19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 ürk ekonomlslnde madenciligln yerl gerilerdedir. Bunun doğa koşullarından mı, üretme düzeninden mi kaynaklandığı henüz aydınlanmamıştır. Ülkemizin madenlerden yana yoksul olduğunu söyleyenler bulunduğu glbi zengtn olduğunu savunanlar da vardır. Cumhuriyet Devletlmizin kuruluşundan bu yana oluşan madencilik dtizeyi, btrincilerln yanılgısmı ortaya koymuştur. Ama, iklncilerl de doğrulamamıştır. Geri kalmanın nedeni olarak üretim düzenini gösterenler çoğunluktadır. Bunlar genel olarak siyasal eğilimlerlne göre, ya devletçillğl ya da özelciliği suçlarlar. îşte bu tutum, madenciliğimizin kördügümüdür. «Cumhuriyet» geçenlerde devletleştirilen madenlerin eskl sahiplerine iadeslyle ilgili bir yasa tasansı yayımladı. Bu hazırhk, bugünkü yönetimin de kördüğüm yumağına dolanmaktan kurtulamadığının bir işaretidir. Kısaca belirtelim: OLAYLAR VE GÖRÜSLER 3 MAYIS 1982 T Madencilikte Kördüğüm MADENCİLÎKTEKÎ KÖRDÜĞÜMÜ ÇÖZMEK ÎÇİN KALDIRILAN «MAADİN NÎZAMNAMESl»NDEKİ CİDDİ YAPIYA GÜNÜMUZÜN KOŞULLARI DA DİKKATE AUNARAK DÖNÜLMELİ VE MADEN KANUNU KALDIRILMALIDIR. Kadri YERSEL Maden Dairesi Emekli Başkanı. Maden Y. Muhendisi düşünülemez. Devlet otorltesinl kunnak ve yasal dtizeni korumakla yükümlü olan Maden Dairesi, hem Osmanhlar hem de Cumhuriyetimizin 1930'lu yıllanna kadar süren dönemlerinde, bu yükümlülüğü etkinlikle yerlne getirebilecek güçte tutulmuştur. Fakat, sayıca artarak buytlyen devlet girişimlerinin karşısmda bu etkinllği kısa sürede yok olmuştur. Çünkü, hakkın iptali, işletmenin durdurulması ve ağır para cezası gibl temel yaptınmlann uygulanması olanağı kalmamıstır. Maden Kanunu'nun getirdlğl agır hiamet yükü altında büsbütün ezllen bu örgut, kısa sürede çığ glbl büyüyen smır çatışmalarını çözümleyememesl yüzünden yöneltilen hakh haksız suçlamalarla, devlet otorltesl saygınlıgının lflası sembolü haline gelmiştir. Sonuçta da, anahtarlan politikacılann cebinde olan bir dosya dolabma dönüşmüştür. Bu dosya dolabmın yönetiml de, yasayı değil, siyasal egemenin emlrlerlni uygulamaya yatkın kişilere tesllm edllmlştlr. Bu tutum, yerll yabancı clddi yatmmlar yerine (kapkaç) madenclliği gellştirme ve kördüğümü büyütmüştür. Yasal dUzen boznklnğn: Maden Kanunu ile çok karışık ve kalabahk işlemleri olan bir arazi sırurlama yöntemt geliştirilmiçtir. Bu. zararlan saptandığı lçin tapu işlerinde tasfiyeslne uğraşılan beyan tarif ve tamk üçlüsüne dayanan bir carpık düzendir. Her Türke, bir yetenek aranmaksızm 16 kuruş (dilekçe pulu parası) karşılığmda maden hakları dağıtılmıştır. Devletin girlşlm potanslyeli çulsuz tek yurttaşm düzeyine tndirgenmlstlr. Yalnız Türklere ait olması gereken haklar, Ticaret Yasasındakl örneklere karşın yabancılara bağışlanmıştır. Arama lşlerini, işletme hakkına temel yapan bir düzen uygulandığı halde, arama ile işletme haklan arasma hukuksal bir boşluk oturtulmuştur. Bu boşluğun güven yitiren sakıncasını gidermek için de, aramacılara işletmecilik yetkileri verilmlştlr. Oysa. arama işleri yasal olarak denetim dışı bırakıldığından bu yetkiler, (KapKaç) üretim ve ticaretin kaynağı olarak hem maden yataklarmın tahrip ve israfına yol açmıs hem de hukuksal boşluğun. devlet otoriteslni kökünden yok eden flili bir kopukluk haline gelmesine neden olmuştur. Sermaye, billm ve teknolojiye olan gereksinim apaçık ortadayken yabancılardan yararlanmamak elbette akıllıca bir davramş olmazdı. Ama, bu yararlanma, onlara Türk haklan bağıslanmadan da 8ağlanabilirdi. Elde olunacak kazancın, hakça paylaşılmasmda clddi kriterler bulunablllrdi. Ve daha da güvencell olurdu. Ne yazık ki. özelci Devletçl zıtlaşmasını stirdüren politikacılarımızın hlç blrlsl, Maden Yasasınm yukanda saydığımız olumsuz yanları üzerlne clddi olarak eğilmemiştir. Bugünün yönetimi de aynj lzlenlml vermektedir. toplayan bir maden şurası oiuşturarak bu sorunu çözümlemiştir. Böylece, Devletin büyük gerekslnimt olan koordinasyon kurulmuş, yönetimin örgütüne saygınlık kazandınlmış ve hak sürtüşmelerinin çözümünde yüksek yetenekli ve tarafsız bir süzgeç kurulmuştur. Tanzimat dönemlnde madencilik sıfır düzeyinde olduğu için, ak tarma sırasında bu hususa yer verllmemiş olabilir. Maden Kanunu'na da konulmamıştır. Konulsa bile bu yasanm yarattığı kargaşada yararlı olmazdı. Yurdumuzda, madencilik politikasmın saptanması, bakan ve müsteşar gibi politikacüara bırakılarak siyasal düzeye indirgenmiştir. Politikacılanmızın çoğunluğu da, madenciliğin bilim ve teknolojl ölçütlerini doğru kullanmak söyle dursun tanımazlar bile. Kördüğümün büyümeslne de katkıları büyük olur. Ve, olmuştur da. Ekonomi Yazısı Ekonomik Işbirliğl ve Kalkınma örgütü (OECD) Türkiye'ye Yardım Konsorsiyumu Başkanı Dr. Rolf Geberth, Türkiye'nin son iki yılda sağladığı ©konomik gelişme sonucu «köseyi dönme noktanna geldiğini» söylemiş. Paris'te OEGD merkezinde Türk gazetecüerlyle konuşan Dr. Rolf Geberth 24 ocak 1980 taribinde uygulamaya konan ekonomik politikalann «doftro» olduğuna işaret ederek, «1979 yılımn hasta adamı, gerekli ilaçlar verilince ilk kez hafif iyileşme belirtileri gösterdi. Ancak bir süre nekahet koğusmı da kalması gerekiyor» demiş. Doktor Goberth, başka açıklamalar da yapmıs. Türkiye'nin «uluslararası para piyasalarında» yitirdiği güvenı yeniden kazanma yolunda olduğunu bil dirmiş Ne yazık ki Türkiye'nin elinde şu anda yalnız 1.3 ayhk dışalınunı karşılayacak düzeyde döviz varmış. «Güven» için en aşağı 3 ayhk birikimln bulunması gerekiyormuş. Sonra dışsatım kredilen ve özel yabancı sermaye için gerekli «güven»in sag lanması daha «ikt yıl» istermiş. 24 ocak 1982 karar lan yabancı sermaye için iyi imiş; ama, guvencelen n kararnamelcr yerine yasalarda verilmesi gerekiyormuş. Hem Türkiye'nin önümüzdeki iki yü dış ödemeler dengesi açıklanm kapatmak için yardıma gereksinmesi sürecekmiş. 1982 yıunda bu gereksinme 2 milyar dolan buluyormuş. Dr. Geberth, bu yıl yardım konusunda «fazla aceled olmadıklarını» da söylemiş. • BlHyorum yazıyı buraya dek okurken canuuz sıkılmıştır; benimkı de sıkkm.. Ekonomik haberler ve yazılar tatsız oiuyor. Bir kez her okurun herşeyi bildiğini sanarak yazmak aymazlıktır. OECD Türkiye Yardım Konsorsiyumu Başkanı ne demek? Bu komisyon niçin kurulmuş? Amacı nedir? Sonra bu Doktor Rolf Geberth kim? Daha önce Başkan olan Federal Almanya Maliys Bakanı Hans Matthöfer neden görevinden aynldı?.. Bu adamlar Türkiye'nin ekonomik durumuna neden burunlannı sokuyorlar?.. Turkiye ekonomisi niçin dışardan yonetiliyor?.. Avrupa Konseyi ve AET işlerimize kanşınca neden öfkeleniyoruz da IMF ve OECD işlerimize karıştıklan zaman doğal karşılıyoruz?. Îşte size bir dizi soru... Hem ister Dr. Geberth olsun, ister başkalan olsun, Türkiye'ye bakarken ölçüleri şu: Türkiye borçlarını ödeyip yeniden borçlanabilecekse, durum iyidir; yoksa kötüdur. Demek ki 1P75 1978 arasında altın devrimizi yaşamışız. Çürkü üç yılda 7 mılyan kısa sureli olmak uzere 12 milyar dolar borçlanmıgtık. O dönemde petrol fiyatları patlaması dalga dalga dünyayı sararken biz Cumhuriyet tarihinin en güzel bovaı*dalığını yaşıyorduk. Savurganhfcnnızm sının yoktu. iki yıldan beri dünya petrol fiyatları ya yerinde sayıyor, ya da geriliyor, peki. biz ne yapıyoruz. Bu sorunun yanıtı da ilerde tüm boyutlarıyla ortaya çıkacaktır. Şimdilik parasmın değerini durmadan düşürerek ekonomisini iyileştireceğinl sanan gorüş «Alternatffsiz» uygulanmaktadır. • Ama ekonomik konulardan canı sıkılan okurlar durumun özetlenmesini istiyorlarsa; o iş de kolay... Çünkü Türkive. ]MF ile OECD'nin Yardım Konsorslyumu'na bağhdır, ve Konsorsiyum Başkanı rapor verlyor: Diyor W: .r ,, . , 1) Hasta adam hafff iyileşme b«!irtfleri gösterdi» 2) Haata ad«m nekahet koguşundaL. 31 Daha iki yıl böyle gidecek... Herşey iyi güzel de hekimin adı beni kuşkulandırdı, baksanıza adamm ismine: Doktor GebertL Çözüm Durum muhakemesl: 1930'lu yıllarda yapılan devletleştlrme sırasmda, özel sektörün madencilik yapması engellenmemiştir. Ama, zamanla gelişip güçlenerek sermaye ve teknolojl birikimine kavuşabileceği ve glriçlm gücünü yurt ekonomisine katabileceğl, devlet kuruluşlarma tanınan aşm yetkilerin çalışma alanlannı çok daralttığı, gellştirdikleri maden yataklarmm ellerlnden ahnabileceği kuşkusuna yer verildiği dikkate alınmamıştır. 1950 yıllarmm siyasal egemenlerl, madenlerimizden yararlanamıyoruz feryatlarını, kendl cıkarları doğrultusunda değerlendirlp devletçillği suçlamışlar, daha önce alınan önlemleri yararlızararh ayınmı yapmadan toptan yıkmışlardır. Bu yıkılış, devlet kuruluşlarmın yasal yetkilerinln köke yakm budanıp beslenme musluklarımn tıkanması ve hukuk dttzeninin yanlış biçimde değiştirilmesi suretiyle yapılmıştır. Işte, bu iki yöndekl aşınlıklar. birbirini lzleyen dalgalar hallnde tekrarlanmıs ve çözülemeyen kördüğümü oluşturmuştur. Yönetîm ve denetim güçsüzlügü: Yasa ne derecede mükemmel olursa olsun, uygulanmadıgı takdirde en kötü yasadan daha kötü sonuç verebllir. Bunu bilmeyen devlet adamı ve politlkacı bulunabileceği DevletciiikÖzelcilik Çatışması Eşgüdüm Kısırlığı Bir ülkenin maden politlkasım saptamak yüzde yüz teknik blr lştlr. Bu polltika ekonoml, teknolojl, endüstrl, enerji ve ulaşım altyapılarıyla yurt savunmasınm koordlne edllmiş gereksinlmlerl, bilim ve teknolojl potasmda plşlrilerek olugturulur. Osmanh tanzlmatçılarımn kopya ettlklerl Fransız madencilik düzenl, ünlverslteler ve büyük madencilik kuruluçlariyle öbür bilim ve endüstrl odaklarındakl UnlU profesör ve uzmanlan bünyesinde Bu kördüğümden kurtulabllmek İçin, yeterli bir bilinç ve içtenlikli bir ulus sevgisi düzeyine çıkabilmemiz zorunludur. Şu önlemlerin almması da gerekir: 1 Maden Dairesi, kendi geliri ile yönetilen taşra teşkilli ve teknik denetim gücüne sahip blr umum müdürlük haline konulmalıdır. 2 Kaldırılan Maadln Nizamnameslndeki ciddl yapıya, günümüzün kosulları da dikkate alınarak dönülmell ve Maden Kanunu kaldırılmalıdır. 3 Maden Umum Müdürluğünde, Pransızlannklne benzer bir Maden Şurası kurulmalıdır. Devletin uzunvadeli maden. enerji ve endüstrl polltikasını bu şura yönetime önermelidir. 4 Bor cevheri yataklarmın ve mamullerinin üretim ve ticareti, en küçük bir ayncalığa bile yer verllmeden Devlet tekelinde olmalıdır. 5 Linyit havzalannın, enerji santrallannı besleyecek potansiyele sahip olanlan, Devlet işletmeclllğlnde bırakılmalıdır. Bu nitelikte oldukları daha sonra saptanan havzalar üzerinde verllmiş olan hakların sahiplerine, blrleşerek rasyonel çalışan blr işletme kurma zorunluğu konulmalı ve ancak bunu başaramadıkları takdirde ve enerji Uretimlnde yararlı görüldügü hallerde Devletlestlrllmelldir. 6 Karma ekonoml düzenimlzin gereği olarak Devletçl ve özelci uygulamalarda denge korunmalı ve asınlıklardan kaçmılmalıdır. OKTAY AKBAL HflVIR ögretmen Böyle mi Yetistirilir? Isparta ögretmen Yetigtirme Merkezi'nda kurs gören 'Blr grup öğretmen'den ılginç bir mektup aldım. «Blzler Isparta'da mesleki formasyon kazandırümak, yetkinlestirilmek taere çagrüıp kursa «b~ nan öğretmenleriz. Kurs merkezinde toplam 860 ilkokul öğretmeni bulunmaktadır.» diye başlayan mektup acı gözlemlerle dolu... îsterseniz bu mektuptan kimi parçalan birlikte okuyahm: «Çeşitli mesleki derslerin yanrada T. C. Devrim Tarihi'ni de okumaktayız. Ne var ki 'Devrim Tarihi' lâfmı söylemek adeta yasaktır. İnkılâp Tarihi demek zorundayız. Demezsek, ya da kaza ile ağzımızdan kaçınrsak boynumuza 'vatan haini' yaftasını asarlar.» Kırk kez yazdık. Devrim» sözluk anlamıyla, 'Kısa zaman içinde gerçekleştirilen ve olumlu yfinde önemli niteliksel degişmelere yol açan hareket'dir. örnek: Harf Devrimi.. Devrimcı de, devrim yapan ya da devrime bağlı kişiye denir. Devrim'in kargıtı ise Evrim'dir. Evrım'in sozluktekı tanımı lse şöyledın Ard arda biçim değiştirmeler dizlsi, ağır ağır kendiliğinden olan değişim". Oldu mu? Bir kez daha açıkladık mı 'devrim'in ne olduğunu? Bir de 'takılap'ın sozlukte nasıl karşılandığını gorelım. Inkılap: Devrim ya da Dönüşme.. öyleyse niye bu denü gürültü niye, 'ille de inkılâp diyeceksiniz' diye inat etme? Kendilerıne 'devrimci' adı veren bir takım terörcü topluluklar ortaya çıktı diye bu güzel Türkça sözcüğü, dilimizden niye sokup atalım? Bunun gibi 'ülkücü'ler de yol kesip adam oldürdü. Atatürk Devletini yıkıp yerine faşist bir düzen getirmeye çahstüar diye 'ülkü' sözcuğunu niye lanetleyelim?. Isparta ögretmen Yetıştirme Merkezi'nde kimler görevlidir, yönetimin başında kim vardır, Ankara'dan buraya müfettış gonderilmiş midir, Bakanhğın üst kademeleri bu merkezde olup bitenierden haberli midir? Bunlan bılmiyorum. Ben, 'bir grup öğretmen'in bana yansıttıklan bilgileri duyurmak istiyorum. Bu yazılanlar doğru değilse, llgüiler açık1 lama yaparlar. 'hayır öyle değil derler, biz de burda onların yalanlaması eğer gerçeklere, doğrulara dayanıyorsa yayınlarız. «Cumhuriyet tarihimizi ters çevirip okutmalanna nasıl seyirci kalalım, nasıl susalım? Bu akü almaz eğitim uygulamasına nasıl dayanalım» diye yazıyor genç ögretmenler... «tsterseniz size bu olayları aktaralım. Oncelikle Damat Ferit'e. Vahdettin'e en ufak bir söz söyleyemeyiz. Mustafa Kemai'in boynunda idam fermanım taşıdığı Kurtuluş Savagı yıllarında Vahdettin'in Anadolu'nun değişlk yerlerinde Mustafa Kemal ve Anadolu Ihtllali aleyhine toyanlar tezgahladığını bildiğimiz halde. bundan söz edemeyiz. Yalnız bu kadar mı? Kemalizmin ilkeleri ayaklar altma aünır çiğnenir, Devrimler vatan har inliği ile özdeşleştirilir, Türk Milli EğiÜmi'nln temel ilkeleri yok sayılarak. medrese eğitlmine övgüler düzülür. Karma Eğitim, komünistlikle eşleşürilir. Geri kalmışlığın bütün gerçek nedenlerl bir yana bırakılarak. tek sorumlu Atatürkçülük »an ediür, daha neler nelerl... Kurtuluş Savaşı'nın muzaffer komutanlanndan tsmet Paşa'ya küfür edenler ödullen1 dirilir. 'Lozan'da bizi sattı diye beUetilir. Lozan'da, kanı, canı pahasma kazandığını nasıl satar? diye soramayız. Umutsuzluk, karamsarlık sarar tüm benllgimizi. Birbirimlzi teselU ederiz. Sağ olsun, umutianmızı her gün yeniden dirilttr gazetemiz 'Cumhurlyet'».. Bunlar olmayacak şeyler değil. Kimi gazetelerde öyle 'yazar'lar var ki hemen hergün Atatürk IIkelenni, Devrimini yozlaştınnak, bozmak, unutturmak, anlamsız hale getirmek için savaş veriyorlar. Bu adamlardan biri daha geçen gun Milli Eğittm Bakanı'yla yaptığı görüşmede 'Atatürkçülüğun altı ok şeklinde takdimini sakıncah buimaktayım' dedlğini yazmadı mı? Altı ok, Atatürk'ün kurdugu tek' partinm programına aldığı, daha sonra Anayasanın ıkinci maddesmde yer verdirdiği altı temel Atatürk ılkesidir. Bunlar 61 Anayasasmda da ayn ayn yer almışlardır. Bugün kapatılmış olan bir parünin mal> değildirler, tum Atatürkçülerin inandıgı düşunceleri ozetleyen llkelerdir. «Atatürk tlkeleri» adı verilen görüşler bu altı okta toplanır. Isparta'dan mektup gönderen genç öğretmenler /AHrnaı 11 Rnufnrfn^ Bizim English. Her ay (50 vıoncE) bayinize gelen fırsat. (Cumhuriyet 3 MAYIS 1932 îlginç içeriği, yaşayan konulanyla Bizim Engfish sizi Ingüizceye çeker. Başlamadıysanız, şimdi başlayın! Ankara 2 (Telefonla) Türkiye İle iran arasındo yapılan hudut anlaşması Kariciye, Mudafaa. Dahiü ye encümenlerlne havole edilmıştır, Anloşmonm blrlnci mao desmde Türkiye . İran hududunun nereden başlaya IRAN HUDUT ANLAŞMASI rak nerede biteceği. hangl Istıkametl taklp edece ği tesplt olunmaktadır. Anlaşmada gosterllen hudut hattı haziranda kurulacak karma hudut tahdıt komısyonu tarafından yerlnde tesblt edllecektlr. Bizim English iiı her şayısı seslendiriliyor. "îngiüzce kolaydır" g ^(tabevi ve bayıierden edinebliir, "BİZİM ENGLİSH. TürKocağı Cad., 3941 ğlu/fetantHjr adresınden ii isteyebillrsiniz. sayılann kasetierlrU edinmek tstediğtnizl belirtirrir Her tayının kaseti 400. TL'öır. CZZlGünün HanlarıIIID HOLİVUT Türklye'mizın yegane sınemo mecmuası olan tHolivuttun 12'lncı sayısı bir cok artıstlerin guzel reslmlerlyle birlikte yayınianmıştır. KLARÎÇ OTELÎ Klarıc Oteli eşyasının emsalsiz satışı Suretl katlyede altı mayıs günü başlıyacaktır. Duyurulur. BİZİM ENGLİSH ngüizca^ltlrkçe ayhk dergi Cumhuriyet Sahlbi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına , „ NADİR NAOİ Cenel Yayın Müdürü:. Müessese Müdürü: Yazıljleri Müdürü:.. Basanv*Yayan .HASAN CEMAL ... EMİNE UŞAKUGİL OKAYGÖNENSİN .'Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Posta Kutusu: 246 IStanbul Tel: 20 97 03 (5 Hal) BÜROLAR. VEDAT AK niçanlandılar 2 MAYIS 1982 ŞARIYER İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESI GAZETECİLİK ve HALKLA İLİŞKİLER YÜKSEK OKULU «Gazet«cil<k ve Halkla Ilişkiler dailannda mesiek okullannın etkinliği» konulu sempozyum îstanbul Gazetecıler Cemiyeti 8 mayıs 1982 cumartesi Konferans Salonu Saatı 9^0 14.00 GDUŞ SERBESTTIR. • ANKARA:KonurSokak no. 24/4 Yenişehir Tel. 17 58 25 17 58 66 Idare: 18 33 35 • İZMİR: • ADANA: Hallt Ziya Bulvarı No: 65/3 Tel: 25 47 0913 1230 Atatürk Caddesl, Türk Hava Kurumu Ishartı Kal 2/3 Tel:l45501973i TAKVİM. IMSAK QÜNEŞ ÖÖLE IKİNOİ 3 Mayıs 1982 AKŞAM YATSI 4.02 &55 13.11 17.03 20.07 ZhZZ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle