi yeteneklerine göre değişik pro? ramları izleme olanağı var idi. AdeU bir darbe ile yıllarm birikimi paramparça edilmek istenmektedir. Seçünlik ders sisteminin de kaldınlmasıyla öfretim ve öğrenci kadrosnnun yeteneklerini en iyi bir biçimde geliştirme yolu da tıkanmış olmaktadır. Örneğin bnndan böyle Türkiye'nin kimi yüksek öğretfm kurumlann dan iyi ekonometrici, kimi tnrnmlanndan iyi planlamacı ya da istatistikçi yetiştirilemiyecektir. Kısacası yüksek öğretimde çağdışt fabrikasyon yoluna girilmek tedir. Tek tip programdan en büyük zararı Türkiye'nin sanayiinin ve ekonomisinin çekecegi ise açıktır.» NBC: Agca Tecavüze uğrayan kıziarını öldüren anne,baba 8 yıl sonra yakalandı İstanbul Habe r Servisl Çanakkale'de iki kişinin tecavüzüne uğrajran 15 yaşmdaki kızlarrnı kurşuna diaerek öldüren ve haklarında gıyabı tutuklama kararı bulunan katil anne 8 yıl sonra İstanbul'da yakalandı. Yetkililerden ediniien bilgiye göre, alınan bir ihbarı değerlendiren Asayiş Şubesi, İnfaz Masası detektiflsri önceki akşam, Okmeydanı, Piyalepaşa Sokak'ta bir eve düzenledikleri baskınla, Hayriye Kekele (15)'nin katili anne ve babasmı ela geçirdi. 1974 yılında, Çanakkale, Biga, Balıkçıdere Köyunüe Ahmet Aydemir ve Nazmi A's adlı kişilerce kaçırılarak tecaviiz edilen kızlannı tabanca kurşunları ile öldüren Osman Kekele ile Ha'oibe Kekele'nin 8 yıldan bu yana arandığı ögrenild4 (BaşUrafı 1. Sayfada) NBC'de bu konuda hazırlanan ve 21 eylülde yayınlanacak olan belgeselde, Pa pa'nın Polonya'da Dayanışma hareketini destekledigl için öldürülmek lstendiği öne sürülüyor. BREJNEV'E MEKTUP NBC aynca Papa'nın 1980de Sovyet lideri Leonid Brejnev'e kendt el yazısıyla bir mektup gönderdiğinl açıkladı. NBC'ye göre Papa mektubunda Sovyet birlikleri Polonya'ya müdahale et tlgi takdirde. görevinden is tifa ederek Polonya işci ha reketine liderlik edeceği tehdidinde bulundu. Bir Vatikan temsilcisi tarafmdan Brejnev'e sunulan mektup. Moskova, Varşova ve Roma arasında gizll ve yoğun temaslara yol açtı. Bu olaydan sonra Sovyetler Birligi ile Varşova hükümetl Dayanışma'ya karşı tutumlannı yumuşattılar. kjjtır. Hüseyin Balkır, 1976 yılında NBC teîevizyonunun bu açıklaması, Marvin Kalb ve tstanbui'da bir banka şubesini Blll Mclaughlin adlı mu soyarken, güvenlik güçleriyle habirlerin 9 ay eüren araş giriştiği silahlı çatışma sonucu Hüseyin Balkır datırmalan sonunda yapıldı. yakalandı. idam istemlyle yargıha sonra, NBC, bu konudaki aynntıh lanırken, tutuklu bulunduğu bilgllert 21 eylfllde yayınla Toptaşı 'cezaevmden, arkadaşla nacak olan «Pmpa'yı öldü rmm yardımıyla, baska terören adam; terörizm konn ristlerle birlikte kaçmldı. Hüseyin Balkır daha sonra, snnda bir araştınna» adlı 21 ekim 1977 tarihinde Izrair'belgeselinde verecek. NBC, Papa"yı vuran terö de Ege Oniversitesi Dişçllik Pa kultesi önünde, Mehmet Zeki rist Mehmet Ali Agca İle Şerit, Sedat Yılmaz Soy ve Fe Bulgar gizll servisl ve KGB ridnn Berkin adlı arkadaşlany arasında sürekli baglantı la, jandarma eri Bayram Ozolduğunu öne surOyor. can'ı öldürerek, TtKKO Ege NBC'ye göre, Agca. bölgesi sorumlusu Orhan Ba> Abdi tpekçl'yl öldürme kır'ı kaçırdı. Baskına katılanden lkl ay önce bankaya 10 lardan Mehmet Zeki Şerit daha sonra 25 ekim 1977 de bin Amerikan dolan yatır bul Goztepe'de bir eve îstanyapıla nbaskmda Ümit Necip, Niza mettin Karakoç ve Garbis Altınoğlu ile birlikte yakalandı. Olay sırasında yaralanan Şerit, daha sonra hastanede öldü. O laym baş sorumlusu oldugu bil dirüen Hüseyin Balkır, tüm aramalara karşın bulunamadı. Hüseyin Balkır'm son olarak sahte bir kimlikle yurtdışma kartıih «anfanHı den ve Türk oldugumı ileri süren bir ldsi, Yarbav Osman Mustaîa Boyalar'ın Yunanistan*a kacan Türklerf sürekli İ2 ledlğinl ve fotograflannı cektiglni, ya da baskalanna cektirdiginl iddia etH. Bozufc bir tn pillzce ktmuşan kisi. «Onn uvar mk. dlnlemedl». dedi. Ve Yar. bav Boyalar'a fcendflerinin salbüdirdl. dedi. Iktidardaki PASOK vanlısı Akropolis pazetesine telefon e R Özel Muhasebe defteri tutulur. 27 91 58 İstanbnl Haber Serrisi Sah te kaşe ve mühürlerla otomobil lere lenni muayene yapan iki kişi, Tralik Şube Müdürlügü'n de görevli sivü ekiplerce suçiis tü yakalandı. Bir ihbarı değerlendiren görevliler kontrolleri sırasında, 34 TH 510 plakalı kamyanun lenni muayenesinin sahte olduğunu saptadı. Sonışturma sonucu Zeytinbumu Yenidoğan Ma halesi, 46. sokaktaki 98 nolu eve yapılan baskmda. M. Nedlm Yalçındağ ve sinan Yokuş adlı kişiler, sahte kaşe ve mühurler le ele geçirildi. Polis gözaltına alınan sanıklann yapılan sorgulamaları sonucu, fenni muayeneleri 4 bin 500 lira karşıhğında yaptılarınm be lirlencUgini bildirdi. Olayla İlgili bilgi veren Trafik Sube Müdür Muavini Mehmet Çıetin Alp, 34 TH 510 plakalı kainyon sürUcü sü Flkrl Ozdoğan'ın da gözaltına alındıgını belirterek, aracı oldugu saptanan Mehmet Kara» kan'nm arandıgım söyledi. 100 bin araca sahte «Fennî Muayene» yapan 2 kişi yakalandı ELEMAN yor Sahibinden SATILIK 68'ü telefon 60 61'lilerie takas edllir. Telefon is saatlerinde: 45 46 71 Kimya öğretmenl aranı52 25,«7 1