Katalog

Cumhuriyet 12 1 AĞÜSTOS 1982 ANAYASA KOMISYONU ÜYELERİNİN KARSI OY YAZILARI 1ANKARA. (Cumhuriyet Bfirosu) Danışma Meclısj Anayasa Komısyonunun sekız üyesinin Anayasa Tasansı'na karşı oy yazılan belirlendi. Prof. Feyzi Fevzioğlu, «Bu eksiklikleri ile bir Anayasa Tasarısı vennefctense çalışmalarunızı bir söre daha devjnn ettirerek, eksiksiz bir Anayasa'yı takdim etmek önerilerimiz. KomJsyon Başkanlığı'nca maalesef engclieme olarak değerlendiriuniştir» dedı. Prof. Kemal Dal. verilen yetkilere göre, Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçUmesıni önererek, «Hükünıet kendi programım uygnlamada Cunıhıırbaşkanı'nın müdahalesi ile karşılaşacalrtır. Bu durumda Cumhurbaşkam ile Başbakan uynşmazlığı muhtemeldir.» görüşünü savundu. Prof. Teoman özalp, karşı oy yazısında kamu mzmetı gförevlilerinin dernek kurmalanrun yasaklanmasının uygun olmadığını bıldırdı . Komisyon üyesi Eecep Merih, temel hak ve ozgurluklerin kanunsuz bir yetki ile sırurlanabilmesine karşı çıkacak, bu maddenin «ancak kanunla suıırlanabUir» tümcesinın konulmasını istedi. ) 1Ülkemızin doktorsuz hastanelennde hastalar, yazgılanyla başbaşa bırakılıp. ölume terke dılırken, Alanya'nın doktorsuz «doğal hastanesinde» hastalar yaşama donuyor. 1948 yılonda Alanya ltaıanının yapımı içın, dinamitleme sırasmda rastlantı sonucu bir mağara bulunuyor. Ikı katlı 200 metrekare genışlığmde, adını sarkıt ve dıkıtler den alan «Darnlataş Mağarası» astımı olanlar, bronşıt ve nefes darlığt çekenlerin «can simiti». Yaz aylarmda mağaramn jçmde ıssnın 2223 derece olması, nem oramnın yüzde 98 dolayında oynaması, normal havadakı karbondloksidın 45 katına ulaşması astunlılarm sağlığı içın en onemlı etkenmış. Ancak «doğal hastane» hakkında sağlıklı bılgller toplamak olanaksız. Her gun yüzlerce yerli ve yabancı turıstm zıyaret ettığı «Damlataş IVlagarası»ndakı görevlıler, değıl yabaneı dilde, Türkçe bıle bılgl vermekten yoksun kişiler. Sağdan, soldan edlnilen bilgılere gore, Sağlık Bakanlığı yetktlılerl mağarada yaptıklan billmsel incelemeler sonucu «Damlataş Mağarası» astımı olanlara, nefes darlığı ve bronşıtll hastalara son derece ıyı gelıyor mus. Tedavi içın gunde 4 saat olmak uzpre 2ı gün mağaranın ıçmde kalraak yeterhymış. Sağ lık Bakanlığı bu raporu 1954 yılıntîa vermıs. Ne var kı, yerh halkın söyledığine bakıîırsa, daha geçen yıla kadar mağaranın kapısmda «Kalp hastası olanlar giremez» levhası varnus Mağara geıçekten bir «Vasama dönüs cenneti miydi?» Bunu araştırmnk ıoln hastalarla konuştum. Içeri gırdığımde bir dız! msan sıra sıra oturmus ya orgıı orUyor, ya bırşeyler okuyor, ya da yamndakıyle soy leşıyordu. Oturduklan banklar ıse bir kuruluşun reklamını taşıvordu. Türkiye'de reklamcıhğın artık mağara içlerine kadar girdığı yerde, llk sorumu bir Almana vnnelttinr Tunstık amaçla mı geldıniz? Ha«r, 12 vaşmdaki astım. lı oğlumun tedavisi için t;eldim. Almanya'dan 3000 kilometreye yakın yol katedtp, beraberin de çocugu ile Alanya yollanna dU?en dertll baba, kmk dökük îngüizcesiyle bir yandan dert yandı bir yandan da sevincini dile getirdi. Doktorsuz ii doğal hastane,, astımı olanlarla dolup taşıyor Dinlence için Alanya'ya akın akm gelen insanlara karşın, ken tin nüfusu hemen hemen hiç değişmiyor. Çünkü Alanya'nın yerli halkı, sıcaklarm başlaması ile birlikte yaylalara taşınıyor. Çay bahçelerinin çoğunda orkestra var. Hemen hemen her çay bahçesinde müşteri sayısını artırmak için yanşmalar düzen leniyor. Dans, şarkı, güzellik ve bıyık yarışnıaları. «Oğlum îlerî derecede astımlı. Berlin'de gotürmediğim dok tor. hastane kalmaciı. Siemens kablo fabrikasmda beraber çalıştığım Alanyah bir Türk arkadaşmun israrı üzerine geldim bııraya. Bılçiın burada İS. gününıü? nünUmii7İin 4 vaHti hıırada çecı^or. (»Jlunuın sas;lık durıımu her rıın hl\e mrtıvor. Son ıki gundür oçlum ı;eceleri rahat uvu>abili>or. Terlemesine karşm, eskisi gıbi rahatsız olmujor. Sağlığına tam kavuşmazsa, önümü/deki yıl ge ne geleceğiz.» Yerli hastaların buyuk bir bo lümünün sdyledıği, çileli babanm soyledıklerıne benzıyordu. Hepsı, ilaçsız, aşısız ve doktorsuz sağlıklı yaşama donebılmenın sabırsızlığı ıçındeydı. ALANYALı ALANYA'NıN YAZıNDAN YARARLANAUYOR Egitim kurulları oluşturuluyor ) Eğitim kurullan, hazırlıkları tamamlanan Üniversitelerarası kurul çalışma yönetmelip ile oluşturulacak ANKARA «CutDhuriyet Bürosu) Ünıversitelerarası Kurul çalısma yonetmeliğı hazırhkla'ının tamamlandıgı oğrenndı. Yonetmelıkte egıtmı itucuüan kurulmasının orıgofüldügü belirtıldı Edınüen bılçıj'e gore. Üni versıteler'!;ası Kurul bir su reden beri ha^ırlıklarmı yu rüttüğu çalışma yonetmellgını karara bagladı. Ünlvevsiteler.v ası Kuıulun son toplantısmda karara baglanan yönocmeîikte, egltım kuruliarınm kurulması ongorülüyor. Yonetmeligln aynen Resmı Gazet9"1e vayınlanmaM halınde. «sosyal biliraler», «tıp», «veterinet ziraat», «nııilıendisük» dallarmda Unıversıt^ıerarası Kurııla bağlı olarak. taıtım kurıılUrı kuru'acak Egıtım Kurullarınd ilgılı faküllelerın dekanları e belırlı sayıda her taküı'edeT o Künudakı uzmanlar raUlacak. Eğıtım kurullan aynj nitehkteki fakulteleHn egitim ögrctim sorualaruu inceleyerek, bu konudakl onerllerini ve çozüm yollarım Üniversitelerarası Kuruıt» onerecekler Üniversltelerarası Kurulca hazırlman yönetmelik, Yuksek ögreum Kıırulu'na sunuldu. Yülfhek Ögretım Kurulunea ha.en incelenen kurul yon>'tnıeiigınm. onüınüzdekı nafta ıçerismde Resmı G ^ e t e o e yaymlantnası bek'pnıyoı Üniversltelerarası Kurul vonetmeıi".ndi kurulması oncorulen ejjvun kurulları, YÖK'un «î'trevf başiamasra dan sonra ga>r1 resmı olarak oluşt iHiirouş ve çahşmava baş'Hmiştı Yönetmelıgın yurürıüğe gırmesındon sonra bu \urL'!lar resmıyfte kavusmjş o.ncak Yükses Ögrftım Yasasin da, konu a ilı?ktn olarak, «Kurul. eı"ışrnalarını kolay lastmnak ve ııniversitelerarasında ^e uluslararası \uksek rirretim kıırumlan ite isbirli!.'inı dıizenlemek anıacı ile surf'kli \e geçici hirimler VP kfmisyoniar kn rabilir. Bu hinra ve komis>onlarm teskıl ve çahşma esasları Üniversitelerarası Kurulca belîrlenir» demliyor. Üniversitelerarası Kurulca hazırlanan yonetmelikte de vasanın bu maddesı uyarincı yeni düzenleme ler getınlıvor. Prof. Dal: Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilmeli Prof. Kemal Dal, komısyoa çalışmalarının «seminerler şeklinde» yapılması nedeniyle beş ay yitirıldiğinı belırterek, anayasa hazırlama ve yapmada uygulanan u sül hataları konusunda şu go nlşlere yer verdi: «Tasarının genel bir planının yapılmassi ve çahşmaların bu plan uzeıine yurütülmesi, bu çalışmaları yapacak alt komisyonlann hetnen baş larda meydana getiriunesi ile ilglli taleplerimiz daima reddedilmiştiT. Bu nedenle çalışmalar anayasanın çatısını gösteren jilaııa göre değil. genel ana yasa ve 19(51 anayasasının uygulama döneminde çıkan nlatlar ve aksakhkları birhirine bağlantı kurarak açıklajan semlnerler ş.eklinde sürciürülmuştdr. Bu seminerler şeklinde çalışmalar ile 5 ay geçirilmiştir. Daha sonra anl bir kararla anayasanm en geç 10 temmuz'da vetişttrilmesi taahhüdflne girilmiştir. Ancak bundan sonradır ki, temel haklar, ekonomik ve sosyal haklar, siyasi haklar ve yasama, yürütme ve idare M' jargı konularını maddele$tirecek alt komlsyonlar kurnlmuştnT. Bu kotnisyonlar ister îstemez 1961 anayasasmın sistematiçini örnek alarak çalışmalannı bltirmek zorunda kalnuştır. (Arkası 9. saytada) PROF. KEMAL DAL Prof. Feyzioglu: Dengeli ve düzenli çalısılmadı Prof. Feyzi Feyzioglu, karşı oy yazısına, genel bir değerlendırme ile başladı. Sekiz aylüc çahşma süresının «çahşma programı ve planı dengeli ve düzenli şekilde ya pıunadığuu» dıle getıren Fey zioğlu, bu konuda şoyle dedı: «10 haziran 1982 tarlhinden sonraki 1 ay 1 haftaltk süre içinde insan takatini aşan hir mesaiye ihtiyaç duvuttmış, hergun, cumartesi ve pazarlar dahil, sabahın saat 9.30'undan gecenin 24.00* ııne kadar hatta o'nu da aşan surekli bir çalışma temposuna girilmiştir. " Bu tür çalısmanın sonucu ise ortadadır. Takdim olıınan anayasa tasarısı «BaşUn gıç» siz, «genel gerekçe ıle madde gerekçelerl» eklenmemiş, tasarı ile birlikte dıizenlenmesi icap eden «çeçici maddeler»e hiç değinilmenıiş ve hatta maddeler içinde yollama yapüan diğer maddelerin dahi jerleri boş bırakılnuş ve sistematiğinde yapılması zorunlu diizetmele ve hiç el atümaıms bir metin olarak Damşma Meclisi Tanıı'nın Alanyahya sundu5u. lacıvertın en guzelı denı s"nden, altm saıısı laıraundaıı vs sağlık siçan gunesmden A Um\a!ı dP'îıl de, yerli yabancı tuıibtler jararlamyuı Dınlence içın Alanya'ya akın akın gelen msanlara karşm, kentın nufusu hemen hemen hiç degışmıyor. Çunkü Alanya'nın yer lı halkı sıcaklann başlamasıyla birlikte yaylalara taşvnıyor. Alanj'a'ya 4 5 kilometre uzaklıktaki Karayollarınm yaptırdığı halka açık ücretsız gırı Dört bin yıllık yeraltı kenti için hic koruma önlemi alınmomıs ı Turist kıhklı arkeologlann bazı değerli parçalan kaçııdıkları öne sürülürken, Erdek'teki yeraltı kentinin toprak üstünde kalan antik sütunlan «bahçe duvarı» olarak kullanıhyor. Fatih GÜLLAPOĞLU ERDEK Erdek'in Hamaınlı, Çettlfcçi, Karşıyaka ve Çakıl toylerl dolaylann da «Kyzikoslar» diineminde kurulduğu belırtilen bir yer altı kentı var. Hiç bir koruma onlemi cimaksızın ayaklar altında uzamp gidîyor. Yaklaşıs 20 bln kişilik atnfiteatrmın tundalıklar arasında yer aldığı 4 bın yıl hk yerattı kemlnde Kyzikoslardan sonra Roma dev rı de dahil olmak üzere bir cok polis devletinin ve imparatorlu^un ourayı yerleşim mersezi olarak kullandıgı oğrenildi Erdek Kayasakamı Argun t n a l ' m Cumhuriyet muhabirıne veıdiğı bilgıye gore. yörede çok gemş tarıhsel kalmtnarın yer alma sına karşm ougune değin hiç bir cıddi çalışma yapılmamış. Argun Üna) Kyzikoslardan kalan yeraltı ken ti ile ilgili olarak söyle konuştu: « Yeraltı kentinin bulundngu yörede balen toprak üzerinde hiç bir bozulmaya uğramatnış mermer sutunlar balunmaktadır. Bi zinı yerel olanaklarla yaptığunıx çalışma sonucunda 400'e yakın tarihi eser nite liğlndekl parçaları toplaya rak kaymrıkanıhk binasının yanında kurdıığumuz açık hava mıızesînde koruma altı na aldık. Bu arada arastır nıakmınız sonucunda ıızeri tıımuyle fundahklarla kaplı 20 hin kisilik bir anıfiteatr bulduk. Ancak ne ya 7ik ki bu yörede bugüne ka dar hic b'r b»iimsel oalışma yapılaııilrnıs aeğildir.» Bandırma Korfezı'nın Hamamlı. Çeltikçı, Karşıyaka ve Çalsıl kcylen dolaylarındakı yeraltı kentını ılk kez M.Ö. 2 bln yüında Ky?l koslular kunnuşlar. M 0. 7. yüzyıl colaylarında Miletoslular raraJından kuşatılan Ky.'kos kentı. o zaman ada d a n Kapıdağı'n kıyı ile .ırasmclakı deniz za manJa doımuş ve Kapıdag (Arkası 9. PROF. FEYZİ FEYZİOGLU baskanlığı'na snnulmuş ve basın'a açıklanmıştır.» Feyzıoğlu, kuçük ışyerlertn de grev ve toplu sdzleşme yasağının «işçi haklarınm ihlal edilebileceğl sonuçlarını doğurabileceçini» kavdede(Arkası ». Sayfada) lebılen ULAŞ rtolenme Kampı. hem denızden yararlanmak, hem de kamp yapmak, için ara nıp da bulunamayacak bir yer. Alanva'yı Antalya'ya baglayan karıyolu üzermde kurulan ULAS kaınpı l)ir çiçe.ı csnnetmi antlırıyor. Güneyın en guzel çı çe<lerıvle sü=lenmış oHn bu ci'nlcnoe vermden genellıkle ya bancılar ve yoldan gegmebte olan TIR \a da kamvon şoforleıı yararlaruyor. Sırttan denıze mmek içın ozenılerek yapılmış merdıvenlerı, aenızın berjaklığı, Kumsalın guzellığı ııe dinlence ozlenmu, çekenlerin duşlennde bıle gdremeyecefı yer. Bu rengarenk çıçeklerm, yemyeşil çimlerın arasmda Karayollannm «incllerini» taşıyan ıri harflerle yazılmış levhaları, içerı gıren herkesm dıkkatını çekıyor. îşte bır kaç ornek: «Okuma • yazma İnsan lçindir. Tanrımn ilk emri oku. Aydmlığa kavnşmanın yolu okumaktır.» Ve «Kaktüslere yan yaı mak yasaktır.» YERLt HALK NASIL EfiLENtYOR? Alanya'da sıcak dayanılmaa oluyor. Yürürken ayak ızlerinız asfalta çıkabıliyor, bır kaz<ı sonucu kumda yalınRyak >Urumek gafletme duçersemz, nışaoır surulmusçesine dort nala koşusturuyorsunuz. Gunluk w ı ? kentın içinde olup da, yaylalara çıkma olanağı bulamayan verlı halkm gece eğlencelcrl de bır başka oluyor. Cay bançelennın çoğunda orkestra var Ancak ses düzerumn kötıi olrııa M kulakları, muşterilerden btı yük çoğunluğunun şalvarh va da basdrtulu olması da gozlen tırmahyor. Hemen hemen her çay bahçesinde müşteri sa yısını arttırmak içm gecelen yarışmalar duzenleniyor. Dans, şarkı güzellik ve hangî bıyık daha uzun yanşmalan gibı. TUTANAKLARDAN BARIS DERNEĞİ DAVASI Celenk: Bu dava barışın ve delantın suç sayıldsğı bir davadıı İstanbul Haber Servisi Banş Dernegı davasınm 27 temmuz günu yapılan durus masında tum sanıklar içın, tum savunma avukatları adma soz alan Halit Çelenk, bu davanın bir bıhrkışı raporu ve sonradan temın edilen ve bu davanın sanığı olmayan ıki sanığın emnıyet ıfadelerine dayanılarak açüdığmı, tutuklama kararının almdığını bıldfidı ve •Bu samklardan Mehmet Aydan Bulutgil. görmüş olduğu işkenceden dolayı sakat kalmıştır. dedı Çelenk avrıca bant sıstemımn kullarnlmasmın basınm haber verme ozgurlugunu engeüeyecegmı de bıldirdı ve «Bu dava banşın, silahsızlanmaIBB. detantın suç ,sayıldığı ve ce7alandırılraak istendiği bir davadır. Dünyanın hiçbir yerinde insanlar bu şekttde suçlanmamı^., vargtfan mamislardır.» dedı Halit Çelenk konuşmasına başlarken Alfabetik sıraya göre sorgu yapılması» konusunu anlayamadıklannı bıldırdi ve «Acaba sayın heyet alfabetik sıraya göre sorgulama yapmak istemele rinin gerekçelerini açıklarlar mı?* şeklinde konuştu. Ancak duruşma yargtcının yanıtı «Siz kend! za göre degerlendirin, Mahkeme bunu bildirmek darumunda değil» oldu. Bu davada dernek tuzel kişılığimn yargüandığım, olaym tek oldugunu ve sanık lar arasmda organik bağ ol duğunu belirten Halit Çelenk, sorgulamalann tek tek sanıklar çağnlarak yapılmasma karşı çıktı Te «Yargılamada önemli hnsua sürat ve emniyetin sağlanmasıdır. Şayet bu davada muhtemel usuli hususa g5re sorgu yapılırsa sürat aksayacaktır. Haftalarca hatta aylarca sürebilecektir» şeklinde konuştu. Çelenk da ha sonra şoyle dedi: «Biz sanıkların sorgularınm 2 günde biteceği kamsın dayız. Dernek Başkanı Sayın Dikerdem'in 20 sayfalık bır sorgu ve savunması vardır. Dernek yönetitn kurulu üyesi diğer sanıkların sorgu ve savunmaları. sayın Dlker dem'in bu sorgu ve savuntnasına dayanacaktır. Davanın insicamı bakımından da tüm sanıkların birlikte olarak sorgularmm yapılması önemlidir. Zira Dikerdem'în açıklamalan. davanın ta mamma ı^ik tutacak nitelik tedir. Duruşmaların Selimiye'de de toplu olarak görülmesi mümkündür ve bu hususu talep etmekteyiz.» Halit Çelenk daha sonra bantla tespıt yöntemine de karşı ç'ktı ve hu yöntemjh hem sanıkların savunma hakları acısından hem de basm ozgurlugu acısından sakıncah oldugunu belirttı Alfabetik sıraya gore sorgu \apilmasi konubuna da karşı çıkan Çelenk, böyle bır uygulamanın herhangı bır yasal dayanagınıri da bu tunmadığmı helırtti ve «Bu yöntemîn kabul edilmesiyle dava fuzuli yere uzayacak. adaletin tecellisi uzayacaktır. Üstelik bu uygulama y» «al da dpğildir. 34 yıldır bu isi yapıyorum, şimdiye kadar böyle bir şeye tanık olmadım.» Daha sonra sanıkların tu tukiama durumlarına da de gmen Halit Çelenk. gıyabı tutuklama karannm eksik hır bılırkişi raporu ve ba§ka bır davanın sanıklannın işkenceyle alınmış emniyet ıfadelerine dayanılarak alm dığını bıldirdî ve bu sanıklann 4 sayfalık sorgu zabıtlarını mahkemeye sunarak şöyle dedi: «Bu ifadeler Mehmet Aydan Bulutgil ile Ulvi Oğuz'un emniyet ifadeleridir. Mehmet Aydan Bulutgil, gör müş olduğu işkenceden dolayı sakat kalmıştır. Kaldı M mahkemelerdeki sorgtdannda bu sanıklar* önceld ifadelerini kabul etmemişler, kendilerine iskence yapıldığını bildirmişlerdir.. Bu nedenlerle gıyabi tutuklama kararmm daha begtnda hatah doğduğunu di» behrten Çelenk, yasalann iyı nıyetle uygulanmalannın esas oldugunu da büdır (Arkası 9. sayfada) YARIN: «ÖLÜMSÜZ» İHTİYAR... Özalp: Memurlara dernek kurma hakkı verilmeli Kamu hızmeti gorevlilennın dernek kurmalarının ya&aklanmasına kariji oldugunu bclırten Prof. Teoman Özalp, tasanda kuçuk ışyerleu ıle ılgıh grev ve toplu sozleşme ya bagına karşı oldugunu .sovlodı Prof. özalp, «Top lu so/leşmelerin yapılabileceeı en çok işçi sayısma eger bir sınırlama getirileceksp, bunun en çok iıç işçi olarak ele abnması dogrudur» dedı. ö/alp. 3 sayfalık yazısında ayrıca. bakanlıkların kurulmasının mutlaJca teşkılat yasası ıle gerçekleşebıleceğı göruşune kdiü oiduğunu bıldirdı. Aralarında anlasarak fiyat kıran 13 müteahhit yetkilisi tutuklandı • 11 MfTEAHHtT HRMASIVIN TUTUKLANAX YETKİLİLEEt ARASINDA İNCl BABA OLARAK TANINAN MEHMET NABt t\CtLER DE VAR. ADANA, (Cumhuriyet Gii ney tlleri Ruro»u) Geçtığımız salı günü yapılan 1 5 mılyar liralık keşıf bedelli Karırdinanmaraş Küçük Sanayi Sıresi ikltıci grup Inşaat ihaleslne katılan müteahnitlenn, büyük para karşıUJı araiarında anlaştıklan ortaya çıktı. thaleye katılan 11 müteahhit firmanıa başta Ankara'U Mehmet Nabi tnciier flncl Baba) omak üzere 13 yetkilisi tutuklsndı Sıkıyönetîın Komutanlığı Basın ve Haîfcla ÎUşkiler Şu besinden biidıılldiğıne gore. olay 1 mUyar 551 milyon 142 bin SS2 lira keşlf bedelll lhateAin yapılacağı 27 temmuz günü alınan bil giler ışığı s;tmda yapılan operasyon sırasında ortaya çıktı. thale dneesl mflteahhltle rin kendl aralarında anlaş maya vardıkiannın lhbar edllmesi, gUvenllk gflçlerinJ harekete geçlrdi. Ihale. aynı gün saat 14* 9. PARb'ten Mektup Dlyellm kı, uzun yıllardır yabancı bır ulkedesmi? Otobuslerde arkanızda bulunan insanlar sızın «ana dilinız» de değıl de başka bır dılde mırıldaşıyorlar, yaz gunierı açık pencereden odanıza dolan uğultu da sızın alışık olauğunui'a pek benzemıyor. Ve ayrıca bılıyorsunuz kı, yme aynı vaz frunlerı hiç ıtımse pencerenızm altından geçerken «karpuzcu», kıs gunîerı ise. di'vudı bır sesle «boza» dıye bagıımay<icak Işle, bu anlam da pek yerleşık sayılrm<»yacağınız bu ulkede sızı verleşık kılan, sıze uzak dıyarlardan her sabah yol açan en onemli araçlardan bın «posta kutu»nuzdıır. ••• Bır yıldır Fransa'da multecı olarak bulunan Kolombıyah yazar Gabriel Garcia Marquez de geçenlerde posta kutusıında bır mektup buldu. Mektup, 7 ağııstosta resmen cumhurbaşkanlığı görevmı devralacak Belisario Betancur'dan gelıyordu. Kolombıva Cumhurbaşkanı, Marquez'i ülkesıne ve devlr teslım törenine çağırıyor, eğer gelmeğe karar verlrse havaalanmda bizzat karşılayacağmı da eklemeyı unutmuyordu. Bakalım, Garbriel Garcia Martıuez 3. dünyada devlettn görmezlikten geldığı sanatçılann «Yüz yılhk yalnızhğı»nı sona erdirebilecek m ı ' ••• Geçen hatta Toulouse kentındekı 14 işçi de posta kutulannda 14 mektup buldular. Mektuplar ne kendilerıne uzak dıyarlardan geliyor, ne törenlere davet edıyordu. Mektuplar, bır kaç yüz metre ilerdeki çahştıklan şarap labrikasının, Fransa'da 14 yaşından beri komünist parti üyesl olduğu îçın «kml patron» diye anüan patronu bay Jean Baptiste Doumeqten geliyordu. Patron fabrikanm ekonomik lcriz içinde oldugunu açıküyor ve işçilerın işlerine son verildiğini belirtiyordu. Patron ve işçilenn aynı partinin, hem de «komfinist» partmin üyesi oldugu böyle bir işten çıkarma olayı bütun basınm dikkatini çekti. «Komünlstim ama, sistemin zayıtlıkianndan istifade ediyorum» dıyen «kızıl patron», uzun tartışmalardan sonra 14 i, «sendikacı ve komünist» olduklan için tekrar işe alabu Uginç anlaşmazlıga son verdi PROF. TEOMAN OZALP Meriç: Temel haklar kanunla sınırlandırılmalı Recep Meriç, temel hak ve özgurluklenn kanunsuz bir yetkı ile smırlanabilmesine karşı çıkarak, bu maddenin «sebeplerle ve ancak kanunla sınırlanabilir» tumcesının konulmasını istedi. Meriç, 5 sayfalık karşı oy yazısında mılletveku lığı seçılme yeterlıği başlığı altmdaki maddeye de ltı raz ederek, konuya ilişkin bu savları ılerı surdu: •Milletvekili seçilme yeterliği başbgı altmdaki 84. maddenin son fıkrasmda meslekten çekUmedikçe aday olamayacaklar ve seçilemiyecekler arasında sayılan «kolluk görevlileri»nin amiri durumunda olan mülki amlrlere bu yasaklama getirilmezken kolluk görevlilerinin meslekten çekilme zorunlulugunda bırakılması eşitlik ve adalet ve ilkelerine uygun düşmemektedir. Bu nedenle bahis konusu maddenin son fıkrasmda yer alan «kolluk görevlileri» deyımlnin bu fıkradan çıkarılması gerektigi görüşundeyuu. (Arfcsn U. Sayfada) «Kızıl patron»un 14 îşçmın posta kutusuna koydugu mektuplar kadar büyüyen başka bir olay ise, CumhuTbaşkam Franciois Mitterand'm, mektup veya telefonla değıl de, doğrudan doğruya yayınladığı bır bfldırl ıle televızyondakı bır programm yaymdan kaldırılmasını ıstemesıydı. Işm ılgınç taraîı, program Mitterand'm «vazi ve nutuklarına» ayrümıştı. Kendını sıK sık televızyonda gormekten pek hoşnut olmadıgı anlaşılan Mitterand'm progıamın *aldıı ılmasını bır bıldırı vayınlayarak istemesı, munahflermce «politik bir manevra» olarak vorumlandı. Muhalıilere goıe, baskan çok onceden programlanan bu yayını «bal gibi» sessızce onleyebılirdı, ama bu yola gitmeyıp, puan toplarnak ıçm bıldın yayınladı. Aıra. ne kı, televizyon Ydnetım Kurulu, Mitterand'm kendısıne aıt programm televızyondan kaldırılma onensmı reddettı ve program televızyondan geçtl. ••*•• Fransız Ceza Kanunu'nun 331. maddesinın 2 fıkrast «honıoseksuellik»ı bır kamu PUÇU sayıp, 6 aydan 3 yıla kadar napıs ve H franktan 3000 fraııka kadar da «ağır» para cezası 0 ıle pezaiandınyoi'du Sosyalısf ıkfıdar, homoîeksüellık ve dığer her türlu «alısagelmemiş cınsel ilişki»yı tedavi ediLmesı gereKlı «toplumsal bır hastalık» olarak gorduğü içın, «homoseksüellik»ı suç savan ceza maddesını ıptal ettı Ama, çok sevinçU olmalan gereken bu «toplunısal hastalar» tedırgın gunler yaşadılar. Çünku Paris bolgesmde taalnet gösteren 150 kadar «özgiir radjo»dan bırkaçı da h o moseksuellere aıttı. Hukumet «kısa dalga»dakı anarşıye son veren bır karar alıp, resmi olarak yayın hakkını elöe edebılmek ıçm gerekli olan bir dızı kurai saptayıp, bu kurallar ışığında iş radyoya resmi yayın hakkı verdi. Ilk başta bu 18'ın ıçtae gırmesi tehlikeye düşen homoseksüeller ise telaşlahip yaptıklan yayınlarla yandaşlarından, Ugıh komısyona «binlerce mektup» yollamalannı istediler. Neyse ki, komisyon, homoseksüellerın ellndeki 3 ayn radyonun birleşerek bir tek radyo haline gehnesını kabul ederek gerekli iznl verdi. Bundan böyle, komisyonun ısteklenni yerıne getirme kaydı ile, homoseksüeller kısa dalgada «neşell frekans» adı ile yayın yapabılecekler. Pransa'da; her önüne gelen her jstedıği köşe haşında, her ıstediğine bomba patlatarajc mesaj yoUarken, Baraabâ Kedaresse de masum ısteğml Liberation gazetesme verdıgı bır llan ile kamuoyuna duyurdu. «Unutuimns vadide kaybolan» adı ile verdiği llanda, Barnabe, ne New York'u, Ne Volta Ounhuriyetinl, ne Haıti adalannı artık hiç göremiyeceğine kanaat getirdiğini, buraları görmekten umudu tanıamıyle kestiğini belirtip, buraları gidıp gorenlerin kullandiklan büetlerı, «Soleyras 48220 Le • pont de Montvert» adresine göndermelerînl istıyor. Böylece kullanılmış biletlerle dolu mektuplar aldıkça, «o diyarlara» gitmîş gibi hayâl kuracakmış.